Şimdi Ara

Askerlik Hakkında

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
3
Cevap
0
Favori
258
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • İyi forumlar arkadaşlar.

    Askerlik vaktim geldi, geleceğim için yapmak zorundayım ama askerlik nasıl olur bilemiyorum. Uyurken sesten,ışıktan,horlamadan falan baya rahatsız oluyorum. Askerde olan veya askerligini yapmış olanların tavsiyesini alabilir miyim? Birde en iyi celp Kasım celbi diyorlar, doğru mudur? Ne zaman başvurursam Kasım'da gidebilirim?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >



  • Öncelikle Allah yolunu açık etsin. Sana verebileceğim en güzel tavsiye ( şuan var mı bilmiyorum ) muayene esnasında komando olmak istiyor musun sorusuna evet cevabı vermen. Batıda askerlik zordur, şımarıklıktır. Askerlik anılarını anlatıp her şeyden şikayetçi ve sayfalar dolusu hikayeleri olan tiplere bakarsan çoğu batıda askerlik yapmıştır.

    95/4 Kasım olarak 48.P.Eğt.A. TOKAT olarak acemi birliği yaptım. Yaklaşık 45 gün sürdü. İyi mi bilmem fakat eğitimlerimizi kışın göbeğinde ellerimiz dudaklarımız soğuktan yarıla yarıla yaptık. Pisliği anlatamam.. Bulunduğum birlik %80 olasılıkla doğu ve güneydoğuya gönderim yapıyordu. Ben doğuya gitmek için elimden geleni yaptım, ayrı bir rahatsızlık..

    Neyse, alışıyorsun kankacım.
    İlk gün zaten kurbanlık koyun gibi oluyorsun e kimsenin de senden farklı olmuyor zaten, mazlum mazlum gel gidiyorsun. Bu tarz şeylere kendini psikolojik olarak hazırla. İstanbulda sağlam bir mahallede, mahalle ve abicilik kültürüyle yetiştim. Kolay kolay kimseye eyvallahım olmadı fakat oranın döngüsü, içerisinde ki kendine has hiyerarşik sistem çok farklı. Ben astım, ben kestim, ona atar yaptım falan filan hikaye, ben görmedim. Bir kez bölük astsubayına haklı olarak çıkıştım, doğuda üzerimde atış talimi yapacaktı az daha. Ağır başlı ol, her gel denilene gitme, birilerini bulma, ortama girme ihtiyacı duyma. Gerekirse ayrı kal, doğru düzgün insanlar mutlaka var ve bir şekilde zaten denk geliyorsunuz.

    Işıktan, sesten, osuruktan ve pislikten bahsetmek gerekirse..
    Çok dikkat ettiğim şeyler, senin gibi benim de..
    İnan bana o kadar yoruluyorsun ki o yatağa kafanı koyunca hiçbir şey anlamıyorsun. Yanında ki bir patlatıyor sen iki patlatıyorsun. Eğitim birliğinde kimsenin kimseye karşı imajını düzgün tutmak gibi bir gayreti olduğunu görmedim. Milletle nasıl yaparım, nasıl uyurum telaşı yapma hiç, buna bir şekilde alışıyorsun. Şartlar mecbur bırakıp en kısa sürede seni adepte ediyor, uyum sağlayamayanı görmedim. Yanlış anlama, duşa gidiyorsun 70 kişi. Bir tuttun, iki tuttun üçüncü de sen de yapıyorsun.

    Bizim zamanımızda eğitimler ağırdı, bir de o dönem meskul mahal olayları hat safhadaydı. Bundan dolayı bunun tedbirleri bizlerin eğitimlerine de yansıyordu. Atışlarda kafasının şarjörle yarıldığı kişiler biliyorum ben.


    Neyse, en rahat yer usta birliği. Acemi birliğinde sürekli misafirmişsin gibi, yerleşememe psikolojisi oluşuyor bir zaman sonra. Umarım KTM falan görmezsin, buz mavisi olarak gördüğün nevresimler kemer gibi oluyor ktmlerde. :)

    En rahat yer Karakoldur. Jandarma değil tabi ki, Piyade karakolları.
    Aşağı yukarı 2000 rakımlı bir karakolda, en yakın köyün 7 8km olduğu bir noktadaydık biz. Usta birliğim Van Çaldıran dı. Soğuk bir yer. Tabur Alay Tugay Kolordu Tümen buralardan olabildiğince uzak dur. Yemek yemeye 100 kişi/1000 kişi / 10000 kişi gitmek istemiyorsan. 40 kişiydik, gececi gündüzcü ayrıydı. Gündüz gördüğün yüz sayısı 15i geçmez. İçtimalar kısa olur. Zar zurt selam, kep derdin olmaz. Komutanlarla yakın olursun. Askerlik yaptım der sorumluluk alırsın. Bu olay bir çok kişi tarafından önemsiz bir şey fakat benim için önemliydi ve çok şey öğrendim orada. Hele ki doğuda olmanın, o şartlarda olmanın, orada hizmet etmenin sorumluluğu, bilinci ve gururu benim için çok farklıydı. Patates soymaktan, mıntıka temizlemekten ibaret zanneder o askerliğini batıda yapan arkadaşların çoğu. Doğuda, güneydoğuda o işler öyle olmuyor. İntikal geldiği zaman unimogun, cobranın altını o araca seninle binecek komutanla beraber kum torbalarıyla dolsuruyorsun, kazma kürek sallıyorsun patlarsak bari paramparça olmayalım diye. Böyle şeylerle uğraşıyorsun, mevzi kazıyorsun, kaçakcı peşinde koşuyorsun, pusuya çıkıyorsun. Bir takımın canını sana emanet ettikleri oluyor bir kulede sabaha kadar araziyi termal kamerayla tararken. Aptal saptal hikayelere aldanma yani, hep onların anlattıkları gibi değil.

    Neyse, kankacım çok fazla şey alma yanına zaten bir ton şey veriyorlar ben bundan habersiz olarak çok şey götürdüm ve bir valiz çöpe attım getiremediğim için. Bu eğitim birliği için geçerli. Sivil kıyafet çok alma, şimdi ki çarşı kaç gün toplamda bilmiyorum. Usta birliğinde bizim çarşımız hiç olmadı, bunu bilerek oraya sadece 1 takım götürdüm.

    Bunların dışında gel git muhabbetleri oluyor gocunma, herkes yapıyor. İzmarit topladın diye psikolojik olarak yorma kendini. Usta birliğimde ben ne bulaşık yıkadım ne izmarit topladım. Şafağım 21ken kendi isteğimle koğuşa tek başıma su basıp köpükleyip yıkadım. :)

    Kendi anılarımla doldurdum biraz ama sana rehber olsun diye. Ben de gideceğim zaman forumları çok araştırdım fakat hiçbiri yeterli gelmedi ve salak gibi hazırlıksız kaldım. Umarım bazı şeylerin kafanda oturmasına yardımcı olur bunlar, bunların haricinde sormak istediğin bir şey varsa yazabilirsin. Benim başımdan geçenler kötü olaylar dışında bunlardı, edindiğim tecrübeler hatırladığım kadarıyla burada yazılı. Diğer arkadaşlara da kulak vermende fayda var. Umarım sağ salim gider sağ salim gelirsin kankacım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.