



İşyeri Faaliyet Durdurdurup Herkesi Kovdu,Ödeme Yok
Herkese merhaba
Hikaye biraz uzun.Uzman arkadaşlar daha detaylı anlaması için elimden geldiğince atlamadan yazmaya çalışacağım.Özet isteynler için;
Firma faaliyet durdurdu.Ofisi hiçbir çalışana bilgi vermeden tamamen boşalttı ve ardından patronlar kayboldu.İflasını vermediler ama faaliyet yok.Tüm çalışanları işten çıkarttılar ve kimseye 1 kuruş dahil ödeme yapılmadı.İş mahkemesi öncesi arabuluculukta şirket avukatına herkes taleplerini iletti ancak maaş dahil ödeme yapmadı.Sebebinde ise her şeyimi kaybettim param yok oldu.Görüştüğümüz 1-2 avukat dava açsanız kazanırsınız ama para alamazsınız eğer şirketin bir şeyi yoksa dedi.Patronların ise mal varlığı olsa dahil müdahele edilemediği söylendi.Doğru mu bu?
Hikaye;
Geçtiğimiz ay 4 yıldır(6 ay askerlik harici) çalıştığım firma bayram tatili sırasında 50 küsür çekin karşılıksız çıkmasından sonra evrakları ve bilgisayarlarını toplayıp evden çalışmaları söylenen muhasebe ekibi dışında hiçbir çalışana bilgi vermeden süreci yönetmesi için bir avukat görevlendirdiler ve ofiste para edecek ne varsa toplayıp sırra kadem bastılar.Bizlere de şirketin whatsapp grubunda 8 Mayıs pazartesi günü bayram tatili bittiği halde hafta yine faaliyet olmadığını söyleyip oyaladılar.Ancak ofis plazada bulunduğundan ben dahil bir kaç arkadaşa "taşınıyor musunuz" diye telefon gelince ve bayram bitti niye işe dönmüyoruz diye düşündüğümüzden gidip kontrol ettiğimizde ofisin neredeyse tamamen boşaltıldığını kapıya "cenaze dolayısıyla kapalıyız" yazısı asıldığını gördük. Sesimizi biraz duyurunca aynı gün patronumuz A.Z "çok zor bir durumda kaldık tüm eşyalarımıza X firması gasp etti her şeyimizi kaybettik vs" hikayesi yazdı.
Bizlerde ticaret bu olur bu tür şeyler ama habersiz yapılması rahatsız etmişti. Haklarımızı sorduğumuzda bir ödeme yapamayacağını söyledi.Ardından iş mahkemesine başvurduk ve bizleri arabuluculuk sistemine iletti. Arabuluculuğa gelen şirket avukatına herkes tek tek alacağını ve ne kadar ücrete razı olacağımızı sordu.Ben maaş+ihbar alacağımdan sadece bir aylık hak ettiğim maaşımı istedim.Görüşmenin sonunda avukat kimseye ödeme yapılmayacağını belirtip ayrıldı.
Bu olaydan sonra arkadaşlar 1-2 avukata danışıp fikir almış.Hepsi %100 davayı kazanırsınız ama 1.5-2 senenin sonunda şirketin malı veya geliri olmadığı için avukat masrafıyla kalırsınız demiş.Patronların şahsi malları varsa onlara da müdahale edemiyormuş hukuk.Yani yıllarca yanında personel çalıştırıp sonra bir anda hepsini kovup peşine param yok kapattık kardeşim(iflas vermedi henüz) tek kuruş vermemenin kanun önünde hiçbir hükümlülüğü yokmuş. Atölyesinden kumaş tedarikçisine, yemekçisinden nakliyecisine kadar milyonlarca liralık ödeme yapmadığı firmaları saymıyorum bile.
Konuya hakim arkadaşlar acaba aydınlatabilir mi? Bu olay bu kadar basit mi yoksa işi bilen bir avukat bulup üzerine gitmeli miyiz?
Hepsiburada.com 10/10 Müşteri Memnuniyeti
Geçtiğimiz günlerde Hepsiburada.com da %60 indirimden 167,97 TL'ye Hummel ayakkabı satın almıştım
Ayakkabı kısa sürede elime ulaştı ancak ilk fark ettiğim görselde ki ürün ile tarafıma gelenin renklerinin aynı olmadığıydı . Görselde siyah ve grimsi çift renk hatta alt kısmı turuncumsu olarak 3 farklı renkten oluşuyordu ama bana gelen tek siyah renkti . Bende bir karışıklık oldu diyerek müşteri hizmetleri ile görüştüm ve değişim için geri gönderdim . Gönderirken söyledim mevcut ayakkabı da güzel fakat ben görseldekini istiyorum iade olmasın diyerek kayıt oluşturdum . Ürün satıcıya ulaştıktan sonra herhangi bir bilgi verilmeden param iade edildi . Müşteri hizmetlerine sorduğumda görseldeki stokta olmadığından bunu gönderdiklerini ve o yüzden iade edildiği söylendi . Bende neyse o da güzeldi aslında tekrar sipariş veririz artık ne yapalım diye açtım ve %60 indirimin %30 a çekildiğini gördüm . Üstelik hâlâ yanlış renkteki ayakkabı ürünün kapak fotoğrafında duruyordu .

Hepsiburada.com'un Whatsapp hattı ile görüştüm ve kendilerine iade etmek istemediğim ürün iade edildiğinden tekrar aynı fiyattan almadığımı bana en azından indirim kuponu tanımlamalarını istedim ve tabii ki böyle bir şey olmadı Mükemmel yardımcı olan müşteri hizmetleri ile aramda dönen muhabbet . Adamlar öncelikle ne dediğimi okuyup anlamadığı gibi 3 dk içinde cevap vermediğim için görüşmeyi de sonlandırdı .



Olay sadece 27,99 TL verememek değil . Sorun tamamıyla müşteri memnuniyetsizliği üzerine uzmanlaşan bir ekibin gram yardımcı olmak istememesi . Ha bu arada Mason loncasına girmek Hepsiburada'nın efsaneler kulübüne girmekten daha kolay .

Cumhurbaşkanı Erdoğan vs Prompter Round Bilmem Kaç
AKP'nin videokonferans yöntemiyle yapılan 7. Olağan İl Kongresinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması sırasında prompter cihazının azizliğine uğradı ve konuşmasını kesmek zorunda kaldı. Erdoğan'ın prompter konusundaki rahatsızlığı yüz ifadesine de yansıdı.
Kaynak : dnizgk - Onedio

Ali Ağaoğlu’nun itirafı sosyal medyada gündem oldu. Zengin müteahhit Ali Ağaoğlu’nun açıklamalarında ki yüzsüzlük pes artık dedirtti! Ali Ağaoğlu “Deniz kumundan evler yaptık, herkes yaptı. İstanbul’un Anadolu yakasında yapılan yapıların büyük bir kısmına inşaat malzemesini ben sattım. Kumları Marmara Denizi’nden demirleri hurdadan çektik. O zamanın şartlarında en iyi malzeme buydu. Sadece biz değil tüm firmalar aynı şeyi yapıyordu. Deprem olursa İstanbul’a ordu bile giremez, ölen şanslıdır” diyerek insanların canı ile nasıl servetine servet kattığını açıkladı.
Ali Ağaoğlu’nun ulusal kanalda, ulusal gazetelerde rahatça gülerek anlattığı nasıl insan canı ile oynadıkları pes dedirtti. İzmir depremi’ ile vatandaşlarımız hala enkaz altındayken, İstanbul’da büyük İstanbul depremi beklenirken, Ali Ağaoğlu’nun verdiği röportajlardaki rahatlık bu ülkede adaletsizliğin kol gezdiğine bir kez daha tanıklık etti.
Sosyal medyada kullanıcılar “bu adamın cinayete teşebbüsten, dolandırıcılıktan içeri alınması gerekirken, ulusal kanallarda rahatlıkla gülerek anlatıyor. Servetine servet katıyor” yorumları yaptı.
Ali Ağaoğlu’nun 2009 yılında verdiği eski röportajlardan önemli satır başlıklar şu şekilde;
Ali Ağaoğlu, “Avazım çıktığı kadar bağırıyorum. İstanbul konut inşaat sektörünü en iyi bilen isimlerden biri olarak söylüyorum ki; mevcut yapı stoğunun yüzde 70’i deprem açısından güvenli değil. 1970’li yıllarda İstanbul’un Anadolu yakasında yapılan yapıların büyük bir kısmına inşaat malzemesini ben sattım. Kumları Marmara Denizi’nden demirleri hurdadan çektik. O zamanın şartlarında en iyi malzeme buydu. Sadece biz değil tüm firmalar aynı şeyi yapıyordu. Deprem olursa İstanbul’a ordu bile giremez, ölen şanslıdır” itirafında bulundu.
Ali Ağaoğlu açıklamalarına şöyle devam etti;
“1970’li yıllar, sanayağ ve benzinin karneyle alındığı zamanlardı. İbrahim Tatlıses’in dediği gibi, Urfa’da Oxford vardı da okumadık mı? Yani o dönemde en iyi malzeme onlardı. Teknoloji yoktu, betonlar kürekle karıştırıldı. Sağdan sola en az beş kere karıştırılması gerekirdi. Beton işleri de Doğulu ekiplerin elindeydi. İşçilere laf da anlatamazdık. Bir kere çevirip bırakırlardı.
Yani kısaca kum kötü, malzeme kötü, işçilik kötü. Tüm firmalar böyle çalışıyordu. Belki karamsar bir tablo çiziyorum ama ilkokuldan bu yana işin içindeyim. İşin mutfağında yetişen biri olarak söylüyorum ki; mevcut yapı stoğunun yüzde 70’i deprem açısından güvenli değil. Binalar resmen iman kuvveti ile ayakta duruyor. Binaların 17 Ağustos’ta nasıl karton gibi yıkıldığını unutmamak lazım.”
Ali Ağaoğlu yeni serveti için planlarını da o zamanlar şöyle anlatmış;
“Yasada ek yönetmeliklerle belediyelere planlama yetkisi verilmesi gerekiyor. Bu konuya Bakanlık düzeyinde ilgili herkese ilettik, herkes aynı fikirde ancak kimse adım atmıyor. Herkeste rant korkusu var. Ancak biz inşaat şirketleri kişiye ranttan bahsetmiyoruz, bölgeye ranttan bahsediyoruz. Bundan İstanbul halkı kazanacak. TOKİ bunu başarıyla yapıyor ama bu işin altından tek başına kalkması mümkün değil. Özel sektör de bunu vatandaşla tek başına yapamıyor Yönetmelik öncesi binalarda mühendislik ve mimarlık adına hiçbir şey yoktu. Kalfadan bozma müteahhitlik vardı”
İşte Twitter’da damga vuran Ali Ağaoğlu tweeti;
Türkiye'de Binalar Nasıl Yenilenecek Sorunsalı
Bugün Ekşisözlük'te gördüğüm bir başlıkta İstanbul'da binalar nasıl yenilenecek üzerine tartışılıyordu . Bunu bir tık öteye taşıyıp Türkiye'de binalar nasıl yenilenecek diye soruyorum . İçlerinden en mantıklı bulduğum yorum
"yenilenmeyecek, yenilenemez. o kadar çok bina vardır ki depreme dayanıksız, o kadar insanı nerede konaklatacaklar vs. gibi bir çok sorunla karşılaşılacak... yukarıda bir yazar depremi bekliyorlar, binalar yıkılsın ondan sonra yapılır demiş, katılıyorum." yuri kasparov
https://eksisozluk.com/istanbuldaki-binalar-nasil-yenilenecek-sorunsali--6196721?p=1
Gece 03:14'de Telefondan Arayan Gizemli Ergen
Dün gece saat 03:14 de bilmediğim bir numara aradı . Şimdi gecenin karanlığında rehberinizde kayıtlı olsun veya olmasın herhangi biri sizi arıyorsa ister istemez uykudan uyanmanın getirdiği sersemlikle birlikte korkuyorsunuz acaba birine bir şey mi oldu diye ?
Gizli numaradan gelenleri zaten açmıyorum ama numara gözüktüğünden açıp 2-3 sn bekledim ses gelmeyince "alo ?" dedim yine ses yok . Ufak beklemeden sonra telefonu kapadı .

Hemen peşine klasik taktik olan Whatsapp'tan acaba kim manyak diye ekleyip bakayım dedim ve karşıma gizemli bir ergenin oyunu olduğunu düşündüğüm profil çıktı . Profil fotoğrafı Who am I filminin kapak fotoğrafı yapmış kendince gizemli bir kişilik yapıp insanlarla oynayan birisi olsa gerek .


Eğer savcılığa falan gitmeden internet üzerinden şikayet etme imkanım varsa onu da aslında yazarsanız iyi olur espiri öyle değil böyle yapılır demek istiyorum .
BBS Jant Konkordato İlan Etti !
|
Lacoste'de Bir Adet Maskeye 99TL Vermek
Konu hakkında yorum yapmayacam . Elbette herkes parasını istediği gibi harcayabilir de yani maliyeti 1 liranın bile altında olan bir şeye 99 TL vermek ?

Kaynak
https://www.lacoste.com.tr/urun/unisex-siyah-maske-rf5881-012/?integration_renk=T01
İspanya Vizesi ile Almanya'ya Gitmek
|
18 Haziran 2020 İstanbul Yağmuru
Öğlen saatlerin de hızla başlan yağmur sel etkisi yarattı şuan . Bir ara kesilir gibi oldu sonra hemen peşine dolu yağmuru başlayınca vitesi iyice arttırdı .
Halkalı'da Ayamama deresi taştı yine . Uzun bir süredir yeni kanal açma projeleri vardı ama bir türlü bitirmediler . Beton bariyerler suyun gücüyle yıkıldı ve şuan Kültür Üniversitesi'nin hemen önünde yeni yapılan kanala doluyor tüm gücüyle . Hatta bir kaç saat daha yağarsa toprağa bile çıkacak ve ondan sonrası eski bir olayı hatırlatacak Küçükçekmece halkına . İnşallah bu olmaz ama canlı canlı izliyorum şuanda .
Bahsettiğim bariyerler ve kara seviyesi .

Takip etmek isteyenlere : https://eksisozluk.com/entry/109028284

















Son Giriş: geçen yıl
Son Mesaj Zamanı: geçen yıl
Mesaj Sayısı: 500
Gerçek Toplam Mesaj Sayısı: 1.379
İkinci El Bölümü Mesajları: 1
Konularının görüntülenme sayısı: 14.912 (Bu ay: 125)
Toplam aldığı artı oy sayısı: 2.788 (Bu hafta: 0)
En çok mesaj yazdığı forum bölümü: Konu Dışı / Off Topic

