Şimdi Ara

INSANLIGIN COGALISI (Yaratılışı) İlk İnsan Hz Adem ve Havva (11. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
268
Cevap
0
Favori
22.506
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • @massaimassai

    Kuranın geçen günde belirttiğim mucizelerini okumak zahmetinde bulunmadınız. en iyimser ihtimal olarak görmediniz. şimdi göreceğinizi tahmin ediyorum.esas konunun dağılmaması yönünde son günlerde bi çabam var. dönüp gelinen aynı nokta bölümünde bi kaç kanıta yer vereceğim. isterseniz inceleyebilirsiniz.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: feath

    @massaimassai

    Kuranın geçen günde belirttiğim mucizelerini okumak zahmetinde bulunmadınız. en iyimser ihtimal olarak görmediniz. şimdi göreceğinizi tahmin ediyorum.esas konunun dağılmaması yönünde son günlerde bi çabam var. dönüp gelinen aynı nokta bölümünde bi kaç kanıta yer vereceğim. isterseniz inceleyebilirsiniz.



    2. cümlesinde Kuran'ın yaratanın kelamı olduğunu ispatlayacaksınız demiş.Dini kitaplar hakkında büyük bir tufandan önce şu anki bizden çok daha gelişmiş bir uygarlığın kalıntılarından yazıldılar iddiası vardır..(Hepsi bu yüzden benzer şeylerden bahsederler)

    Yani bu mucizeler bu durumda bilinebilir oluyor.




  • Orjinalden alıntı: Massaimassai

    Sayın EXCELANCEE28 söylediklerinizin doğru olabilmesi için;öncelikle Yaratan!ın ispatını yapacaksınız, buna yaptıktan sonra , Kur'an-ı Kerim 'in yaratanın kelamı olduğunu kanıtlayacaksınız.Bunları geçtikten sonra kaynağınızla ilgili tartışmak daha doğru olur.

    Buraya Kur'an-ı Kerim den bir sure yazmanız, sizi haklı çıkarmaz.Elbette siz inancınız gereği öyle olduğuna inanabilirsiniz.7 milyar a yakın insanın yaşadığı dünyamız da,en azından 5.5 milyar insan size inanmıyor.3.5 milyar insan tek yaratan'a inanmıyor.Ateistlerin sayısını bilmiyorum.1 kişi bile olsa!Sizin göreviniz, iddanızı ispatlamaktır.Belki siz ispatla yükümlü olmayabilirsiniz.Onlarda inanmakla yükümlü değil.Ne acıdır ki, cahiliye dönemi diyebileceğimiz okuma yazmanın çok az olduğu, Miladi takvime göre 1000 li yıllarda, semavi dinler bu kadar çok taraftar kazanırken!1000 yılından 2008 e dek, din değiştiren ne kadar azdır!Ne manidar!Bu suç din de mi?Yoksa tebliğ edende midir?Muallak!

    Saygılarımla,








    Ben müslûmanlarin az oldugu bir bölgede yasadigim için,Turkiye'deki insanlarin baska dinleri ve medeniyetleri görmeden,böyle kendi dinlerine kayitsiz ve sartsiz inanmalari vede bu inançlarinda bir anlik bile süphe olmamasi beni bayagi sasirtti.Ki bu din biz turkleri,zamaninda parmakla gösterip,yok edilmesini söyledigi halde!Gerçekten basindan beri okudugum bu gûzel ve dûzeyli topikte,basta kardelen arkadas ve digerleri beni bayagi sasirtti.
    Yukarida alintisini aldigim arkadasin sorusunu bastan beri bende sormak istedim.ama ambiansi bozmak istemedim.
    Birde eklemek istedigim.Turkiyedeki fakirlerin sadece bayramdan bayrama 1 kg et veya sekerle avutulup,fakirligin bir kader olduguna inandirilmasi.Isin ilginç tarafida bu fakir insanlarin çok dindar olmasi.Avrupanin tam tersi!Avrupada,insanlar fakir oldukça sol partiye oy atiyor,zenginlikten daha fazla bir pay almak için.
    fakat avrupa bu fakirlere yardim isini çok kolay halletmis.Bu sayedede hiç kimse baska bir kimseye ihtiyaci yok.yani muslumanlardan daha iyi halletmisler.El açtirmadan,utandirmadan,basini önüne egdirmeden!Zenginden vergi alip fakirlere dagitarak.Her kese maas bagliyarak.
    Ben,zengin insanlarin kurban ayinda hayvanlari kesip,fakirlere dagitilmasini bile,insanligi rencide olarak görüyorum.Avrupada bunu yapamazsin zira komsunun sana ihtiyaci yoktur.neden muslumanlarda illede fakir insan olacak?Zenginlerin kendi egolarini tatmin etmeleri için mi?Neden musluman ulkelerinde zenginler zekat dagitir.Gine egolarini tatmin etmek için mi?Bu parayi devlet maas olarak verse,bu insanlarin basi daha dik olmaz mi?Bilmiyorum bana çok ters geliyor.Zengin vergisini versin devlette bunu adaletli dagitarak,aç ve açikta kimse kalmasin.Belçikada 3 çocuklu çalismayan bir ailenin eline ayda 3000€ geçiyor!Hayatta turkiyeden daha ucuz!Bu adamlar muslumanlik dinini çok asmislar.zira turkiyede bayramdan bayrama 1kg et 1 kg seker,kisinda biraz kömûr.
    Tabiki birde muslumanlarin akrabalari ile evlenmeleri,tip in karsi olmasina ragmen.Kuranda serbest olmasinin yeterli olmasi.Geçen forumda okudum.hala kizi,serbest yani kan bagi yok deniyor!Hala babanin kardesi! inanilacak gibi degil!
    (devrik cumleler için ozur zira 35 senedir turkçe yazmiyorum)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 2000watts -- 21 Ağustos 2008; 0:58:28 >




  • Vaktim yok üsttekileri pek okuyamadım yazan olmuştur belki bilgimi paylaşıyım.

    Hz. Adem ve Hz. Havva nesillerini kendilerinde devam ettirdiler bu kesin, yani yaratılan başka ilk insanlar yok ama doğan çocuklar ilk kardeşler birbirleriyle birleşmedi yani herzaman ilk nesil kendisinden 1-2-3 nesil sonrasıyla evlendi kısa süre buna müsade edildi ve çaprazlama sağlandı. Daha sonrasında zaten akrabalıklar genişledi.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: cetinkaya.

    Vaktim yok üsttekileri pek okuyamadım yazan olmuştur belki bilgimi paylaşıyım.

    Hz. Adem ve Hz. Havva nesillerini kendilerinde devam ettirdiler bu kesin, yani yaratılan başka ilk insanlar yok ama doğan çocuklar ilk kardeşler birbirleriyle birleşmedi yani herzaman ilk nesil kendisinden 1-2-3 nesil sonrasıyla evlendi kısa süre buna müsade edildi ve çaprazlama sağlandı. Daha sonrasında zaten akrabalıklar genişledi.



    İlk kardeşler birbiryle birleşmedi!?Kimle birleşti?Kardeş ne demek?Siz ne anlıyorsunuz?İlk nesil Adem ile Havva!Ve onların çocukları!Diğer 2ci 3 cü nesil kimden?

    Saygılarımla,
  • 2. nesil kuzen oluyor.evlenmelerinde sakınca olmuyor.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Wristcutter


    quote:

    Orjinalden alıntı: feath

    @massaimassai

    Kuranın geçen günde belirttiğim mucizelerini okumak zahmetinde bulunmadınız. en iyimser ihtimal olarak görmediniz. şimdi göreceğinizi tahmin ediyorum.esas konunun dağılmaması yönünde son günlerde bi çabam var. dönüp gelinen aynı nokta bölümünde bi kaç kanıta yer vereceğim. isterseniz inceleyebilirsiniz.



    2. cümlesinde Kuran'ın yaratanın kelamı olduğunu ispatlayacaksınız demiş.Dini kitaplar hakkında büyük bir tufandan önce şu anki bizden çok daha gelişmiş bir uygarlığın kalıntılarından yazıldılar iddiası vardır..(Hepsi bu yüzden benzer şeylerden bahsederler)

    Yani bu mucizeler bu durumda bilinebilir oluyor.


    ben Kurandaki mucizeleri kanıtladım siz de o eski medeniyeti kanıtlayın o zaman.




  • Yağmur kendiliğinden mi yağar yada mevsimler veya şu üzerinden yaşadığımız gezegen hepsini geçtik biz yani insan hepsi kendiliğinden mi oluveriyor yoksa bir idare eden mi var
  • quote:

    Sayın EXCELANCEE28 söylediklerinizin doğru olabilmesi için;öncelikle Yaratan!ın ispatını yapacaksınız, buna yaptıktan sonra , Kur'an-ı Kerim 'in yaratanın kelamı olduğunu kanıtlayacaksınız.Bunları geçtikten sonra kaynağınızla ilgili tartışmak daha doğru olur.

    Buraya Kur'an-ı Kerim den bir sure yazmanız, sizi haklı çıkarmaz.Elbette siz inancınız gereği öyle olduğuna inanabilirsiniz.7 milyar a yakın insanın yaşadığı dünyamız da,en azından 5.5 milyar insan size inanmıyor.3.5 milyar insan tek yaratan'a inanmıyor.Ateistlerin sayısını bilmiyorum.1 kişi bile olsa!Sizin göreviniz, iddanızı ispatlamaktır.Belki siz ispatla yükümlü olmayabilirsiniz.Onlarda inanmakla yükümlü değil.Ne acıdır ki, cahiliye dönemi diyebileceğimiz okuma yazmanın çok az olduğu, Miladi takvime göre 1000 li yıllarda, semavi dinler bu kadar çok taraftar kazanırken!1000 yılından 2008 e dek, din değiştiren ne kadar azdır!Ne manidar!Bu suç din de mi?Yoksa tebliğ edende midir?Muallak!

    Saygılarımla,



    Söylevinin ilk kısmına cevap vermek isterim.

    Din kavramı ,ateizm 'i de içine alarak konusuyorum, senin de bildigin gibi dogmatik bir olgudur.

    (Dogmatizim : "İleri sürülen düşünce ve ilkeleri araştırmadan, kanıt aramadan, incelemeden, eleştirmeden, tartışmadan doğru ve mutlak hakikat sayan anlayış")

    Bu sebepten hasıl , yaratıcı yı ispat ,yaratıcıyı tanımaya meyilli olan insana yapılır.Çünkü sende bizler gibi (tam olarak inandıgın kavramı bilmiyorum) dogmatik bir kavrama inanmaktasın.Ve kendi inancının(ateizim'i de bir çeşit inanç sayıyorum) mutlak hakikat saymaktasın.

    Sonuç olarak karşılıklı yapılan inançlara saldırı husumetten baska bir gelir getirmemekedir.

    İspat ,bulup göstermekten çok görmeyi bilmektedir.

    Saygılarımla ,,,




  • quote:

    Orjinalden alıntı: feath

    2. nesil kuzen oluyor.evlenmelerinde sakınca olmuyor.



    Afedersiniz ama,İzin büyük yerden karışmak ne hakkıma!

    Saygılarımla,
  • quote:

    Orjinalden alıntı: feath


    quote:

    Orjinalden alıntı: Wristcutter


    quote:

    Orjinalden alıntı: feath

    @massaimassai

    Kuranın geçen günde belirttiğim mucizelerini okumak zahmetinde bulunmadınız. en iyimser ihtimal olarak görmediniz. şimdi göreceğinizi tahmin ediyorum.esas konunun dağılmaması yönünde son günlerde bi çabam var. dönüp gelinen aynı nokta bölümünde bi kaç kanıta yer vereceğim. isterseniz inceleyebilirsiniz.



    2. cümlesinde Kuran'ın yaratanın kelamı olduğunu ispatlayacaksınız demiş.Dini kitaplar hakkında büyük bir tufandan önce şu anki bizden çok daha gelişmiş bir uygarlığın kalıntılarından yazıldılar iddiası vardır..(Hepsi bu yüzden benzer şeylerden bahsederler)

    Yani bu mucizeler bu durumda bilinebilir oluyor.


    ben Kurandaki mucizeleri kanıtladım siz de o eski medeniyeti kanıtlayın o zaman.



    Sayın @feath kanıtlarınıza tekrar bakmanızı öneririm.HAngi eski medeniyet?Sümerler mi?Akadlar mı?Mısırlılar mı?Hangisinin neye ne kadar katkısı var!?Bilmem mümkün mü?Öyle bir kanıtım olmadı olamaz.Olsa olsa savım olur.Bilen sizsiniz eminim cevap ta siz de vardır!

    Saygılarımla,




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Simon Adebisi



    quote:

    Sayın EXCELANCEE28 söylediklerinizin doğru olabilmesi için;öncelikle Yaratan!ın ispatını yapacaksınız, buna yaptıktan sonra , Kur'an-ı Kerim 'in yaratanın kelamı olduğunu kanıtlayacaksınız.Bunları geçtikten sonra kaynağınızla ilgili tartışmak daha doğru olur.

    Buraya Kur'an-ı Kerim den bir sure yazmanız, sizi haklı çıkarmaz.Elbette siz inancınız gereği öyle olduğuna inanabilirsiniz.7 milyar a yakın insanın yaşadığı dünyamız da,en azından 5.5 milyar insan size inanmıyor.3.5 milyar insan tek yaratan'a inanmıyor.Ateistlerin sayısını bilmiyorum.1 kişi bile olsa!Sizin göreviniz, iddanızı ispatlamaktır.Belki siz ispatla yükümlü olmayabilirsiniz.Onlarda inanmakla yükümlü değil.Ne acıdır ki, cahiliye dönemi diyebileceğimiz okuma yazmanın çok az olduğu, Miladi takvime göre 1000 li yıllarda, semavi dinler bu kadar çok taraftar kazanırken!1000 yılından 2008 e dek, din değiştiren ne kadar azdır!Ne manidar!Bu suç din de mi?Yoksa tebliğ edende midir?Muallak!

    Saygılarımla,



    Söylevinin ilk kısmına cevap vermek isterim.

    Din kavramı ,ateizm 'i de içine alarak konusuyorum, senin de bildigin gibi dogmatik bir olgudur.

    (Dogmatizim : "İleri sürülen düşünce ve ilkeleri araştırmadan, kanıt aramadan, incelemeden, eleştirmeden, tartışmadan doğru ve mutlak hakikat sayan anlayış")

    Bu sebepten hasıl , yaratıcı yı ispat ,yaratıcıyı tanımaya meyilli olan insana yapılır.Çünkü sende bizler gibi (tam olarak inandıgın kavramı bilmiyorum) dogmatik bir kavrama inanmaktasın.Ve kendi inancının(ateizim'i de bir çeşit inanç sayıyorum) mutlak hakikat saymaktasın.

    Sonuç olarak karşılıklı yapılan inançlara saldırı husumetten baska bir gelir getirmemekedir.

    İspat ,bulup göstermekten çok görmeyi bilmektedir.

    Saygılarımla ,,,


    Yaratıcıyı tanımaya meyilli ne demektir?Ben değilsem bana ispat edemezsiniz?Ben bir yaratıcıya inanmıyorum.Bu mutlak mıdır?Sanmıyorum.ama siz mutlak olduğunuza inanıyorsunuz aradaki fark burda!Diğer bir fark, iananlara ispat edebilmeniz!!!???(nasıl ispat ediyorsanız) inanmayanlara ispat edememenizdir.Oysa sizin inanmayanları inandırma gibi bir asli göreviniz var!Siz nasıl tebliğ eden!Ben tebellüğ edensem:)

    " Karşılıklı saldırı elbette husumet sebeplidir."demişsiniz ,size karşı çıktığım nokta da burda dır.

    "İspat ,bulup göstermekten çok görmeyi bilmektedir." demişsiniz.Ne bulduğunuz ve ne gördüğünüz önemlidir.Hiç yoktan ben en doğruyu ve en iyiyi gördüğümü söylemiyorum.sizin böyle bir hakkınız yok.Zira böyle bir şey söylerseniz şirk koşarsınız.

    saygılarımla,




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Massaimassai


    quote:

    Orjinalden alıntı: Simon Adebisi



    quote:

    Sayın EXCELANCEE28 söylediklerinizin doğru olabilmesi için;öncelikle Yaratan!ın ispatını yapacaksınız, buna yaptıktan sonra , Kur'an-ı Kerim 'in yaratanın kelamı olduğunu kanıtlayacaksınız.Bunları geçtikten sonra kaynağınızla ilgili tartışmak daha doğru olur.

    Buraya Kur'an-ı Kerim den bir sure yazmanız, sizi haklı çıkarmaz.Elbette siz inancınız gereği öyle olduğuna inanabilirsiniz.7 milyar a yakın insanın yaşadığı dünyamız da,en azından 5.5 milyar insan size inanmıyor.3.5 milyar insan tek yaratan'a inanmıyor.Ateistlerin sayısını bilmiyorum.1 kişi bile olsa!Sizin göreviniz, iddanızı ispatlamaktır.Belki siz ispatla yükümlü olmayabilirsiniz.Onlarda inanmakla yükümlü değil.Ne acıdır ki, cahiliye dönemi diyebileceğimiz okuma yazmanın çok az olduğu, Miladi takvime göre 1000 li yıllarda, semavi dinler bu kadar çok taraftar kazanırken!1000 yılından 2008 e dek, din değiştiren ne kadar azdır!Ne manidar!Bu suç din de mi?Yoksa tebliğ edende midir?Muallak!

    Saygılarımla,



    Söylevinin ilk kısmına cevap vermek isterim.

    Din kavramı ,ateizm 'i de içine alarak konusuyorum, senin de bildigin gibi dogmatik bir olgudur.

    (Dogmatizim : "İleri sürülen düşünce ve ilkeleri araştırmadan, kanıt aramadan, incelemeden, eleştirmeden, tartışmadan doğru ve mutlak hakikat sayan anlayış")

    Bu sebepten hasıl , yaratıcı yı ispat ,yaratıcıyı tanımaya meyilli olan insana yapılır.Çünkü sende bizler gibi (tam olarak inandıgın kavramı bilmiyorum) dogmatik bir kavrama inanmaktasın.Ve kendi inancının(ateizim'i de bir çeşit inanç sayıyorum) mutlak hakikat saymaktasın.

    Sonuç olarak karşılıklı yapılan inançlara saldırı husumetten baska bir gelir getirmemekedir.

    İspat ,bulup göstermekten çok görmeyi bilmektedir.

    Saygılarımla ,,,


    Yaratıcıyı tanımaya meyilli ne demektir?Ben değilsem bana ispat edemezsiniz?Ben bir yaratıcıya inanmıyorum.Bu mutlak mıdır?Sanmıyorum.ama siz mutlak olduğunuza inanıyorsunuz aradaki fark burda!Diğer bir fark, iananlara ispat edebilmeniz!!!???(nasıl ispat ediyorsanız) inanmayanlara ispat edememenizdir.Oysa sizin inanmayanları inandırma gibi bir asli göreviniz var!Siz nasıl tebliğ eden!Ben tebellüğ edensem:)

    " Karşılıklı saldırı elbette husumet sebeplidir."demişsiniz ,size karşı çıktığım nokta da burda dır.

    "İspat ,bulup göstermekten çok görmeyi bilmektedir." demişsiniz.Ne bulduğunuz ve ne gördüğünüz önemlidir.Hiç yoktan ben en doğruyu ve en iyiyi gördüğümü söylemiyorum.sizin böyle bir hakkınız yok.Zira böyle bir şey söylerseniz şirk koşarsınız.

    saygılarımla,



    Yaratıcıya tanımaya meyilli olmak ; bir şeye sığınma ,üstesinden gelinemeyecek olaylar karşısında yardım dilenme,bize verilen aklın her şeyi sağlıklı olarak tanımlanamayacağı ilkelerinden yola çıkılarak bir arayış , huzur ve akıl sağlığı arama olarak benim sığ ve sizi tatmin etmeyecek kelimelerden oluşan tanımımdır.
    Oysa sizin inanmayanları inandırma gibi bir asli göreviniz var!: Maalesef o görev benim gibi kişilerin üstüne vazife değildir.Bu konun asıl vazifelileri din alimleri , din üzerine ihtisas yapmış (lütfen yanlış anlamayın) bu tip tuzak sorular ile daha önceden karşılaşmış vereceği cevabı önceden bilen kişilerdir.Bu tip insanlara maalesef bu forum sayfalarında ulaşamaz ,sizi tatmin edecek cevapları bulamaz,bunun aksine az bilgi birikimi aileden ve ufak araştırma sonucu edinilmiş bilgi sahibi insanları karşınıza alır ve bu tip (tekrar özür dilerim) tuzak sorular ile onları ekarte eder ve kendi savınız doğruluğuna inanırsınız.
    Karşılıklı saldırı elbette husumet sebeplidir: Kullandığım cümle aynen şu şekildedir.:Sonuç olarak karşılıklı yapılan inançlara saldırı husumetten baska bir gelir getirmemekedir.

    Saygılarımla ,,,




  • Eveetttt nerde kalmıştık

    2000watts,benim inandığım Kurandır.Kuranda bana Türkleri yok etmelerini söyleyen bir cümle gösterebilirmisiniz.Neye dayanarak böyle bir yorum yapıyorsunuz.
    Diğer zenginlik ve fakirlik hakkında yorumarınıza katılıyorum.Yani devlet devlet olsun memlekette fakir kalmasın.Bu güzel bir yaklaşım.Ancak siz dünyada 3.hatta 4. dünya ülkesi diye hitap edilecek,açlıktan bakın tekrarlıyorum AÇLIKTAN ölen insanlarında olduğunu biliyorsunuz değilmi.İşte din burda devreye giriyor.Diyorki fakiri gördüğün yerde yardım et.Dini bir kenara koysak insanlık olarakta bu gerekmezmi.Dünyada fakirlik bitermi.Bence bitmez.Çünkü çoğu insan egolarının esiridir.Bir atom bombası yapmak yere o fakir insanları doyurmuyorsa insan dünya üzerinde fakirlik sona ermez ve tekrar ediyorum İslam açın halinde anla diyor.Yardımlarınıda esirgeme diyor.
    Konuştuklarımız sizi şaşırtmış.Anladığım kadarı ile körü körüne inandığımızı varsayarak bunu söylediniz.
    Biz körü körüne inanmıyoruz.610 senesinde inen bir dinin kitabı olan Kuranda göklerin, yerlerin, canlıların, eski zamanların ve şimdiki zamanların sözünün edildiğini,bir çok mucizeyi bize gösterdiğini inceliyoruz ve inanıyoruz.
    İlk yaratılışta kardeşin kardeşle cinsel birleşmesi var demek,olayı maddedeye yönelndirmek demek.Kuranda böyle bir şeyden bahsedilmiyor.E nasıl oldu ozaman derseniz,eti kemiğe yapıştıran güç,Hz İsayı ana rahmine babasız indiren güç elbette bunun bir yolunu bulmuştur diyoruz.Sonra deniliyorki böyle diyorsunuz işin içinde sıyrılmaya çalışıyorsunuz.Birincisi bunu biz demiyoruz.Kuranda ALLAH diyor.İkincisi bigbang gazından önce ne vardı sorusunu soruyoruz hiç bişey deniliyor veyahutta bir başka gaz deniliyorve yahutta o hep vardı deniliyor.Mademki görmek istiyorsunuz(ALLAH'ı) bu gazı gördünüzmü diyoruz hayır deniliyor.Şimdi benim dolaylı anlatımımla burdaki dolaylı anlatım arasındaki farkı söylermisiniz.Biz ALLAH'a size göre körü körüne inanıyoruz ateistler bigbange körü körüne inamıyorlarmı.Ateizmin içinde felsefe önemli bir yerde bulunmuyormu?Felsefe kabaca; bireyden bireye değişkenlik gösterecek düşünme şekli değilmidir.Yani soyutsal değilmidir.Peki ateizmde herşeyin nesnesel yani bilimsel boyutlarına bakılmıyormu.Ozaman soyutsal bir yaklaşımla somutsallığa nasıl ulaşılıyor.Biz ise somutsal yaklaşımla(kuran elle utulur gözle görülür) soyutsalı arıyoruz.Hemen hemen aynı şeyi yapıyoruz onlarla,yani olaylarda soyutsallık var ve soyut insan beynini en çok kurcalayan öğedir.
    Biz bu konuda bir kitap gösterdiğimizde(Kuran) bunu delil olarak kabul etmiyorlar ama kendileride başka kaynaklar gösterip al aha sana delil deyip inanmamızı bekliyorlar.Yoook,inanmak okadar kolay değil.Mühendis bey bir yerde bana ben senle tartışmıyorum benim amacım burdaki diğer insanlara bilgi vermek demişti,aynı şekilde bende burdaki ateistlele bişey tartışmıyorum.Olurya bişey kafasına takılan olurda buraya bakarsa fikir edinsinler diye katkıda bulunuyorum.Yoksa yıllarca atiest olarak yaşamış bir insanda beni ateist yapamaz,yıllarca İslam Dini mensubu olan bende bir ateisti İslam Dini mensubu yapamam.Amacım bu değil.
    Çünü benim dinimde bir laf var,artık sözün bittiği yere benim açımdan konulacak nokta,zannetmeyinki kaçış noktası.Hayır kaçış değil.Yani ssen inanıyorsan şundan şundan inanıyorum karşındaki inanmıyor bundan bundan dolayı diyor ve bu kendini tekrarlayan kısır bir döngü olduysa diyor:
    ''LEKÜM DİNİKÜM VELİYYEDİN'',yani
    Senin dinin sana benim dinim bana''dahada Türkcesi;
    Senin inanışın sana benim inanışım bana.
    Bu kadar.



    Massaimassai,diyorsunuzki Kuran insan eliyle yazılmış bir kitap.Bir İlahi güç söz konusu değil.Bende diyorumki Kuranda kısaca özetlersek eğer insan eli değdiği öne sürülüyorsa onun(Kuran) gibi bir tanede siz yazın.Öyle yazınki bu kitap(Kuran) nasılki çağlar öncesinde bilimin geçen bir yada iki yüz yılda bulduklarını kendi içerisinde bulunduruyorsa sizde böyle bilgiler yazın bakalım diyor ve onu öyle bir yazınki diyor bunun(Kuranın) hükmü ortadan kalksın diyor.
    Yok eğer yapamıyorsanız diyor bu(Kuran) İlahi bir sözdür diyor.
    Mademki insan yazmış bunu sizde bizde insanız benim gücüm yok böyle birşey yapmaya varsa eğer gücünüz buyrun yukardaki olayı yapın.




  • Dünya sanki insanoğlu için yaratılmış...
    Yaşam koşulları, yiyecek, içecek, güzellikler bile...
    Yukarıda da yazmıştım, dünya ekseninde bir derecelik kayma dünyayı çöle yakın bir duruma sokacak canlılık için yaşamı çok daha zorlaştıracaktı.
    Tamam gene canlılık olabilirdi ama bu kadar mükemmel bir uyum ve güzellik olmazdı.
    En azından iklim şartlarına uyum için daha farklı belki de çok çirkin yaratıklar olurduk:)
    Doğadaki ekosistemi sanırım herkes biliyor artık...
    Bu eko sistemde bir tek insana yer yoktur. Çünkü insan yapısı gereği gittiği heryeri değiştirir, bozar.
    Bunu istese de istemese de yapar.
    İnsanı çıkartın eko-sistemden, dünyadaki düzen asla değişmez!
    Ne bir ağacın ne de bir böceğin soyu tükenir ne de çevre tahribatı yaşanır.
    Herkes insan neden yaratıldı diye soruyor?
    Peki ekosistem nasıl ve neden düzenlendi diye kimse sormuyor.
    Örneğin bitkiler, meyveler...
    Çoğunluğu insanoğlu için yaratılmış gibi değil mi?
    Bitki ve meyvelerden biz insanlar dışında daha çok yararlanan bir canlı yoktur.
    Bitki neden evrimleşsin...
    Hem de insanoğlu için yararlı hale gelebilecek şekilde...
    Şimdi diyeceksiniz ki insanoğlu sonradan yaratıldığından kendini bitkilere göre uydurdu.
    Peki başlangıcında bitkiler neden yararlı hale geldi?

    Fazla uzatmadan...
    Dediğim gibi herşey insanoğlu için yaratılmış...
    Bakın insana irade verilmiş ki sistemi düzgün kullanırsa yararına hor kullanırsa zararına olacak şekilde kullansın diye...

    İnsan dışındaki canlılar için kaynaklar sınırlı değil iken neden insan için kaynaklar sınırlı oluyor?
    Açıklar mısınız?
    İnsana verilen akıl ile alakalı olabilir mi!

    O yüzden diyorum dünya sisteminden insanı çıkartın sistem aksamadan devam eder.
    Ama işin içine insan girince ortalık karışıyor!

    Sistem özellikle insan için yaratılmış...
    Daha çok delil istiyorsanız etrafınıza ve dünyaya daha dikkatli bakın...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi metalok -- 21 Ağustos 2008; 8:46:27 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Wristcutter

    Kardelen imalı imalı konuşmasak...Google'a yıldızların oluşumu yazınca çıkan ilk belgelerden birisi o.Araştırmaya gerek yok yani.

    Yarın üni kaydı için gerekli evrakları toplamam lazım.Araştırıp araştırıp yazamayacağım cevap.


    Edit:Evren ile ilgili soruların için Ceviz Kabuğundaki Evren Yazar:Evren Stephan Hawking...Okursan pek problem kalmaz.

    İamlı konuşma yok kardeş...
    Aramızda geçen olayı radyolog doktorumuz avr ona anlattım "Kardeş yaşları 25'den fazla değildir emin ol dedi.Ben ateistim der dedi ama gençliğin verdiği savurganlıktan özentiden yapar,25 yaşından sonra fikirleri tamamen oturmaya yüz tutar....""

    Bakıyorumda doğru söylüyor doktorumuz..

    Dostum sorularıma neden bu kadar zor cevap verebiliyorsunuz?
    Hawking abinize bir sorun bakalım

    Unutmayın hiçbirşey kendi kendine ne devrilir nede evrilir.Onu eviren deviren birisi var..Bana göre ALLAH size göre XXX

    Enerji de akıl varmı acaba?


    Bunlarıda cevaplayalaım lütfen çünkü ATAMIN NERDEN NASIL GELDİĞİNİ ÖĞRENMEK İSTİYORUM
    Bizim ilk atamız kimdir?
    Nasıl dünyaya gelmiştir?
    Dünyaya bizi getirmesindeki gaye nedir?
    Madem öyle sadece dünyayı hayvanları ve bitkileri yapması yetmemmişmi?
    Kainat nasıl oluştu?Bing-bangdan önceki hayat yada xxx nasıldı?

    Dünyanın yaratılışındaki hikmet nedir?
    İLk enerji nasıl tekamül etmiştir...
    Birde şu ceviz olayını
    açıklarsanız çok memnun olurum

    Uzun uzun yazmayın lütfen.İşlerimde yoğun olduğunda okuyamayabilirim
    Bundan sonra bu kadar zaman ayıramam yanlış anlaşılma olmasın



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _KARDELEN_ -- 21 Ağustos 2008; 8:55:27 >




  • Kafası çalışan her insanki bu noktada aslında farkındalık kazanan diyelim insanların zaaflarından yararlanmayı,onları kullanmayı çok iyi bir şekilde becerebilir.Şeyh, alim, molla tayfası hakkında yapılan eleştirilerin sebebi genelde kendileri inanmamalarıdır kendi öğretilerine. Bu konularda insanlar günümüzde eskisine göre daha sağlıklı bir konumda olsada öteki dünya fikriyle insanları gene avucuna alabilir bu büyük öğretiler.Yani herhangi nesnel bir bilgiye (akıl ve mantık dini gibi) ihtiyacı olmadı dinin hiç bir zaman.Burada anlamadığım ise arkadaşların bilimin zaten aydınlattığı alanlarda belirsizlik araması (heisenbergin kulakları çınlasın ) Yok daha önce yazdıklarım arasında ipucuda verdim.Kunatum seviyesindeki indeterminizm ve insandaki bilinç yaratılışcılar için bulunmyacak nimet.Bu konuların üstüne gidip burdan ekmek yiyebilirsiniz özellikle kuantum konusunda.Ama siz çıkmış mucize mucize diye


    quote:

    Tevbe Sûresi
    Ey iman edenler! Allah'a ortak koşanlar ancak bir PİSLİKTEN ibarettir. Artık bu yıllarından sonra, Mescid-i Haram’a yaklaşmasınlar. Eğer yoksulluktan korkarsanız, Allah dilerse lütfuyla sizi zengin kılar. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

    29 - Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslam’ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın.


    Bunun aynısından bir tane dahamı istiyorsun ?

    Ben bir deneyeyim.

    Şu ağacı görmüyormusun ? Şu sayfayı görmüyormusun( şu anda açtığın sayfadaki nizam ve intizamdan bahsediyorum). Şu klavyeyi görmüyormusun ? Onda herhangi bir eksiklik yada noksanlık olmadığını görmüyormusun. Eğer görmüyorsan düşünüp ibret almıyorsan.Yan cehennemde seni pis müşrik !( burda kurşun kazan ile çeşitleme yapılabilir.)

    Amatörce bu işle uğraştığımı hatırlatayım 3-5 tane müridem olsun bülbül gibi şakırım




  • quote:

    Orjinalden alıntı: metalok

    Sistem özellikle insan için yaratılmış...
    Daha çok delil istiyorsanız etrafınıza ve dünyaya daha dikkatli bakın...

    Bilinc konusu gene , bilincin insana evrende ayrıcalıklı bir yer verdiği zaten bilinen bir gerçek bu yüzden kökenimizi,oluşumuzu bir fenomen olmaktan çıkarmaya çalışıyoruz.İnsanı insan yapanda bu merakı zaten işin kolayına kaçmak değil.Yok daha öncede dedim yeryüzünde herşeyin sebebi belli bir çocuk pört diye annesinin karnından çıkmıyor.Uzun bir süreç ( bu süreçde mucize demeyin) sonunda doğal yollardan ! çıkıyor annenin vücudundan.Siz kalkmış çocuk doğmadı port diye ortaya çıktı diyorsunuz.İsa yı ayrı tutuyorum O da başka bir mesele
    Yani bakıyorsun herşey yasa herşey belli bir kanun çercevesinde ilerliyor.Sonrada bir anda tanrı bir eliyle koyduğunu diğer eliyle bozuyor.Bunada tamam diyoruz mutlak değerler yüzünden ama biz hiçbirine tanıklık edemedik ona yanıyorum

    Ha bide su olmasa yaşayamazdık herşey insan için yaratılmış gibi bir düşüncede komedi tam marsda helyum soluyor olsak o zamanda aman allahım herşey bizim için yaratılmış diyecektiniz.İnsanı oluşturan çevre dünya iken ihtiyaç listesinin dünya dışı argümanlar ile zenginleşmesini nasıl bekliyorsunuz anlaşılır gibi değil.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: EngineerInDefenceInd

    OFFF OFFFF...
    23,45 olsaydı da mevsimler olurdu 19,30'da olsa.. Eğer 0 derece olsa idi biz de ona göre evrimeşir ve nasıl da dik olmuş bak diye bunları tartışıyor olurduk yine..

    Bu arada dünya bir yıl içinde güneşe defalarca yaklaşıp uzaklaşıyor sen dünyanın yörüngesini daire mi sanıyorsun..

    H2O bilimle oluşmaz, bilim bu oluşumu açıklar...
    H2O2 veya Carbon'lu organik bileşenler de aynı şekilde..
    Bu arada cidden merak ediyorum aşağılamak için sormuyorum, yaşını ve eğitim durumunu PM'den bana yazar mısın ??

    Ona göre konuşacağım seninle.

    quote:

    Orjinalden alıntı: soho


    bilim ve fizik nasıl yaşam şartları oluşturmazmış? hani az önce ne dersem fizik- bilim diyordun ?

    ben 23,27 diyince kütle çekimi demedin mi?
    23,27 olmasaydı dünyada mevsim olmazdı..dünya güneşe bir milim daha yakın olsa dünyada hayat olmazdı..

    2 hidrojen 1 oksijenle birleşmese su olmaz..bu bilim değil mi? su olmazsa hayat olmaz bunu sende biliyorsun..
    tüm bunlara bakarak şimdi neden caydın ?




    sen önce coğrafya bilgini tazele ondan sonra gel, yani bunu bir emir cümlesi olarak alma..burda gelip bişiler söylüyorsan ve söylediklerinin mantıklı olduğuna kanaat getirmemizi istiyorsan çok önemsediğin herşeyin kaynağı olan coğrafya bilimini iyi öğren öyle gel..yoksa kanıtlayamazsın hiçbirşeyi..

    ayrıca bana cevap vermek zorunda değilsin..zira cevapların namazı spor, abdesti de sadece temizlik gibi olacaksa hiç cevap verme..hatta önce Kuran-ı Kerim de abdestin nasıl alınacağını hangi vücut uzuvlarının yıkanacağına bi bak bakalım yıkanmakla eş değerde miymiş değilmiymiş..




  • Günaydın

    Başlıyoruz yeni bir.güne ; bakalım bugün hangi "inanmadığımız kelamlar bize kanıt olarak sunulacak ve bizler tarafından tebessümle okunmadan geçilecek" (sözüm size değil metalok kardeş ama sıra size de geliyor merak etmeyiniz ..)

    Başlıyorum..Orada mısın metalok ;

    Sen: Dünya sanki insanoğlu için yaratılmış...
    Yaşam koşulları, yiyecek, içecek, güzellikler bile...

    Ben: Hayır insanoğlu o yaşam koşullarına, yiyecek ve içeceklere uyum sağladı..Güzellik ise ona keyif veren şeylere tanımladığı tamamen algısal bir kavram, materyal değil..


    Sen: Yukarıda da yazmıştım, dünya ekseninde bir derecelik kayma dünyayı çöle yakın bir duruma sokacak canlılık için yaşamı çok daha zorlaştıracaktı.

    Ben: Sizce çöl kolay bir yaşam oramı değil anladığım kadarı ile ama develer orada çok rahat yaşıyorlar..ve onlar için çöl sıcakları, ve kum en rahat yürünen en mutlu olunan yer..Demekki yşam koşullarının güzelliği kolaylığı canlıdan canlıya varyasyonlar gösteriyor. Siz bir kangal köpeğini ya da bir sibirya kurdunu izmir'de yaşamaya zorlarsanız o hayvan sizin için çok güzel olan o şartlarda uyuzlaşır ve gerçek yapısını yaşayamaz..Yani senin için güzellikler ile dolu olan bir mekan ve atmosfer onun için cehennem azabına dönüşebilir.

    Sen:
    Tamam gene canlılık olabilirdi ama bu kadar mükemmel bir uyum ve güzellik olmazdı.

    Ben: Mükemmel uyum ve güzellik yine olurdu çünkü sen ve cevrende şu anda gördüğün canlılar için mükemmel uyum ve güzellik kavramları şekil değiştirirdi..

    Sen:
    En azından iklim şartlarına uyum için daha farklı belki de çok çirkin yaratıklar olurduk:)


    Ben: Şimdiki "sen"le şimdiki senin algına göre belki çirkin olurduk ama o şartlarda evrimleşerek gelişmiş senin değer yargılarına göre yine güzel olurdun.. Sen hayatın boyunca hiç zenci görememiş olsan ve seni bir anda zencilerin arasında yaşamaya mahkum etseler onları çooook çirkin bulurdun ama zencilerin yoğun olduğu bir kasabada büyümüş olsan ya da kendin bir zenci olsan ailen veya yakın komşularınız sana çirkin görünmezdi..

    Sen:
    Doğadaki ekosistemi sanırım herkes biliyor artık...
    Bu eko sistemde bir tek insana yer yoktur. Çünkü insan yapısı gereği gittiği heryeri değiştirir, bozar.
    Bunu istese de istemese de yapar.
    İnsanı çıkartın eko-sistemden, dünyadaki düzen asla değişmez!


    Ben: Bence eko sistem çok daha sağlıklı olur düzen çok daha insanlar evrimleşmeden önceki gibi devam ederdi.


    Sen:
    Ne bir ağacın ne de bir böceğin soyu tükenir ne de çevre tahribatı yaşanır.

    Ben:
    Her soy tükenişi insan etmeni ile bağımlı değildi.MEsela dinozorların soyunun tükenmesi ile insanlar arasında en ufak bir bağ yoktur. Bu nedenle birşeyler yokolmazdı demek doğru olmaz..Evren'de gerçekleşen bazı olayların dünyaya etkisi yine birşeylerin yokolmasına veya birşeylerin evrimleşip başka şeyler olmasına sebep olurdu..
    İnsanlar olmasa belki bambaşka bir canlı evriminin bir aşamasında bedeninden çok beynini kullanmaya başlar belki de dünyayı tahrip edecek bambaşka bir "insan" türü ortaya çıkardı bunu bilemeyiz ya da belki de insanlar yokolmadan dünya mahvolmadan başka bir tür insanlaşacak ve dünyayı elimizden alıp bizleri köle yapacak..(Bkz. Planet of APES-Maymunlar Cehennemi)



    Sen:
    Herkes insan neden yaratıldı diye soruyor?
    Ben:
    Sormuyorum..Yaratılmadığımızı evrimleşrek kendimizi yarattığımızı biliyorum..

    Sen:
    Peki ekosistem nasıl ve neden düzenlendi diye kimse sormuyor.
    Örneğin bitkiler, meyveler...
    Çoğunluğu insanoğlu için yaratılmış gibi değil mi?

    Ben:Hayır bizler sadece halihazırda oluşmuş sistemi kullanmayı öğrendik ve devam ediyoruz..

    Sen:
    Bitki ve meyvelerden biz insanlar dışında daha çok yararlanan bir canlı yoktur.

    Ben:
    Hayvanlar yöntem geliştiremezler o yüzden de belli alışkanlıklarının dışına çıkmazlar kolay kolay..Bu sebepledir ki bütün türlerin belli besin kaynakları vardır...Ama insanlar bu hayvanların beslenme alışkanlıklarını kopyaladıkları için daha fazla kaynaktan faydalanabilmektedirler..Bizler için yaradılmış birşey yok bizlerin kullanmayı öğrendiğimiz, taklit ettiğimiz veya deneyerek yanılarak keşfettiğimiz şeyler var ve son aşamada ise kendimiz için yaptıklarımız..


    Sen:
    Bitki neden evrimleşsin...

    Ben:
    Bulunduğu doğa ve iklim şartlarına uyum sağlamk için.


    Sen:
    Hem de insanoğlu için yararlı hale gelebilecek şekilde...

    Ben:
    İnsanoğluna yararlı hale gelecek şekilde bir gelişim söz konusu değil..Doğal şartlara çevredeki canlı yapısına uyum sağlayacak şekilde gelişirler birbirleri ile etkileşim halindedir doğal unsurlar ve canlılar..


    Sen:
    Şimdi diyeceksiniz ki insanoğlu sonradan yaratıldığından kendini bitkilere göre uydurdu.

    Ben: hayır sonradan yaradılma diye birşey söz konusu değil...maymunla ortak atalarımızdan ayrıldığımız zaman diliminde "beyin" geliştirerek doğaya üstünlük kurmayı başardık bu sayede de çevremizdeki unsurlar "kullanmayı" öğrendik..

    Sen:
    Peki başlangıcında bitkiler neden yararlı hale geldi?

    Ben:Bitkiler yararlı hale gelmedi.
    Şöyle açıklayayım bir çok insanın çok sevdiği meyvelerde çilek bazı insanlarda ölümcül alerjik reaksiyona sebep olur, ya da kara lahana insandaki iyotun emilimini engellediği için guatra sebep olur..Burada bir yararlı veya zararlı hale gelme söz konusu değil bizler deneyerek yanılarak zaman zaman ölerek ama öğrenerek neleri yiyip neleri yemememiz gerektiğine karar verdik..sonra da bunların yararlarını keşfettik zararlarını da..


    Sen:
    Fazla uzatmadan...
    Dediğim gibi herşey insanoğlu için yaratılmış...

    Ben: Tezlerine sunduğum antitezlere rağmen böyle düşünecek misin merak ediyorum..

    Sen:
    Bakın insana irade verilmiş ki sistemi düzgün kullanırsa yararına hor kullanırsa zararına olacak şekilde kullansın diye...

    Ben: Sistemi zararında kullanmak herhangi bir canlının yağabileceği birşeydir..Bir çift fareyi kısıtlı alana kısıtlı besin kaynağı ile kapatırsan önce üreme içgüdüsüne yenik düşecek ve populasyonu hızla artacaktır sonra besin ve alan yetersiz geldiğinde nufus kontrolü amacı ile zayıfları öldürmeye başlayacaklardır..Bizler de benzer birşeyi binyıllardır yapıyoruz. Bir alana yerleşiyoruz oranın kaynaklarını sömürüp sonra kaynakları daha güzel başka alana gidip oraların yerli canlıları ile mücadle ediyoruz yenersek oraları sömürüyoruz yenemezsek kendi alanımıza dönüp birbirimizi yokediyoruz..


    Sen:
    İnsan dışındaki canlılar için kaynaklar sınırlı değil iken neden insan için kaynaklar sınırlı oluyor?
    Açıklar mısınız?
    İnsana verilen akıl ile alakalı olabilir mi!

    Ben: Tam olarak ne demek istediğinizi anlayamadım ..



    Sen:
    O yüzden diyorum dünya sisteminden insanı çıkartın sistem aksamadan devam eder.
    Ama işin içine insan girince ortalık karışıyor!
    Ben : Aksinin olma ihtimali olmasına rağmen katılıyorum.

    Sen:
    Sistem özellikle insan için yaratılmış...
    Ben: Bir üstteki alıntımda söylediklerin ile çelişmiyormu bu sözlerin..Özelllikle insan için yaratılmış olsa insan yokolduğunda düzenin bozulması gerekmez mi ? ve tam aksi şekilde tamamen insan için yaratılmış olsa sistemde insan olduğu sürece insanların refahı için sürekli kendini o düzende tutması , bozulmaması gerekmez mi ? Çelişkili geldi bu önermeniz..Belki bu kez de ben yanlış anladım sizi..

    Sen:Daha çok delil istiyorsanız etrafınıza ve dünyaya daha dikkatli bakın...
    Ben: İnananlar için allahın varlığına kanıt olan birçok olumlu şeyin olumsuz yanları inanmayan bizler için allahın olmadığına kanıtlık ediyor..Sizler bardağın dolu tarafını görüp iman ederken bizler bardağın dolu kısmındaki çatlak yüzünden boş kısımdaki artışı izliyoruz..ve YOK diyoruz..


    Sevgilerimle..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EngineerInDefenceInd -- 21 Ağustos 2008; 9:58:42 >




  • 
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.