Türkçe eğitim kaynakları gittikçe azalıyor ve üretilmiyor. 2013 senesinden önce çok fazla video resim yazılı türkçe faydalı eğitim kaynakları var. Şimdi bakıyorum ne bir kitap var ne bir site. 2017 senesinden önce de birkaç blog tarzı site paylaşıyordu. Eğitim üzerine araştırma yapan bilen öğretenler çok az sayıda bunlar da udemy youtube gibi mecralarda ders anlatıyor. bazı warez mecralarda upload eğitim paylaşımları da eski. yeni birşeyler yok. bomboş bir durum. |
Türkçe eğitim kaynağın gittikçe azalması....

-
-
Katılıyorum bu yüzden İngilizce Şart!
Hangi eğitim alanından bahsediyorsun bilmiyorum fakat İngilizce öğrenmeden eski kaynaklarla yol katledilmiyor
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: TRI CLICK 0.7
Katılıyorum bu yüzden İngilizce Şart!
Hangi eğitim alanından bahsediyorsun bilmiyorum fakat İngilizce öğrenmeden eski kaynaklarla yol katledilmiyorher eğitim alanını kastetmiştim.
kaynakların çoğunun ingilizce olduğu doğru.
Türkçe yada türkçeye çevrilmiş yeni eserler neredeyse yok gibi.
Bazı yıllanmış türkçe eğitim forum blog sayfa tarzı sitelerde 2006-2011 yılları arası çok kaliteli içerikler var. Şu sıralar bu sitelerin yüzünü de bakan yok.
2010 öncesi bilgi birikim kariyer yapan insanlar daha doluymuş. Şimdi fırsatlar daha çok fakat içi boş
-
Sanırım herkes en güncel için ingilizce kaynaklara bakıyor bu yüzden türkçe kaynağa rağbet yok dolayısıyla üreten de yok, tamamen şahsi yorumum. -
ilginç bir tespit. neden ilginç? çünkü benim küçüklük yıllarıma göre Türkçe kaynak sayısı sonradan fırlama yaptı. bu yüzden ben etrafıma her zaman Türkçe kaynakların ne kadar fazla olduğunu, eskiden Türkçe kaynak bulamadığımızı söylemeye alışmıştım.
öte yanda, şöyle bir durum da var. kitapların mesela İngilizce asıllarını okuduktan sonra şunu anladım, Çeviri olayı başlı başına sıkıntılı. tamam yani kabul ediyorum, içeriklerin halka ulaştırılması için çeviri şart, ama, Çeviri yapınca da kalite yerlere düşüyor. orijinal yazıyı okumak, anlaşılırlığı çok arttırıyor. bu da izgilizce içerikleri ayrı bir cazip kılıyor.
blog ve kitap olayına gelince; İzmir de Analiz yayınevi var mesela, adamların birsürü yazarı var ve hepsinin söylediği şey aynı. binbir emek verip kitap yazıyorlar, ya da çeviriyolar, ama okuyan yok. adamlar son yazdıkları kitabı bedava yayınladılar internetten, kimse indirmedi. aynı adamlar youtube da video çekmeye başladılar, eğitim içerikli videoları izleyen yok. aynı adamlar youtube sa gırgır şamata sohbet videosu çekmeye başlayınca ilk defa izlendiler.
başka bir örnek, Arnavut asıllı Türk vatandaşı Diamond Tema var mesela, yıllarca Türkçe blog yazmış ama okuyan yok. sonra video çekmeye başlayınca izlenmiş.
muhtemelen gelecekte kitap çevirileri gene olacak ama Çeviri işi katı baskı kitaplar ya da epub tarzı online kitaplar için değil, storytell gibi sesli kitap portallarında sesli kitap olarak satmak amacıyla yapılacak. gelecek yazılı değil işitsel ögelerde gibi görünüyor.
ben de mesela kitap okumayı sevmem ama kendime bir Bluetooth hoparlör aldım, evde ev işi yaparken oradan podcast ya da sesli kitap açıyorum, yemek yaparken temizlik yaparken falan birsürü şey dinleyip öğrendim şu ana kadar. gene Bluetooth kulaklık aldım, yolda yürürken ya da toplu taşımada falan da dinliyorum.
bu tarz Podcaster falan İngilizce öğrenmek için de çok iyi. ben daha 5 sene önce İngilizce bilmeyen biriydim. şu anda ise hayli iyi (konuşma seviyesinde) biliyorum. tabii ki gelişimim dümdüz podcast dinleyerek olmadı ancak İngilizce podcast dinlemek benim bu 5 senelik süreçte düzenli olarak yaptığım bir aktivite idi.
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
-
Özellikle korsan içerik bunun en büyük sebeplerinden. Zaten pazarı belli olan bir konuya ilişkin kitap çıkarıyorsun onda da üç kuruş verip satın almak yerine bir yerlerden indiriyorlar.
Zaten zahmetli ve bol mesai isteyen kitap çıkarma olayı böylelikle iyice bitiyor.
Netice itibariyle yazarlarda birer insan ve geçimlerini sağlamaları gerekiyor.
Olay bundan ibaret hocam.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi theasus -- 18 Ocak 2021; 9:42:30 > -
quote:
Orijinalden alıntı: 01001101
ilginç bir tespit. neden ilginç? çünkü benim küçüklük yıllarıma göre Türkçe kaynak sayısı sonradan fırlama yaptı. bu yüzden ben etrafıma her zaman Türkçe kaynakların ne kadar fazla olduğunu, eskiden Türkçe kaynak bulamadığımızı söylemeye alışmıştım.
öte yanda, şöyle bir durum da var. kitapların mesela İngilizce asıllarını okuduktan sonra şunu anladım, Çeviri olayı başlı başına sıkıntılı. tamam yani kabul ediyorum, içeriklerin halka ulaştırılması için çeviri şart, ama, Çeviri yapınca da kalite yerlere düşüyor. orijinal yazıyı okumak, anlaşılırlığı çok arttırıyor. bu da izgilizce içerikleri ayrı bir cazip kılıyor.
blog ve kitap olayına gelince; İzmir de Analiz yayınevi var mesela, adamların birsürü yazarı var ve hepsinin söylediği şey aynı. binbir emek verip kitap yazıyorlar, ya da çeviriyolar, ama okuyan yok. adamlar son yazdıkları kitabı bedava yayınladılar internetten, kimse indirmedi. aynı adamlar youtube da video çekmeye başladılar, eğitim içerikli videoları izleyen yok. aynı adamlar youtube sa gırgır şamata sohbet videosu çekmeye başlayınca ilk defa izlendiler.
başka bir örnek, Arnavut asıllı Türk vatandaşı Diamond Tema var mesela, yıllarca Türkçe blog yazmış ama okuyan yok. sonra video çekmeye başlayınca izlenmiş.
muhtemelen gelecekte kitap çevirileri gene olacak ama Çeviri işi katı baskı kitaplar ya da epub tarzı online kitaplar için değil, storytell gibi sesli kitap portallarında sesli kitap olarak satmak amacıyla yapılacak. gelecek yazılı değil işitsel ögelerde gibi görünüyor.
ben de mesela kitap okumayı sevmem ama kendime bir Bluetooth hoparlör aldım, evde ev işi yaparken oradan podcast ya da sesli kitap açıyorum, yemek yaparken temizlik yaparken falan birsürü şey dinleyip öğrendim şu ana kadar. gene Bluetooth kulaklık aldım, yolda yürürken ya da toplu taşımada falan da dinliyorum.
bu tarz Podcaster falan İngilizce öğrenmek için de çok iyi. ben daha 5 sene önce İngilizce bilmeyen biriydim. şu anda ise hayli iyi (konuşma seviyesinde) biliyorum. tabii ki gelişimim dümdüz podcast dinleyerek olmadı ancak İngilizce podcast dinlemek benim bu 5 senelik süreçte düzenli olarak yaptığım bir aktivite idi.Sadece yazılı kitaplar değil de görsel sesli görüntülü eğitim üzerine yazılan kaynaklar yok. Sosyal medyanın da etkisi olduğunu düşünüyorum Facebook Instagram Twitter.....
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X