Şimdi Ara

progressive metal hakkında ?

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
10
Cevap
0
Favori
753
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • dream theater, opeth vb. ve ya daha deneysel grup ları dinlemek için ne gibi bir altyapının olması gerekir?

    daha önce bazı metal ve rock gruplarının bazı şarkılarını dinlemiştim, ancak discografisini tamamen dinlediğim, tüm albümlerini dinlediğim bir grup olmadı. aslında metal müzikte yeniyim de denilebilir. çok farklı gruplara baktım ama, belli bir gruba yoğunlaşmadım, şunu mutlaka dinlemelisin dediğiniz gruplar neler?

    bir de enstrüman çalmıyorum, teknik olarak müzik bilgim yok, eksikliği hissedilir mi?

    orumda bazı konularda yazılmış, bu tür grupları tam olarak anlayabilmek için belli bir müzikal altyapı gerekiyor sanırım, o yüzden açtım konuyu.

    kastettiğim sadece opeth dinlemek değil tabi ki, asıl merak ettiğim rock/metal müzik kültürü (bilgi anlamında değil, ortamda hava atmak gibi bir niyetim yok, bu tip bir çevrem yok zaten) edinmek için nasıl bir yol izlenebilir?







  • Yapay Zekanın Yanıtı

    Progresif Metal: Teknolojik Karmaşıklığın ve Müzikal Yeniliğin Birleşimi

    Progresif metal, geleneksel heavy metal kalıplarını aşarak karmaşık kompozisyonlar, teknik yetenek ve yenilikçi unsurlar barındıran bir müzik türüdür. 1970'lerin sonlarında ve 1980'lerin başlarında ortaya çıkan progresif metal, progressive rock'ın müzikal deneyselliğinden ve heavy metal'in yoğunluğundan büyük ölçüde etkilenmiştir.

    Bu tür, uzun ve genellikle bölümlere ayrılan şarkılarıyla bilinir. Progresif metal grupları, değişen zaman imzaları, karmaşık armoni yapıları ve çok katmanlı enstrümantasyon kullanarak müzikal sınırları zorlarlar. Gitaristler, teknik olarak zorlu rifler, sweepingler ve tappingler uygularlar. Davulcular, karmaşık ritmik kalıplar ve teknik çalmayı sergilerler. Basçılar, ritmi desteklerken aynı zamanda melodik pasajlar ve sololar çalarlar.

    Progresif metal, klavyeler ve synthesizer'lar gibi çeşitli enstrümanları da bünyesine katarak ses yelpazesini genişletir. Bu enstrümanlar, atmosferik ortamlar yaratır, melodik destek sağlar ve kompozisyonlara ek bir boyut katar. Vokalistler, temiz vokallerden gutural böğürmelere kadar geniş bir ses yelpazesi kullanarak şarkılara duygu ve yoğunluk katarlar.

    Progresif metal grupları, müzikal yeteneklerini sergileyen karmaşık canlı performanslarıyla da tanınırlar. Uzun şarkıları ve sıklıkla doğaçlama bölümleri, becerilerini ve dinleyicileriyle bağlantı kurma konusundaki bağlılıklarını kanıtlar.

    Bu türün bazı önde gelen grupları arasında Dream Theater, Opeth, Between the Buried and Me, Tool ve Mastodon sayılabilir. Bu gruplar, progresif metalin sürekli evrim geçiren ve müzikal sınırları zorlayan doğasını temsil eder.

    Progresif metal, türün sınırlarını genişleten ve dinleyicilerini teknik karmaşıklık ve müzikal yeniliklerle büyüleyen, sürekli gelişen bir müzik türüdür. Karmaşık besteleri, teknik ustalığı ve yenilikçi unsurlarıyla, progresif metal, müzikseverler için zorlu ve ödüllendirici bir dinleme deneyimi sunmaya devam ediyor.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • Dinlersin ama bu adamlara neden tapıldığını tam olarak anlayamazsın. Metronom geçişlerini, ritmlerin komplikeliğini, parçaların bu kadar bağımsız ve bütün olmasını tam olarak anlayamazsın. Vokallerin aslında kirli olduğunun farkına varamazsın. Ya da metronomları nasıl böldüklerini, nasıl kendi akorlarını ve gamlarını ürettiklerini, nasıl hayvani bir müzik bilgileri olduğunu tam olarak kavrayamazsın.

    Bu tür bilgiler için işin içine girmen lazım. Yani bi' gitar kapıp kendini müzik bilgisine adasan kafi. Çünkü bu adamların asıl işi o müzik bilgisiyle. Hatta tamamen metronom bölmeyle.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Phantaxy -- 12 Temmuz 2012; 23:43:32 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Phantaxy

    Dinlersin ama bu adamlara neden tapıldığını tam olarak anlayamazsın. Metronom geçişlerini, ritmlerin komplikeliğini, parçaların bu kadar bağımsız ve bütün olmasını tam olarak anlayamazsın. Vokallerin aslında kirli olduğunun farkına varamazsın. Ya da metronomları nasıl böldüklerini, nasıl kendi akorlarını ve gamlarını ürettiklerini, nasıl hayvani bir müzik bilgileri olduğunu tam olarak kavrayamazsın.

    Bu tür bilgiler için işin içine girmen lazım. Yani bi' gitar kapıp kendini müzik bilgisine adasan kafi. Çünkü bu adamların asıl işi o müzik bilgisiyle. Hatta tamamen metronom bölmeyle.

    anlıyorum, ama yaş oldu 18, sınav senesi de geldi çattı, ben gitar alsam belli bir süre hiç vakit ayıramam, kaldı ki senin anlattığın seviyelere gelecek kadar uğraşacak vakti hiç bulamam.

    mesela pink floyd ve led zeppelin'in bir çok şarkısını dinledim, hayran kaldım diyebilirim. aslında bu grupların discografileri ile başlasam iyi olacak sanırım.
    progressive rock olarak geçiyor sanırım bu gruplar, özellikle pink floyd.

    müzik bilgim olmadan da zevk alabiliyorum bu ikisinden. ama gitarı hatmetmiş bir kişi benden daha çok zevk alır, müzikal orgazm yaşar belki o ayrı konu

    liquid tension experiment'in (dream theater'in yan grubu sanırım) acid rain'ini kaç kere dinledim bilmiyorum. ama eminim bahsettiğin türde bir hayvanilik var bu grupta da gitar çalsam tabi işin içine girmiş olurum, ama bu haliyle bile harika geliyor.

    belki ilk mesajda bahsettiğim gruplar için de benzeri olur, gerçi ayrıntılı olarak incelemedim onları da.




  • Progresif rock'ın şahı (ki kendileri tahmin bile edemeyeceğin müzik tanrılarını etkilemiş kişiler. Kirk Hamett'tan tut Mike Portnoy'a kadar) Rush'tır. Ondan sonra King Crimson, Yes, Genesis ve dediğin gibi Pink Floyd gelir. Led Zeppelin'e benzer olarak ben The Who'yu görürüm hep, onlara bakabilirsin. Aslında bu grupları dinleyerek de belirli bir kulağa sahip olursun. Bir süre sonra içine çeker ritmler seni, belki de gaza gelir gitara başlarsın.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Phantaxy

    Progresif rock'ın şahı (ki kendileri tahmin bile edemeyeceğin müzik tanrılarını etkilemiş kişiler. Kirk Hamett'tan tut Mike Portnoy'a kadar) Rush'tır. Ondan sonra King Crimson, Yes, Genesis ve dediğin gibi Pink Floyd gelir. Led Zeppelin'e benzer olarak ben The Who'yu görürüm hep, onlara bakabilirsin. Aslında bu grupları dinleyerek de belirli bir kulağa sahip olursun. Bir süre sonra içine çeker ritmler seni, belki de gaza gelir gitara başlarsın.

    yazdığın grupları not ettim. önce pink floyd'dan başlayım. gitara başlayacağımı zannetmiyorum, gözüm kesmiyo pek

    hem bu müziğin köklerinden başlamış olurum, sonra kendime göre bir müzik zevkim şekillenir zaten.

    sağolasın yardımın için.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi #NuhTufan# -- 13 Temmuz 2012; 0:44:57 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: soyut insan

    quote:

    Orijinalden alıntı: Phantaxy

    Progresif rock'ın şahı (ki kendileri tahmin bile edemeyeceğin müzik tanrılarını etkilemiş kişiler. Kirk Hamett'tan tut Mike Portnoy'a kadar) Rush'tır. Ondan sonra King Crimson, Yes, Genesis ve dediğin gibi Pink Floyd gelir. Led Zeppelin'e benzer olarak ben The Who'yu görürüm hep, onlara bakabilirsin. Aslında bu grupları dinleyerek de belirli bir kulağa sahip olursun. Bir süre sonra içine çeker ritmler seni, belki de gaza gelir gitara başlarsın.

    yazdığın grupları not ettim. önce pink floyd'dan başlayım. gitara başlayacağımı zannetmiyorum, gözüm kesmiyo pek

    hem bu müziğin köklerinden başlamış olurum, sonra kendime göre bir müzik zevkim şekillenir zaten.

    sağolasın yardımın için.

    İstediğin zaman özelden falan soru sorabilirsin. Bu arada progresifi kulağı olmayan adamlar dinlemez pek, yani belirli bir temelin veya kulağın var senin de.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Phantaxy

    quote:

    Orijinalden alıntı: soyut insan

    quote:

    Orijinalden alıntı: Phantaxy

    Progresif rock'ın şahı (ki kendileri tahmin bile edemeyeceğin müzik tanrılarını etkilemiş kişiler. Kirk Hamett'tan tut Mike Portnoy'a kadar) Rush'tır. Ondan sonra King Crimson, Yes, Genesis ve dediğin gibi Pink Floyd gelir. Led Zeppelin'e benzer olarak ben The Who'yu görürüm hep, onlara bakabilirsin. Aslında bu grupları dinleyerek de belirli bir kulağa sahip olursun. Bir süre sonra içine çeker ritmler seni, belki de gaza gelir gitara başlarsın.

    yazdığın grupları not ettim. önce pink floyd'dan başlayım. gitara başlayacağımı zannetmiyorum, gözüm kesmiyo pek

    hem bu müziğin köklerinden başlamış olurum, sonra kendime göre bir müzik zevkim şekillenir zaten.

    sağolasın yardımın için.

    İstediğin zaman özelden falan soru sorabilirsin. Bu arada progresifi kulağı olmayan adamlar dinlemez pek, yani belirli bir temelin veya kulağın var senin de.

    tabi canım biliyordum bende bir şeylerin olduğunu moral verdin




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    metal/rock radyo frekansı?
    16 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Enstrüman çalmana falan gerek yok. Şarkıdaki metronom değişikliklerini, ölçü farklılıklarını hesaplamana da, matematik değil bu, müzik dinliyorsun. Yapacağın şey, kendine zaman vermek, dinleyeceksin bol bol, bir şekilde kulak dolgunluğun oluşacak, ondan sonra zaten yavaş yavaş çalınan müziği irdelemeye ve anlamaya başlayacaksın. Dream Theater ve Opeth demişsin, mesela bu grupları çözdükçe arka planda King Crimson, Yes, Rush, Pink Floyd gibi eski büyük gruplar çıkacak, onlara merak salacaksın. Hepsi zamanla gelişen şeyler. İnternetten de tarzın özelliklerini araştırırsan, en azından ne olduğunu bilmiş olursun.

    Bazı grupları anlamak için, altyapıyı hazırlamış eski grupları da bilmek yarar sağlar. 7-8 sene önce başka bir forumda Prog-Metal konusunda bayağı bilgili bir elemanın yazdığı birşey vardı; "Porcupine Tree'yi anlamak için Pink Floyd'u da bilmek gerekir." diye. Yüzde yüz doğru mudur, bilemem çünkü bunlar hep kişisel şeyler ama Porcupine Tree, Pink Floyd'dan kesinlikle etkilenmiş bir grup olduğundan, anlamana yardımcı olur, burası da nettir. Ya da Mikael Akerfeldt, Opeth'in müziğini hangi gruplardan etkilenerek yaptığını hep açıklıyor, son çıkan Heritage %99 kendisinin takıntılı olduğu tanınmamış '70ler gruplarından birşeyler taşıyordur. Master's Apprentices, Blackwater Park gibi şarkıların adları da hep eski gruplardan geliyor mesela. Dediğim gibi, dinleye dinleye gelişecek bir zevk bu, Prog-Metal'da saf sertlikten ziyada daha sanatsal bir tarz olduğundan daha "elit" görünüyor. Herkese tutup, dinletemezsin, kesinlikle bir alışma süreci gerekiyor. Şarkı süreleri uzun, sürekli ölçü, ritm değişiyor, kompleks enstrümantal pasajlar var, biraz gelenekselden farklı anlayış içeriyor.

    Şurayı incele ayrıca.http://www.progarchives.com/subgenre.asp?style=19 Hatta bu site komple yardımcı olur.




  • son zamanlarda benimde icimde bi progressive meraki oluştu. operation Mindcrime ve perfect symetry yi dinledim. perfect symetry ilk başta değişik geldi ama her dinleyişte yeni biseyler kesfetmeye başladım. az cok bass çaldığım icin daha bi heyecan yaptım bası duydukça.
    tek sorun nerden gideceğimi bilmiyorum. herzamanki gibi karman corman gidicem sanirim
    bakalim nerelere götürücek prog bizi

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ɛnslaved

    Enstrüman çalmana falan gerek yok. Şarkıdaki metronom değişikliklerini, ölçü farklılıklarını hesaplamana da, matematik değil bu, müzik dinliyorsun. Yapacağın şey, kendine zaman vermek, dinleyeceksin bol bol, bir şekilde kulak dolgunluğun oluşacak, ondan sonra zaten yavaş yavaş çalınan müziği irdelemeye ve anlamaya başlayacaksın. Dream Theater ve Opeth demişsin, mesela bu grupları çözdükçe arka planda King Crimson, Yes, Rush, Pink Floyd gibi eski büyük gruplar çıkacak, onlara merak salacaksın. Hepsi zamanla gelişen şeyler. İnternetten de tarzın özelliklerini araştırırsan, en azından ne olduğunu bilmiş olursun.

    Bazı grupları anlamak için, altyapıyı hazırlamış eski grupları da bilmek yarar sağlar. 7-8 sene önce başka bir forumda Prog-Metal konusunda bayağı bilgili bir elemanın yazdığı birşey vardı; "Porcupine Tree'yi anlamak için Pink Floyd'u da bilmek gerekir." diye. Yüzde yüz doğru mudur, bilemem çünkü bunlar hep kişisel şeyler ama Porcupine Tree, Pink Floyd'dan kesinlikle etkilenmiş bir grup olduğundan, anlamana yardımcı olur, burası da nettir. Ya da Mikael Akerfeldt, Opeth'in müziğini hangi gruplardan etkilenerek yaptığını hep açıklıyor, son çıkan Heritage %99 kendisinin takıntılı olduğu tanınmamış '70ler gruplarından birşeyler taşıyordur. Master's Apprentices, Blackwater Park gibi şarkıların adları da hep eski gruplardan geliyor mesela. Dediğim gibi, dinleye dinleye gelişecek bir zevk bu, Prog-Metal'da saf sertlikten ziyada daha sanatsal bir tarz olduğundan daha "elit" görünüyor. Herkese tutup, dinletemezsin, kesinlikle bir alışma süreci gerekiyor. Şarkı süreleri uzun, sürekli ölçü, ritm değişiyor, kompleks enstrümantal pasajlar var, biraz gelenekselden farklı anlayış içeriyor.

    Şurayı incele ayrıca.http://www.progarchives.com/subgenre.asp?style=19 Hatta bu site komple yardımcı olur.

    güzel açıklamışsın teşekkürler. haklısın, bir yerden başlayınca devamı müzik zevkime göre şekillenir zaten.

    verdiğin siteye de göz attım, faydası dokunacaktır, teşekkürler.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.