Şimdi Ara

1999-2000 ekonomik krizi (4. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
69
Cevap
1
Favori
4.083
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lehrer35
    Bu durum bize mal satmak için paramızın değerlendirilmesi ile ilgili teknik bir konu. Uzakdoğunun üretim üstünlüğünü ele geçirmesi sonrası tıkanan kendi üretim kanallarını açmak için yapılan bir operasyon. 70 milyonluk iyi bir pazar yaratarak krizlerinin yaralarını sarıyorlar. Tabi bu yöntem bizim üretim kanallarımızı bitirdi. Cari açık sürekli artıyor. Ülkenin toplam borçları 585 milyar $ oldu. 8 yıl önce 220 milyar $ dı. Her yıl en az 20 milyar $ borç almak zorunda olan bir ekonomi olduğumuz gerçeği gözönüne alınırsa bu borçları ödemenin imkansızlığı daha net anlaşılır. Özetle; Kendi ekonomilerini düzeltmek için bize borç vererek mallarını satıyorlar.


    Bize borc verip urettiklerini bize satmanin pratikte para basmaktan farki yoktur. Yani uretim kanallarini boyle yapay bir yolla acmak icin kimsenin Turkiyeye ihtiyaci yok. Sizi ekonomi profosoru @webbie ye havale ediyorum.

    Ortadaki durum, eskiden sadece kisa sureli borc verip faizini alan yabanci yatirimcinin Turkiyeye daha uzun vaadeli veya kalici bicimde gelmesidir. Bunun da gelismekte olan bir ekonomiye zarari degil tam tersi yarari vardir.

    Ulkenin borclarinin hepsi dis borc degil. Dis borcun hepsi de devletin borcu degil. Cogu ozel sektorun borclaridir. Ayrica burada hesap "borc stogunun" "gayri safi yurtici hasilaya" bolunmesiyle bulunur. Yani ayda 1000 lira alan adamin borcu ile ayda 5000 lira alan adamin borcu bir degildir. Bunu da profosor doktor saygideger @webbie ye sorabilirsiniz. Bu oran artmamis tam tersine azalmistir.

    Ekonomi soyle guzel boyle mukemmel demiyorum. Ama su forumda oyle seyler okuyorum ki onlari duzeltirken ister istemez hukumet savunucusu ilan ediliyoruz.




  • En iyisi siz ekonomiye hiç girmeyin.
    Görüldüğü kadarıyla, ne dünyadaki para bolluğundan haberiniz var, ne de para piyasalarının bir silah olarak kullanıldığından.
    Gelen parayı da yatırıma geliyor sanıyorsunuz zahar. Yatırım sıfır, hepsi para piyasalarına gelen sıcak para. Dünyanın hiç bir yerinde kazanamadıkları kadar bol kazanıyorlar çünkü.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lehrer35
    En iyisi siz ekonomiye hiç girmeyin.
    Görüldüğü kadarıyla, ne dünyadaki para bolluğundan haberiniz var, ne de para piyasalarının bir silah olarak kullanıldığından.
    Gelen parayı da yatırıma geliyor sanıyorsunuz zahar. Yatırım sıfır, hepsi para piyasalarına gelen sıcak para. Dünyanın hiç bir yerinde kazanamadıkları kadar bol kazanıyorlar çünkü.


    Madem sadece ulkeden para ucuruyorlar, GSYIH nasil artiyor onu aciklar misiniz?

    Adamlar tabii ki kar edecekler, hicbir yatirimci kar etmedigi yere para yatirmaz. Kara kasimiz, kara gozumuz icin bize hibe mi yapmalarini bekliyorsunuz? Ayrica kendi ulkelerinde daha fazla kar etseler neden Turkiye'ye gelsinler?

    Biz nasil kendi is adamlarimiz ulkemizde yapmak yerine baska ulkelerde yatirim yapinca guceniyoruz, kiziyoruz, ayni sekilde o ulkelerdeki insanlar da yatirimcilarin Turkiye, Hindistan vs... gibi yukseliste olan ekonomilerine kacmalarindan rahatsiz oluyorlar. Avrupa buyuyen Turkiye ekonomisini bir kaynak olarak degil tam tersine bir tehdit olarak goruyor.

    Ben gozum kapali kimseyi savunmuyorum. Hatta mesela bankacilik konusunda yabanci bankalarin bu kadar artmasindan rahatsizim. Ama sunu da size soruyorum: Bankacilik madem bu kadar buyuk kar getiriyor, neden yurdumuz insanlari bankalarini yabancilara sattilar veya ortak olup karlarini paylasiyorlar? Neden bankalar en ufak islemlerden para almaya basladi? Neden bireysel bankacilik bu kadar onemli hale geldi? Neden ufak tefek seyler icin bile tvlerde reklam verme ihtiyaci hissediyorlar? Turkiyede bankacilik 15-20 yil onceye gore daha mi karli zannediyorsunuz?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi neverlate -- 18 Aralık 2010; 17:21:55 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: neverlate

    Ben gozum kapali kimseyi savunmuyorum. Hatta mesela bankacilik konusunda yabanci bankalarin bu kadar artmasindan rahatsizim. Ama sunu da size soruyorum: Bankacilik madem bu kadar buyuk kar getiriyor, neden yurdumuz insanlari bankalarini yabancilara sattilar veya ortak olup karlarini paylasiyorlar? Neden bankalar en ufak islemlerden para almaya basladi? Neden bireysel bankacilik bu kadar onemli hale geldi? Neden ufak tefek seyler icin bile tvlerde reklam verme ihtiyaci hissediyorlar? Turkiyede bankacilik 15-20 yil onceye gore daha mi karli zannediyorsunuz?


    Burada değişik komplo teorileri üretmek mümkün. ABD için para basmanın bedeli kağıt ve mürekkep. Hangi devletlü denetleyebilecek ve hesabını sorabilecek? ABD nin çökmesi demek kapitalist cephenin çökmesi demektir. Hiç bir Avrupa ülkesi ABD nin kirli çamaşırlarını ortaya dökmeye cesaret edemez. 1970 lerde dünyanın altınlarını iç ettiğinde de kimsenin gıkı çıkmadı, Araplara petrol için ödediği dolarları sahte ilan ettiğinde de.

    Ben sadece para kazanmakla sınırlı olmadığını düşünüyorum oynanılan oyunun. Borçlandırılmayan Türk vatandaşı neredeyse kalmadı. Borçlu adamın savaş çıkmasını istemeyeceği bir kesinlik. Ülke üzerine oynadıkları bölücü siyasi politikalarına bir payanda olarak para piyasaları kullanılıyor düşüncesindeyim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: lehrer35


    quote:

    Orijinalden alıntı: neverlate

    Ben gozum kapali kimseyi savunmuyorum. Hatta mesela bankacilik konusunda yabanci bankalarin bu kadar artmasindan rahatsizim. Ama sunu da size soruyorum: Bankacilik madem bu kadar buyuk kar getiriyor, neden yurdumuz insanlari bankalarini yabancilara sattilar veya ortak olup karlarini paylasiyorlar? Neden bankalar en ufak islemlerden para almaya basladi? Neden bireysel bankacilik bu kadar onemli hale geldi? Neden ufak tefek seyler icin bile tvlerde reklam verme ihtiyaci hissediyorlar? Turkiyede bankacilik 15-20 yil onceye gore daha mi karli zannediyorsunuz?


    Burada değişik komplo teorileri üretmek mümkün. ABD için para basmanın bedeli kağıt ve mürekkep. Hangi devletlü denetleyebilecek ve hesabını sorabilecek? ABD nin çökmesi demek kapitalist cephenin çökmesi demektir. Hiç bir Avrupa ülkesi ABD nin kirli çamaşırlarını ortaya dökmeye cesaret edemez. 1970 lerde dünyanın altınlarını iç ettiğinde de kimsenin gıkı çıkmadı, Araplara petrol için ödediği dolarları sahte ilan ettiğinde de.

    Ben sadece para kazanmakla sınırlı olmadığını düşünüyorum oynanılan oyunun. Borçlandırılmayan Türk vatandaşı neredeyse kalmadı. Borçlu adamın savaş çıkmasını istemeyeceği bir kesinlik. Ülke üzerine oynadıkları bölücü siyasi politikalarına bir payanda olarak para piyasaları kullanılıyor düşüncesindeyim.






    Ek olarak Devletleri borçlandırmasa nasıl kontrol altında tutacak, en azından ben böyle düşünüyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: neverlate

    Sonuc olarak asgari ücret iki katindan fazlasina cikmis ise ekonomi gelismis ve en az gelirli kismin bile hayat standartlari yükselmis demektir. Bunu tartismak bile sacma.



    Ekonomiden çok çok az anlarım. O kadarından herkes anlıyordur zaten de neyse. Şimdi bir X ülkesinde asgari ücrete yıllık %6,09 zam yapılırken doğalgaza %30, elektriğe %19, suya %15 zam yapılıyorsa bu ülkedeki asgari gelirlinin hayat standartları yükselmiş mi oluyor? Ekonomiden neden anlamadığımı iyice fark ettim sanırım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    quote:

    Orijinalden alıntı: neverlate

    Sonuc olarak asgari ücret iki katindan fazlasina cikmis ise ekonomi gelismis ve en az gelirli kismin bile hayat standartlari yükselmis demektir. Bunu tartismak bile sacma.



    Ekonomiden çok çok az anlarım. O kadarından herkes anlıyordur zaten de neyse. Şimdi bir X ülkesinde asgari ücrete yıllık %6,09 zam yapılırken doğalgaza %30, elektriğe %19, suya %15 zam yapılıyorsa bu ülkedeki asgari gelirlinin hayat standartları yükselmiş mi oluyor? Ekonomiden neden anlamadığımı iyice fark ettim sanırım.

    Buna cevap vermek icin ekonomiden anlamaya gerek yok. Tabii ki temel ihtiyaclarimiza zam yapildigi anda yasam standardimiz düser.

    Yanliz yukarida kurdugum cümle ile bu konunun alakasi yok. Asgari ücret 100% zam yapmayla 2 katina cikmaz. Cünkü burada TL cinsinden degil dolar cinsinden karsilastirma yapiyoruz. Zam demek enflasyon demektir. Enflasyon demek paranizin degerinin düsmesi demektir. Temel ihtiyaclara zam yapildiginda da enflasyonu körüklemis olursunuz.

    Ama ülkenizdeki asgari ücret veya kisi basi GSMH öyle kolay kolay degismez. Eger bu degerler yükseldiyse ekonominiz global anlamda güclenmis demektir. Yani yaptiginiz is, kazandiginiz para eskisine göre daha degerlidir. Lufthansa'dan bir ucak biletini, Samsung'dan bir televizyonu, Apple'dan bir bilgisayari, bir altin bilezigi daha rahat aliyorsunuz demektir.

    Dikkat edersen "gelirin esit bicimde dagilmasi" konusunu tartismiyorum. Bu tamamen ayri bir problemdir. Burada benim tepkim, "X, Y, Z nin fiyati 10 yil öncesine göre su kadar artti" sekline tepki gösterenlereydi.

    Dedim ki, 10 yil öncesine göre herseyin fiyatinin artmasi genel olarak ekonominin iyi oldugunun bir göstergesidir, kötü oldugunun degil. Adamlar ülke ekonomilerini yasam pahaliligina göre siralandiriyorlar. Big Mac'in fiyatina bakip yorum yapiyorlar...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: neverlate

    quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    quote:

    Orijinalden alıntı: neverlate

    Sonuc olarak asgari ücret iki katindan fazlasina cikmis ise ekonomi gelismis ve en az gelirli kismin bile hayat standartlari yükselmis demektir. Bunu tartismak bile sacma.



    Ekonomiden çok çok az anlarım. O kadarından herkes anlıyordur zaten de neyse. Şimdi bir X ülkesinde asgari ücrete yıllık %6,09 zam yapılırken doğalgaza %30, elektriğe %19, suya %15 zam yapılıyorsa bu ülkedeki asgari gelirlinin hayat standartları yükselmiş mi oluyor? Ekonomiden neden anlamadığımı iyice fark ettim sanırım.

    Buna cevap vermek icin ekonomiden anlamaya gerek yok. Tabii ki temel ihtiyaclarimiza zam yapildigi anda yasam standardimiz düser.

    Yanliz yukarida kurdugum cümle ile bu konunun alakasi yok. Asgari ücret 100% zam yapmayla 2 katina cikmaz. Cünkü burada TL cinsinden degil dolar cinsinden karsilastirma yapiyoruz. Zam demek enflasyon demektir. Enflasyon demek paranizin degerinin düsmesi demektir. Temel ihtiyaclara zam yapildiginda da enflasyonu körüklemis olursunuz.

    Ama ülkenizdeki asgari ücret veya kisi basi GSMH öyle kolay kolay degismez. Eger bu degerler yükseldiyse ekonominiz global anlamda güclenmis demektir. Yani yaptiginiz is, kazandiginiz para eskisine göre daha degerlidir. Lufthansa'dan bir ucak biletini, Samsung'dan bir televizyonu, Apple'dan bir bilgisayari, bir altin bilezigi daha rahat aliyorsunuz demektir.

    Dikkat edersen "gelirin esit bicimde dagilmasi" konusunu tartismiyorum. Bu tamamen ayri bir problemdir. Burada benim tepkim, "X, Y, Z nin fiyati 10 yil öncesine göre su kadar artti" sekline tepki gösterenlereydi.

    Dedim ki, 10 yil öncesine göre herseyin fiyatinin artmasi genel olarak ekonominin iyi oldugunun bir göstergesidir, kötü oldugunun degil. Adamlar ülke ekonomilerini yasam pahaliligina göre siralandiriyorlar. Big Mac'in fiyatina bakip yorum yapiyorlar...



    Türkiye'nin zenginlerinden hükümet yanlısı olanlar süper zengin olmuştur. Genel manada bakıldığında Türkiye ekonomisi güçlenmiş, pazar hacmi artmış, bir grup yatırımcını dikkatici çekecek duruma gelmiştir. Ancak bu geçen süreçte düşük ve orta gelire sahip grupta durum daha da kötüleşmiştir. Flüt, dikenli tel fiyatıyla elde edilen enflasyon oranında maaşlara zam yapılmış ancak temel ihtiyaçlara yapılan zamlarca bu oranlar gözetilmeden maaş oranının üzerinden yapılmıştır zamlar. Türkiye'de herkes asgari ücret almıyor olabilir ancak genel olarak tüm maaşlar asgari ücrete göre şekilleniyor ve bunlara yapılan zamlarda genellikle bu flütlü, dikenli telli enflasyona göre oluyor.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.