Şimdi Ara

En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız (3308. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
5 Misafir (1 Mobil) - 4 Masaüstü1 Mobil
5 sn
103.047
Cevap
639
Favori
4.149.718
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
54 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 33063307330833093310
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  •  En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız


    O melissokomos - Theo Angelopoulos
    http://www.imdb.com/title/tt0091506/
    7/10



    -Şanslısın. Dinle… Şarkı gibi, değil mi?

    -Nedir o?

    -Çiftleşmemiş genç arılar… Kraliçe arı olmak isteyen ve balmumundan yapılmış hapishanelerinin kapısını döven bakireler kapıyı kırmaya çalışıyorlar. Fakat diğerleri, nöbetçiler dayanarak çatlakları dolduruyorlar.

    -Çıkmalarına neden izin vermiyorlar?

    -Çünkü arılar sadece Kraliçe olarak seçtiklerinin çıkmasına izin verirler. Diğerleri ilkinin başına bir şey gelmesi hâli için saklanıyor. Bu arada erkek arılar suya gidecekler. Üzerimizde biriken işlerini yapıyorlar. Onları görebiliyor musun?

    -Ne yapıyorlar?

    -Kraliçe’yi bekliyorlar. Gelecek erkek arılarla dans ederek göğe yükselecek ve bir tanesini seçecek.

    -Bu Kraliçe’nin dansı mı?

    -Bu Kraliçe’nin dansı…



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Federico Fellini -- 11 Mart 2013; 19:29:22 >





  • 17 Again (2009)
    Tam olarak yokluktan izlediğim bir film olsa da, o sıkıntıdan patladığım vakti iyi-kötü geçirmeme yardımcı oldu. Filmin adı, afişi ne olduğunu açık bir şekilde ortaya koyuyor zaten. Vakit geçirmek değil de, yoklukta -çerezlik olarak- izlenebilir.

    5,5/10
  • Suç Çetesi 8.5/10

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


  • İlginç bir film. Beğendim.

    8/10




    Sonu çok güzeldi.

    8.5/10


  • 8/10

    Hobbit
    Üçlemenin ilk filmi olması itibariyle yarım bir sonla bitti ama yine de güzel bir film LOTR tadı vardı en azından


  • 7/10

    Beklentilerimin altında kalsa da güzeldi


  • 10/10


  • Beğendim 9/10 adventure filmleri severim.

  • 9/10




  • Ernesto Guevara de la Serna ve Alberto Granado'nun Güney Amerikayı motorla gezmelerini konu alan güzel bir film.







  • O kadar övgüden sonra açıkçası hayal kırıklığı yaşadım. Sonunda çok şaşırmayı falan bekliyordum ama tam da tahmin ettiğim gibi bitti. 6/10

  • 10/10
  • quote:

    Orijinalden alıntı: VocabularyTask


    O kadar övgüden sonra açıkçası hayal kırıklığı yaşadım. Sonunda çok şaşırmayı falan bekliyordum ama tam da tahmin ettiğim gibi bitti. 6/10


    Daha başlamadan DiCaprio delimi zannettin? Bravo sana Zindan adası bildiğin konseptte bir film değil.Biraz filme kendini verseydin sonunda ikilem yaşattığını görebilirdin.Tam kördüğüm olup bitiyor film.Zindan Adası içerisinde en fazla ipucu ve ayrıntı barındıran filmlerden birisidir.Herşey ayrıntılarda gizli.


    Bu filmi Gizli Pencere gibi basit,klişe psikolojik gerilim filmleriyle mümkünse karıştırma.Dikkatini çekerim ki yönetmeni Martin Scorsese.Sonda adam delimi çıkacak yoksa deli çıkmayacakmı filmi değil bu film.Onlardan tamamen farklı bir anlayışla çekilmiş başyapıt olmaya aday bir film.Tek cümleyle nasılda ayaklar altına alıyorsunuz pes doğrusu.




  • A Pál utcai fiúk - Pal Sokağı Çocukları (1969) - Zoltán Fábri - Macaristan
     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    http://www.imdb.com/title/tt0062164/

    Ferenc Molnar'ın aynı adlı romanından uyarlanan film, Saha Bölgesinin hakimiyetini ellerinde bulunduran Pal Sokağı Çocukları ile bu bölgeyi ele geçirmek isteyen Kızıl Gömlekliler'in çekişmesini anlatıyor. Çocuklardan oluşan silahsız bu askeri iki topluluk savaş dönemlerinin önemli bir tezahürü olarak görülebilir. Zira filmde bir savaşın anatomisi çiziliyor denebilir. Ayriyeten birkaç hainin dışında iki tarafın da dürüst ve erdemli olması, çocuklardan oluşan bu iki askeri topluluğu gerçekteki ordulardan ayırıyor diyebiliriz. Bir tarafın Kızıl Gömlekliler olması ve Macar tarihinde de Kızılların önemli bir yer işgâl etmiş olması filmin tarihi bir boyutunu da ortaya koyuyor aslında. Bunlar dışında film tamamen küçük çocuklar ekseninde dönüyor. Onların küçük oyunları ile büyüklerin bu vahşi oyunları bütünleştirilmiş. Filmin renk tonlamaları ve oyunculukları başarılı. Tavsiye edilir.

    7.5-8/10


    Punishment Park - Ceza Parkı (1971) - Peter Watkins - ABD
     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    http://www.imdb.com/title/tt0067633/


    Amerika'nın ne kadar devletçi olduğunu biliriz. Hatta onların yasaları, vatandaşlarını, devletini sonuna kadar seven bireyler olarak yaşamaya zorlar. Film Vietnam Savaşı'nın olduğu dönemi ele alıyor. Bu savaşa katılmak istemeyen, ülkede ayrımcılığın, yoksulluğun olduğunu söyleyen bir grup genç, uydurma bir mahkemede hiç de adil olmayan bir şekilde yargılanıyor ve taraflı olan karar vericilerin kararları ile ya Ceza Park’ına gönderiliyorlar ya da uzunca yıllık hapis cezaları alıyorlar. Belgesel tarzı bir film. Demokrasi denen palavranın ne kadar ideal bir düşünce olarak kaldığını, uygulamada devletin baskın bir yönetime sahip olduğunu; yüce devleti savunmanın bir erdem olduğunu yasalarla, eğitimle ve cebren halka aşıladıklarını bir kez daha görme fırsatı buluyoruz. Onca haksızlığın yaşanmış olduğunu bilmek, hâlen de böyle şeylerin yaşandığını bilmek acı bir durum. Bunların yanında sözde özgürlükçü, modern ancak özde yayılmacılığı savunan, kapitalist, zenginin haklı olduğu, ayrımcı ve kültürel sömürgeci Amerika'nın iç yüzünü bir kez daha izliyoruz. Amerikan ürünü olan ve Amerikancılığı özendiren her şey tiksindiriyor beni.

    8/10



    Klassenverhältnisse - Sınıf İlişkileri (1984) Danièle Huillet, Jean-Marie Straub - Batı Almanya
     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    http://www.imdb.com/title/tt0087566/


    Mühendislik okumayı istediği hâlde okuyamamış Karl Rossman adındaki genç, Almanya'dan, iş bulma ümidiyle Amerika'ya dayısının yanına göçer. Kayıtsızlıkla kuşanmış soğuk insan ilişkilerinin büyük yer tuttuğu ve olay akışının tuhaf bir biçimde ilerlediği filmin her anına bürokrasinin sızdığını söyleyebiliriz. Örnek vermek gerekirse, Karl'ın geceyi bir başka yerde geçirmesi için dayısından zorla aldığı resmi izin, geceyi geçirdiği yerdeki ilişkilerin resmiyeti ve her sözün emir olarak addedilip yerine getirilme gereklerinin olması vs. verilebilir. Varlıklı dayısının yanında belirsiz bir süre geçiren Karl'ın hayatının belirsiz yönde ilerleyişi de filmdeki tuhaf anlatım yolunun bir sonucu aslında. Karl'ın Amerika'da iş bulup, işinde yükselme isteğinin tezadı bir durumla karşılaşması da Amerikancı düşünceleri boşa çıkartan bir önermenin ürünü olsa gerek. Bütün bu karmaşık anlatımın ve olay örgüsünün yanında filmin anlatmak istediği şey neydi? Bunun için pekâlâ bir tek şey söylemeye çalışmak gereksiz olacaktır. Fakat filmin özgürlük heykelinin görüntüsüyle başlaması, Amerika'ya büyük umutlarla gelinmesi ve fakat umutların hayal kırıklıklarına dönüşmeye başlaması, tilkinin kurt kesilmesi, bürokratik yapının yansımaları ve hiyerarşik düzendeki üstün altı eziyor oluşu gibi şeyler anlattığını söyleyebiliriz.

    Film Franz Kafka'nın Kayıp (Amerika) isimli romanından uyarlanmıştır.

    8.5/10






  • Son zamanlardaki en güzel animasyonlardan, hele bizim gibi yaşı ortalamış, atari görmüş nesiller için anlamı daha da başka.


  • Film 6.7'den daha fazlasını hak ediyor.

    7.8


  • Bir nevi sinemanın "Einstein"ı olarak gösterilen Sergei Eisenstein'ın ilk filmlerinden birisi "Potempkin Zırhlısı". Dönemini ve yönetmenin bu filmi çekerken henüz 25 civarı bir yaşta olduğunu düşünürsek yapılan iş saygı duyulası ancak filmi izlemek oldukça zor.


  • Başından sonuna kadar nesnelliğini koruyan bir şaheser. Çoğu Hollywood filminden aşina olduğumuz öznelliği görmüyoruz ve bu beni mutlu ediyor. Bir diğer Alman filmi olan Das Boot filminde de aynı üslup mevcut.

    Sadece Berlin'in çöküşünü anlatmakla kalmıyor film, ayrıca Hitler'in çöküşüne de güzelce değiniyor. Bunların yanı sıra atmosferi ve savaş ortamı bakımından da çok iyi. II. Dünya Savaşı ortamını saniyesi saniyesine alabilirsiniz. İnsanların psikolojisine de iyi odaklanılmış. Bir kesim Berlin'i umutsuzca savunmak isterken diğer bir kesim kurtulmanın yollarını arıyor. Peki Hitler'in intihar etmemesini isteyen o üç dört kişinin amacı ne? Aslında amaçları Hitler ile aynı düzeyde. Totalizm ve faşizmin peşinden yuvarlanıp gidiyorlar. Pek tabii ki böylece Hitler'in peşinden intihar ederek gittiler. Aslında Hitler Almanya'nın devlet başkanı değildi benim gözümde. Çünkü bu filmle birlikte görüyoruz ki Hitler Almanya'nın değil aslında egoizminin ve faşist karakterinin savunucusu konumda. Bu yüzden intihar ediyor. Bu da yetmiyor ona. Cesedinin bile yakılmasını istiyor.. Böyle bir son ne kadar da acıklı gözüküyor..

    Hitler halkını hep sorumluluk yüklenebilecek ve ona itaat edecek köleler yaratmak istiyordu. Bakın filmde ki şu sözü çok açık. ''Bizi halk seçti. Tüm bunları onlar istedi. Sonuçlarına katlanmak zorundalar. Onlarla ne istersek yaparız.'' Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk ve İslamın lideri olan Hz. Muhammed hep halkını ön planda tutmuştur. Hitler izin vermez buna. Çünkü gerçek bir lider değildir hiçbir zaman da olamamıştır. İnsanların düşüncelerini söylemeye korktukları birinden maalesef lider çıkmıyor.

    Film bunları anlatırken biz de gerçeklere tanıklık ediyor ve Berlin'le birlikte çöküşe geçiyoruz kendi içimizde. İnsan filmi izlerken inanın iyi ki Atatürk gibi bir lider bizim başımızdaymış diyor.

    Oyunculara da bir parantez açmak istiyorum. Bruno Ganz öyle bir oyunculuk sergilemiş ki dillere destan. Hitler mezarından kalkıp gelmiş gibiydi sanki. Hareketleri, mimikleri, bağrışmaları ve öfkesini öyle iyi yansıttı ki sormayın gitsin. Enfes bir oyunculuktu izlediğim. Alexandra Maria Lara'ya gelince zaten filmin başında ve sonunda gerçek karakter ile tanıştığımız için filmin içinde hep bizden biri olarak kalıyor. Güzelliği ve oyunculuğuyla harika bir oyunculuk örneği sergilemiş. Yan karakterlere de ayrı ayrı şapka çıkartıyorum. Oyunculuk en üst düzeydeydi filmde.

    Filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. İzlemeyi çok istiyordum, izledim ve çok mutluyum. Kaçırmayın bu tarihi nitelikte ki şaheseri...


    9.1/10






  • Güzel film

    Din, mezhep, felsefe, düşünce, ırk, yaş, cinsiyet, şekil, yer........... farketmeksizin

    Arayan Mevlasını da bulur Belasını da

    8.5 / 10



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi GulfStream -- 12 Mart 2013; 18:42:51 >


  • Keyifli bir film. Hatta gecenin bu saatinde korkutma ihtimalide var. İlk filmi izlemiştim zaten, sırada Army of Darkness var, yeniden çevirim Evil Dead gelmeden bitirelim üçlemeyi.
  • 
Sayfa: önceki 33063307330833093310
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.