CMF Phone 2 Pro [ANA KONU]

Bugün 16:00 itibariyle tanıtılacak olan Nothing'in alt markası CMF Phone 2 Pro cihazı ülkemizde satışa çıkacak.

Canlı yayını izlemek isteyenler;

Nothingyoutube

You’ve been waiting. We’ve been building. See you 28 April. ➤ Our website: https://nothing.tech/ ➤ Join our community: https://nothing.community/ ➤ Follow us: https://www.instagram.com/nothing/ https://twitter.com/nothing https://www.tiktok.com/@nothing https://uk.linkedin.com/company/nothingtech

https://www.youtube.com/live/aWaovCueiT0

hayırlı olsun. biraz fiyatlar artmış gibi. yaklaşşık 50 -60 euro gibi bir fiyat farkı var birinciye göre.

CMF Phone 1 de hala geçerli bir teknolojiye sahip. markalar dimensity 6300 lü cihaz cıkartıyor cmf 1 7300 e sahip. Yerli üretim olacak bakalım fiyatı ne olur?

249 euro ise ithal gelse 520 euro filan ediyor. o da sana 21k filan yapar 128gb si.

yerli üreteceklerdir . o zaman da fiyat yaklaşık 16k dan filan başlar

Almaya kesin karar verirsem bu sadece uygun fiyata orta ayar ve kaliteli sayılabilecek fotoğraf çeken, amoled ekranlı ve temiz sistemli bir telefon olduğu için olur, uygun fiyattan kastım (yd) avrupa fiyatı ;) 8/256 > 12bin tl civarıdır, fiyat 13ü geçerse 14.5'a (yd) nothing phone 2a alınır, 16ya samsung a36 alınır.

10bine,13bine alırsak kırılsa da kaybolsa da bozulsa da çalınsa da üzülmem. 20 civarı olursa zaten her bakımdan başka telefon seçmek daha mantıklı olur.

Şu anda 20bine yd xiaomi 14t pro varken dimensity 7300 işlemcili bir telefona o paraları vermek pek mantıklı olmaz.

Yd 13 ve altında olursa alıp kullanılır ama üstü fiyata macera olur bence... Zaten buraya gelmesi yine en az 4-6 ayı bulur... Np 3a pro bile resmi olarak hâlâ gelemedi bu ne zaman gelir Allah bilir.

YD ile kıyaslamak çok doğru değil. mesela Poco X7 düşünelim. CMF 1 ile aynı işlemci ve donanım benzer.

Bu arada YD ile alakalı şunu söyleyeyim. YD cihazlara servis isterse parça da satmayabilir. ama resmi cihazlara 2 sene garanti yanında 5 sene de parça tedarik etmek zorunda ücretli de olsa. bu konuyu atlamayın derim.

Yerden göğe kadar haklısınız; ancak bu durum, benim değerlendirmeme göre, fiyatı riske atılamayacak kadar yüksek olan telefonlar için geçerli.

Örneğin, 80 bin TL’lik bir telefonu yurt dışı olarak 60 bin TL’ye alırsanız, kârlı bir alışveriş yapmış gibi görünürsünüz. Fakat cihazda bir arıza çıkarsa ve tamir imkânı olmazsa, o 60 bin TL’yi tamamen çöpe atma riski doğar. 20 bin tl kâr için 60 bin riske edilmez.

Buna karşın, dış piyasada sadece “bütçe dostu” özelliğiyle öne çıkan, 8-10 bin TL bandındaki bir telefonun üzerine vergi, gümrük, taşıma ücreti, TRT bandrolü, ÖTV, KDV, satış kârı gibi eklemeler yapılarak burada 20-25 bin TL’ye satılması, o cihazın “piyasaya sürülme amacı”na aykırı hale gelmesine neden olur. Çünkü artık o telefon, ederinin ötesine geçmiş olur ve bu fiyata alınması mantıklı değildir.

Zaten bu tür telefonların kullanım amacı bellidir: Günlük iletişim, sosyal medya kullanımı, birkaç fotoğraf çekmek gibi temel ihtiyaçlara yöneliktir. Profesyonel içerik üretmeyen veya günün büyük kısmında oyun oynamayan birinin, gidip de 90-100 bin TL aralığında üst segment bir telefon alması gereksiz olur. Bu nedenle, sıradan kullanıcılar için temel ihtiyaçlarını karşılayacak telefonlar belirli bir fiyat politikasıyla cazip hale getirilerek pazarlanıyor. Cmf burada fiyat ve kalite olarsk dikkat çekecek kadar güzel bir nokta yakalamış. Benim tercihim de bu yöndedir.

Ancak dediğim gibi, “bütçe dostu” kategorisindeki telefonlar buraya lüks gibi getirilince işin rengi değişiyor.

Şu anda 250 Euro yaklaşık 10.750 TL ediyor. Bu fiyata, eşe dosta yurt dışından cihaz getirttiririm. Bozulacağını sanmam; ama olur da bozulursa, hiç üzülmem. Üstelik memnun kalmışsam bozulmasına bakmam bir tane daha getirtirim. Çünkü fiyatı çok uygun...

Zaten hepimiz ülkemizdeki teknik servisleri, bağlı oldukları şirketleri ve müşteri memnuniyetine dair izledikleri politikaları, günlük yaşantımızda kullandığımız çeşitli cihazlar üzerinden çok iyi biliyoruz.

Bugüne kadar hiçbir servisin, “Evet, bu telefonda Gorilla Glass bilmem kaç var; siz de sağlam olur diye iki kat fiyat ödediniz, ama cihaz elinizden sadece bir karış yükseklikten masaya düşerek kırıldı. Bu üretim kaynaklı bir eksikliktir, ekranı ücretsiz değiştiriyoruz,” dediğine şahit olmadım.

Aksine, yıllardır birçok markanın kendi kronik sorunlarını bile kabul etmeyip her şeyi “kullanıcı hatası” olarak değerlendirmesinden bıktık. Artık tabiri caizse bu durumu “yemiyoruz.”

Örnek vermek gerekirse: Garantili bir telefon 20 bin TL; eğer camı kırılırsa 10 bin TL, anakartı yansa yine 10 bin TL servis tamir ücreti çıkıyor. Garantisiz, yurt dışı cihazı 10 bin TL; bir sorun çıkarsa yine telefoncuda benzer tamir masraflarıyla karşılaşıyorsunuz. Yani garanti olsa da olmasa da aynı parayı veriyorsunuz.

Ancak burada tüketicinin yaptığı bir tercihten çok, firmaların yıllardır uyguladığı sistemin sonucu söz konusu. Şirketler hiçbir zaman elini taşın altına koymadı; hep açgözlü davrandılar. Bugün, yurt dışında vergisi ve kârı dahil 10 bin TL’ye satılan bir telefonu burada 20-25 bin TL’ye satmaya çalışıyorlarsa, bu ülke şartlarının da ötesinde biraz da onların tercihidir. (farklı firmalar farklı fiyat bandında farklı cihazlar için bazen özel bir iki şey yapıyor olabilir ama ne yazık ki bütün fiyatlandırmalar bu şekilde olmuyor, istisnaları hariç bırakıyoruz)

Evet, Hindistan’da fabrikaları var ve orada üretim maliyetleri oldukça düşük. Örneğin, yaklaşık 11 bin rupi, yani 7 bin TL civarına satılan cihazlardan onlar da kâr ediyor, vergi ödüyor. Buraya ithal ediliyor olması bir maliyet oluşturur; fakat diğer marka ve modellerin fiyatlarına baktığımızda, burada gerçekten ciddi bir fırsatçılık yapıldığını görüyoruz.

O yüzden böyle ucuz fiyatlı bir telefonu buradaki sisteme sokup normal telefon fiyatlarına yaklaştıran bir mantığın fiyat politikasını onaylamam mümkün değil.

Evet belki ülkenin şartları, ekonomik koşullar vs bunu gerektiriyordur ama bu ekonomik şartlar ve koşullar benim gibi sıradan bir işçi için de çeşitli zorluklar getiriyor. Bu durumda tek amacı para kazanmak olan şirketleri değil kendi bütçemi düşünmek mecburen birinci tercihim olacaktır.

Bu konuda aslında "olması gereken, normal işleyiş"i belirtmiş olmanız doğru bir şey ama ne yazık ki bazı durumlar gerçek hayatta farklı şekilde daha efektif olabiliyor.

Lütfen size karşı bir şey söylemiş gibi algılamayın, amacım asla kişisel eleştiri değil, kesinlikle şahsi bir durum yok. Ben durumu nasıl gördüğümü ve bu duruma göre de kendi tercihlerimi belirtmek istedim.

uzun detaylı ve Türkçe kurallarının müthiş dikkat edildiği bir yazı okumadım son zamanlarda. Teşekkür ederim.

YD nin ucuz cihazlar ve pahalı cihazlar konusunda tercih farkı konusundaki ayrımınıza katılıyorum. her ne kadar YD cihaz almasam da ucuz cihazlar için bu risk alınabilir. doğru diyorsunuz. ama tabiki herkesin bu imkanı olabilir.

imkansız. insanlar tr deki vergiyi bilmiyor. X2 diyebilirsin.

ayrıca li-ion daha uzun şarj döngüsüne sahip.