Şimdi Ara

Profesör Maaşlarının 46 Bin Lira Olması (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
91
Cevap
3
Favori
7.095
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
33 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Fazla bulanlar olmuş komedi resmen.


    Lise mezunu bekçi 25 bin alıyor. Polis 30 bin alıyor net. Prof ise 46 bin şaka gibi. Resmen alt kademe insanların kendilerine oy vermeleri için nitelikli insanları ucuzlaştırdılar.

  • Rezalet. Bu gidişle hoca kalmayacak değil gerçekten insan yetiştiren iyi hocalar mesleği bırakacak. Yerlerine hoca tak diye bulunur ama gelen hocalar çok donanımsız olacak.

    Ultra zeki olduğunu sana kişi mesela doktorlara giden gitsin diyor nasılsa kendisi sorun çekmeyecek. İyi bir devlet adamı bunu demez sizler bizim hekimlerimizsiniz bu ülkenin göz bebeğisiniz sorununuz varsa biz çözeriz der. Böyle mahalle ağızıyla konuşanı 52 ooo nasılda lafı çaktı diye destekliyor.

    İyi doktorlar gidince yerine atayacak donanımlı bulamayacaklar yüksek ihtimal yeni mezun atıyacaklar o yeni mezunu yetiştirecek iyi doktor nerede? Aaa Almanya'ya gitmiş o mezun mesleğini seviyorsa bizim üstümüzde deneme yanılma yaparak öğrenir sevmiyorsa bi halt öğrenmez yapmaz olan bize olur...

    Bir doktorun günde ortalama 100 hastaya baktığı bir memlekette öğretmenin değer görmemesine şaşırmıyorum...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EvMüdüresiii -- 17 Ağustos 2023; 10:37:21 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Profosör olmak çok zor değil herhalde, o kadar çok var ki, akşam 21.00 den sonra başlayan tartışma programlarına bakıyom, genç genç insanların ünvanları hep prof. dr. ...... şeklinde yazıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi selamivural -- 17 Ağustos 2023; 11:11:41 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çok bile. Profesörlük ünvanını hak edenler ancak yüzde biridir.

  • Evet gençler, bir araştırma görevlisi geldi.


    Şimdi durum şöyle... Davutoğlu'nun başbakan olduğu dönemde bir yasa çıktı. Tarih Aralık 2014. Bu tarihte kendisi de bir akademisyen olan ve akademideki maaş sıkıntısını bilen Davutoğlu, bizzat başbakan olarak tepeden inme talimatla sadece akademisyenlere özel ek bir zam yaptırdı. Aralık ayında akademisyenlerin maaşı %35 dolayında zamlandı (o dönem için görülmemiş bir zamdı) Üstüne de Ocak ayındaki standart kamu zammı eklenince, Ocak 2015 tarihi geldiğinde bir araştırma görevlisi, o dönemki asgari ücretin 3.9 Katını alır olmuştu. Düz 4 katı diyelim.


    Tabi yıllar geçti, TSK personeline zam yapıldı, hakim-savcılara yapıldı, doktorlara inanılmaz bir zam yapıldı, ancak akademisyenlere standart kamu zamları hariç özel bir zam yapılmadı. 9 yıl geçti ve maaşlar bu seviyede kaldı (Başlıktaki rakamlar doğru bu arada) Sadece 2015 yılındaki rakam korunsaydı bile şu andaki asgari ücret x 4 araştırma görevlisi maaşının 45.600 TL civarı olması gerekirdi. Ancak şu anda bu rakam profesör maaşı :) Arş gör ise 30 bin TL kazanıyor.


    Bizim maaşlarımız az derken şuna dayanıyoruz. Tabi ki özel sektör düşünüldüğünde ve asgari ücret ya da asgari ücretin bir tık üstüne dünya kadar insan çalışırken bizim 30 bin tl dolayında maaş alıyor oluşumuza "Fazla bile alıyorsunuz" diyen insanlar var. Ancak şurada yanılıyorlar. Akademisyenlik sadece derse girip ders anlatma değildir. Her akademisyenin (özellikle arş görlerin) kadroya girebilmeleri ve kadro devamlılıklarını sağlayabilmek için yayın yapması gerekir. Bu yayın bilimsel dergiler için makale olur, kitap bölümleri olur, kongrelerde bildiri olur vs. Ancak şu anda bir uluslararası dergiye makale başvurusu 1000 Dolar civarı. Yani maaşın kendisi yapıyor :) Çalışılan okul bunun tamamını karşılamıyor, o yüzden akademisyenler ceplerinden bunları karşılamaya çalışıyor.


    Pandemi döneminde "online kongre" diye bir şey icat edildi, eskiden bu yoktu, gidip katılıyordun. Şimdi bu biraz daha kolaylık çünkü yol ve otel masrafından seni kurtarıyor ancak gene ciddi kongreler online olmuyor ve gidip katılmak gerekiyor. Yurtdışı kongreleri hayal ötesi zaten ama Türkiye'deki bu otobüs/uçak fiyatları ve otel fiyatlarıyla da gidip kongreye katılmak çok büyük yük. Adam evine ekmek götürmenin derdine düşmüş, nasıl gidip kongreye katılacak ya da bilim üretecek?


    İşte tam olarak bu noktada "akademik zam" istiyoruz. Zira Maslow'un ihtiyaçlar teorisi gibi, piramitin en altında hayatta kalmayı sağlamadan üste geçmek mümkün değil. Yeni atanan arş gör arkadaşlar büyük bir hevesle geliyorlar ama aldıkları 30 bin TL maaşın 15 bin TL'si kiralarına gidince sefalet içinde kalıyorlar :) O yüzden kimse de akademisyenliği terci etmez oldu.


    Bulunduğum üniversitede yeni bir ilana çıktık, Dr. Öğr. Üyesi alacağız. Hatta ilanı bizzat ben yazdım. Bölüm başkanı hocamızın dediği şu "Her bölümü ekle ki başvuru sayısı çok olsun, zaten kimse gelmiyor" Yönetim bilişim sistemleri bölümüne alınacak hoca için Endüstri Mühendisliği doktorasını bile kabul ediyoruz şu anda. Düşünün seviyeyi. Ne alaka işte ama malum adam gelsin. Yoksa başvuru olmuyor...


    Birisi yazmış, özel üniversitelerde daha düşük alıyorlar diye. Evet bu hem doğru hem de yanlış. Nisan 2020 tarihinde bir kanun çıktı. İlgili kanun "Vakıf üni akademisyeni, devlet üni akademisyeninden az maaş alamaz" dendi. Bu tarihten önce vakıf üniversitelerindeki akademisyenler asgari ücretten hallice maaşlar alıyordu. Türkiye'de 79 adet Vakıf üniversitesi var. Ancak kanunun çıktıktan sonra neredeyse 70'i bunu uygulamadı ve kanuna uymayarak suç işledi. Geçen yıl YÖK 9 adet üniversiteye soruşturma açıp, konunun üzerinde durdu ve üniversitelere yaptırım uygulayınca, özellikle son 1-1.5 yıldır kanun uygulanmaya başladı.


    Şu anda güncel olarak kanunu uygulayan çok okul var. Ancak hala suç işleyen ve az maaş veren kurumlarda var. Genel olarak bir düzelme sağlandı. Örneğin ben 28.500 TL maaş alıyorum artı 1500 TL civarında yemek kartı. Serviste mevcut. Normalde devletteki arş gör maaşı 30.000 TL dolayında ancak aradaki fark SGK ödemesinden kaynaklanıyor. Brütten eşit maaş olmasına karşın devlet SGK'sı 4/c ancak bizimki 4/a. Burada kesilen tutar bizde daha fazla olduğundan devletten biraz daha az oluyor. Neti-nete eşleyen kurumlarda var (Koç, Sabancı, Özyeğin, Fenerbahçe, MEF vs. gibi). Bazıları ise net maaşı brüt maaşına eşliyor orada iyice maaş düşüyor 5-6 bin tl eksik oluyor devletten. Ama genel olarak artık vakıflarda da maaşlar düzeldi.


    Konu çok uzun ama ancak bu kadar toparlayabildim. Akademik zam gerçekten elzem arkadaşlar. Ama sesimizi duyan yok ya da bizi doktorlar gibi önemsemiyorlar, ondan dolayı zam yapanda yok. Günler böyle geçip gidiyor. Seçimden önce bir çalışma olmuştu, gidip milletvekilleriyle görüşüldü ama siyasi irade olumsuz demiş.





  • Almanya'da asgari ücret 1811,33 € = 53507,6 TL

  • Sadece profesör maaşları değil. Ülkede üst kademe ne kadar iş varsa hepsinin maaşı düşük.

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • 46 bin fazla diyenler, alanları ile ilgili yurt dışından bir kitap almaya kalksınlar bakayım. Hatta kitabı geçtim makale talep etsinler. Prestijli bir dergide makale yayınlamanın maliyetinden haberiniz var mı?


    Profesör maaşını "4 asgari ücret maaşı, bence gayet iyi" diyerek asgari ücretle kıyaslamak nasıl bir mantık ya?


    Bir yanda tek derdi karnını doyurmak olan vasıfsız bir insan, diğer yanda bilim adamından bahsediyoruz.

  • Bence bunun 5 katı olmalı.
    Neticede her sene üniversitelerden milyonlarca makale, onbinlerce patent çıkıyor.
    Bugün bizim üniversiteler olmasa ne iphone 19xs kullanabilirdik, ne spacex marsa insanlı uzay üssü kurmuş olabilirdi.

    Mesela bizim araştırma görevlileri falan olmasa kaybolan Malezya uçağı 200 sene daha bulunamazdı.

    Üniversite laboratuvarlarında yapılan deneylerin tükettiği elektrik yüzünden nükleer santral yapmak zorunda kaldık.

    Varsa mühendislik okuyan gitsin hocalarına sorsun elektromıknatısın kuvvetini arttıran faktörler nedir?
    Ağız bükmeden kaç hoca cevap verebilecek.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    Birçok vasıflı insan asgari ücrete veya ona çok yakın ücretlere çalışıyor.Tek vasıflı akademisyenler vb.değil.Bilin istedim.Türkiye şartlarından bahsediyoruz.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İlber Ortaylı prof ünvanı almasın diyorsun vay be ne analiz 🤦🏻‍♂️


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • adam 46 bin tl'ye ok diyorsa boş yere prof olmuş. Bence o adamdan porfluk alınmalı. Prof olan ben 46 bin TL'lik prof'um diyorsa o bence o nokta ç nokta bir aile mensubudur. Kimse salak değil.

  • selamivural kullanıcısına yanıt

    Prof olmak için bir sürü uluslarası kabul edilmiş yayın yapman lazım. Dünyanın sana inanması, kabul etmesi lazım. Bakkalcı simitçi muhabbeti değil. Bunların başında prof yazıyorsa sen istediğin kadar uyduruk Türk muhabbeti yap, dünya kabul etmiş senin muhabbetin cahil cuhela cümlesi kalır.

  • DHF_Viper kullanıcısına yanıt

    Hiç bir şey demiyorum ben sana. sana tek diyeceğim şey çok aciz bir insansın.

  • Sokakta çöplerden poli etilen toplayan geri dönüşümcü senden daha çok para ayırır kendi geleceğine, bu kadar mı acizlenir bir insan. Vah Vahç

  • Yeşilmişik kullanıcısına yanıt

    kardeşim ne acizliği neyden bahsediyorsun sen. Maaşlarımız evet düşük, bizde bunu söylüyoruz zaten. Zam istiyoruz diyoruz, bunun için bir topluluk kuruldu ADAP adı altında. Bunu yapacak olanda gene siyaset. Meclisten kanun geçmesi lazım zam alabilmemiz için. Gidildi defalarca görüşüldü ak parti vekilleriyle, muhalefetten vekillerle. Hala uğraşılıyor ama bir sonuç alınmadı.


    ha şunu dersen, topluca eylem yapın, iş bırakın, ağlamayana meme yok. Hakkınızı öyle arayın… bak orada haklısın işte. Akademisyen camiasında büyük bir kısım korkak maalesef. Doktorlar zam alana kadar neredeyse her gün grev yaptılar iş bıraktılar, çatır çatır haklarını aldılar. Ama bu eylemleri topluca yaptılar. Bizde böyle bir eylem kararı alınsa 5 hoca okula gitmez, binlercesi gene devam eder derslere. Akademide bu anlamda bir birleşmişlik ve beraber mücadele arzusu sıfır. Hatta adaptaki bu mecliste görüşmeler yapan arkadaşlara bile “bu işe çok bulaşmayın başımıza bela almayalım” falan diyenler olmuş. Herkesin derdi bir gece çıkan khk ile işten atılmamak…


    durumu bilmeden dışardan yorum yapmayalım. Ama komple sinik de değiliz, rahatsızlığımızı belli ediyoruz.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • nForcer N kullanıcısına yanıt

    En düşük memur(lise mezunu) 9 bindi.

    Öğretmen 13 bin alıyordu. %45 e yakın fark vardı.


    Son zamla beraber ikisi de 22 bin alıyor.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ünideki akademik personel eylem / grev yapamaz!

    çünkü çoğu torpille girdi. çoğu torpille kadro açtırdı!

    hakkıyla giren adamlar zaten heryerde elini masaya vurabiliyor.


    bak tıp fak a, adamlar çatır çatır iş bırakıyor. eylem yapıyor.


    hal böyle olunca da, kim sallar akademik personeli!

    adap madap yalan dolan.

  • aksinaletinsan kullanıcısına yanıt

    Hocam Türkiye'de toplamda 180 bin civarında akademisyen var. Herhangi bir kadroda olmayıp dışarıdan akademik hayatında devam eden doktorantları da katarsanız bu sayı 200 bin.


    200 bin kişinin içerisinde torpille, araya adam sokmayla bilmemneyle kadroya giren insan var mıdır? Yalan söyleyemem kesinlikle vardır.


    Ama bu kadar büyük bir kitlenin çoğu böyle girdi demekte koskoca bir mesleği zan altında bırakmaktır ve insanlığa sığmaz. Ben kendi kadroma bir adet bile referans olmadan sıfır torpille girdim. Benim gibi binlerce insan var. Hakkıyla kazanan da dünya kadar insan var.


    Bakın torpili reddetmiyorum, bu Türkiye gerçeği. Evet var. Ama her akademisyeni aynı kefeye koymayalım. Bize böyle bir bakış açısıyla bakılmasından gerçekten rahatsızız. Sırf AK Parti kadrolarına yakın diye, TÜRGEV'e, TÜGVA'ya üye diye, oradan buradan referans getiriyor diye yığınla insan subay, polis, savcı bilmem ne yapıldı... Bu meslek gruplarına da deniyor mu "torpille girdiniz" diye? Torpil sadece akademide yok, liyakatsizlik ve kokuşmuşluk memleketin her kurumuna işlemiş maalesef. Bu böyle bir günde düzelecek bir şey de değil ayrıca.


    Yazınızın diğer bölümündeki eylem olmazsa hiçbir şey olmaz, bakın adamlar iş bıraktı çatır çatır haklarını aldılar kısmına ise sonuna kadar katılıyorum. Ben de aynı görüşteyim. Topluca bir eylem, iş bırakma, derslere girmeme, protesto yürüyüşü yapma vs. gibi bir eylem olmadıkça akademisyenlere ek bir zammın gelme ihtimali sıfır. Göreceğiz bakalım neler olacağını.


    Bu arada Temmuz ayındaki zam gelmeseydi araştırma görevlisi maaşı 18.500 TL idi. Şimdi maaş 30 bin TL civarına gelince "iyi alıyorlarmuş yata yata" diyen arkadaşlar da var onun için söylemek istedim.





  • DHF_Viper kullanıcısına yanıt

    özellikle son 10 yıldır akademide torpil inanılmaz boyutta.

    torpil dediğimizde sadece giriş olarak anlamayın, giriş ağız alışanlığı olmuş;

    1-giriş, 2-ünvan kadrosunun açılması, 3-kurum içi yöneticilik, 4-proje onayları.

    sırf bu yüzden genç jenarasyonun gıkı çıkmıyor!

    bu 4 ana başlık maaalesef ki topille oluyor.

    bu sebeble, akademik platform eylem veya grev yapamaz.


    bakın aynısı, özellerin maaş eşitlemesinde de yaşandı. kimse ses çıkartamadı.

    ve halende ses çıkartamıyor.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi aksinaletinsan -- 18 Ağustos 2023; 11:35:25 >
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.