Şimdi Ara

2011 Mazda 6 Sport alındı (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
320
Cevap
2
Favori
31.478
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: edarguner

    Şu yukarıdaki listeye bakınca aklıma bir atasözü geldi " En Çok Sinek B..ka Konarmış"

    Ben Opel sahibi olupta beddua eden, küfür eden çok gördüm ama Mazda sahibi olupta küfür eden okadar değildir sanırım.


    Neyse Opel harika, opel süper, yürrrüüü Opel diyelim konu kapansın.,


    Bu arada muzdarip Opelcilerdenim arabamı kavonoza koyup otoparkta turşu kurdum



    O olmadı bu olmadı bir satışına laf atılır sonra satış rakamları görülünce başka birşeye:)




  • Şu opel gibi vasat markayıda savunurlar ya ne diyim artık...Kargaya yavrusu şahin görünürmüş ya o hesap işte...
  • Bir Opel Tarihi yazayım size..



    Geçmişten günümüze OPEL Tarihi ve Logoları

    --------------------------------------------------------------------------------Logosundaki şimsek hızı temsil ediyor.

    Adam OPEL 1862'de zanaat işini endüstriyel bir hale dönüştürdü. dikiş makinesi ve bisiklet radikal yeni icatlardı ve OPEL böyle başladı.
    Yüzyılın sonunda bir başka devrim yaratan makine ortaya çıktı - OTOMOBİL. Daha 20. yüzyıl başlamadan, 1899'da, opel'in bir otomobil fabrikası vardı.Fabrika almanya'nın anhalt eyaletindeydi ve Friedrich Lutzmann'a aitti. OPEL kardeşler (Adam'ın oğulları), Rüsselsheim'daki otomobil üretim tesisini kurarken iki yıl boyunca Lutzmann ile ortak çalıştılar. 1901'de OPEL, Lutzmann'dan ayrıldı ve 1902'de lisanslı olarak fransız darracq modellerini üretmeye ve OPEL-darracq markası altında pazarlamaya başladı. "Halkın motorlu araç sahibi olmasını" daha verimli olarak teşvik etmek amacıyla şirket, 1901'de ürünlerine motorsikletleri de ekledi. İlk OPEL kamyonlar ise 1899'da üretilmeye başlanmıştı bile. Büyük hamle 1909'da, "doktor'un otomobili" olarak bilinen opel 4/ 8 hp modeli ile geldi. güvenilirliği ve sağlamlığı herkesten önce, o zamanlar ziyaretleri için pek çok taşra yolculuğu yapan doktorlar tarafından beğenildi, çünkü sert zeminli yollar yüzyılın başında sık rastlanan bir özellik değildi.3.950 DEM'lık fiyatıyla efsanevi "doktor'un otomobili" o günün lüks modellerinin yarısı kadar tutuyordu.1924'de OPEL, bir milyon DEM’lık bir yatırımla almanya'da ilk seri üretim hattını kuran şirket oldu. Bu yepyeni üretim şekli OPEL müşterilerine pek çok avantaj sağladı. Yeni üretim hattında ilk üretilen model "laubfrosch" veya "ağaç kurbağası" (OPEL 4/ 12 hp) idi. Artan üretim hacmi ile yoğun talebin yarattığı, üretim giderlerindeki düşüş sayesinde zaten normal bir düzeyde olan fiyatlar altı yıl içinde 4.500 DEM’tan sadece 1.990 DEM’a indi. Ekonomik kriz nedeniyle 1920'lerin sonuna doğru OPEL kardeşler güçlü bir ortak aramaya başladılar. 1929 mart'ında Adam OPEL'in oğulları General Motors şirketinin (GM) temsilcileri ile bir anlaşmaya vardılar. Dünyanın bu en büyük otomobil üreticisi hisselerin çoğunluğunu devraldı, fakat OPEL'i her konuda bağımsız bıraktı. Sayıları gittikçe artan spor otomobil meraklılarına çekici bir model sunabilmek için şirket 1960'ların ortalarında bir coupe geliştirdi. GT sayesinde OPEL, özellikle dinamik otomobilerin üreticisi olarak ününü pekiştirdi.1972'de yine bir iş rekoru kırıldı: % 20.4'lük pazar payıyla şirket yine almanya'nın en büyük otomobil üreticisi olmuştu.90 lı yılların ikinci yarısına doğru kötü bir patronla çalıstıkları için kalitede biraz düsüs ve modellerde eksilme oldu ama simdilerde tekrar toparlanıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gokmavisin -- 11 Aralık 2010; 14:49:44 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: raider311

    küçük motor işi avrupa vs.. de var.dünyanın en büyük pazarında (USA)değil 1.4,1.6 motor bile yok.en az 2.0 lt üretiyorlar.sırası ile toyota,honda,mazda,chevrolet,lexus vs.. diye gidiyor.buraya hakim olan adam zaten ne avrupayı ne türkiyeyi takıyor.bir tek toyota akıllı bence 1.4 dizel falan yapıyor ve bu piyasayada hakim oluyor.honda ve mazda nın avrupa versiyonları türkiyede.o yüzden dizel di turbo idi dertleri yok.bu yazdıklarım dışında diğer markalar mümkün değil yakalayamazlar japonları.

    aynen kesinlikle.Türkiye pazarına uygun 1.4-1.5 d segmenti araçlar satan araçlar genellikle amerika pazarında yer edinemeyen araçlardır.

    Amerikada yaşamış bir tanıdığımın sözüdür : Burada turbo araç insanların ilk aracıdır sonrada kesinlikle atmosfer araçlara dönülür.

    Opeli dayımdan bilirim.adam pejo 207'ye razı.Nesi mi var 2003 Vectrası :)
    quote:



    Şu opel gibi vasat markayıda savunurlar ya ne diyim artık...Kargaya yavrusu şahin görünürmüş ya o hesap işte...

    yok sen insigniayı görmedin galiba.yakalayana aşk olsun :D şaka bi yana mercedes gibi anlattığınız araba opel inanılmaz! ..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi StopDream -- 11 Aralık 2010; 14:53:19 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: SONY_55

    Şu opel gibi vasat markayıda savunurlar ya ne diyim artık...Kargaya yavrusu şahin görünürmüş ya o hesap işte...



    sırf alman dıye toz kondurulmak ıstenmıyor ama bence almanların yüz karası
  • Mazda ilk olarak 1920 de Bay Jujiro Matsuda ve bir kaç arştırmacı tarafından Hiroşimada Toyo Cork Kagyo Ltd. adı altında kuruldu.Bu şirket şişe mantarı üretiyordu daha sonra adı Abemaki Ağaç Şişe Mantarı Şirketi olarak değiştirildi.
    1929 yılına gelindiğinde şirket makine parçaları üretmeye başladı,aynı yıl ilk aracı olan (aslında motosiklet)üç tekerlekli 30 modelini üretmeyi başardı.Araç o kadar başarılı olduki Çin;e MAZDA-GO-A adı altında ihraç edilmeye başlandı.
    1934 te şirket adını mazda olarak değiştirdi.Aslında bay Matsuda mütevazi kişiliği ile tanınan biriydi ama gerek markanın imajı gerekse ailesinin isminin çok fazla ön plana çıkmasını istememesinden dolayı Zoroastrian dininin tanrısı olan Ahura mazda ile özdeşleşsin amacıyla isim mazda olarak kaldı.Aynı tarihte küçük 8 tekerlekli kamyonların üretimine başlandı ve marka ismide üstlerine kondu.
    1935 te Mazda, sırf üretim kaabileyetinin artması amacıyla Kaya delgeçleri ve ölçü blokları üretmeye başladı.
    1936da şu anki logoya benzer ama aynı olmayan 'uçan M'figürü kullanılmaya başlandı.Bu figür Mazdanın anavatanı olan hiroşimayı temsil ediyordu ve aynı zamanda mazdanın Ahura mazdanında özellikleri olan çeviklik,hız,ve yeni ufuklara süzülmeyi ifade ediyordu.
    1940ta İlk küçük sedan geliştirilmeye başlandı ama II.dünya savaşının patlak vermasiyle çalışma rafa kalktı ve ordu için arazi araçları üretimi başladı.6 Ağustos 1945 teki atom bombası fabrikanın yarısını tahrip etti.
    Savaş sonrası fabrika tekrar inşa edildi ve üretim başladı.
    1960da Mazda ilk dört kapılı aracı olan R360 Coupe yi üretti.
    1961 de NSU ile teknolojik ortaklık kurulup Wankel motorlara yönelik çalışmalar başladı.Bu yıl aynı zamanda mazdanın geleneksel benzinli motor,dizel motor ve wankel motor için beraber adım attığı bir yıl oldu.Bu yıl ilk pikap B1500 üretildi.
    1962 de Carol 600 piyasya çıktı ve 1963 te üretim adeti 1 milyonu aştı.
    1964 te İlk Familia 800 ve 100 yapıldı.
    1965 te ingiliz firma Perkins Services,le dizel motorlar üzerine teknolojik ortaklık kuruldu.
    1967 ve1968 Mazdanın patlama yaşadığı yıl oldu ve Avrupa pazarına Wankel motorlu Cosmos 110S ile girildi.
    Kia ile işbirliği anlaşması yapıldı(tabi teknoloji sattılar, )
    1970 te Japon intikamı başladı ve Amerikaya giriş yapıldı ve Capella RX2 tanıtıldı...............


    Üretildiği ülke: Japonya
    Kurulduğu Yıl: 1920
    İsmi Nereden Geliyor: Mazda kelimesi Perslerin Zerdüştlük inanç sistemindeki bilgelik tanrısının adının bir kısmıdır.Bu ismin tamamı Ahura Mazda şeklindedir.Bir japon otomobili markası olarak kullanılmasının altında ise Mazdanın kurucusu Juijiro Matsuda'nın soy adının okunuşunun Mazda ya çok yakın olması yatar.
    Kurucusu: Juijiro Matsuda
    Amblemin Anlamı: Renault’a büyük benzerliği nedeniyle (ortadaki amblem), açılan davayı kaybeden Japon araba üreticisi Mazda, yeni bir amblem oluşturmak zorunda kaldı. Mazda, kanatlarını açmış özgürlüğü simgeleyen bir martı figürünü amblem olarak kullanıyor

    şise mantarı iyiymiş..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: GOKBAR

    Mazda ilk olarak 1920 de Bay Jujiro Matsuda ve bir kaç arştırmacı tarafından Hiroşimada Toyo Cork Kagyo Ltd. adı altında kuruldu.Bu şirket şişe mantarı üretiyordu daha sonra adı Abemaki Ağaç Şişe Mantarı Şirketi olarak değiştirildi.
    1929 yılına gelindiğinde şirket makine parçaları üretmeye başladı,aynı yıl ilk aracı olan (aslında motosiklet)üç tekerlekli 30 modelini üretmeyi başardı.Araç o kadar başarılı olduki Çin;e MAZDA-GO-A adı altında ihraç edilmeye başlandı.
    1934 te şirket adını mazda olarak değiştirdi.Aslında bay Matsuda mütevazi kişiliği ile tanınan biriydi ama gerek markanın imajı gerekse ailesinin isminin çok fazla ön plana çıkmasını istememesinden dolayı Zoroastrian dininin tanrısı olan Ahura mazda ile özdeşleşsin amacıyla isim mazda olarak kaldı.Aynı tarihte küçük 8 tekerlekli kamyonların üretimine başlandı ve marka ismide üstlerine kondu.
    1935 te Mazda, sırf üretim kaabileyetinin artması amacıyla Kaya delgeçleri ve ölçü blokları üretmeye başladı.
    1936da şu anki logoya benzer ama aynı olmayan 'uçan M'figürü kullanılmaya başlandı.Bu figür Mazdanın anavatanı olan hiroşimayı temsil ediyordu ve aynı zamanda mazdanın Ahura mazdanında özellikleri olan çeviklik,hız,ve yeni ufuklara süzülmeyi ifade ediyordu.
    1940ta İlk küçük sedan geliştirilmeye başlandı ama II.dünya savaşının patlak vermasiyle çalışma rafa kalktı ve ordu için arazi araçları üretimi başladı.6 Ağustos 1945 teki atom bombası fabrikanın yarısını tahrip etti.
    Savaş sonrası fabrika tekrar inşa edildi ve üretim başladı.
    1960da Mazda ilk dört kapılı aracı olan R360 Coupe yi üretti.
    1961 de NSU ile teknolojik ortaklık kurulup Wankel motorlara yönelik çalışmalar başladı.Bu yıl aynı zamanda mazdanın geleneksel benzinli motor,dizel motor ve wankel motor için beraber adım attığı bir yıl oldu.Bu yıl ilk pikap B1500 üretildi.
    1962 de Carol 600 piyasya çıktı ve 1963 te üretim adeti 1 milyonu aştı.
    1964 te İlk Familia 800 ve 100 yapıldı.
    1965 te ingiliz firma Perkins Services,le dizel motorlar üzerine teknolojik ortaklık kuruldu.
    1967 ve1968 Mazdanın patlama yaşadığı yıl oldu ve Avrupa pazarına Wankel motorlu Cosmos 110S ile girildi.
    Kia ile işbirliği anlaşması yapıldı(tabi teknoloji sattılar, )
    1970 te Japon intikamı başladı ve Amerikaya giriş yapıldı ve Capella RX2 tanıtıldı...............


    Üretildiği ülke: Japonya
    Kurulduğu Yıl: 1920
    İsmi Nereden Geliyor: Mazda kelimesi Perslerin Zerdüştlük inanç sistemindeki bilgelik tanrısının adının bir kısmıdır.Bu ismin tamamı Ahura Mazda şeklindedir.Bir japon otomobili markası olarak kullanılmasının altında ise Mazdanın kurucusu Juijiro Matsuda'nın soy adının okunuşunun Mazda ya çok yakın olması yatar.
    Kurucusu: Juijiro Matsuda
    Amblemin Anlamı: Renault�a büyük benzerliği nedeniyle (ortadaki amblem), açılan davayı kaybeden Japon araba üreticisi Mazda, yeni bir amblem oluşturmak zorunda kaldı. Mazda, kanatlarını açmış özgürlüğü simgeleyen bir martı figürünü amblem olarak kullanıyor

    şise mantarı iyiymiş..


    cımbız fabrikanız felan var galiba...lafı istediğin yerden çekip çıkarıyorsun... :D komiksin ve sanırım yaşın 13-14 sularında...

    Al adam gibi marka nasıl olurmuş öğren ve şu cımbızı elinden bırak lütfen...
    quote:


    Mazda 2002 yılında Zoom-Zoom teknolojisinin ilk tanıtıldığı zamandan bu yana 655 adedi son sekiz yılda olmak üzere toplamda 1.131 ödül almaya hak kazandı.

    Mazda Ödülleri ve Rekorları

    Mazda Ödülleri ve Rekorları

    Mazda’nın aldığı ödüllerin üçte biri olan 249 adedi, dünya çapında Yılın Otomobili ödüllerinde birincilik veya ikincilik ödülüne layık görüldü.

    Mazda'nın döner motoruna ödül yağıyor

    Mazda ödüllerinin uzun hikâyesi döner motor RX-2'yi 1971'de lanse etmesiyle başladı ki hem Japonya'da hem de ABD'de 1972'de Yılın Otomobili ödülünü aldı. Bu döner motor, karbon tabanlı apex contası için Mainichi Sanayi Teknolojileri Geliştirme Ödülü dahil pek çok prestijli ödülü kazandı. Bu başarı 78 Grand Prix Yılın Otomobili ödülünü kazanan RX-7 ile devam etti ve 1979'da ABD'de Yılın En İyi Spor Otomobili ödülüne aday gösterildi ve 1980'de Japonya'da son 10 yılın otomobili ödülünü kazandı. RX-7 spor arabalarının üç başarılı nesli, durmak bilmeyen bir konsept gelişimi ile devam etti. 2003'de, Sportif Coupe RX-8'de RENESIS olarak adlandırılan yeni bir döner motor lanse etti. Mazda hatta daha ileriye oynayarak daha az yakıt tüketen ve Euro Stage IV olan bir döner motor üretti. Aynı yıl, RX-8 RENESIS Uluslararası Yılın Motoru yarışlarında 3 kategoride ödülleri topladı: En Yeni Motor, Yılın Motoru Üstün Ödülü ve 2.5 -3.0L kategorisinde En İyi Motor Ödülü. Sadece 1.3L (2 x 654 cm3) olan gerçek silindir hacmine rağmen İngiltere yasaları döner motoru gerçek silindir hacminden 2 kat büyük olarak veya 2.6L olarak sınıflamaktadır. RENESIS, gördüğü ilgi sonucunda 2004'de kendi kategorisinin sahibi oldu.

    Mazda’nın başarılı kompaktları – 323 ve Mazda3

    Mazda küçük otomobil üretmek söz konusu olunca bir liderdir. Örneğin şimdiki Mazda2 B-otomobili, 2008'de Yılın Dünya Otomobili ödülünü kazandı ama ödüllerin pek çoğu kompakt sınıfında geldi. 1980'de, Mazda'nın ilk modern kompaktı, önden çekişli 323, Yılın Avrupa Otomobili ödülünde birinci oldu ve Japonya'da, Avustralya'da ve Yeni Zelanda'da 1981'de Yılın Otomobili ödülünü almaya hak kazandı. 1983'de ABD'de Yılın İthal Otomobili ödülüyle birlikte 74 ödül kazandı. Ama bu sadece başlangıçtı. Halefleri, ilk Mazda3 jenerasyonu, daha iyisini yapacaktı ve yedi yılda (2003 – 2010) toplam 99 ödül kazandı. Bunların çoğu 2003'de lanse edildiği yılda alındı. Ödüller arasında Yılın Avrupa Otomobili yarışmasında ikincilik ödülü ve Danimarka ve Çek Cumhuriyetinde, Türkiye ve Japonya'da (RJC En İyi 6) Yılın Otomobili Ödülü vardı. 2004'de dokuz ülkede Yılın Otomobili Ödülünü kazandı ve ödül almaya devam etti. Bunlar arasında Hong Kong'da 2004'de En İyi Hatchback özel ödülü de vardı. 2009'un başından sonuna kadar, en sonuncusu Tayland'da ilk jenerasyon yılın makyajlı araç versiyonu ödülü. İkinci nesil Mazda3 pazarda ilk iki yılında oldukça başarılıydı ve 23 ödül kazandı.

    Mazda çevre ödülleri

    Mazda birçok çevre ödülü aldı. ABD'de şimdiki Mazda MX-5 roadster, Çevre Koruma Derneği (EPA) tarafından En Verimli İki Koltuklu Araç ödülü verildi ve Mazda Tribute Hybrid Yılın En Yeşil Otomobili yarışmasında ilk beş finalist arasında yer aldı ki her iki ödül de 2008'de geldi. Bir yıl sonra, ilk nesil Mazda6 (makyajlı versiyonu) Çevre Taşıma Derneği'nin En iyi Geniş Aile Otomobili olmaya aday gösterildi. İkinci nesil Mazda6, altta kalmayarak, 2008'de Hollanda'da Royal Dutch Touring Klüb'ün ECOTEST'inde En Yeşil Benzinli Otomobil seçildi. Ancak, 2009'da lanse edildiğinden beri toplam altı ödül kazanan yakıt tasarruflu start/stop sistemli en başarılı Mazda Çevre Teknolojisi, i-stop (şuan ki Mazda3), JSAE ödülü dahil ödüller kazandı. Mazda aynı zamanda 2010'da şuan ki Mazda benzinli araçlarında kullanılan devrimci tek nanoteknolojili katalist'in üretimine sebep olan araştırmalar için JSAE ödüllerini kazandı. Bu yenilikler yeni yeşil SKY-Teknoloji motorlarının ve şanzımanlarının gelecek yıldan itibaren Avrupa'da lansmanını yapacak olan Mazda'nın Gelişmiş Zoom-Zoom teknolojisinin bir parçasıdır.

    Mazda rekorları

    MX-5 roadster ve Mazda’nın döner motorlu otomobilleri şu anda firmanın en önemli ödüllerini elinde tutmaktadır. 20 yıl dönümünü bu yıl Avrupa'da kutlayan Mazda MX-5, tarihte en çok satılan üstü açık iki koltuklu spor otomobili olarak Guinness Rekorlar Kitabına girdi. Şu anki modelin popülaritesine bakarak, gelecek yıllarda da bu rekoru elinde tutmaya devam edecek gibi görünüyor. 1991'de, Mazda döner motorlu otomobil ile, Mazda 787B, Le Mans'ın 24 Saat'ini kazanan ilk araç olarak (ve sadece üretici olarak) rekorlar kitabına girdi. Ayrıca bugüne kadar bu büyük ödülü kazanan ilk ve tek Japon Otomobil üreticisi oldu. Mazda RX-7 tarihte 1.8 milyon adetten fazla satarak, en çok satılan döner motorlu spor otomobil başarısını elinde tutuyor. Öte yandan 2004'de, Mazda RX-8 Almanya, Papenburg'daki test alanında 40 uluslararası FIA hız ve dayanıklılık rekorunu kırdı. Pistte döner motor konseptinin sportiflik ve dayanıklılığını kanıtlayarak uzun bir Mazda kültürüne devam etti.


    adam bana gelmiş FİAT veya MAGNA'nın almak üzere olduğu markayı bmw gibi anlatıyor...Kendi fabrikalarınız bol madem niye FİAT'a ticari araç ürettiriyorsunuz.Mercedes,Audi,Mazda,Bmw hiç başka firmaya araç ürettirmişmi? ... daha fazla palavra sıkma üyelerin yorumundanda gereken cevabı almanı beklerdim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi StopDream -- 11 Aralık 2010; 14:58:03 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: éLégancé

    aynen kesinlikle.Türkiye pazarına uygun 1.4-1.5 d segmenti araçlar satan araçlar genellikle amerika pazarında yer edinemeyen araçlardır.

    Amerikada yaşamış bir tanıdığımın sözüdür : Burada turbo araç insanların ilk aracıdır sonrada kesinlikle atmosfer araçlara dönülür.

    Opeli dayımdan bilirim.adam pejo 207'ye razı.Nesi mi var 2003 Vectrası :)
    quote:



    Şu opel gibi vasat markayıda savunurlar ya ne diyim artık...Kargaya yavrusu şahin görünürmüş ya o hesap işte...

    yok sen insigniayı görmedin galiba.yakalayana aşk olsun :D şaka bi yana mercedes gibi anlattığınız araba opel inanılmaz! ..



    Kurduğun bağlantının türkçede kıt galiba birde 1.4-1.5 d segmenti araba mı var?(1.4 tamamda 1.5?)

    Amerikada yaşamış tanıdıkmış sözün yalan olduğuna imzamı basarım delikanlıysan adamsan eğer bu sözün doğruluna yemin edersin ama yalan olduğu kesin adamsan diyorum bak bu yalansa eğer sen adam değilsen kendine göre güzel bir söz uydumuşsun bariz belli..Dayını bilemiycem



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gokmavisin -- 11 Aralık 2010; 15:11:24 >




  • Becerikli demirci ‘Adam Opel’ Adam Opel, Ruesselsheim’li bir demircinin oğludur, gençlik yıllarında Paris’te dikiş makinesi üreten bir fabrikada kalfalık yapar. işi kısa sürede kapar, Almanya’ya dönüp aynı tezgâhı kurar. 1862 yılından itibaren evlerde, terzilerde Opel marka dikiş makineleri tıkırdamaya başlar.
    1868’de bir han sahibinin kızıyla (Sophie Schneller) evlenir. Carl, Wilhelm, Heinrich, Fritz ve Ludwig adında 5 oğlu olur. Gün gelir veledler “velespit velespit” diye tuttururlar. iyi ama bisiklet fiyatları el yakar. Halbuki bir onun için “tekerlek, sele, zincir, gidon, pedal” imali zor iş değildir, oturur âlâsını yapar.
    1895’de tifüse yakalanıp ölünce oğulları işi ele alır ve büyük bir cesaretle otomobil işine soyunurlar. Gider Friedrich Lutzmann’a ait otomobil fabrikasını satın alır ve Fransız Darracq lisansı ile (1902) üretime başlarlar. (Hatırlarsanız Mercedes de zamanında daktilo ve bisiklet imal etmiştir.)
    Bu arada “Hamburg Fuarı”na yeni bir tasarımla çıkar ve sadece iki yıl içinde baba ocağında (Rüsselsheim’de) kendi tesislerini kurarlar.
    1906 yılına kadar bin otomobili satarlar ki o zamanın şartlarında başdöndürücü gelişmelerdir bunlar.


    Doktorun otomobili! Opel “Doktor’un Otomobili” adlı seriyle beklenmedik bir çıkış yapar (1909). O günlerde hekimler sık sık taşrayı dolanırlar. Yollar patikayı andırır, arabayı yayık gibi sallar. Yanisi şu ki tabipler beğeniyorsa o araba iş yapar. Hele diğerlerinin yarı fiyatına sunulunca... Hasılı “Opel” malını “elini öpene” satar.
    1920’lerde seri üretime geçer, ufak tefek, açık tavanlı, iki koltuklu bir seriyle rekor kırarlar. Yaylanarak yürüdüğü için adı “Laubfrosch (Ağaç Kurbağası)”na çıkan bu yeşil vasıtalar kısa sürede 100 bini aşar.
    1924’te tam bir milyon altın mark harcar ve seri imalata başlarlar. Maliyetlerdeki düşüş fiyatlara da akseder, 6 yıl evvel 4500 mark olan otoları 1990 marka sunarlar. Otomobil sadece zenginlere hitap eden narin, pahalı, lüks bir araç olmaktan çıkar.
    1928’de % 37,5’luk piyasa payı ile Almanya’nın en büyük otomobil imalatçısı olurlar.
    Bu arada motosikletleri de ilgi alanlarında tutarlar.
    Torun Opel’ler istikrarlı büyümek, iktisadi anaforların tesirinde kalmamak için güçlü bir ortak arar ve General Motors Corporation’ın (GM’in) temsilcileri ile el sıkışırlar (Mart 1929) GM, hisselerin büyük bölümünü devralmasına rağmen, işlerine karışmaz, bağımsız çalışmalarına göz yumar. üstelik onlara üin, Japon ve Güney Amerika pazarlarını da açar. Artık enerjilerini finans, maliyet, satış, tahsilat gibi can sıkıcı işlere harcamaz, sadece araba üzerine kafa yorarlar. Paradan yana dertleri yoktur, sigorta işine de soyunur ve taksitli satış yaparlar. Nitekim 1930’larda Avrupa’nın en büyük otomobil üreticisi olurlar.
    Daha o tarihlerde “RAK” (roketleme güç programını) uygular, Fritz von Opel, Berlin’deki Avus yarış pistinde, 238 km/saat’lik hıza ulaşmakta zorlanmaz.
    “RAK 3” ise dünya hız rekorunu 254 km/saat’e yükseltir, ardından roket tahrikli tayyare ile başarılı uçuşlar yaparlar.


    “HS” Harpten sonra 1935’de efsanevi Opel Olympia’nın üretimine başlarlar. Bu vasıta tamamen çelik, entegre gövde ve şasisi olan ve seri halinde üretilen ilk Alman aracıdır. Derken Kadett ve Kapitan ile büyük bir çıkış yakalarlar. 2,6 milyon adet bisiklet üretmiş olsalar da bu saatten sonra iki tekerle uğraşamazlar, faaliyetlerinin bu kısmını NSU’ya satarlar. Bir milyonuncu Opel yollara çıkmıştır ki Nazi rejimi “durun” der. Onları “Blitz” kamyonlar (ve muharebe uçakları için parçalar) yapmaya zorlar.
    Rüsselsheim fabrikası savaş yıllarında defalarca bombalanır ve neredeyse yok olur. Harbin akabinden fabrikayı sadece iki yılda yeniler ve kaldıkları yerden işe başlarlar.
    1950’de tekrar yılda 100 bin aracın üstüne çıkarlar.
    1956’da 207 bin araç satmayı başarır ve % 17,6 oranında bir pazar payı koparırlar.
    Talep artınca Bochum’da ikinci bir fabrika daha açar (962) ve 11 bin kişiye iş imkanı sağlarlar. Bu fabrikada üretilen Kadett, Astra çıkıncaya kadar 11 milyon satar.


    üizgi dışı Opel “GT” “1965 IAA Motorlu Araçlar Fuarı”nı gezen ziyaretçiler gözlerine inanamazlar. Kapitan tarzında arabalar bekleyen Opelseverler iki kapılı bir coupe ile karşılaşırlar ki bu alamet (Experimental GT) Orta-Avrupa’nın bilinen yüksek hacimli motorunu taşımaktadır. “Yalnızca uçmak daha heyecanlı” sloganı ile şov yapar.
    Opel 1970’lere, Ascona ile mühür vururken Manta sürat severleri peşine takar. Daima yüksek performans ve düşük sarfiyat arayışı içinde olur, aerodinamik yapılı Record’lar çok tutar.

    Opel logosunda bir tekerlek ve bir şimşek görürsünüz ki. Hızdan asla cayamazlar.

    Rüsselsheim ve Bochum’daki fabrikalar da siparişlere yetişemez olunca Kaiserslautern’de üçüncü bir tesisi devreye sokar, Dudenhofen’de modern bir deneme merkezi açarlar.
    Opel petrol krizini önceden koklar. 1978’ten itibaren yakıt tüketiminin ve egzoz emisyonlarının azaltılması hususunda çalışmalar yapar.

    Maskeli marka “Vauxhall”
    Bir zamanlar Alman ordusuna üretim yaptığı için “Opel” adı ingiltere’de hayırla anılmaz. Bu yüzden Britanya’da “Vauxhall” markası ile organize olur ve çok satarlar. Başlangıçta tipleri ve donanımları ayrı ise de 1980’den sonra saklanmak gereği duymaz, aynı çizgilere döner, aynı motorları kullanırlar.
    Yetmez 1982’de ispanya’da (Saragossa’da) Corsa üretmeye başlarlar.
    1989 yılında Rüsselsheim’daki merkez tesisinden 20 milyonuncu Opel çıkar ki bu ağır abi oturaklı bir Senator’dür.
    Kadett’in yerini Opel Omega alır, Ascona’yı Vectra takip eder. Derken (1990) Calibra ile iki kapılı coupe geleneğini hatırlarlar.
    Arazi araçlarında ise Japon akınlarına göğüs gerer, Frontera ile piyasa lideri olurlar. Doğu ve Batı Almanya birleşince şirket Eisenach’ta dördüncü üretim merkezini açar. 1997 yılında 1,56 milyon araç satar ve üst üste altı yıl Batı Avrupa’da piyasa lideri olurlar.
    Opel o gün bu gündür yaptığı çevreci (katalitik konvertörlü), ekonomik, güvenli, yenilikçi arabalarla tanınır. Tutumlu, güçlü turboşarjlı, direkt enjeksiyonlu ve her silindirde 4 valfli dizel motorlar ile yeni üç silindirli ecotec kompakt motorları ile çığır açar.
    Sonrasını biliyorsunuz işte... Tigra’lar, Astra’lar, Caravan’lar, Meriva’lar, Zafira’lar, Agila’lar, Antara’lar...
    Bu arada Combo,Vivaro ve Movano ile ticari araç piyasasında da adından söz ettirmeye başlar...İnsigniayla gönülleri fethetti.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: GOKBAR


    quote:

    Orijinalden alıntı: éLégancé

    aynen kesinlikle.Türkiye pazarına uygun 1.4-1.5 d segmenti araçlar satan araçlar genellikle amerika pazarında yer edinemeyen araçlardır.

    Amerikada yaşamış bir tanıdığımın sözüdür : Burada turbo araç insanların ilk aracıdır sonrada kesinlikle atmosfer araçlara dönülür.

    Opeli dayımdan bilirim.adam pejo 207'ye razı.Nesi mi var 2003 Vectrası :)
    quote:



    Şu opel gibi vasat markayıda savunurlar ya ne diyim artık...Kargaya yavrusu şahin görünürmüş ya o hesap işte...

    yok sen insigniayı görmedin galiba.yakalayana aşk olsun :D şaka bi yana mercedes gibi anlattığınız araba opel inanılmaz! ..



    Kurduğun bağlantının türkçede kıt galiba birde 1.4-1.5 d segmenti araba mı var?

    Amerikada yaşamış tanıdıkmış sözün yalan olduğuna imzamı basarım delikanlıysan adamsan eğer bu sözün doğruluna yemin edersin ama yalan olduğu kesin adamsan diyorum bak bu yalansa eğer sen adam değilsen kendine göre güzel bir söz uydumuşsun bariz belli..Dayını bilemiycem


    Yemin ederim evet.Turbo araç burda pek tercih edilmiyor.Atmosfer araçlar çok rövanşta dedi.Senin gibi verginin hesabını yapmıyorlar.Amerikada üniversitede okumuş bir arkadaş.Kaldıki son senesini ingilterede geçirdi.Ordada atmosfer araçların çok sevildiğini dile getirdi.senin gibi hayatımda kullanmadığım aracı millete övmüyor.viki yazılarını kopyalaya kopyalaya yüzsüzce mesajlar atmıyorum.Sen showroomda binmişindir çok süper uçuyor gidiyor gibi hava yapıyorsun.yalan söylemediğine yemin et.ama etsen bile inandırıcı değil.

    +dikiş makinası çok prömiyerli bir iştir zaten mazdanınkinden çok komik.paran yetmedi sanırım mazdaya laf atıp duruyorsun nese sen etrafa saldırmaya devam et benden bu kadar.sen kendini kandırmaya devam et.Opel Türkiyede en çok satan araçlarda 7.sırada ama o beğenmediğiniz kazıkcı dediğiniz vwye bile şikayetlerde farkı gömmüşünüz daha fazla konnuşmayacağım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi StopDream -- 11 Aralık 2010; 15:12:19 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Janjan

    Adam arabayı almış, rodajı bile yarılamıştır, zaten memnun olma-ması imkansız, eh daha neyi tartışıyoruz ya


    genelde söyle oluyor janjan
    ya tavsıye ısteyen üyeye gereklı bılgıler sglanıyor,akılcı bı tercıh yapıyor benım mmt aurıstien vazgecıp ,mantıklı sekılde honda civic sedan a/t yı almam gıbı
    ya üye gene tavsıye ıstıyor,adam tavsıyelere bakıyor,tercıhını yapıyor aldım dıyor,tşk edıyor,ama baska iki üye kapısmaya dvm edıyor-
    ya da dırek arabayı aldım,ne dusunuyorsunuz dıyor,bırı dıyor o paraya o alınmazdı bu alınırdı,yok o da araba mı asıl bunu alması lazım derken konuyu açan arkadasta konuya ugramıyor,sayfalarca alıntı-göz yorgunlugu-,sonucta adam arabayı almıs daha neyın kavgası-bu konu bu son türe gırıyor-



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi watkseburt -- 11 Aralık 2010; 15:40:43 >




  • Güzel araç, yeni aracinizla mutluluklar diliyorum... Fakat 3-4 ay önce bu donanimdaki araci 57-58.000lira civarinda alanlar vardi.

    Onlarmi uygun fiyata aldi yoksa sizmi pahaliya aldiniz tam anlayamadim :)
  • @GOKBAR
    Adam arabanın kralını aldı gitti.Arkadaşların dediği gibi rodajı bile tamamlamıştır.Ne kadar çok alıntı yaparsan yap.Mazda almış birinin kararını değiştirmek çok zor.Bence boşa kürek çekiyorsun.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: desiya

    Güzel araç, yeni aracinizla mutluluklar diliyorum... Fakat 3-4 ay önce bu donanimdaki araci 57-58.000lira civarinda alanlar vardi.

    Onlarmi uygun fiyata aldi yoksa sizmi pahaliya aldiniz tam anlayamadim :)


    o durum şöyle kampanyalı fiyattı.şimdikiler makyajlanmış kasalar.155 hplikler.full donanım tek paket.önceden tek paket değildi :)
  • çevir kazı yanmasın.saydım fazla dese sen şu bölgedekileri görmemişin diyeceksin.arabadan anlamıyorsun ama ağzın iyi laf yapıyor bunu anladım.
    mazdayı kötülede nasıl olursa olsun.
    +temeli yok dediğin marka zamanında Türkiyenin en çok satan markalarındaydı.bilmiyon bari sallama ;)

    BİR sözü hatırlatıyım : Cahil insanlar sadece hakaret ederler.... Buradan gereken payı gereken şekilde çıkar beni uğraştırma.

    +Gokbar bana yönelik mesaj atma.vakit kaybettiriyorsun.savunduğun arabanın mazdadan hiçbir üstün yanı yok.1 milyon satan bir araçla 1.5 milyon satan aracı bir tutuyorsun .anladın umarım durumu.saygısızca konuşmandan dolayı rahatsız oluyorum.ben senin gibi çocuk değilim.seviyesiz konuşarak haklı çıkmaya çalışamam :) kopyala yapıştır yapıp duruyorsun bilgini göremedik bir.

    yoksa seeeen şu mazdaclubtrdeki astramın resmini çektim 6'dan büyük diyen efsanevi darkmagicmisin?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi StopDream -- 11 Aralık 2010; 15:48:33 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: éLégancé


    çevir kazı yanmasın.saydım fazla dese sen şu bölgedekileri görmemişin diyeceksin.arabadan anlamıyorsun ama ağzın iyi laf yapıyor bunu anladım.
    mazdayı kötülede nasıl olursa olsun.
    +temeli yok dediğin marka zamanında Türkiyenin en çok satan markalarındaydı.bilmiyon bari sallama ;)

    BİR sözü hatırlatıyım : Cahil insanlar sadece hakaret ederler.... Buradan gereken payı gereken şekilde çıkar beni uğraştırma.




    Herşeye gereken cevapları verdim o olmadı sonra tekara başka bir şeye dönülüyor tarihini yazdım tarih yazmama laf sonra o lafa cevap yazıyorum başka bir şeye laf arabadan kimin anlamadığı belli herkes yorumları okusun kimde bilgi yanlışlığının fazlalığı var..Evet mazdanın Türkiyede şuan sağlam bir temeli yok bir dönem iyi satışlar yaptığıda doğru ama bir dönem..

    Adamına göre muhamele diyorum bende buna onu yazmasam kafayı yicem çıldırmamak elde değil şaçmalıkların karşısında cevapları alıncada konuyu farklı cevap yazılıyor nedense..Atmosfer -turbo hatırlatma 5




  • quote:

    Orijinalden alıntı: éLégancé


    çevir kazı yanmasın.saydım fazla dese sen şu bölgedekileri görmemişin diyeceksin.arabadan anlamıyorsun ama ağzın iyi laf yapıyor bunu anladım.
    mazdayı kötülede nasıl olursa olsun.
    +temeli yok dediğin marka zamanında Türkiyenin en çok satan markalarındaydı.bilmiyon bari sallama ;)

    BİR sözü hatırlatıyım : Cahil insanlar sadece hakaret ederler.... Buradan gereken payı gereken şekilde çıkar beni uğraştırma.

    +Gokbar bana yönelik mesaj atma.vakit kaybettiriyorsun.savunduğun arabanın mazdadan hiçbir üstün yanı yok.1 milyon satan bir araçla 1.5 milyon satan aracı bir tutuyorsun .anladın umarım durumu.saygısızca konuşmandan dolayı rahatsız oluyorum.ben senin gibi çocuk değilim.seviyesiz konuşarak haklı çıkmaya çalışamam :) kopyala yapıştır yapıp duruyorsun bilgini göremedik bir.

    yoksa seeeen şu mazdaclubtrdeki astramın resmini çektim 6'dan büyük diyen efsanevi darkmagicmisin?




    10 kere değiştirme bir mesajını araba bilgim ortada tek yaptığım tarihçelerini kopyalamak onuda ezberleyemem heralde mazdanınkini opeli ezbere biliyorum.Zoruna gelince böyle cevaplar yazılıyor.1 milyon satan 1.5 milyon satan ki bu satış rakamları cidden nerde merak ettim linki atarmısın haberim yokda ne zamana aitmiş veriler ki 1-1.5 satmayla kıyaslanmanın ne alakası var.Dediğin şeyden en ufak birşey anlamadım ki olsamda bunu buraya yazmandaki amaç nedir kim o ? konuyu çarpıtma çabalarından bir tanesi heralde buda yanlış sulardasın allah aşkına adam gibi biri söylesin bu adamın mesajları haklıdır diye gelmiş fiata laf atıyor opel alıyordu diye fiatın döneminde ne markalara sahiplik ettiğini bilmiyor bunun dolu örneği var ukar mesajlarda NOT eğer mesajını DEĞİŞTİRMEDİYSE gerçi çoğunu alıntı yaptım ama

    Bu arada seni takan yok yazmıştın niye değiştirdin o mesajını kimsenin beni takmadığı belli oluyor 10 adama birden cevap yazıyorum..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gokmavisin -- 11 Aralık 2010; 15:58:58 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: SONY_55

    @GOKBAR
    Adam arabanın kralını aldı gitti.Arkadaşların dediği gibi rodajı bile tamamlamıştır.Ne kadar çok alıntı yaparsan yap.Mazda almış birinin kararını değiştirmek çok zor.Bence boşa kürek çekiyorsun.



    Evet hayırlı olsun dileklerimide sundum zaten benim burda kararını vazgeçirme gibi bir çalışmam yok bunu yaşdım a1can abimede ve bu yorumlar ona karşı hiçbir söz yoktur ilk mesajım dışında o zaman arabayı aldığını bilmiyordum..Hiçbir arbayı küçük görmedim bu zamana kadar herkes kendi beklentisi doğrultusunda en iyi arabayı alıyor ben araba alırken mazda aklımdan bile geçmedi ki çoğu kişininde birinden duymadıktan sonra aklına gelmez.Bakar ve kara verir ama hadi sınıfdaşımdan bahsedeyim mazda 3 alıp şuan tüm mazda3lerin yaşadığı sorunları yaşamak istemezdim..

    Şunuda ekleyeyim anasayfada yeni gördüm..

    http://www.donanimhaber.com/otomobil-teknolojileri/haberleri/hondadan-sonra-toyota-da-turbo-benzinli-motorlara-goz-kirpiyor.htm



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gokmavisin -- 11 Aralık 2010; 16:06:57 >




  • Tüm Mazda 3 lerin yaşadığı sorunları yazarsanız bizde öğrenmiş olalım arkadaşım, detaylarını bekliyorum bu sorunların sizden somut örnekler olursa sevinirim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Deae -- 11 Aralık 2010; 16:17:01 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: WpTürkiye

    Tüm Mazda 3 lerin yaşadığı sorunları yazarsanız bizde öğrenmiş olalım arkadaşım, detaylarını bekliyorum bu sorunların sizden somut örnekler olursa sevinirim.



    En başlıcası göğüsten gelen tıkırtılar herkes şikayetci bu durumdan en geneli ve çok sinir bozucuymuş..:(
  • 
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.