Şimdi Ara

Bu ülkenin felsefeye ihtiyacı var.

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
0
Favori
139
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Şimdi halkın dünya hakkında gerçeğin bilinemeyeceğine, sadece tanrının bileceğine inandığını kabul edelim; bu durumda bu halk çevresini anlamaktn aciz kalacaktır.
    Daha geniş bir örnekle savaş, işsizlik, açlık karşısında kendilerini savunamayacaklar demektir. Başlarına geleni anlamsız/anlaşılamaz olarak sınıflandıracaklardır.

    Bu durum ise halkın başındaki elemanların işine gelecektir. Dolaylı olarak bu baştaki elemanlar (burjuvazi) çıkarları için çeşitli yollara başvuracaktır. Bunun için günümüzde çoğunlukla medya kullanılır. Medya birtakım mesajlar aşılar. Örneğin "her zaman zengin fakir ayrımı olacaktır" veya "herkes kendi başının caresine bakmalı" gibi...
    Sonucunda?
    Maaşın azsa, hakkın verilmiyorsa protesto etmek yerine arkadaşını patronuna sat. Veya kadınsan patronun metresi ol. Gibi güzel bir yaşam için herşeyi yapar hale geliyoruz. Bireysel çıkarlara çalışıyoruz. Ve bölünüyoruz.

    Gel gelelim bizim doğru felsefeyi okuyan halka. Onlar ise durumun farkına varıp toplumsal olarak ayaklanmaya çalışıyor fakat bu ayaklanmayı medyamız "dinsiz terörist kOministler ülkeyi batırmak istiyor" şeklinde tv de yayınca zaten sayısı az olan ayaklanmış halk terörist damgasıyla kölelik tasmalarını geri takmak zorunda kalıyorlar.

    Bu formun bir potansiyeli olduğunu biliyorum. O yüzden bizim fesefeye aç olan bu topluma zehir yerine gerçek ekmeği yedirmenin vakti gelmedi mi? Neden kimse ayaklanmıyor? Bu zehrin bu kadar mı bağımlısı var.
    Unutmayın,
    Güçlü olanın kazandığı tek bir yer vardır: hayvanlar alemi.
    Güç mü? Tavuk yumurtadan çıkmasın mı? Yoksa gücü olan mı kazansın?

    Bunu okuyan insan unutma, sen, ya bir köle sahibisin ya köle, ya da küçük mülk sahibi, bir küçük memur, bir aydınsın. Başka bir deyişle, kısaca kendini düşünen ve başkasını umursamayan bir insansın.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >







  • Felsefe Türkçe'ye uygun değil , ne zaman felsefik bir tartışmaya girsem, kendimi ifade edebilmek için kırk takla atıyorum , bilmiyorum belki benim aptallığımdan kaynaklanıyordur fakat durum bu.yaziniza göz gezdirdim. Felsefe ayaklanma , yıkma , anarşizm değildir . Felsefe daha çok yapıcı olmaktır . Nasıl ki hukuk hiçbir zaman mükemmel olamayacak hep geliştirilecek ise , bu hayatın bütün alanındaki dallara uygulanmalı , tabi ki demokrasi , özgürlük , vb . Ana temayı geliştirir isek bunların uygulanması bir o kadar kolay olur.tabi böyle bir nüfusa nasıl uygulanır muamma

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Atatürk avrupadaki gelişimi doğru okuyarak cehalet içinde yok olmayı bekleyen osmanlıya/türklere medeniyeti armağan etti. Günümüzdeki bataklığın sebebi din, insan kalitesizliği vs olabilir ama bir anlamda düşününce acaba biz zaten ortadoğu ülkesiydik de mi Atatürk bizi düzeltemedi...



    Ayrıca ülke ideolojileri forumlarda kurtarılmaz. Bunun düşünce kuruluşları vardır, farklı disiplinlerden birçok düşünür, biliminsanı rapor sunar bizim etimiz be budumuz ne :)) bu işleri devlet yapar bana göre ki yapmıştırda batı harekat konsepti raporu 97 yılında siyasal islamın geleceğini girilmedik kurum bırakmayacağını, demokrasiyle iktidardan inmeyeceğini herşeyi öngörüyor. Buna göre önlem almış olmalarını umut ediyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KNO3

    Felsefe Türkçe'ye uygun değil , ne zaman felsefik bir tartışmaya girsem, kendimi ifade edebilmek için kırk takla atıyorum , bilmiyorum belki benim aptallığımdan kaynaklanıyordur fakat durum bu.yaziniza göz gezdirdim. Felsefe ayaklanma , yıkma , anarşizm değildir . Felsefe daha çok yapıcı olmaktır . Nasıl ki hukuk hiçbir zaman mükemmel olamayacak hep geliştirilecek ise , bu hayatın bütün alanındaki dallara uygulanmalı , tabi ki demokrasi , özgürlük , vb . Ana temayı geliştirir isek bunların uygulanması bir o kadar kolay olur.tabi böyle bir nüfusa nasıl uygulanır muamma

    Böyle düşünüyorsanız, merhum Mümtaz İdil'in çok kıymetli bir yazısını paylaşmak isterim sizle,

    ---

    Cumhurbaşkanı Erdoğan yine bir sabah kalktı ve gündemi zorlayacak bir kelam etti: “Bugünkü Türkçeyle felsefe yapılamaz.”

    Peki, madem felsefe yapılamıyor, şiir filan da mı yazılamaz? Felsefe dilinin de üzerindedir şiir dili ve yüzyıllardır bu topraklarda buğday başağı gibi şiirler ürüyor, yayılıyor, dillendiriliyor.

    Size bir şey diyeyim mi, değil bugünkü Türkçe ile, Sümerlerin çivi yazısıyla, ilkel toplumların duvar yazısıyla bile felsefe yapılır; önce felsefenin ne olduğunu bilmeniz gerek.

    Diyorlar ki uzmanlar, Osmanlıca diye bir dil yok. Şu anda konuştuğumuz dilin Arap harfleriyle yazılması, o kadar.

    Osmanlıcaya sızmış yabancı kökenli kelimeler ise zaten kullanılıyor. Kimse o kelimeleri dışlamadı. Müdahale, rekabet, facia, felaket, cinayet, kafir ve daha binlercesi, hiç ayıklanmadan kullanılıyor. Buna ek olarak Almanca, Fransızca, İngilizce ve hatta Rusça dillerinden de bir yığın kelime var ve hepsi kullanımda.

    Ama bugünkü Türkçe ile felsefe yapılmaz, diyerek Latin harfleri karalanmaya, silinmeye ve Arap harflerine dönülmeye çalışılıyor.

    Bu bir yutturmaca, aldatmaca.

    Nazım Hikmet’i nereye koyacaksınız, bu dille eğer felsefe yapılmıyorsa? Felsefenin de ötesinde, bir dil cambazlığı, kelimelere anlam yükleme sanatıdır şiir. Dünyanın en büyük şairlerinden biri, şimdi sabah kalkıp da değiştiğini savunduğunuz dille yazdı tüm şiirlerini.

    Macit Gökberk’in Felsefe Tarihi, Orhan Hançerlioğlu’nun Felsefe Sözlüğü kitaplarına şöyle bir bakın; felsefe üzerine bu kadar açıklayıcı kitaplar yazılabildiğine göre, felsefe hayda hayda yapılır.

    Seversiniz, sevmezsiniz. Ödülünü tartışmalı da bulabilirsiniz, ama dünyanın en prestijli edebiyat ödülünü Orhan Pamuk’a veren Nobel Komitesi, Pamuk’un eserlerindeki felsefe boşluğundan mı hoşlandı dersiniz?

    Yaşar Kemal, Vedat Türkali Nobel ödülüne aday gösterilirken, felsefesiz Türk edebiyatı çerçevesinde mi değerlendirildi? Nobel’in yeni hamlesi, felsefeden arındırılmış edebiyat mıdır?

    Oğuz Atay’ı nereye koyacaksınız, hani şu Varoluşçu felsefenin Türkiye’deki en yetkin temsilcisi, genç yaşta kaybettiğimiz “bilinç akışı” tekniği ustasını? Türkçeyi öyle bir kullanmıştır ki Atay, değil felsefe, ancak James Joyce ile karşılaştırabilirsiniz.

    Afşar Timuçin ne olacak? Onun haberi var mı, bugünkü Türkçeyle felsefe yapılamayacağından? Iona Kuçuradi’nin filan?

    Üniversitelerdeki felsefe bölümlerinde ne okutuluyor. Madem Türkçe ile felsefe yapılamaz, bu derslerin gereği ne? Var olan felsefeyi okuyup ezberlemek, ama üzerine tek taş bile koyamamak mı? Kapatın gitsin o bölümleri de, arkeolojiye bakış açınız gibi, onlar da gereksiz işlerle uğraşıyorlar.

    Osmanlıca vardı da, filozof mu yetiştiremedi Osmanlılar, yoksa suç dilde değil de beyinde miydi?

    Felsefe bir beyin aktivitesidir Sn. Erdoğan, dil cambazlığı, kelime zenginliği değil. Başka dillerde iki satırda anlattığınızı, belki bugünkü Türkçe ile bir paragrafta anlatırsınız, ama anlatırsınız. Siz o konuda hiç merak buyurmayın. Filozoflar yetişmiştir bu Türkçe ile ve yetişmeye de devam etmektedir. Danışmanlarınıza bir zahmet emir buyurun, size Türkiye’deki felsefi çalışmalardan kocaman bir demet sunsun.

    Osmanlıca mı derdiniz? Elbette isteyen öğrensin. Hiç zararı olmadığı gibi, aksine faydası var. Ama herkes Osmanlıca öğrenip, Arap alfabesi kullansın derseniz, kaynaklarınız da yetmez, sisteminiz de.

    Bilim yapmaya uygun dilimiz var, sizin rahatsız olduğunuz harfler. Harflerin değişmesi bu ülkenin aydınlarına, sanatçılarına yepyeni bir felsefe dünyası açacak değil.

    Korkarım, sizin dediğiniz gibi “bir gece yattık sabah kalktık baktık ki o dil yok” diyeceğiz. Gidiş o yönde.

    Bugünkü Türkçenin Osmanlıca (nasıl oluyorsa), İngilizce, Fransızca, Almanca kelimelere başvurduğunu belirtiyorsunuz. Bilmiyor musunuz ki, bütün batı dilleri birbirinden etkilenmekte. İngilizce ile Fransızca arasında on bin ortak kelime bulunmakta.

    Felsefe üretimini filozoflara, felsefe tutkunlarına, öğretmenlerine bırakın Sn. Erdoğan; bazı alanlar siyasetin de üzerindedir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: KNO3

    Felsefe Türkçe'ye uygun değil , ne zaman felsefik bir tartışmaya girsem, kendimi ifade edebilmek için kırk takla atıyorum , bilmiyorum belki benim aptallığımdan kaynaklanıyordur fakat durum bu.yaziniza göz gezdirdim. Felsefe ayaklanma , yıkma , anarşizm değildir . Felsefe daha çok yapıcı olmaktır . Nasıl ki hukuk hiçbir zaman mükemmel olamayacak hep geliştirilecek ise , bu hayatın bütün alanındaki dallara uygulanmalı , tabi ki demokrasi , özgürlük , vb . Ana temayı geliştirir isek bunların uygulanması bir o kadar kolay olur.tabi böyle bir nüfusa nasıl uygulanır muamma

    Felsefe Türkçe'ye uygun değil mi? Saçmalık.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • felsefe dusunen toplumlarda yapilabilir. turkiye her ne kadar felsefeye ihtiyac duysa da icindeki insanlar oyle bir gerek duymamakta ve bir cobanin pesinden giden koyun misali birisi nereye giderse pesinden gitmeye devam edecektir.

    turkce ile felsefe yapilmaza gelirsek, evet, turkce bilmiyorsan turkce ile felsefe yapamazsin.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.