Şimdi Ara

Dış Dünya Nasıl Görünüyor?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
8
Cevap
0
Favori
561
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Beynimize dışarıdan gelen sinyaller yorumlanır ve beyinde görüntü oluşur.

    Gerçek Dünyanın yorumlamadan ÖNCE nasıl göründüğü, yani beynin dışından bakarsak

    evren nasıl görünür?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _ _ _FAST_ _ _ -- 18 Şubat 2018; 14:55:23 >



  • Yatay ve dikey çizgilerle ve bunların organize edilmemiş halleriyle dolu olduğunu düşünüyorum.



    Yalnız bu çizgilerin eğik formatta olması gerekiyor.



    .............



    Uzayın toplam goruntusunun ise mesela tupte bulunan macuna basarsanız belli bir miktar macunun değişik yonlere aldığı yon şeklinde baş ve son kavramının aynı miktarda olduğu şekilde gorulduğunu düşünüyorum.



    Muzun şeklini duşunun elma karpuz gibi cisimleri duşunun bunların asıl şekli aslında dağıtık bir yuzey olmalı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Görüntü, gören özneye bağlı bir şey biliyorsun. Neye göre nasıl gözüktüğünü sormak istedin ben anlamadım tam.

    Mesela yarasaların şöyle gördükleri düşünülüyor:

    Dış Dünya Nasıl Görünüyor?

    Eğer göz merceğine vuran görüntü, beyin onu işlemeden önce nasıldır diye soruyorsan:

    Dış Dünya Nasıl Görünüyor?

    Eğer dış dünya, özneden bağımsız nasıl gözüküyor diye soruyorsan da, yani bir taş veya havadaki bir oksijen molekülü dünyayı nasıl görüyor diye, görmüyor onlar.

    Veya bunu anlamak için, görme yeteneği olmayan bir hayvan nasıl görüyorsa öyledir diye de bakılabilir olaya.

    Dış Dünya Nasıl Görünüyor?

    Muhtemelen kapkaranlık..

    Zaten dış dünya nasıl gözüküyor bu bir şekilde fotoğraflansa, biz de o fotoğrafa baksak; o fotoğraf, hem onu çeken kameranın özelliklerine bağlı kalacağı için, hem de biz o baktığımız şeye yine bir insan olarak bakacağımız için.. yine sonuç alınamaz gibi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-73A8A7D1E -- 19 Şubat 2018; 1:1:37 >




  • konu oldukça önemli.

    konuyu açan ve ilgi gösteren arkadaşlara teşekkür ederim.

    fizikçi arkadaşların da katılımda bulunması iyi olur diye düşünüyorum.
  • http://bilimgenc.tubitak.gov.tr/sites/default/files/styles/770px_node/public/isik_tayfi_1.jpg?itok=kNnEz5RS

    infrared görüş şekli:https://www.extremetech.com/wp-content/uploads/2014/04/IRVision-640x353.jpg

    ultraviolet görüş şeklihttp://montessorimuddle.org/wp-content/uploads/2012/04/vis-uv-flower.jpg

    xray görüş şeklihttps://www.scienceabc.com/wp-content/uploads/2016/08/x-ray-left-hand-liveostockimagess.jpg


    lise fizikten anlatırsam biz maddeleri yansıyan görülebilir ışınlarla seçebiliyoruz. maddelerin salt sabit bir görüntüsü olmaz. üstte paylaştığım örnekte insan eli xray ışınlarında sadece kemik, infra red ışınlarla kırmızı gözükür yani değişken bir spektrum var. mesela sadece xray ışınlarını beyin algılayabilseydi uygun reseptörler olsaydı dünya genel olarak karanlıktı ama bir radyasyonlu cisim yanında ışığı görebilir etrafı xray ışınlarından seçebilirdik.

    ilgilisine;https://www.quora.com/What-would-the-world-look-like-if-we-could-see-radio-waves



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi avcılarınavcısı -- 18 Şubat 2018; 22:45:41 >




  • Duyuların ve algıların ayırt edicidir. Ayırt etme niteliği ne biçimde belirlendiyse evreni o şekilde algılarsın. Evrenin senden bağımsız varoluşu veya senin yaratımından öte bir şey olmaması ayrı konu. Realizm ve materyalizm açısından evren, bilişsel bir şablon ile temaşe edilen bağımsız bir şeydir ancak algılanışı bu şablona bağımlıdır dolayısıyla buna da ne diyelim, "görülemez" çünkü görülmesi için sinir - reseptör ağı veya benzer fonksiyon gösteren herhangi bir başka yapı gerekir. İdealizm de ise evren zaten senin yaratımın. Bu yaratımı düzenleyen de tanrı. Hokus pokus.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Teorik olarak cisimlerigoruyor olamayız. Duyuyoruz. Bu açıdan goruntunun aslında duyma ile alakalı olarak şekil aldığını düşünmek lazım.



    Mesela elmanın yuvarlak olduğunu görmüyorum duyuyorum demek gerekiyor.



    ................



    Bu duyuşun şekli bize görüntü olarak yansıyor. Ozunde duyabilen birşeyiz diye düşünüyorum.



    Zaten göz bize ait değil. Ust soyun bakışını taşır. Zamanla size ait olur.



    Ancak bu sahip olunan şeyin işitme duyusu olduğu anlaşılır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Nasıl gördüğümüzü anlarsak, neyi gördüğümüzü veya göremediğimizi ancak öyle anlarız. Biz insanların gözü, maddeden yansıyan fotonları alır, görme hücreleri tarafından beyne iletilir ve görme olayı gerçekleşir.



    Peki foton nereden yansır? Fotonlar atomun dış yörüngesinden yansır. Atomun çekirdeğinin bir futbol sahasının ortasındaki nohut tanesi kadar olduğunu varsayarsak, elektronun yörüngesi kalelerden geçer. Yani bir atomun çok büyük bir kısmı boşluktur. Biz atoma baktığımızda bir nohut tanesi görecekken, koskoca bir futbol sahası görüyoruz. Çünkü foton atomun çekirdeğinden değil, elektronun döndüğü yörüngeden yansıyor.



    Başka bir deyişle biz karşıdaki dağa bakarken, aslında toplam madde miktarı küçük bir kaya olan maddeye bakıyor olmamız lazım. Çünkü koskoca dağı oluşturan atomların %99,9999'u boşluk. Eğer fotonlar yörüngeden değil de atomun çekirdeğinden yansıyor olsaydı, karşımızdaki duvarı bile göremezdik. Herşeye çarpardık. Görmenin de bir anlamı kalmazdı. Bir duvara baktığında göreceğin şey, bir mercimek tanesi bile etmeyecek atomun ufacık çekirdeklerinin koskoca duvar yüzeyi üzerinde, toz zerrecikleri halinde dağılmış hali olacaktı. Onu da gözünün seçmesi çok zor olacaktı ve nerdeyse boşluktan farkı olmayacaktı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.