Şimdi Ara

izin verin sizinle dağa çıkayım !

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
7
Cevap
0
Favori
768
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • ALINTIDIR.

    şırnak silopi'de 95 de komando birliğinde yüzbaşı postası olarak askerliğimi yaptım. Günlük pusulardan birinde telsizle haber geldi bölüğe dönüş yaptık ben dönene kadar konuya vakıf değildim bölüğe döndüğümüzde bölük komutanımız alel acele bölük nezarethanesine indi postası olduğumuz için bizde peşinden aşağı indiğimizde tanımadığım albay,yarbay,binbaşı ve yüzbaşılardan oluşan 7 kişilik gurubu gördüm anladımki mühim bir durum var. hepsi bir odadaydı biz dışardaydık. gözüm yantaraftaki parmaklıklar akasında ranzaya oturmuş, başını iki eli arasına alarak hıçkıra hıçkıra ağlayan, esmer kirli dağınık saçları elbisesi parambarça olmuş şahsa takıldı. nezaret önünde nöbet tutan er'e göz işaretiyle kim bu der gibi baktım. sanki komutanların olduğu kapıdan hemen biri çıkacakmış gibi kapıya bakarak cevap veremedi.

    Yirmi,yirmibeş dakika sonra odanın kapısı açıldı komutanlar tek tek dışarı çıktı, ne olduğunu anlayamıyordum. komutanımızın peşinden yukarıya çıktım, komutanımız karargah üsteğmeniy le karşılaştı ve konuşmalarını biraz dinleyince ne olduğunu anladım.
    biraz önce aşağıda gördümüz kişi tahmin ettiğim gibi bir teröristdi. ama o yakalanmamıştı kendi teslim olmuştu. ve teslim olma sebebini şöyle anlantmıştı.

    -Geçen cuma günüydü. Ben kendi timimle kenjamevik bölgesinde askerlerinizle çatışmamızda 7 kayıp verdik. tüm erzaklarımızda yok edildi kıskaçdaydık. geriye kalan 13 kişi toplanıp karar aldık baskı azalana kadar şehre inecektik. ama dışardıda askerler vardı ve rahat hareket etmemiz çok zordu dağdan inebilirdik ama şehrin merkezindeki tugaydan böyle kalabalık bir grup mutlaka farkedilirdi, pazartesi günü aramızdan birini seçtik ve şehre göderdik yiyecek ve içeceğimiz tükenmişti sığınaktan çıkamıyorduk, bu gönderdiğimiz kişi dağın yamacına kadar bir koyun sürüsü ve torbalar içinde koyun postu getirecekti bizde postları takıp şehrin girişine kadar olan 4 km mesafiyi sürünün içinde gelebilecektik. ve bunu başardık. timdeki diğer kişilerin köyde tanıdığı kimse yoktu saklanmalarıda güç olacaktı. o nedenle hepsini evime götürdüm hepsi 1 odada kalacaklardı. aç ve yorgunduk ama ekmek de alamıyorduk çünki 11 kişi yi doyuracak erzağı almak da çevrede şüphe uyandıracaktı. buna da mahallede ayrı ayrı çocukları erzak almaya yollayarak çözdük.

    -2 gün geçmişti artık biraz daha rahattık. saat 17 sularıydı hepberaber oturup konuştuk artık dağa geri dönmenin vakti gelmişti erzak için parada gerekliydi tanıdığım bir kaç kişiye uğramak için dışarı çıktım yaklaşık 3 saat gibi bir süre sonra gerektiği kadar erzağı alabilek parayı topladım eve döndüm kapıyı eşim açtı morali bozuk görünüyordu içerdekilerle konuştuk gece 3 de yola çıkacaktık. hazırlıklarımızı yaptık. evten 5 er dakika aralıkla 2 şer 2 şer çıkmaya başladık. son ben çıkarken eşim koluma yapıştı. "sen ne yaptın bu şeytanları yuvamıza getirdin kızına ve bana tecavüz ettiler sana söylersem hepimizi öldüreceklerini söylediler" diyerek ağlamaya başladı dünyam tepeme yıkılmıştı kendimi tutamıyordum kafamı kaldırıp yüzüne bakamıyordum kapıyı çektim ve dışarı çıktım yürüyemiyordum. birine ateş etsem hem köy ayaklanacak hem de mutlaka geriye kalanlarda beni ve ailemi öldürecekti. 12 saat boyunca yürüdük. sığınağa vardığımızda nöbeti ben tutacağımı söyledim uyumalarını istedim ama hiç biri uyuyamıyordu silahlarıda ellerindeydi artık hepsinden nefret ediyor tümünü öldürmek istiyordum. bunu yaşanılanların yaptıklarımın bedeli olduğunu şünüyor ama yediremiyordum.

    gece hiç biride uyumadı başka bir yol bulup hepsini gebertmeliydim, hırsla dudaklarımdan "silah temizliği" çığlığı yükseldi. herkese toplanmaları ve silahlarını temizlemelerini söyledim. yuvarlak biçimde hepsi oturdu ve silahlarını sökmeye başladılar en son silahta söküldüğünde hepsini ateş ederek öldürdüm . dört şarjörüde üstlerine boşaltım hala hırsımı alamamıştım teker teker kafalarını kestim bir çuvala doldurdum. gece saat 3 gibi kuzeydeki mevzinizdeki tel örgülerin altından bölüğe girdim bölüğün içinde nereye gideceğimi bilemediğim için helikopter bistinde sabaha kadar beklemeye kara verdim. ben teslim oluyorum cezam neyse çekmeye razıyım ama bana izin verin sizinle dağa çıkayım sizinle beraber çatışayım.


    O kadar rütbelinin toplanmasının sebeblerinden bir tanesi ise bu teslim olan teröristin bölüğe nasıl bu kadar rahat girebilmiş olmasıydı. Bölükte onu bulduklarında yanındaki torbada 12 tane kesik baş varmış.

    Ahmet GEMALMAYAN

    ALINTIDIR.







  • dilim düğümlendi ne desem bu pisliklere bilmem
  • Adi şerefsizler haysiyetsiz p.ç kuruları
  • şerefsizlerin iç yüzü
  • İnsan değiller ki, şerefsiz diyorsunuz
  • gerçek olmayabilir
    doğuda askerlik yapanlar bilir bu hikayeyi
    her ilçede yada köyde oranın yerli halkından birisine teroristler ihanet eder yada başka leyler yapar
    o kişide onları dağa çıkarıp mağarada silah temizliği yaparken öldürür
  • doğruluğunu bilemem ama etkileci bir hikaye

    aslında doğuda yapanlar biliyorsa gerçeklik payı vardır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi serkanyan -- 28 Ekim 2007; 0:08:00 >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.