Şimdi Ara

Gelmiş Geçmiş En büyük bilim insanı ? (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
135
Cevap
1
Favori
5.148
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Türkiye'de yaşamış olanları için Mustafa İnan olabilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi inmydarkesthour -- 24 Mart 2012; 11:12:33 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: CookieMonster

    Einstein'ın faydası daha cok soyut kavramlar üzerinde olmustur. bkz. Modern Fizik.

    Tesla ise insan hayatını kolaylastıracak büyük devrimler yapmıstır . bkz. Alternatif Akım

    İşte ben bu yoruma imzamı atarım. Çok doğru bir tesbit.

    Einstein Uzay sonsuzluk görecelik kavramı gıbı konuların baş mimarisi. ( atomu unutmayalım )

    Tesla İse İnsan hayatını kolaylastıran devrımler yapmıstır.

    Ve artı olarak michael faradayda elektrigi şuan kullandıgımız şarta getirmiştir. Yanı elektrikten bu kadar faydalanıyorsak faradayın sayesındedir.

    Ve ek olarak şuan ulaşımda bu kadar ilerdeysek henry fordada çok şey borçluyuz. benzınle ilk patlatmalı motoru icat edip ilk seri araba uretımıne geçmiştir. her ne kadar motorlu ulaşım daha öncede icat edilmiş olsada.




  • Leonardo da vinci ...
  • Steve Jobs
  • Benim o.
  • kimse İbn-i Sina dememiş oysa adamın El-Kanun fi't-Tıb adlı eseri avrupada dahi kullanılmıştır
  • Albert Hoffman-LSD yi bulması yeter



    Halüsinojenler içerisinde en kuvvetli olandır. Algılama yapısını tamamen değiştirir ve kullanan kişiyi başka bir dünya'ya (hayaller alemine) yollar. LSD etki sürecince, kişiyi gerçek dünya'dan soyutlar. LSD, beyin üstünde çok güçlü bir etkiye sahiptir. Kullanan kişinin ruh haline göre etki eder. Çok mutlu olan biri LSD kullandığında cennete gittiğini bile görebilmektedir. Ama mutsuz olan kişileri iyi olmayan bir hayaller alemine götürür. LSD, kuşlarla beraber havada uçmak, uzay yolculuğu yapmak gibi, kişi için imkansız olanakları birebir gerçekmiş gibi yaşatır. LSD kullanan kişi, hayatında önemli bir yeri olmuş olan insanları da tekrar görebilir, onlarla iletişim kurabilir. LSD etkisinde kişi, genellikle etkilendiği konular üzerine hayaller görür. Çevresinde ki nesneler de dahil, bu hayallere göre şekillenir. Her şey kişinin hayal kurmasına bağlıdır. LSD, bilinçaltında olan, eskiden yaşanmış olayları tekrar yaşa manıza/görmenize bile sebep olabilir. LSD etkisinde olan biri her türlü nesneyle iletişim kurabilir ve o nesnelerin onla diyaloğa girdiğini işitebilir.




  • Radyodan televizyona, robotlardan telsiz haberleşmesine, bilgisayardan füzelere gündelik yaşamımızda yer alan pek çok şeyin mucidi veya fikir babası "NİKOLA TESLA"dır.
    Belkide daha birçok şeyin babasıydı o maddi yetersizlikten dolayı birazda buluşlarının diğer insanlarca hayal ürünü olarak benimsenmesi diğer buluşlarının gün yüzüne çıkmasına engel olmuştur.Bu devirde çıkar için herşey yapılıyorken o, o devirde insanlığı düşünüp maddi sorunlar yaşadığı halde sadece deneylerini devam ettirebilecek kadar parayı kabul etmiştir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi aeson01 -- 24 Mart 2012; 12:26:31 >
  • Hangi bilim insanını daha çok tanıyorsanız illaki onu seçersiniz. Ben tanımaktan ziyade ilkleri keşfedenleri daha çok beğenirim...

    Bence==> Harezmi, İbn-i Sina, Ali Kuşçu, Uluğ Bey, El-Hazin... Hatta divan edebiyatı şairlerinden olan kişiler (birçok sosyal bilimci)



    quote:

    Orijinalden alıntı: BLowrinq


    quote:

    Orijinalden alıntı: luseresul

    albert einstein

    Einstein Bir Kuramcı Tam Olaeak Bir Bilim İnsanı Sayılmaz Bence.



    Çok yanlış düşünüyorsunuz. Kuramcı demek ne demek ? teorileri çürütülmediği için bilim insanı sıfatını hakedenler gibi Einstein da bilim insanıdır. Hemde Modern fiziğe büyük katkıları olan hala formülleri ile birşeylerin yapılmaya çalışıldığı Bilim insanıdır...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi FaRaKaN -- 24 Mart 2012; 12:31:35 >




  • Genel kültür olarak Ömer Hayyam'ı bilmeyen yoktur kendisi ilk asansör sistemini bulmuştur. :)
  • İbn-i Sina

    İbn-i Sina (tam adı Ebu Ali el-Hüseyin ibni Abdullah ibn-i Sina el-Belhi), Farsça: ابوعلى سينا/پورسينا, Latince: Avicenna; okunuş: āv'ĭ-sěn'ə[1]; 980, Buhara yakınları - 1037, Hamedan), filozof, hekim ve çok yönlü Fars[2][3][4][5] bilim adamıdır.

    İbn-i Sina, Kuşyar isimli bir hekimin yanında tıp eğitimi aldı. Değişik konular üzerine 240'ı günümüze gelen 450 kadar makale yazdı. Elimizdeki yazıların 150 tanesi felsefe 40 tanesi de tıp üzerinedir. Eserlerinin en ünlüleri felsefe ve fen konularını içeren çok geniş bir çalışma olan Kitabü'ş-Şifa (İyileşme Kitabı) ile El-Kanun fi't-Tıb'dır (Tıbbın Kanunu). Bu ikincisi ortaçağ üniversitelerinde okutulmuştur. Hatta bu eser Montpellier ve Louvain'de 1650 yılına kadar ders kitabı olmuştur.

    Samanoğulları sarayı kâtiplerinden Abdullah Bin Sina'nın oğlu olan İbn-i Sina (Batı'da Avicenna adıyla tanınır), babasından, ünlü bilgin Natili'den ve İsmail Zahit'ten ders aldı. Geometri (özellikle Öklid geometrisi), mantık, fıkıh, sarf, nahiv, tıp ve doğabilim üstüne çalışmalar yaptı. Farabi'nin el-İbane's[kaynak belirtilmeli] aracılığıyla Aristoteles felsefesini ve metafiziğini öğrenip, hastalanan Buhara prensini iyileştirince (997) saray kütüphanesinden yararlanma olanağına kavuştu. Babası ölünce, Cür-can'da Şiraz'lı Ebu Muhammed'ten destek gördü (Tıp Kanunu'nu Cürcan'da yazdı). Çağında tanınan bütün Yunan filozoflarının ve Anadolu doğacılarının yapıtlarını incelemiştir.



    Yaşadığı dönem [değiştir]

    İbn-i Sina, İslamın Altın Çağı olarak bilinen ve Yunanca, Farsça ve Hintçeden eserlerin çevirilerinin yapılıp yoğun bir şekilde incelendiği dönemde önemli çalışmalar ve yapıtlar gerçekleştirdi. Horasan ve Orta Asya'daki Samani Hanedanı ve Batı İran ile Irak topraklarındaki Büveyhiler bilimsel ve kültürel ilerlemeye çok uygun bir ortam hazırlamışlardı. Bu ortamda Kuran ve Hadis çalışmaları çok ilerlemişti. Felsefe, fıkıh ve kelam çalışmaları İbn-i Sina ve çağdaşlarınca oldukça geliştirilmişti. Al-Razi ve Farabi tıp ve felsefe alanında yenilikler sağlamışlardı. İbn-i Sina, Belh, Hamedan, Horasan, Rey ve İsfahan'daki muhteşem kütüphanelerden yararlanma olanağı elde etmişti.
    Biyografisi [değiştir]
    Çocukluğu [değiştir]

    İbn-i Sina 980 yılında günümüz Özbekistanında yer alan Buhara yakınlarındaki Afşana kentinde doğdu. Babası Abdullah, Samani İmparatorluğunun önemli şehri Belh'ten gelen saygın bir bilim adamıydı. Buhara'da iyi bir eğitim aldı. Olağanüstü hafızası ve zekası da bu konuda ona çok yardımcı oldu. 14 yaşına geldiğinde öğretmenlerini geçmeye başlamıştı.


    16 yaşında tıbba döndü ve bu konudaki bilgileri öğrenmekle kalmayıp yeni tedaviler de geliştirdi. 19 yaşında doktor ünvanı elde etti ve ücret almaksızın hastaları tedaviye başladı.

    Erişkinliği


    İbn-i Sina ilk olarak 997 yılında tehlikeli bir hastalıktan kurtardığı emirin yanında çalışmaya başladı. Bu hizmetinin karşılığında aldığı en önemli ödül Samanilerin resmi kütüphanesinden dilediğince yararlanmak oldu. Kütüphanede kısa süre sonra meydana gelen yangında düşmanları onu bilerek kundaklama yapmakla suçladı.

    22 yaşında babasını kaybetti. 1004 yılının Aralık ayında Samani Hanedanı sona erdi. İbn-i Sina Gazneli Mahmud'un teklifini geri çevirdi ve batıya Ürgenç'e gitti. Buradaki vezir bilim dostuydu ve ona küçük de olsa bir maaş bağladı. Yetenekleri için kullanma sahası arayan İbn-i Sina Merv'den Nişabur'a ve Horasan sınırlarına kadar bölgeyi adım adım dolaştı. Kendisi de şair ve bilim adamı olan ve İbn-i Sina'ya sığınak sağlayan hükümdar Kabus bu sırada çıkan ayaklanmada hayatını kaybetti. İbn-i Sina'nın kendisi de şiddetli bir hastalığa yakalanmıştı. Sonunda Hazar Denizi kıyısındaki Gorgan'da eski bir arkadaşına rastladı. Onun yanına yerleşti ve bu kentte mantık ve astronomi dersleri vermeye başladı. Kanun kitabının başlangıcı da bu döneme rastlar.

    Daha sonra Rey'de ve Kazvin'de çalıştı. Yeni eserler yazmaya da devam etti. İsfahan valisinin yanına yerleşti. Bunu öğrenen Hamadan emiri İbn-i Sina'yı yakalattı ve hapsetti. Savaş sona erdikten sonra Hamadan emirinin yanında çalıştı. Kısa süre sonra İbn-i Sina, kardeşi, iyi bir öğrencisi ve iki köleyle kılık değiştirip şehirden kaçtı ve korku dolu bir yolculuktan sonra çok iyi karşılandıkları İsfahan' a ulaştı.



    Sonraki yılları ve ölümü [değiştir]

    İbn-i Sina'nın kalan 10 ya da 12 yılı Ebu Cafer'in hizmetinde geçti. Burada doktor, bilim danışmanı olarak çalıştı ve hatta savaşlara bile katıldı. Bu yıllarda edebiyat ve filoloji çalışmaya başladı. Bir Hamadan seferi sırasında şiddetli bir kolik atağına yakalandı. Güçlükle ayakta duruyordu. Hamedan'a vardığında önerilen tedavileri uygulamadı ve kendisini kadere teslim etti. Ölüm yatağında mallarını yoksullara bağışladı, kölelerini azat etti ve son gününe dek 3 günde bir Kuran okudu. 1037 Haziranında Ramazan ayında 57 yaşında öldü. Kabri Hamedandadır.
    Metafizik [değiştir]

    İbn-i Sina'ya göre metafiziğin temel konusu, "vücudu mutlak" olan Allah ile yüce varlıklardır. Vücut (var olan) üçe ayrılır: Olası varlık ya da ortaya çıkan ve sonra yok olan varlık; olası ve zorunlu varlık (tümeller ve yasalar evreni, kendiliğinden var olabilen ve bir dış neden sayesinde gerekli olan varlık); özü gereği gerekli olan varlık (Allah). İbn-i Sina Allah'ı "Vahdet-i Vücud" yani 'varlığı zorunlu olan' olarak belirtir ve bu fikir ona hastır.
    Ruhbilim

    İbn-i Sina, ruhbilimin, metafizik ile fizik arasında bağlantı kuran ve bu iki bilimden de yararlanan bir bilgi alanı olduğunu savunmuş, ruhbilimini üç ana bölüme ayırmıştır: Akıl ruhbilimi; deneysel ruhbilim; tasavvuf ya da gizemci ruhbilim. İnsanların ruhlarının müzikle tedavi edilebileceğini öne sürmüş ve bu yöntemi geliştirmiştir.
    Akıl


    Bu konudaki görüşleri Aristotales ve Farabi'den farklı olan İbn-i Sina'ya göre, akıl 5 çeşittir; bilmeleke (ya da 'olası akıl' açık-seçik ve zorunlu olanları bilebilir); he-yulâni akıl (bilmeyi ve anlamayı sağlar); kutsi akıl (aklın en yüksek aşamasıdır ve her insanda bulunmaz); muste-fat akıl (kendisinde bulunanı, kendisine verilen "makûllerin " suret'lerini algılar); bilfiil akıl ("makûl"leri yani kazanılmış verileri kavrar). İbn-i Sina, akıl konusunda, Eflatun'un idealizmi ile Aristoteles'in deneyciliğini uzlaştırmaya, birleştirici bir akıl görüşü ortaya koymaya çalışmıştır.

    Bilimlerin sınıflandırılması [değiştir]

    İbn-i Sina'ya göre bilimler madde ve biçim ilişkisi bakımından üçe ayrılır: El-ilm ül-esfel (Doğa bilimleri ya da aşağı bilimler), maddesinden ayrılmamış biçimlerin bilimidir; mabad-üt-tabia (metafizik), el-ilm'üll-âli (mantık ya da yüksek bilimler) maddesinden ayrılan biçimlerin bilimleridir; el-ilm ül-evsat (matematik ya da orta bilimler) ancak insanın zihninde maddesinden ayrılabilen, bazen maddesiyle birlikte, bazen ayrı olan biçimlerin bilimidir.

    Kendisinden sonraki Doğu ve Batı filozoflarının çoğunu etkileyen İbn-i Sina, müzikle de ilgilenmiştir. 250'yi aşkın yapıtının başlıcası olan Şifa ve Kanun, felsefenin temel yapıtı sayılarak, uzun yıllar boyunca pek çok üniversitede okutulmuştur.
    Yapıtları [değiştir]

    El-Kanun fi't-Tıp, (ö.s), 1593, "Tıpta Kanun"(Tıp ile ilgili zamanının bilgilerini ihtiva eder. Orta çağda dört yüz yıl Batı'da ders kitabı olarak okutulmuştur. Latinceye on çevirisi yapılmıştır.)
    Kitabü'l-Necat, (ö.s), 1593, ("Kurtuluş Kitabı"Metafizik konularda yazılmış özet bir eserdir. )
    Risale fi-İlmü'l-Ahlak, (ö.s), 1880, ("Ahlak Konusunda Kitapçık")
    İşarat ve'l-Tembihat, (ö.s), 1892, ("Belirtiler ile ilgili eserdir.)
    Kitabü'ş-Şifa, (ö.s), 1927, ("Mantık, Matematik, Fizik ve İlahiyat yani Metafizik konularında yazılmış on bir ciltlik hacimli bir eserdir. Bir çok kereler Latinceye çevrilmiş ve ders kitabı olarak okutulmuştur.").Mantık bölümü, Mantık , Musiki ve Hitabet kitaplarından meydana gelir.Matematik bölümünde Aritmetik , Geometri ve Astronomi kitapları yer alır.Tabiat veya Fizik bölümünde ise, Fizik, Kimya, Mineraloji


    kaynak wikipedia




  • steve jobs
  • quote:

    Orijinalden alıntı: L4rry

    Lamarck
    Charles Darwin
    Richard Dawkins

    imzndan belli (Darwin)
  • Taraftarlık mantıkta bile var demek cehalete bir gülüştür bu. Bilim denen şeyde rütbeler yoktur, her bilim adamı kendinden sonrakiler için bir açıklık getirmiştir kavramlara.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ouroboros

    Taraftarlık mantıkta bile var demek cehalete bir gülüştür bu. Bilim denen şeyde rütbeler yoktur, her bilim adamı kendinden sonrakiler için bir açıklık getirmiştir kavramlara.

    +1
  • Şu yazdığınız bilim adamlarını toplasan bir Nikola Tesla etmez
  • Tesla gerçekten deprem makinasını yapmış mı ?
  •  Gelmiş Geçmiş En büyük bilim insanı ?


    : )
  • ATATÜRK .
  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.