Şimdi Ara

Öleceğiniz aklınıza gelince neler hissediyorsunuz?

Bu Konudaki Kullanıcılar:
3 Misafir (2 Mobil) - 1 Masaüstü2 Mobil
5 sn
35
Cevap
1
Favori
1.200
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • evet birgün, milyonlarca milyarlarca insan gibi bizde öleceğiz...(umarım hayatı uzun ve dolu yaşarız)
    peki birgün öleceğiniz aklınıza gelince neler hissediyorsunuz?
    ölünce tekrar dirileceğinizemi yoksa sonsuz bir uykudamı olacağınızı düşünüyorsunuz?
    ölmekten korkuyormusunuz?



  • Ölümden sonra herhangi birşeye inanmıyorum. Belki tekrar başka bir bedende doğarız bilemem ama ölümden sonraki hayat (İslam'a göre) bence yok.
    Ölümden korkmuyorum fakat ailemin ya da arkadaşlarımın başına birşey gelmesi fikri beni ölmüşten beter ediyor. Aklıma geldikçe canım sıkılıyor. Bunda yakın zamanda kaybettiğim dedeminde büyük etkisi var sanırım.

    Ömrünüzün uzun olmasından ziyade dolu dolu ve mutlu yaşamanızı dilerim. Herkes ölecek yaştadır.
  • öleceğim aklıma geldimiydi yada yaşlıları gördümde biz bu hayatta niye yaşıyoruzki niye bukadar sıkıntı çekiyoruz niye okul okuyoruz niye para kazanıyoruz niye ev & araba alıyoruz gibi bir sürü niye soruları geliyor aklıma.
  • geleceğiniz aklına gelince neler hissediyorsunuz diye okudum
  • hatırlanmayacağımı düşünüp sarsılarak hüzünleniyorum



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Cigarette Smoking Man -- 11 Mayıs 2012; 9:33:18 >
  • Öleceğimizi yani filmin sonunu bile bile mücadele ediyoruz çok saçma bir sistem ...
  • Vaybe gençliğe bak.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • İçim huzurla doluyor! Ben hazırlığımı yapmış ve trenini bekleyen bir yolcuyum. Gideceğim yer ahiret, trenim ise ölümdür. Allah'ın emrine uygun yaşadığım için Allah'ın vaadi Cenneti ümit ediyorum. Bu yüzden çok huzurluyum...
  • Ölümden sonra yaşama inanıyorum, o açıdan ölmek fikri fazla korkutmuyor. Hazırlıksız olduğum bir anda gelmesin yeter, bu yüzden elimden geldiğince her an ölüme hazırlıklı olmaya çalışıyorum.
  • Bundan yüz yıl sonrasını düşünüyorum veya daha da ilerisini onlarca asır sonrasını. Benim olmadığım, ismimin anılmayacağı bir zaman aklıma geliyor. Ben öleceğim, dünya dönmeye devam edecek. Bedenim çürümüş bir şekilde toprağın altında olacak. Yeni insanlar doğacak, birileri ölmeye devam edecek.
    Teknoloji hayallerimin ulaşamadığı boyutlara varacak, yeni icatlar çıkacak. Ben onları göremeyeceğim.
    Böyle düşününce insan tuhaf hissediyor. Öleceğim ve aradan yüzyıllar geçecek.
    Sonra ölümden sonra nerede olacağımı düşünüyorum. Hayal bile edemeyiz tabi ki hiçbirimiz. Aklıma sonsuzluk geliyor. Gerisini hayal edemiyorum. Sanki uyandıktan sonra hatırlayamadığım bir rüya gibi. Ama inanıyorum, ölümden sonra bir yaşam var bence.
  • bu soru her insanın aklına gelıyordur , bende dıyorum ne olacak acaba oldukten sonra ama dıyorum kı olum nasıl oluştugunu bılmıyorsun nereye gıdecegını bılmıyorsun otur arastır islam herseyın mantıklısı gelıyor ,gecen hristiyan bırı ıle konustum bana dıyorkı hırıstıyan ol ee nolcak dıyorum kurtulcan ısa yı gorucen senınle konusacak dıyor ,,lennn bı gıt şizofren bana hz ısa bızım tanrımız dıyor tanrı ınsan gıbı gore sana gozukuyor vs bunlar kopmuslar .ımanımızı guclendırmemız gerek
  • Ölüceğimi düşünmüyorum desem
  • quote:

    Orijinalden alıntı: inek möö

    Ölüceğimi düşünmüyorum desem

    İnek Möö desem
  • öldükten sonra ya tekrar dirilme diye birşey yoksa ahiret yoksa ne olacağız?
  • Ölüm, ruhun bedenden ayrılmasıdır. Şehadet aleminden "berzah alemi"ne bir hicrettir. Ruh, Azrail Aleyhisselam vasıtasıyla "berzah alemi"ne götürülür. Göreceğimiz ilk melek Azraildir. En kıymetli cevherimiz olan ruhumuzu gönül rahatlığıyla teslim edebileceğimiz güvenilir bir emanetçidir o.

    Ölüm anında, ruh, beden hapsinden kurtulur; fakat bütün bütün çıplak kalmaz. Çünkü, "misali bir cesetle" başka bir tabirle "latif bir gılaf" ile kuşatılmıştır.

    Dünyada kaldığı sürece bedene bağlı olan ruh, ölüm sebebiyle bir derece serbest kalır. Bedendeyken görmek için göze, işitmek için kulağa, düşünmek için beyne muhtaçken, artık bu aletlerin varlığına gerek duymadan görür, işitir, düşünür ve bilir. Rüyada olduğu gibi…..

    Berzah, "geçit" demektir ve berzah alemi, dünya ile ahiret arasında bulunan bir "bekleme salonu"dur. Ruhlar, orada kıyameti ve dirilişi beklerler. "münker ve nekir taifesinden" olan sorgu melekleriyle karşılaşma, ilk mahkeme, ilk ceza ve ilk mükafat burada gerçekleşir.
    Berzah, başka bir tabirle kabir hayatı, hadisin ifadesiyle, "ya cennet bahçelerinden bir bahçe" veya "cehennem çukurlarından bir çukurdur."

    Ancak, burada azabın veya lezzetin muhatabı, cisimden mahrum kalan ruhtur. Kabir hayatından sonra, "mahşer"de, yeniden yaratılan bedenine döner, dünyada yaptıkları için o "büyük mahkeme"de hesap verir. Sonrası, ebedi cennet veya cehennem..!

    Haşir... Bütün bedenlerin yeniden yapılanması ve canlanması... Ruhların bir anda bedenlere dönüşü... Büyük olay! Dar akıl kabulde zorlanıyor. Kabirde kemikleri çürüyen ve etleri toprak olan bir insanın yeniden, dirilebileceğine akıl erdiremeyenler var. Bunlar, yanlış bir kıyasın kurbanı oluyorlar.

    Nasıl mı?
    Bedeni yaratma ve insanı diriltme fiillerini kendileri üstlenerek... Hayalen, bildikleri bütün yolları deniyor, bir insan yaratmaya çalışıyorlar. Mümkün olmuyor. Gölgeden farkı olmayan azıcık ilim, irade ve kudretleriyle meseleyi halledemeyince, "ben yapamıyorum, şu halde başkası da yapamaz" hükmünü veriyorlar. Muhakeme ederken kendilerini ölçü kabul ediyorlar. Şüphesiz, bu bir vehimdir ve insanı aldatır.

    Nitekim, asırlar önce bazı münkirler, peygamber efendimizin yanına gelmiş, "ölmüş, çürümüş kemikleri kim diriltecek?" diye sormuşlardı. Bu meydan okumaya karşı ayet indi: "onları önceden kim yarattıysa o diriltecek. O, her türlü yaratmayı bilendir." bu kesin cevaptan sonra, söyleyecek söz bulamamışlardı.

    Bunların hali, kendileri beceremediği için aya gitme haberini inkar eden cahillerin haline benziyor. Bir zamanlar, ilim ve teknikten mahrum bazı kimselerin, "ben yapamıyorum, başkası da yapamaz" mantığıyla ay seyahatini reddettiklerini görmüştük. Onlar da, hayallerinde, bildikleri bütün usulleri deniyor, yine de bir yol bulamadıkları için, açık bir gerçeği kabule yanaşmıyorlardı.

    Akıl, malumatının mahkumudur ve zamanın esiridir. Böyle olmasa, dün söylenince yalanlanan bir olay, bugün sıradan bir hakikat haline gelir miydi? Acaba, üç asır önceki insanlara, "bir kutu içinde bütün dünyayı seyredeceksin" deseydik, ne der, ne düşünürlerdi? Herhalde inkar edenler olacak ve zaman da onları haksız çıkaracaktı. Yanlış anlaşılmasın, biz, her söylenene hemen inanalım demiyoruz, ancak, sınırlı aklın yeterli ölçü olamayacağını hatırlatmaya çalışıyoruz. Vahiy nurudur ki, akla ışık verir ve yol gösterir, o da hakikatı anlar.

    Bakmayı bilen göz, görür. Düşünmenin yollarını bulan akıl, anlar. Evet, insaflı bir akıl, yeryüzündeki harika sanat eserlerine bakar ve anlar ki: Allah, sonsuz ilim, irade ve kudret sahibidir.

    İşte bahar! Zamanı geldi mi kış, soğuğunu, karını, fırtınasını toplar, gider. Toprak, tatlı bir esneyişle uyanır, gevşer, çözülür. Kupkuru ağaçlara su ile birlikte hayat da yürür. Tohumlar açılır, yumurtalar çatlar, dış dünyaya canlılar doğar. Her canlı, kendine has "suret libasını" giyer.

    Bahar! Sümbüllerin tebessümü, menekşelerin neşesi, rüya gibi kelebeklerin uçuşu, çiçeklenmiş badem ağaçlarında kuşların cıvıldayışı. Kışın soğuk nefesiyle ölen, silinen, kuruyan canlıların "öldükten sonra diriliş" sırrını yaşayışı. "öldüren ve dirilten" bir görünmez kudretin, görünen mucizeleri.

    Sonbaharda kıyameti kopan bir alemin, kış kabristanında bekledikten sonra bahar sabahında yeniden dirilişi. Ölümden sonraki hayatın ve mahşerin göze görünen misali.

    Allah, bize her baharda sonsuz ilim, irade ve kudretini bir kere daha gösteriyor. Ölüleri dirilteceğini, ahireti getireceğini ispat ediyor. Ve her akıl sahibine şu kanaati veriyor: Alemi yoktan var eden ve insanı modelsiz yaratan Allah, elbette ölüleri diriltebilir, yeni bir dünya yaratabilir.

    Bir defa yaratan, bir daha niçin yaratamasın!




  • quote:

    Orijinalden alıntı: JAMESx

    öldükten sonra ya tekrar dirilme diye birşey yoksa ahiret yoksa ne olacağız?

    İnsanların herhangi bir dini inanca bağlanmasındaki en büyük sebep bu zaten.Dikkat edersen neredeyse her din ölümden sonra yaşamı bir şekilde müjdeler....İnsanlar buna inanmak zorundadır.Çünkü din için yaşamak hiçbişey yapmadan ölümü bekleyip daha sonra tamamen yok olup sonsuzluğa karımaktan iyi gelir insanlara.Buna inanmak zorunda hisseder kendini...
  • kafam çok karışık aslında biz insanlarında hayvanlar ve diğer canlılar gibi ölüp yok olacağımızı ve birdaha yaşam olmayacağını düşünüyorum...
    biryandan ömer çelakılın kuran üzerindeki araştırmalarına bakıyorum şaşırıyorum... aslında bu kitapta birşeyler var diyorum...
    açıkçası bilimin ölümden sonrası için bir cevap üretebileceğini sanmıyorum burada din devreye giriyor ve sorunun cevabı yeniden diriliş cennet-cehennem oluyor... ama insanların buna inanması hiçte kolay değil öncelikle bunun kaynağını merak ediyor yani kuranın...
  • bazen yatağa girip uyumak üzeryeken hissediyorum bu duyguyu. çok uykum oluyor bi an önce yatmak istiyorum ama sanki uykuya dalarsam birdaha kalkamayacakmışım, ölecekmişim gibi hissediyorum. tam uykuya dalacakken sıçrayarak uyanıyorum. böyle 15-20 kez oluyor bir türlü uyuyamıyorum. bazende uyandığımda öldüm mü lan acaba diye düşünüyorum. başka böyle şeyler hisseden var mı?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Banzai!

    bazen yatağa girip uyumak üzeryeken hissediyorum bu duyguyu. çok uykum oluyor bi an önce yatmak istiyorum ama sanki uykuya dalarsam birdaha kalkamayacakmışım, ölecekmişim gibi hissediyorum. tam uykuya dalacakken sıçrayarak uyanıyorum. böyle 15-20 kez oluyor bir türlü uyuyamıyorum. bazende uyandığımda öldüm mü lan acaba diye düşünüyorum. başka böyle şeyler hisseden var mı?

    bu konuyu açmadan önce yatmıştım uyuyacaktım ama aklıma birden bu takıldı bu konuyu açtım
  • ızleyemedıgım dızıler aklıma gelıyor, okuyamadığım romanlar,
    ölmek o kadar korkulucak bırşey degıl. önemlı olan acılı ölumden korkmaktır.
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.