Bugün size ne piyasaya düşen malum ses kasetinden, ne öpücük muhabbetinden, ne de BOP eşbaşkanının BOP gezisinden bahsedeceğim. Bugün size sadece pompil köpeğimizden bahsetmek istiyorum. Çünkü karmaşık görünen olayların cevapları aslında çok basit olabiliyor. Bizim masal gibi bir köy evimiz vardı. Yemyeşil bir köy… Evimizin bir tarafından dere, diğer tarafından yazın karpuzu çatlatacak kadar soğuk suyu olan bir çay akar. Köy olunca mutlaka bir köpeğiniz de vardır. Bizim de vardı. Adı pompildi. Pompil ne demektir, babam neden böyle bir isim vermiş bilmiyorum ama pompil köpeğimizi hiç unutmadım.
Gündüz kapımızda bekleyen, yabancılara havlayan pompil, gece olduğunda asla yatmaz, hatta sabit bir yerde bile kalmazdı. Havlaması bir harmandan, bir bağdan, bir bahçeden, bir kapımızın önünden gelirdi. Evin çevresini, bağ ve harmanımızı sabaha kadar neden turladığını sonra öğrendim.
Ben daha doğmadan harmanımız yanmış veya yakılmış. Bütün ekin ve samanlık. Pompil köpek o günden sonra asla evin kapısında beklememiş. Samanlığın yakılmasından veya yanmasından suçluluk hissetmiş olmalı ki, o günden sonra akşam olunca sürekli harman-ev-bağ arasında koşturarak sabaha kadar mesai yaptı.
Pompil her sabah sıcak yalını yerdi. Bunun haricinde ancak evde et yendiğinde kemik görürdü. Bir de Rahmetli babamın sevgili köpeği idi. Pompil öldüğünde babam çok ağlamıştı.
Ben pompil köpeği özlüyorum. Çakalların baş, köstebeklerin rehber, timsahların gözyaşı döktüğü bu ülkede POMPİL köpeğimizi özlüyorum.
DÜN, DAHA DÜN işgal edilmişken, kadınlarımıza-kızlarımıza tecavüz edilmişken, evlerimiz- harmanlarımız yakılmışken… Yaşadığı toprakları pompil köpek kadar koruma bilinci edinemeyen 2 ayaklı mahlukların baş edildiği bir ülkede pompil köpeği özlüyorum.
Dedemin kardeşi B. Sıtkı amca Kurtuluş Savaşında ünvanlı askermiş. O kuşak yaşadıkları çetin koşullar nedeniyle sertti. Rahmetli B. Sıtkı Amcamın torunu yeni anlattı. Amcam yakaladıkları Yunanlı esirlerin ceplerinden çıkan avuç dolusu kadın göğüs uçlarını anlatır ve o sert yapısına rağmen anlatırken ağlarmış.
Daha kaç yıl geçti üzerinden ocağımız yakılalı? Pompil köpek kadar olamayanlar, pompil köpek kadar olamayanları baş yapıyorsa ülkemde, pompil köpeği yazmak da bizim boynumuzun borcudur.
Aslında bütün mesele bu kadar basittir.
Ben pompil köpekten utanıyorum. YA SİZ?
Bunu okuyup anlayabilicek kişi bile az iken bir köpeğin sadakatini beklemek yanlış bu halktan
yazı mükemmel
Çok doğru ne diyeyim
harika bir yazı
madem sen bombayı yerleştirdin bizde patlatalım. sen o köpek kadar ne yaptın? bunları anlat? baştakiler 10 yıl önce kıraldıda şimdimi köpek kadar değersiz oldu?
evet pompil dinliyoruz?
Her iki kitap okuyan edebi bir şeyler döktürmeye çalışıyor. Kinaye, teşbih, hiciv sanatlarını kafasını taktığına uydurmaya çalışıyor falan filan fistan bostan.
quote:
Orijinalden alıntı: mrchad
madem sen bombayı yerleştirdin bizde patlatalım. sen o köpek kadar ne yaptın? bunları anlat? baştakiler 10 yıl önce kıraldıda şimdimi köpek kadar değersiz oldu?
evet pompil dinliyoruz?
Yazıyı okumadığın her halinden belli...
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme