Şimdi Ara

Işık hızı aşılırsa Geçmişi görebiliriz... (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
197
Cevap
11
Favori
29.497
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: onur01

    Arkadaşlar National geographic'te, The history channel'da Evren belgesellerini izleye izleye ben bu sonuca ulaştım ''Işık hızı aşılırsa Geçmişi görebiliriz''
    Benim tahminlerime göre Geçmişi görebilmek için şimdilik imkansız ama bu iki teknoloji gerek;
    -Işık hızını kat kat aşan uzay aracı
    -Işık yılı mesafesi tanımayan, Gezegenin üzerindeki kara parçalarını görebilen çok yüksek megapikselli,çözünürlüklü bir Teleskop.

    Işık hızı saniyede 300.000 km
     Işık hızı aşılırsa Geçmişi görebiliriz...

    Bu resimdeki Gaz kemeri dev bir patlamadır. 10 milyon ışık yılı uzaklıktadır.Yani bu resimdeki dev patlama 10 milyon yıl önce gerçekleşti.Yani Hubble teleskobunun çektiği bu görüntü şimdiki zamanın görüntüsü değil bu patlamanın görüntüsü 10 milyon yıl sonra dünyamıza ulaştı.
    Mesala 1500 ışık yılı ötedesiniz diyelim.Dünyamıza dediğim gibi bir Teleskopla bakacaksınız diyelim peygamberimizin olduğu zamanı görürsünüz
    Daha önce söylenmiştir kesin ama ben duymadım bunu ben diyorum. Onun için geçmişi görebilmek için ışık hızını kat kat aşmalıyız diyorum. Ama böyle bir teknolojide çok imkansız gibi görünüyor


    Ya zaten ışık hızına ulaşabilmek için öncelikle kütle ve hacminden kurtulman lazım... Yani senin tamamen bir enerjiden ibaret olman lazım. saf, kütlesiz ve hacimsiz bir enerji olmalısın tıpkı fotonlar gibi... Gerçi sağlam kanıtlarla maddenin bile bir enerji olduğunu iddia eden görüşler var... Ama yinede şu an için olasılıksız gibi gözüküyor...




  • m.b
  • bana göre ışık hızı hesaplanamaz ışık geometride anlatıldıgı gibi ışın sonsuz uzanan ve saniyeden daha kısa süreli birşeydir. daha doğrusu bunu hareketli bir cisim olarak değilde sonsuza uzanan bir yol gibi görmeliyiz. Biz düşünülen ışık hızına çıksak bile sadece o yolda ilerlemiş olacağımızdan ışık yinede bizden uzaklaşıyormuş gibi gözükür
  • ARkadaşlar tarih şuan 2011 yılının Ekim ayının 26sı sizlerin son yorumu Nisan ayında yazdıklarınızda ışık hızının aşılmasından söz ediliyor.Kimileri nasıl aşılacak kimileri ihtimali war diyor ve bu belirttigim tarihte CERNde yapılan deneyler sonucu ışık hızı AŞILMIŞ BULUNYOR.Çok ilginç hayretlerdeyim.Atom altı parçacıkların yapmış oldugu deneyler sonucu ışık hızından 20 metre ileride belirtilen noktaya vardıkları söyleniyor.
    İsviçre’de CERN’de yapılan Büyük Hadron Çarpıştırıcısı deneyi için yerin 100 metre altında 27 km uzunluğunda 3.8 m çapında bir tünel açıldı. Bunun içerisinde özel helyum soğutuculu manyetik alanda kurşun iyonları kullanılarak fotonlar ışık hızına yakın çarpıştırıldı. Kara delik oluşturma ihtimali olan bu deneyin sonucunda atom altı parçacıklara ulaşıldı. Atom altı parçacıklardan bir tanesi oynatıldığı zaman atom enerjisi gibi bir enerji ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmanın amacı güçlü enerji kaynağı bulmaktır.

    Hadron çarpıştırıcısı deneyinde bir de foton telepatisi denilen bir durum ortaya çıkmıştır. CERN ’de yapılan deneyde inanılmaz bir olay gerçekleşti. Bu deneyin aynısı CERN’e 10 km uzaklıktaki bir yerde ve Chicago’da da bir merkezde yapıldı. Her 3 yerde de benzer foton üretilmişti. CERN’deki foton üzerinde çalışmalar yapılır ve hareket ettirilir. 10 km uzaktaki merkezde ve Chicago’da aynı deney yapılmadığı halde fotonun aynı anda ve aynı yöne hareket ettiği gözlemlenmiştir.

    Atom altı parçacık fiziğinde 3 farklı yerde yapılan bu deneyde parçacıkların birbiriyle bağlantılı olduğu ve aralarında eş zamanlı ilişkisi olduğu ortaya çıkmıştır, aynı manyetik alanda olan parçacıklar binlerce kilometre ötede de olsa aynı hareket ederler. Atom altı parçacık fiziğinde, farklı yerde yapılan deneylerde, parçacıkların birbiriyle bağlantılı olduğu ortaya çıkarmıştır. Bu deney de ışık hızından daha hızlı bir hızın olduğunu ortaya koymaktadır.

    Işık hızın aşılması geçmişe gidebilmek veya geçmişte yaşanılanları ışık hızını geçerek yansımasını görmekten çok bunları tartışmaktan çok daha önemli soruları meydana getirdi. Bilginin ışık hızından hızlı gidecegini,NEDENSELLİK kavramının TARTIŞILACAĞINI yani nedensellik kavramında düğmeye basarsan elektrik yanar derken bilgi ışık hızından hızlı gittigi için zihin gücümüzle bile bu elektri yakabileceğimiz anlamına geliyor.
    Kafam çok karıştı benimde bildigim herşey alt üst oldu bilim adamları ne yapacaklar çok merak ediyorum!!!! VE EİNSTEİN YANILDI :((((((




  • Einstein yanılmadı ölçenler yanıldı.
  • Zaten doğduğunuz andan itibaren geçmişi görüyorsunuz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: MarksmanTr

    Zaten doğduğunuz andan itibaren geçmişi görüyorsunuz.

    +1 Ayrıca Zaten sen ışık hızını aşarsan
    (ki aşamzsın bu mümkün değil. öncelikle kütlenden ve hacminden kurtulman lazım)
    Farzı misal aştığımızı düşünelim... Bu durumda geleceği görürüz...
    Zaten şu anda gördüklerimizin hepsi o maddelerin geçmiş görüntüleridir...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Dom Cobb

    quote:

    Orijinalden alıntı: MarksmanTr

    Zaten doğduğunuz andan itibaren geçmişi görüyorsunuz.

    +1 Ayrıca Zaten sen ışık hızını aşarsan
    (ki aşamzsın bu mümkün değil. öncelikle kütlenden ve hacminden kurtulman lazım)
    Farzı misal aştığımızı düşünelim... Bu durumda geleceği görürüz...
    Zaten şu anda gördüklerimizin hepsi o maddelerin geçmiş görüntüleridir...

    Doğru küçücük bir an bazında bile ele alsanız gördüğümüz görüntüler hatta ve hatta dibimizdeki bir görüntü bile geçmiştendir. Sadece algılamada geçikme bunu gissettirmez. Ama Gerçekte ışık hızının üstüne vardığımızı var sayarsak elbette geçmişteki görüntüleri görebiliriz ancak müdahil olamayız. Bunun içinde görüntülerin çok çok önüne geçmemiz gerekecek. Işık hızına ulaşamadığımızdan bu durum bizim için bir hayal gibi gözüküyor...




  • şimdi szie tarihi bilgileri açıklayalım

    zamanın ne olduğunun anlamadan ona ilişkin yapılan yorumlar belki doğru bile olsa (tesadüfen) tutarsızdır. bu tutarsızlık içinde dıdıdnın dıdısı ile uğraşmakta abesle iştigal olur bir yerde. hemen konuyla ilgili cevabı vereyim. Işık hızı sadece nedenlerden biridir. zaman içiçnde her türlü hareket yapılır. Öyle saçma sapan paradox olayları falanda yaşanmaz. Yaşanırda sadece bilgisizlikten kaynaklanır. Ancak insanlık buna hazır olduğunda izin verilecektir. peki hazır olmak ne demek? Evrensel barış demektir. Gücü eline geçiren bir grup-ülke vb. ayrıcalıklı topluluklar ne zamanki bunu sadece kendi çıkarlarına kullanmayıp bütün insanları kapsayacak şekilde kullanma erdemine erişir o zaman bu bilgiler verilir.

    Zaman nedir o halde?

    (Bundan sonrası tamamen kendi kişisel görüşlerim olup lütfen kimse ispat yada deli saçması gibi şeyler yazmasın. Katılırsınız veya katılmazsınız o kadar.

    Zaman;
    evrenin ilk yaratıldığında ortaya çıkan güç. Zaman, nötrino olarak tanımladığımız bilim dünyasına göre hayal ve gerçek arasında bir noktada olan (şimdilik) parçacıklar. Nötrinoların elementlerin veya maddenin temel yapsı üzerindeki etkisi, diğer bir ifade ile aslına dönüş hareketini biz zaman olarak algılıyoruz. Evet einstein in dediği doğrudur. Ancak neden doğrudur. NEden sadece ışık hızına yakın hızlarda gerçelidir. (ki bunun istisnasıda vardır) çünkü normal şartlarda (ışık hızının alt hızlarında) madde yani burda bizim uzay gemimiz oluyor. o kadar az bir şekilde notrino ile muhatap olurki onun etkisi sadece aslına dönüş hareketi kadardır. Yani madde değilde maddeden önceki hali; enerji olarak tanımlayacağımız biçim yani. Ancak yüksek hızlara çıkıldığında madenin notrino ile teması arttığı için işte o noktada bazı değişimler başlıyor. düşük hızlarda madenin aslına dönüşü için bir görevi olan nötrinolar budefa tam tersine maddeye katılır. Yani kütle artışı dediğimiz olay gerçekleşir. ne kadar hızlandık o kadar fazla notrino ile temas edeceğimiz için kütlede o kadar artacak.

    Şimdi gelelim bu kısır döngünün nasıl kırılacağına... Eğer aracımızda notrinoları kontrol edebilecek teknoloji varsa şu anlama gelir. sonsuz enerji havuzundasın demektir. Bizim şimdiki sorunumuz bu enerjiyi hep fren olarak görmemizden kaynaklanıyor. Halbuki motor olarak görsek bütün sorunlar aşılacak demektir.

    Peki bunu nasıl yaparız..?????

    (arkası yarın)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: onur01

    Arkadaşlar National geographic'te, The history channel'da Evren belgesellerini izleye izleye ben bu sonuca ulaştım ''Işık hızı aşılırsa Geçmişi görebiliriz''
    Benim tahminlerime göre Geçmişi görebilmek için şimdilik imkansız ama bu iki teknoloji gerek;
    -Işık hızını kat kat aşan uzay aracı
    -Işık yılı mesafesi tanımayan, Gezegenin üzerindeki kara parçalarını görebilen çok yüksek megapikselli,çözünürlüklü bir Teleskop.

    Işık hızı saniyede 300.000 km
     Işık hızı aşılırsa Geçmişi görebiliriz...

    Bu resimdeki Gaz kemeri dev bir patlamadır. 10 milyon ışık yılı uzaklıktadır.Yani bu resimdeki dev patlama 10 milyon yıl önce gerçekleşti.Yani Hubble teleskobunun çektiği bu görüntü şimdiki zamanın görüntüsü değil bu patlamanın görüntüsü 10 milyon yıl sonra dünyamıza ulaştı.
    Mesala 1500 ışık yılı ötedesiniz diyelim.Dünyamıza dediğim gibi bir Teleskopla bakacaksınız diyelim peygamberimizin olduğu zamanı görürsünüz
    Daha önce söylenmiştir kesin ama ben duymadım bunu ben diyorum. Onun için geçmişi görebilmek için ışık hızını kat kat aşmalıyız diyorum. Ama böyle bir teknolojide çok imkansız gibi görünüyor

    Teknik olarak zaten gecmisi goruyorsun, su ani gormen imkansiz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: combaba

    şimdi szie tarihi bilgileri açıklayalım

    zamanın ne olduğunun anlamadan ona ilişkin yapılan yorumlar belki doğru bile olsa (tesadüfen) tutarsızdır. bu tutarsızlık içinde dıdıdnın dıdısı ile uğraşmakta abesle iştigal olur bir yerde. hemen konuyla ilgili cevabı vereyim. Işık hızı sadece nedenlerden biridir. zaman içiçnde her türlü hareket yapılır. Öyle saçma sapan paradox olayları falanda yaşanmaz. Yaşanırda sadece bilgisizlikten kaynaklanır. Ancak insanlık buna hazır olduğunda izin verilecektir. peki hazır olmak ne demek? Evrensel barış demektir. Gücü eline geçiren bir grup-ülke vb. ayrıcalıklı topluluklar ne zamanki bunu sadece kendi çıkarlarına kullanmayıp bütün insanları kapsayacak şekilde kullanma erdemine erişir o zaman bu bilgiler verilir.

    Zaman nedir o halde?

    (Bundan sonrası tamamen kendi kişisel görüşlerim olup lütfen kimse ispat yada deli saçması gibi şeyler yazmasın. Katılırsınız veya katılmazsınız o kadar.

    Zaman;
    evrenin ilk yaratıldığında ortaya çıkan güç. Zaman, nötrino olarak tanımladığımız bilim dünyasına göre hayal ve gerçek arasında bir noktada olan (şimdilik) parçacıklar. Nötrinoların elementlerin veya maddenin temel yapsı üzerindeki etkisi, diğer bir ifade ile aslına dönüş hareketini biz zaman olarak algılıyoruz. Evet einstein in dediği doğrudur. Ancak neden doğrudur. NEden sadece ışık hızına yakın hızlarda gerçelidir. (ki bunun istisnasıda vardır) çünkü normal şartlarda (ışık hızının alt hızlarında) madde yani burda bizim uzay gemimiz oluyor. o kadar az bir şekilde notrino ile muhatap olurki onun etkisi sadece aslına dönüş hareketi kadardır. Yani madde değilde maddeden önceki hali; enerji olarak tanımlayacağımız biçim yani. Ancak yüksek hızlara çıkıldığında madenin notrino ile teması arttığı için işte o noktada bazı değişimler başlıyor. düşük hızlarda madenin aslına dönüşü için bir görevi olan nötrinolar budefa tam tersine maddeye katılır. Yani kütle artışı dediğimiz olay gerçekleşir. ne kadar hızlandık o kadar fazla notrino ile temas edeceğimiz için kütlede o kadar artacak.

    Şimdi gelelim bu kısır döngünün nasıl kırılacağına... Eğer aracımızda notrinoları kontrol edebilecek teknoloji varsa şu anlama gelir. sonsuz enerji havuzundasın demektir. Bizim şimdiki sorunumuz bu enerjiyi hep fren olarak görmemizden kaynaklanıyor. Halbuki motor olarak görsek bütün sorunlar aşılacak demektir.

    Peki bunu nasıl yaparız..?????

    (arkası yarın)




    Hımm çok güzel bir bakış açısı. Bu dediğinizi bugün bir yerde daha okudum ama kendi aklıma yakın algılayamadığımdan yazmamam daha iyi diye düşündüm. Ayrıca kısa ve net bir cevap. Devamını bekliyorum




  • Işık Hızı aşılırsa geçmiş görünür. Fakat ne kadar. Dİyelimki 20 kat hıza ulaştın. 1'nci yy'ı görmen için 100 yıl boyunca dünyadan uzaklaşman gerekir.

    Işık hızı aşılamaz diyen arkadaşlara bi soru sorucam. Bildiğiniz üzere güneşin gelecekte Büyümüş Hali, Dünyayı neredeyse içine alacak kadar büyüyecek(devamlı büyüme olayı), sonra patlayacak bilmem ne. Güneşin yüzeyinden dünyaya ışığın gelmesi 8 küsür dakika sürüyor.

    Şimdi güneşin o büyümüş halinde, bügünkü çapında yüzeyinde olan maddeler. Süper Nova sırasında dünyaya ulaşması 8 dakikadan az olmazmı.


    Bence olucaktır. Patlıyo lan resmen Gümlüyo, maddemi kalır. Dağıtır atar. Işık hızınıda Doğa kendi kendine aşar. Tamam hesap yapmak gerekir baya bi dinamik var işin içerisinde, fakat teorim bu. Demekki ciddi bi patlamayla bu hıza ulaşabiliriz. (aksini iddaa eden hesaplasın gelsin )




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ReLaKs

    Işık Hızı aşılırsa geçmiş görünür. Fakat ne kadar. Dİyelimki 20 kat hıza ulaştın. 1'nci yy'ı görmen için 100 yıl boyunca dünyadan uzaklaşman gerekir.

    Işık hızı aşılamaz diyen arkadaşlara bi soru sorucam. Bildiğiniz üzere güneşin gelecekte Büyümüş Hali, Dünyayı neredeyse içine alacak kadar büyüyecek(devamlı büyüme olayı), sonra patlayacak bilmem ne. Güneşin yüzeyinden dünyaya ışığın gelmesi 8 küsür dakika sürüyor.

    Şimdi güneşin o büyümüş halinde, bügünkü çapında yüzeyinde olan maddeler. Süper Nova sırasında dünyaya ulaşması 8 dakikadan az olmazmı.


    Bence olucaktır. Patlıyo lan resmen Gümlüyo, maddemi kalır. Dağıtır atar. Işık hızınıda Doğa kendi kendine aşar. Tamam hesap yapmak gerekir baya bi dinamik var işin içerisinde, fakat teorim bu. Demekki ciddi bi patlamayla bu hıza ulaşabiliriz. (aksini iddaa eden hesaplasın gelsin )

    Öncelikle teoride değil varsayımda bulunuyorsun. Hadi diyeli olacak sen hesapladınmı. Bunuda geçtim bu şekilde bir patlama bu hıza ulaşılacak anlamına gelmez. Zira güneş ışığı ile patlamayı nasıl bir mukayese içerisine soktuğunuzu anlayamadım...




  • ilerki yazılarımda inşallah hız ve kütle artışı ile ilgii olarak muhtemel senaryoları biraz daha ayrıntılı ele alırız.

    zaman mekan yolculuğu için hız şartmı peki. her şart altında değil tabi. Gerekli olan bilgi ve uygulamalarla hızlanmadanda zaman ve mekanda hareket etme şansımız vardır.

    İşin sırrı nötrinolarda. Notrinolar diyelimki (benzetme olarak) saniyede 1000 km hızla ilerliyor ve çarptığı maddelerde bulunan notronların yapısını bozarak onları bir nevi enerjisini serbest bıraktırıyor.şimdi mantıksal olarak daha çok nötrino çarptığında maddedeki enerjininin daha çoğu serbest kalır diye düşünmemiz lazım. Ancak işin aslı öyle değil. Notrinolar ancak saniyede 1000-9000 km hızlarla bu işi yapabilir. Daha sonraki hızlarda ise tam tersi bir etki ile enerjisini serbest bırakmak istediği maddeye katılır. Dahası ortaya çıkan enerji bir nevi çekim alanı yaratarak hem amddeye daha sağlam tutunur hemde etrafındaki kendindne güçsüz olan notrinolarıbünyesine katar. Bir anlamda bükemediğin eli öpmek denebilir. Ancak daha iyi benzetme ise yüksek hızlarda maddede micro seviyede karadelikler oluşur.

    İşin sırrıda zaten burda ortaya çıkıyor. neymiş o sır? Nötrinolar belli bir enerji seviyelerinde yani çekim alanından etkileniyor demektir. Mutlakada bu çift yönlüdür. yani belli hızlarda maddeden enerji salınımı yaptırıyorsa yaptıramadığında da bünyeye katılıyorsa bu aynen(+,-) kutuplar gibi bir kutup mantığının varlığına işaret ediyordur. Yani farklı bir enerji seviyesinde nötrinoların bünyeye katılması engellenebilir. İşte bu engeleme başladığında bu defa notrinoyu kontrol eder hale geliriz. Yani onun gücünü istediğimiz şekilde kullanam yoluna gideriz demektir.Notrinonun bir diğer versiyonu evrende kara enerji olarak bilinir. Daha seyrek ancak dahada güçlüdür. Bilim insanlarınında açıkladığı gibi evrenin çok büyük kısmıda bu enerji ile kaplıdır. bu genişlik öyle bizim algımıza göre epey bi zorlama gerektirir. eğerki teknolojiniin sınırları biraz daha zorlanırsa bu defa evren sınırları dışına çıkıp öncü kainat materyalleriyel tabışır onların gücünü kullanarakta aklın sınırlarınıda ötesine geçebiliriz.




  • Geçmişi görmek için şöyle bir varsayımda bulunun;

    Kaç sene geriyi görmek istiyoruz? Mesela 100 diyelim.

    Dünyadan 50 ışık yılı uzakta bir noktaya büyük bir ayna yerleştirildiğini varsayalım.

    Ve öyle bir teleskopumuz olsun ki o aynadan yansıyan 100 ışık yılı mesafedeki dünyanın görüntüsünü görebilsin. İşte ben bu teleskopu kullanarak dünyanın 100 yıl önceki haline bakıyor olurum.

    Bu işin mantığı bu kadar basit.Ancak zamanda yolculuk kavramı çok daha farklı.

    Mesela şimdilik ışık hızına erişen ( yada son zamanlarda bahsedilen ışık hızını geçen nötrinolar) hiçbir zaman kütle halinde kalamıyor. Zaten E=m.c^2 de ışık hızında birşeyin maddesel formda kalamayacağını izah ediyor.

    Farzedelim ki ışık hızına çıktık, salt enerjiye dönüştük Bir teknoloji de olsun tekrar maddesel halimize hiç bozulmadan dönebileceğimiz. O zaman ne kadar süre (bize göre değil bu zaman kavramı,salt enerji boyutunda olan birşey zamandan muaftır, durmuştur onun için) boyunca böyle enerji formunda kalırsak -atıyorum 30 yıl- bu süre sonunda tekrar maddesel halimize geri dönersek bunu algılayamayız bile. Çünkü bizim için zaman durmuştu. İşte görecelilik zaten burada devreye giriyor.

    Bunu insan dondurma kapsülleriyle de açıklayabiliriz, 0 kelvine yakın sıcaklıklarda dondurun kendinizi, emin olun hiçbirşey hissetmeyeceksiniz, eğer bir teknoloji gelişirse sizi bozulmadan çözebilecek. 100 sene sonra 200 sene sonra farketmez. İşte bu zaman yolculuğudur ama sizin için sadece.

    Ancak zamanda geriye gitmenin bir yolu olduğunu düşünmüyorum mantığa ters, Ancak ayna metoduyla ( ki bahsettiğim o metod tamamen kolay anlatabilmem içindi, yoksa işin özünde çok fazla parametre var ve o teknik o haliyle işe yaramaz biliyorum ) geçmişi gözlemlemek mantık olarak mümkündür.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: combaba

    şimdi szie tarihi bilgileri açıklayalım

    zamanın ne olduğunun anlamadan ona ilişkin yapılan yorumlar belki doğru bile olsa (tesadüfen) tutarsızdır. bu tutarsızlık içinde dıdıdnın dıdısı ile uğraşmakta abesle iştigal olur bir yerde. hemen konuyla ilgili cevabı vereyim. Işık hızı sadece nedenlerden biridir. zaman içiçnde her türlü hareket yapılır. Öyle saçma sapan paradox olayları falanda yaşanmaz. Yaşanırda sadece bilgisizlikten kaynaklanır. Ancak insanlık buna hazır olduğunda izin verilecektir. peki hazır olmak ne demek? Evrensel barış demektir. Gücü eline geçiren bir grup-ülke vb. ayrıcalıklı topluluklar ne zamanki bunu sadece kendi çıkarlarına kullanmayıp bütün insanları kapsayacak şekilde kullanma erdemine erişir o zaman bu bilgiler verilir.

    Zaman nedir o halde?

    (Bundan sonrası tamamen kendi kişisel görüşlerim olup lütfen kimse ispat yada deli saçması gibi şeyler yazmasın. Katılırsınız veya katılmazsınız o kadar.

    Zaman;
    evrenin ilk yaratıldığında ortaya çıkan güç. Zaman, nötrino olarak tanımladığımız bilim dünyasına göre hayal ve gerçek arasında bir noktada olan (şimdilik) parçacıklar. Nötrinoların elementlerin veya maddenin temel yapsı üzerindeki etkisi, diğer bir ifade ile aslına dönüş hareketini biz zaman olarak algılıyoruz. Evet einstein in dediği doğrudur. Ancak neden doğrudur. NEden sadece ışık hızına yakın hızlarda gerçelidir. (ki bunun istisnasıda vardır) çünkü normal şartlarda (ışık hızının alt hızlarında) madde yani burda bizim uzay gemimiz oluyor. o kadar az bir şekilde notrino ile muhatap olurki onun etkisi sadece aslına dönüş hareketi kadardır. Yani madde değilde maddeden önceki hali; enerji olarak tanımlayacağımız biçim yani. Ancak yüksek hızlara çıkıldığında madenin notrino ile teması arttığı için işte o noktada bazı değişimler başlıyor. düşük hızlarda madenin aslına dönüşü için bir görevi olan nötrinolar budefa tam tersine maddeye katılır. Yani kütle artışı dediğimiz olay gerçekleşir. ne kadar hızlandık o kadar fazla notrino ile temas edeceğimiz için kütlede o kadar artacak.

    Şimdi gelelim bu kısır döngünün nasıl kırılacağına... Eğer aracımızda notrinoları kontrol edebilecek teknoloji varsa şu anlama gelir. sonsuz enerji havuzundasın demektir. Bizim şimdiki sorunumuz bu enerjiyi hep fren olarak görmemizden kaynaklanıyor. Halbuki motor olarak görsek bütün sorunlar aşılacak demektir.

    Peki bunu nasıl yaparız..?????

    (arkası yarın)




    peki neden ışık hızına yaklaştıkça zaman katlamalı olarak yavaşlar daha fazla nötrino ile temas ile olacaksa hızın çok daha hızlı artması gerekir. ancak %99,99 c hızlardan sonraki her 1 metre daha hızlı giderek zamanı çok daha yavaşlayabilirsiniz. ??




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Yilsev

    Geçmişi görmek için şöyle bir varsayımda bulunun;

    Kaç sene geriyi görmek istiyoruz? Mesela 100 diyelim.

    Dünyadan 50 ışık yılı uzakta bir noktaya büyük bir ayna yerleştirildiğini varsayalım.

    Ve öyle bir teleskopumuz olsun ki o aynadan yansıyan 100 ışık yılı mesafedeki dünyanın görüntüsünü görebilsin. İşte ben bu teleskopu kullanarak dünyanın 100 yıl önceki haline bakıyor olurum.

    Bu işin mantığı bu kadar basit.Ancak zamanda yolculuk kavramı çok daha farklı.

    Mesela şimdilik ışık hızına erişen ( yada son zamanlarda bahsedilen ışık hızını geçen nötrinolar) hiçbir zaman kütle halinde kalamıyor. Zaten E=m.c^2 de ışık hızında birşeyin maddesel formda kalamayacağını izah ediyor.

    Farzedelim ki ışık hızına çıktık, salt enerjiye dönüştük Bir teknoloji de olsun tekrar maddesel halimize hiç bozulmadan dönebileceğimiz. O zaman ne kadar süre (bize göre değil bu zaman kavramı,salt enerji boyutunda olan birşey zamandan muaftır, durmuştur onun için) boyunca böyle enerji formunda kalırsak -atıyorum 30 yıl- bu süre sonunda tekrar maddesel halimize geri dönersek bunu algılayamayız bile. Çünkü bizim için zaman durmuştu. İşte görecelilik zaten burada devreye giriyor.

    Bunu insan dondurma kapsülleriyle de açıklayabiliriz, 0 kelvine yakın sıcaklıklarda dondurun kendinizi, emin olun hiçbirşey hissetmeyeceksiniz, eğer bir teknoloji gelişirse sizi bozulmadan çözebilecek. 100 sene sonra 200 sene sonra farketmez. İşte bu zaman yolculuğudur ama sizin için sadece.

    Ancak zamanda geriye gitmenin bir yolu olduğunu düşünmüyorum mantığa ters, Ancak ayna metoduyla ( ki bahsettiğim o metod tamamen kolay anlatabilmem içindi, yoksa işin özünde çok fazla parametre var ve o teknik o haliyle işe yaramaz biliyorum ) geçmişi gözlemlemek mantık olarak mümkündür.



    dondurma kapsüllerindeki durum biraz farklı , bu kapsüllerle sıcaklık düşürülerek atomlarınhızları yavaşlatılır böylece biyolojik yaşlanmanın önüne geçilir. görelilik ise tamamen farklı bir durumdur. uzay zamanın bükülme katsayısı ile ifade eilebilir. hızlı giden cisimler de zamanı büktükleri için zamanı yavaşlatırlar kendileri için




  • bu konular hakkında çok bilgiye sahip değilim ama bazı haberlerde bilim adamlarının ışık hızını aştığı yazıyordu neyse...

    birde ışığın durdurulma olayı var bilim adamları bunu başardı.Bunu belli bir alan içinde yaparlarsa o alan evrenden(evrenin normal işleyişinden) daha geri kalmaz mı ?
  • şimdi ışık hızına ulaşınca, zamanda geriye ve ileriye gidilmiş mi olacak? bir de şöyle düşünün, ışık hızı aşıldı ve galaksiler arası araştırmalar başladı. bu da daha kısa zamanda daha uzak mesafeler kat etmek demektir. yani seyahati yapıp geliyorsun ve anı yaşıyorsun. ışık hızının da bir anlamı kalmamış oluyor seyahati yapan için. yani sürekli git gel yapan biri her iki mekana göre anı yaşamış olacak. ne ilerisini ne de geçmişi görür. zaman, tamamen beyninde oluşan ve kıyaslama sonucunda oluşan bir histir. bir şeyi bir şeyle kıyaslamadığınız vakit zamanı tanımlayamazsınız. tanımlayabilecek olan varsa bir tanımlasın biz de öğrenelim. mesela Spiritbreakerr' in 18:44:47 de attığı mesaj ile benim göndermiş olduğum mesaj arasında geçen süre farkı bir zamandır. güç bunun neresinde oluyor acaba, bir de bu açıklanabilir mi? bu da evrim - yaratılış konusundaki tartışmalara benzeyebilir. materyalist düşünce anlayışı zamanı da madde gibi kabul eder. yaratılışda ise zaman maddeden bağımsız olup, bir yaratılış söz konusudur. zamana güç deniliyorsa eğer, bu gücün altından kimse kalkamaz. ışık hızı da madde için hikaye olur. öyle ya ne için nasıl bir güç hesabı yapacaksın? büyük motorla küçük motoru kıyaslayacaksak eğer dünya, güneş, samanyolu, diğer galaksiler, evren zaten sürekli hareket halinde. zaman kendiliğinden ortaya çıktı ve büyük bir güç olduğunda, bu gücü yenmek de imkansız oluyor. bu durumda ışık hızı muhabbetlerinin de bir anlamı kalmıyor. yani ışık hızına ulaşma mahiyetinde bir yandan ateş körükleniyor. diğer yandan farkında olmaksızın ateşe de su sıkılıyor. zamana güç dedin mi hız da dersin, büyüklük de dersin, sıcaklık da dersin, aklına gelebilecek herşeyi dersin dersin de sonuç olarak neyle hitap ediyorsan onunla bir kıyaslama yapararak dersin. hal böyleyken zamanın maddeden bağımsız olduğu neden kabul görmez ki. mesela bir kum saatini ele alalım:

     Işık hızı aşılırsa Geçmişi görebiliriz...


    bu kum saatine bakıp zamanı tanımlayalım. ben bir kaç tane tanımlama yapayım:

    1- kum saati ters çevirilip kumlar cam tüpün içerisinde diğer tarafa yer değiştirmeye başladığında, bir fiil meydana gelmiş oluyor. kumların yer değiştirme işlemi tamamlandığı an ile kum saatinin ters çevirildiği ilk an arasında geçen süre zaman olarak adlandırılır.
    2- kum saati diyelim ki otobanın tam ortasında ter çevirildi. kum yer değiştiremeden arabanın biri geldi kum saatini dümdüz etti. ilk hareket ile kum saatinin dümdüz olduğu ana kadar geçen süre zarfına yine zaman diyoruz.
    3- bu sefer araba değil de hırsızın biri geldi kum saatini çaldı. yine kumun hareket etmeye başladığı an ile kum saatinin hırsız tarafından çalındığı ana kadar geçen süre zarfına yine zaman diyoruz.



    bu üç madde için bir güç hesabı yapılabilir mi? speedy biraz değil epey zorlanacak bu güç hesabı için. şimdiden kolay gelsin.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: speedy_

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yilsev

    .....


    dondurma kapsüllerindeki durum biraz farklı , bu kapsüllerle sıcaklık düşürülerek atomlarınhızları yavaşlatılır böylece biyolojik yaşlanmanın önüne geçilir. görelilik ise tamamen farklı bir durumdur. uzay zamanın bükülme katsayısı ile ifade eilebilir. hızlı giden cisimler de zamanı büktükleri için zamanı yavaşlatırlar kendileri için

    Zaten demek istediğim zamanın herkese ve herşeye göre göreceli olmasıdır. Tamam teorik olarak zaman ışık hızına yaklaşan birine göre daha yavaş işler, ancak hangi zaman? Yani bir karşılaştırma yapabilmek için 2 noktanız olması lazım, karşılaşan büyüklük ve karşılaştırılan büyüklük. Kısaca bir referansınız olmalı. Siz ışık hızına çıksanız ve o hızda kalsanız emin olun o yavaş geçen zamanı algılayamazsınız ancak dışarıdan sizi gözlemleyebilen biri olması durumunda o gözlemci farkedebilir bunu.

    Herşey bir kenara zaman kavramının kullandığımız karşılığı zaten tamamen bir kabüldür. Dünyanın kendi çevresinde 1 tam dönüşünü tamamlaması 24 saat olsun demişler ve öyle olmuş.

    Bu arada dondurma kapsüllerinden kastım tam olarak olması gereken şeklindeydi, şu anki uygulamalardan bahsetmiyorum Tam anlamıyla 0 Kelvinden bahsediyorum ki bu sıcaklıkta enzimler dahil herşey durur. Ve yine dışarıda geçen zamandan izole olursunuz. Zaman o kadar görecelidir ki sadece ışık hızıyla anlatılamaz bu, olayın algı boyutu da vardır.

    Uzayın bükülmesi zaten yerçekimiyle açıklanabilir, kütlesi büyük olan nesneler uzayı bükerler ve etrafında bulunan kütlesi nispeten küçük nesneler onlara doğru çekilir, ancak dairesel hareketlerinden oluşan merkezkaç kuvvetleri tarafından bu 2 vektör birbirlerini belirli bir noktada yok ettikleri için bir noktada yörüngeye otururlar.

    Uzay-zaman bükülme katsayısını ilk defa duydum. Kusura bakmayın o konuda bir yorum yapamayacağım.




  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.