Rizeli Emir'i öldüren B.K. Assassin’s Creed oyunu tutkunu çıktı

furandor

Yarbay

3495 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

biradamdiro

Teğmen

211 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

furandor

Yarbay

3495 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

biradamdiro B kullanıcısına yanıt

TheCaliph_

Bölüm Yetkilisi

31967 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

furandor

Yarbay

3495 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

TheCaliph_

kullanıcısına yanıt

patapon_00

Binbaşı

1577 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Six Feet Under.

Yarbay

4707 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Malvolorne

Yarbay

2389 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

crash95

Yüzbaşı

577 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

biradamdiro

Teğmen

211 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

TulparHAN

Yarbay

8156 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Doom

Yarbay

10892 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

karalos

kullanıcısına yanıt

ulpi

Yarbay

5772 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Kartal Göz

Yine oyunlara bok atacaklar. Halbuki sorunlu olan oyun değil çocuk. O çocuk olmamış.
quote:

Oyun ve sanal gerçeklik uzmanı Sinan Akkol, Karaş’ın aksine oyun ve B.K.’nın işlediği cinayetle ilgili “Olay şu oyun yüzünden oldu” demenin yanlış olacağı görüşünde. Akkol, “Gerçekte başka bir sıkıntı vardır. Bu onun yansımasıdır” dedi.

Sinan Akkol, hay ağzın bal yesin.

quote:

Assassin’s Creed 6 ayrı seri oyundan oluşuyor.

Sanırım 6 oyun demek istemiş yazan kişi yoksa seri zaten bir dizi demek yani çoğul. Ama bilgi yanlış. 10 adet oyunu var, buna 3 adet de 2.5D olanları eklersek 13. Mobil oyunları da var ama onlara girmeyelim.

quote:

...Desmond Miles’ı yönetmektedir.

İlk 5 oyunda öyle, sonra işler değişiyor.

Tartışılmaya değer bir konu. Bazılarına göre sorun oyunda, bazılarına göre ise sorun çocukta, bazılarına göre her ikisinde. Bu kişi oyun oynamasaydı katil olmayabilirdi, oyunun bu kişi üzerinde olumsuz etkisi olmuş. Ama her oynayanda kötü etkisi olmuyor. Demek ki potansiyeli olanda kötü etki yapıyor. Yani tek başına sorun kişi ya da oyun değil, ikisinin etkileşiminde. Katil olan birisi gider yapar oyun oynamasa bile ama katil olmayan biri oyun yüzünden katil olabilir, dediğim gibi mesele etkileşimde.

Bir başka konuya bakalım. Cinsel yönelim doğuştan mı geliyor yoksa çevreden mi ediniliyor diye bir soru var. Bence cevap aynı, genler ve çevrenin etkileşimindedir. Sadece genin etkili olduğu durumlar da olabilir, mesela ortam eşcinselliğe karşı olsa bile eşcinsel olunabilir veya eşcinsel bir ortamda eşcinsel olunmayabilir. Ama eşcinsel olmayıp da eşcinselliğe açık kapısı olan ve genetik olarak meyilli olan birisi uygun ortamda eşcinsel olabilir, aynı kişi eşcinselliğe meyilli olmasına rağmen uygun olmayan ortamda eşcinsel olmadan devam edebilir. Ama burda kişinin bebeklikten çocukluğa ve de büyüyene kadar nasıl yetiştiği ve şekillendiği önemli. Şüphesiz küçük yaşlarda çevrenin etkisi görece çok fazladır ama genlerin etkisini unutmamak lazım.

Ayrıca alıntı yaptığınız kişi "bu onun yansımasıdır" demiş. Yansıma demişken aklıma evrim geldi, bu mesajda ona da el atabiliriz. Herkesin aklında ve kalbinde olan soru şu; evrim varsa şimdiki maymunlar neden insan olmuyor? Bu soru evrimin yansımasına dair bir soru, evrime dair değil. Nesiller içerisinde evrim zaten gözleniyor. Ama bu gözlenen değişiklikler nasıl sonuçlanacak, işte evrim olgusuna dair bir konu değil, evrimin o canlı üzerindeki yansımasına dair. İnsanlar bu yansıma ile evrimi karıştırıyor ve safsata üretiyor. Yani evrim maymunun insana dönüşmesi değil, bu sadece o canlılar üzerindeki bir etki, bir sonuç, dolayısıyla evrimi buna indirgeyemeyiz. Peki evrim ne? Nesiller içerisindeki değişim diyebiliriz kısaca. Tamam bu izahı anlayıp kabul edenler farklı itirazlar getirebilirler. Nesiller içerisinde olan mikro evrim, onun birikip de yansıması veya sonucu ise makro evrim diyebilirler. Biz o makroyu soruyoruz, yoksa mikro olarak evrimi biliyoruz diyebilirler. Diyelim ki dediler, o zaman onlara şunu demek lazım. Her tür aynı şekilde evrilecek diye bir zorunluluk yok, belli bir amaç veya yön yok evrimde. Nereye evrilirse odur o türler ve o dönem için, bunla sınırlamak safsata olur. Dolayısı ile her tür kendi şartlarında ve kendine göre evrime uğruyor zaten, makro sonuç olarak da hem kısa zamanda beklemek hata, hem de aynı sonucu dayatmak hata. Ayrıca her türün evrimleşme hızı da bir olmaz, bir sürü faktöre bağlı. Ama bunlar işin spesifik detayları, evrim olgusunu belirleyen faktörler olmadığı için bu detaylar öne sürülerek evrimr karşı çıkmak safsatadır.

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

Kartal Göz

Yarbay

19498 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Save The Day

quote:

Orijinalden alıntı: Kartal Göz

Yine oyunlara bok atacaklar. Halbuki sorunlu olan oyun değil çocuk. O çocuk olmamış.
quote:

Oyun ve sanal gerçeklik uzmanı Sinan Akkol, Karaş’ın aksine oyun ve B.K.’nın işlediği cinayetle ilgili “Olay şu oyun yüzünden oldu” demenin yanlış olacağı görüşünde. Akkol, “Gerçekte başka bir sıkıntı vardır. Bu onun yansımasıdır” dedi.

Sinan Akkol, hay ağzın bal yesin.

quote:

Assassin’s Creed 6 ayrı seri oyundan oluşuyor.

Sanırım 6 oyun demek istemiş yazan kişi yoksa seri zaten bir dizi demek yani çoğul. Ama bilgi yanlış. 10 adet oyunu var, buna 3 adet de 2.5D olanları eklersek 13. Mobil oyunları da var ama onlara girmeyelim.

quote:

...Desmond Miles’ı yönetmektedir.

İlk 5 oyunda öyle, sonra işler değişiyor.

Tartışılmaya değer bir konu. Bazılarına göre sorun oyunda, bazılarına göre ise sorun çocukta, bazılarına göre her ikisinde. Bu kişi oyun oynamasaydı katil olmayabilirdi, oyunun bu kişi üzerinde olumsuz etkisi olmuş. Ama her oynayanda kötü etkisi olmuyor. Demek ki potansiyeli olanda kötü etki yapıyor. Yani tek başına sorun kişi ya da oyun değil, ikisinin etkileşiminde. Katil olan birisi gider yapar oyun oynamasa bile ama katil olmayan biri oyun yüzünden katil olabilir, dediğim gibi mesele etkileşimde.

Bir başka konuya bakalım. Cinsel yönelim doğuştan mı geliyor yoksa çevreden mi ediniliyor diye bir soru var. Bence cevap aynı, genler ve çevrenin etkileşimindedir. Sadece genin etkili olduğu durumlar da olabilir, mesela ortam eşcinselliğe karşı olsa bile eşcinsel olunabilir veya eşcinsel bir ortamda eşcinsel olunmayabilir. Ama eşcinsel olmayıp da eşcinselliğe açık kapısı olan ve genetik olarak meyilli olan birisi uygun ortamda eşcinsel olabilir, aynı kişi eşcinselliğe meyilli olmasına rağmen uygun olmayan ortamda eşcinsel olmadan devam edebilir. Ama burda kişinin bebeklikten çocukluğa ve de büyüyene kadar nasıl yetiştiği ve şekillendiği önemli. Şüphesiz küçük yaşlarda çevrenin etkisi görece çok fazladır ama genlerin etkisini unutmamak lazım.

Ayrıca alıntı yaptığınız kişi "bu onun yansımasıdır" demiş. Yansıma demişken aklıma evrim geldi, bu mesajda ona da el atabiliriz. Herkesin aklında ve kalbinde olan soru şu; evrim varsa şimdiki maymunlar neden insan olmuyor? Bu soru evrimin yansımasına dair bir soru, evrime dair değil. Nesiller içerisinde evrim zaten gözleniyor. Ama bu gözlenen değişiklikler nasıl sonuçlanacak, işte evrim olgusuna dair bir konu değil, evrimin o canlı üzerindeki yansımasına dair. İnsanlar bu yansıma ile evrimi karıştırıyor ve safsata üretiyor. Yani evrim maymunun insana dönüşmesi değil, bu sadece o canlılar üzerindeki bir etki, bir sonuç, dolayısıyla evrimi buna indirgeyemeyiz. Peki evrim ne? Nesiller içerisindeki değişim diyebiliriz kısaca. Tamam bu izahı anlayıp kabul edenler farklı itirazlar getirebilirler. Nesiller içerisinde olan mikro evrim, onun birikip de yansıması veya sonucu ise makro evrim diyebilirler. Biz o makroyu soruyoruz, yoksa mikro olarak evrimi biliyoruz diyebilirler. Diyelim ki dediler, o zaman onlara şunu demek lazım. Her tür aynı şekilde evrilecek diye bir zorunluluk yok, belli bir amaç veya yön yok evrimde. Nereye evrilirse odur o türler ve o dönem için, bunla sınırlamak safsata olur. Dolayısı ile her tür kendi şartlarında ve kendine göre evrime uğruyor zaten, makro sonuç olarak da hem kısa zamanda beklemek hata, hem de aynı sonucu dayatmak hata. Ayrıca her türün evrimleşme hızı da bir olmaz, bir sürü faktöre bağlı. Ama bunlar işin spesifik detayları, evrim olgusunu belirleyen faktörler olmadığı için bu detaylar öne sürülerek evrimr karşı çıkmak safsatadır.

Yaklaşımın doğru olabilir. O mantıkla gidersek çocuk her türlü etkileşimden katil olmuş olabilir. İzlediği filmden etkilenmiştir katil olmuştur. Babasının cinnet geçirmesinden, evde işkence görmesinden de etkilenip katil olmuştur. Veya çocuk yaşta bir kurban bayramında dışarıda canlı canlı boğazından kesilere öldürülen bir kurbanlığı görüp etkilenmiştir, neticede oluk oluk fışkıran ve canı çıkan bir hayvan görmüştür. Ya da belki de 3. sınıf cinayet haberlerinden etkilenmiştir. Ya da evde, okulda, sokakta, aile içinde; sürekli azarlanmış, hor görülmüş, küfür yemiştir de etkilenmiştir. Ya da bunların hiçbiri yoktur da çocuğun gerçekten psikolojisi bozuktur, belki bu genetik bir hastalık sonucu olmuştur. Bu belkiler ve olasılıklar arttırılabilir. Hâl böyleyken bana biri çıkıp da "Bütün bunlar şiddet içerikli oyunlar yüzünden!" demesin o zaman. Bu tamamen ikiyüzlülüktür veya sığ görüşlülüktür. Ya da tamamen demagojidir, boş laftır. Bir de bu cümleleri kuran adamlar sözüm ona psikolog. Bunlara psikolog ünvanını kazandıran okullar kapatılsın. Zira öğretiler gerçek hayatla pek uyuşmuyor. Ben çocukken şiddete de maruz kaldım, küfür de duydum küfür de ettim, gözümün önünde canlı canlı hayvan da kestiler, çocuk yaşta ağır şiddetli, vahşetli yapımlar da izledim, 18+ olmadığım zamanda GTA SA ve bilimum şiddet ve cinsellik içeren oyunlar da oynadım ama ne taciz-tecavüz ettim ne birini yaraladım veya öldürdüm ne birini dolandırdım veya soydum. Şu; oyunlara, filmlere bok atılmasından vazgeçilsin bir artık. Sanki bunların olmadığı dönemlerde dünya cennet gibiymiş sanki daha önce savaşlar, çatışmalar, katliamlar hiç olmamış gibi davranılıyor. Komik.

Eşcinsellik konumuz değil, tartışmanın yapılacağı yer ve zaman değil, geçelim. Zaten ilgilendiğim bir konu da değil.

Evrim de konumuz değil, tartışılacağı yer ve zaman değil. Ama bir şey söylemeden de geçemeyeceğim.

quote:

Herkesin aklında ve kalbinde olan soru şu; evrim varsa şimdiki maymunlar neden insan olmuyor?

demişsin. Bir kere bu soru herkesin aklındaki soru değil, sadece "evrimi" hayatında birkaç kere şurada burada duymuş, umursamamış, konunun cahillerinin aklındaki soru olabilir anca, hatta onların bile olamayabilir, muhtemelen soruyu da bir yerlerden duymuş ya da okumuşlardır. Onun dışında bu soru, çok büyük ihtimalle evrim karşıtlarıyla dalga geçilmek amacıyla tamamen goygoy amaçlı söylenmiş/yazılmıştır. Yoksa sorunun kendisinde ciddiyet yok zaten. Bu soruyu ciddi ciddi soran varsa da zaten o kişiyle muhtemelen hiçbir şeyi tartışamazsınız. Evrim konusuna hâkim değilim, görünürde basit ama aslında epey derin bir konu, hatta alan. Bence bu da burada tartışılacak bir şey değil. Konuyu bambaşka şeylerle bulandırmanın anlamı yok.

< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 8 Aralık 2017; 3:32:28 >

ulpi

Yarbay

5772 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Kartal Göz

kullanıcısına yanıt

Ah ah şu indirgemeci mantık çok ciddi arızalara yol açıyor. İnsanlar bunun farkına çoğu zaman varmıyor, akıl akılsızlıkla çalışıyor, mekanizma budur. İnsan aklı şeyleri basitleştirmek için hep tek tek ele alır ve diğer şeylerden yalıtır, ama bunun farkına varamazsa indirgeme safsatasıyla sonuçlanabilir. Bunun konuştuğumuz konuyla ne alakası var diyebilirsin. Hani demişsinya bu mantıkla bakarsak şu da olabilir bu da olabilir diye. Elbette olabilir, ben olamaz demedim ki. Bir kişinin suç işlemesinde tek faktör yatmaz, tonla faktör yatabilir bunun altında, bu da sebepler çerçevesinde ele alınması gerekir. Yani oyunların kişiler üzerinde etkisi olabilmesi bazı kişilerde rastlanan bir durum, bazılarında ise etki etmiyor. Ama etki edenler de genelde çocuk yaşta kişiler oluyor, çünkü o yaşlarda bir şeylere yönelme ve örnek alma eğilimi hayli güçlü, akıl gelişmediği için taklitçilik var, daha kişilik şekillenmemiş çünkü çocukluk yaşlarda. Yani şu ya da bu kişiye oyunlar kötü etki etmemiştir, ama şu ya da bu kişiye kötü etki etmiştir. Kötü etki edenlerde oyun tek faktör değildir, faktörlerden sadece birisidir. Elbette genetik ve bir sürü diğer faktör sayılabilir, işte bu faktörlere bir bütün olarak bakmak gerekiyor, tek bir faktör çoğu zaman gelip sihirli değnek ile sonuçlar yaratmaz. Mesela o kadar faktör üzerine ve bozuk bir psikoloji üzerine bir de oyun gelince katil olmayan bir kişiyi katilliğe sürükleyebilir. Yani burdan ne sonuca ulaşıyoruz? Bütün suçu oyunlara atmak tamamen yanlış, tek bir faktöre indirgeyemeyiz, çok karmaşık bir şekilde faktörler iç içe geçiyor, birbirini etkiliyor, bir bütün var. Ama dediğim gibi etkilenen de olur etkilenmeyen de, bu duruma göre değişir. Biri etkilendi diye öbürü de etkilenmek zoruda değil. Neden? O kişinin varoluş ve çevre koşulları ile diğer kişininki aynı değil, bazılarında etki eder bazılarında etmez, etki edenlerde de tek faktör değil.

Mesela madem etki ediyorsa şu kişiye veya buna niye oyun etki etmiyor diye bakmak hatalı bir yaklaşıma yol açabilir. Etki etmesi genel bir şey, tek bir kişinin şahsına indirgenecek bir durum değil. Yani birilerine etki etmesi demek, herkese etki etmek zorunda olduğu anlamına gelmez. Etki edenlerin koşulları ile diğerleri karşılaştırılırsa daha iyi sonuçlar elde edilebilir. Ha tek faktöre indirgeyen psikologlar hata yapıyordur. Artık diplomalar da yanıltıcı oldu, sadece bir alanın özelinde değil, genel olarak diploma sahibi kişiler ve akademisyenlerin saçmaladıklarını çok görüyoruz, aciz kaldıkları(bilgi olarak) durumları çok görüyoruz, diplomanın hakkını veremiyorlar, diploma kişinin kapasitesini belirlemiyor, kapasitenin ne olduğunu da betimlemiyor çoğu zaman. O yüzden falanca dedi diye doğru olmaz, olaylar karşılaştırılır ve bir sonuca varılır. Fakat insanlar otoriteye tapma eğilimine sahip olduklarından ünvanlara aldanırlar. Kurnazlar da ünvanları kullanarak insanları kandırabilir.

Evrimi hem mantık hem örnek açısından verdim, ayrıca yansıma kavramına da atıf yaptım. Burda ele almak istemiyorsan başka başlıkta da ele alabiliriz ama biraz değineyim. Bu soruyu birçok insan sorabilmekte. Bana kalırsa akademisyenler bu soruya tatmin edici bir cevap verememekte. Ortak ata falan diyorlar klişe cevap olarak. Kim kimle akraba, kim kimin atası bunu belirtmek ayrı, falanca türler niye şuna dönüşmüyor demek ayrı. Elbette neyden bahsettiğimizi bilmek için önce türleri tanımlamak ve hangi ortak atalardan geldiğini belirtmekte yarar var ama neden birbirlerine dönüşmediklerini ve bu dönüşme olmamasından ötürü de evrimin yok olduğu yargısına varılmasının mantıksal ve bilimsel olarak doğruluğu ve yanlışlığını akademisyenler açıklayamıyor bilmiyor. Dolayısıyla sorular zaten cehaletten ve meraktan kaynaklanır. Kişileri bilgisizliği veya bilgisiz olduğunu bilmemesinden ötürü veya bilgisiz oldukları zannında olmaktan ötürü yargılamak hatadır. Önemli olan gerçeklerin ne olduğu. Kişiler saçma soru soruyorsa sorunun saçmalığı ortaya konabilir, ama ortaya koymadan ad hominem yapmak doğru değildir. Hele hele diploma ve eğitime bunu dayandırmak tamamen safsata olacaktır, ünvanlar belirleyici kriter olamaz. Yani insanlar elbette bilmez veya kafasına takılır, ciddi sorar veya sormaz, niyet okumak yerine sorunun doğrusunu ve yanlışını ortaya koymak bilimselliğin gereğidir. Ben de bunu yansıma kavramına atıf yaparak yapmaya çalıştım, kısaca tekrar değineyim. İnsanlar evrimi tek bir çizgi halinde olan bir süreç olarak düşünüyorlar, yani bazı türler bir yöne doğru evriliyorsa diğer benzer bütün türler de o şeye doğru evrilmesi lazım veya evrildilerse hepsi o yöne evrilecek diye düşünüyorlar. Böyle bir gereklilik yok, tür içerisindeki bütün popülasyonlar aynı şeye dönüşecek diye bir kaide yok. Neden böyle diyeceksek detaya gireriz, teoriye gireriz, burda olguyu kavramamız lazım. Yani evrim sarhoş yürüyüşü gibi yönsüz bir süreç. Dolayısıyla maymuna veya insana dönüşmekle sınırlandırmak büyük hata, onlar o belli türlerin geçirdiği değişimler sadece, onlar geçirdi diye bütün hepsi aynı şekilde düz bir çizgi gibi değişecek bir bir kaide yok. Yani geçmişte maymunların insan olması o canlılar üzerindeki bir yansıma, bir sonuç. Geçmişte oldu diye tekrar olacak diyemeyiz ki, çünkü değişim ondan ibaret değil, onlar değişimin bir örneği ve sonucu sadece. Dolayısıyla geniş bakmak ve onla sınırlamamak lazım, günümüzde değişimi görüyor muyuz evet. Ama bunun sonucu olarak neye dönüşür işte bu evrimin sonucuna yani yansımasına dair.

echonia

Yüzbaşı

414 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

JaReD22

Yarbay

9369 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Rizeli Emir'i öldüren B.K. Assassin’s Creed oyunu tutkunu çıktı (2. sayfa)