Şimdi Ara

Kedi tirmaladi. [ss'li] (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
6 Misafir (1 Mobil) - 5 Masaüstü1 Mobil
5 sn
130
Cevap
3
Favori
22.318
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi


    quote:

    Orijinalden alıntı: Prof.Crazy

    quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi

    Kedi komsumuzun ev kedisi arkadaslar, pencerenin onune gelmis bende kafasini oksiyim dedim. Birde tirmaladi e "hiirghh" diye ses cikardi.

    Az sonra gidip asilarinin olup olmadigini sorucam.

    Size bir sey olur mu?, asi yaptirmali miyim?, iz kalir mi?..

    Ilk defa bir kedi tirmaladi, tecrubem yok ne yapacagim konusunda :(

    Edit : Komsuya gittik bulamadik, kapiciya gittik numarasini aldik. Telefonda konustuk, boyle boyle oldu asilari tam mi dedik. Adam asilari tam ama karnesine islenmedi dedi. Annem'de tutturdu, tetenoz olacaksin diye..

    Edit 2 : sikayet etmedik apartman sahibine, bir sans daha verdik. Kedi gelirse su atarim gider artik. Birde manyak kari diyor ki; pencereniz kapali oluyor ben ondan saliyorum kediyi diyor.
    E manyak kari, senin kedin yuzunden kapatiyoruz.


    Hastaneye Gidersen Göbek Deliğinden Aşı Yapıyorlar

    Ölsen Daha İYi

    Hocam ilkokulda bi tetonoz olduyuk koldan olmadik miydi ?

    Belkide yaptirmam bilemiyorum. Kediyi besleyen ev sahibinin birde bebesi var, sglikli olmasa evde durutmazdi herhalde?

    Kardeşim İster Aşısı Olsun İster Olmasın Fark Etmez
    Hastaneye Gittiğinde 2 Metrelik Aşıyı Göbek Deliğinden Sokuyorlar




  • resme kahkaha attım
    sen daha dur!
  • kediden tetenoz olanını ilk defa duyuyorum paslanmış demirmi lan bu kedi...olursan kuduz olursun
  • Yer bu seni
  • Yav neredeyse çocukluğumdan beri hayvanlarla aram çok iyi,bahçemizde her zaman kedi-köpek olmuştur,ben diyim 10 sene sen de 15. Bu zaman içinde kediler tarafından kaç kere tırmalandım hatırlamıyorum bile. Ama hiçbiri bu kadar derin değildi açıkcası. Bi kedi nasıl bu kadar tırmalayabilmiş onu anlamadım,gerçi sonradan koyduğun fotoğraf biraz daha normal,ilk koyduğun fotoğrafı olayın hemen ardırdan çekti heralde. Ama iz kalır vs,diyenlere bakma.2 hafta içinde falan tamamen geçer o. Bak dediğim gibi kaç kere tırmık yedim ama hiç iz kalmadı,üstelik çoğunda da ilaç falan kullanmadım. Yani kedilerde açıkcası o kadar kolay tırmalamaz durup dururken,tırmalayacak kedi belli eder kendisini,yaklaştırır ama tırsar mesela senden,daha önce sevdiren,yanına gelen kedi sonra durup dururken tırmalamaz yani.

    Bi daha geldiği zaman da camınızda falan durmasını istemiyorsanız hafifçe suyla ıslatın kaçar,başka bişey yapmayı düşünmeyin.(Apartmandan kovdurma,intikam alma gibi)




  • kedidir tırmalar işte

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Benim kolumda bir çizik var 5 senedir orda beyaz oldu kaplandı üstü onunla yaşamayı öğrendim artık.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi

    Kedi komsumuzun ev kedisi arkadaslar, pencerenin onune gelmis bende kafasini oksiyim dedim. Birde tirmaladi e "hiirghh" diye ses cikardi.

    Az sonra gidip asilarinin olup olmadigini sorucam.

    Size bir sey olur mu?, asi yaptirmali miyim?, iz kalir mi?..

    Ilk defa bir kedi tirmaladi, tecrubem yok ne yapacagim konusunda :(

    Edit : Komsuya gittik bulamadik, kapiciya gittik numarasini aldik. Telefonda konustuk, boyle boyle oldu asilari tam mi dedik. Adam asilari tam ama karnesine islenmedi dedi. Annem'de tutturdu, tetenoz olacaksin diye..

    Edit 2 : sikayet etmedik apartman sahibine, bir sans daha verdik. Kedi gelirse su atarim gider artik. Birde manyak kari diyor ki; pencereniz kapali oluyor ben ondan saliyorum kediyi diyor.
    E manyak kari, senin kedin yuzunden kapatiyoruz.


    Hiç birşey yaptırmana gerek yok orayı iyice temizle yeter, beni 50 kere tırmaladı desem azdır hiçbirinden iz falan kalmadı. + İz kalsa ne olacak kolunda, yüzünde değilki.
    Kedinin tırlaması da senin kediyi sevmeyi bilmemenden, senin pencerenin önüne gelmesi başka bir sebeptendir sana ısınmış olduğunu göstermez.
    Sakın şikayet etme bu arada mecburen hayvanı dışarı atacaklar o da telef olacak.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Dctr.Who

    quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi


    quote:

    Orijinalden alıntı: cureshat

    quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi

    Kedi bu beyler, hala orada. Sikayet edicem attircam evden


     Kedi tirmaladi. [ss'li] Kedi tirmaladi. [ss'li]

    pencerenin önüne ayna koy ve olacakları seyret

    bu arada geçmiş olsun.

    Tesekkurler.

    Deniyim bir pis kedi. Nankor olur derlerdide inanmazdim.

    Kediler nankör müdür?
    Bu resim yeniden boyutlandırıldı. Resmin gerçek boyutunu görmek için tıklayın. Resimin orjinal ölçüleri 560x462.
    [Resim: sniperkedisinanabibakcu2.jpg]


    İnsanlar kedileri ya çok sever ya nefret eder
    Kedilerden bahsedildiği zaman bazı insanlar kedilerin ne kadar çekilmez ve nankör hayvanlar olduğunu söylerder. Bu tarz insanlar genelde ya kedi beslememiş ya da bir şekilde birlikte yaşadıkları kediyle bütünleşememiş insanlardır. Bir kediseverseniz, bu kişilerin anlatımlarındaki soğukluğa ve nefrete bakarak bambaşka ve yabancı bir hayvandan bahsettiğini bile düşünebilirsiniz. Veya tam tersi. Siz kediler hakkında böyle düşünüyor olabilirsiniz ve bir kediseverin nasıl bu şekilde olumlu konuştuğunu anlamıyor olabilirsiniz.

    Şimdi konsantrasyonunuzu tamamen soracağım sorulara odaklayın ve başka bir şey düşünmeyin.

    [Resim: catbrushmv6.jpg]


    Hayatta başarılı olabilmek için :

    1 - Duygusal olmak yerine mantıklı kararlar vermek gerekir (Evet / Hayır)
    2 - En büyük huzur sevmek sevilmek, karnımın doyması, sıcak bir ev, ve yataktır (Evet/Hayır)
    3 - Karnım çok açken önümden yemeğimi babam bile alsa kızarım (Evet/Hayır)
    4 - Rahat bir uykunun ortasında gelip beni rahatsız eden babam bile alsa kızarım (Evet/Hayır)
    5 - Birileri bana; bedavadan, içlerinden geldiği için, karşılığnda hiç bişey beklemeden, bişeyler verirse daha sonraları tekrar oraya gitmek isterim. Belki yine verir gülücük (Evet/Hayır)
    [simage]
    http://img503.imageshack.us/img503/6114/catdog7pc5.jpg[/simage]

    Bu beş soruya cevabınız çoğunluk olarak Hayır ise başarısız bir insan olarak devam edebilirsiniz.

    Eğer çoğunluk olarak cevaplarınız Evet ise kedileri biraz anlayabilirsiniz demektir bu.


    Kediler mantıklı hayvanlardır. Hayatta kalabilmek için ellerinden gelen herşeyi yapabilirler.
    Kedilerin istediği şeyler sevmek sevilmek, karnının doyması sıcak bir ev ve yataktır. Bir kediye bunları verirseniz size karşılığında hiç bir yerde bulamayacağınız muhteşem bir huzur verir.
    Karnı aç bir kedinin öndünden yemeğini alıp ya da almaya yeltenip sonra ondan güzel bir tırmık yemek gayet doğaldır. Bu durumda da kedilere nankör demek ne derece doğrudur.
    Şirin şirin uyuyan bir kediyi gidip rahatsız etmek kedinin değil insanın bencilliğidir. Eh bu durum karşısında kediden bir tepki gelmesi gayet doğaldır. Siz olsanız ne yaparsınız ki?
    Hele bu devirde karşılıksız bir şeyler veren kaç kişi tanıyorsunuz?

    Kediler mistik özellikleriyle de Mısır’da saygı görmekteydiler.

    Kedi Savaşçı kişiliği, güzelliği ve gizemliliğiyle hayranlık uyandırmaktaydı. Saraylarda ve tapınaklarda kedi beslenir kadınlar kedinin zarif ve ahenkli yürüyüşünü taklit etmeye çalışırlardı. Buralarda beslenen kedilerin kutsal timsahlar gibi özel takıları vardı ama onlar çok daha süslüydü. Kedilere alınlık, kolye ve küpe takarlardı. Bu takılar neredeyse insanlarınki kadar ince işlenmiş olurdu. Kedi türleri arasında siyam kedisi özellikle kutsal kabul ediliyor bu türe değer veriliyordu.

    Kedinin öteki dünya ile bu dünya arasında görev yapan bir varlık olduğuna ve ruhlar alemine açılan kapıyı koruduğuna, kötü ruhları uzak tuttuğuna inanılırdı. Kedinin mistik özellikleri bunlarla sınırlı değildi. Aynı zamanda dişi kediler evin ve kedi severlerin koruyucusu, bereket getiren aslan başlı tanrıça “Bastet” ve güneşin yararlı sıcaklığıyla özdeşleştirilirdi. Bastet neşenin, müziğin ve kıvrak dansların da temsilcisiydi. İnanışa göre kedi miyavladıkça evin içi tanrıçanın insanlara hediyesi sayılan neşeyle dolardı. Tüm bu nedenlerle kedi öldüren birinin cezası kazayla öldürmüş olsa bile ölümdü.

    Kedi kültü özellikle aşağı Mısır’da Budbaste şehrinde yaygındı. Burada tanrıça Bastet’in adına bir tapınak inşa edilmişti. Kediyi kutsallaştıran Mısırlılar, yaşamdan sonraki hayatta tekrar beraber olabilmek için kedileri de mumyalamışlar. Yapılan kazılarda birçok kedi mumyasına rastlandı. Ayrıca, kedilerin hayranlık uyandıracak güzellikte heykelleri bulundu. Bu heykellerin dışında Vatikan'ın eski Yunan ve Roma salonlarında bronz ve mermer, Napoli müzesinde mozaik kedi heykelleri sergilenmektedir.

    İSLAMİ ACIDAN KEDİ ve KOPEK BESLEMEK


    “İçinde köpek bulunan eve rahmet meleklerinin girmeyeceği, ev sahibinden her gün bazı sevapların azalacağı, ancak av, sürü ve bekçilik gibi ihtiyaçlar için köpek beslemenin caiz olduğu” gibi hadis-i şerifler vardır. Ayrıca salya ve tüyleri her tarafa bulaşacağından ibadetlerimize ve sağlığımıza zarar verme ihtimali de vardır. Bu sebeple ihtiyaç yoksa evde köpek bulundurmak doğru değildir. İhtiyaç yokken evde köpek beslemek haram değildir fakat hafif mekruhtur. Hukuk dilinde buna “tenzihi mekruh” denilir.

    Ancak bununla beraber köpek bulunan evde yaşanır, kılınan namazlar ve yapılan ibadetler de geçerlidir. Yeter ki kıldığımız yer veya seccade temiz olsun.

    Resûl-i Ekrem (sav) şöyle buyuruyor: "Av, tarla, bahçe, sürü köpekleri müstesna olmak üzere köpek besleyen kimsenin sevabından her gün bir miktar eksilir."( Buhari, Ez-Zebaih, 6; Müslim, El-Müsakat, 46,50,56-58)

    Köpek bulunan eve melek girmediğini bildiren hadislerde göz önünde bulundurulduğunda, koruma ve avlanma gibi bir ihtiyaç bulunmadan evlerde köpek beslemek İslamda menedilmiştir.Çünkü;

    a) Köpek besleyecek kadar imkanı olanların bakım ve harcamalarına yoksul ve kimsesiz insanlar daha layıktır.
    b) Tıbbın kesin açıklamalarına göre köpeklerden insanlara geçen birçok hastalık vardır.
    c) Köpek yoldan gelip geçeni, misafiri korkutur, rahatsız eder.

    (Günlük Hayatımızda Helaller ve Haramlar, Hayreddin Karaman, (İz Yayıncılık))

    Evde kedi beslemek ise caizdir ve bir sakıncası yoktur. Bediüzzaman gibi bazı alimler bunların çıkardığı mırmırların "Ya Rahim, Ya Rahim" şeklinde bir dua olduğunu söylemektedirler.
    ------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    İslamiyet'te kediler "temizlik" ile simgelenmiştir ve saygın bir yer edinmişlerdir. Hz. Muhammed'in bir kedi dostu olması Müslümanlar için bir övünç kaynağıdır. İşte kedilerin Müslümanlar'ın hayatındaki yerine dair bilgiler.

    Kedi beslemek sünnettir. Hz. Muhammed, Uhud seferinde, ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkınca, kedinin başına ezilmemesi için bir nöbetçi dikip koca bir orduyu o kedinin etrafından dolaştırmış. Ve seferden döndüğünde o nöbetçiden kediyi istemiş ve sahiplenerek adını Müezza koymuş. Siyah beyaz bir Habeş kedisiymiş Müezza. Ağzının içinde üst damağında lekeleri varmış. Bu sık rastlanmayan damağında leke olan kedilerin Müezza'nın soyundan geldiği kabul edilir. Müezza, muhtemelen bir sokak kedisiydi ve Mekke'nin sıcak kavurucu çöl sokaklarından Hz. Muhammed'in ilgisi ile kurtulmuştu.

    Hz. Muhammed, kedisi Müezza'yı o kadar çok severmiş ki, Müezza bir gün sedirde oturan Hz. Muhammed'in giysisinin ucunda uyuya kalmış. Her kedi dostu gibi uyuyan bu güzelliğe kıyamayan Hz. Muhammed, Müezza'yı uyandırmaktansa giysisinin ucunu usulca keserek kalkmayı tercih etmiş. Hz. Muhammed, kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym "Ya Resul o sudan kedi içti" deyince, Resulullah "Onlar en temiz ağıza sahiptirler" buyurmuş ve abdest almıştır (Hadisi Nakleden Peygamberimizin eşi Hz. Aişe).

    Daha sonra da sahabeden Kâb kızı Kebşe isimli bir hanım şöyle anlatıyor:

    Eshab-ı kiramdan kayınpederim Ebu Katade'nin abdest alması için bir kaba su koymuştum. Kedi gelip bu kaptan su içiverince Ebu Katâde biraz daha su içmesi için, kabı kedinin önüne uzattı. Benim kendisine hayretle baktığımı görünce, "Niye hayret ettin ey kardeşimin kızı, Resulullah efendimiz, "Kedi pis değildir, etrafınızda (evinizde) serbest dolaşsın buyurdu. Kendisi de abdest almıştı, ben de sünnet eylemekteyim" dedi (Nakleden: İmam Malik, Muvatta, Taharet [2.13]-Diğer Kaynaklar: Ebu Davud, Taharet, 1/38; Tirmizî, Taharet, 1/69; Nesaî, Taharet, 1/54; İbn Mace.Taharet, 1/32, Ayrıca bkz. Şeybanî, 90).

    Ebu Bekir Vasiti hazretleri anlatır:

    Bir gece Peygamber efendimizi rüyamda gördüm. Bir senedir, o kadar çok sıkıntının tesirinde kaldığımı, çok zayıflayıp ayakta namaz kılamaz hâle geldiğimi arz ettim. Evimizdeki kedi yavrulamıştı. Ben bu sıkıntı içinde düşünürken, bir köpeğin kedi yavrularından birisini yakalamaya çalıştığını gördüm. Bastonumu vurunca, kaçtı. Kedinin annesi gelip yavrusunu alıp gitti. Ondan sonra iyileştim; namazlarımı ayakta kılmaya başladım. O gece rüyamda yine Peygamber efendimizi gördüm. "İyi olmanın sebebi, bir kedinin senin için teşekkür etmesidir" buyurdu.

    Abdurrahman bin Sahr adlı bir sahabe (Ebu Hureyre) sokakta kalmış kedileri götürür onları yedirir severmiş. Resûl-ü Ekrem Hz. Muhammed'in bundan haberi yokmuş.

    Sahabelerden biri bir gün Hz. Muhammed'e söylemiş:

    "Pis kedileri toplayıp kulübesinde bakıyor!" demiş. Hz. Muhammed o anda bir şey söylememiş. Hz. Muhammed Ebu Hureyre'yi daha sonra sokakta görmüş, bu zât bir kedi yavrusu bulmuş. Hz. Muhammed'e sahabenin söylediğini kendisi de bildiği için Resûl-ü Ekrem Peygamberimiz bir şey söyler diye, kediyi hemen hırkasının içine saklamış. Resûllah Hz. Muhammed kendisine, hırkanın altında ne sakladın demiş. Hırkayı açmış küçük bir kedi yavrusu. Hz. Muhammed yavruyu sevmiş, okşamış, ve o zâta: "Ebu Hureyre utanma, öğün. Sen kedi babasısın" demiş.

    O günden sonra Abdurrahman bin Sahr'a artık Peygamber Efendimiz (s.a.v)'in hitap ettiği gibi "Ebu Hureyre (Kedi babası)" hitap edilir . (Buhari: 5, 811).

    Bir gün bir sohbet esnasında Resûlullah efendimiz yanındakilere:

    "Hubbül hırratı minel iman" Türkçesi:"Kediyi sevmek imandandır" buyurmuş. "Niçin?" diye sormuşlar. "Ebu Hureyre bilir" demiş başka bir şey söylememiştir.

    Kendisi de bir kedi dostu olan ve Peygamberimizin hadislerini aktaran Ebu Hureyre, Hz. Muhammed'in kedilerin ticari alım satımını yasaklattığını söyler. Hatta Ebu Hureyre'nin aktardığı hadislerde "kedisini kapatıp aç bırakan bir kadının cehennemde çektiği cezadan" bahsedilir. Mesaj oldukça açıktır. Kedilere iyi muamele şarttır. Bu hadislerden dolayı çocukluğumuzda kedilerin canını acıtanlar için hep aynı şey söylenir dururdu. "Bir kediyi öldürürsen yedi cami yaptırman gerekir". İslamiyet'teki bu gizli kedi sevgisi sebebi ile İslam ülkelerinin sokakları kedilerle doludur. Ebu Hureyre kısa sürede İslam aleminin en önemli ve en güvenilir sahabelerinden birisi oldu. Peygamberimiz Hz. Muhammed kendisini çok seviyordu ve yanından ayırmıyordu. Hazret-i Ebu Hüreyre, Peygamber efendimizin hep huzurunda ve yanında bulunduğu için, pek çok hadis-i şerif işitip rivayet etmiştir. Gece gündüz Peygamber efendimizin yanından ayrılmaz, ondan duyduğu hadisleri öğrenmeye çalışırdı.

    Savaşta ve barışta Resulullah efendimizin yanından ayrılmazdı. Hafızası çok kuvvetli olduğundan, çok hadis-i şerif ezberlemişti. Eshab-ı kiramdan ve tabiinden 800'den fazla kimsenin, kendisinden hadis öğrendiği, Buhari'de yazılıdır. "Bilerek bana yalan isnat eden, Cehennemdeki yerine hazırlansın" hadisinin ravisidir. Yani bu hadisin Hz. Muhammed'e ait olduğunu ilk söyleyen kişidir. Hadis rivayet etmek istediğinde, bu hadisi zikrederdi. Sahabiler onun hadis rivayetindeki üstünlüğünü kabul edip, ondan hadis naklettiler. (Nakleden: Hakim Nişaburi, III, 513). Ebu Hüreyre, sahabe ve muhaddislerce son derece güvenilir, yüce bir zattır. (Nakleden: Buhari). O, benden daha hayırlı ve naklettiğini daha iyi bilendir. (Abdullah İbni Ömer). O, bizim işitmediğimiz bir çok hadisi işitmiştir. (Nakleden: Hazret-i Talha) (Nakleden: H. Nişaburi, III, 511). İmam-ı Şafii gibi büyük âlimler, "Ebu Hüreyre, kendi dönemindeki hadis ravileri içinde, hafızası en sağlam olanıdır" buyurdu. (Nakleden: İbni Hacer, el-İsabe fi Temyizis-Sahabe, IV, 205). Buhâri'nin söylediği gibi Ebû Hureyre'den sekizyüz âlim hadis rivâyet etmiştir. O, sahâbe ve muhaddisler nazarında son derece güvenilir yüce bir şahsiyettir. İbn Ömer şöyle demiştir: "Ebu Hureyre benden daha hayırlı ve naklettiğini daha iyi bilendir." Cennet'le müjdelenenlerden biri olan Talha bin Ubeydullah da: "Şüphe yok ki Ebû Hureyre Hz. Peygamber'den bizim işitmediğimiz hadisleri işitmiştir" demiştir (Hâkim El Nişâbûrî, III, 511, 512).

    Bir gün namaz kılarken bir yılan Hz. Muhammed'e arkasından yaklaşmış ve Hz. Muhammed'i sokmaya kalkışmış. İşte tam o sıra oralardan geçen bir adam Hz. Muhammed'in zor anına yetişip kedisini yılanın üzerine salmış. Ve bilindiği üzere yılanın amansız düşmanı olan kedi, yılanı boğmuş. Yılanın zehirli ısırığından kedi sayesinde kurtulan Hz. Muhammed kedinin sırtını okşamış. O günden beridir de kediler sırt üstü yere düşmezlermiş. Bediüzzaman Said-i Nursi gibi bazı alimler kedilerin çıkardığı mırmırların "Ya (Er) Rahim, Ya (Er) Rahim" şeklinde bir dua olduğunu, kedilerin bu şekilde şükredip, zikrettiklerini söylemektedirler. Said-i Nursi'nin kendi kedileri de vardı ve hayatının her döneminde kedileri çok sever ve beslerdi. Dünyaya gelen canlı mitolojisinde Hz. Adem ile başlayan insan sürecinden sonra yaratılan ilk canlılar yılan ve kedidir. Ve ilginçtir ki, hemen her dinde, yılan kötülüğü kedi iyiliği temsil etmiştir. Bugün dahi yılanın en korktuğu canlı kedidir. Öyle ki, kedinin kokusunu aldığı yere yılan giremez. Evde kedi beslenebilir. Dini açıdan sakıncası yoktur. Nitekim Hz. Peygamberin, çoğu sahabe-i kiramın ve çoğu evliya zatların evlerinde kedileri vardı. Örneğin Mevlana'nın velilerinden biri olan Pir Esad Sultan ya da yaygın lakabıyla "Pisili Sultan" da kedileri çok severdi. Tıpkı Hazreti Muhammed ile ilgili hadisleri bizlere aktaran Kedi Babası lakaplı Ebu Hureyre gibi. Öyle ki kedisi ölümünden sonra sandukasının hemen sol tarafına ayak ucuna gömülmüştü. Kim bilir Pisili Sultan'ın ayak ucunda yatan bu kedicik, Mevlana'nın Mesnevi'sini süsleyen o muhteşem şiirleri sultanının eteğinde doğrudan Mevlana'dan dinlemişti.

    Hadis-i Şerifler:

    "Bir kadın, bir kediyi kapalı bir yere hapsetti. Kediye yiyecek, içecek vermedi. Dışarıda bir şey bulup yemesi için serbest de bırakmadı. Kedi öldü ve kadın da bu yüzden Cehenneme müstahak oldu." (Hadisi nakleden: Buhari [3.553]; Müslim).

    "Yeryüzündeki mahlûklara acımayana, göktekiler acımaz." (Hadisi nakleden: Taberani)

    "Merhameti olmayana merhamet edilmez." (Hadisi nakleden: Buhari)

    "Eshab-ı kiram dediler ki: Ya Resulallah, hayvanlara iyilikte de, sevap var mıdır? Peygamber efendimiz, "Her canlı hayvana yapılan iyilikte sevap vardır" buyurdu." (Hadisi nakleden: Buhari)

    Sahabeden bir zat anlatır:

    Resulullahın, kedi su içtikten sonra kalanıyla abdest aldığı da olmuştur. (Hadisi nakleden: Ebu Nuaym)

    Hazret-i Ebu Hureyre anlatır:

    "Bir gün elbisemin içinde küçük bir kedi taşıyordum. Resulullah efendimiz beni görünce, 'Nedir bu?' diye buyurdu. Ben de; 'Kedicik!' dedim. Bunun üzerine Resulullah, "Ey Ebu Hureyre" buyurdu. Yani kediyi seven, onlara ana babalık eden kimse buyurdu."

    Bir gün Ahmed Rıfâi hazretlerinin paltosunun eteğinde, kedisi gelip uyudu. Namaz vakti geldi, kediyi uyandırmaya kıyamadı. Bir süre onu şefkatle seyretti. Uyanmayacağını anlayınca Hz. Muhammed'in yaptığı gibi kedinin yattığı yeri kesip namaza gitti. Geldiğinde kedi uyanıp oradan gitmişti. Kesik parçayı paltosuna dikti.

    Ebu Bekir Vasiti hazretleri anlatır:

    Bir gün giderken başımın üzerinde bir kuş uçmaya başladı. Dalgınlıkla kuşu yakaladım. O elimde iken, başka bir kuş daha uçuyordu. Elimdeki kuşun annesi sanarak kuşu elimden bıraktığım anda, kuş öldü. Buna çok üzüldüm. O günden sonra bende bir sıkıntı başladı ve bir sene geçmedi. Bir gece Peygamber efendimizi rüyamda gördüm. Bir senedir, o kadar çok sıkıntının tesirinde kaldığımı, çok zayıflayıp ayakta namaz kılamaz hâle geldiğimi arz ettim. O zaman; "Bunun sebebi, o kuşun, senden şikâyetçi olmasıdır" buyurdu. Evimizdeki kedi yavrulamıştı. Ben bu sıkıntı içinde düşünürken, bir köpeğin kedi yavrularından birisini yakalamaya çalıştığını gördüm. Bastonumu yere vurunca, kaçtı. Kedinin annesi gelip yavrusunu alıp gitti. Ondan sonra iyileştim. Namazlarımı ayakta kılmaya başladım. O gece rüyamda yine Peygamber efendimizi gördüm. "İyi olmanın sebebi, bir kedinin senin için teşekkür etmesidir" buyurdu.

    Hiçbir hayvana eziyet, işkence etmek, suda boğarak veya ateşte yakarak öldürmek caiz değildir. Hayvana işkence etmek, gayrimüslim vatandaşa işkence etmekten daha büyük günahtır. Gayrimüslim vatandaşa eziyet etmek de Müslüman'a eziyet etmekten daha büyük günahtır (Söyleyen: Dürr-ül Muhtar). Maksatsız olarak bir hayvanı öldürmek caiz değildir. Ahirette "Onu niçin öldürdün?" diye sorguya çekilecektir. Hayvanları birbiriyle dövüştürmek de caiz değildir. Hayvanların hakkına riayet etmeli, onlara acımalıdır. Hadis-i şerifte, 'Merhamet et ki, merhamet olunasın! buyuruldu.' (Söyleyen: Şir'a).

    Peygamberimizin eşi Hz. Aişe (r.a.) diyor ki:

    "Benle Resûlüllah (a.s.) Efendimiz, daha önce kedinin ağzını dokundurup su içtiği bir kaptan su alıp guslettik."

    Urve bin Zübeyr, Hz. Aişe (r.a.)'dan aldığı rivayete göre şöyle demiştir:

    "Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'in yanından kedi geçerken su kabını ona iyice meylettirir, kedi su içtikten sonra Efendimiz arta kalanı ile abdest alırdı."

    Enes bin Malik (r.a.)'den yapılan rivayete göre, şöyle demiştir:

    Resûlüllah (a.s.) Efendimiz Medine'de Bathan denilen yere çıktı ve "Ya Enes! Benim için abdest suyu doldur" buyurdu. Ben de suyu doldurup hazırladım. Resûlüllah (a.s.) tabii ihtiyacını giderdikten sonra su kabına doğru gelirken bir kedi o kaptan su içmeye başlamıştı. Bunun üzerine Resûlüllah (a.s.), o su içinceye kadar durup bekledi. Sonra ben bunun (hükmünü) sorduğumda buyurdu ki:

    "Ya Enes! Doğrusu kedi de ev eşyasından biridir, bir şeyi kirletmez ve murdar da yapmaz..." (Hadisi Hakim el-Nişaburi, Müstedrek'te rivayet ettikten sonra, iki Şeyh'in (Buharî ve Müslim'in) şartlarına göre, sahihtir, demiştir. Aynı hadîsi az değişik bir ibareyle Darekutnî de rivayet etmiştir).

    Peygamberimizin eşi Hz. Aişe (r.a.) tarafından yapılan rivayete göre Hz. Muhammed şöyle demiştir:

    Resûlüllah (a.s.) Efendimiz: "Şüphesiz ki kedi necis (pis) değildir, o da ev halkından bazısı gibidir" buyurdu.

    İmam Şafii'ye göre, kedi su içtikten sonra arta kalanı temizdir.

    İmam Mâlik'e göre, kedinin artığı temizdir.

    İmam Ahmed bin Hanbel'e göre, kedinin artığı temizdir, onunla abdest almak mekruh değildir.

    Ebu Davud'a göre de kedi necis (pis) değildir.

    Hadîslerin ve İslam alimlerinin açık delâletinden şu hükümler anlaşılıyor:

    1- Kedi necis (pis) değildir.

    2- Artığı da necis (pis) olmaz, o bakımdan arta kalan su ile abdest alınır.

    3- Kedinin su ve gıda ihtiyacını karşılamak ve bu hususta kolaylık sağlamak sünnettir.


    Edit : Geçmis olsun kardes fena çizmis kedi seni geleceğinle oynamıs bazı meslekler iz olanları almıyor :(

    Bir alıntılayım dedim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Asi oldum beyler. 5 yil koruma kalkani

    Apartmana girerken kediyi gordum sahibi baglamis, kindar bi bakis atti bana.
     Kedi tirmaladi. [ss'li] Kedi tirmaladi. [ss'li]

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: LuStRal


    quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi

    .
     Kedi tirmaladi. [ss'li] Kedi tirmaladi. [ss'li]

    Mübarek kedi değil kaplan napmış öyle

    Hesaplamalarım doğruysa 12 saat içinde kedi adam olucan.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi

    Asi oldum beyler. 5 yil koruma kalkani

    Apartmana girerken kediyi gordum sahibi baglamis, kindar bi bakis atti bana.
     Kedi tirmaladi. [ss'li] Kedi tirmaladi. [ss'li]

    Bu kedi sana takmış arkadaşım dikkatli ol.




  •  Kedi tirmaladi. [ss'li]
  • quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi

    Kedi bu beyler, hala orada. Sikayet edicem attircam evden


     Kedi tirmaladi. [ss'li] Kedi tirmaladi. [ss'li]

    2. resim çok manidar olmuş. Birde o nasıl bir pençe, üst taraf kedi alt taraf bildiğin kaplan felan heralde

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  •  Kedi tirmaladi. [ss'li]
  • o nasıl tırmalamaktır öyle içinin rahatlamasını istiyorsan bi acile git.
  •  Kedi tirmaladi. [ss'li]
  • dostum bişey olmaz bee amma abartmışsınız. git bi aşı ol yine ne olur ne olmaz diye ama merak etme yaşıyacaksın :D bu arada iz kalır onu bil ;)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: LuGGi

    .
     Kedi tirmaladi. [ss'li] Kedi tirmaladi. [ss'li]

    fotoşok lan o

    eğer gerçekse benimde aşısız bir kedi bayağı bir jilet gibi kesmiştim sadece kedinin tırnağında çok fazla pislik olduğunda çok çabuk enfekte olmakta geç iyileşmekte doktora felan gitmedim halen yaşıyorum



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi root_echo -- 10 Haziran 2013; 20:30:50 >




  • kuduz vakaları cogunlukla kopeklerde olur, kedılerde de gorulur ara sıra, kedıyı kıstırdıysan tırmalar tabı. Sen yıne de bı doktora gorun ıstersen, bızım burda kedı tırmalamıstı 3 kısıyı ard arda, ondan ona atlamıs vallahı bak :D kedıyı gozetım altına almıslardı, 2-3 gune olurse kuduz mus.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.