|
Bildirim
|
NOT : Beğenmiyorsan git başka iş yap, zorla mı yapıyorsun, o işi bulamayanlar var, haline şükret, nankörlük yapma DİYECEK DÜŞÜNCESİZLERLE MUHATTAP OLMAYACAĞIMI, önce yazının tamamını okumaları gerektiğini BELİRTEYİM! iyi ya da kötü geçimimi bu işten sağlıyorum, bana bu durumu bu şekilde girmeden anlatmış olsalardı burada olmazdım, buraya girene kadar çektiğim badireler sonrasında gerek çevresel baskı, gerek ise yılların getirdiği mesleki ve kişisel kayıplar nedeni ile mecbur durumda olduğumdan bu sözlerin sahipleri ile muhattap değilim öncelikle bunu belirteyim.
Merhabalar, yaklaşık 6 yıldır kâtip olarak görev yapıyorum, öncelikle maaşımız geçtiğimiz ay itibarı ile 4 yıllık fakülte mezunu olmam ve lisede hazırlık okumuş olmam nedeni ile 1/7 derece/kademe'den ödeniyor ve son aldığım maaş 1.870,00 TL idi, bekarım bu nedenle evlilik ve çocuk yardımım da yok haliyle. Yeni yıl zamları ile ite kaka 2.000,00 TL'yi ancak bulacaktır diye düşünüyorum. Giyim yardımı olarak 15,00 TL'den daha düşük bir ödeme yapılıyor yıllık bir kere onun haricinde yine her yıl bir kere bankadan tam olarak hatırlamıyorum ama 300,00 TL 'den düşük bir promosyon ücreti alıyoruz, otopsi, keşif ya da haciz, icra işlemlerinde işlem başına komik rakamlar elde ediyorsun ancak bunlar inan komik rakamlar ki inan o gün adliyeye gelişte o parayı zaten ulaşımına harcamış oluyorsun, yeme, içme masraflarını saymıyoruz. :D Katip ACIKMAZ! (tabii ki bu örnek mahkeme ve icra müdürlüklerinde/memurluklarında çalışanlar için ve yer yer farklılık gösterebiliyor) bir süredir savcılıkta çalışıyorum ki nöbetimiz 7 gün sürüyor, 7 gün boyunca mesai saatlerinde normal mesaini yapmanın ardından, mesainin dışında senin görevin bitmiyor ve devam ediyorsun, yakalanan şahısların sorguları, mahkemeye sevk işlemleri, olay yeri keşif işlemleri ve otopsilerde görev alıyorsun, telefonun her an çalabilir endişesini geçtim gece saat kaç olduğunun bir önemi yok ve 7 gün (haftasonu dahil) bu durum devam ediyor, ilk bir iki yıl kazanmak için çektiğin çileyi göz önüne alarak kendini zorluyorsun katlanmak için ardından da zaten özel sektördeki tüm bağlarını kopartmış olduğun için ve ailenin umutlarını yıkmamak adına dönüş yapamıyorsun. Burada aktardıklarım şahsi görüşlerimdir üzerine alınanın keyfi bilir, yarası olan gocunsun. Adalet Bakanlığı personelinin durumu açısından fikir sahibi olmanı sağlamayı umut ediyorum; Mübaşir, hizmetli ve şoför arkadaşlarımızın sorumluluğu kesinlikle bir katibin sorumluluğunun yanında yarı yarıya bile kıyas kabul etmez, aynı maaşı aldığınız gibi onlar gerçekten giyim yardımı (yılda 2 defa) ve keşif, otopsi ve diğer görevlendirmelerde amirlerin taktir ettikleri meblağlar oranında sarf ücreti alıyorlar. HŞimdiki aklım olsa kesinlikle 1. tercihim Mübaşirlik, 2. tercihim şoförlük, 3. tercihim hizmetlilik ve son tercihim kâtiplik olurdu. Bana bu durumu bu şekilde kimse anlatmadı, bu nedenle işe başladığım zamana kadar aralarındaki farkları bu şekilde bilmiyordum. :) Aynı hatta daha az gelirle 2-3 kat fazla iş yapmak? Sorumluluk tavan yapmış şekilde hemde... Ha Ayrıca bu demek değil ki emeğimizin hakkını alabiliyoruz, yaptığımız işin ağırlığı ve sosyal götürüleri karşısında aldığımız ücret çok komik, kardeş meslek olarak nitelendirebileceğimiz polis arkadaşlarımız gerek maaşları ile gerek ise askerlik hizmetinden muaf tutulmaları, sosyal hakları ve yıpranma tazminatları ile bize yapılan haksızlığın boyutunu anlamanız için emsal teşkil edecektir. Azıcık hakkaniyet gözetilmeye çalışılırsa öne atılacak bahaneler ve cevabım; -sizin sendikaya üye olma hakkınız var - sendika üyesi hatta yönetiminde sayılırım, ,ilçe temsilcisiyim, şimdiye kadar 6 yıldır hak kazanımını bırakın, kaybetmediğimiz hak kalmadı, -sizin tayininiz yok, göreve başladığınız yerde devam ediyorsunuz - tayin olup haklarımız eşitlenecekse ve doğuda görev yaptığımızda aynı şekilde tazminat alacaksak bence sıkıntı yok tayin problem değil. -biz sokaklarda koşturup o suçluları toplayıp karşınıza getiriyoruz, canımız koltukta geziyoruz, - bütün suçlularla bizler de muhatap oluyoruz ki bizim girişimiz, çıkışımız rahatlıkla takip edilebildiği gibi bizler silah da taşıyamıyoruz, bu nedenle kaç meslektaşım adliye içinde bile hayatını kaybetti bir zahmet araştırıverin bunu dile getirmeden önce, -siz üniforma giymekle uğraşmıyorsunuz - biz de takım kıyafet çilesi çekiyoruz ki üniforma olmadığı için sürekli aynı takımı giyemiyoruz ki o takım kıyafetleri de devletin bana yılda verdiği 15,00 TL'den düşük giyim yardımı ile almamı hayal etmek bile akla mantığa aykırı. -biz zaten devlet görevi yapıyoruz amacımız zaten ülkeyi ve halkın güvenliğini korumak askerlik vakit kaybı bizim için, - biz farklı bir devletin işini mi yapıyoruz? getirilen tüm suçluların tüm işlemlerini başlangıçtan sona kadar bizler gerçekleştirmiyormuyuz? Zaten aldığımız maaş belliyken, askerlik sürecinde tüm hayatımızı askıya aldığımız gibi bu süre zarfında hiçbir ödeme de almıyoruz, askerlik dönüşü tüm sosyal hayatımızla birlikte iş yerinde de tüm bilgi birikimimiz sekteye uğramış şekilde dönüyoruz. Ayrıca alınan yıpranma tazminatı, ulaşım araçlarından ücretsiz istifade etme, özel tesislerden yararlanma, maaşlar arasındaki farklar da bir düşünülsün isterse? Kesinlikle Adalet Bakanlığı personelleri hakettikleri ücretleri alamadıkları gibi, bırakın emeklerinin maddi karşılığını, manevi olarak da yıpratılmakta. Bizim için söylenen "Modern Köleler" teriminin çıkış noktası da buraya dayanmakta. Bir saatlik öğle aranı dahi kullanamadan mola vermeksizin çalıştığın günün akşamında herkes çıkarken amirinin tek bir kelimesi (çıkma) nedeni ile ücret almaksızın çalışmak, kendileri bazen öğleye kadar gelmezken senin 10 dakikalık gecikmen için tutanak tutulması, haftasonu nöbetlik bir iş olmamasına rağmen "nöbetçisin haftasonu gel karar yazacağız", "haftasonu gelir evrak takarsın, gelen evraklarla vakit kaybetme gel karar yazalım" tarzı cümleler ile yaptığın işin taktir edilmesini boşver amirler açısından hiçbir değerinin olmadığı ancak gelen müfettişler tarafından kontrol edildiğinde yine "sana bunları takmanı söylemedim mi" şeklinde ihalenin sende kalacağı durumlarla o kadar çok karşılaştım ki. Yani bu yazdıklarım buz dağının görünen yüzü ki mobing olayına canlı örnek görmek istiyorsanız sadece bir günlüğüne adliyede bir tanıdığınızın yanına uğramanız ya da bir duruşmaya girdiğinizde personeli izlemeniz yeterli olacaktır. |
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi moonwhite -- 1 Şubat 2014; 0:01:16 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|