Şimdi Ara

Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR (12. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
259
Cevap
8
Favori
10.799
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    Konuda her şey falso. Bilimsel değil. Bilim bölümünde değil (Burası tutarlı), felsefe konusu değil, tartışılan bilim değil. En önemlisi ise konunun hurafeden ibaret olduğu.

    Mesela ne?

    Güneş'in merkezdeki karadeliğe doğru çekilip yaklaştığı saçmalığı.

    Gerçekten mi? Bunun saçma olduğunu neye dayandırıyorsun?



    Ben olmadığını şu bilimsel araştırmaya ve Kara Deliğin Güneş sisteminde kuvvet uyguladığına matematiksel hesaplarla ulaşıldığının delili olarak vardım.



    http://iopscience.iop.org/article/10.1088/0004-637X/737/2/50/meta





    Peki senin kaynağın ne?



    quote:

    The fraction of outliers increases as we move toward lower and lower masses, where most SMBHs are either ungrown or ejected, or where the galaxy never hosted an SMBH in the first place. We note that the effect of gravitational recoil (ejections) is strongest at intermediate galaxy masses. This is because low-mass galaxies have few mergers while high-mass galaxies have large escape velocities. Since low-mass galaxies have a small number of major mergers, or they have no SMBH, even if the ejection probability—based on the comparison between the escape and recoil velocities—is close to 100%, if a galaxy has no major merger at all, then the ejection probability convolved with the merger probability is zero.






     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR
    _____________________________




  • @Theologist Dikkatli oku. Karadeliğin çekim kuvveti uyguladığına itirazım yok. "Karadeliğe doğru yol alıyoruz, her an onun şiddetli çekim kuvvetine kapılıp karadelik tarafından yutulabiliriz." anlayışı saçmalıktan ve hurafeden ibaret diyorum.



    2014 yılında attığım mesajlara baktım da karadelik konusundaki bilgim o zamanlar epey yüzeyselmiş, bunu gördüm. Tabi bunlar konunun ciddiyetsizliği yanında çok sönük kalıyor. Anca felsefe (?) olarak değerlendirilir. Sana zaten gerekli cevabı Tarlok Kemal fazlasıyla vermiş. Üstüne bir şey eklenemez. Milyarlarca yıl zaten o merkezdeki karadelik tarafından çekiliyorsun ancak yaptığın tek şey etrafında bir yörüngede dolaşmak, fazlası değil. Dünya 5 milyar yıldır Güneş'e nasıl düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa, Ay nasıl Dünya'ya düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa -ki Ay ile Dünya arasındaki kütle çekim kilidi yüzünden Ay olması gerekenden biraz daha hızlı yoluna devam ettiği için her yıl bizden 4 cm kadar uzaklaşıyor- bizim Güneş sistemimiz de tıpkı diğer milyarlarca yıldız gibi o karadeliğin etrafında bir yörünge üzerinde dönüp duruyor. Ki biz zaten bu canavara da epey uzağız. Bizi bağlayan bir şey yok. Kısaca saçmalıklar silsilesi.
    _____________________________




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    @Theologist Dikkatli oku. Karadeliğin çekim kuvveti uyguladığına itirazım yok. "Karadeliğe doğru yol alıyoruz, her an onun şiddetli çekim kuvvetine kapılıp karadelik tarafından yutulabiliriz." anlayışı saçmalıktan ve hurafeden ibaret diyorum.



    2014 yılında attığım mesajlara baktım da karadelik konusundaki bilgim o zamanlar epey yüzeyselmiş, bunu gördüm. Tabi bunlar konunun ciddiyetsizliği yanında çok sönük kalıyor. Anca felsefe (?) olarak değerlendirilir. Sana zaten gerekli cevabı Tarlok Kemal fazlasıyla vermiş. Üstüne bir şey eklenemez. Milyarlarca yıl zaten o merkezdeki karadelik tarafından çekiliyorsun ancak yaptığın tek şey etrafında bir yörüngede dolaşmak, fazlası değil. Dünya 5 milyar yıldır Güneş'e nasıl düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa, Ay nasıl Dünya'ya düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa -ki Ay ile Dünya arasındaki kütle çekim kilidi yüzünden Ay olması gerekenden biraz daha hızlı yoluna devam ettiği için her yıl bizden 4 cm kadar uzaklaşıyor- bizim Güneş sistemimiz de tıpkı diğer milyarlarca yıldız gibi o karadeliğin etrafında bir yörünge üzerinde dönüp duruyor. Ki biz zaten bu canavara da epey uzağız. Bizi bağlayan bir şey yok. Kısaca saçmalıklar silsilesi.

    Dikkatli okuyorum sadece saçmalık diyip geçmişsin...

    Karadelik çekim kuvveti uyguluyorsa biz bu çekimden etkilenmiyor muyuz demek istiyorsun?

    Karadeliğin çekiminden etkilenip ondan uzaklaşmamızı veya sabit kaldığımızı neye dayanarak ifade ediyorsun?

    Sen Yıldızlar ile Kara Delikleri sanırım eş anlamlı sözcük sanıyorsun, ikisi farklı özellikte varlıklar...

    Ciddiyetsizlik diyorsun ben sana kaynak ve alıntı gösteriyorum... İyice anlayasın diye de kaynaktan alıntı yapıyorum, kara deliğin çekim kuvveti hiç yoksa bu ihtimal 0 ama çekim kuvveti 10 üzeri 20'de bir olsa bile süresi ne kadar olursa olsun sonumuz kara deliktir.


    Felsefe falan değil okuduğumu anlamaktan ibaret ve kaynakta da öyle yazıyor.

    Tarlok Kemal bana hiç bir kaynak göstermedi... Teorilerden ibaret mesajlar attı... Kaynakta matematiksel hesaplar var, akademik çalışma...

    Kendi cümlen içinde çelişiyorsun, hem çekilip hem etkilenmemek mümkün değil.

    Dünyanın dönüşü ile Güneşin dönüşünü aynı sanıyorsun biri yıldız diğeri gezegen... Bizim Güneş tarafından yutulmamıza engel olan en büyük etken Jüpiter ve diğer gezegenlerin çekimleri...

    Kara deliğin çekimine ters bana herhangi bir zıt kuvvet çekimini bekliyorum...



    Bak oran olarak %100 diyor! Açıp bir okusan anlarsın saçmalık olup olmadığını...

    Sen benden cevap almadan ve iddiamı çürütmeden herhangi bir kaynağa dayanmadan, neye göre saçmalık diyebiliyorsun bu akademik çalışmaya?


    Bekliyorum cevabını...

    Okursun belki yorum yapmadan diye tekrar paylaşayım...

    http://iopscience.iop.org/article/10.1088/0004-637X/737/2/50/meta



    Yıldızlar dönüp duruyor demekle de tam bir falso içine girmişsin...

    Yıldızlar dönüp durmuyor, Kara delik tarafından yutuluyor, yörüngeleri değişiyor...

    http://www.space.com/33278-star-passes-close-to-milky-way-s-supermassive-black-hole-artist-impression-video.html

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    @Theologist Dikkatli oku. Karadeliğin çekim kuvveti uyguladığına itirazım yok. "Karadeliğe doğru yol alıyoruz, her an onun şiddetli çekim kuvvetine kapılıp karadelik tarafından yutulabiliriz." anlayışı saçmalıktan ve hurafeden ibaret diyorum.



    2014 yılında attığım mesajlara baktım da karadelik konusundaki bilgim o zamanlar epey yüzeyselmiş, bunu gördüm. Tabi bunlar konunun ciddiyetsizliği yanında çok sönük kalıyor. Anca felsefe (?) olarak değerlendirilir. Sana zaten gerekli cevabı Tarlok Kemal fazlasıyla vermiş. Üstüne bir şey eklenemez. Milyarlarca yıl zaten o merkezdeki karadelik tarafından çekiliyorsun ancak yaptığın tek şey etrafında bir yörüngede dolaşmak, fazlası değil. Dünya 5 milyar yıldır Güneş'e nasıl düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa, Ay nasıl Dünya'ya düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa -ki Ay ile Dünya arasındaki kütle çekim kilidi yüzünden Ay olması gerekenden biraz daha hızlı yoluna devam ettiği için her yıl bizden 4 cm kadar uzaklaşıyor- bizim Güneş sistemimiz de tıpkı diğer milyarlarca yıldız gibi o karadeliğin etrafında bir yörünge üzerinde dönüp duruyor. Ki biz zaten bu canavara da epey uzağız. Bizi bağlayan bir şey yok. Kısaca saçmalıklar silsilesi.

    Dikkatli okuyorum sadece saçmalık diyip geçmişsin...

    Karadelik çekim kuvveti uyguluyorsa biz bu çekimden etkilenmiyor muyuz demek istiyorsun?

    Karadeliğin çekiminden etkilenip ondan uzaklaşmamızı veya sabit kaldığımızı neye dayanarak ifade ediyorsun?

    Sen Yıldızlar ile Kara Delikleri sanırım eş anlamlı sözcük sanıyorsun, ikisi farklı özellikte varlıklar...

    Ciddiyetsizlik diyorsun ben sana kaynak ve alıntı gösteriyorum... İyice anlayasın diye de kaynaktan alıntı yapıyorum, kara deliğin çekim kuvveti hiç yoksa bu ihtimal 0 ama çekim kuvveti 10 üzeri 20'de bir olsa bile süresi ne kadar olursa olsun sonumuz kara deliktir.


    Felsefe falan değil okuduğumu anlamaktan ibaret ve kaynakta da öyle yazıyor.

    Tarlok Kemal bana hiç bir kaynak göstermedi... Teorilerden ibaret mesajlar attı... Kaynakta matematiksel hesaplar var, akademik çalışma...

    Kendi cümlen içinde çelişiyorsun, hem çekilip hem etkilenmemek mümkün değil.

    Dünyanın dönüşü ile Güneşin dönüşünü aynı sanıyorsun biri yıldız diğeri gezegen... Bizim Güneş tarafından yutulmamıza engel olan en büyük etken Jüpiter ve diğer gezegenlerin çekimleri...

    Kara deliğin çekimine ters bana herhangi bir zıt kuvvet çekimini bekliyorum...



    Bak oran olarak %100 diyor! Açıp bir okusan anlarsın saçmalık olup olmadığını...

    Sen benden cevap almadan ve iddiamı çürütmeden herhangi bir kaynağa dayanmadan, neye göre saçmalık diyebiliyorsun bu akademik çalışmaya?


    Bekliyorum cevabını...

    Okursun belki yorum yapmadan diye tekrar paylaşayım...

    http://iopscience.iop.org/article/10.1088/0004-637X/737/2/50/meta



    Yıldızlar dönüp duruyor demekle de tam bir falso içine girmişsin...

    Yıldızlar dönüp durmuyor, Kara delik tarafından yutuluyor, yörüngeleri değişiyor...

    http://www.space.com/33278-star-passes-close-to-milky-way-s-supermassive-black-hole-artist-impression-video.html

    2 paragraf yazı yazdım ama sadece saçmalık dediğimj iddia etmişsin, o da güzel.



    Yukarıda yazdığım hiçbir şeyde çelişki yok. Sarmal galaksilerin merkezinde karadelik var denilir. Karadelik bir etkiye sahip zaten. Ben karadeliğin hiçbir etkisi yok demedim. Yine cümlelerimi hiç anlamadan ya da anlamaya çalışmadan üstünkörü okumuşsun. Karadeliğin hiçbir etkisi olmasa zaten galaksi sarmal şekilde olmaz ve içindeki yıldızlar dönüp durmazdı. Aksi hâlde muhtemelen şu an Güneş sistemimiz galaksilerarası uzayda serseri mayın gibi dolanıp duruyor olurdu. Ama bir galaksinin merkezinde karadelik var ve çevresindeki cisimlere etkiyor diye bu onların hepsini kendisine iyice yaklaştırdığı ve yutacağı anlamına gelmiyor.



    Karadelik dediğin şey kütlesi Güneş'in kütlesinin en az 15-20 katı olan yıldızların ömrünü tamamladığında nükleer reaksiyonunu devam ettirememesi sonucu -elementleri ve diğer gazları çekirdekten dışarı doğru iterek kütle çekim-nükleer itki dengesini sağlayan nükleer patlamalar olmadığı için- yıldızın kendi kütle çekiminde ezilerek (içe-merkeze-çekirdeğe doğru çökerek) oluşturduğu bir yapı. Karadelik dediğin şey ölü yıldız zaten. Yaşayan bir yıldızla o yıldızın ölmüş hâli aynı kütleye sahip. Belki yıldızın süper nova ya da hiper nova ile patlarken etrafına saçtığı gazı düşünürsek yıldızın karadelik halinin yaşayan hâlinden kısmen daha az kütleye sahip olduğunu söyleyebiliriz. Tarlok Kemal'in de dediği gibi kütle değişmediği için kütle çekimi de değişmiyor. Güneş öldüğünde karadelik olmayacak ama varsayalım ki şu an birden karadelik olsun. Etrafında dolanan 8 gezegen, 1 cüce gezegen, 2 astroid kuşağı ve dönüp durmakta olan kuyrukluyıldızlar ve diğer cisimler için hiçbir şey değişmeyecektir. Hiçbirinin yörüngesinde oynama olmayacak aynı açısal momentumda yollarına devam edeceklerdir. Ne fark olur, artık ışığımız ve ısı kaynağımız olmadığı için yavaş yavaş donarak ölürüz.



    Dikkatli okumuyorsun. Hatta bence hiç yazdığım şeyi anlamaya çalışmamışsın bile. Bir şeyin yıldız, karadelik, nötron yıldızı, gezegen, uydu, cüce gezegen vesaire olmasının bir önemi yok. Hepsinde farklı farklı kütle çekimi var. Aslolan kütle çekimidir. O yüzden yukarıda da sana uydu, gezegen, yıldızlardan yörünge örnekleri verdim. Bunlar niye düşmüyor dedim? İşte aynı şey merkezdeki karadelik ve çevresindeki yıldızlar için de geçerli.



    Ezbere gerek yok yani. Mantık aynı. Yörünge dediğin şey de bu. Kütle çekimi ile merkezkaç kuvvetinin dengesi. Sen cisme bir şekilde müdahale edersen mesela Ay'ın yörüngedeki hızını arttırırsan onun Dünya'dan uzaklaşmasına sebep olursun ama o artık yeni bir yörüngede Dünya'nın etrafında dönmeye yine devam eder, terk etmez. Ay'ın yörüngedeki hızını yavaşlatırsan Dünya'ya yaklaşır. Serbest düşüşte olduğundan giderek büyük bir momentum kazanır ve fazla momentum kazandığı için Dünya'ya en yakın hâle geldiği hâlden itibaren uzaklaşır ve uzaklaştıkça momentum kaybeder. En son yine Dünya'nın kütle çekimine yenik düşer ve yine ona doğru momentum kazanır. Bu şekilde hareketi bir döngü oluşturur ve sürekli olarak bir elips çizer. İşte bu Ay'ın yeni yörüngesidir. Sonuç olarak Ay Dünya'ya düşmedi, yörüngesi değişti ve yeni bir dengeye kavuştu. Bu yörünge hareketlerini en iyi şekilde Güneş sistemimizdeki dolanan kuyrukluyıldızlarda görebilirsin. Hatta zaman zaman Dünyamız'ın da yakınından filan geçiyorlar. İşte bu kuyrukluyıldızlar anlattığım şeye tam olarak uyuyor. Bu Ay-Dünya örneğini al, 2,5G kütle çekimine sahip Jüpiter ve 72 uydusuna uygula sonuç değişmeyecektir. Satürn ve 60 küsür sayıdaki uydularına uygula yine sonuç değişmeyecektir. Güneş ve etrafındaki belirli yörüngelerde dönüp duran tüm gezegen, cüce gezegen, kuyrukluyıldız ve astroid kuşağına uygula sonuç yine değişmeyecektir. Bunu git merkezinde devasa kütleli bir karadelik olan sarmal yapıdaki galaksilere uygula sonuç yine değişmeyecektir.



    Yalnız burada önemli olan 2 şeyi atladık.



    1) Yörüngedeki cismi ne kadar hızlandırdık ve ne kadar yavaşlattık? Bunun matematiksel bir keskinliği olması lazım. Ben sadece gözlerde canlansın diye betimleme tadında bir örnek verdim. Ben sayısalcı ya da astrofizikçi değilim. Bunların formüllere oturtularak yörüngelerin nerelere kadar zorlanabileceğini bilemem, araştırma yapsam bulurum belki. Ama galaksimizde yörüngelerinde seyreden cisimlerin bu sınırları zorlamadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Zaten verilen örneklerde sonuçların görülebilmesi adına olağanüstü. Yani mesela Ay gibi devasa bir kütleyi hadi hızlandıralım, hadi yavaşlatalım diye elimizde öyle bir olanak, öyle bir seçenek yok. Böyle bir seçenek ve imkan Ay gibi bir kütle için bile yokken Dünya, Mars, Neptün, Jüpiter gibi diğer gezegenler için ve hatta galaksi sarmalındaki karadelik etrafında dönen herhangi bir yıldız için hiç ama hiç yok. Şu Güneş'in galaksi etrafındaki dönüşünü hızlandırayım ya da yavaşlatayım diye bir seçenek yok. İşte dolayısıyla böyle büyük kütlelerde yörüngeye müdahalen mümkün değil. Tesadüf eseri büyük bir güç de bu müdahaleyi sağlamıyorsa -mesela Ay büyüklüğünde bir serseri gök cismi Ay'a yörüngesinin zıt yönünde çarpsa Ay'ın Dünya yörüngesindeki açısal momemtumunu ciddî şekilde yavaşlatabilir belki durdurabilir. Gerçi böyle şiddetli ve büyük bir çarpışmada büyük ihtimalle Ay diye bir şey de kalmayacaktır ya neyse- her cisim yoluna aynen devam edecektir.



    2) Diğer atladığımız nokta da kütle çekimine tâbi olan cisimleri açısı. Açı önemli. Mesela güçlü bir kütle çekimine sahip dev gezegen Jüpiter bazı göktaşlarının yörüngelerini değiştirken bazılarını yutar. Bunun sebebi cisimlerin geliş açısı. Tamam momentum da önemli ama doğrudan Jüpiter'in üzerine gelen bir gök cisminin momentumu ne olursa olsun kaderi bellidir, Jüpiter'in yoğun atmosferine dalarak parçalanacaktır. Belki izlediği yol Jüpiter uydularının yörüngelerinden biri filan olsa ve yeterli momentumu olsa Jüpiter'e yakınlaştığı bölgelerde sadece yönü değişip yoluna dev edecektir. Diyelim ki Ay'ı yine olağanüstü bir güçle bir tanrı gücüyle durdurdun ve yere bırakılan bir top misali öylece bıraktın. Ay Dünya yüzeyine dimdik bir açıyla düşecektir. Elips filan çizmez direkt düşer. Tabi bu ivmeyi yavaş yavaş kazanacaktır, 360 bin km'yi bir anda hatim etmeyecektir. Neticede kütle çekimi uzaklığın karesi ile ters orantılı ve sen bu düşme hızını Ay'ı durdurduğun zamandan itibaren sıfırdan başlatıyorsun. Birden rokete bağlamayacaktır.



    Kütle çekimi-uzaklık formülünü ve bunca düşünce deneyinden sonra gelelim konu açılırken yazılanların saçmalığına. Samanyolu galaksisinin çapı 100 bin ışık yılıdır. Merkezdeki karadeliği düşünürsek yani yarı çap 50 bin ışık yılı. Bizim Güneş sistemimiz galaksi sarmalının en dış bölgesinde değil ancak galaksi merkezine de epey uzak. (Yaklaşık 25-28 bin ışık yılı uzaklıktayız.) Ve 5 milyar yıldır Samanyolu Galaksisi'nin sarmalında dönüyoruz. Yani Güneş sistemi var olduğundan beri galaksi sarmalında bir yörüngede dönüyor. Güneş'ten çok daha yaşlı yıldızlar da aynı şekilde dönüyorlar ve merkezdeki karadelik tarafından yutulmadılar. İlk sayfada karadelik yakınından geçen yıldız gifini koymuşsun. Giftekiler karadeliğe en yakın noktadaki yıldızlar. Onlar da tıpkı daha önce uydu, gezegen, yıldız, astroid muhabbetlerinde değindiğim gibi elips yörüngesi çiziyorlar. Karadeliğe yakınlaştıkça açısal momentum artıyor ve fazla arttığı için karadeliğin yakınından hızla uzaklaşıyor ve yıldız yutulmuyor. Belki biraz karadeliğe en yakın olduğu noktada karadelik biraz gaz koparıyordur ama bunun gelgitten öteye geçmemesi ihtimali de var. Bu olay sürekli tekrarlanıyor tıpkı bir kısır döngü gibi. (Belki de kısır döngüdür) Galaksi sarmalında milyarca yıldır dönen yüz milyarlarca yıldız dönmeye devam ederken, kütle çekimi büyüklüğü uzaklığın karesiyle ters orantılıyken, karadeliğin kıçının dibindeki yıldızlara bir şey olmadığı hâlde 25-28 bin ışık yılı uzaklığında (merkezdeki karadeliğin kütle çekiminin bize olan etkisinin küçüklüğünü senin hayal gücüne bırakıyorum.) olan Güneş sistemimizin merkezdeki karadelik tarafından yutulacağı düpedüz saçmalıktır, mantıksızlıktır, safsatanın daniskasısıdır. Ay için örnek olarak verdiğim tanrısal doğaüstü momentum durdurma gücünü bugün Güneş sistemine uygulasak yani öyle bir güç yok ama diyelim ki varsın olsun ve Güneş'in galaksi sarmalındaki yörünge hareketi tamamen dursun ve merkezdeki karadeliğe doğru dik bir açıyla en kestirme yoldan sürüklenelim. Güneş'in 5 milyar yıl kadar ömrü kaldı deniyor. Newton'un evrensel çekim kanunu formülünü göz önüne aldığında ve o karadeliğin o 25-28 bin ışık yılı mesafesindeki kütle çekimi etkisini düşündüğünde Güneş sisteminin karadeliğe doğru harekete geçmesi, ivmelenmesi filan sana yemin ediyorum bu süreç daha bitmeden Güneş o 5 milyar yıllık ömrünü tamamlamış olur yine o merkeze ulaşamaz. Zaten böyle bir şey olmadığı ve olmayacağı için yani doğaüstü bir şey aniden hop diye Güneş'in açısal momentumunu durdurmayacağı için Güneş de kendisi gibi yüz milyarlarca kankisi gibi dönmeye devam edecektir. Yani konu açılışında belirttiğin gibi "Yok her an oluşacak bir zincirleme reaksiyonda tüm galaksi yutulabilir, yok karadeliğe her an çekilebiliriz filan böyle bir şey yok. Her an diye bir şey yok. Evrende gördüğün her fenomen bir süreç meselesi ve hemen hemen hepsi de uzun süreçler sonucu gerçekleşiyor. Bir yıldız bir anda oluşmuyor, ya da bir anda ölmüyor ya da bir gezegene de aynı şekilde bir anda oluşmuyor. Hiçbir uydu, hiçbir gezegen bir anda yörüngeye de girmiyor. "Her an", "Bir an" diye bir şey yoktur, süreç vardır ve genellikle çok uzun ve aşamalıdır. Karadelik tarafından yutulacağımızla ilgili olarak zincirleme bir reaksiyon lafını ettiğini hatırlıyorum bu konuda. 2014'te okudum sonradan bir daha okudum konuyu komple ama üzerinden epey zaman geçti. Reaksiyon derken ne reaksiyonu hacı? Karadelik tarafından yutulmakla bunun reaksiyona bağlanması ne alaka? Ne zincirlemesi? Güneş'e en yakın olan yıldız 4 ışık yılı uzaklığında olan Proxima Centauri'yi hacim olarak portakal büyüklüğünde bir karadelik yutsa bu neyin reaksiyonunu başlatır ki? O portakal büyüklüğündeki karadelik koca yıldızı yuttuğunda kavun büyüklüğüne ulaşıp kütle çekimini biraz daha arttıracak ama bu neyi değistirecek? Neyin zinciri ki bu?



    Sana yine kaynak filan verecek değilim. Çünkü yazdığım şeyleri totomdan uydurmadığım gibi tek bir kaynaktan da öğrenmedim. Yeri geldiğinde belgesel yeri geldiğinde birçok yerden yazı ve yorum okudum ve hatta forumlarda ufak da olsa tartışmaya katıldım, düşündüm, yanlış bildiklerimin doğrularını öğrendim. Tarlok Kemal'in yazdığı şeylerde kaynak verip vermemesi hiç önemli değil. Zira yazdıkları bilinen şeyler ve bunları araştırsan zaten kaynaklara da ulaşırsın diye düşünüyorum. Zira onun da uydurmadığını ve kendisini de forum dışında hiç tanımadığımı düşünürsek bu adamın yazdıklarıyla benim daha önce öğrendiğim şeylerin aynı olması uydurma olasılığımızı epey diplere çekiyor.



    Kaynaklar İngilizce veya daha farklı dilde olup da uzun yazılar içerdiğinde bakmıyorum. Çünkü ileri seviyede İlgilizcem olmadığından bu durum okuyup anlama süremi epey uzatıyor. Ama dili geliştirmek için yapmak lazım aslında.



    Kaynak, bilimi kullanarak din misyonerliği yapan yazılarsa onlara özellikle bakmıyorum ve paylaşan için de iyi şeyler düşünmüyorum. Kaynak bunları yapanların yazılarıysa ama yazılarda anormal bir şey yoksa bile şüpheyle bakıyorum. Çünkü bu tip yazılarda amaç üzüm yemek değil bağcıyı kovmak oluyor.



    Anlayacağın üzere verdiğin linklere daha bakmadım sonrasında belki bakarım belki bakmam. Bilgilerim doğrultusunda işin içine kendi yorumlarımı katarak (verilen örnekler) kendi cümlelerimle, hiçbir link-kaynak vermeden, neden-sonuç ilişkisine ve bilgiye dayalı olarak olayları insanların kafalarında canlandırabilmek adına betimlemelerle anlattım. Bu kadar yazıdan sonra da saçmalık deyip geçiştirdiğimi iddia edemezsin.



    Normalde senin Tarlok Kemal'in yazdığı şeyleri okuduktan sonra konu içinde yanlış bilgiler verdiğini kabul edip -zaten bilgiyi boşver yazdıkların mantığa da aykırı- konu silinebilir filan demen lazım ama halen daha diretiyorsun.
    _____________________________




  • Kartal Göz kullanıcısına yanıt
    Hocam bu arkadaş hala aynı yanlışında ısrar mı ediyor? Aranızdaki yazışmada adım geçmiş, geçmese, söyleyeceğimi söylediğim için daha fazla müdahil olmazdım ama bu arkadaşa istersen bir de matematikle anlatalım. Matematik ile de anlamıyorsa yapacak bir şey yok:

    Kütleçekim formulü şu: F = G * (M1*M2)/D^2
    İnanmıyorsa internette araştırıp bulsun. Şimdi bu formüle göre güneş ve dünya arasındaki kütle çekimini hesaplayalım:

    Önce değişkenlerin değerleri:

    G = 6.674×10^−11 Nm2/kg2
    M1 (dünya): 6 * 10^24 kg
    M2 (güneş): 2 * 10^30 kg
    D (mesafe): 1,48 x 10^11 m

    Formülde değerleri yerine koyarsak:

    F = 6,674*10^-11*(6*10^24 * 2 *10^30/1,48 *10^11)^2) =
    F = 6,674*10^-11*(12*10^54/2,19*10^22) = 3,66 * 10^22 Newton (3,73 * 10^18 ton)

    Yani güneşle dünya arasındaki kütle çekimi 3,73 x 10^18 ton.

    Peki şimdi de şu galaksi merkezindeki kara deliğin dünyaya uyguladığı kütle çekimine bakalım.

    Önce parametreler:
    G = 6.674×10−11Nm2/kg2
    M1 (dünya): 6 * 10^24 kg
    M2 (KD): 2 * 10^30 kg * 4,1*10^6 = 8,2 * 10^36 kg
    D (mesafe): 26.000 ışık yılı yani 2,46*10^20 m

    Şimdi yeni değerleri formülümüze koyalım:

    F = 6,674*10^-11*(6*10^24 * 8,2 *10^36/2,46 *10^20)^2) = 6,674*10^-11*(4,92*10^61/6,05*10^40) =
    54,268,633,472 Newton (5.534.227 ton)

    Güneş ve dünya arasındaki kütle çekimi: 3,73 x 10^18 ton
    Kara delik ve dünya arasındaki kütle çekimi: 5.534.227

    Bu ikisini birbirine bölersek 3,73 * 10^18/5.534.227 = 6,74 x 10^11 yapar.

    Bir başka deyişle kara delikle dünya arasındaki kütle çekimi, güneşle dünya arasındaki kütle çekiminden
    tam 674 milyar kat daha küçüktür. Yani kara deliğin bize uyguladığı kütle çekimi güneşin bize uyguladığı kütle
    çekiminin 674 milyarda biridir 4,5 milyar yıldır 3,73*10^18 ton kütle çekimi ile dünya güneşe düşmüyorsa,
    onun 674 milyarda biri ile kara deliğe hiç düşmez.

    Merak edenler için güneş ve kara delik arasındaki kütle çekimi de 1,81*10^16 Newtondur, yani, güneşle dünya arasındakinin
    Yaklaşık 2 milyonda biridir.

    Ek bilgi olarak ay ve dünya arasındaki kütle çekimi de 1,99*10^20 Newton ya da 203*10^16 tondur.

    Arkadaş link istemiş. Matematikten daha sağlam link olur mu?

    Hala kafası basmadıysa yapacak bir şey yok, unut gitsin, umutsuz vakadır.

    Not1: Bunu Newton yerine Einstein'in kütle çekim denklemleriyle hesaplarsak sonuç daha da küçük çıkacaktır çünkü o zaman yalnızca kara deliğin değil, tüm galaksinin kütlesini de hesaba katacaktık ve bu durum muhtemelen kara deliğin aleyhine olacaktı.

    Not2: Hesapları Excelde yaptım, hata beklemiyorum ama arkadaş emin olmak istiyorsa kendisi de kontrol edebilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 9 Ocak 2017; 19:35:55 >
    _____________________________
    * Din toplumları paternalisttir, ahlakı gelisemez, rasyonelleşemez ve
    bireyleşemez. sekülerleşme olmadan ahlak olmaz.
    * Her insanın içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük
    biraz daha artar. (Emil Michel Cioran)
    * Yearning for the past is usually just the lament of lost youth.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal

    Hazır tutuyosun bunları herhalde. Bu kadar kısa sürede bütün videoları alıntıları falan koyduğuna göre. Veya bi bulut servisiniz falan var entel islamcilar olarak ordan aratip duruma göre alıntı yapabiliyonuz.



    Güzel ihtisas insanlığa ve kendine çok faydalı. Gerçek bir bilim adamiymissin.



    Benim de 12 farklı üniversitede turizm otelcilik diplomam 8 tane tezsiz yüksek lisans (ne üstüne bilmiyom önemide yok herhalde)ım falan var. Filipinlerde Otel zincirim var.



    Kişisel hakaret olmadan olmuyor. 10 yıldır insan gibi konuşunca bir şey değişmedi bir de böyle deneyelim yine değişmezse başka bir şey buluruz. Herkes hakettiği şekilde muamele görür.

    Yok hazır tutmuyorum, az önce senin gibi bomboş saydırmaktan öteye ortaya hiç bir somut bir şey koymayan, fikirsiz bilgisiz paylaşımlar geldi de...

    Eleştirecek hiç bir şey bulamayınca kişisel saldırıdan öteye elinde hiç bir koz kalmıyor değil mi?

    Ne kadar acınası ve ibret dolu bir durum.

    Son mesajında fikir dahi yok, hoş zaten boş bir düşünceden fikir bile çıkamaz ya...

    Kabul ediyorsun en azından kişisel saldırı yaptığını ki bu da bir şey...

    Burada Facebook profillerime kadar, resimlerime kadar senin gibi kişisel saldırı yapanlar çıkarıp ortaya döktüler... Yıllardan bu yana süren İktidara yaptığım eleştirileri görünce, forumda dahi benzeri onlarca mesajı ekran alıntısı ile ortaya koyunca da şok üstüne şok geçirip bunu yazmaktan da çekinmediler.


    Din ile ilgili paylaşım yapan, dini herhangi bir düşünceye sahip olan herkes sizin için AKP'li demektir değil mi? Nasıl bir mantıksa artık, kafayı o kadar takmışsınız ki İslam = Işid = AKP kombinasyonu dışına çıkamıyorsunuz.

    İhtisas ile dalga geçmişsin de çok fazla şüphen varsa numaram +4915772188288 whatsapp ile mesaj atıp sahip olduğun ön yargılarını kırmaya yardımcı olayım.

    Akp ile ilgili ne söyledim hatırlatır mısın hatırlayamadım da.
    Geri kalanına cevap vermeye gerek yok zaten. Bi fikir ortaya koyacak falan olsam gelip senle tartışmam zaten.


    quote:

    Sizin en güzel özelliğinizde birbirinizin klonu gibi geziyor olmanız. Yani şurda saymaya başlasam sevdiğiniz yiyeceklerden, hal hareketlerinize, dinlediğiniz müzik, okuduğunuz kitap, günlük hayattaki etkinlikleriniz, hepsinin çeteresini çıkartabilirim. Şu son 10 yılda falan ortaya çıkan salaş, doğu motfileriyle süslü, Necip Fazıl kokan, Farid Farjad çalan dindar kahvehaneleri artan entel dindar popülasyonuna yönelik sosyal aktivite azlığını bastırmak amacıyla kuruldu hatta




    Şu cümle ile belirttiğin kesimi bildiğimden dolayı ve hepsi AKP'li olduğundan dolayı, doğrudan beni de onlardan biri olarak kabul ettiğin için o sonucun çıkması doğal.



    Fikir yok, bilgi yok o zaman neden buraya gelip hedef kitlene olan öfkeni ben tanımadan bana karşı döküyorsun?

    Yoo o kitle akp kitlesi değil. Akp siyasal islamın bir ayağı falan sadece. Onun dışında bu dandik ideolojiye hizmet eden bir sürü siyasal oluşum var ve bu insanlar bir sürü çeşitte bu oluşumları destekliyor. Hiç desteklemeyen de vardır ki farketmez. En nihayetinde bu saçma düşünce stilinin insanlık adına tamamen bir tehdit olmasından dolayı bu düşünce tarzına sahip her insana faşizan bir tutumla yaklaşmayı insanlığa yapılmış bir iyilik olarak görüyorum. En azından ülkeye yapılmış bir hayır.

    Hedef kitlem sensin. Senide yorum yapmama yetecek kadar tanıyorum.


    Öyle mi... o kadar vatanseversin yani? Boş fikirsiz ve bilgisiz saldırmaktan başka elindene de bir şey gelmiyor...





    Devam et Türkiye seninle gurur duyuyor, hepimiz arkandayız Reis, sen ki Atamızın ülkeyi emanet ettiği zeki, çalışkan ve dürüst bir nefersin. Sen ki laik Türkiye Cumhuriyetinin geleceğisin. (İroni)

    Vatansever falan değilim rahatta kal. Mecbur ülkenin içinde bende yaşadığım için daha iyi bir yer olması için çabalamam gerekiyor. Yoksa İngiltereye falan gitsem her oyum AKP ye burdakilerde ölür falan işte. İyi olur.

    Şu Atam falan muhabbetini yaptığına göre de 7 nesil geride kalmış kapasitesiz olduğunu her mesajındaki gibi bu mesajındada kanıtlamış bir adam oldun zaten.

    Vatansever değilsin...



    Ağzınla itiraf ediyorsun zaten, vatanını sevmiyorsan burada durup ekmeğini suyunu yemeğe de hakkın yok, çünkü sevmeyen çok rahatlıkla da satabilir... Vatansevgisiz bir insanın benim için zerre kıymeti yok.



    7 Nesil geride Çanakkale ruhu varsa ve buna sahipsem gurur duyarım.Bu kapasitesiz olduğum anlamına geliyor olsun önemli değil, vatan sevgisiz olmaktan iyidir.

    Vatanın ekmeğini suyunu yemiyorum. Parası neyse veriyorum alıyorum. Bunun için çalışıyorum. Çalışıp kazandığım parayla ekmek ve su alıyorum falan. Bir de hiçbir karşılık almadığım vergiler ödüyorum. Bunun için birine teşekkür etmem gerekiyorsa devlete değil patronuma ediyorum.

    Bu nasıl bir kafa inanamıyorum...



    Gerçekten sana paranı verip vatandaşlıktan atmaları gerek, çünkü sen para için ülkeni satabileceğini bile söylebilirsin bu durumda... Senin hayatın boyunca devlete verdiğin tüm vergiler bu ülkenin sınırda şehit olan tek bir askerinin ailesine verilen tazminatın yarısı bile etmez (240 Bin)



    Nasıl bir kafa yapın, düşünce ve zihniyetin var anlamakta zorlanıyorum.

    Yav he he, arkadaş neler yazdım da sildim yemin ediyorum tahta kaşıkla falan konuşuyorum. Hayır yazacam boşa, güvercin çevireyim yoldan ona konuşayım etkisi daha fazla olur.
    He öyle öyle satarım evet vatan hainiyim ok. Bay. Hadi oku sen 15 sene falan daha okursun muhtemelen.


    Okumaktan güzel bir şey yok... son nefesime kadar da okurum, boşa nefes tüketmekten daha evladır.



    Sen bu ülkede verginle yaşadığını düşünmeye devam et... Eninde sonunda gireceğin yer 2 metre kare toprak, onun bile hakkını verecek bir hayatın yok ortada.

    İnş cnm yha.
    Bu arada ülkede vergimle yaşadığımı ne zaman söylemişim lan ben. Tahta kaşık. Yeminlen tahta kaşık. Henüz tahta kaşıktan daha üstün olduğun bir nokta olmadı. 1 sayfa tartıştık.


    Ne yazdığından habersizsen, bu kadar hakarete sığınman normal...



    Bak ne yazmışsın...



    quote:

    Vatanın ekmeğini suyunu yemiyorum. Parası neyse veriyorum alıyorum. Bunun için çalışıyorum. Çalışıp kazandığım parayla ekmek ve su alıyorum falan. Bir de hiçbir karşılık almadığım vergiler ödüyorum. Bunun için birine teşekkür etmem gerekiyorsa devlete değil patronuma ediyorum.





    Ne demek bu? Parasını veriyorum vergimle yaşıyorum demek değil mİ?

    Alıntıları Göster
    Mesajınız flood koruması tarafından engellenmiştir. Sebebi; 15'ten fazla alıntı yapılamaz. Bunun bir hata olduğunu düşünüyorsanız forum destekten geri bildirimde bulununuz
    _____________________________




  • Theologist kullanıcısına yanıt
    Verdiğin her 2 linkin de senin iddialarınla uzaktan yakından alakası yok arkadaşım.

    İlk linkte çekirdek kabarcığı olmayan düşük kütleli ve yüksek açısal momentumlu galaksiler ile çekirdek kabarcıklı ve çekirdeğinde süper masif kara delik içeren ağır galaksiler ölçülen parametreler dahilinde karşılaştırılarak galaksileri çevreleyen karanlık maddenin SMBH oluşumuna etkisi ve katkısı inceleniyor. Daha çok spiral galaksilerin merkezinde görülen süper masif kara deliklerin oluşumuna ilişikin bir kaç teori var. Bunlardan biri de karanlık madde halosu ki makale de bunu araştırıyor ve senin iddianla uzaktan yakından alakası yok.

    İkincisi ise zaten animasyon, gerçek çekimler değil tamamen hayali, kurgusal bir animasyon. Bununla neyi kanıtladığını sanıyorsun, gerçekten merak ediyorum.

    Aslında verdiğin linklerin çpğunu incelemiş ve iddialarınla alakasını kuramadığım için üzerinde durmamıştım bile. İddianla alakası olmayan linkleri paylaşarak neyi amaçladığını bilmiyorum. Eğer “buradakiler İngilizce bilmez, ben bunları keklerim” diye düşünüyorsan çok yanılıyorsun. Burda zehir gibi İngilizce bilen çok arakadaş var. Yok eğer sen İngilizce bilmiyorsan, ki bana göre bu daha yüksek bir ihtimal, o zaman anlamadığın linkleri neden iddiana kanıt diye paylaşıyorsun?

    Benim için “link vermedi” demişsin. Link vermeme gerek yok, ben zaten cevabımda daha çok hesap yaptım, rakam verdim ve bu konulara vakıf kişilerce bilinen şeyleri paylaştım. Link istersen buraya yığınla link koyarım ama dostum alınma, senin İngilizce bildiğini düşünmüyorum. Çünkü verdiğin linkleri gerçekten okumuş olsan, onların içinde senin iddianı destekleyecek kayda değer pek bir şey olmadığını görürdün. Bunu kolayca ispatlayabilirim. Lütfen yukarıda paylaştığın ilk linkin konusunu bize kısaca özetle. Benden istersen ben yaparım ama ben öncelikle paylaştığın linkleri senin anladığından emin olmak istiyorum.

    Ayrıca ben bu forumda link vermenin pek bir işe yaramadığını da gördüğüm için link vermeyi artık gereksiz buluyorum çünkü okumuyorlar.

    Ancak iddia ediyorum, senin verdiğin ilk link tamamen alakasız. Değilse, senin iddianı kanıtlayacak veri ve cümleler hangi paragrafta, kaçıncı satırda geçiyor, lütfen yaz.

    İkinci link ise zaten gerçek değil, grafikçinin hayal ettiği kurgusal bir şey. Üzerinde de kocaman öyle olduğu yazıyor. Zaten onun için senin İngilizce bilmediğine ikna oldum. Linkin başlığında kocaman yazıyor “Artist’s impession” diye, buna rağmen sanki gerçekmiş gibi paylaşmışsın.

    Önceki mesajlarındaki linklerinin de çoğuna bakmış ve benzer şekilde iddianla bir alaka kuramamıştım, hatta yanılmıyorsam bir tanesi senin iddianı bile çürütüyordu.

    Benden hala link istiyor musun?

    Istiyorsan hemen şuraya 10 tane sıralarım!..

    Peki bu seni ikna eder mi?

    Hiç sanmıyorum...
    _____________________________
    * Din toplumları paternalisttir, ahlakı gelisemez, rasyonelleşemez ve
    bireyleşemez. sekülerleşme olmadan ahlak olmaz.
    * Her insanın içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük
    biraz daha artar. (Emil Michel Cioran)
    * Yearning for the past is usually just the lament of lost youth.




  • Vakit bulabilseydim, ortaya atılan makalenin savunulan görüşle yakından uzaktan alakasının olmadığıyla ilgili bir yorum yazacaktım. Siz çok daha detaylı olarak belirtmişsiniz, elinize sağlık.
    _____________________________
  • Teşekkürler. Arkadaşımızın verdiği linklerin özellikle "muteber" olanlarının iddiasıyla gerçekten bir ilgisi yok. Bu konuya ilk girdiğimde verdiği linklere şöyle bir göz atmış ve "bu arkadaş acaba ne yapmaya çalışıyor?" diye kendi kendime sormuştum.

    Gerçekten de verdiği linkler ağırlıklı olarak iddiası ile ilintili değil, hatta onu desteklemiyor bile.
    _____________________________
    * Din toplumları paternalisttir, ahlakı gelisemez, rasyonelleşemez ve
    bireyleşemez. sekülerleşme olmadan ahlak olmaz.
    * Her insanın içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük
    biraz daha artar. (Emil Michel Cioran)
    * Yearning for the past is usually just the lament of lost youth.
  • tüm herşey birşeylerin etrafında dönüyor.hatta galaksiler bile birşeyin etrafında döndüğünü düşünüyorum.
    _____________________________
  • iso227 kullanıcısına yanıt
    Evet galaksiler de birbirleri etrafında ya da gruplar ve kümeler oluşturarak kendi kütle merkezleri etrafında dönüyorlar ama tüm bu kümeler henüz kendi kütle merkezlerinin etrafında dönmüyor çünkü evren bunun olması için çok genç yani en dıştaki galaksi kümelerinin evrende bir turlarını tamamlamaları için gereken zaman evrenin yaşından çok daha fazla.
    _____________________________
    * Din toplumları paternalisttir, ahlakı gelisemez, rasyonelleşemez ve
    bireyleşemez. sekülerleşme olmadan ahlak olmaz.
    * Her insanın içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük
    biraz daha artar. (Emil Michel Cioran)
    * Yearning for the past is usually just the lament of lost youth.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: ozzyhawk

    http://www.gercekbilim.com/samanyolunda-kesfedilen-jet-dev-bir-karadeligin-kaniti-olabilir/
    evet böyle bir karadelik olduğuna dair kanıtlar var. ama sizin düşündüğünüz gibi değil, çünkü zaten galaksilerin merkezinde kara deliklerin olması gerekiyor. Güneş sistemini içine çekiyor diye bir şey duymadım. üstteki yazı da zaten bir kaç yüzyıldır bu kara deliğin çok etkin olmadığını görürsünüz. Bununla beraber, zaten galaksilerdeki çekim kuvvetlerinin dengelenmesi gerekiyor. İşte bilim adamları bunu dengeleyecek sisteme karanlık enerji diyorlar. Maddeyle etkileşime çok nadir giren bir şey olduğundan henüz tespit edilemedi. Kuran büyük bir kitaptır ama lütfen şimdilik kafanızdaki dini problemleri başka bir yerde aktarın. Galaksiler ve evrenler halen hakkında çok az şey bildiğimiz şeyler.

    Açık açık örnek verdim zaten iç büklüm ve hareketli yapıdaki galaksi içe büklüm bir şekilde.

    Kara delik varsa ne işe yarıyor? Kara delik çeken kuvvet ve çekiyorsa sürekli bir yakınlaşma olmak zorunda, ispatlamaya gerek yok mantık bunun cevabını zaten verir. Yani girdaba doğru giden bir gemiye bakınca hayır girmiyor diyemeyiz değil mi?

    Şimdiye kadar her hangi bir yıldız yutulmadı ama 11 yıl içinde kara deliğe doğru iki yıldız inanılmaz bir şekilde hareketlendi ve bu yaklaşım karşılaşmak üzere.

    Animasyon ve kaynaklardan görüyorsunuz. 11 yıl içinde olan olaydan bahsediyoruz. Şimdiye yutulmaları gerekiyordu aslında yıl mesafe ölçümlerine bakarsak.


    Hocam bu mesajda bahsettiginiz yildiz hakkinda son durum nedir

    3 yildir nasil bir ilerlemesi var bu yildiz dediginiz gibi karadelige gidiyormu

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    @Theologist Dikkatli oku. Karadeliğin çekim kuvveti uyguladığına itirazım yok. "Karadeliğe doğru yol alıyoruz, her an onun şiddetli çekim kuvvetine kapılıp karadelik tarafından yutulabiliriz." anlayışı saçmalıktan ve hurafeden ibaret diyorum.



    2014 yılında attığım mesajlara baktım da karadelik konusundaki bilgim o zamanlar epey yüzeyselmiş, bunu gördüm. Tabi bunlar konunun ciddiyetsizliği yanında çok sönük kalıyor. Anca felsefe (?) olarak değerlendirilir. Sana zaten gerekli cevabı Tarlok Kemal fazlasıyla vermiş. Üstüne bir şey eklenemez. Milyarlarca yıl zaten o merkezdeki karadelik tarafından çekiliyorsun ancak yaptığın tek şey etrafında bir yörüngede dolaşmak, fazlası değil. Dünya 5 milyar yıldır Güneş'e nasıl düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa, Ay nasıl Dünya'ya düşmüyor da çevresinde dolanıyorsa -ki Ay ile Dünya arasındaki kütle çekim kilidi yüzünden Ay olması gerekenden biraz daha hızlı yoluna devam ettiği için her yıl bizden 4 cm kadar uzaklaşıyor- bizim Güneş sistemimiz de tıpkı diğer milyarlarca yıldız gibi o karadeliğin etrafında bir yörünge üzerinde dönüp duruyor. Ki biz zaten bu canavara da epey uzağız. Bizi bağlayan bir şey yok. Kısaca saçmalıklar silsilesi.

    Dikkatli okuyorum sadece saçmalık diyip geçmişsin...

    Karadelik çekim kuvveti uyguluyorsa biz bu çekimden etkilenmiyor muyuz demek istiyorsun?

    Karadeliğin çekiminden etkilenip ondan uzaklaşmamızı veya sabit kaldığımızı neye dayanarak ifade ediyorsun?

    Sen Yıldızlar ile Kara Delikleri sanırım eş anlamlı sözcük sanıyorsun, ikisi farklı özellikte varlıklar...

    Ciddiyetsizlik diyorsun ben sana kaynak ve alıntı gösteriyorum... İyice anlayasın diye de kaynaktan alıntı yapıyorum, kara deliğin çekim kuvveti hiç yoksa bu ihtimal 0 ama çekim kuvveti 10 üzeri 20'de bir olsa bile süresi ne kadar olursa olsun sonumuz kara deliktir.


    Felsefe falan değil okuduğumu anlamaktan ibaret ve kaynakta da öyle yazıyor.

    Tarlok Kemal bana hiç bir kaynak göstermedi... Teorilerden ibaret mesajlar attı... Kaynakta matematiksel hesaplar var, akademik çalışma...

    Kendi cümlen içinde çelişiyorsun, hem çekilip hem etkilenmemek mümkün değil.

    Dünyanın dönüşü ile Güneşin dönüşünü aynı sanıyorsun biri yıldız diğeri gezegen... Bizim Güneş tarafından yutulmamıza engel olan en büyük etken Jüpiter ve diğer gezegenlerin çekimleri...

    Kara deliğin çekimine ters bana herhangi bir zıt kuvvet çekimini bekliyorum...



    Bak oran olarak %100 diyor! Açıp bir okusan anlarsın saçmalık olup olmadığını...

    Sen benden cevap almadan ve iddiamı çürütmeden herhangi bir kaynağa dayanmadan, neye göre saçmalık diyebiliyorsun bu akademik çalışmaya?


    Bekliyorum cevabını...

    Okursun belki yorum yapmadan diye tekrar paylaşayım...

    http://iopscience.iop.org/article/10.1088/0004-637X/737/2/50/meta



    Yıldızlar dönüp duruyor demekle de tam bir falso içine girmişsin...

    Yıldızlar dönüp durmuyor, Kara delik tarafından yutuluyor, yörüngeleri değişiyor...

    http://www.space.com/33278-star-passes-close-to-milky-way-s-supermassive-black-hole-artist-impression-video.html

    2 paragraf yazı yazdım ama sadece saçmalık dediğimj iddia etmişsin, o da güzel.



    Yukarıda yazdığım hiçbir şeyde çelişki yok. Sarmal galaksilerin merkezinde karadelik var denilir. Karadelik bir etkiye sahip zaten. Ben karadeliğin hiçbir etkisi yok demedim. Yine cümlelerimi hiç anlamadan ya da anlamaya çalışmadan üstünkörü okumuşsun. Karadeliğin hiçbir etkisi olmasa zaten galaksi sarmal şekilde olmaz ve içindeki yıldızlar dönüp durmazdı. Aksi hâlde muhtemelen şu an Güneş sistemimiz galaksilerarası uzayda serseri mayın gibi dolanıp duruyor olurdu. Ama bir galaksinin merkezinde karadelik var ve çevresindeki cisimlere etkiyor diye bu onların hepsini kendisine iyice yaklaştırdığı ve yutacağı anlamına gelmiyor.



    Karadelik dediğin şey kütlesi Güneş'in kütlesinin en az 15-20 katı olan yıldızların ömrünü tamamladığında nükleer reaksiyonunu devam ettirememesi sonucu -elementleri ve diğer gazları çekirdekten dışarı doğru iterek kütle çekim-nükleer itki dengesini sağlayan nükleer patlamalar olmadığı için- yıldızın kendi kütle çekiminde ezilerek (içe-merkeze-çekirdeğe doğru çökerek) oluşturduğu bir yapı. Karadelik dediğin şey ölü yıldız zaten. Yaşayan bir yıldızla o yıldızın ölmüş hâli aynı kütleye sahip. Belki yıldızın süper nova ya da hiper nova ile patlarken etrafına saçtığı gazı düşünürsek yıldızın karadelik halinin yaşayan hâlinden kısmen daha az kütleye sahip olduğunu söyleyebiliriz. Tarlok Kemal'in de dediği gibi kütle değişmediği için kütle çekimi de değişmiyor. Güneş öldüğünde karadelik olmayacak ama varsayalım ki şu an birden karadelik olsun. Etrafında dolanan 8 gezegen, 1 cüce gezegen, 2 astroid kuşağı ve dönüp durmakta olan kuyrukluyıldızlar ve diğer cisimler için hiçbir şey değişmeyecektir. Hiçbirinin yörüngesinde oynama olmayacak aynı açısal momentumda yollarına devam edeceklerdir. Ne fark olur, artık ışığımız ve ısı kaynağımız olmadığı için yavaş yavaş donarak ölürüz.



    Dikkatli okumuyorsun. Hatta bence hiç yazdığım şeyi anlamaya çalışmamışsın bile. Bir şeyin yıldız, karadelik, nötron yıldızı, gezegen, uydu, cüce gezegen vesaire olmasının bir önemi yok. Hepsinde farklı farklı kütle çekimi var. Aslolan kütle çekimidir. O yüzden yukarıda da sana uydu, gezegen, yıldızlardan yörünge örnekleri verdim. Bunlar niye düşmüyor dedim? İşte aynı şey merkezdeki karadelik ve çevresindeki yıldızlar için de geçerli.



    Ezbere gerek yok yani. Mantık aynı. Yörünge dediğin şey de bu. Kütle çekimi ile merkezkaç kuvvetinin dengesi. Sen cisme bir şekilde müdahale edersen mesela Ay'ın yörüngedeki hızını arttırırsan onun Dünya'dan uzaklaşmasına sebep olursun ama o artık yeni bir yörüngede Dünya'nın etrafında dönmeye yine devam eder, terk etmez. Ay'ın yörüngedeki hızını yavaşlatırsan Dünya'ya yaklaşır. Serbest düşüşte olduğundan giderek büyük bir momentum kazanır ve fazla momentum kazandığı için Dünya'ya en yakın hâle geldiği hâlden itibaren uzaklaşır ve uzaklaştıkça momentum kaybeder. En son yine Dünya'nın kütle çekimine yenik düşer ve yine ona doğru momentum kazanır. Bu şekilde hareketi bir döngü oluşturur ve sürekli olarak bir elips çizer. İşte bu Ay'ın yeni yörüngesidir. Sonuç olarak Ay Dünya'ya düşmedi, yörüngesi değişti ve yeni bir dengeye kavuştu. Bu yörünge hareketlerini en iyi şekilde Güneş sistemimizdeki dolanan kuyrukluyıldızlarda görebilirsin. Hatta zaman zaman Dünyamız'ın da yakınından filan geçiyorlar. İşte bu kuyrukluyıldızlar anlattığım şeye tam olarak uyuyor. Bu Ay-Dünya örneğini al, 2,5G kütle çekimine sahip Jüpiter ve 72 uydusuna uygula sonuç değişmeyecektir. Satürn ve 60 küsür sayıdaki uydularına uygula yine sonuç değişmeyecektir. Güneş ve etrafındaki belirli yörüngelerde dönüp duran tüm gezegen, cüce gezegen, kuyrukluyıldız ve astroid kuşağına uygula sonuç yine değişmeyecektir. Bunu git merkezinde devasa kütleli bir karadelik olan sarmal yapıdaki galaksilere uygula sonuç yine değişmeyecektir.



    Yalnız burada önemli olan 2 şeyi atladık.



    1) Yörüngedeki cismi ne kadar hızlandırdık ve ne kadar yavaşlattık? Bunun matematiksel bir keskinliği olması lazım. Ben sadece gözlerde canlansın diye betimleme tadında bir örnek verdim. Ben sayısalcı ya da astrofizikçi değilim. Bunların formüllere oturtularak yörüngelerin nerelere kadar zorlanabileceğini bilemem, araştırma yapsam bulurum belki. Ama galaksimizde yörüngelerinde seyreden cisimlerin bu sınırları zorlamadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Zaten verilen örneklerde sonuçların görülebilmesi adına olağanüstü. Yani mesela Ay gibi devasa bir kütleyi hadi hızlandıralım, hadi yavaşlatalım diye elimizde öyle bir olanak, öyle bir seçenek yok. Böyle bir seçenek ve imkan Ay gibi bir kütle için bile yokken Dünya, Mars, Neptün, Jüpiter gibi diğer gezegenler için ve hatta galaksi sarmalındaki karadelik etrafında dönen herhangi bir yıldız için hiç ama hiç yok. Şu Güneş'in galaksi etrafındaki dönüşünü hızlandırayım ya da yavaşlatayım diye bir seçenek yok. İşte dolayısıyla böyle büyük kütlelerde yörüngeye müdahalen mümkün değil. Tesadüf eseri büyük bir güç de bu müdahaleyi sağlamıyorsa -mesela Ay büyüklüğünde bir serseri gök cismi Ay'a yörüngesinin zıt yönünde çarpsa Ay'ın Dünya yörüngesindeki açısal momemtumunu ciddî şekilde yavaşlatabilir belki durdurabilir. Gerçi böyle şiddetli ve büyük bir çarpışmada büyük ihtimalle Ay diye bir şey de kalmayacaktır ya neyse- her cisim yoluna aynen devam edecektir.



    2) Diğer atladığımız nokta da kütle çekimine tâbi olan cisimleri açısı. Açı önemli. Mesela güçlü bir kütle çekimine sahip dev gezegen Jüpiter bazı göktaşlarının yörüngelerini değiştirken bazılarını yutar. Bunun sebebi cisimlerin geliş açısı. Tamam momentum da önemli ama doğrudan Jüpiter'in üzerine gelen bir gök cisminin momentumu ne olursa olsun kaderi bellidir, Jüpiter'in yoğun atmosferine dalarak parçalanacaktır. Belki izlediği yol Jüpiter uydularının yörüngelerinden biri filan olsa ve yeterli momentumu olsa Jüpiter'e yakınlaştığı bölgelerde sadece yönü değişip yoluna dev edecektir. Diyelim ki Ay'ı yine olağanüstü bir güçle bir tanrı gücüyle durdurdun ve yere bırakılan bir top misali öylece bıraktın. Ay Dünya yüzeyine dimdik bir açıyla düşecektir. Elips filan çizmez direkt düşer. Tabi bu ivmeyi yavaş yavaş kazanacaktır, 360 bin km'yi bir anda hatim etmeyecektir. Neticede kütle çekimi uzaklığın karesi ile ters orantılı ve sen bu düşme hızını Ay'ı durdurduğun zamandan itibaren sıfırdan başlatıyorsun. Birden rokete bağlamayacaktır.



    Kütle çekimi-uzaklık formülünü ve bunca düşünce deneyinden sonra gelelim konu açılırken yazılanların saçmalığına. Samanyolu galaksisinin çapı 100 bin ışık yılıdır. Merkezdeki karadeliği düşünürsek yani yarı çap 50 bin ışık yılı. Bizim Güneş sistemimiz galaksi sarmalının en dış bölgesinde değil ancak galaksi merkezine de epey uzak. (Yaklaşık 25-28 bin ışık yılı uzaklıktayız.) Ve 5 milyar yıldır Samanyolu Galaksisi'nin sarmalında dönüyoruz. Yani Güneş sistemi var olduğundan beri galaksi sarmalında bir yörüngede dönüyor. Güneş'ten çok daha yaşlı yıldızlar da aynı şekilde dönüyorlar ve merkezdeki karadelik tarafından yutulmadılar. İlk sayfada karadelik yakınından geçen yıldız gifini koymuşsun. Giftekiler karadeliğe en yakın noktadaki yıldızlar. Onlar da tıpkı daha önce uydu, gezegen, yıldız, astroid muhabbetlerinde değindiğim gibi elips yörüngesi çiziyorlar. Karadeliğe yakınlaştıkça açısal momentum artıyor ve fazla arttığı için karadeliğin yakınından hızla uzaklaşıyor ve yıldız yutulmuyor. Belki biraz karadeliğe en yakın olduğu noktada karadelik biraz gaz koparıyordur ama bunun gelgitten öteye geçmemesi ihtimali de var. Bu olay sürekli tekrarlanıyor tıpkı bir kısır döngü gibi. (Belki de kısır döngüdür) Galaksi sarmalında milyarca yıldır dönen yüz milyarlarca yıldız dönmeye devam ederken, kütle çekimi büyüklüğü uzaklığın karesiyle ters orantılıyken, karadeliğin kıçının dibindeki yıldızlara bir şey olmadığı hâlde 25-28 bin ışık yılı uzaklığında (merkezdeki karadeliğin kütle çekiminin bize olan etkisinin küçüklüğünü senin hayal gücüne bırakıyorum.) olan Güneş sistemimizin merkezdeki karadelik tarafından yutulacağı düpedüz saçmalıktır, mantıksızlıktır, safsatanın daniskasısıdır. Ay için örnek olarak verdiğim tanrısal doğaüstü momentum durdurma gücünü bugün Güneş sistemine uygulasak yani öyle bir güç yok ama diyelim ki varsın olsun ve Güneş'in galaksi sarmalındaki yörünge hareketi tamamen dursun ve merkezdeki karadeliğe doğru dik bir açıyla en kestirme yoldan sürüklenelim. Güneş'in 5 milyar yıl kadar ömrü kaldı deniyor. Newton'un evrensel çekim kanunu formülünü göz önüne aldığında ve o karadeliğin o 25-28 bin ışık yılı mesafesindeki kütle çekimi etkisini düşündüğünde Güneş sisteminin karadeliğe doğru harekete geçmesi, ivmelenmesi filan sana yemin ediyorum bu süreç daha bitmeden Güneş o 5 milyar yıllık ömrünü tamamlamış olur yine o merkeze ulaşamaz. Zaten böyle bir şey olmadığı ve olmayacağı için yani doğaüstü bir şey aniden hop diye Güneş'in açısal momentumunu durdurmayacağı için Güneş de kendisi gibi yüz milyarlarca kankisi gibi dönmeye devam edecektir. Yani konu açılışında belirttiğin gibi "Yok her an oluşacak bir zincirleme reaksiyonda tüm galaksi yutulabilir, yok karadeliğe her an çekilebiliriz filan böyle bir şey yok. Her an diye bir şey yok. Evrende gördüğün her fenomen bir süreç meselesi ve hemen hemen hepsi de uzun süreçler sonucu gerçekleşiyor. Bir yıldız bir anda oluşmuyor, ya da bir anda ölmüyor ya da bir gezegene de aynı şekilde bir anda oluşmuyor. Hiçbir uydu, hiçbir gezegen bir anda yörüngeye de girmiyor. "Her an", "Bir an" diye bir şey yoktur, süreç vardır ve genellikle çok uzun ve aşamalıdır. Karadelik tarafından yutulacağımızla ilgili olarak zincirleme bir reaksiyon lafını ettiğini hatırlıyorum bu konuda. 2014'te okudum sonradan bir daha okudum konuyu komple ama üzerinden epey zaman geçti. Reaksiyon derken ne reaksiyonu hacı? Karadelik tarafından yutulmakla bunun reaksiyona bağlanması ne alaka? Ne zincirlemesi? Güneş'e en yakın olan yıldız 4 ışık yılı uzaklığında olan Proxima Centauri'yi hacim olarak portakal büyüklüğünde bir karadelik yutsa bu neyin reaksiyonunu başlatır ki? O portakal büyüklüğündeki karadelik koca yıldızı yuttuğunda kavun büyüklüğüne ulaşıp kütle çekimini biraz daha arttıracak ama bu neyi değistirecek? Neyin zinciri ki bu?



    Sana yine kaynak filan verecek değilim. Çünkü yazdığım şeyleri totomdan uydurmadığım gibi tek bir kaynaktan da öğrenmedim. Yeri geldiğinde belgesel yeri geldiğinde birçok yerden yazı ve yorum okudum ve hatta forumlarda ufak da olsa tartışmaya katıldım, düşündüm, yanlış bildiklerimin doğrularını öğrendim. Tarlok Kemal'in yazdığı şeylerde kaynak verip vermemesi hiç önemli değil. Zira yazdıkları bilinen şeyler ve bunları araştırsan zaten kaynaklara da ulaşırsın diye düşünüyorum. Zira onun da uydurmadığını ve kendisini de forum dışında hiç tanımadığımı düşünürsek bu adamın yazdıklarıyla benim daha önce öğrendiğim şeylerin aynı olması uydurma olasılığımızı epey diplere çekiyor.



    Kaynaklar İngilizce veya daha farklı dilde olup da uzun yazılar içerdiğinde bakmıyorum. Çünkü ileri seviyede İlgilizcem olmadığından bu durum okuyup anlama süremi epey uzatıyor. Ama dili geliştirmek için yapmak lazım aslında.



    Kaynak, bilimi kullanarak din misyonerliği yapan yazılarsa onlara özellikle bakmıyorum ve paylaşan için de iyi şeyler düşünmüyorum. Kaynak bunları yapanların yazılarıysa ama yazılarda anormal bir şey yoksa bile şüpheyle bakıyorum. Çünkü bu tip yazılarda amaç üzüm yemek değil bağcıyı kovmak oluyor.



    Anlayacağın üzere verdiğin linklere daha bakmadım sonrasında belki bakarım belki bakmam. Bilgilerim doğrultusunda işin içine kendi yorumlarımı katarak (verilen örnekler) kendi cümlelerimle, hiçbir link-kaynak vermeden, neden-sonuç ilişkisine ve bilgiye dayalı olarak olayları insanların kafalarında canlandırabilmek adına betimlemelerle anlattım. Bu kadar yazıdan sonra da saçmalık deyip geçiştirdiğimi iddia edemezsin.



    Normalde senin Tarlok Kemal'in yazdığı şeyleri okuduktan sonra konu içinde yanlış bilgiler verdiğini kabul edip -zaten bilgiyi boşver yazdıkların mantığa da aykırı- konu silinebilir filan demen lazım ama halen daha diretiyorsun.





    quote:

    2 paragraf yazı yazdım ama sadece saçmalık dediğimj iddia etmişsin, o da güzel.



    2 Paragraf yazı yazmışsın, tamamen kendi yorumlarından ve öznel düşüncelerinden ibaret... Yazıya benim saçmaladığımla başlayıp, yine benim saçmaladığımla bitiriyorsun...

    Senin kişisel yorumunun benim için bilimsel bir değeri yok...

    Yorumunu destekleyecek herhangi bir akademik çalışma, kabul edilmiş bilimsel bir veri koymazsan ortaya, neden dikkate alayım ki senin öznel düşünceni? Dayanaksız çünkü...

    quote:

    Yukarıda yazdığım hiçbir şeyde çelişki yok. Sarmal galaksilerin merkezinde karadelik var denilir. Karadelik bir etkiye sahip zaten. Ben karadeliğin hiçbir etkisi yok demedim. Yine cümlelerimi hiç anlamadan ya da anlamaya çalışmadan üstünkörü okumuşsun. Karadeliğin hiçbir etkisi olmasa zaten galaksi sarmal şekilde olmaz ve içindeki yıldızlar dönüp durmazdı. Aksi hâlde muhtemelen şu an Güneş sistemimiz galaksilerarası uzayda serseri mayın gibi dolanıp duruyor olurdu. Ama bir galaksinin merkezinde karadelik var ve çevresindeki cisimlere etkiyor diye bu onların hepsini kendisine iyice yaklaştırdığı ve yutacağı anlamına gelmiyor.


    Senin çelişki içinde olduğunu sana kaynakları ile gösterdim... Yıldılar dönüp durmuyor... Bak şurada galaksi merkezindeki yıldızların dönüp durup durmadığını çok net görebilirsin... Yıldızlar karadeliğin etkisi ile bir yörüngede değili savrularak ya fırlama etkisi yaşıyorlar ya da enerjileri çekilip tükeniyorlar...

    Çünkü kaynağa girip bakmaya zahmet etmiyorsun ama paragraflarca kendi yorumunu yapıyorsun, belki 1 dakikalık videoya ayıracak zamanın olur...

    Girip okumadın bari alıntı yaptığım yeri okusana... Çok mu zordu bir paragraf alıntıyı okumak?



    Alakası yok diyenler... İngilizce mi okuyamıyorlar! Google Translate gelişti... Dil bilginiz yetmiyorsa bari kopyala yapıştır yapmayı öğrenin...

    Ha onunla ilgili endişeniz varsa aynı minvalde aynı şeyleri söyleyen bir çok kaynak var... Türkçe İngilizce... Koleksiyon yapalım...

     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR

     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR

     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR

     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR

    Uzun uzun yazmışsın, hepsi kendi öğrendiklerinden oluşan bir analiz sentez... Yazdığın tüm paragrafı çevirecek değilim... Ve sürekli aynı şeyleri yazıp durmayacağım...

    Uzun ve karmaşık akademik kaynaklar dedin ben de sana basit İngilizce ile yazılmış sitelerin ekran görüntülerini attım... Başlıkta bile her şey açık açık yazılmış...

    Neyse artık sizin benim gösterdiğim kaynaklardan hareketle bana saçmalıyorsun demenizle uğraşıp, tekrar tekrar aynı şeyleri sorup cevap almayıp sizin teorilerinizi ve yorumlarınızı dinleyip kısır tartışmaya girmek istemiyorum.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Aska tovbeli adam


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: ozzyhawk

    http://www.gercekbilim.com/samanyolunda-kesfedilen-jet-dev-bir-karadeligin-kaniti-olabilir/
    evet böyle bir karadelik olduğuna dair kanıtlar var. ama sizin düşündüğünüz gibi değil, çünkü zaten galaksilerin merkezinde kara deliklerin olması gerekiyor. Güneş sistemini içine çekiyor diye bir şey duymadım. üstteki yazı da zaten bir kaç yüzyıldır bu kara deliğin çok etkin olmadığını görürsünüz. Bununla beraber, zaten galaksilerdeki çekim kuvvetlerinin dengelenmesi gerekiyor. İşte bilim adamları bunu dengeleyecek sisteme karanlık enerji diyorlar. Maddeyle etkileşime çok nadir giren bir şey olduğundan henüz tespit edilemedi. Kuran büyük bir kitaptır ama lütfen şimdilik kafanızdaki dini problemleri başka bir yerde aktarın. Galaksiler ve evrenler halen hakkında çok az şey bildiğimiz şeyler.

    Açık açık örnek verdim zaten iç büklüm ve hareketli yapıdaki galaksi içe büklüm bir şekilde.

    Kara delik varsa ne işe yarıyor? Kara delik çeken kuvvet ve çekiyorsa sürekli bir yakınlaşma olmak zorunda, ispatlamaya gerek yok mantık bunun cevabını zaten verir. Yani girdaba doğru giden bir gemiye bakınca hayır girmiyor diyemeyiz değil mi?

    Şimdiye kadar her hangi bir yıldız yutulmadı ama 11 yıl içinde kara deliğe doğru iki yıldız inanılmaz bir şekilde hareketlendi ve bu yaklaşım karşılaşmak üzere.

    Animasyon ve kaynaklardan görüyorsunuz. 11 yıl içinde olan olaydan bahsediyoruz. Şimdiye yutulmaları gerekiyordu aslında yıl mesafe ölçümlerine bakarsak.


    Hocam bu mesajda bahsettiginiz yildiz hakkinda son durum nedir

    3 yildir nasil bir ilerlemesi var bu yildiz dediginiz gibi karadelige gidiyormu

    Ondan ziyade Süper kütleli 2 Karadelik bizim güneş sisteminin yakınında gizlenmiş bulunuyor...

    Ve bunlar yeni keşfedildi...

    http://www.techtimes.com/articles/191782/20170109/2-supermassive-black-holes-found-in-galaxies-near-our-solar-system.htm


    Evet merkezdeki süper kütleli karadelik, her an sürekli yıldızların enerjilerini çekip püskürtme yapamya devam ediyor...

     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR

    http://www.skyandtelescope.com/astronomy-news/milky-ways-black-hole-is-throwing-cosmic-spitballs/



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Theologist -- 10 Ocak 2017; 0:57:45 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Thomas Henry Huxley

    Vakit bulabilseydim, ortaya atılan makalenin savunulan görüşle yakından uzaktan alakasının olmadığıyla ilgili bir yorum yazacaktım. Siz çok daha detaylı olarak belirtmişsiniz, elinize sağlık.

    Ortaya atılan makalenin alakası yok mu? Ortada 1 tane mi makale var?

    Rica etsem şu cümle ne anlama geliyor ve nasıl alakası yok benim fikrimle o engin yabancı dil bilginizle okuyabilir misiniz?

    quote:

    Humanity’s home galaxy could one day be swallowed up by the supermassive black hole that’s lurking at its centre, an astronomy expert has warned.

    The Milky Way is thought to be spinning around a terrifyingly massive hole that’s millions of times bigger than our Sun.


    O okuduğun makalede result kısmında özetini okuyabilirsin... Aynı şeyler

    https://www.thesun.co.uk/news/1622371/supermassive-black-hole-will-swallow-the-earth-astronomer-warns/

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal

    Teşekkürler. Arkadaşımızın verdiği linklerin özellikle "muteber" olanlarının iddiasıyla gerçekten bir ilgisi yok. Bu konuya ilk girdiğimde verdiği linklere şöyle bir göz atmış ve "bu arkadaş acaba ne yapmaya çalışıyor?" diye kendi kendime sormuştum.

    Gerçekten de verdiği linkler ağırlıklı olarak iddiası ile ilintili değil, hatta onu desteklemiyor bile.

    Siz Excel'de kendinizce Astrofizik hesaplamaları yapmaya devam edin...

    Ve benim paylaştığım uluslararası kaynakları kendinizce çürütün, ama bunlar gerçekten faydasız çünkü geçerliliği yok...

    İngiltere'nin en saygın yayınlarından olan The SUN'ın haberi bile beni doğrulamaya yetiyor da artıyor bile, ki beni doğrulamıyor aslında... Çünkü ben sadece okuduklarımı paylaşıyorum burada... Herhangi kendi iddiam değil... Ama siz benim paylaştığım kaynaklara itiraz ediyorsunuz.

    Bakın İngilizce konusunda sıkıntınız varsa hem çevirisini hem İngilizce'sini paylaşıyorum size.

    Humanity’s home galaxy could one day be swallowed up by the supermassive black hole that’s lurking at its centre, an astronomy expert has warned.

    Benim değil Google Translate çevirisi

    Bir astronomi uzmanı, insanlığın galaksisi bir gün merkezindeki gözler önüne serilen kara delik tarafından yutulabilir diye uyardı.


    Bunun nasıl veya hangi yöntemlerle olabileceği önemli değil... Güneş'in Karadelik tarafından yutulabileceği bilimsel gerçeğini görmezden gelmeni çok saçma...


    Sadece Samanyolu Galaksi'sinin sarmal yapısı bile görmeniz için yeterli ama kendiniz zorlayıp matematik hesaplarına giriyorsunuz.

    Emin ol Nasa'da senin kadar iyi Astro Fizikçiler veya Matematikçiler vardır... Ama nedense onlar da Super Massive Black Hole denilen varlığın Galaksiye bu şekli verecek ve yıldızları sürekli yutuyor olduğunu söyleyecek kadar zekiler...

    Bu çelişki değil mi?

    Lütfen izleyin...

    From Nasa, not from Theologist...


    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • Siz daha bilimsel makale nedir onu bilmiyorsunuz ki size düzgün açıklama yapayım. The Sun üzerinden verdiğiniz bağlantı bir haber yazısıdır, bilimsel makale değil. Ki söz konusu gazetenin sitesinde çıkan yazının da daha bilimsel olan Universe Today'de yayınlanan yazıyla pek de alakası yok. "Bilim adamları uzaylılar var dedi" tarzında bir habercilik olmuş. Universe Today'de ise Torlak Kemal'in yorumlarından çok da farklı birşey yazmıyor.

    "The black hole at the center of the Milky Way is 26,000 light-years away. Even if it turned into a quasar and started eating stars, you wouldn't even be able to notice it from this distance."

    "A black hole is just a concentration of mass in a very small region, which things orbit around. To give you an example, you could replace the Sun with a black hole with the exact same mass, and nothing would change. I mean, we'd all freeze because there wasn't a Sun in the sky anymore, but the Earth would continue to orbit this black hole in exactly the same orbit, for billions of years.

    Same goes with the black hole at the center of the Milky Way. It's not pulling material in like a vacuum cleaner, it serves as a gravitational anchor for a group of stars to orbit around, for billions of years.

    In order for a black hole to actually consume a star, it needs to make a direct hit. To get within the event horizon, which is only about 17 times bigger than the Sun. If a star gets close, without hitting, it'll get torn apart, but still, it doesn't happen very often.

    The problem happens when these stars interact with one another through their own gravity, and mess with each other's orbits. A star that would have been orbiting happily for billions of years might get deflected into a collision course with the black hole. But this happens very rarely."

    Yani kısaca diyor ki; kara delikler durup dururken yıldızları yutmazlar. Bunun için yıldızların kendi aralarındaki kütleçekimsel ve yörüngesel hareketlerinde değişimler olup kara deliklere "çarpmaları" gerekir. Bu da pek sık gerçekleşmez.

    Benim "makale" olarak bahsettiğim ise The Astrophysical Journal üzerinden verdiğiniz alakasız makale idi.
    _____________________________




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Thomas Henry Huxley

    Siz daha bilimsel makale nedir onu bilmiyorsunuz ki size düzgün açıklama yapayım. The Sun üzerinden verdiğiniz bağlantı bir haber yazısıdır, bilimsel makale değil. Ki söz konusu gazetenin sitesinde çıkan yazının da daha bilimsel olan Universe Today'de yayınlanan yazıyla pek de alakası yok. "Bilim adamları uzaylılar var dedi" tarzında bir habercilik olmuş. Universe Today'de ise Torlak Kemal'in yorumlarından çok da farklı birşey yazmıyor.

    "The black hole at the center of the Milky Way is 26,000 light-years away. Even if it turned into a quasar and started eating stars, you wouldn't even be able to notice it from this distance."

    "A black hole is just a concentration of mass in a very small region, which things orbit around. To give you an example, you could replace the Sun with a black hole with the exact same mass, and nothing would change. I mean, we'd all freeze because there wasn't a Sun in the sky anymore, but the Earth would continue to orbit this black hole in exactly the same orbit, for billions of years.

    Same goes with the black hole at the center of the Milky Way. It's not pulling material in like a vacuum cleaner, it serves as a gravitational anchor for a group of stars to orbit around, for billions of years.

    In order for a black hole to actually consume a star, it needs to make a direct hit. To get within the event horizon, which is only about 17 times bigger than the Sun. If a star gets close, without hitting, it'll get torn apart, but still, it doesn't happen very often.

    The problem happens when these stars interact with one another through their own gravity, and mess with each other's orbits. A star that would have been orbiting happily for billions of years might get deflected into a collision course with the black hole. But this happens very rarely."

    Yani kısaca diyor ki; kara delikler durup dururken yıldızları yutmazlar. Bunun için yıldızların kendi aralarındaki kütleçekimsel ve yörüngesel hareketlerinde değişimler olup kara deliklere "çarpmaları" gerekir. Bu da pek sık gerçekleşmez.

    Benim "makale" olarak bahsettiğim ise The Astrophysical Journal üzerinden verdiğiniz alakasız makale idi.

    Yahu NASA'dan video bile koyuyorum aynı şeyleri destekleyen...

    Aynı şeyleri destekleyen haberinden tut, bilimsel makalesine kadar hepsini paylaşıyorum ama siz yine kendi hesaplamalarınızı kaynak gösteriyorsunuz.

    Bakın mesajlarda da var... Yıldızların karadeliklerden nasıl kuvvetli etkilendikleri, son mesajımda da var... Üstelik bunlar benim kişisel görüşüm veya hesaplamalarım değil... Kaynaklar...

    Makale olarak verdiğim de alakasız değil ayrıca... Orada Result kısmında şöyle yazıyor...

    SMBH nedir biliyor musunuz? Super Massive Black Hole'un açılımı...

    Ve tüm makale onun yapısı, etkisi ve sonuçları üzerine...

    SMBH'nin etkisi var oldukça kütle çekimi ne olursa olsun zıt bir kuvvet olmadıkça tüm cisimler onun kütle çekiminden kendine göre çekilmeye devam eder.

    Bahsedip eleştirdiğin makaleden bir örnek...

    "Therefore, we propose that dark matter halos do drive the overall formation and growth of black holes, in the sense that they set the stage for SMBH growth through the merger history of the host, set by large-scale structure."

    Yani Super Massive Black Hole büyüyor ve bu büyüme devam ettikçe kütle çekimi de doğrusal oranda büyüyor... Büyüyen kütle çekimi maddelerin çekilmesini ve üstündeki kuvvetlerini büyütür.

    Bu mu alakasız yani benim dediklerimle?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • Theologist kullanıcısına yanıt
    Öncelikle anlaman gereken şu: Ben kendimce hesaplamalar yapmıyorum. Fizik alanında ve astronomide en sık kullanılan denklemlerden biri olan ve 2 nesne arasındaki kütle çekimini hesaplamaya yarayan Newton’un denklemini kullanıyorum. Bunun kendincesi, başkasıncası olmaz. Buraya Stephen Hawking’i getirsen ve ona “merkezdeki kara deliğin dünyaya etkisini hesaplar mısın” desen bu denklemi kullanacak. Yapılan hesapların geçerliliğini onaylayacak merci de sen değilsin.

    Öte yandan The Sun denilen pespaye bulvar gazetesini kaynak diye vermen senin bu tür konulara vakıf olmaktan ne kadar uzak biri olduğunu göstermesi açısından ibretlik bir örnek olmuş. Daha The Sun gazetesinin ne olduğunu bilmiyorsun, gelmiş burada İngiltere’nin en saygın yayın organı diye bize yutturmaya kalkışıyorsun. Tek kelimeyle ayıp. Madem bilmiyorsun (öyle olduğunu varsayıyorum, aksi daha vahim), sana The Sun gazetesi ne menem bir şeydir anlatayım:

    Önce The Sun gazetesinin web sayfasına bir göz atalım:
    https://www.thesun.co.uk/


    Şimdi de aynı gazetenin 3. sayfasına bakalım:
    https://www.thesun.co.uk/topic/page-3/

    Evet, İngiltere’nin en saygın yayın organı diye bize yutturmaya çalıştığın gazete bu. Orada gördüğün “Nippy New Year”, “Titillating photos...” gibi deyimleri Google’a çevirtme, Google çeviremez onları, istersen sana özelden ne tür bir puştluk peşinde olduklarını yazayım.

    The Sun, tabloid bir bulvar gazetesidir, halkın alt tabakasının, lümpenlerin okuduğu pespaye bir gazetedir. İçi çıplak kadın resimleriyle ve rezil haber ve hikayelerle doludur.
    https://tr.wikipedia.org/wiki/The_Sun

    Viki’den alıntı:


    Günümüzde gazete, daha çok Britanya monarşisine dair sansasyonel haberleri, eğlence, sanat ve spor dünyasından ünlülerle ilgili skandal ve magazin haberleri ile gündeme gelmektedir. Gazete, haberlerinde sık sık paparazzi fotoğraflarına yer vermektedir.


    Bunlar yetmediyse, The Sun’dan bir sayfa daha paylaşayım:
    https://www.thesun.co.uk/topic/glamour-model/

    Geçen senenin başında gazete 3. sayfada çıplak kadın resimleri yayınlamaktan kısa süreliğine vaz geçti ama kısa sürede bu kararından caydı:
    http://www.ntv.com.tr/galeri/dunya/ingiliz-gazetesi-44-yillik-gelenege-son-verdi,66yYBaQ4LkuOgKHi3wqgZg/zShI19oSsUW7fAR23RnPNQ

    Senin yaşın yetmeyebilir, hatırlamayabilirsin, ben hatırlıyorum, 80’lerin ortalarında Türkiyede’de bu Sun gazetesinden esinlenerek, bir benzeri Tan gazetesi adıyla neşredildi ve bütün kahvehanelerde masaların üzerinde erkek muhabbetlerine meze oldu. Tan gazetesi ne menem bir şeydir anlaman için bir fotoğrafını ve bir de linkini paylaşıyorum:
    http://ilan.bizde.com/tan-gazetesi-26-ekim-1984-brooke-shields-3373709/


     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR

    Kısacası sen bu gazeteyi bana kaynak diye gösteriyorsan, seni ciddiye bile almamam gerekir. Kendimi önemsediğimden değil, senin önemsenmemen gerektiğinden. Zaten başkaca da yazmayacağım, bu topikteki son yazım olmasını umuyorum, ağır sataşma olmazsa.

    Öte yandan İngilizce bilmediğine ikna oldum, karşımıza Google translate ile çıkman bu inancımı pekiştirdi. Ayrıca paylaştığın akademik kaynakta hangi paragraf, hangi satırlarda senin iddianı destekleyecek bilgi ve veri var yazar mısın demiştim, pas geçmişsin.

    Evet, güneş bir gün merkezdeki kara delik tarafından yutulabilir ama böyle bir şey teknik olarak yüz milyarlarca yıl sonra olabilir ancak. O zamana kadar zaten güneş diye bir şey kalmayacak, o zamana kadar bizim galaksi bile başka galaksilerle belki bir kaç kez çarpışarak yeni galaksilere dönüşecek ve çoğu yıldızı merkezdeki kara delikle aktif interaksiyona girmeden çok önce sönüp kendileri birer kara delik olacak. Biz bunu biliyoruz, inkar da etmiyoruz. Sorun şu ki, sen böyle bir şeyin hemen yarın olabileceğini sanıyorsun çünkü bu tür sansasyonel haber peşinde koşan yayın organları gerçeğin bu kısmını okuyucuya aktarmıyorlar. Sen de bu sansasyonel yayın organlarının yayınlarını alıp karşımıza muteber kaynak diye getiriyorsun.

    Bak, bana .edu uzantılı herhangi bir üniversiteden ya da akademik camiada geçerliliği olan atıflı makalelere yer veren Nature, Science Journal, Journal of Cosmology gibi bilim dairesinde yayın yapan dergilerde senin iddianı destekleyen, yani dünyanın, kendi yaşam süresi içinde (üzerinde hayat varken) merkezdeki kara delik tarafından yutulacağını gösteren/ispatlayan her hangi bir makalenin linkini bul, getir, senden özür dileyip, bütün yazdıklarımı sileceğim.

    Şimdi senin yönteminle gidelim ve şu Sun gazetesinin haberine geri dönelim:
    https://www.thesun.co.uk/news/1622371/supermassive-black-hole-will-swallow-the-earth-astronomer-warns/

    Ne diyor?


    “Supermassive black hole set to SWALLOW UP THE EARTH, expert warns”
    (Süper masif kara delik dünyayı yutacak, uzman uyardı.)


    Kim bu uzman?

    Yazının gerisini okuyunca anlıyoruz ki, bu uzman Universe Today adlı internet yayınından Eraser Cain. The Sun gazetesi konu haberi buradan almış ama tamamını almamış, işine gelen kısımları almış, işine gelmeyenleri almamış. Mesela şu kısmı almış:


    “There’s a black hole at the center of the Milky Way. And not just any black hole, it’s a supermassive black hole with more than 4.1 million times the mass of the Sun,” he said.
    “It’s right over there, in the direction of the Sagittarius constellation. Located just 26,000 light-years away. And as we speak, it’s in the process of tearing apart entire stars and star systems, occasionally consuming them, adding to its mass like a voracious shark.”

    (Galaksimizin merkezinde herhangi bir kara delik olmayan bir kara delik var. 4,1 milyon güneş kütlesinde süper masif bir kara delik. Tam orada, Sagittarius takım yıldızı yönünde, 26000 ışık yılı uzaklıkta. Biz bunları yazarken komple yıldızları ve yıldız sistemlerini parçalayıp zaman zaman yutuyor ve doymak bilmez bir köpek balığı gibi kütlesine katıyor.)


    Ama işine gelmediği için şu kısmını almamış:
    http://phys.org/news/2016-08-black-hole-milky.html


    “Wait, that doesn't sound cool, that sort of sounds a little scary. Right?
    Don't worry, you have absolutely nothing to worry about, unless you plan to live for quadrillions of years, which I do, thanks to my future robot body. I'm ready for my singularity, Dr. Kurzweil.”

    (Bir dakika, bu biraz ürkütücü görünmüyor mu? Eğer KATRİLYONLARCA yıl yaşamayı düşünmüyorsanız - ki ben gelecekteki robot vücudum sayesinde düşünüyorum, Dr. Kuzwell - kesinlikle ama kesinlikle korkmanızı gerektirecek hiç bir şeyiniz yok.)


    Neymiş? Böyle bir şey olsa bile ancak katrilyonlarca yıl sonra olabilirmiş!.

    Yazının gerisi SMBH cisimlerinin keşif kronolojisini ve quasarlarla ilişkisini anlatıyor ve şu cümlelerle bitiriyor:


    “It turns out that quasars and supermassive black holes are the same thing. Quasars are just black holes in the process of actively feeding; gobbling up so much material it piles up in an accretion disk around it. Once again, these do sound terrifying. But are we in any danger?
    In the short term, no. The black hole at the center of the Milky Way is 26,000 light-years away. Even if it turned into a quasar and started eating stars, you wouldn't even be able to notice it from this distance.”

    (göründüğü kadarıyla quasarlar ve SMBH’lar aynı şey. Quasarlar aktif kütle emme fazındaki süper masif kara deliklerden başka bir şey değil ve Çevrelerindeki birikme diskine yığdıkları o kadar çok maddeyi yutup bitiriyorlar. Peki tehlikede miyiz?
    Kısa vadede hayır. Merkezdeki kara delik 26 bin ışık yılı ötede, bir quasara dönüşse bile, bu uzaklıktan bunu fark etmeyiz bile.)


    The Sun gazetesinin ne yapmaya çalıştığı belli. Sansasyonla beslenen ucuz, 3. sınıf bir yayın oırganı olduğu için, sıradan “popüler” bir kozmoloji haberinden korku/dehşet (horror story) hikayesi çıkarmaya çalışıyor. Şaşırdık mı? Hayır çünkü Batıda ve ülkemizde bu türden çok sayıda yayın oırganı var. Bugünlerde Milliyet ve Gazetevatan siteleri de benzer işlevi görüyor. Bunlar ne kadar ciddiyse, The Sun onlardan da beter.

    Kızma ama senin gibi saflar da böyle haberleri “satın alıyor” ya da daha kötüsü bizi saf sanıp, keklemeye çalışıyor. Gerçekten, bu tür haberler "konuya hakim olmama anlamında" saf insanlar için özel olarak hazırlanıp servis ediliyor. Buradaki "saf"tan kastım, konuya uzak olma anlamında.

    Senin hakkındaki tespitlerim (biraz kırıcı olacak, kusura bakma):
    1.Kesinlikle İngilizce bilmiyorsun
    2.Kozmolojiye “bilim” düzeyinde vakıf değilsin.
    3.Bu konuda bilgisiz olan sokaktaki insana yönelik, onları gıdıklamak, heyecanlandırmak için kasıtlı olarak deforme edilmiş, ancak birer Hollywood senaryosu olarak iş görebilecek popüler kültüre yönelik basit kurguları gerçek sanacak kadar da safsın.

    Dostum kızma ama kozmoloji alanında gerçekten kayda değer hiç bir şey bilmiyorsun. Bilsen, şu saçma sapan linkleri kanıt diye paylaşmazdın. Bilsen, seni yalanlayan akademik linkleri sana kanıt diye paylaşmazdın. Hem İngilizce bilmiyorsun hem Kozmoloji bilmiyorsun. Buna rağmen sendeki cüret beni hayrete düşürüyor.

    Üşenmesem verdiğin tün linkleri yukarıdaki gibi analiz edip seni iyice mahçup ederdim ama uğraşmaya değmez.

    Kal sağlıcakla.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 10 Ocak 2017; 13:39:52 >
    _____________________________
    * Din toplumları paternalisttir, ahlakı gelisemez, rasyonelleşemez ve
    bireyleşemez. sekülerleşme olmadan ahlak olmaz.
    * Her insanın içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük
    biraz daha artar. (Emil Michel Cioran)
    * Yearning for the past is usually just the lament of lost youth.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal

    Öncelikle anlaman gereken şu: Ben kendimce hesaplamalar yapmıyorum. Fizik alanında ve astronomide en sık kullanılan denklemlerden biri olan ve 2 nesne arasındaki kütle çekimini hesaplamaya yarayan Newton’un denklemini kullanıyorum. Bunun kendincesi, başkasıncası olmaz. Buraya Stephen Hawking’i getirsen ve ona “merkezdeki kara deliğin dünyaya etkisini hesaplar mısın” desen bu denklemi kullanacak. Yapılan hesapların geçerliliğini onaylayacak merci de sen değilsin.

    Öte yandan The Sun denilen pespaye bulvar gazetesini kaynak diye vermen senin bu tür konulara vakıf olmaktan ne kadar uzak biri olduğunu göstermesi açısından ibretlik bir örnek olmuş. Daha The Sun gazetesinin ne olduğunu bilmiyorsun, gelmiş burada İngiltere’nin en saygın yayın organı diye bize yutturmaya kalkışıyorsun. Tek kelimeyle ayıp. Madem bilmiyorsun (öyle olduğunu varsayıyorum, aksi daha vahim), sana The Sun gazetesi ne menem bir şeydir anlatayım:

    Önce The Sun gazetesinin web sayfasına bir göz atalım:
    https://www.thesun.co.uk/


    Şimdi de aynı gazetenin 3. sayfasına bakalım:
    https://www.thesun.co.uk/topic/page-3/

    Evet, İngiltere’nin en saygın yayın organı diye bize yutturmaya çalıştığın gazete bu. Orada gördüğün “Nippy New Year”, “Titillating photos...” gibi deyimleri Google’a çevirtme, Google çeviremez onları, istersen sana özelden ne tür bir puştluk peşinde olduklarını yazayım.

    The Sun, tabloid bir bulvar gazetesidir, halkın alt tabakasının, lümpenlerin okuduğu pespaye bir gazetedir. İçi çıplak kadın resimleriyle ve rezil haber ve hikayelerle doludur.
    https://tr.wikipedia.org/wiki/The_Sun

    Viki’den alıntı:


    Günümüzde gazete, daha çok Britanya monarşisine dair sansasyonel haberleri, eğlence, sanat ve spor dünyasından ünlülerle ilgili skandal ve magazin haberleri ile gündeme gelmektedir. Gazete, haberlerinde sık sık paparazzi fotoğraflarına yer vermektedir.


    Bunlar yetmediyse, The Sun’dan bir sayfa daha paylaşayım:
    https://www.thesun.co.uk/topic/glamour-model/

    Geçen senenin başında gazete 3. sayfada çıplak kadın resimleri yayınlamaktan kısa süreliğine vaz geçti ama kısa sürede bu kararından caydı:
    http://www.ntv.com.tr/galeri/dunya/ingiliz-gazetesi-44-yillik-gelenege-son-verdi,66yYBaQ4LkuOgKHi3wqgZg/zShI19oSsUW7fAR23RnPNQ

    Senin yaşın yetmeyebilir, hatırlamayabilirsin, ben hatırlıyorum, 80’lerin ortalarında Türkiyede’de bu Sun gazetesinden esinlenerek, bir benzeri Tan gazetesi adıyla neşredildi ve bütün kahvehanelerde masaların üzerinde erkek muhabbetlerine meze oldu. Tan gazetesi ne menem bir şeydir anlaman için bir fotoğrafını ve bir de linkini paylaşıyorum:
    http://ilan.bizde.com/tan-gazetesi-26-ekim-1984-brooke-shields-3373709/


     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR

    Kısacası sen bu gazeteyi bana kaynak diye gösteriyorsan, seni ciddiye bile almamam gerekir. Kendimi önemsediğimden değil, senin önemsenmemen gerektiğinden. Zaten başkaca da yazmayacağım, bu topikteki son yazım olmasını umuyorum, ağır sataşma olmazsa.

    Öte yandan İngilizce bilmediğine ikna oldum, karşımıza Google translate ile çıkman bu inancımı pekiştirdi. Ayrıca paylaştığın akademik kaynakta hangi paragraf, hangi satırlarda senin iddianı destekleyecek bilgi ve veri var yazar mısın demiştim, pas geçmişsin.

    Evet, güneş bir gün merkezdeki kara delik tarafından yutulabilir ama böyle bir şey teknik olarak yüz milyarlarca yıl sonra olabilir ancak. O zamana kadar zaten güneş diye bir şey kalmayacak, o zamana kadar bizim galaksi bile başka galaksilerle belki bir kaç kez çarpışarak yeni galaksilere dönüşecek ve çoğu yıldızı merkezdeki kara delikle aktif interaksiyona girmeden çok önce sönüp kendileri birer kara delik olacak. Biz bunu biliyoruz, inkar da etmiyoruz. Sorun şu ki, sen böyle bir şeyin hemen yarın olabileceğini sanıyorsun çünkü bu tür sansasyonel haber peşinde koşan yayın organları gerçeğin bu kısmını okuyucuya aktarmıyorlar. Sen de bu sansasyonel yayın organlarının yayınlarını alıp karşımıza muteber kaynak diye getiriyorsun.

    Bak, bana .edu uzantılı herhangi bir üniversiteden ya da akademik camiada geçerliliği olan atıflı makalelere yer veren Nature, Science Journal, Journal of Cosmology gibi bilim dairesinde yayın yapan dergilerde senin iddianı destekleyen, yani dünyanın, kendi yaşam süresi içinde (üzerinde hayat varken) merkezdeki kara delik tarafından yutulacağını gösteren/ispatlayan her hangi bir makalenin linkini bul, getir, senden özür dileyip, bütün yazdıklarımı sileceğim.

    Şimdi senin yönteminle gidelim ve şu Sun gazetesinin haberine geri dönelim:
    https://www.thesun.co.uk/news/1622371/supermassive-black-hole-will-swallow-the-earth-astronomer-warns/

    Ne diyor?


    “Supermassive black hole set to SWALLOW UP THE EARTH, expert warns”
    (Süper masif kara delik dünyayı yutacak, uzman uyardı.)


    Kim bu uzman?

    Yazının gerisini okuyunca anlıyoruz ki, bu uzman Universe Today adlı internet yayınından Eraser Cain. The Sun gazetesi konu haberi buradan almış ama tamamını almamış, işine gelen kısımları almış, işine gelmeyenleri almamış. Mesela şu kısmı almış:


    “There’s a black hole at the center of the Milky Way. And not just any black hole, it’s a supermassive black hole with more than 4.1 million times the mass of the Sun,” he said.
    “It’s right over there, in the direction of the Sagittarius constellation. Located just 26,000 light-years away. And as we speak, it’s in the process of tearing apart entire stars and star systems, occasionally consuming them, adding to its mass like a voracious shark.”

    (Galaksimizin merkezinde herhangi bir kara delik olmayan bir kara delik var. 4,1 milyon güneş kütlesinde süper masif bir kara delik. Tam orada, Sagittarius takım yıldızı yönünde, 26000 ışık yılı uzaklıkta. Biz bunları yazarken komple yıldızları ve yıldız sistemlerini parçalayıp zaman zaman yutuyor ve doymak bilmez bir köpek balığı gibi kütlesine katıyor.)


    Ama işine gelmediği için şu kısmını almamış:
    http://phys.org/news/2016-08-black-hole-milky.html


    “Wait, that doesn't sound cool, that sort of sounds a little scary. Right?
    Don't worry, you have absolutely nothing to worry about, unless you plan to live for quadrillions of years, which I do, thanks to my future robot body. I'm ready for my singularity, Dr. Kurzweil.”

    (Bir dakika, bu biraz ürkütücü görünmüyor mu? Eğer KATRİLYONLARCA yıl yaşamayı düşünmüyorsanız - ki ben gelecekteki robot vücudum sayesinde düşünüyorum, Dr. Kuzwell - kesinlikle ama kesinlikle korkmanızı gerektirecek hiç bir şeyiniz yok.)


    Neymiş? Böyle bir şey olsa bile ancak katrilyonlarca yıl sonra olabilirmiş!.

    Yazının gerisi SMBH cisimlerinin keşif kronolojisini ve quasarlarla ilişkisini anlatıyor ve şu cümlelerle bitiriyor:


    “It turns out that quasars and supermassive black holes are the same thing. Quasars are just black holes in the process of actively feeding; gobbling up so much material it piles up in an accretion disk around it. Once again, these do sound terrifying. But are we in any danger?
    In the short term, no. The black hole at the center of the Milky Way is 26,000 light-years away. Even if it turned into a quasar and started eating stars, you wouldn't even be able to notice it from this distance.”

    (göründüğü kadarıyla quasarlar ve SMBH’lar aynı şey. Quasarlar aktif kütle emme fazındaki süper masif kara deliklerden başka bir şey değil ve Çevrelerindeki birikme diskine yığdıkları o kadar çok maddeyi yutup bitiriyorlar. Peki tehlikede miyiz?
    Kısa vadede hayır. Merkezdeki kara delik 26 bin ışık yılı ötede, bir quasara dönüşse bile, bu uzaklıktan bunu fark etmeyiz bile.)


    The Sun gazetesinin ne yapmaya çalıştığı belli. Sansasyonla beslenen ucuz, 3. sınıf bir yayın oırganı olduğu için, sıradan “popüler” bir kozmoloji haberinden korku/dehşet (horror story) hikayesi çıkarmaya çalışıyor. Şaşırdık mı? Hayır çünkü Batıda ve ülkemizde bu türden çok sayıda yayın oırganı var. Bugünlerde Milliyet ve Gazetevatan siteleri de benzer işlevi görüyor. Bunlar ne kadar ciddiyse, The Sun onlardan da beter.

    Kızma ama senin gibi saflar da böyle haberleri “satın alıyor” ya da daha kötüsü bizi saf sanıp, keklemeye çalışıyor. Gerçekten, bu tür haberler "konuya hakim olmama anlamında" saf insanlar için özel olarak hazırlanıp servis ediliyor. Buradaki "saf"tan kastım, konuya uzak olma anlamında.

    Senin hakkındaki tespitlerim (biraz kırıcı olacak, kusura bakma):
    1.Kesinlikle İngilizce bilmiyorsun
    2.Kozmolojiye “bilim” düzeyinde vakıf değilsin.
    3.Bu konuda bilgisiz olan sokaktaki insana yönelik, onları gıdıklamak, heyecanlandırmak için kasıtlı olarak deforme edilmiş, ancak birer Hollywood senaryosu olarak iş görebilecek popüler kültüre yönelik basit kurguları gerçek sanacak kadar da safsın.

    Dostum kızma ama kozmoloji alanında gerçekten kayda değer hiç bir şey bilmiyorsun. Bilsen, şu saçma sapan linkleri kanıt diye paylaşmazdın. Bilsen, seni yalanlayan akademik linkleri sana kanıt diye paylaşmazdın. Hem İngilizce bilmiyorsun hem Kozmoloji bilmiyorsun. Buna rağmen sendeki cüret beni hayrete düşürüyor.

    Üşenmesem verdiğin tün linkleri yukarıdaki gibi analiz edip seni iyice mahçup ederdim ama uğraşmaya değmez.

    Kal sağlıcakla.








    (İngilizce bilgimi sorgulama bence... Türkiye'de yaşamıyorum zaten, öyle bir ihtimal söz konusu bile değil çünkü %100 İngilizce bölüm bitirdim ve Almanya'da yaşıyorum)



    Ben ne senin hesaplarını onaylıyorum, ne de senin hesapların üstünden kritik yapıyorum...



    Hesaplarından yola çıkıp Kara Deliğin çekiminin dünya üzerindeki etkisinin 0 olmadığını kendin kabul ediyorsun zaten...



    Kütle çekimi olan bir farklık karşıt bir dengeleyici güç ile eşitlenmeyen bir cismi sürekli kendine çeker... Yani Super Massive Black Hole'un ve Samanyolu Galaksisinin merkezindeki kuvveti dengeleyecek başka bir çekim kuvveti mi var?



    Örnek... Dünya Güneşin çekiminden Jüpiterin ve diğer gezegenlerin çekimi ile dengelenip güneşin içine çekilmiyor... Bu kadar basit bir mantıksal aralığı bildiğini biliyorum ama SMBH için neden düşünmüyorsun... Ki bunu da ben iddia etmiyorum alıntı yapmıştım akademik kaynaktan.







    quote:

    Öte yandan The Sun denilen pespaye bulvar gazetesini kaynak diye vermen senin bu tür konulara vakıf olmaktan ne kadar uzak biri olduğunu göstermesi açısından ibretlik bir örnek olmuş. Daha The Sun gazetesinin ne olduğunu bilmiyorsun, gelmiş burada İngiltere’nin en saygın yayın organı diye bize yutturmaya kalkışıyorsun. Tek kelimeyle ayıp. Madem bilmiyorsun (öyle olduğunu varsayıyorum, aksi daha vahim), sana The Sun gazetesi ne menem bir şeydir anlatayım:






    Ben sadece The SUN diye aşağıladığın gazetenin haberini mi koydum buraya?



    NASA'dan alıntı, video, linkler koydum... Space.com ile destekledim... Bir çok kaynak sundum gelip burada o kaynaklardan birini mi kendine sadece baz alıp aşağıladın yani?



    quote:

    "Therefore, we propose that dark matter halos do drive the overall formation and growth of black holes, in the sense that they set the stage for SMBH growth through the merger history of the host, set by large-scale structure."




    Kara Deliğin büyümesi devamlı, ve bu büyümeye ek olarak çekim kuvveti de büyüyor... Bu çekim kuvvetine ek olarak en yakın galaksi Andromeda dahi Samanyolu'nun iç çekim kuvvetini etkilemiyor.



    Ortaya Gazete diye girmen bir kere baştan falso, çünkü tek kaynak o değil...



    Karadeliğin kendiliğinden tek başına çekim kütlesi dünyayı güneşi etkilemeyecek diyorsunuz ama bakın Nasa ne diyor...







    The Sun eleştirdiğin bir gazete... Peki CNN?



     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR



    Kaynağı Nasa olan bir diğer site? Dikkat et... space.com diyor... Torlak Kemal demiyor.



     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR



    quote:

    Öte yandan İngilizce bilmediğine ikna oldum, karşımıza Google translate ile çıkman bu inancımı pekiştirdi. Ayrıca paylaştığın akademik kaynakta hangi paragraf, hangi satırlarda senin iddianı destekleyecek bilgi ve veri var yazar mısın demiştim, pas geçmişsin.




    Tekrar İngilizceme laf vurmuşsun... Google Translate kullanmıyorum size benim İngilizceme güvenmiyorsanız kendiniz kullanın diye paylaşıyorum tabi cümlemi nasıl okuyorsunuz hiç bir fikrim yok.



    quote:

    "Therefore, we propose that dark matter halos do drive the overall formation and growth of black holes, in the sense that they set the stage for SMBH growth through the merger history of the host, set by large-scale structure."






    Benim The Sun haberini sadece kaynak aldığımı iddia ediyorsun sürekli... Bu The Sun haberi 2016 yılı Ağustos ayı... Peki benim konu ne zaman? 3 Yıl önce...



     Güneş Sistemi KARA DELİĞE ÇEKİLİYOR



    Yani ben bu haberi referans alarak konuyu açmadım... Başka bir çok kaynak var, özellikle NASA'dan onlarca kaynak, video ve alıntılar paylaştım.



    Tespitlerine gelince...



    1) İngilizce bölüm bitirdim, yurt dışında yaşıyorum, Türkçe ile tek bağım Donanımhaber neredeyse... Türkçe ana dilim bile değil. (Bir de kesinlikle yazmışsın, nasıl bu kadar emin olabiliyorsan)



    2) Kozmolojiye bilim düzeyinde vakıf değilim, çünkü Astrofizik bölümünü okumadım. Ama abim bir Astrofizikçi, İtalya'da Tau Nötrino üstüne tezler yazdı.



    3) Burada bir birinden farklı NASA dahil, video bilgi belge paylaştım... Gidip Hürriyet, Milliyet, Vatan gibi gazeteler ömrümde okuyacağım son şeyler.



    Burada sen hiç bir linkin aksini ispat etmedin ki... Senin kaynağını verdiğin kendince çürüttüğün haberin devamında Katrilyonlarca yıl diyor ama kimse o SMBH'nin büyüşünü hesaba katmıyor... Kütlesi büyüyen bir karadeliğin sonuç olarak Kütle Çekimi de büyüyecek doğrudan. Tabi sen Excel ile hesaplamalar yapmaya devam et...



    Merak ediyorum da senin Uzay konusunda bilimsel bir akademik ünvanın var mı? Nasa ve akademik yayınları çürütecek kadar engin bilgiye sahip olduğunu nereden bileceğiz?
    _____________________________




  • 
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.