Şimdi Ara

Traxtor Sazi FC

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
1
Cevap
0
Favori
349
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • 1970 senesinde Tebriz’in traktör fabrikasının yönetim kurulu üyeleri bir futbol takımı kurmaya karar verdiklerinde, belki de bundan 40 sene sonrasında bu derece büyük bir tutkuyla bağlı olan hatta bazıları için bir futbol takımından öte bir kimliğe sahip olacak bir takımın temelini attıklarını hayal bile edemiyorlardı.Tebriz kentinin Kırmızı Kurtlar lakaplı Tractor Sazi (veya kendi taraftarının tercih ettiği şekilde “Traxtor”) kırmızı beyazlı takımı, İran Süper Ligi‘nde mücadele ediyor. Maçlarını resmi adı Yadigare Emam Stadı‘nda veya yine kendi taraftarlarının Azerbaycan Eyaleti’nin en uzun dağı olan Sahand adını verdiği ve ya işi abartan tifusilerinin Kurtlar Deresi ismini verdiği statta ortalama 60.000 tutkulu taraftarı önünde oynuyor. Kapasitesi 75.000 olan stadyum, başkent takımlarına karşı veya geçen sene Asya Ligi’ndeki maçlarda 90.000 kişiyi de gördü. Önemli maçlarda merdiven aralıklarından tribünlerin üst kısmına kadar her yer tıklım tıklım doluyor. İşin dikkat çeken tarafı, stadın şehir dışında ve bir dağın ortasında olması. Buraya ulaşmak için en az 300 metre yürümek zorundasınız. Sürekli gözaltına alınan iki ana taraftar grubu da, statta karşı karşıya oturan TTTler ve Milletçiler.Stadyumda, Latince yazılı veya hatta Azerice Tracotor’un yazılımı TRAXTOR olan pankartlar, kaşkollar ve yasak olmasına rağmen her maç sıklıkla rastlanan siyasi içerikli pankartları görebiliriz.Yüzünü Türk Bayrağı rengine veya Azerbaycan Bayrağı renklerine boyayan bir sürü taraftar da görebilirsiniz.Taraftarlarla ilgili enteresan başka bir nokta da, maçın başlamasına birkaç saniye kala herkesin milliyetçi hareketin simgesi olan Bozkurt işareti yapıp, kurt sesi çıkarması.Traxtor bir futbol takımından ziyade, İran’daki yaklaşık 25 milyon Türk için artık siyasi simge ve etnik kimliğini koruma adına kullanılan bir araç haline geldi. Yaklaşık 9 sene bir alt ligde mücadele veren Traxtor, 2008-2009 sezonunda play-offlarda başarılı olarak alt ligde kalmasını isteyen siyasi baskıyı yenip Süper Lige çıktığında, başta Tebriz olmak üzere o coğrafyadaki herkesin sevinçten sokaklara dökülüp sabahlara kadar kutlamasına yol açtı. İlk senesinde klasman atlamış bir takım için tarihi bir başarı sergileyip, 18 takımlık ligi yedinci tamamlayarak ligde kalıcı olacağını ilan etti.Tabi bu süre zarfında en önemli rolü, takımına eşi benzeri olmayan bir duyguyla bağlı olan taraftar oynadı. İran’ın siyasi kapalılığına karşın stadı haklarını savunma ve protesto yeri olarak gören taraftar, hem takımına sahada müthiş bir destek hem de sosyal mesajlar verip yeni bir taraftar profili oluşturuyordu.Tebriz Stadı, belki de ülkede küfürsüz maçların oynandığı tek stattır. Bunun nedeni ise, tribüne giden halkın Türk kültürü almış olması ve ‘Türk küfretmez’ algısı yaratmaya çalışması. Duyabileceğiniz en ağır hakaret, takımı dilim dilim doğransa da en fazla ‘şerefsiz’ hakemdir.Sosyal istekler ve haklarını savunmak adına atılan sloganların birkaçı: ‘Türk dilinde medrese/olmalıdır herkese’, ‘Gelin gidip ağlayalım, Urum Gölü’nü dolduralım’, ‘Azerbaycan bir olsun, istemeyen kör olsun’, ‘Tebriz, Bakü, Ankara, biz hara (nerede), Farslar hara (nerede)’. Tribünlerdeki en eski slogan ise ‘Yel yatar, tufan yatar, yatmaz Traxtor bayrağı, gül solar, sümbül solar, sönmez bizim gayretli tim, biz Traxtor aşığı Türkler kimin (gibi) gayretli kim?’Traxtor takımının en büyük özelliği ise, bir kent takımı olmaktan ziyade İran’daki 25 milyon Türk’ün takımı olmasıdır. Deplasmanlarda o şehirde yaşayan Türkler hiçbir zaman takımını yalnız bırakmaz. Kaldı ki, sayı olarak ülkede çoğunluk olduğu halde, Tahran büyüklerine karşı bile statta en azından eşit derecede taraftara sahip olurlar. Maalesef diğer etnik gruplar tarafından hakarete uğradıkları da oluyor. Mesela, geçen sene bir oyuncu, Türkleri küçümsemek adına sıkça kullanılan ‘e*ek Türk’ lafına gönderme yaparak, attığı golden sonra malum hayvanın taklidini yaptı. Ayrıca, 3 sene önce olaylı bir Tahran deplasmanında Persepolis taraftarı, 90 dakika boyunca stattaki Türklere hakaret dolu laflar sarf ettiler ve televizyon da normalinin aksine sesi kısmadı.Tebriz’de maç saatlerinde sokaklar bomboş olur. Sokakta olan arabalarda da radyoda maç sesini duyabilirsiniz.Malum aşağılayıcı tepkilerden dolayı, Türk olup çocukluktan beri tuttuğu başkent takımının taraftarlığını bırakarak Traxtor fanatiği olan da bir sürü insan var.Taraftar, devlet veya resmi medyaya güvenmediğinden kendi internet sitelerini oluşturup, Facebook’ta farklı taraftar grupları oluşturuyor. Bugüne kadar 2 taraftar sitesi engellendi ama genelde maçla ilgili organizasyonlar Facebook üzerinden yapılır. Mesela bu gruplardan ikisinin admini hapis cezası bile aldı.Ekonomik olarak şehir esnafı ve iş adamlarının desteğiyle ayakta duran Traxtor, 2 sene önce eşsiz bir başarı sergileyip 1 puan farkla ligi ikinci bitirip AFC League’e katılmaya hak kazandı. İçerideki ilk maçta açılan “South Azerbayjan is not Iran” pankartı da dünyada büyük yankı uyandırdı. Asya’da elenen ve gruptan çıkamayan Traxtor, bu sene ligde halen şampiyonluk potasında ve kupada da finale yükselmiş durumda.Not: Ana görseldeki ‘South Azerbayjan isn’t Iran’ pankartının stadyuma sokulması çok ilginç bir hikayeye sahip. Bu tür bir pankartın cezası ölüm olduğundan, 8 parçaya ayrılan bu pankartı 8 taraftar içine giyiyor ve stadyumda düğmelerle birbirine ekleyerek tekrar birleştiriyor.

    LİNK:http://futbolfilozoflari.com/traxtor-sazi-fc.html







  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.