Antik Roma'da bolluk ve bereket festivali adı verilmiş bir festival vardı. 15 Şubat'ta kutlanan bu festivalde keçi kurban edilir ve keçi eti yenilerek bol miktarda şarap içilir ve doyasıya eğlenilirdi. Bu törenin adı Lupercali töreniydi.
Genç kızlar yüksek bir tepeye çıkarlar, bu tepeden içine isimlerini yazdıkları bir kağıt parçası koydukları çömlekleri aşağıya sarkıtırlardı. Aşağıdaki delikanlılar bu çömlekleri toplarlar, içinde ismi yazılı olan kızı bulur, festival sonuna kadar gençler birlikte olur, festival aşk ve sevgi ile dolar taşardı. Festivalden sonra birbirlerinden hoşlanan gençler olursa, bu gençler evlenerek hayatlarını birleştirirlerdi.
Hıristiyanlık Roma'ya egemen olduktan sonra, Hıristiyan egemenler kendilerine göre ahlak dışı olan bu festivali yasaklamaya çalıştılar. Fakat bu çok eski geleneği yasaklamakta başarılı olamadılar. Buna karşılık alternatif bir kutlama gününü icat etmeye karar verdiler. 400'lerin sonlarında 14 Şubat'ı "Aziz Valentin günü" ilan ederek 15 Şubat festivalinin etkisini kırmaya çalıştılar. Zamanla 15 Şubat'ın etkisini azaltarak 14 Şubat Aziz Valentin gününe kaydırmayı başardılar. 15 Şubat festivali daha sonra Aziz Valentin günü adıyla kutlanan dini bir aktiviteye dönüştürülerek yok edildi...
Daha sonraki yüzyıllarda 14 Şubat farklı nedenlerle kutlanmaya başlandıysa da en yaygın kutlanışı bahara atfen kutlanmasıdır. Köken olarak Nevruz ve Hıdırellezden çok farklı değildir. Fakat Aziz Valentin günü (Sn. Valentinus day) kıştan kurtulup bahara geçerken doğanın çoğalma ve üreme arzusundan kaynaklanarak, günümüze yaklaştıkça sevgi ve aşk ile ilişkilendirilmesine sebep olmuş, 18. yüzyılda ise sevgililere atfedilmiştir.