Marmara Üniversitesi PİŞMANLIKTIR.

Bu çöplük okulu yazacağıma Anadolu Üniversitesini yazsaydım 1000 kat daha iyiydi. En azından öğrencilik hayatımı yaşardım.

Arkadaşlar Marmaraya sakın gelmeyin. Psikolojiniz bozulur. Bürokrasi ve sistem diye bir şey yok bu okulda. Muafiyet işlemlerinde, ders seçimlerinde dersleriniz zamanında onaylanmaz. Derslere yok yazılırsınız, derslerden geri kalırsınız ve seneniz uzar. Sizin yaptığınız hiçbir şey yok. Siz sadece kobaysınız. Okul sizi umursamıyor. Zerre değer vermiyor. Ben bu konuyu araştırdım. Bir çok kişinin başına gelmiş.

Kütüphanede prizler yok masaların üstünde. Yemekhaneyi kullanmanız imkansız gibi. Çünkü yemek saatlerine ders koyuyorlar. Dersleriniz çakışır ders alamazsınız. Sınavlarınız bile çakışabilir. Bu tarz işleri düzenleme konusunda accayip vasatlar.

2 tane dersten kalmanız demek bu açıdan 1 yıl değil, 2 yılınızın uzaması demek olabilir. Çünkü hem o 2 dersi hem de diğer üst sınıf derslerinin tamamını alamayabilirsiniz.

Hocalarla, yönetim ile bırakın tartışmayı en ufak bir tartışma hissiyatı bile verseniz sizi sınıfta bırakmak için ellerinden gelen her şeyi yaparlar. Korku, tehdit, gözdağı ve sürekli sizi şaşırtacak mağduriyetlerle karşınıza çıkıyorlar. Öğrencileri zerre sevmiyorlar. Bu yüzden öyle bir kültür oluşmuş ki öğrencilerin üstünde, öğrenciler aşırı asosyal olmuş. Kimse kimseye yardım etmiyor. Kimse kimseyle konuşmak dahi istemiyor.

O küçük düşürdüğümüz, küçük gördüğümüz taşra dediğimiz okullar yemin ediyorum bin çekerler Marmaraya. Hem de hepsi yepyeni cıvıl cıvıl okullar. Anadolu Üniversitesini gidip gördüm ben. Vallaha Marmara, Anadolu Üniversitesinin tırnağı dahi edemez. Hangi bölümü okursanız okuyun farketmiyor. Anadolu Üniversitesi okunur. Marmara okunmaz. Zaten burayı üniversite olarak dahi görmüyorum ben.

İstanbul Üniversitesi ve Marmara Üniversitelerini iyi biliyorum içlerini. Bu okullar kalitesizdir. Seçmeyin asla. Adı var falan diyorlar bir tek. O da boş. Köklü dedikleri şey eski olması. Harabe resmen.  

+ Ankara Üniversitesi'ni listeye ekleyebiliriz, vakıf üniversiteleri ile devlet üniversiteleriyle olan eğitim kalitesi ve olanaklar konusunda ciddi fark var.

her okul pişmanlıktır çünkü bi kere 17-18 yıllık özgürlüğünü senden alır ve yılda sana 1 kuruş vermez birikim zaten yapamazsın ve mezun olunca artık herkes okul okuduğu için mesela içine kapanıksan ordan burdan "netvörk" kovalamadıysan asla iş bulamazsın ve 23-24 yaşında aileden gelir yoksa 0 tlyle işsiz güçsüz hayatına atılırsın. çünkü ülke zor, her psikolojideki insana iş yok. he ama tabi mesela dışa dönük ultra özgüvenli her netvörke sahip olan, herkesle "netwörk kuracam" içten hesaplılığıyla yapay gülümsemeler takınarak kaynaşmaya çalışan birisiysen başka, böylece "rakiplerinin" büyük çoğunluğunun önüne geçip kendini çok temiz pazarlayabileceksin, iş de bulacaksın. şu sisteme baksana, insanları rakip bellemek gerekiyor başarılı olup iş bulabilmek için. inanılmaz iğrenç. cv de başlıbaşına kendini pazarlamaktır. cv'ye her şeyi olabildiğince abartılı yazmaya çalışıyorsun falan. hayatım boyunca hiç cv de yazamadım iğrendiğim için. hayat zor bana ve benim gibilere ya bro. o kadar nefret ediyorum ki buradan inş greencard çıkar da amerikaya gidip uber yaparım.

Derslerin inatla 8.30ta olmasının tek sebebi de ilerde çocukların it gibi çalışacağı kapitalist sistemin simüle edilmesi ve daha çocuk yaştan bu saat aralıklarına alıştırılması.

lkokul ortaokul lise belli derslerce çok önemli bu arada. ama o kadar zaman alacak kadar değil. salak salak derslerin ve konuların çıkması, sürenin azaltılması lazım. çocuun kendine vakti kalması lazım. ama üni tamamen boş. üni herkes üni okumaya başladığından ve önüne geçen üni açtığından beri boş iş. üni okuyup %98 sadece hayatta kalacağın kadar kazanacaksın, hayatını yaşayıp gezip görebilecek kadar kazanabilmen için kendi mantıklı orijinal işini düşünmen lazım, bu ille şirket kurmak sermaye ile iş kurmak falan olmak zorunda değil. en basitinden internette bi mmorpg'de kendine özgü çok net bi gold kasma yolu düzenleyip o goldu rwt'ye dökmek bile olabilir. kendi yolunu bulcan yani hayatta

Ben ünide son sene 32 ders almıştım. Demek ki Marmara'da olsam hala öğrenciydim.  

Bizim de bi elektrikçi vardı, yani inat ediyordu bizi geçirtmiyordu noldu yaz okulunda ondan çok daha iyi anlatan çok da kastırmayan bir hocadan aldım geçtim?

Kardeşim yorumunu tam anlamadım. Biraz merak da ettim. Ankara da kötü demek istedin onu anladım ama ondan sonra yazdığını anlamadım. Vakıf üniversiteleri ile devlet üniversiteleri fark var derken vakıflar olanak açısından daha mı iyi demek istedin?

Güzel yazmışsın ama 8.30 a ders konması kısmına katılmıyorum bir tek. Erken kalkmak güzel bir şey bence. Sağlık açısından da faydalı erken yatıp erken kalkmak. Diğer yazdıklarına katılıyorum ama.

Hangi okuldaydın?

Marmara ve İstanbul Üniversitesi denilen iki yer de komedi. Bunlar üniversite falan değil. İkisi de köklü yani eski olması ile övünüyor. Başka hiçbir özellikleri yok çünkü. Eleştirmeye de tenezzül etmiyorum çoğu zaman. Bana niye diye soruyorlar. Deveye sormuşlar boynun neden eğri diye, nerem doğru ki demiş. O hesap. O yüzden Marmara çöp+leş deyip geçiyorum.  

O top üniversite dediklerin de emin ol o kadar iyi değildir. Bu ülkede eğitime para aktarmaya korkuyorlar. Eğitime yatırım yapmaya korkuyorlar. Bir üçlü priz 15 tl bile koymuyorlar kütüphanelere.

Marmara ve İstanbul üniversitesi zaten top üniversite olarak geçmiyor mu? Puanlarına bakarsan öyle. Ya bence bu konuda en doğru sözü söyleyen Celal Şengör dü. Türkiyede 1 tane bile üniversite yoktur demişti. Bu sözün altına imzamı atarım. Bu adam bu sözü boş yere söylemedi. 

ya onu hem ilerki hayatın sorgulanmaması için simüle ettirildiğini düşündüğüm için diyorum, hem de 8.30'daki derse yetişmek için 7de kalkan öğrenci 6da kalkan öğrenci var. Kış saati bi de düşün. Ben kendimden biliyorum kışın o soğukta gece karanlığında gece soğuğunda okul yoluna koyulduğum ve eğitim sistemine sövdüğüm günler sayısızdır. Yetişkin olsan işe gidiyor olsan araban falan olması söz konusu olabilir ama öğrenciysen ailenin parası yoksa servis mervis imkanınız yoksa o soğuğu iliklerine kadar hissedip çocuk başına yayan gitmek zorundasın sabahleyin. İstanbuldayım ben mesela 1 saatlik trafiğe göre 1.5 saatlik yolum vardı lisede her gün. Ve gece karanlığında kalkıp, hazırlanıp aynı karanlıkla soğukta okula gitmek öğrenci psikolojisi için çok yıkıcı olabilir. Benim için yıkıcıydı yani. Gereksiz derslerden kısıp eğitim sistemini başlı başına değiştirmeyi bile geçtim hiç değilse 1 saat daha geç olsa idi kapitalist sistemin startı, 9.30 olsaydı mesela, insanlar 8de kalkardı en erken 7.30da kalkardı. Gün ışığı görürdü. Hava bi parça daha ılınırdı. Yanlış işte bunlar

Bunca zahmetin sebebi işte ortalama 5000 lira olan maaş için. Giden seneler düşünmeye fırsat olmamış düşünceler.

Bunca zaman ve eziyet yerine insanlar keşke kısa yoldan 5000 lirayı kazanacak yollara odaklansalar ne üniye ne okula gerek kalır.