Elektrik Elektronik Mühendisliği Okuyanlar İçin Tavsiyelerim

Arkadaşlar öncelikle merhabalar, aslında bu yazacaklarımı üniversite tercih rehberi kısmında fikriniz olsun diye yazacaktım fakat benim düşüncelerimden tamamen etkilenip de tercihlerini ona göre yapanlar çıkar diye bu sorumluluğu üstüme almak istemedim. Keza bırakın 4 sene sonra ne olacağını 1 ay sonra ne olacak kestiremiyoruz. Neyse konumuza gelecek olursak, bu yazıyı kendime borç bildim. Ben de üniversiteye ilk girdiğim zamanlar bu forumda bir sürü mühendisin yazılarını okuyup kendime bir yön çizmiştim. Bu yüzden üniversite okuma konusunda, üniversiteden mezun olduktan sonra iş bulma konusunda sizlerle deneyimlerimi paylaşmak istedim. Yazacaklarım çoğunlukla EEM okuyanlar için olacak ama diğer mühendislik bölümleri de kendilerine bir şeyler çıkarabilir. Baştan konuşayım çok çok başarılı bir insan değilim ortalama bir öğrenciydim. Çoğunluğunuz da böyledir diye düşünüyorum. Çok başarılı olup da farklı yollar izleyebilen arkadaşları tebrik ederim. Benim sözlerim daha ortalama öğrencilere :)

Üniversiteye başladınız alıştınız hafiften ortamınız oluştu artık kendinizi şimdiden ne kadar erken iş hayatına hazırlarsanız o kadar iyi edersiniz. "Herkes diyor zaten" falan diyeceksiniz ama İngilizce gerçekten o kadar fazla önemli ki, yani İngilizceniz olmadan iş bulmanız samanlıkta iğne aramaya benziyor. Hatta İngilizce olmadan doğru düzgün okuyamazsınız bile. Bir an önce İngilizcenizi geliştirmeye başlayın. Bizim bölümde doğru düzgün Türkçe kaynak yok denecek kadar az. İlerde tez hazırlarken Türkçe kaynakların yetersizliği sizi şaşırtacak. O kadar diyorum.

Çok fazla gecikmeden yöneleceğiniz alanı belirlemeye çalışın. Yani bu iş 4. sınıfa kalmasın 2. ve 3. sınıfta artık çalışmak istediğiniz alanlar belli olsun ve siz de o alanlarda bir an önce kendinizi geliştirmeye başlayın. Atıyorum gömülü sistemlere yönelmeye karar verdiniz. Gidin Udemy den kurs satın alın. Yaptığınız en iyi yatırım olacak. Okulda öğrendiklerimiz hiçbir işe yaramıyor diye bir olay da yok ayrıca, okulda işin temelini öğreniyorsunuz. Siz bile mezun olunca neler öğrendiğinizin farkında olmuyorsunuz. İşe başlayınca taşlar yerine oturmaya başlıyor. Yani şöyle düşünün okul bize yapbozun parçalarını veriyor. Bu parçaları biz iş hayatında yerine koyuyoruz. Siz işte bu parçaları en azından erkenden bir düzene koymaya başlayıp yol alabilirsiniz. Bu yüzden erkenden yöneleceğiniz alanı kesinleştirip o yönde kendinizi gelişmeye başlayın.

İşsizlik ile ilgili konuşmak gerekirse. Öncelikle arkadaşlar, mühendis olarak her konuya analitik düşünce tarzı ile bakmayı kendinizi alıştırın. Her konuya bu yönden bakıp mantıklı düşünceler üretip çözüme kavuşabilirsiniz. Örneğin işsizliği ele alalım. Aslında rakamsal olarak baktığınız da işsizlik yok. Her sene mühendis arayan firma sayısı çoğalıyor ve mühendis ihtiyacı da çoğalıyor fakat, mühendis sayısı aynı oranda maalesef çoğalmıyor. Yani misal olarak yılda 1000 tane mühendis ihtiyacı oluşuyorsa 30.000 mühendis mezun oluyor ve iş arayan mühendis sayısı otomatikman çoğalıyor. Yani özetle aslında sorunumuz işsizlik değil, iş arayan fazlalığı diyebiliriz. İsterseniz bana bu ne saçmalıyor vs.. deyip sisteme küfredip konuyu kapatıp gidebilirsiniz siz bilirsiniz fakat ben bir şekilde problemin tamamen açık ve net bir şekilde ortaya konup sonra çözümünü aramaya başlamaktan yanayım. Arkadaşlar mezun olduktan sonra sizleri aynı üniversite sınavına hazırlanırken ki yaşadığınız o rekabet ortamı bekliyor olacak. Yani lise son sınıfta veya mezuna kaldıktan sonra nasıl ki sınava çalıştıysanız, aynı üniversitede de mezun olduktan sonra bir sınava gireceğinizi düşünüp, aynı edayla çalışmanız gerekecektir. Buna ne kadar erken başlarsanız o kadar erken yol alırsınız, aynı lisede üniversite sınavına ne kadar erken başlanıp o kadar başarılı olunduğu gibi. Yani özetle demem o ki oturup işsizlik için hayıflanacağınıza çalışmanız gerekiyor, he düzeltebiliyorsanız ülkenin bu halini elinizden bir şey geliyorsa o an için buyurun yapın biz de rahatlayalım siz de. Fakat elimizden gelen şeyler 5 senede bir oy atmaktan fazlası değil. Bu yüzden oturup çalışıp bir iş başvurusuna girip kendinizi kabul ettirmenin yolları konusunda kendinizi geliştirin. Sistemi değiştiremiyorsanız en azından sistemi yenin.

Kendinizi pazarlamayı öğrenin. Evet arkadaşlar iş hayatında, işe girerken özellikle de ilk işinize girerken, kendinizi pazarlayabilmek aşırı derecede önemli. İlk işinize girerken adamların elinde size dair bir done yok, tecrübe yok ne yaptığınızı ne yapacağınızı bilmiyorlar. Onlar açısından resmen bir kumar oynuyorlar aslında. Referans alabilecekleri herhangi bir şeyleri yok. Yani yeni mezun çalıştırmak gerçekten büyük bir risk onlar için. Ya siz belalı, sorunlu bir tipseniz. Ya dolandırıcıysanız ? Adamların elinde bir referans yok ki nereden bilecekler ne olduğunuzu, ne yapabileceğinizi. Yeni mezunlar ne yapacak o zaman ?. Onlara ne ! adam niye umursasın yeni mezunların ne yapacağını, ülkenin gençliğini falan. Bunlar hikaye arkadaşlar yok yeni mezunlara iş verilmezse ne yapacaklar hikayesi vs.. Gerçek hayatta bunları kimse umursamıyor herkes kendi çıkarının peşinde. Tanımadığınız hiç bir insan size çıkarı olmadığı halde yardım edip iş vermez. Arada istisnalar olur tabi ama onları yok sayın. Kendinizi iş verenin yerine koyun neden yeni mezun istemediklerini bir anlayın. Arkadaşlar siz mühendissiniz. Her sorunu her problemi farklı açılardan değerlendirip, doneleri ortaya koyup öyle çözüm aramanız gerekiyor. Şimdi çözüme gelelim. Bir iş veren neden yeni mezun çalıştırmak isteyebilir ? Öncelikle tecrübeli bir insandan daha uygun fiyata çalışacağız en büyük avantaj iş veren için budur. Bunu kabullenmek gerekiyor. İkinci olarak genciz, istekliyiz, arzuluyuz. Yüksek ihtimalle istisnalar dışında bakmakla yükümlü olduğumuz bir aile yok, zamanımızın büyük çoğunluğunu işe harcayıp işi hızlı öğrenebilme avantajımız var. Ayrıca birde üniversite zamanında boş durmayıp kendimizi de geliştirdiysek tadımızdan yenmez :) Bunları kendimi iş verenin yerine koyup düşünüyorum. Gerçekçi olmak gerekiyor. Ortaya avantajlarımızı ve dezavantajlarımızı koyup düşünecekler . İşte tam bu anda sizin kendinizi pazarlama olayınız devreye giriyor. İşe ne kadar istekli olduğunuzu, başarılı olabilme ihtimalinizin ne kadar yüksek olduğunu, karakterinizin düzgün olduğunu, profesyonel hayata hazır olduğunuzu gösterecek şekilde kendinizi geliştirin. Yeni mezun olunca bilginizden daha çok bu bahsettiğim karakteristik özelliklere bakıyorlar.

Arkadaşlar işin özeti karamsar olmayıp çalışmak gerekiyor, biliyorum yurt dışına gitme ihtimaliniz var yada kendi işini kurup başka yollara girme ihtimaliniz var ama bunları yapan insan sayısı %5 vs.. oluyor. Bunları yapabiliyorsanız amenna yolunuz açık olsun. Ama ben geriye kalan %95 e hitap etmek istedim. Şu ana kadar ki edindiğim tecrübeleri aktardım. Açık konuşayım benimde halen tecrübe etmediğim bir sürü şey var ben de o konularda benden tecrübeli mühendislere danışıyorum fikir alıyorum soruyorum. Sevdiğim bir işi yapıyorum, inanın zevkle keyifle işe gidip geliyorum. Kazandığım para vs.. çok çok iyi değil fakat bu istediğim yaşamı elde edene kadar çekmem gereken bir yol olarak gördüm ve çalışmaya devam ediyorum. Ulaşabilirsem hedefime ulaşırım ulaşamazsam da denedim derim. Umarım sizler de hedeflerinize ulaşırsınız. Saygılar, sevgiler.