Şimdi Ara

ÖSYM Başkanı Ali Demir'in intihalle imtihanı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
13
Cevap
0
Favori
1.500
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • ÖSYM Başkanı Ali Demir, Alman Peter Latzke'nin yazdığı makaleleri 1990 yılında Teknik ve Tekstil adlı dergide dokuz bölüm süren bir yazı dizisinde kendi yazmış gibi gösterdi. İntihalin fark edilmesi üzerine Demir 'özür' yazısı yayımladı.

    farklıhaber8 ÖZEL

    YGS sınavındaki şifre iddiaları üzerine tüm gözler, doğal olarak, ÖSYM Başkanı Prof Dr. Ali Demir'e döndü. Yaptığı basın toplantılarında söyledikleri çeşitli tartışmalara yol açtı, bazı siyasetçileri tatmin etti, bazılarını etmedi, ama sonuçta tartışma yatışmadı. Son günlerdeki gelişmeler bakıldığında kolay kolay yatışacağa da benzemiyor. Çünkü, pek çok kimse söylenmesi gereken her şeyin söylenmediğine, işin içinde iş olduğuna inanıyor.

    İdeolojik bağlantılar mı var?

    Bu arada Prof. Dr. Demir'in kendisi tartışmalara neden oluyor. Soruluyor: Makine ve tekstil mühendisliği öğrenimi görmüş ve hep bu alanda çalışmış olan olan bu kişinin ülkenin en hassas sınav örgütünün başına getirilmesi nasıl açıklanabilir? Kendisinin ölçme ve değerlendirme konusundaki çalışmaları bilinmediğine göre, nasıl bir liyakat ölçüsü uygulanmıştır? Yoksa, bu atamada bazı ideolojik bağlantılar ve ilişkiler mi etkili olmuştur? tv8 Haber, on gün kadar önce bu soruların yanıtını bulabilmek için hem İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi hem de ÖSYM aracılığı ile Prof Demir'in yayın listesine ulaşmaya çalıştı. Bir çok telefon başvurusundan sonra, Prof. Demir'in ÖSYM'deki sekreteri tarafından bu bilginin basına verilemeyeceği belirtildi. Aslında dünyanın her yerinde üniversite hocalarının herkese açık tutulan yayın bilgilerinin gizlenmesi en azından şüphe uyandırıcı idi.

    İntihalle suçlandı
    tv8 Haber sorularına yanıt bulmak için Prof. Dr. Demir'in doktorasını yaptığı ve bir süre öğretim görevlisi olarak çalıştığı Loughborough Teknoloji Üniversitesi'ne başvurduğunda çarpıcı bir gerçekle karşılaştı. Dr. Demir 1990 yılında akademik hayatın en büyük suçu sayılan intihal ile suçlanmıştı. O dönemde bu üniversitede öğretim üyesi ve öğrenci olanlar olayları çok iyi hatırlıyor, Demir'in üniversiteden atılmasının üniversite yönetimi üzerinde etkili olan bazı bilim adamlarının çabasıyla önlendiğini anlatıyorlardı.

    Tüm makaleyi tercüme etti
    tv8'in yaptığı araştırma olayların şöyle geliştiğini ortaya koydu: Loughborough üniversitesinde doktorasını tamamlayan ama araştırma görevlisi olarak orada kalan Ali Demir 1990 yılında Türkiye'de çıkan Teknik ve Tekstil adlı dergide dokuz bölüm süren bir yazı dizisi yayınlamıştı. Ne var ki, Peter Latzke adlı gerçek Alman yazardan ilk yazıdaki kısa bir anma dışında söz edilmiyor ve makaleler Doç Dr. Ali Demir'in kendi eseriymiş gibi gösteriliyordu. Oysa, söz konusu olan hemen baştan aşağıya ana kaynaktan kelimesi kelimesine tercüme idi ve bir kaynağın bu şekilde kullanımı “intihal” sayılıyordu. Bu yazıları ilk sayıdaki anmayı görmeden Teknik ve Tekstil'de okuyanların bunların, her makalenin başında ilan edildiği üzere, tümüyle Doç. Ali Demir'e ait olduğunu düşünmeleri kaçınılmazdı.

    Demir, özür yazısı yayımladı
    Bu durum önce Leeds Üniversitesi'nden Prof. Mike Denton'un dikkatini çekti Onun Loughborough Üniversitesi yönetimine başvurması üzerine konu Tekstil Bölümü Başkanı Prof. Dr. Gordon Wray'a iletildi. Aslında büyük kısmı aynen tercüme olan yazı dizisinin bu şekilde yayınlanmasını akademik ahlak açısından kabul edilmez bulan Dr. Wray derhal bir soruşturma başlattı. Uzun tartışma ve görüşmelerden sonra, Dr. Demir'in kariyerini tümden bitirecek bir adım atmak yerine, akademisyen dostlarının da ricalarını kıramayarak, onun Teknik ve Tekstil dergisinde bir özür yazısı yayınlatmasına razı oldu. Nitekim öyle oldu. Aslında bir çeşit itiraf olan ve dizinin 9. bölümün başında yayınlanan bu açıklamada şöyle deniyordu: “Doç Dr. Demir bu çalışma için Melland Textiberichte'den yazılı izni şimdi elde etmiş bulunmaktadır. Yazılı izni serinin yayınlanmasından önce elde etmediği için Doç. Dr. Demir hem sayın P. M. Latzke'den hem de Melland Textilberichte'den özür diler ve verdikleri izin için de teşekkür eder.” Prof. Dr. Ali Demir'in bu “yayın”ı, basından gizlediği yayın listesine koyup koymadığı ise bilinmiyor. [TV 8 Haber]



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CFabregas -- 19 Nisan 2011; 20:40:20 >







  • Sehven olmuştur. Adamın günahını almamak lazım.
  • Elalemin profesörlerine rezil etmiş kendini. Şu adamın başında olduğu kurum tüm geleceğimize yön veren bir sınavı tertipleyen kurum. Bu mühendis adama kadar adam mı yoktu ösym'nin başına koyacak anlamıyorum ki...
  • İnsan yedisinde neyse yetmişinde de odur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pckopat53 -- 18 Nisan 2011; 21:30:30 >
  • İntihal akademik anlamda işlenebilecek en büyük suçtur.Ufak bir bilgiye kaynak göstermemek bile insanların başını derde sokar.
    Haberde ise Ali Demir'in direkt makaleleri çaldığı yazıyor.Böyle bir şey çoğunlukla insanların akademik kariyerlerini büyük sekteye uğratır, hatta bitirir.

    Bir de intihali kimin, ne amaçla yaptığı da önemlidir.Üniversitede sınıf bitirme tezinde intihal yapan öğrencinin cezası büyük ihtimalle sınıfta kalmak olacaktır.
    Ancak bir çalışmasında açık bir şekilde ve büyük boyutta intihal yapan doçent, prof olmaya çalışırken akademik kariyerini kaybeder.

    Ancak görünüyor ki Ali Demir bir özür ile kurtulmuş ve doçentliğe ve öğretim üyeliğine devam etmiştir.Daha da vahim olan, ÖSYM başkanı olmuştur.
    Yani bir kaybı olmadığı gibi, giderek yükselmiştir.
    Bundan sonra da kaybedecek gibi görünmüyor zaten.ÖSYM başkanlığını bıraksa bile, üç beş ay tatil yaptıktan sonra öğretim üyeliğine döner zaten.Olmadı bakanlıklardan birine bağlı bir kurumun başına falan gelir.Ali Demir gibi adama iş mi yok canım memlekette(!)




  •  ÖSYM Başkanı Ali Demir'in intihalle imtihanı
    Arkadaşlar İTÜ Tekstil Teknoloji ve Tasarım Fakültesinden Prof. olan Ali Hocanın akademik geçmişine ve yaptığı çalışmalara! bakılamıyor ama diğer Proflarınkine bakılabiliyor durum garibime gitti paylaşmak istedim.
     ÖSYM Başkanı Ali Demir'in intihalle imtihanı

     ÖSYM Başkanı Ali Demir'in intihalle imtihanı

    http://www.tekstil.itu.edu.tr/?akademik-kadro/profesorler
    http://www2.itu.edu.tr/~ademir




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mindfreak

    Yavşağa bak lan hem sen gel elalemin makalesini copy-paste yap. Sonra özür dilerim . Sınavda biz 1 tane soruyu bile yanlış işaretlesek yada kaydırsak hayatımız 1 sene sehven kayarken bu heriflere hiç bir şey olamamsı can sıkıcı.

    +1
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • intihal değil de intihar yapsa tüm türkiye mesut ve bahtiyar olacak
  • Tam bir skandal işte kimlere emanetiz görün
  • Tam adamına emanet etmişler Ösym'yi, işi bilene!



    İşte ÖSYM Başkanı'nın intihalinin belgesi

    http://www.farklihaber8.com/haber/guncel/iste-osym-baskaninin-intihalinin-belgesi/4121.aspx

    http://www.farklihaber8.com/koseyazilari/haluk-sahin/intihal-ya-da-bilimsel-intiharsharp8230/379.aspx

    http://www.eksisozluk.com/show.asp?t=ali+demir%27in+intihalle+imtihan%C4%B1



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OnuR -- 19 Nisan 2011; 20:35:35 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: endless_nightmare

    İntihal akademik anlamda işlenebilecek en büyük suçtur.Ufak bir bilgiye kaynak göstermemek bile insanların başını derde sokar.
    Haberde ise Ali Demir'in direkt makaleleri çaldığı yazıyor.Böyle bir şey çoğunlukla insanların akademik kariyerlerini büyük sekteye uğratır, hatta bitirir.

    Bir de intihali kimin, ne amaçla yaptığı da önemlidir.Üniversitede sınıf bitirme tezinde intihal yapan öğrencinin cezası büyük ihtimalle sınıfta kalmak olacaktır.
    Ancak bir çalışmasında açık bir şekilde ve büyük boyutta intihal yapan doçent, prof olmaya çalışırken akademik kariyerini kaybeder.

    Ancak görünüyor ki Ali Demir bir özür ile kurtulmuş ve doçentliğe ve öğretim üyeliğine devam etmiştir.Daha da vahim olan, ÖSYM başkanı olmuştur.
    Yani bir kaybı olmadığı gibi, giderek yükselmiştir.
    Bundan sonra da kaybedecek gibi görünmüyor zaten.ÖSYM başkanlığını bıraksa bile, üç beş ay tatil yaptıktan sonra öğretim üyeliğine döner zaten.Olmadı bakanlıklardan birine bağlı bir kurumun başına falan gelir.Ali Demir gibi adama iş mi yok canım memlekette(!)



    Dostum malesef Türkiye'de intihal çok normal karşılanan birşey. İntihal yüzünden bir üniversiteden atıldıktan hemen sonra bir başka üniversitede bölüm başkanlığına yükselip devletten maaş alanı biliyorum. Rektörler, dekanlar, hatta milletvekili ve bakan olanlar, ne ararsan. Akademik sistemimiz o kadar rezil durumda ki. Bu işlere bulaşanların akademik hayatlarının sona ermesini geçiyorum, son sürat yükselmeye devam ediyorlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: aslan26


    quote:

    Orijinalden alıntı: endless_nightmare

    İntihal akademik anlamda işlenebilecek en büyük suçtur.Ufak bir bilgiye kaynak göstermemek bile insanların başını derde sokar.
    Haberde ise Ali Demir'in direkt makaleleri çaldığı yazıyor.Böyle bir şey çoğunlukla insanların akademik kariyerlerini büyük sekteye uğratır, hatta bitirir.

    Bir de intihali kimin, ne amaçla yaptığı da önemlidir.Üniversitede sınıf bitirme tezinde intihal yapan öğrencinin cezası büyük ihtimalle sınıfta kalmak olacaktır.
    Ancak bir çalışmasında açık bir şekilde ve büyük boyutta intihal yapan doçent, prof olmaya çalışırken akademik kariyerini kaybeder.

    Ancak görünüyor ki Ali Demir bir özür ile kurtulmuş ve doçentliğe ve öğretim üyeliğine devam etmiştir.Daha da vahim olan, ÖSYM başkanı olmuştur.
    Yani bir kaybı olmadığı gibi, giderek yükselmiştir.
    Bundan sonra da kaybedecek gibi görünmüyor zaten.ÖSYM başkanlığını bıraksa bile, üç beş ay tatil yaptıktan sonra öğretim üyeliğine döner zaten.Olmadı bakanlıklardan birine bağlı bir kurumun başına falan gelir.Ali Demir gibi adama iş mi yok canım memlekette(!)



    Dostum malesef Türkiye'de intihal çok normal karşılanan birşey. İntihal yüzünden bir üniversiteden atıldıktan hemen sonra bir başka üniversitede bölüm başkanlığına yükselip devletten maaş alanı biliyorum. Rektörler, dekanlar, hatta milletvekili ve bakan olanlar, ne ararsan. Akademik sistemimiz o kadar rezil durumda ki. Bu işlere bulaşanların akademik hayatlarının sona ermesini geçiyorum, son sürat yükselmeye devam ediyorlar.


    Maalesef haklısın, farkındayım ve Ali Demir'i birkaç sene sonra ÖSYM başkanlığına yakın hatta belki daha yüksek makamlarda göreceğimizden de eminim diyebilirim.(ÖSYM başkanı kalmayacağını farz ettim, ama şu an koltuğuna sıkı sarılıyor kendisi.Gene de kalamaz heralde o kultukta.)

    Başka bir somut örnek vermek gerekirse bu intihalcilere.Eski (eski oldu ama elimizdeki en yenisi bu, sonbahara kadar) "çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı"Ömer Dinçer intihal suçundan akademik ünvanını kaybetmiş biridir.Ama ünvanını kaybetmesi onu herhangi bir makam kaybına götürmemiştir, aksine bakan olmuştur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi endless_nightmare -- 19 Nisan 2011; 21:55:17 >




  • Her şey beklenir bunlardan...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nba_ -- 19 Nisan 2011; 22:00:37 >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.