Şimdi Ara

II. Osman (Genç Osman)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
29
Cevap
1
Favori
3.975
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Zindanlarda öldürülen bir efsane...Sanıyorumki Osmanlıdaki bozulmayı ancak Genç Osman durdurabilirdi.Onu da götürdüler...

     II. Osman (Genç Osman)


    II. Osman (Genç Osman), (d. 3 Kasım 1604, İstanbul – ö. 20 Mayıs 1622, İstanbul). 16. Osmanlı padişahıdır.

    Babası I. Ahmed, annesi Mahfiruz Haseki Sultandır. Mahfiruz Haseki Sultan Rum'dur. Sultan Genç Osman 14 yaşında iken, amcası Sultan Birinci Mustafa'nın tahttan indirilmesi üzerine Osmanlı tahtına oturdu. Annesi onun yetişmesi için çok titiz davrandı. Sultan Genç Osman iyi bir terbiye ve tahsil gördü. Arapça, Farsça, Latince, Yunanca ve İtalyanca gibi doğu ve batı dillerini klasiklerinden tercüme yapabilecek kadar güzel öğrendi. Genç Osman zeki, enerjik, atılgan, cesur ve gözüpek bir padişahtı.

    Sultan Genç Osman, Fatih Sultan Mehmed devrine kadar yapıldığı gibi saray dışından, Şeyhülislam Es'ad Efendinin ve Pertev Paşa'nın kızları ile evlendi. Yavuz Sultan Selim devrinden itibaren padişah saray dışından evlenmediği için bu davranış önemli bir değişiklik oldu. Kendisine planlarını uygulayacak bir sadrazam bulamadı.

    Tarihte eşine az rastlanır bir şekilde tahtan indirilerek, Yedikule zindanlarında boğularak öldürülen Sultan Genç Osman, babası Sultan Birinci Ahmed'in Sultanahmet Camii'nin yanındaki türbesine defnedildi. Tahta çıkar çıkmaz devlet erkanı içindeki üst düzey yetkilileri değiştiren, müderris ve kadıların atanma yetkilerini şeyhülislamdan alan Sultan Genç Osman çok yenilikçi bir padişahtı.

    İran ilişkileri

    Sultan Genç Osman tahta çıktığı sırada Sadrazam Halil Paşa, İran seferindeydi. Osmanlı ordusu Pul-i Şikeste'de yenilmesine rağmen, İranlılar, mukaddes saydıkları Erdebil şehrinin Osmanlılar'ın eline geçme ihtimali üzerine barış istediler. Serav sahrasında, daha önce iki devlet arasında imzalanan Nasuhpaşa antlaşması baz alınarak imzalanan Serav Antlaşması'yla barış tekrar sağlandı. (26 Eylül 1618).

    İtalya ve Akdeniz seferi

    Halil Paşa komutasındaki Osmanlı donanması 1620 yazında Akdeniz seferine çıktı. İstanbul'dan ayrıldıktan sonra Navarin'e gelen donanma, buradan da kuzeye, Adriyatik'e doğru yöneldi. Dıraç'da iki İtalyan gemisini ele geçirdikten sonra İtalya'ya asker çıkardı ve İspanyollara ait olan liman şehri Manfredonia'yı işgal etti.

    Lehistan (Polonya-Litvanya) Seferi

    Osmanlı Devleti ile Lehistan arasında bir dostluk mevcuttu. Dinyester ırmağı iki ülke arasında sınır oluşturuyordu. Osmanlı-Avusturya savaşlarında Lehistan ilişkileri gerginleştiyse de barış bozulmamıştı. Fakat askeri birliklerin geçimini Lehistan'a yaptığı akınlarla sağlayan Kırım Hanı, barışa aykırı hareket ediyordu. Bunun yanı sıra Lehliler Boğdan işlerine müdahaleden geri kalmadıkları gibi, Boğdan'a ait Hotin kalesini işgal etmişlerdi (1617). Ayrıca Eflak ve Erdel'in içişlerine müdahale etmeye devam ediyorlardı. Bu olaylar üzerine Sultan Genç Osman, kendisine yapılan muhalefetlere rağmen Lehistan seferine karar verdi. Bu arada Özi Beylerbeyi İskender Paşa komutasındaki birlikler, Purut kıyısında bulunan Yaş'ta, Lehlileri bozguna uğratmıştı (20 Eylül 1620).

    Sultan Genç Osman, 1621 yılının Nisan ayında Lehistan Seferine çıktı. Lehler yeni ve daha büyük bir ordu meydana getirme çabasındaydılar. Avusturya'dan yardım alarak ordularını takviye ettiler. Osmanlı Ordusu 2 Eylül 1620'de Hotin önlerine geldi. Kale kuşatıldı ve Hotin kalesi önlerinde yapılan meydan savaşında, düşman siperlerinin ele geçirilememesi, askerlerin şevk ve heyecanını oldukça yıprattı. Yeniçerilerin de kendilerini tam olarak savaşa vermemeleri, bu savaşın kesin bir netice ile sonuçlanmamasına yol açtı. Lehistan elçilerinin savaşa kendilerinin neden olduklarını bildirmesi üzerine Hotin Antlaşması yapılarak sefere son verildi (29 Eylül 1621). Antlaşmaya göre Lehler ve Osmanlılar birbirlerinin topraklarına saldırmayacak Lehistan eskiden olduğu gibi Kırım Hanına 40.000 düka altın verecekti.

    Yenilik hareketleri

    Sultan Genç Osman, Lehistan seferindeki başarısızlığının sebebi olarak askerin gayretsizliğini görüyordu. Askeri alanda bazı yenilikler yapma fikri böylece gelişti. İşe Kapıkulu Ocakları ile başladı. Yaptırdığı sayımda, asker sayısının maaş defterindeki kişi sayısından az olduğunu anlayınca fazladan para vermeyi kesti. Bu durum da, daha önce fazladan gelen paraları kendi ceplerine atan zabitlerin, Sultan Genç Osman'a düşman olmalarına yol açtı.

    Sultan Genç Osman; her şeyin farkındaydı, ancak tecrübesiz olması yüzünden istediği yenilikleri yapamıyordu. Anadolu, Mısır ve Suriye'deki Türk ve Türkmenlerden oluşacak yeni bir ordu kurmak istiyordu. Aynı zamanda saray, harem ve ilmiye teşkilatlarını yeniden kurmak, yeni kanunlar çıkarmak gibi yenilikçi düşünceleri de vardı. Kapıkulu Ocakları bu durumdan rahatsızdı ve bunu belli etmekten kaçınmıyorlardı. Şeyhülislam Es'ad Efendi'nin başında bulunduğu ilmiye sınıfı ise fikir belirtmiyordu.

    Sultan Genç Osman'ın Haleb, Erzurum, Şam ve Mısır beylerbeylerine asker yazdırmak için gizli bir irade gönderdiğinin sarayda adamları olan yeniçeriler tarafından öğrenilmesi, bardağı taşıran son damla oldu. Sultan Genç Osman asker toplamak için Anadolu'ya bizzat kendisi gitmek istiyordu. Bu arada İstanbul'a, Dürzi lider Maanoğlu Fahreddin'in Lübnan'da bir isyan çıkardığı haberi geldi. Sultan Genç Osman bunu bir fırsat bilerek, isyanı bastırmak için Anadolu'ya gideceğini söyledi. Ancak Sadrazam Dilaver Paşa ve Şeyhülislam Es'ad Efendi, koskoca padişahın küçük bir isyan için Anadolu'ya gitmesine gerek olmadığını söyleyerek, Sultan Genç Osman'ın Anadolu'ya geçmesini engellemeye çalıştılar. Başka bir çaresi kalmayan Sultan Genç Osman, hacca gideceğini ilan etti. Daha önce hiçbir padişah hacca gitmemişti. Sadrazam Dilaver Paşa ve Şeyhülislam Es'ad Efendi çok uğraştılarsa da Sultan Genç Osman fikrinde kararlıydı. Padişahın geçeceği güzergah üzerindeki vilayetlerin beylerbeyleri haberdar edildi ve hazırlık yapmaları istendi. Sultan Genç Osman'ın yanında 500 yeniçeri ve sipahi olacak, geri kalan asker İstanbul'un korunması için İstanbul'da kalacaktı. Sadrazam, defterdar, nişancı, rikab ümerası, gedikliler, 40 müteferrika ve 40 divan katibi hac kafilesinde yer alıyordu.


    Genç Osman'ın ölümü

    Padişah otağının Üsküdar'a kurulacağı günden bir gün önce Yeniçeriler Süleymaniye'de toplandılar. Ayaklanan yeniçeriler saraya girip bazı devlet adamlarını öldürdüler. Yeniçeri ve sipahileri ikna etmek isteyen Sultan Genç Osman, yeniçeri ağalarını merhamete getirmeye çalıştı. Ancak bunda başarılı olamadı. Yerine amcası Sultan Birinci Mustafa ikinci kez tahta çıkarıldı. İsyancılar o an için Sultan Genç Osman'ı öldürülmesini düşünmüyorlardı. Ancak Sultan Genç Osman'ın ne kadar dirayetli bir padişah olduğunu bilen isyanın elebaşları padişahın Yedikule zindanlarına götürülüp orada öldürülmesini istediler. Sultan Genç Osman sekiz tane cellata kahramanca karşı koymasına rağmen boğularak öldürüldü.

    Sultan Genç Osman'ın naaşı, ertesi gün Sultanahmet Camii'nde kılınan cenaze namazında sonra Sultan Ahmed Camii'nde babasının türbesine defnedildi. Sultan Genç Osman'ın öldürülmesi Anadolu'da bazı isyanların çıkmasına sebep oldu. Osmanlı halkı padişahın öldürülmesini hiçbir zaman hazmedemedi. Sultan Genç Osman, gençliğinin en güzel günlerinde tahta çıkmış ve hep milletinin iyiliği için çalışmış, azim ve irade sahibi bir padişahtı. Ancak gençliği ve tecrübesizliği kendisine bu hazin sonu hazırladı







  • Eline sağlık güzel bi yazı olmuş. Sonuna kadar okudum. Gerçekten öldürülmesine çok üzüldüğüm bir padişahtı. İnsanların menfaatleri o zamanda hiç boş durmamış :(
  • quote:

    Orjinalden alıntı: ru3acava

    Eline sağlık güzel bi yazı olmuş. Sonuna kadar okudum. Gerçekten öldürülmesine çok üzüldüğüm bir padişahtı. İnsanların menfaatleri o zamanda hiç boş durmamış :(


    Kötü menfaatler asla boş durmazlar...

    Cevher olan padişahlar arasındaydı.Abdulhamit, Yıldırım, Fatih ve Kanuni...
  • Paylaşım için teşekkürler

    Allah ondan razı olsun söyliyecek birşey bulamıyorum
  • Eğer yaşasaydı pek çok şeyi kökünden deiştirebiLirdi hatta durakLamayı biLe durdurabLirdi. Ama öLdü
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Red Kit


    quote:

    Orjinalden alıntı: ru3acava

    Eline sağlık güzel bi yazı olmuş. Sonuna kadar okudum. Gerçekten öldürülmesine çok üzüldüğüm bir padişahtı. İnsanların menfaatleri o zamanda hiç boş durmamış :(


    Kötü menfaatler asla boş durmazlar...

    Cevher olan padişahlar arasındaydı.Abdulhamit, Yıldırım, Fatih ve Kanuni...


    Kanunının neresı cevher ? Evlat katılı, torun katılı, Babası yavuzun agzına kadaar dolrdugu hazıneyı bosaltan kısı yemısım onun muhtesemlıgını

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Genç Osman'a yeniçerilerin tecavüz ettiği söyleniyor. Bu doğru mudur, bilgisi olan ?
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    2.Abdülhamid ve Erdoğan
    4 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Dathka Graush

    Genç Osman'a yeniçerilerin tecavüz ettiği söyleniyor. Bu doğru mudur, bilgisi olan ?

    Ben de tam bunu diyecektim. Hatta hayalari kesilerek tecavuz edildi kendisine.
  • Tecavüz değil, bazı kaynaklar, yeniçerilerin padişahlara özel bir ölüm şekli olarak hayalarını koparttığını söylüyor. Ancak bu konuda kesinlik yok.
    Şu an genel görüş boğularak öldürüldüğü yönünde.
    Öldürülürken mücadele etmiş, katillerini zorlamış ancak kafasının arkasına aldığı darbe ile sersemleyip boğularak öldürülmüştür.
  • Devlet, yönetim biçimi ne olursa olsun; kişi ya da kurum değildir.Devlet ideası; politikasına, geleneğine karşı hareket edenleri pasifize eder.Yönetimin karanlık yüzü kontrol edebilecek nitelikleri yoksa, keskin sirke küpüne zarar verir.İyilik, güzellik, yenilikle sistem devam etmiyor görüldüğü üzere.
  • Kökünü kazıyacaktı yeniçerililerin fırsat vermediler büyük padişah olurdu.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Volkanbaba -- 11 Ocak 2012; 22:01:45 >
  • Ankara'daki arkadaşlara tavsiyem Devlet Tiyatroları tarafından sunulan "Genç Osman"ı izlemeleri. Muhteşem olmuş, mutlaka gidiniz görünüz...
  • Devletteki çıkar çevrelerinin ne kadar tehlikeli hale gelebileceğini gösteren hazin bir örnek. Bir de padihaşların boğularak öldürülmesinin kanlarının kutsal olduğu ve yere akıtılmaması gerektiği ile ilgili olduğunu biliyorum. Doğrumudur emin değilim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cautiondrunk


    quote:

    Orijinalden alıntı: Red Kit


    quote:

    Orjinalden alıntı: ru3acava

    Eline sağlık güzel bi yazı olmuş. Sonuna kadar okudum. Gerçekten öldürülmesine çok üzüldüğüm bir padişahtı. İnsanların menfaatleri o zamanda hiç boş durmamış :(


    Kötü menfaatler asla boş durmazlar...

    Cevher olan padişahlar arasındaydı.Abdulhamit, Yıldırım, Fatih ve Kanuni...


    Kanunının neresı cevher ? Evlat katılı, torun katılı, Babası yavuzun agzına kadaar dolrdugu hazıneyı bosaltan kısı yemısım onun muhtesemlıgını

    osmanlı devletini en uç noktaya taşıyan, avrupanın en çok korktuğu ve konuştuğu padişahtı kanuni. en uzun süre tahtta kalan en çok toprak kazanan, osmanlıyı osmanlı yapan padişahtı.




  • Eline sağlık :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: stabwound

    quote:

    Orijinalden alıntı: cautiondrunk


    quote:

    Orijinalden alıntı: Red Kit


    quote:

    Orjinalden alıntı: ru3acava

    Eline sağlık güzel bi yazı olmuş. Sonuna kadar okudum. Gerçekten öldürülmesine çok üzüldüğüm bir padişahtı. İnsanların menfaatleri o zamanda hiç boş durmamış :(


    Kötü menfaatler asla boş durmazlar...

    Cevher olan padişahlar arasındaydı.Abdulhamit, Yıldırım, Fatih ve Kanuni...


    Kanunının neresı cevher ? Evlat katılı, torun katılı, Babası yavuzun agzına kadaar dolrdugu hazıneyı bosaltan kısı yemısım onun muhtesemlıgını

    osmanlı devletini en uç noktaya taşıyan, avrupanın en çok korktuğu ve konuştuğu padişahtı kanuni. en uzun süre tahtta kalan en çok toprak kazanan, osmanlıyı osmanlı yapan padişahtı.

    katılıyorum ve böle birisinin torun katili evlat katili vs olduğuna inanmıyorum bunlar rumi tarihçilerinin uyduduğu şeyler
    osmanlı zamanın ağaçlara musallat olan karıncalara bile dokunulması istememiş birisidir kendisi 'ki ahirette karıncanında hakkını alacağı olacağını çok iyi bilen bir devlet adamı idi ,,




  • quote:

    Orijinalden alıntı: _baron_

    quote:

    Orijinalden alıntı: stabwound

    quote:

    Orijinalden alıntı: cautiondrunk


    quote:

    Orijinalden alıntı: Red Kit


    quote:

    Orjinalden alıntı: ru3acava

    Eline sağlık güzel bi yazı olmuş. Sonuna kadar okudum. Gerçekten öldürülmesine çok üzüldüğüm bir padişahtı. İnsanların menfaatleri o zamanda hiç boş durmamış :(


    Kötü menfaatler asla boş durmazlar...

    Cevher olan padişahlar arasındaydı.Abdulhamit, Yıldırım, Fatih ve Kanuni...


    Kanunının neresı cevher ? Evlat katılı, torun katılı, Babası yavuzun agzına kadaar dolrdugu hazıneyı bosaltan kısı yemısım onun muhtesemlıgını

    osmanlı devletini en uç noktaya taşıyan, avrupanın en çok korktuğu ve konuştuğu padişahtı kanuni. en uzun süre tahtta kalan en çok toprak kazanan, osmanlıyı osmanlı yapan padişahtı.

    katılıyorum ve böle birisinin torun katili evlat katili vs olduğuna inanmıyorum bunlar rumi tarihçilerinin uyduduğu şeyler
    osmanlı zamanın ağaçlara musallat olan karıncalara bile dokunulması istememiş birisidir kendisi 'ki ahirette karıncanında hakkını alacağı olacağını çok iyi bilen bir devlet adamı idi ,,

    kanuni 5 kere falan almanyaya sefer yapmış 5inde de boş dönmüş.hazineyi kurutmuş duraklama devrine girmiştir devlet.yavuz olsaydı dünya osmanlıydı halk hareketi çıkana kadar.




  • tabiki seferler için çok fazla hazırlık yapılır ve ona görede harcama yapılırdı , lakin sunu unutmamak lazım o kadar koca bir hazine 5 seferde bitecek bişey değildi
    + bazı seferlerde meydan savaşı olmadan geri dönülürdü tabiki bunda geri dönülme payı olarak epey bir altın verilirdi korkak avrupalılar tarafından bunuda hesaba katmak lazım ,
    osmanlının çöküşünü ilahi güç istedi ki eğer istemese idi sanırım dünyanın büyük bir kısmı islami olacak ve daha zorlu bir sınav verilemeyecekti
  • araştırıp öğren kanuni amasyadaki şehzade mustafayı tathtında gözü olduğunu sanarak birlikte çıktıkları bir seferde boğdurtmuştur

    tabi tüm bunların altında hürrem vardır
    neticede tahta hürremin oğlu çıkar
  • quote:

    Orijinalden alıntı: _baron_

    quote:

    Orijinalden alıntı: stabwound

    quote:

    Orijinalden alıntı: cautiondrunk


    quote:

    Orijinalden alıntı: Red Kit


    quote:

    Orjinalden alıntı: ru3acava

    Eline sağlık güzel bi yazı olmuş. Sonuna kadar okudum. Gerçekten öldürülmesine çok üzüldüğüm bir padişahtı. İnsanların menfaatleri o zamanda hiç boş durmamış :(


    Kötü menfaatler asla boş durmazlar...

    Cevher olan padişahlar arasındaydı.Abdulhamit, Yıldırım, Fatih ve Kanuni...


    Kanunının neresı cevher ? Evlat katılı, torun katılı, Babası yavuzun agzına kadaar dolrdugu hazıneyı bosaltan kısı yemısım onun muhtesemlıgını

    osmanlı devletini en uç noktaya taşıyan, avrupanın en çok korktuğu ve konuştuğu padişahtı kanuni. en uzun süre tahtta kalan en çok toprak kazanan, osmanlıyı osmanlı yapan padişahtı.

    katılıyorum ve böle birisinin torun katili evlat katili vs olduğuna inanmıyorum bunlar rumi tarihçilerinin uyduduğu şeyler
    osmanlı zamanın ağaçlara musallat olan karıncalara bile dokunulması istememiş birisidir kendisi 'ki ahirette karıncanında hakkını alacağı olacağını çok iyi bilen bir devlet adamı idi ,,

    Ne yazık ki sizin inanıp inanmamanızla olmuyor bu işler. Tarihte çocuk, yeğen vs katili olmayan padişah mı var ki? (ilk birkaçı hariç) Gözünüzde çok büyütüyorsunuz padişahları onlarda sıradan insan güç için yapmayacakları şey yoktu ve çoğu onu yaptı




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.