|
Nükleer reaktörlerde “erime” riskini sıfıra yaklaştıran yöntem
-
-
Keşke Rusya'nın reaktörü yerine bu CFR-1000'den alsaydık :)
-
Ne Rusya'dan ne de Çin'den almamız gerekiyor bence ama iş işten geçti. Özellikle bölgesel rakip Rusya'ya böyle bir iş vermek bana çok mantıklı gelmiyor en başından beri. Umarım diğer nükleer santral projelerinde G. Kore'ye yer verilir.
-
Ne ABD ne AB gibi oldu sanki... Neden öyle dedin Yasir hocam? Güney Kore'nin reaktörleri çok mu iyi?
-
< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
Genel anlamda 4.nesil yeni tip nükleer reaktörler pasif güvenlik teknolojileri vadetmekte. Bunlarda uygulanan tasarım bir sorun yaşandı mı reaksiyonun - mesela ısı yüzünden reaktör yapısında meydana gelen erimeyle reaksiyonun devamlılığını sağlayan nötronların sızıntısı sonucunda - kendi kendisine sönümlenmesine neden olacak bir kurguya sahip.
_____________________________ We're beyond sympathy at this point, we're beyond humanity. -
< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
Başkaları bence Türkiye'de nükleer teknoloji kurup sorumluluğunu üstlenmeye yanaşmıyor. Ama Rusya muhtemelen Türkiye'nin kendisine olan bağımlılığı artsın diye yanaşıyor. Gerçekten Rusya'ya zaten fosil yakıtlar kanalından bu kadar enerji bağımlısıyken bir de nükleer cephesinden enerji bağımlısı olmamızı ben de fazla mantıklı bulmuyorum.
Rusya'nın da Türkiye'ye ortak olarak ihtiyacı var ve Türkiye'yi görmezden gelemez ama bu ikili ilişkide Rusya'nın bilhassa enerji kartlarıyla avantajlı ve ağır basan taraf olduğu aşikar. Bunu pekiştirmenin Türkiye açısından stratejik mantığını anlamak güç, kuvvetli ihtimalle nükleer kurulumunu içeren bir pazarlık söz konusu olmalı.
Ortaklığa tezat görünen birbirine bölgesel rakiplik mevzusuna gelirsek akademik literatürde Türkiye ile Rusya'nın ilişkilerinin "kompartman politikası" şeklinde yürüdüğünden dem vurulur; buna göre uzlaşmazlık ve iş birliği mevzuları farklı tren kompartmanlarına bölünmüş gibi ayrı ayrı ele alınmakta ve bu sayede ilişkiler ilerleyen bir tren misali - rekabete ve uzlaşmazlık sahalarına rağmen - ilerlemektedir.
Belirli bir coğrafyada Rusya ile Türkiye karşı saflardayken aralarındaki asimetrik enerji ilişkilerinin daha da büyümesinin veya başka bir coğrafyada ortaklıklarının sürmesinin sebebi ilişkiyi - saf bir bölgesel rekabet veya ortaklık ilişkisi olarak tanımlamayıp - parçalara bölen bu yaklaşımdır.
_____________________________ We're beyond sympathy at this point, we're beyond humanity.
-
Güney Kore'nin reaktörleri çok iyi diye değil, bölgesel çıkarlarımızın çakışacağı bir ülkeye nükleer santral yaptırmak pek mantıklı gelmediği için. Nükleer enerjide dışa bağımlı olmak zaten bir sorunken Türkiye'nin Rusya'ya bağlımlı olması daha ciddi bir sorun.
-
Kaldı ki Rusya'nın olası bir durumda Türkiye ile ters düşmesi halinde nasıl bir tepki vereceği de belirsiz. Rusya daha önce başka bir ülkede nükleer santral inşa etmedi. Dolayısıyla bu kritik faktörü nasıl kullanır bir muamma. Ve değindiğiniz enerji bağımlılığı da büyük bir sorun. Neden bir ülkeye karşı bağımlılığı daha da artırıyoruz anlamak güç.
-
< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
Alıntı
metni:Proje Şirketinin şirket yönetimine ilişkin konular, ulusal güvenlik ve ekonomi konularında ulusal çıkarların korunması amacıyla Türk Tarafının rızasına tabidir. Normalde mesela Akkuyu Nükleer Güç Santrali Anlaşması'na uymak zorunda, bir şey olmaz deriz (bknz: ahde vefa, pacta sunt servanda) ama Rusya maalesef anlaşmalara uymasıyla ünlenmiş bir ülke de değil. Anlaşmayı görmezden gelmeleri bir gerekçe fabrike etmelerine bakar.
Zaten aynı anlaşmaya göre Akkuyu üzerinde kontrol kurmasını sağlayan hisse çoğunluğu tartışmasız şekilde Rusya'nın elinde ve aksi mümkün olamıyor:
Alıntı
metni:Rus Yetkili Kuruluşlarının Proje Şirketi'ndeki toplam payları, hiçbir zaman %51’den az olamaz; Bu çerçevede birkaç kez Türk şirketlere %49 hisse satışı gündeme gelmişti. Şu an Rus devletine bağlı şirketler - başta Rosatom - Akkuyu'da %100 pay sahibi. Bu anlaşma koşullarına bakınca esasında mutlak kontrole sahipler, esas söz sahibi olanlar Ruslar diyebiliriz.
https://www.hukukihaber.net/akkuyu-nukleer-guc-santrali-anlasmasinin-temel-esaslari
Türkiye'nin tek yapabileceği eğer Rusya anlaşmaya uymazsa anlaşmayı fesih edilmiş sayıp santral projesi şirketine el koymaktır ama işler bu raddeye geldiyse zaten iki ülke arasında çok büyük bir kriz var demektir ve bu iki taraf için de büyük bir cüretkarlık gerektirir. Sıkıntı Rusya'da - doğal kaynaklarından ve bunların ihracatından kaynaklanan otonomisine güvenmesi nedeniyle - bu cüreti gösterecek potansiyelin fazlasıyla mevcut olması.
Ukrayna'daki savaşı bu şekilde sürdürebiliyorlar - petrol gelirleriyle -, Ukrayna'daki "barış sürecine" rağmen Baykar Tesisi'ni, AB Delegasyonu'nu,Kiev'i hedef alabiliyorlar. Ardından Kremlin Yetkilisi Peskov medyadan "bu olanlar barış sürecine ters değil mi?" sorusu geldiğinde hiçbir şey yaşanmamış gibi, "özel askeri operasyon sırasında bunlar olabilir" gibi konuşabiliyor.
Kısaca doğal kaynaklar ve enerji Rusların elindeki güçlü bir silah/kart ve bu kadar stratejikleştirdikleri/jeopolitikleştirdikleri bir konuda onlara bu kadar göbekten bağlanmak dediğiniz gibi büyük bir risk ve belirsizlik unsuru teşkil etmekte.
_____________________________ We're beyond sympathy at this point, we're beyond humanity.
-
Umarım Akkuyu da Bunu Yaparlar...( İhtimal Vermiyorum )
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >_____________________________
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X




Yeni Kayıt

Konudaki Resimler


kullanıcısına yanıt
kullanıcısına yanıt
Hızlı






