türkiyede yaşayan insanlar bence aşırı derecede kalitesiz (2. sayfa)

"Tamam kardeş, hepimiz aptalız, hepimiz koyunuz, hepimiz kalitesiziz ve kalite nedir bilmeyiz, amacımız boyun eğmek..." Böyle cevaba girişmek geldi içimden, fakat zannediyorum ki mukayese edebilecek iradeye sahip birisininiz. Herkesi aynı kefeye koymak... Yani bunun bir kelimelik karşılığı vardı ama şu an aklıma gelmedi. Ha, sizin çevrenizdekiler ve gördükleriniz öyle olabilir. Fakat benim değil. Diğer yandan sizdeki ve ks'nin aşağılıklık kompleksine sahip değilim.

Fikirlerim hiçbir zaman kalıp şeklinde olmadı ve kendimi hiçbir zaman bir gruba veya kutba ait görmedim. Dahası dediklerimi tekrar etmek istiyorum: Genelleme yapmak doğru değil. Diğer yandan bu kalitesizliğin kriterleri nedir? Kaliteli insan nasıl olur? Bunlar değişken ve bazen şahsi olabilir.

Siz Türkiye'deki herkesin kalitesiz olduğunu söylüyorsunuz, ben ise kaliteli insanların da mevcut olduğunu söylüyorum.

Türkiye'nin tek bir ana sorunu vardır ve bu sorun silsile halinde diğer alt sorunlara yol açar, ki bu da refah toplumu olamamaktır. İstediğin kadar iyi eğitim ver insanlara, istediğin kadar imkanlar tanı eğer toplum genelinde refah seviyesi yüksek değilse diğer her şey havada kalır. Biraz tarihe meraklıysanız o sözde çok "medeni" Avrupa ülkelerinin "medeni" olmadan önceki hallerini gördüğünüzde aklınız şaşar. Peki ne oldu da orta çağ avrupası rönansı, reformu, matbayı, sanat da ilerlemeyi ve daha sayısız şeyi üst üste koyarak bugüne geldi? Başlangıç noktası coğrafi keşifler ve akabinde başlayan yağma, sömürü, sömürgeleştirme ve köleleştirme olduğunu göreceksiniz.

Bir ülkeyi, bir toplumu zengin etmenin başka bir ülkenin kaynaklarını sömürmekten ve o ülkede yaşayan insanların haklarını gasp etmekten daha kolay bir yolu olabilir mi? Mesela size çok güzel bir örnek Almanya. Hemen çevresindeki ülkelerin sayısız sömürgelerinde sağladığı zenginlik toplumlarının her kesiminde hissedilirken, Almanya her geçen gün geriye gidiyordu. Evet adamlar çalışkandılar, uğraşıyorlardı ama bir tarafta komşularınıza boruyla oluk oluk su akarken, Almanya'ya damlıyordu sadece. Bu onları daha içine kapalı, daha muhafazakar ve daha gergin bir toplum olmaya itti. Sonra ne oldu, adamlar 1. Dünya Savaşını başlattı. Kaybetti ve daha da sefil bir hale düştüler. Sonra ne oldu, 2. Dünya Savaşını başlattılar ve yine yenildiler. Sonra o güne kadar sömürü ile zenginlik içerisinde yüzen diğer Avrupa ülkeleri ve Amerika ne yaptı? Baktılar ki kendi içlerinde, yanı başlarında sefil bir ülke bırakmak çok büyük sorunlara yol açıyor. Bu yüzden Avrupa Birliği (o zamanlar adı başkaydı) diye bir şey kurup zenginliklerini Almanya ile paylaştılar. Sonrası Almanya'nın bugün ki hali ortada.

Bize gelince...kimse zenginliğini bizimle paylaşmadı, yetmedi kendi zenginliklerimizi de elimizden aldılar. Sömüren değil sömürülen tarafta olduk. Bu mevzu çok uzar gider. Ama kendinize şunu sorun eğer Apple, Microsoft veya ne bileyim Tesla Türkiye'de kurulmuş markalar olsaydı ve her türlü imkan tanınsaydı yine de şu an da oldukları gibi dünyayı avuçlarının içinde tutan güçler haline gelebilirler miydi? Bugün dünyaya egemen markaların Amerika'da veya Avrupa'da olması tesadüf müdür?

Her şeyin anahtarı para...hesapsız bir para. Şöyle google da biraz bakın Fransa'nın bugüne kadar afrikadaki sömürgelerinden ne kadar para sömürmüş. Bizde ki sorun yönetim sorunu değil refah sorunudur. Aç insanlardan, geçim derdi ve gelecek korkusu yaşayan insanlardan "medeni" veya "kaliteli" olmasını bekleyemezsin. Bu ülke ve ülkenin insanları 10 yıl önce de, 20 yıl önce de, 30 yıl önce de böyleydi. Tek fark nüfus azdı, internet yoktu ve biz görmüyorduk...

Eğitim sistemin kadar kaliteli insan yetiştirirsin konu bu kadar basit.

Ayni şeyler 10 sene önce de yazılıyordu şimdi de, değişen bir şey yok. İnterneti verimli kullananlar dışında bizim milletimiz sığ bir millet. Sanattan estetikten anlamaz işi gücü boş gösteriş ve paradır. Özellikle kadınlarin içi bomboş, yabancılarda durum tersi gibi. Balkanlardan falan gelen ailelerde kadınlara bakıyorum kadınlar İngilizce bilir naziktir, adamlar öküz gibidir. Bizim kadınlar da bı halttan anlamaz ama onlardan alası yoktur, kraliçe muamelesi görür. Şahsen kimsenin egosunu tatmin etmiyorum.

İşte bu noktadada ne zaman parası oldu o önemli.

Havalimanında beşinci seneme giriyorum. Cahil dediğimiz kesime basit bir şekilde anlatınca anlıyor en azından ''he öyle mi gardaş'' diyor ama asıl en büyük sorun ''okumuş'' dediğimiz kesim. Adama bu ülke kuralı ve bu gerekli diyorum bence değil diyor ve güzelce anlatıyorum ben kabul etmiyorum diyor.    Tamam o zaman ülkenin Dış işleri bakanına mail atıyorum :/ Ne yazık ki ülkenin %99.9'u Ortadoğu'lu dediğimiz insanların karakterinde.

Rednecklere ne dersiniz hocam? Ya da white proud tipler, stormfront forumcu tipler?

Bu nedenle siyasetçilerin tamamına yakını kalitesiz, niteliksiz. Onlar da bu toplumun içinden çıkıyor. Ve zaman geçtikçe daha da kalitesiz olacak bu millet.

Çünkü ülkenin neredeyse tamamı dürtülenmiş duyguları ile hareket ediyor, beyni ve aklı ile değil..