Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Sinema - Dizi - Televizyon - Müzik - Kitap
  • Sinema
  • Yabancı Filmler
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

Paris'in Altında (Under Paris) 2024

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha fazla göster butonu
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
12
Cevap
0
Favori
812
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
0 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Ben de birkaç gün önce arkadaş tavsiyesi üzerine izledim. Fena değil dediği için. IMDb Puanının düşüklüğü dikkatimi çekse de dedim Netflix filmi diye otomatik olarak düşük puana abanmışlardır kesin. O yüzden şans tanıdık.

    Başlarda güzel gitti. Çevre sorunudur, çöplerin okyanuslarda akıntılarla çöp adaları oluşturmasını göstermesi sebebiyle çok takdir ettim hatta. İlk defa bir filmde böyle bir şey gösterildiğine tanık oldum. Belgesellerde görüyorduk anca. Hem farklı bir sahne hem de çevre duyarlılığı içerdiğinden film direk bende ziyadesiyle olumlu bir başlangıç yaptı.

    Köpek balığının abartılmış hızını umursamadım ilk başta, dedim aksiyondur, kurgudur, sahne geçişidir, tarzdır, öyle yapmışlardır filan görmezden gelebildim. Lakin film ilerledikçe yavaş yavaş bu saçmalıklar da artmaya başladı.

    Paris yer altı mezarlıklarını köpek balığı hikayesiyle buluşturma fikri biraz zorlama olsa da fena olmamış. Ama işte filmin ağızda ucuz, kötü tat bırakan yanları da yine buralarda. Hollywood filmlerinde göre göre bıktığımız her şeyi hack'leyen bir hacker kızımız bir klişe olarak burada yerini almış. Yine çevreye aşırı duyarlı bir aktivist kızımız var kafadan sakat. Gerçi bu tip biraz abartılı olsa da abartısız olanlarından var ya, var böyle tipler.
    Kız köpek balığını öldürmesinler diye sinyali keserek göz göre göre 4 kişinin ölümüne yol açıyordu ya la. Cinayete teşebbüstür bu. Zaten daha sonrasında köpek balığını yer altı mezarlığında bir noktaya çekip hem yetkililerin işlerini yapmasına engel olup onların işlerini bozdu hem kendi öldü hem de kendisi öldüğü gibi onlarca yüzlerce canın gitmesine sebep oldu. Radikal aktivist bile olsa bir insan bu kadar salak olamaz. O yüzden bu karakter olmamış.


    Filmin başındaki gördüğümüz o köpek balığı CGI'ları işte filmin ortalarından beri göze batmaya başlıyor. Balık gerçeküstü bir şekilde inanılmaz hızlarda hareket ediyor. O kütledeki bir balığın o şekilde hareket etmesinin imkanı yok. Hızlı hareket eden küçük balıklar gibi hareket ediyor, öldürürken de inanılmaz seri bir şekilde öldürüyor. Neredeyse her saniyede 1 adam yok ediyor maşallah.
    Balık eşeysiz üremeye başladı denilip karnını yarıp yavruların sudan çıkmış hamsi gibi hareket etmelerini görünce filmi ciddiye almamaya başladım. Hele hele çok kısa bir süre içinde koca koca ama aslında yavru olan sürüsüne bereket köpek balıklarını görünce dedim Hint filmlerine bağladık. Zaten 1 adama anında 3-4 köpek balığı saldırıp pirana gibi kemirdikleri sahnelerde tam abartılı görsel efektleri ve sahneleri olan Hint filmlerine döndü.


    Nehir sahnesi de komikti.
    Patlamamış top mermileri varmış. Koca balık torpidonun 10 katı hızında mermilerin üzerinden geçip su basıncıyla onları havaya kaldırdı, mermiler dikine suyun tekrar dibine düşerken uçlarındaki temasla tetiklendiler. Ama yok böyle bir patlama abartısı. Suyun 5 metre altında patlama oluyor suyun üstündeki köprü yıkılıyor komik bir şekilde. Daha da komiği 5 metre derinliğinde nehirde top mermisi patlamaları oldu diye sanki koca Paris okyanustan dev tsunami gelmişçesine su altında kalıyor. Oğlum ne alaka la su miktarı mı değişti, nehirde patlama olunca şehir nasıl su altında kalıyor? Filmi çekenlerde pek fizik algısı yok sanırım, sıfır hatta.


    Kısacası film iyi sayılabilecek bir Netflix filmi olarak başlayıp tırın dorsesinin altından sürdüğü atı yan yatırarak geç(ir)en abartılı sahneleriyle bokunu çıkaran Hint filmlerine dönmüş. Olmamış. 5/10 o da ilk kısımlarının hatrına.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 23 Haziran 2024; 3:55:7 >




  • Geçenlerde izledim. Deep Blue Sea ve Alien serisi hayranları tarafından hazırlanmış bir film gibi geldi, ki kesinlikle esinlenildiği Deep Blue Sea için de imdb'de Jaws ve Alien'ın çocuğu yorumunu düşmüşler. Deep Blue Sea'yi izlediyseniz bu filmi Deep Blue Sea 2 : Paris Edition olarak, böyle Fransız fan yapımı ikincisi olarak görebilirsiniz. Normalde köpekbalığı dehşeti filmleri pek benlik değil ve bu filmin bayağı duran, cheesy olan yönleri var. Ama boş vakitte vaktinizi öldürmek için bir şans verebilirsiniz. Ekran karşısında tutacak kadar merak ve gerilim hissini, beka kaygısını yaratabiliyor. Bu anlamda Deep Blue Sea'den aşağıda kalır değil. Efektlere gelirsek, ortalama. Yani Karayip Korsanları seviyesinde yüksek kalite görsellik beklemeyin ama ucuz gece kuşağı filmleri kadar paçavra ve sakil bir manzara da mevcut değil. İdare eder düzeyde. Aslında bir Fransız filmi için efektler iyi sayılır; özellikle Hollywood'un bu konuda bazı filmlerde ne kadar gerilediği gerçeği ortadayken, özellikle süper kahraman filmleri kanadında bilgisayar efektleri konusunda gayet rezalet işler çıkıyorken bu filmin efektleri pek sırıtmıyor.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >




  • Geçen gün izlemiş olduğum bir köpekbalığı filmini beğendim, izlemeyen arkadaşlar için vakit geçirebileceğiniz bir yapım olduğunu düşünüyorum.

    Film, şehrin ünlü triatlon etkinliğinden bir gün önce dev bir köpekbalığının bir şekilde Sen Nehri'ne girdiğini keşfeden yetenekli bilim insanı Sophia'yı (Bérénice Bejo) konu alıyor.




    Paris'in Altında (Under Paris) 2024



  • Köpek balıkların abartı hızları evet benim de dikkatimi çekti, biraz daha gerçekçilik yönünde devam etmiş olsalardı çok daha güzel bir film çıkaracaklardı. yoksa fikir güzel yeni bir türün doğuşu. ama işleniş konusunda yarı yarıya bir durumdayım.
  • Tek sorun köpek balıklarının hızı da değil o sadece önemli sorunlardan sadece bir tanesi. CGI köpek balıkları yer yer vasat, yer yer berbat kalitedeydi. 2000'li yıllarda olsak neyse der geçeriz de 2024'te olmuyor. Son anlattığım sahneler komple saçmalıktı.

  • şu filmin imdb puanının 5 olabilmesi için oy verenlerin yarısının 6-7-8-9 falan vermiş olması lazım. şu filme biri nasıl 6 falan verir aklım almıyor. çöp yani yorum yapmaya eleştirmeye bile değmez. aşırı uyduruk senaryo hikaye, oyunculuk yapamayacak seviyede figuranımsı oyuncular, kötü efekt. saçma sapan sahneler.


    old(2021) ile bu film arasında 0.6 puan mı var şimdi :D garip.


    renkler ve zevkler bu kadar da tartışılmaz değil bence :D

  • Herkes 4-6 bandında veriyor. İzleyen çok katı bir gözle değerlendiriyorsa 3-4, insaflıysa ve beklentileri yüksek değilse 5-6 veriyor. Hak ettiği de bence aşağı yukarı böyle, 4-6 bandında.
    • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Avrupa'da 2025'in en çok satan oyunları açıklandı: FC 26 ve AC Shadows zirvede
    4 hafta önce açıldı
    A Quiet Place: Day One (Spin-off) | Michael Sarnoski (28 Haziran 2024)
    2 yıl önce açıldı
    Britannica ve Merriam-Webster, Perplexity AI'a kopyalama davası açtı
    4 sa. önce açıldı
    Daha Fazla Göster

  • Aynı şey değiller tabii ama hakikaten de Old ile bu filmin puanlarının yakın olması Old'a hakaret, küfür gibi bir şey.


    Şimdi baktım da ben Old'a 8 puan vermişim. Cidden beğenmiştim yapımı.


    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 26 Haziran 2024; 1:16:50 >
  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    yok imdbden baktım 8-9 veren bayağı kişi var. bu filme 8-9 falan vermek için en son 1977de film izlemiş olmak lazım. 3-4 verilir en fazla o da ilk 20dksi için. kalanı rezalet.

  • 8-9 verenler filmin vermek istediği mesaja ve sonuna kendilerini fazla kaptırmış olanlar olabilir ancak. Öncelikler, zevkler renkler değişir diyeyim. Gene de dengeli bir çerçeveden bakıldığında bu filmin - iyimser veya insaflı bir üst limit olan - 7'nin üzerinde puan alması pek mümkün değil. Ne kadar tutkuyla hazırlanmış gibi dursa da film bazı yerlerde ben adiyim, ucuzum, özensiz bir işim, ortalamanın da altı bir köpekbalığı vahşet filmiyim, karakterlerim de akılsız ve zayıf ifadeli, realizm taşımıyorum, mantığa aldırmıyorum diye bağırıyor.


    Spoiler,

    mesajı görmek için tıklayın.
    En basitinden Paris'te kanallara bağlı su dolu yeraltı mezarlarında bombalar patlatmak saçma sapan bir iş, muhtemelen de meslekten men edilmeyle beraber ömür boyu hapse girmenin garantisi. Karakterler ama öylece buna yelteniyorlar, sanki kesin çözüm olacağı garantiymiş gibi, sanki Paris ve kendi bekalarına dair büyük riskler devreye girmiyormuş gibi.
     < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >




  • Bana oldukça saçma bir film gibi geldi izlenebilir. Ancak boşa vakit kaybı gibi geldi. Jaws vari bir hava vermek istemişler. onda da belediye başkanının olduğu platform çökmüştü. Gönderme olarak düşüne biliriz
    • 
Sayfa: 1

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz, DH'yi kullanırken depoladığımız çerezlerle ilgili veri politikamıza gözatın.
Kabul Ediyorum