Şimdi Ara

Ötüken mi Alkım mı?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
12
Cevap
0
Favori
431
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar Peyami Safa'nın Yalnızız romanını alacağım ancak iki yayın evinden çıkmış; biri Ötüken diğeri Alkım... Ötüken deki 20 lira ve daha kalın Alkım daki 15 lira. Aradaki fark nedir, sonuçta çeviri bir eser falanda değil. Fiyatı uygun olan tabi ki daha cazip ancak daha önce uygun diye ucuz bir eseri tercih edip pişman olduğum çok oldu. Sizce hangisi.



  • Ötükenden alın hocam. Eser aynı eser ama kalite olarak Ötüken daha kalitelidir. Hem ötekenin sonunda yabancılık çekeceğiniz sözcükler için sözlük var.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    Ötükenden alın hocam. Eser aynı eser ama kalite olarak Ötüken daha kalitelidir. Hem ötekenin sonunda yabancılık çekeceğiniz sözcükler için sözlük var.

    O zaman tartışmasız ötüken. Ahmet Hamdi Tanpınar ı okurken sürekli internetten araştırıp duruyodum kelimeleri zor oluyordu. Kitap arkasında eski sözcüklerin anlamlarını yazmak şahane hareket.
  • Kesinlikle Ötüken.
  • eski kelimeleri öğrenmek değilse amaç bence de günümüz türkçesine yakın olan daha iyi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Treth

    eski kelimeleri öğrenmek değilse amaç bence de günümüz türkçesine yakın olan daha iyi.

    Tamam da her iki yayın evi de içerik olarak aynı, esere dokunmamışlar.. Sadece Ötükenin son 3-4 sayfası eski kelimelere ayrılmış. İçerik yeni Türkçeye daha yakın - eski Türkçe diye ayrılmıyor yani.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: Treth

    eski kelimeleri öğrenmek değilse amaç bence de günümüz türkçesine yakın olan daha iyi.

    Tamam da her iki yayın evi de içerik olarak aynı, esere dokunmamışlar.. Sadece Ötükenin son 3-4 sayfası eski kelimelere ayrılmış. İçerik yeni Türkçeye daha yakın - eski Türkçe diye ayrılmıyor yani.

    Üstelik bu eski dili anlamamak bizi biraz geçmişten kopardı sanırım ister istemez. Sonradan anladım; bilmek lazım aslında biraz, tam hakim olmasak ta...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: yoldakiadam

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: Treth

    eski kelimeleri öğrenmek değilse amaç bence de günümüz türkçesine yakın olan daha iyi.

    Tamam da her iki yayın evi de içerik olarak aynı, esere dokunmamışlar.. Sadece Ötükenin son 3-4 sayfası eski kelimelere ayrılmış. İçerik yeni Türkçeye daha yakın - eski Türkçe diye ayrılmıyor yani.

    Üstelik bu eski dili anlamamak bizi biraz geçmişten kopardı sanırım ister istemez. Sonradan anladım; bilmek lazım aslında biraz, tam hakim olmasak ta...

    Muhakkak ki hocam. Misal Matmazel Noraliyanın Koltuğu adlı kitabını bu yüzden yarıda bıraktım. Safa Türkçeye müthiş önem veren bir yazar ve kitabın abartısız 10 cümlesinden 7-8 ini yeniden okumak gerekiyor. Cümleleri de uzun kurunca işin içinden çıkamıyorsunuz. Her kelime de arka sayfayı çevirmekte eziyet olduğundan bırakmıştım ben. Zamanla okurum belki.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: yoldakiadam

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: Treth

    eski kelimeleri öğrenmek değilse amaç bence de günümüz türkçesine yakın olan daha iyi.

    Tamam da her iki yayın evi de içerik olarak aynı, esere dokunmamışlar.. Sadece Ötükenin son 3-4 sayfası eski kelimelere ayrılmış. İçerik yeni Türkçeye daha yakın - eski Türkçe diye ayrılmıyor yani.

    Üstelik bu eski dili anlamamak bizi biraz geçmişten kopardı sanırım ister istemez. Sonradan anladım; bilmek lazım aslında biraz, tam hakim olmasak ta...

    Muhakkak ki hocam. Misal Matmazel Noraliyanın Koltuğu adlı kitabını bu yüzden yarıda bıraktım. Safa Türkçeye müthiş önem veren bir yazar ve kitabın abartısız 10 cümlesinden 7-8 ini yeniden okumak gerekiyor. Cümleleri de uzun kurunca işin içinden çıkamıyorsunuz. Her kelime de arka sayfayı çevirmekte eziyet olduğundan bırakmıştım ben. Zamanla okurum belki.

    Yalnızız da öyle değildir umarım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: yoldakiadam

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: yoldakiadam

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: Treth

    eski kelimeleri öğrenmek değilse amaç bence de günümüz türkçesine yakın olan daha iyi.

    Tamam da her iki yayın evi de içerik olarak aynı, esere dokunmamışlar.. Sadece Ötükenin son 3-4 sayfası eski kelimelere ayrılmış. İçerik yeni Türkçeye daha yakın - eski Türkçe diye ayrılmıyor yani.

    Üstelik bu eski dili anlamamak bizi biraz geçmişten kopardı sanırım ister istemez. Sonradan anladım; bilmek lazım aslında biraz, tam hakim olmasak ta...

    Muhakkak ki hocam. Misal Matmazel Noraliyanın Koltuğu adlı kitabını bu yüzden yarıda bıraktım. Safa Türkçeye müthiş önem veren bir yazar ve kitabın abartısız 10 cümlesinden 7-8 ini yeniden okumak gerekiyor. Cümleleri de uzun kurunca işin içinden çıkamıyorsunuz. Her kelime de arka sayfayı çevirmekte eziyet olduğundan bırakmıştım ben. Zamanla okurum belki.

    Yalnızız da öyle değildir umarım.

    Eminim öyledir. Matmazel Noraliyadan 5-10 yıl sonra yazmıştı galiba. Yaşlandıkça diline daha da bağlandığı düşünülürse




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: yoldakiadam

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: yoldakiadam

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zebercet

    quote:

    Orijinalden alıntı: Treth

    eski kelimeleri öğrenmek değilse amaç bence de günümüz türkçesine yakın olan daha iyi.

    Tamam da her iki yayın evi de içerik olarak aynı, esere dokunmamışlar.. Sadece Ötükenin son 3-4 sayfası eski kelimelere ayrılmış. İçerik yeni Türkçeye daha yakın - eski Türkçe diye ayrılmıyor yani.

    Üstelik bu eski dili anlamamak bizi biraz geçmişten kopardı sanırım ister istemez. Sonradan anladım; bilmek lazım aslında biraz, tam hakim olmasak ta...

    Muhakkak ki hocam. Misal Matmazel Noraliyanın Koltuğu adlı kitabını bu yüzden yarıda bıraktım. Safa Türkçeye müthiş önem veren bir yazar ve kitabın abartısız 10 cümlesinden 7-8 ini yeniden okumak gerekiyor. Cümleleri de uzun kurunca işin içinden çıkamıyorsunuz. Her kelime de arka sayfayı çevirmekte eziyet olduğundan bırakmıştım ben. Zamanla okurum belki.

    Yalnızız da öyle değildir umarım.

    Eminim öyledir. Matmazel Noraliyadan 5-10 yıl sonra yazmıştı galiba. Yaşlandıkça diline daha da bağlandığı düşünülürse

    Kafaya koydum bir kere okumadan olmaz napalım zorlanacağız biraz.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.