Şimdi Ara

Godzilla vs Kong yönetmeni Adam Wingard aynı evrende geçen Son of Kong ile dönüyor

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
17
Cevap
0
Favori
418
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Godzilla vs Kong yönetmeni Adam Wingard aynı evrende geçen Son of Kong ile dönüyor



    Bu yılın en çok beklenen filmlerinden biri olan Godzilla vs Kong, gişede beklenenden güzel bir başarı yakaladı. Filmin yayınlanmasının ardından da daha fazla film geleceğine dair ipucu verilmişti.



    Ayrıca Bkz.The Boys'un 3. sezonu çok daha karanlık ve kanlı bir sezon olacak



    Geçtiğimiz saatlerde Godzilla vs Kong'un yönetmeni Adam Wingard'ın filmin stüdyosu Legendary ile anlaştığı açıklandı. Henüz resmi bir açıklama olmasa da yönetmenin Son of Kong isimli aynı evrende geçen bir başka filmi de yöneteceği söyleniyor. Söylenti güvenilir bir kaynaktan geliyor bu yüzden doğru olma ihtimali bir hayli yüksek. Yalnızca yeni filmin adı Son of Kong olmayabilir.



    Adam Wingard, Godzilla vs Kong dışında Death Note, Blair Witch ve V/H/S gibi filmlerin de yönetmenliğini yapmış bir isim. Ayrıca kendisi Face/Off isimli 1990'ların popüler filminin de yeniden yapımının yönetmenliğini üstlenecek.



    Godzilla vs Kong, film olarak çok da iyi bir film değildi ancak filmin amacı görsel efektler ve aksiyon sahneleri olduğu için ve bu tarafı çok iyi verdiği için izleyenlerden olumlu eleştiriler almıştı.




    Kaynak:https://www.ign.com/articles/godzilla-vs-kong-director-adam-wingard-may-return-to-legendarys-monsterverse-for-son-of-kong







  • umarım godzilla vs kong'daki gibi iç bayan karakterler ve olaylar eklemez bu sefer

  • Şu godzilla ve kong haberleri baydı ama artık. Hafta 2-3 tane bu salak filmin haberi yapılıyor.

  • Death Note çöpünü, Blair Witch vasatını bu adam yönettiyse yeni Face/Off filminden de hiç umutlu değilim. Zaten bu filmin yeniden çekilmesini de pek anlamlı bulmadım. Godzilla vs Kong "çok da iyi bir film değil" değil, gerçek anlamda kötü bir film bu arada.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    Death Note çöpünü, Blair Witch vasatını bu adam yönettiyse yeni Face/Off filminden de hiç umutlu değilim. Zaten bu filmin yeniden çekilmesini de pek anlamlı bulmadım. Godzilla vs Kong "çok da iyi bir film değil" değil, gerçek anlamda kötü bir film bu arada.

    Polemik oluşturmak istemiyorum ama söyler misiniz Godzilla vs Kong filmini neden kötü buldunuz ?


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu sorunun cevabı daha önce verildi. Tekrar verelim.

    Senaryosuz ve aptal, ciddiyetsiz ergen karakterlere sahip ciddiyetsiz bir film olduğu için, özetle.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    Bu sorunun cevabı daha önce verildi. Tekrar verelim.

    Senaryosuz ve aptal, ciddiyetsiz ergen karakterlere sahip ciddiyetsiz bir film olduğu için, özetle.

    Bu bir canavar filmi . Bence bu filmden çok fazla beklentiniz varmış. Böyle canavarlı filmlerde iyi oyunculuklar diyaloglar iyi bir senaryo beklemeyin .

    Alt tarafi iki canavar savaşacak zaten filmden keyif almanız gereken kısım da bu . Çoğu kişide canavarların birbirleri ile savaşını izlemek için filmi izliyor. Eğer sizde böyle düşünürseniz bu tarz filmlerden daha çok keyif alırsınız.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Moueson kullanıcısına yanıt

    Yahu tamam canavar filmi de SENARYO YOK diyorum güzel kardeşim! Bu canavarlar kim, nerden çıktı, niye saldırıyor ne oluyor ne bitiyor bunlar yok. Filmdeki şu aptal ergenlerin filme katkısı ne mesela? Geçmişte çok eleştirilen Avatar filminde bile klişe de olsa senaryo vardı. Alien vs Predator'da senaryo vardı mesela. Kong'un ve Godzilla'nın ayrı solo filmlerinin bazılarında bile bir konu bir anlatım vardı. Gozilla (1998) filmi misal Godzilla'ya bir konu uydurmuş ki bu film Godzilla filmlerinin alayının içinden geçer. Benim filmden beklentim yoktu ki filmi sevmeyeyim. Olmayan beklentilerin bile altında kalan bir film. 2 CGI yaratığın amaçsız ve anlamsızca kapışmasını film olarak göremiyorum ben, senaryosuz bir sinema videosu. Anlamsız 3D tasarımlı yaratıkların kapışmasını görmek istesem daha interaktif yollar seçer misal oyun oynarım. Ki onlarda bile artık filmleri aratmayan senaryolar görebiliyoruz. Alt tarafı canavar kapışacak diye yokluktan baktım ve bitse de kapatsam dedim yer yer uyudum. Godzilla vs Kong görsel efeklteri çok iyi olmasına rağmen içtenlikle ve kendimden emin bir şekilde söylüyorum ki kötü bir filmdir. Herkesin sevdiği bir kötü film olabilir tabi ama bu neticeyi değiştirmez.


    Daha önce de yazdığın gibi yazdıkların ve fikirlerini dikte etmeye çalışman fikirlerim konusunda en ufak bir oynama bile yaratmadı. O yüzden daha fazla uzatmayarak polemiğe devam etmezsen sevinirim.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    Yahu tamam canavar filmi de SENARYO YOK diyorum güzel kardeşim! Bu canavarlar kim, nerden çıktı, niye saldırıyor ne oluyor ne bitiyor bunlar yok. Filmdeki şu aptal ergenlerin filme katkısı ne mesela? Geçmişte çok eleştirilen Avatar filminde bile klişe de olsa senaryo vardı. Alien vs Predator'da senaryo vardı mesela. Kong'un ve Godzilla'nın ayrı solo filmlerinin bazılarında bile bir konu bir anlatım vardı. Gozilla (1998) filmi misal Godzilla'ya bir konu uydurmuş ki bu film Godzilla filmlerinin alayının içinden geçer. Benim filmden beklentim yoktu ki filmi sevmeyeyim. Olmayan beklentilerin bile altında kalan bir film. 2 CGI yaratığın amaçsız ve anlamsızca kapışmasını film olarak göremiyorum ben, senaryosuz bir sinema videosu. Anlamsız 3D tasarımlı yaratıkların kapışmasını görmek istesem daha interaktif yollar seçer misal oyun oynarım. Ki onlarda bile artık filmleri aratmayan senaryolar görebiliyoruz. Alt tarafı canavar kapışacak diye yokluktan baktım ve bitse de kapatsam dedim yer yer uyudum. Godzilla vs Kong görsel efeklteri çok iyi olmasına rağmen içtenlikle ve kendimden emin bir şekilde söylüyorum ki kötü bir filmdir. Herkesin sevdiği bir kötü film olabilir tabi ama bu neticeyi değiştirmez.


    Daha önce de yazdığın gibi yazdıkların ve fikirlerini dikte etmeye çalışman fikirlerim konusunda en ufak bir oynama bile yaratmadı. O yüzden daha fazla uzatmayarak polemiğe devam etmezsen sevinirim.

    Legendary'nin Monsterverse evreni filmlerini tek bir tanesi izleyerek değerlendiremezsiniz. 4 filmi de izlemelisiniz. Son film tamamen bir devam filmi. Godzilla filmlerini sevip, Kong'u pek merak etmeyen birinin (misal ben) de bu son film öncesinde çekilen Godzilla canavarlar kralı filmini tam anlayabilmesi için Kong Kafatası Adası filmini de seyretmesi gerekiyor. Kong Kafatası Adası filmini tamamen vakit geçirmek için diye açıp, şok olmuştum, olayların başlangıcı bu filmde anlatılıyordu çünkü.


    Ayrıca 1998 yılında amerikada çekilen godzilla filminin aslında isim haricinde godzilla ile alakası yok. Canavar godzillaya benzemiyor bile. Godzilla'nın isim hakları o dönemde tristar'dan godzilla filmlerinin asıl yapımcısı toho'ya tekrar geçtiğinde Japonlar "Godzilla Final Wars" diye bir film çekip, 1998 ABD godzillasını Zilla diye adlandırıp dalga geçmişlerdi.


    Godzilla'nın İsim hakları 2021 itibariyle tekrar Toho'ya geçti bu arada. Monsterverse evreni ilk bakışta Godzilla odaklı gibi görünse de, olayların başlangıcının Kong Kafatası Adası filminde anlatılması ve Godzilla'nın Japonya'da birden fazla kez baştan başlayan veya bağımsız filmlerden oluşan film serisi olması gibi, Kong'un da Amerikan film endüstrisinin bir film serisi olması sebebiyle, eğer Legendary, Godzilla isim haklarını tekrar almaz ise bu evrenin gidişatı Kong üzerinden olacaktır. Amerikalıların kendi canavarlarını öne çıkarmak istemeleri de mantıklı görünüyor. Son film de Kong odaklıydı aslında.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sanal Bellek -- 1 Mayıs 2021; 17:50:36 >




  • Sanal Bellek S kullanıcısına yanıt

    Benim örnek olarak verdiğim 1998 yapımı filmle anlatmak istediğim filmde bir şey anlatılıyor olduğuydu. Yani filmi açıp izliyorsun sana başta bu yaratığın nasıl ortaya çıktığı, neden ortaya çıktığı, yaratığın amacının ne olduğu, neden sonradan saldırganlaştığı gibi gibi şeyleri film sana bayağı bayağı anlatıyor. Senaryoyu orada görüyorsun. Yani film sana bam diye bu yaratık var işte, sağa sola saldırıyor demiyor. ABD yapımı Godzilla'yı Nolan'ın Batman'lerine benzetiyorum ben. Daha organik, daha gerçekçi. Ağzından 600 bin derece nükleer plazma fırlatan bir canavar bana çok şey geliyor. Kong ile olan orantısız güce rağmen Kong Vs Godzilla çok zorlama olmuş.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz

    Benim örnek olarak verdiğim 1998 yapımı filmle anlatmak istediğim filmde bir şey anlatılıyor olduğuydu. Yani filmi açıp izliyorsun sana başta bu yaratığın nasıl ortaya çıktığı, neden ortaya çıktığı, yaratığın amacının ne olduğu, neden sonradan saldırganlaştığı gibi gibi şeyleri film sana bayağı bayağı anlatıyor. Senaryoyu orada görüyorsun. Yani film sana bam diye bu yaratık var işte, sağa sola saldırıyor demiyor. ABD yapımı Godzilla'yı Nolan'ın Batman'lerine benzetiyorum ben. Daha organik, daha gerçekçi. Ağzından 600 bin derece nükleer plazma fırlatan bir canavar bana çok şey geliyor. Kong ile olan orantısız güce rağmen Kong Vs Godzilla çok zorlama olmuş.

    "Ağzından 600 bin derece nükleer plazma fırlatan bir canavar bana çok şey geliyor."


    Godzilla'nın 1954'teki ilk filmden beri imzası o. Atomik nefes dedikleri olay.


    1998 Amerikan Godzilla'sında ise sadece ağzından kısa bir ateş çıkıyor. O da bir sahnede var. yanlış hatırlamıyorsam Polis ve ordu araçlarını nefesiyle patlattığı sahne. Dikkatli bakılmadığında godzillanın nefesinden dolayı araçların birbirlerine çarparak alev aldığı izlenimi oluşuyor ama, nefesinden alev çıkıyor aslında. Filmlere göre godzillaları boyut, özellik vs. karşılaştıran bir youtube videosunda atomik nefeslerini de karşılaştırıyordu. Tüm filmlerde atomik nefesi var iken, 1998 godzillasında sadece ağzından kısa bir alev çıkıyordu videoda. O filmi de defalarca seyrettiğim halde ilk orada dikkatimi çekmişti.


    Bu arada 2016 Japonya yapımı Shin Godzilla filmini de izlemenizi tavsiye ederim. O godzilla da biraz değişik. Tek filmlik, önceki filmlerden bağımsız. 2.si çıkacaktı ama iptal oldu. İzleme sitelerinde altyazılı mevcut. Torrentle uğraşmaya gerek olmayacaktır.


    1998 godzillası da seri olacaktı ama gişede bekleneni karşılamadığı için devamı gelmedi. Sadece 2 sezonluk bir çizgi filmi çıktı. O film yüzünden amerika'da 2014'e kadar Godzilla filmi çekilmedi.


    Amerika'da ilk godzilla filmi denemesi 1994'te olmuş, ama film çekim aşamasına gelmeden iptal edilmişti. O godzilla japon godzillasına daha çok benziyordu.


    1998 yapımı filmde tek beğendiğim durum, korku filmi öğeleri de taşıması. Çekim açılarında canavar hareket halindeyken yanımızdan aniden geçmesi, aniden kadraja girmesi çok etkileyiciydi özellikle sinemada izlediğimde. Japon godzillalarında bunu bulamıyorsunuz. Daha çok godzillanın şehri yıkışının biraz uzaktan aktarımı ya da iki canavarın dövüşünün uzaktan çekimi oluyor.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sanal Bellek -- 1 Mayıs 2021; 18:38:53 >




  • bazı şeyleri tadında bırakmak gerekir.. kong vs godzilla kapışması zaten zorlama olmuş.. yetmiyor, kong son, daha sonra kong girl ve uncle brother sister grandmother, suyunun suyu oldu.. hollywood'tan önce "dünyayı kurtaran adamın oğlu" filmi yapıldı..

  • Kartal Göz kullanıcısına yanıt
    konu kötü, süreklilik yok.. ve ve ve ve en acınası yönü; kongun bir öyküsü vardı, kongun korkutucu görüntüsü altında büyüklüğünce dram vardı.. godzilla uzak doğu çizgi roman karekteri olmadan çıkamadı, godzilla ne kadar çekilsede üzerine ünlü aktör aktrist ve fransız romantizmi eklendiyse de sakat kaldı.. çocuksu yönü kaldı.. evrensel norma ulaşamadı, duygulara dokunamadı.. kong ve godzilla aynı karede görmek, klozette dışkınızı yaparken hoşlandığınız kişiye telefonda aşkınızı itiraf etmek gibi olmuş..

  • Sanal Bellek S kullanıcısına yanıt

    (23 yıllık filmi halen izlememiş olan varsa sahnelerden ağır spoiler içerir.)

    Hocam ben Godzilla dedin mi 1998 yapımını tanırım, gerisini sevmem ve birçoğunu bilmem. Bir de Godzilla 2000 miydi neydi, böyle tamamen düşük IQ'lu bir yapım izlemiştim o anki yaşımla bile bu ne la filan demiştim. Hem görsel efektleri çok dandikti hem de böyle konusuz salak saçma bir yapımdı. Godzilla havada uçan salak saçma bir yaratığa dalıyordu başka bir yaratık filan daha vardı. Maket olduğu da boru gibi belliydi. Yaratıkların momentumlarını bile tutturamamışlardı pardon yaratık mı dedim maket diyecektim. Onun dışında bir de 2014 yapımı rezil bir Godzilla filmi izlemiştim. Nükleer füze yiyen Godzilla. Hay dedim görsel efektleriniz batsın, bu ne rezil bir şey.


    Neyse 98 ABD yapımı Godzilla dediğim gibi organikti. Yani tıpkı dünyadaki bir etçil varlıklar gibi hareket ediyordu ama bir farkla yırtıcı değildi. Yemek için insan öldürdüğünü de görmedik kazara ezmediyse eğer. Tehdit edilmiyorsa kesinlikle saldırmıyordu. Sadece boyutundan ve kütlesinden dolayı ister istemez hareket edince çevrede bir takım hasarlara yol açıyordu. Hisli bir varlıktı. Algıları da yüksekti ki yani insanları genellikle fark ediyor bir şey yapmıyordu. (Ama masum da sayılmaz tabi gri karakterli insanlar gibi.) Kendisine saldırıldığını, su altındaki torpidoların kendisi için tehdit oluşturduğunu bilip hızlı manevra yapıyordu. Ben o filmdeki birçok sahneye hayranım su altı sahneleri de bunlardan biridir. Godzillanın su altındaki yüzme hareketindeki estetik bile mükemmeldir. Zaten kendisi de biraz T-Rex-iguana karşımı bir şekle sahip. (Filmin başında da nükleer bombaların sürüngenlerde yol açtığı genetik bozukluktan dolayı böyle devasa bir yaratık oluşuyor. )Böyle bu filmde ve Japon yapımlarındaki gibi küçük kafalı koca götlü biçimsiz bir şey değil, o yüzden yüzme koşma hareketleri daha bir estetik duruyor, daha atletik. Kendisini kovalayan torpidolarda da ne yaptığını anlatmama gerek yok. Filmi o kadar çok izlemişim ki şu satırları yazarken bile o su altı sahnesindeki müzik ve ses efektleri sanki filmin o sahnesini açıp izliyormuşum gibi beynimde canlandırılıyor öyle diyeyim sana. Diğer en sevdiğim sahne de köprüdeki kovalamaca sahnesi. Aracı yakalayayım derken koşarak kafasını yaklaştırması sırasında ve yine koşarken ayaklarıyla köprü üzerindeki çelik konstrüksiyonları ip gibi yarıp geçmesi. Asma köprüde aracı ısıramayınca köprü ayaklarına tırmanıp atlıyor ama son ayakta aracı ağzıyla kapmaya çalışırken kafayı ve vücudu sıkışıyor. Bak bu sahnelerde bile bir organiklik söz konusu, esneyen ve ayağına sırtındaki dikenlere dolanan asma köprü halatları bizim Godzilla'nın düşmanı oluyor. Gücünün sınırlarına ulaşılıyor. Godzilla filmde durdurulamaz bir güç ya da bir tanrı değil, organik varlık. Diş etine yüksek gerilim hattından gelen elektrik akımını yiyince can çekişebiliyor. Ayağının köşesinden u dönüşü yapan aracı yakalayabilmek için uğraşırken tıpkı bir canlı gibi dengesini kaybedip düşebiliyor. Karnı aç olduğu için ama insanlara ve diğer canlılara çok fazla güvenmediği ama çekimser çekimser hareket ederek tonlarca balığı bir kedi köpek misali çömüp yiyebiliyor. Film bize adeta onun da bir canlı olduğunu, özel güçleri olan abidik gubidik uyduruk bir şey olmadığını anlatıyor aslında. (Buralarda giren duygusal müzikler bile filmde bağ kurulması için yapılmış) Hatta balık yemeden önce ışıklara insanlara filan dikkatle bakıyor dikkat edersen. Ama ellerindekinin silah olduğunu bunun bir tuzak olduğunu insanların niyetinin ona saldırmak olduğunu anlayamıyor taa ki ona o kontrolsüz saldırı olana kadar. Filmde Godzilla tıpkı bir canlı gibi bayılabiliyor bkz: su altı sahnesi.


    Filmde korku demeyelim gerilim yaratan sahneler var evet. İlk ortaya çıktığı sahne. Adımlarıyla yarattığı sarsıntı ve gürültü, araçların zıplaması, alarmalarınıj çalması. Boğuk, uzaktan gelen gürültüyü gök gürlemesi sanan ve gök yüzüne bakan mitingdeki bir vatandaş. Bak yine bir organik saheneye denk geldik. Böyle devasa bir yaratığı görünce büyük şok yaşayan ve sağa sola kaçışan insanlar. Bir kere filmde bir ciddiyet var, filmin başında çalan müzik bile o gerilim hissini ve ciddiyeti baştan zerk ediyor size. Filmde gayri ciddi durumlar var mı, var ama çok hafif, genel ambiyansı bozmayacak şekilde var. Yani gerçek hayatta nasıl ki kötü zamnianlarında insanın başına gelen organik absürd olaylar olur ya onun gibi var. Filmdeki karakterler de aynı şekilde. Filmdeki karakterlerin bir amacı, senaryoda bir yeri, bir çekiciliği, bir doğallığı var. Godzilla vs Kong filmindeki gibi 2 tane amaçsız gerizekalı ergenin odunsu oyunculuklarıyla hayatı çözmüş, dünyayı değiştirmeye çalışıp(?) programlanmış bir robot gibi sağa sola koşturup hiçbir boka yaramamaları ama sürekli sanki filmin sahnelerini uzatmak için filmi işgal etmeleri gibi bir olay yok. Ya senarist hiç karakterlerle diyaloglarla uğraşmamış, hiç kafasını çalıştırmamış, filme karakteri yedirmek için çabalamamış. Madem senaryo ve karakterin önemi yok o zaman bu aptal karakterleri hiç koyma gösterme. Ne anlatmaya çalışıyorsun şu 2 ergen ile. Hayır bu karakterler bile fabrikasyon daha önce ne kadar büyük bütçeli düşük senaryolu film varsa hepsinde aynı kalıbı kullanmışlar. 98 yapımı Godzilla'da yeri gelir durum komedisi denebilecek ufak mizah örnekleri görürsün -ama bu filmin genel ambiyansını bozmaz- yeri gelir aksiyon yeri gelir hafif drama olur. Misal bizim ekip henüz araca binmeden evvel telden kaçarken Godzilla birden kafasını hızlı bir şekilde tellere yakınlaştırır. Orada bile ufak bir mizah ama genel bir gerilim havası vardır, ilginç bir sahnedir ki bu sahneyi de severim. Sonrasında zaten senin bahsettiğin Atomik Nefes sahnesi vardır. Filmde 2 yerde bu alev muhabbeti oluyor ancak her ikisinde de araçlar birbiriyle çarpışınca oluşan patlamayla bu alev ortaya çıkıyor. Orijinal Godzilla'da bu nasıldır bilmem ama filmde bunu böyle yapmışlar. Godzilla sadece ağzıyla şiddetli bir nefes veriyor araçları havalara kaldırıp zıplatacak şiddetle. Tabi çarpışan araçlar ne kadar patlama yaratıp alev oluşturur o tartışılır ama sahne resmen böyle gösteriliyor. Bu da ABD sinemasının organik Godzilla yorumu olsa gerek. Ben de böyle inanmak istiyor ve sahneyi böyle kabul ediyor ve bu şekliyle o sahneyi daha da çok seviyorum. Zaten bir iki sahnede bunun alevsiz versiyonu mevcut, sadece araçlar filan uçuyor. Alev bile olsa ağzına temas etmeyen bir alevin sıcaklığı ile ağzından gırtlağından çıkan 600 bin derecelik plazmanın aynı şey olmadığını söylememe gerek yok. Alevi bir şekilde organik organik (farklı gazların kimyasal tepkimesi vs dersin) açıklarsın ama bunu açıklayamazsın. Alevin doğrudan temaslı sıcaklığına dayanıklı gırla madde sayarsın ama 600 bin dereceye karşı dayanıklı hiçbir madde bulamazsın. Nükleer füze yiyip radyasyonla beslenebilen bir canlı bulamazsın, en azından karbon temelli bulabileceğini hiç sanmıyorum. Şu da bir gerçek ister 98 yapımı olsun ister başka bir Godzilla yapımı olsun isterse Kong olsun içinde yaşadığımız Dünya'nın kütle çekimi ve Atmosfer basıncı yani kısaca fizik kuralları bu kadar büyük karasal canlıların yaşamlarına izin vermiyor tabi. Karada görülebilecek en büyük canlı T-Rex veya belki ondan biraz daha büyük bir yırtıcı olabilir, denizlerde bir miktar daha büyük canlılar olabilir. Çünkü canlı kendini taşıyamıyor, kemik yapısı daha fazla ağırlığı çekmiyor. Ama yine de en gerçekçi ve en organik Godzilla'yı 98'de Hollywood yapmış. Müzikleriyle, atmosferiyle, görsel efektleryle -ki 98 yapımına göre görsel efektleri çok iyidir, halen daha gideri vardır- bence Kong filmleri dahil tüm Godzilla filmlerinin içinden geçer. Filmi 10-15 kere filan izlemişimdir şimdi açsam yine ekrana kilitleyebilir. Ne yazık ki devamı gelemedi, kocaman açık bir kapı da bırakmışlardı. Bu arada Japonlar da kusura bakmasın bununla dalga geçeceklerine kendileri şunun yarısına yaklaşabilen film yapsınlar.


    Bilmiyorum yani ben mi huysuzlaştım yoksa son dönemlerde yapımların kalitesi yerin yedi kat altına inince vasat olan yapımlara şaheser gözüyle mi bakar oldu millet anlamadım. Abi yok yani yüksek bütçeli filmlere bakıyorsun her şey fabrikasyon olmuş, içleri bomboş. En iyileri bile "eh işte"den öteye geçemiyor veya çok nadiren güzel filmlere rastlıyoruz. Her halde bu tip boş yapımları daha çok yeni nesil seviyor sanırım. Yani görsel efektlere kanıyorlar. Biz de kanardık. Ama eskiden görsel efektler için film izlenirdi doğru, çünkü görsel efekt kaliteleri en iyisini veremiyordu ve her zaman daha yükseğe bir çıta konulabiliyordu. Bir nevi o zamanlar görsel efekt bir beğeni standardı olabilirdi. Ancak günümüzde CGI çok gelişti ve standart halini aldı. Artık o standardın altına düşeni eleştiriyoruz, bu olmamış diyoruz, olması gereken bu değil diyoruz. Aslında her zaman olması gerektiği gibi görsel efekt bir araçtır amaç değil. Filmin amacı bir şeyi etkileyici bir dille anlatmak. Görsel efekt kısmı bir dil oluyor, ama anlatılan konu değil. Ya işte 2 CGI kapışıyor filan değil mevzu, ben birilerini bilgisayar ortamında 3D tasarlanmış olan, hareket animasyonu (rigging) ve sesi verilmiş bir şeyi neden izleyeyim ki? İlk defa görmüyorum ki? İşim animasyonla ilgili olsa iş ve ilgi icabı bakarım ancak ben bir film seyircisiyim neden hareket eden 3D tasarlanmış bir yaratığı izleyeyim? Biz 98 yapımı Godzilla'dan ya da 96 yapımı Independence Day filminden sadece 3D tasarımları, CGI'ları için mi zevk almıştık. Hayır bu filmler bize bir şry anlatıyordu. Ama hem döneminin görsel efekt kralları olması hem de bir senaryo olması sebebiyle filmlerden büyük hazlar aldık. Sadece görsel efekt olsa ama hiçbir şey anlatmasa ya da sadece bir şey anlatsa ama böyle etkileyici bir dil (görsel efektler ve ses efektleri, müzikler) kullanmasa bu yapımları bu kadar sevmezdik, çünkü ya boş film ya da yavan bir film olurlardı. Buna da kalite diyoruz ama derdimizi anlatamıyoruz.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 2 Mayıs 2021; 3:28:59 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • DC Bildiğin Warner Bros İşte adam gibi bir film çıkarıcaklar da herkes beğenecek Salak wonder women filmi gibi İngilizleri yüceltiyorlar Alman ve Türkleri aşağılıyorlar bir de mal gibi filmde Osmanlı bayrağı yerine iki Türk bayrağı dikiyorlar Çarşının ortasına oluyor Türk gizli karargahı böyle bir mallık yok bence utanmadan İngilizlere masum gösteriyorlar koskoca devlet imparatorluk yıktılar dünyanın yarısını öldürdüler sonra da onlar maşallah dünya Kahraman oluyorlar.

    Warner bros iyice kafayı Bir de 2 tane mal canavarı dövüştürüyorlar ne olup olmadığı belli değil intihar timi filmleri korkunç Superman batman'e karşı film bile değil bir de saçma s**** filmleriyle gelip kendilerine film yaptık diyorlar

  • Godzilla güzel filmdi bekliyoruz bakalım

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.