Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
|
Hızlı 
Bildirim
Probability Density ne demek olabilir?
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
Normalde PDF (Probability density Function) Olasılık Yoğunluk Fonksiyonu olarak ifade edilen bir konu var. Muhtemelen onla alakalı. Örüntü tanıma dersinde böyle bir konu işlemiştik yanlış hatırlamıyorsam.
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=olas%C4%B1l%C4%B1k%20yo%C4%9Funluk%20fonksiyonu -
Probability Density: Olasılık yoğunluğu demek sanırım. Precision da değerlerin birbirine yakınlığı olmalı. Sözlükte de buna kesinlik hassasiyet demişler. Linkin tamamını okumadım ama dart tahtalı şekilden precision un değerlerin yakınlığı olduğunu çıkardım.
Probability Density , yani olasılık yoğunluğu grafikte şunu ifade ediyor. %10 olasılık, grafikte, standart dağılım eğrisinde geniş bölgeye denk gelicek. O değerin % 10 'unun beklenmesi, grafiktede gözüktüğü gibi çok olası.
Eğer %90 olasılık istiyorsan, çok küçük bir Precision alanı olucak ve olayların % 90 tutmsı ihtimali, precision ' ın gösterdiği gibi küçük olucak.
Şimdi biraz yoğunum, burayı anlatabildiysem paragrafa da birazdan bakıyım. Bura açık değilse neresinin anlaşılmadığını sorabilirsin. İstatistik dersi almıştım da :) -
kanıtlanabilirlik yoğunluğu olabilir mi? -
Ders kitabını kapan buraya gelecekse olmaz bu iş.
Neyse, iyilikten maraz doğmaz, Yeni Türkü el atmış senin ödeve. -
While repeatability of scientific experiments is desirable, it is not considered necessary to establish the scientific validity of a theory. For example, the cloning of animals is difficult to repeat, but has been reproduced by various teams working independently, and is a well established research domain. One failed cloning does not mean that the theory is wrong or unscientific. Repeatability is often low in protosciences.
Bilimsel deneylerin tekrarlanabilirlikleri arzu edilsede, bir teorinin bilimsel geçerliliğinin oluşturulması için gerekli olarak kabul edilmez. örneğin, hayvanların klonlanmalarının tekrarlanması güçtür, ama bağımsız olarak çalışan çeşitli timler tarafından yeniden üretilmişlerdir, ve iyi kurulmuş bir araştırma alanıdır. Bir başarısız klonlama teorinin yanlış veya bilimsel olmadığı anlamına gelmez. Önbilimlerde tekrarlanabilirlik genellikle düşüktür.
Umarım işinize yarar!
-
Teorinin bilimsel geçerliliğini kanıtlamak zorunluluğu dikkate alınmadığında, bilimsel deneyler tekrarlanmasına rağmen çekicidir. Örneğin hayvanların klonlanmasını tekrar etmek zordur. Fakat bağımsız çalışan takımlar tarafından tekrarlanılır ve iyi belirlenmiş bir araştırma alanıdır. Bir clonlama başarısızlığı, bilimsel olmayan ve yanlış teori anlamına gelmemektedir. Başarı öncesinde karamsarlık sıkça tekrarlanır.
Bu şekilde tercüme ettim ama biraz yordu beni
Düzeltme:
reproduced i dalgınlıkla repeatability sandım. Dikkatsizlik
Fakat bağımsız çalışan takımlar tarafından tekrarlanılır değil
Fakat birbiriyle ilişkisi olmadan çalışan (farklı) takımlar tarafından clonlanma tekrarlanmıştır. olacak
Düzeltmeye gerek yok. Bir önceki cümlede hayvanların klonlanmasını tekrar etmek zordur diyor fakat diye devam ettiği için "bağımsız çalışan takımlar tarafından tekrarlanılır" doğru ifade oluyor. Önceki cümlye dikkat etmemişim sonradan, düzeltmeye gerek yokmuş yani. Anlam aynı
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ar_tryk -- 14 Nisan 2010; 19:05:43 >
-
Mümkün olabilecek en fazla yoğunluk
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ar_tryk -- 14 Nisan 2010; 0:25:17 > -
google çeviri kullananlar var galiba 
-
Klonlama ile uğraşıyorsunuz galiba. Klonlamada niçin kulak kullanılıyor merak etmişimdir hep. Hatta kulakları saklıyorlar veri bankası falan oluşturmak için. Neden kulak?
Örnekler aşağıda. Sonra daha da eklerim.
http://haberler.kanal59.com.tr/haber-oku-1007-cok-sevdigi-kopegini-klonlatti.html
Genetik kopyalama işlemini gerçekleştiren Seul Ulusal Üniversitesi'nden bilim adamları, teknoloji geliştikçe fiyatın da düşeceğini söylüyor. İşlem için Booger'ın kulak derisinden hücreler alındı. Bu hücrelerden embryolar üretildi. Daha sonra bu embryolar iki dişi köpeğe yerleştirildi. Üç ay sonra klon yavrular doğdu.
http://www.1turk.net/haberler/h/4681
Hindistan'ın Haryana eyaletinde bilim adamları bir bufalo klonladı.
Klonlanan bufaloya 'Garima' ismi verildi. 43 kilogram ağırlığındaki bufalo Karnal şehrindeki Milli Mandıra Araştırma Kurumu'nda dünyaya geldi. Kurum yöneticisi A.K. Srivastava, "Garima'nın sağlık durumu iyi. Onun hayatta kalacağı konusunda ümitliyiz" dedi.
Hindistan'da ilk klon bufalo 6 Şubat'ta dünyaya gelmiş fakat bir hafta içinde ölmüştü. Bilim adamları bu sefer klonlamayı ceninden alınan dokularla gerçekleştirdi. Önceki klonlama dişi bir bufalonun kulak dokusundan yapılmıştı.
http://www.rasthaber.com/16243_Iste%20Turkiyenin%20ilk%20klon%20buzagisi%20Efe.html
İstanbul Üniversitesi Rektör Vekili Prof.Dr. Zeynep Çiğdem Kayacan, Veteriner Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Halil Güneş, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Mehmet Demirel ve proje yürütücüsü Doç.Dr. Sezen Arat süreç hakkında basın mensuplarını bilgilendirdi. İneklerin kulak dokularının hücreleri alınarak klonlanan Efe'nin, sezeryanla 25 kilo olarak dünyaya geldiği fakat sonradan 21 kiloya düştüğü ifade edildi.
http://forum.donanimhaber.com/m_31052705/printable.htm
- BBC’nin haberine göre Güney Kore’li bilim adamları üç yaşındaki bir Afgan tazısının kulağından alınan hücre ile Snuppy adında bir köpek klonladılar. Seul Ulusal Üniversitesi’nde görevli araştırmacılar kulaktan alınan hücrelerdeki genetik malzemeyi çıkartarak, bunu boş bir yumurta hücresine yerleştirdiler. Daha sonra bu hücre bölünmesi için uyarılarak bir embriyo üretildi.
http://news.bbc.co.uk/2/hi/science/nature/4742453.stm
- BBC'nin bir başka haberinde ise, Fransa’da, Ulusal Tarımbilimi Araştırma Merkezi'nde, Dr. Jean-Paul Renard ve meslektaşları tarafından yürütülen araştırmalarda, yetişkin bir danadan alınan kulak hücreleri kullanılarak yeni bir klon üretildi.
http://news.bbc.co.uk/1/hi/sci/tech/331793.stm
- İnsan Genomu Projesinin resmi sitesinde verilen bilgilere göre, Şubat 2002'de Advanced Cell Technology (ACT) adlı biyoteknoloji şirketinden bilim adamları, verici bir dananın kulağından aldıkları deri hücrelerini kullanarak bir dana embriyosu klonlama denemeleri yaptılar.
http://www.ornl.gov/sci/techresources/Human_Genome/elsi/cloning.shtml
- Associated Press’in, 24 Ocak 2000 tarihli haberinde, Japon bilim adamlarının ilk kez bir büyük baş hayvanı, ikinci nesil boğayı klonladıkları bildirildi. İkinci nesil klonlama sırasında, ilk nesil klonlanmış boğa henüz dört aylıkken kulak derisine ait dokulardan örnekler alındı. Bu hücreler, çekirdeği çıkartılmış döllenmemiş bir yumurta ile birleştirildi.
http://www.gene.ch/info4action/2000/Jan/msg00061.html
- Reuters’in 1 Mayıs 2002 tarihli raporuna göre, Brezilya’da Sao Paulo Üniversitesi’nde görevli Jose Visintin adındaki araştırmacı veteriner, bu ülkede ilk kez yetişkin bir dananın kulağından aldıkları hücreleri kullanarak klonlanmış embriyolar üretti.
http://www.mindfully.org/GE/GE4/Bull-Cow1may02.htm
Dolly ile kulak derisi arasında ilişki var mı sonra bakacağım.
- Yetişkin DNA’sı kullanılarak klonlanan ilk memeli Dolly, 14 Şubat 2003'te öldü. Dolly ölümüne sebep olan akciğer kanserine yakalanmıştı ve eklem enflamasyonu nedeniyle sakat kalmıştı... Klonlama denemelerinin %90 kadarı, yaşayabilecek döl üretiminde başarısızlığa uğramaktadır... Bu düşük başarı oranının yanı sıra, klonlanan hayvanların bozuk bağışıklık fonskiyonları, yüksek enfeksiyona yakalanma oranı, tümör gelişimi ve diğer rahatsızlıklar daha sık görülür. Japonya’da yapılan çalışmalar, klonlanan farelerin sağlıkları kötü yaşadıkları ve erken öldüklerini göstermiştir... Klonlanmış canlının gençken sağlıklı gözükmesi de, uzun süre hayatta kalacağı anlamına gelmemektedir. Klonların esrarengiz bir şekilde öldükleri bilinmektedir. Örneğin Avustralya'nın ilk klonlanan koyunu öldüğü gün sağlıklı ve enerjik gözükmüştür ve otopsi sonuçlarından ölüm sebebi tespit edilememiştir.
http://www.ornl.gov/sci/techresources/Human_Genome/elsi/cloning.shtml
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ar_tryk -- 14 Nisan 2010; 10:48:57 >
-
" Şimdi repeatability bir deneyin aynı kişilerce aynı ölçüm aletleriyle tekrarlanması. Reproducibility ise bir ölçümün farklı kişilerce yapılması.
Benim paragrafta anlayamadığım nokta işe şu;
Şimdi hayvan kopyalanıyor.Sonra kopyalanan hayvanlar mı tekrar kopyalanıyor yoksa kopyalama işlemi farklı kişilerce, farklı zamanlarda tekrardan mı yapılıyor?Ve de teorinin yanlış olmama sebebi nedir? "
Reproducibility; bunu deneyin tekrar başkalarınca da yapılabilir olması olarak tanımlayıp anlaşalım.
Burada kastedilen kopyalama işleminin farklı kişilerce, farklı zamanlarda ve sürelerde tekrar edilebilmesidir, bundan da kastedilen deneyin başkalarınca tekrarlandığında da aynı sonucu vermesidir.
Dünyanın güneş etrafında dönüyor olmasıda bir teoridir. Bunun laboratuarda deneyide yapılamaz ama herkes bunu böyle kabul eder ve böyle olduğunu da bilir. ( Gerçi ülkemizde güneş dünyanın etrafında dönüyor diyen avanaklarda vardır )
Oluşan 1-2 klonlama yanlışlığı bu teorinin yanlış olduğu anlamına gelmez.
Ben bunu açıklamak istemiyorum çünkü kendimi durduramayacağım ve bir mesleğin mensuplarını oldukları yere, toptan salak seviyesine sokacağım!
Neyse şöyle söyleyim bir inşaat mühendisinin teorisi ve bir doktorun teorisi farklıdırlar, 2. sinin teorisi her zaman bir esneklik payına sahiptir!
Ben yukarda "protoscience" kelimesini önbilim olarak yukarda çevirmiştim, pek te yanlış değil, ama Wiki tanımı daha detaylı, kabaca çevirirsem tanımı; Protoscience bilimsel metodun geliştirilmesinden önce varolan, ancak sonradan bilim düzenine uygun gelişebilen tarihsel felsefi disiplinlere verilen addır, standart örnek olarak simyanın daha sonra kimya olması ve bir kısmı sonradan astronomi olan astroloji.
-
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi , İstanbul Üniversitesi ve Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi iş birliğiyle yürütülen "Anadolu yerli sığırlarının klonlanması" projesi kapsamında 5. klon buzağı dünyaya geldi. 22 kilogram olarak dünyaya gelen buzağıya "Kiraz" ismi verilirken, minik yavrunun 5 yaşındaki bir sığırın kulak kıkırdağından alınan doku örneği ile klonlandığı ve dünyada bir ilk olduğu bildirildi.
Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi’nde, dünyada ilk olarak kulak kıkırdağından alınan doku örnekleriyle klonlanan bir buzağı dünyaya geldi. Mezbahada kesilen 5 yaşındaki bir ineğin kulak kıkırdağından alınan doku ile klonlanan buzağıya "Kiraz" ismi verildi. Dişi olarak dünyaya gelen buzağı bu sayede dünyada kulak kıkırdağından alınan doku ile dünyaya gelen ilk buzağı olarak tarihe geçti. -
Güney Koreli RNL Bio şirketi, ilk kez sipariş üzerine köpek klonlayacak.
McKunney, bir başka köpek saldırıp kolunu ısırdığı zaman kendisini kurtardığı için pitbull’una özellikle çok bağlanmış. Köpek bir buçuk yıl önce öldükten sonra ABD’de bir biyoteknoloji firmasında saklanan bir parça kulak dokusunu Seul’de faaliyet gösteren klonlama şirketine veren McKunney’in köpeğinin başarılı bir kopyasına sahip olma şansı ise yüzde 25. Müşteriler klon hayvan için 150 bin dolar ödeyecek -
quote:
Kopyalama yüce dinimiz İslam'a aykırıdır ve etik dışı yanlış bir uygulamadır. Fakat genetik biliminin ve embryolojinin olmadığı bir çağda yani 1400 yıl önce indirilen Kuranı Kerim'de sanki bilim adamlarının kopyalama yapacakları haber verilirmişcesine işaretler bulunmaktadır. Kur'an-ı Kerim'in bu ayetinde Şeytan'ın kötü faaliyetleri vurgulanmaktadır.
Kopyalanmış bir hayvandan çok sayıda kopya hayvan üretme (ikinci nesil kopyalama) deneylerinde Kulak Dokusundan hücreler alınarak kopyalama gerçekleştirilmiştir. Yani yakın tarihte yapılan ilk deneylerde hayvanların kulağı kesilip hücre alınarak kopyası üretilmiştir. Kuran-ı Kerimin bir ayeti şöyledir:
"...(Şeytan dedi ki) Mutlaka onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını kesecekler ve yine mutlaka onlara emredeceğim de Allah'ın yarattığını değiştirecekler..." (Nisa Suresi 119.ayet)
Az önce tarihteki ilk 2.nesil kopyalamaların hayvanların kulakları kesilerek alınan hücrelerle gerçekleştirildiğini vurgulamıştık. Ayrıca bu hücrelerin genetik yapısıyla oynayarak yaratılış kanunlarına müdahelede bulunmaya çalışan kimseler de vardır. Dolayısıyla genetik biliminin olmadığı bir çağda yani 1400 yıl önce indirilen ayetteki ifadelerle mucizevi benzerlikler vardır.
Yapılan bazı kopyalamalarda meme dokusundan da hücreler alınmıştır fakat Tarihteki ilk 2.nesil kopyalamalarda hücreler kulaktan alınmıştır.(Japonya'daki Kagoşima Enstitüsünde ve Brezilya'daki Vitoria ineği)
http://kuranca.com/biyoloji.htm
Konuyu değiştirmiş oldum ama kusura bakmayın.
-
Peki ama niye kulak. Ne özelliği var kulağın 
Sayfa:
1
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
