Şimdi Ara

TOPKAPI OTOGARI... (7. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
5 Misafir - 5 Masaüstü
5 sn
134
Cevap
0
Favori
27.848
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Emerald Dolphin

    güzel konu,heba olup gitmesin

    halen öyle
  • meli abi nerelerde yaw . bide eskılerden akbulut dıye fırma vardı onlar hala duruyormu .88-89 da aydın - edirne yolunda babamların rakıbıymıs. benım babam da otobuscuydu eskıden aydın truzımdeydı bızım arac 303 dü.
  • Akbulut Edirne'nin firmasıydı kapandı.Edirne'nin Dalkılıç Çağlar vardı kapandı.Edirne Serhat vardı kapandı.En son Memleketimden 2 sene önce civarı Niğde Seyahat(Metro oldu) kapandı.Birde hatırladığım Mersin İtimat diye bir firma vardı oda kapandı zannedersem.
  • Edirnenin geçmişteki şirketleri

    Edirne Seyahat, Edirne Birlik, Edirne Dalkılıç, Edirne Konforlu, Edirne Tanerler. Edirne Serhat. Yılmaz Seyahat.

    Bunların hepsi Topkapıda Trakya otogarından hareket ederdi.

    Birde Hatay'ın arabaları çoktu.

    Has, Öztur, Can, Jet, Gülpan, Nur, Hüzmeli, Şahin, Gülaras.

    Bunlardan Can, Hüzmeli ve Şahin'i göremez oldum.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: topaz42


    Birde Hatay'ın arabaları çoktu.

    Has, Öztur, Can, Jet, Gülpan, Nur, Hüzmeli, Şahin, Gülaras.




    gülaras hatay firması değil adıyaman firmasıdır ve şu an eski kasa 403 ve travegolarla hizmet veriyor
  • quote:

    Orjinalden alıntı: ub.yiles


    quote:

    Orjinalden alıntı: topaz42


    Birde Hatay'ın arabaları çoktu.

    Has, Öztur, Can, Jet, Gülpan, Nur, Hüzmeli, Şahin, Gülaras.




    gülaras hatay firması değil adıyaman firmasıdır ve şu an eski kasa 403 ve travegolarla hizmet veriyor


    Ben Aksarayda mola verdiğimiz zaman yanımızda hüzmeli ve gülaras turizm otobüsleri de vardı. Camlarındaki yazıyı şimdiki gibi hatırlıyorum. Ankara-Adana-Hatay yazıyordu. O sebeple Gülarası ben Hatay diye düşündüm. Belkide geçmişte Hataya da gidiyorlardı. Bilemiyorum.
  • Günsas olması lazım Hatay'ın firması.Gülaras Asıdıyan diye hatırlıyorum ben.Aklıma gelen kapanan firlamardan Lüks Diyarbakır,Gazanfer Bilge,As Turizim,Köseoğlu hatırladıklarım.
  • köseoğlu halen vardır bilgilerinize
  • quote:

    Orjinalden alıntı: FauFau

    Günsas olması lazım Hatay'ın firması.Gülaras Asıdıyan diye hatırlıyorum ben.Aklıma gelen kapanan firlamardan Lüks Diyarbakır,Gazanfer Bilge,As Turizim,Köseoğlu hatırladıklarım.


    Tamam. Özür. Günsas olabilir. Belki Gülaras diye hatırlıyorumdur.

    Kapanan çok firma var. Bursa DAŞ seyahat. Uludağ seyahati de göremez oldum. Sonra Aksakal seyahat vardı. Kapanan bir kaç tane de Konya firması sayıyım yeri gelmişken.

    Kartaş, Kontaş, Meram, Set Turizm, Çumralılar. Set Turizm ile Çumralılar firmalarını Kontur bünyesine kattı. Kartaş sanırım şu anda Konya-Karaman arasında taşımacılık yapıyor. Set Turizm ise Konset ismi ile yeniden faaliyete başladı.
  • quote:

    Yılmaz Seyahat


    Kırklareli Pınarhisar ilçesine ait olması lazım.Gerçi oda Berk turizm olarak yaşıyor herhalde..
    Sanki Çanakkale' ninde Yılmaz Turizm i vardı gibi ,emin değilim.
    Lüleburgaz Özlem Turizm kimi ikiye ayrıldı diğer firma Fatih turizm oldu.Bazen birleştiler.Şu an durum nedir bilmiyorum..

    www.otometre.com
  • quote:

    Orjinalden alıntı: asan70

    quote:

    Yılmaz Seyahat


    Kırklareli Pınarhisar ilçesine ait olması lazım.Gerçi oda Berk turizm olarak yaşıyor herhalde..
    Sanki Çanakkale' ninde Yılmaz Turizm i vardı gibi ,emin değilim.
    Lüleburgaz Özlem Turizm kimi ikiye ayrıldı diğer firma Fatih turizm oldu.Bazen birleştiler.Şu an durum nedir bilmiyorum..

    www.otometre.com


    benim çocukluğumda bursa firmasıydı yılmaz...




  • eski topkapı garı 1970 ler

     TOPKAPI OTOGARI...
  • Özellikle bayram gibi özel günlere doğru yaklaşırken Topkapı otogarları hınca hınç insan dolu olurdu. Ek otobüs seferleri konurdu. Bu ek seferler yüzünden otogardan otobüse binmek neredeyse imkansız hale gelirdi. Öyle ki, yazıhanede otobüsün perona yanaşmasını beklerdik. Saati geldiği halde otobüs ortalıkta görünmezdi. Bir yetkili gelirdi. Otobüs yoğunluğundan otobüsün otogara giremediğini, bizim valizlerimizle otobüsün yanına gitmemizi isterdi. Kesinlikle abartmıyorum. Taa otogardan Cevizlibağ'a kadar şehirlerarası otobüs kuyruğu olurdu. Kaç kere dışardan binmişimdir. Sayısını unuttum.

    Bir keresinde de otobüse bindik. Hareket saatini bekliyoruz. Bir adam girdi otobüse. Elinde bir tepsi limonata. Buyrun, için dedi. Aldık. İçtik. En arkadan ileriye doğru limonata paralarını topladı. Halbuki biz firmanın ikramı zannetmiştik. Topkapı otogarında böyle çakallar da mevcuttu.




  • Başlığın Topkapı Otogarı olarak açılması ancak içeriğin otobüs nostaljisine doğru gitmesi nedeniyle, kendimi tutamadım ve birkaç kelam da Ben edeyim dedim...

    Benim nostalji dağarcığım, 1970'lerin Büssing'lerinden dolmaya başlar. 0302'nin otogarlara bir uzay aracı gibi düştüğü yılların öncesine... Uzay demişken; 1960'lı yıllarda uzay çalışmalarının yoğunlaşmış ve nihayet aya gidilmiş olması, 1970'lerin başında Türk otobüsçülüğünde "uzay" temasının ele alınmasını getirir. Otobüslerin ön camlarına "Apollo Servis" yazan tabelalar asılır, iki parça olan arka camlara sarı yaldızdan füze resimleri çizdirilir, Michelin'in plasitk bebek yapısındaki lastik adamı dikiz aynalarının bağlantı kollarına -bir astronot gibi- monte edilir...

    Behiç DİKİCİ, Mustafakemalpaşa'daki yazıhanenin önünde körüklü çizmeleri ve keçeden kepeneği ile tam bir ağa olarak oturur; "Laz Mehmet" Basmane'yi esas duruşta tutar (Hakiki Koç'un kurucusu Mehmet NİYAZOĞLU), Bursa'nın sanayi mahalleleri -o zamanki sayı itibarıyla- altmışyedi vilayetten gelmiş arızalı, kazalı, parça isteyen otobüslere yataklık eder, tamirci ağalar ile yedi coğrafi bölgenin otobüs sahibi, şoförü kaynaşır da bazen bir otobüsün bagaj bölmesinde bazen de bir tamirhanenin kuytusunda sabahlara kadar hep birlikte yenir içilir ve uyunur... Otobüsler alınır satılır, çıkma parçalar takas edilir, sekiz-on yaşındaki çingene çocuklarına kırık bir parça verilir; "götür bunu tornacıya aynısının sağlamını yaptır getir" denir, çocuk bir saat sonra elinde orijinalinin yerini tutacak tornadan yeni çıkmış parça ile gelir... Ancak, giderken tek kişi olan çocuk dönüşte tüm mahallenin çocuklarını toplamıştır; her birine ayrı ayrı bahşiş verilir...

    Otogarlarda sadece bilet değil, raconun da Allah'ı kesilir; bilhassa "bağyan müşteriye" can fedadır! Bir bayan yolcu için gerekirse tüm otobüsün oturma düzeni alt-üst edilir, itiraz eden müşteri "o biçim" yapılır! "Bacım'ın Angara'da acil işi var, ne terso yapıp da işi yokuşa sürüyon hırbo?" deyip de tokadı ensesine koydun mu, her şey yoluna girer... Sivri burun, yumurta topuk ayakkabıların arkasına basılmıştır; teni gösteren ince merserize (taklidi naylon) siyah çoraplarda Uzun Samsun paketi muhafaza edilir... Beyaz veya krem rengi pantolonun arka cebinde bir tarak kesin vardır ki çoğu zaman o tarağa bir sustalı veya en azından bir çakı da eşlik eder!

    "Varan otobüsünde müşterinin biri ayakkabısını çıkarmış da, hemen sağa çekip adamın bilet parasını iade etmişler ve oracıkta indirmişler" söylemi bir efsane niteliğindedir! "Ördek toplamak" olayın bonusudur ve bilhassa şoförün yedirdiğinden başka boğazından birşey geçmesi mümkün olmayan muavin için az da olsa "bir sakal alma" ümidinin başlangıcıdır!

    Hacıdan gelen otobüslerin getirdiği plastik çiçekler, üzerinde Arapça yazı yazan teneke vazolar ve doksandokuzluk tespihler; otobüsün ön konsolunun vazgeçilmez süsleridir! Hele o güneş gözlükleri yok mu?.. Şoför erbabını direksiyon başında büyütür, büyütür, büyütür! İki vites hareketi, 50 cm. çapındaki direksiyon simidini avuç içi ile çevirme ve aşağıda kalan değnekçiye "Ben Mısır Seferine çıkıyorum! Sen burada kal ve koyunların tüylerini kırp kadın!" dercesine atılan bakış...

    Kısmetse devamı gelecek...




  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.