Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi F1SECO -- 1 Nisan 2010; 0:01:36 > |
Hızlı 
Bildirim
Zaman ile ilgili bir konu. . .
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
1 Misafir - 1 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
zaman bendedir ve mekan bana emanet -
aynen öyle dünyaya göre zaman 1 gün; kendi ekseninde dönmesi , 1 yıl ;güneş etrafında dönmesi. yani ortalama insan ömrü dünyanın güneş etrafında 70 kez dönmesidir...
neptün güneş etrafında 1 kez dönerken dünya 165 kez döner. yani 1 neptün yılı 165 dünya yılına eştir. durum böyle olunca şunu söyleyebiliriz1 neptün yılında 2.5 insan nesline denktir. ancak şunu unutmamak gerekir. bilindiği gibi güneşten uzaklaştkça gezegenlerin yörüngesel hızları da yavaşlar bununla birlikte güneş gibi büyük kütleli bir cisme olan uzaklık ve cismin kendi kütlesini de hesaba katarsak aslında dünyada yaşayan biri ve teorik olarak neptünde yaşayan ikizi aynı hızda yaşlanmayacaklardır. bunun nedeni ise hız ve kütledir farklarıdır. ancak bu tabiki bütün bir ömürde belki birkaç dakika fark yaratır. -
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
aynen öyle dünyaya göre zaman 1 gün; kendi ekseninde dönmesi , 1 yıl ;güneş etrafında dönmesi. yani ortalama insan ömrü dünyanın güneş etrafında 70 kez dönmesidir...
neptün güneş etrafında 1 kez dönerken dünya 165 kez döner. yani 1 neptün yılı 165 dünya yılına eştir. durum böyle olunca şunu söyleyebiliriz1 neptün yılında 2.5 insan nesline denktir. ancak şunu unutmamak gerekir. bilindiği gibi güneşten uzaklaştkça gezegenlerin yörüngesel hızları da yavaşlar bununla birlikte güneş gibi büyük kütleli bir cisme olan uzaklık ve cismin kendi kütlesini de hesaba katarsak aslında dünyada yaşayan biri ve teorik olarak neptünde yaşayan ikizi aynı hızda yaşlanmayacaklardır. bunun nedeni ise hız ve kütledir farklarıdır. ancak bu tabiki bütün bir ömürde belki birkaç dakika fark yaratır.
Zaman yoksa aymış , günmül , yılmış bunlar nereden çıkıyor ? Gece ve gündüz olarak da hesaplamak zor olabilir 6 ay gece 6 ay gündüz yerler var
Bir evrensellik olmaz , olamaz . Öyle olmasa zaman kavramını tamamen ortadan kaldırıp 365 gece ve gündüz DÜnya'nın Güneş etrafında dönmesi diyebilirdik . . .
-
kutuplarda 6 ay gece gündüz olabilir ama bu dünyanın kendi ekseni ve güneş etrafında dönüş zamanını etkilemez
quote:
Orijinalden alıntı: F1SECO
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
aynen öyle dünyaya göre zaman 1 gün; kendi ekseninde dönmesi , 1 yıl ;güneş etrafında dönmesi. yani ortalama insan ömrü dünyanın güneş etrafında 70 kez dönmesidir...
neptün güneş etrafında 1 kez dönerken dünya 165 kez döner. yani 1 neptün yılı 165 dünya yılına eştir. durum böyle olunca şunu söyleyebiliriz1 neptün yılında 2.5 insan nesline denktir. ancak şunu unutmamak gerekir. bilindiği gibi güneşten uzaklaştkça gezegenlerin yörüngesel hızları da yavaşlar bununla birlikte güneş gibi büyük kütleli bir cisme olan uzaklık ve cismin kendi kütlesini de hesaba katarsak aslında dünyada yaşayan biri ve teorik olarak neptünde yaşayan ikizi aynı hızda yaşlanmayacaklardır. bunun nedeni ise hız ve kütledir farklarıdır. ancak bu tabiki bütün bir ömürde belki birkaç dakika fark yaratır.
Zaman yoksa aymış , günmül , yılmış bunlar nereden çıkıyor ? Gece ve gündüz olarak da hesaplamak zor olabilir 6 ay gece 6 ay gündüz yerler var Bir evrensellik olmaz , olamaz . Öyle olmasa zaman kavramını tamamen ortadan kaldırıp 365 gece ve gündüz DÜnya'nın Güneş etrafında dönmesi diyebilirdik . . .
-
Bana göre zaman aslında bizim geleceğe yönelik planlarımızı kolaylaştırmak için icat ettiğimiz bir kavram. Dünyanın güneş etrafında ve kendi etrafında dönmesi gibi periyodik gerçekleşen doğa olaylarını da mihenk noktası olarak alıyoruz.
İnsanı yaşlandıran zaman değil çevresel faktörler. Örneğin Yasalara göre benim oy kullanabilmem için dünya, güneş etrafında 18 kez dönene kadar çevre koşularına maruz kalmam gerekiyor veya bir insan ortalama dünyanın 70 güneş turu boyunca doğanın yıpratıcı etkisine dayanabiliyor.
Tabii bu periyodik gerçekleşen doğa olayları olmasa zamanı nasıl yorumlardık bilemiyorum. -
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
kutuplarda 6 ay gece gündüz olabilir ama bu dünyanın kendi ekseni ve güneş etrafında dönüş zamanını etkilemez
quote:
Orijinalden alıntı: F1SECO
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
aynen öyle dünyaya göre zaman 1 gün; kendi ekseninde dönmesi , 1 yıl ;güneş etrafında dönmesi. yani ortalama insan ömrü dünyanın güneş etrafında 70 kez dönmesidir...
neptün güneş etrafında 1 kez dönerken dünya 165 kez döner. yani 1 neptün yılı 165 dünya yılına eştir. durum böyle olunca şunu söyleyebiliriz1 neptün yılında 2.5 insan nesline denktir. ancak şunu unutmamak gerekir. bilindiği gibi güneşten uzaklaştkça gezegenlerin yörüngesel hızları da yavaşlar bununla birlikte güneş gibi büyük kütleli bir cisme olan uzaklık ve cismin kendi kütlesini de hesaba katarsak aslında dünyada yaşayan biri ve teorik olarak neptünde yaşayan ikizi aynı hızda yaşlanmayacaklardır. bunun nedeni ise hız ve kütledir farklarıdır. ancak bu tabiki bütün bir ömürde belki birkaç dakika fark yaratır.
Zaman yoksa aymış , günmül , yılmış bunlar nereden çıkıyor ? Gece ve gündüz olarak da hesaplamak zor olabilir 6 ay gece 6 ay gündüz yerler var Bir evrensellik olmaz , olamaz . Öyle olmasa zaman kavramını tamamen ortadan kaldırıp 365 gece ve gündüz DÜnya'nın Güneş etrafında dönmesi diyebilirdik . . .
Ben onu demek istemedim :) Sen anlamadın
-
küçücük bir radyoaktif atomun bile çok hassas bir zamanda bozunma olayı vardır. örneğin toronun yarılanma ömrü 55 saniyedir. -
zaman evrensel bir olay değilki zaten. senin şuan oturduğun yer ile (eğer evdeysen) bir üst katındaki dairede zaman farklı hızlarda işliyor
quote:
Orijinalden alıntı: F1SECO
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
kutuplarda 6 ay gece gündüz olabilir ama bu dünyanın kendi ekseni ve güneş etrafında dönüş zamanını etkilemez
quote:
Orijinalden alıntı: F1SECO
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
aynen öyle dünyaya göre zaman 1 gün; kendi ekseninde dönmesi , 1 yıl ;güneş etrafında dönmesi. yani ortalama insan ömrü dünyanın güneş etrafında 70 kez dönmesidir...
neptün güneş etrafında 1 kez dönerken dünya 165 kez döner. yani 1 neptün yılı 165 dünya yılına eştir. durum böyle olunca şunu söyleyebiliriz1 neptün yılında 2.5 insan nesline denktir. ancak şunu unutmamak gerekir. bilindiği gibi güneşten uzaklaştkça gezegenlerin yörüngesel hızları da yavaşlar bununla birlikte güneş gibi büyük kütleli bir cisme olan uzaklık ve cismin kendi kütlesini de hesaba katarsak aslında dünyada yaşayan biri ve teorik olarak neptünde yaşayan ikizi aynı hızda yaşlanmayacaklardır. bunun nedeni ise hız ve kütledir farklarıdır. ancak bu tabiki bütün bir ömürde belki birkaç dakika fark yaratır.
Zaman yoksa aymış , günmül , yılmış bunlar nereden çıkıyor ? Gece ve gündüz olarak da hesaplamak zor olabilir 6 ay gece 6 ay gündüz yerler var Bir evrensellik olmaz , olamaz . Öyle olmasa zaman kavramını tamamen ortadan kaldırıp 365 gece ve gündüz DÜnya'nın Güneş etrafında dönmesi diyebilirdik . . .
Ben onu demek istemedim :) Sen anlamadın
-
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
zaman evrensel bir olay değilki zaten. senin şuan oturduğun yer ile (eğer evdeysen) bir üst katındaki dairede zaman farklı hızlarda işliyor
quote:
Orijinalden alıntı: F1SECO
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
kutuplarda 6 ay gece gündüz olabilir ama bu dünyanın kendi ekseni ve güneş etrafında dönüş zamanını etkilemez
quote:
Orijinalden alıntı: F1SECO
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
aynen öyle dünyaya göre zaman 1 gün; kendi ekseninde dönmesi , 1 yıl ;güneş etrafında dönmesi. yani ortalama insan ömrü dünyanın güneş etrafında 70 kez dönmesidir...
neptün güneş etrafında 1 kez dönerken dünya 165 kez döner. yani 1 neptün yılı 165 dünya yılına eştir. durum böyle olunca şunu söyleyebiliriz1 neptün yılında 2.5 insan nesline denktir. ancak şunu unutmamak gerekir. bilindiği gibi güneşten uzaklaştkça gezegenlerin yörüngesel hızları da yavaşlar bununla birlikte güneş gibi büyük kütleli bir cisme olan uzaklık ve cismin kendi kütlesini de hesaba katarsak aslında dünyada yaşayan biri ve teorik olarak neptünde yaşayan ikizi aynı hızda yaşlanmayacaklardır. bunun nedeni ise hız ve kütledir farklarıdır. ancak bu tabiki bütün bir ömürde belki birkaç dakika fark yaratır.
Zaman yoksa aymış , günmül , yılmış bunlar nereden çıkıyor ? Gece ve gündüz olarak da hesaplamak zor olabilir 6 ay gece 6 ay gündüz yerler var Bir evrensellik olmaz , olamaz . Öyle olmasa zaman kavramını tamamen ortadan kaldırıp 365 gece ve gündüz DÜnya'nın Güneş etrafında dönmesi diyebilirdik . . .
Ben onu demek istemedim :) Sen anlamadın
Haklısın . Benim demek istediğim şuydu onlar 6 ay gece 6 ay gündüz yaşıyo aslında biz de öyleyiz ama biz günlerimizi gece ve gündüz diye yaşıyoruz onlar 6 ay boyunca gece dönemindeyse sadece gece , gündüz dönemindeyse sadece gündüz . Bununla ilgili bir şey söylemek istemiştim ama söylemeye de gerek yokmuş sanırım aslında . Ana konudan sapmayalım
-
quote:
Orijinalden alıntı: Target Human
Bana göre zaman aslında bizim geleceğe yönelik planlarımızı kolaylaştırmak için icat ettiğimiz bir kavram. Dünyanın güneş etrafında ve kendi etrafında dönmesi gibi periyodik gerçekleşen doğa olaylarını da mihenk noktası olarak alıyoruz.
İnsanı yaşlandıran zaman değil çevresel faktörler. Örneğin Yasalara göre benim oy kullanabilmem için dünya, güneş etrafında 18 kez dönene kadar çevre koşularına maruz kalmam gerekiyor veya bir insan ortalama dünyanın 70 güneş turu boyunca doğanın yıpratıcı etkisine dayanabiliyor.
Tabii bu periyodik gerçekleşen doğa olayları olmasa zamanı nasıl yorumlardık bilemiyorum.
Bu zor soru için, pratik bir cevap olmuş. -
Hakikatte zaman diye birşey yok. Zaman algısı bizim beynimizde oluşuyor.
Bizler "an" denen en küçük birimi yaşıyoruz. Şöyle misal vereyim. Sinema filmleri var ya.
Buradaki her bir kareyi bahsettiğim "an" olarak düşünebilirsiniz. Bizler de tek tek bu "an"ları yaşıyoruz.
Şimdi şöyle düşünün. Biz bu film karelerinin her birini bir anda görüyor olsaydık bu filmde zaman olurmuydu, geçmiş ve gelecek olurmuydu? Olmazdı.
Bizim hayatımız da aynen bu şekilde sürekli akan "an"ları yaşayarak hasıl olmakda. Aslında zaman yok. Zaman bizim beynimizin
bu süregelen birbirinden bağımsız "an"ları anlamak için kullandığı bir şey. Bunu iyi anlayınca geçmiş zaman, gelecek zaman diye birşey olmadığını ve geçmişe ve geleceğe gidilmek gibi birşeyin mümkün olmadığını çok iyi anlayacaksınız. Çünkü geçmiş ve gelecek yok. Beynimiz evvelki yaşadığımız "an"lara geçmiş gidiyor, yaşamamız muhtemel "an"lara da gelecek diyor. Halbuki biliyorsunuz, gelecek denen şeyler birgün geliyor, onlar da bir "an" halini alıyor, o "an" yaşanıyor ve sanki geçmiş gitmiş gibi biz ona geçmiş diyoruz.Bu iş durmaksızın tekerrür etmekte. Aslında gelen, geçen birşey yok.
Yalnız şu var ki bu anlar kronolojisinde mantığa aykırı olaylar olmuyor. Yani mesela bir insan evvelki "an"larda bebek, sonraki "an"larda mesela yaşlı. Bu silsilede bozukluk olmadığı, kopukluk olmadığı, herhangi bir terslik olmadığı için beyin bunu kabul ediyor. Yutuyor esasında. Yani bir bakıma "uyanmıyor." Bu akışda bir mantık hatası olsaydı uyanırdı ve sorgulardı.
-
Hayatımızdaki her şeyin bir tanımı var. Zaman da yeşermenin, solmanın, güneşin doğmasının, batmasının, yaşamanın, yaşlanmanın bir tanımı. -
Var mı sahiden zaman diye bir şey? Aklımız, önce/şimdi/sonra üçlüsünü düşünmeden edemiyor, hiç bir şeyi bunlardan bağımsız olarak hayal edemiyoruz
-
quote:
Orijinalden alıntı: Darkness
Var mı sahiden zaman diye bir şey? Aklımız, önce/şimdi/sonra üçlüsünü düşünmeden edemiyor, hiç bir şeyi bunlardan bağımsız olarak hayal edemiyoruz
Yok. . .Çok ilginç bir konu. . .
-
Zaman kavramı olmadan meramımızı bile anlatmak zor olurdu sanırım. İnsanların birbiri ile ilk iletişim kurduğu andan itibaren kullanmak zorunda olduğu bir şey. Kendi yaptığı veya çevresinde oluşan eylemleri nasıl anlatacak nasıl kıyaslayacak ? -
Einstein'ın da dediği gibi zaman, insanların birtakım şeyleri açıklamak ve kategorize etmek için uydurduğu bir kavram. Speedy'nin de açıkladığı gibi zaman kavramı kişiye ve bulunduğu noktaya göre değişir. Hatta neyi baz aldığına göre de değişir. Biz teknik olarak dünyanın kendi ekseni etrafında ve güneşin etrafında dönmesini baz alırız. Tarih ve gün olayı ise tamamen kişiseldir. Farklı takvimler bunun en büyük örneği.
Kutup meselesi de buna dahil. Örneğin kutuplardaki 6 ay gece 6 ay gündüz olayına bir kişi, bu olay bir gündür dese kimse yanlıştır diyemez. Göreceli bir kavram çünkü. -
quote:
Orijinalden alıntı: Kraven
Einstein'ın da dediği gibi zaman, insanların birtakım şeyleri açıklamak ve kategorize etmek için uydurduğu bir kavram. Speedy'nin de açıkladığı gibi zaman kavramı kişiye ve bulunduğu noktaya göre değişir. Hatta neyi baz aldığına göre de değişir. Biz teknik olarak dünyanın kendi ekseni etrafında ve güneşin etrafında dönmesini baz alırız. Tarih ve gün olayı ise tamamen kişiseldir. Farklı takvimler bunun en büyük örneği.
Kutup meselesi de buna dahil. Örneğin kutuplardaki 6 ay gece 6 ay gündüz olayına bir kişi, bu olay bir gündür dese kimse yanlıştır diyemez. Göreceli bir kavram çünkü.
Orta okula giderken bu takvimler konusu işlenirken kısaca aslında zaman diye bir şeyin olmadığına değinilse , bu yüzden bu kadar takvimin olduğu söylense kısaca daha iyi olmaz mı sizce ? Ben daha yeni öğrendim diyebilrim zamanın aslında olmadığını . Sizler de elbet bir olay neticesinde öğrendiniz , şimdi sorarım size ; Biz zaman diye bir şey yok diyip de insanları şaşırtsak mı daha iyi ? Bilgili görünsek mi. . . Tabi bilgiçlik taslanırsa olmaz da neyse , yoksa herkez aslında zaman denilen şeyin olmadığını bilse mi daha iyi olurdu. . . Ne demek istediğimi anlatabilmişimdir umarım
-
şöyle düşünebilirsin, mesela kutu gazoz veya kutu kola düşün.
şimdi bu içecek kutuları maddeden ibaret. yani bunun üretim aşamalarını incelersek eğer, bileşenlerinin tamamı topraktan yani yerden geliyor.
madde olarak ne diyoruz, cansız madde. ama bunlarla birlikte aynı ortamda bulunan canlı varlıklar da var. buna canlı maddeler diyebiliriz, mesela insan.
maddenin en küçük yapı taşı neydi malum atom diyorduk. ancak bu cümle tarih oldu. şimdiler de dara derin gözlemler yapılıyor. mesela cern deneyinin amacı.
şimdi gazoz kutusu demiştik, gazoz kutusunun üzerindeki her farklı renkteki boya, kutunun şekli, kutuya şekil veren demir vs. malzemesi bir ömüre sahip.
kutuya bakınca, atomlardan ibaret olan bu madde için bir zaman görebiliyor muyuz ilk bakışta, üzerinde zamana bağımlı olduğu yazmıyor.
aynı ortamda bulundupumuz bu gozoz kutusunun da bir ömrü var yani zamana bağımlı. üretim kriterlerine bağlı olarak bu gazoz kutusunun boyası,
güneş ışınlarına maruz kalırsa bir süre sonunda, soğuk havaya maruz kalırsa başka bir süre sonunda, mesela neme maruz kalacak olursa
kimbilir ne kadar süreyle dayanıklı bir ömüre sahip olur. yani bunun bilgisi üreticide var, ama son kullanıcı bunu bilmez.
baksa da göremez. ancak kendisi zamana bağımlı olduğu için kutuya da bir ömür süresi verir tahminince ve onu da zamana bağlımlı kılar.
şimdi herşey atomlardan, ya da şöyle diyelim atomaltı daha küçük parçacıkların bir araya gelmesinden oluştuğuna göre mi diyelim,
kutunun üretiminde kullanılan malzemelerin tamamı topraktan geldiğine göre, bu kutu için aslında zaman yoktur.
çünkü toprak nerede kutu nerede, kutunun üretimi için gereken her türlü faaliyete ait bilgi birikimi ve malzeme (toprak) insanın elinde olduğu için
bu kutu aslında zamana bağımlı görünse bile bizim gazoz kutusu aslında zamana bağımsızdır. yani zaman yoktur.
zamanı bu durumda gazoz kutusu için insan yaratmış olur. (haşa) ama ne var ki kutunun dili yok ki konuşsun, yani ruhsuz. koy karşına, sen ona o sana baksın.
işte bu mantıkla hareket edecek olursak eğer, mevcut ortamda insan da; bu evren, evrenin içindeki galaksiler, galaksilerin içerisindeki yıldızlar,
yıldızların etrafında gezegenler, bunlardan bir tanesi olan dünya içerisinde, ilkbahar - yaz - son bahar - kış gibi ortam değişikliklerine maruz kalarak,
yıpranmaya uğrayan bir maddedir. ama bir farkı var. kutu kendinden bi haber (yani sözde kendinden bir haber yoksa öyle değil*) ama insan ise herşeyden haberdar.
dolayısıyla kutu yok olsa bile üretilince tekrar geri gelir ama insan yok olursa bedeninin nereye gittiği belli olmasına rağmen,
üzerinde taşıdığı sevgi, şefkat, merhamet, üzüntü, tasa, keder, elem, neşe, şiddet, öfke, korku, hissettikler vs. tüm bunların nereye gittiği belli değil.
çünkü bunları maddesel olarak kimse, işte bu budur şu da şudur diyerek elle tutulacak ve gözle görülebilecek şekilde gösteremez.
bir kere kayboldun mu bir daha kendin isteyerek geri gelemiyorsun yani.
ancak atomların şuursuz olması mümkün değil. (*) yani bir insanın anatomik yapısı, doğadaki diğer tüm canlı hayvanlar, dünya, galaksiler, evren vb.
bir çok şey sayıldığında, yani insaflı davranacak olan bir insanın muazzam bir düzenin varlığını inkar etmesi mümkün değil.
canlıların simetrik bir düzene sahip olmaları mesela. bu atomların varlığı tüm evren için geçerli olduğuna göre demek ki; serbest uzayda da zaman yok.
iyi bağladım gibi inşaAllah.
dolayısıyla dediğin gibi zaman yok.
öte yandan zaman var ama sahibi insan değil. (demek ki zaman bir icat değil)
bu sebeple zamanın varlığını inkar etmek mümkün değil.
bu atom konusu başlı başına bir konu. yani atomların tamamı şuurlu bir yapıya sahip birer canlı adeta.
sanırım kendimize canlı varlık derken, bu gazoz kutusuna haksızlık yapıyoruz. (maşaAllah)
-
gazoz kutusu örneği biraz ilginç olmuş...
atomlar şuurlu bir varlık demişsiniz ancak ben buna katılmıyorum. bizim bildiğimiz doğada 100 küsür element var. diğer herşey ( gazoz kutusu kalem kutusu , hava toprak) bu elementlerin farklı biraraya geliş şekillerinden yani moleküllerden oluşur. bu 100 küsür element ise proton ve nötron ve elektronların farklı adetlerde biraraya gelmelerinden oluşur. proton ve nötronlar, quark denilen temel parçacıkların farklı sayıda bir araya gelmelerinden, elektronlar ise temel parçacıklardır. (bilinen)
bu moleküllerin bir araya gelip biyolojik bir yapı oluşturmesı ise canlıdır. şuurlu bir canlı ise bambaşka bir şeydir. bizim bildiğimiz tek şuurlu canlı insandır.
başka şuurlu canlılarla temas için şimdilik oturduğumuz yerden radyo dalgası taramaktan başka birşey yapamıyoruz.
sonuç olarak gazoz kutusunun da bir ömrü var demek aslında gazoz kutusunun yıpranması onu oluşturan molekül veya elementlerin birbirinden ayrılması anlamında kullanılabilir. çünkü gazoz kutusunu oluşturan atomlara gerçekte hiçbirşey olmaz.
doğada biçim değiştiren atomlara ise radyoaktif element denir. bu elementler belli zamanlarda (ki bu zamanlar kesin bilinir) 3 farklı ışıma yapıp başka elementlere dönüşür. her radyoaktif elementin kararlı hale geleceği bir element vardır. bazılar bu elemente saliseler içinde ulaşırken bazıları için milyarlarca yıl gerekebilir.
quote:
Orijinalden alıntı: The souls migration
şöyle düşünebilirsin, mesela kutu gazoz veya kutu kola düşün.
şimdi bu içecek kutuları maddeden ibaret. yani bunun üretim aşamalarını incelersek eğer, bileşenlerinin tamamı topraktan yani yerden geliyor.
madde olarak ne diyoruz, cansız madde. ama bunlarla birlikte aynı ortamda bulunan canlı varlıklar da var. buna canlı maddeler diyebiliriz, mesela insan.
maddenin en küçük yapı taşı neydi malum atom diyorduk. ancak bu cümle tarih oldu. şimdiler de dara derin gözlemler yapılıyor. mesela cern deneyinin amacı.
şimdi gazoz kutusu demiştik, gazoz kutusunun üzerindeki her farklı renkteki boya, kutunun şekli, kutuya şekil veren demir vs. malzemesi bir ömüre sahip.
kutuya bakınca, atomlardan ibaret olan bu madde için bir zaman görebiliyor muyuz ilk bakışta, üzerinde zamana bağımlı olduğu yazmıyor.
aynı ortamda bulundupumuz bu gozoz kutusunun da bir ömrü var yani zamana bağımlı. üretim kriterlerine bağlı olarak bu gazoz kutusunun boyası,
güneş ışınlarına maruz kalırsa bir süre sonunda, soğuk havaya maruz kalırsa başka bir süre sonunda, mesela neme maruz kalacak olursa
kimbilir ne kadar süreyle dayanıklı bir ömüre sahip olur. yani bunun bilgisi üreticide var, ama son kullanıcı bunu bilmez.
baksa da göremez. ancak kendisi zamana bağımlı olduğu için kutuya da bir ömür süresi verir tahminince ve onu da zamana bağlımlı kılar.
şimdi herşey atomlardan, ya da şöyle diyelim atomaltı daha küçük parçacıkların bir araya gelmesinden oluştuğuna göre mi diyelim,
kutunun üretiminde kullanılan malzemelerin tamamı topraktan geldiğine göre, bu kutu için aslında zaman yoktur.
çünkü toprak nerede kutu nerede, kutunun üretimi için gereken her türlü faaliyete ait bilgi birikimi ve malzeme (toprak) insanın elinde olduğu için
bu kutu aslında zamana bağımlı görünse bile bizim gazoz kutusu aslında zamana bağımsızdır. yani zaman yoktur.
zamanı bu durumda gazoz kutusu için insan yaratmış olur. (haşa) ama ne var ki kutunun dili yok ki konuşsun, yani ruhsuz. koy karşına, sen ona o sana baksın.
işte bu mantıkla hareket edecek olursak eğer, mevcut ortamda insan da; bu evren, evrenin içindeki galaksiler, galaksilerin içerisindeki yıldızlar,
yıldızların etrafında gezegenler, bunlardan bir tanesi olan dünya içerisinde, ilkbahar - yaz - son bahar - kış gibi ortam değişikliklerine maruz kalarak,
yıpranmaya uğrayan bir maddedir. ama bir farkı var. kutu kendinden bi haber (yani sözde kendinden bir haber yoksa öyle değil*) ama insan ise herşeyden haberdar.
dolayısıyla kutu yok olsa bile üretilince tekrar geri gelir ama insan yok olursa bedeninin nereye gittiği belli olmasına rağmen,
üzerinde taşıdığı sevgi, şefkat, merhamet, üzüntü, tasa, keder, elem, neşe, şiddet, öfke, korku, hissettikler vs. tüm bunların nereye gittiği belli değil.
çünkü bunları maddesel olarak kimse, işte bu budur şu da şudur diyerek elle tutulacak ve gözle görülebilecek şekilde gösteremez.
bir kere kayboldun mu bir daha kendin isteyerek geri gelemiyorsun yani.
ancak atomların şuursuz olması mümkün değil. (*) yani bir insanın anatomik yapısı, doğadaki diğer tüm canlı hayvanlar, dünya, galaksiler, evren vb.
bir çok şey sayıldığında, yani insaflı davranacak olan bir insanın muazzam bir düzenin varlığını inkar etmesi mümkün değil.
canlıların simetrik bir düzene sahip olmaları mesela. bu atomların varlığı tüm evren için geçerli olduğuna göre demek ki; serbest uzayda da zaman yok.
iyi bağladım gibi inşaAllah.
dolayısıyla dediğin gibi zaman yok.
öte yandan zaman var ama sahibi insan değil. (demek ki zaman bir icat değil)
bu sebeple zamanın varlığını inkar etmek mümkün değil.
bu atom konusu başlı başına bir konu. yani atomların tamamı şuurlu bir yapıya sahip birer canlı adeta.
sanırım kendimize canlı varlık derken, bu gazoz kutusuna haksızlık yapıyoruz. (maşaAllah)
Benzer içerikler
- senet imzaladım iptal edebilir miyim
- tyler durden sözleri
- cengiz han türk mü
- fuck açılımı
- nagihan şiiri
- mars"ta yaşam var mı
- güneşin rengi nedir
- dünyada en çok konuşulan diller
- telepati nedir
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
