Şimdi Ara

Ölmeden ölümden sonrasını bilmek akıl kârı değil

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
9
Cevap
0
Favori
243
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Kendinize ve çevrenize bakın. Herkes sizin gibi aynı dünyada yaşıyor, hepimiz aynı insanız. Ölümden sonrasına dair sayısız rivayetler vardır ancak bu yaşadığımız hayatta tüm algıları fizikle sınırlı olan insanın madde yani fizik ötesi olayları bilmesi mümkün değildir dolasıyla bu hikayeler insanın hayal dünyasının yansımaları demektir. Eğer aksi mümkünse bunun biz yaşarken, hayattayken bize gösterilmesi gerekir aynı peygamberlerin çevresindekilere açıkça mucizeler göstermesi gibi yani gerçekten bir yaratıcı veya yaratıcının elçisi varsa biz hayattayken bize kendini bir şekilde göstermesi lazım, yüzlerce sene sonra karmakarışık rivayetler olarak ulaşması ne yazık ki yeterli ve adil değildir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pallad -- 23 Nisan 2018; 20:15:44 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >



  • hiçbir katkın olmadan olmuş dünyada hiçbir şey yapmadan meydana gelmiş insan onca uyarıyı dikkate almasın geçmiş insanların çektiği acının binde birini çekmeden yaşadığı hayatta geçmiş insanlar gibi mucize beklesin gözünün önünde her daim gerçekleşen mucizelere aklını ve kalbini kapatsın ona verilen emanet için verenle savaşa tutuşsun

    yok olup gidecekseniz bu telaş niye acaba ahiret var mı korkunuz varsa en azından var ve bir olan Allaha iman edin ki ne kadar yansanız da kurtuluş için bir ümidiniz olsun

    gerçekten şunu anlamıyorum

    bir müslüman olarak Allahı anlatmak benim vazifem 1 kişi bile olsa imanına vesile olabilsem bütün dünyanın servetinden daha fazla bir kazancım olacağına inanıyorum ben bunun için çabalıyorum

    inanmayanın amacı ne kazancı ne günlerini saaatlerini insanları islamdan soğutmanın ne faydası var
  • Her dönemin yoksul insanları benzer şekilde acılar çekerler. Özgür irade olsa ve bana sorulsaydı şahsen peygamber döneminde yaşamayı tercih ederdim ona ve mucizelerine şahit olmak şartıyla. Ayrıca biz aslında Allah'ın düşmanı değiliz onu savunmaya çalışıyoruz ancak geniş düşündüğümüzde nerden tutsak elimizde kalıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pallad -- 23 Nisan 2018; 22:09:15 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • acı çekmek ayrıdır huzur apayrı insan yokluk içinde bulduğu huzuru zenginlikte bulamayabilir
    mucizeyi direk gördüğü halde iman etmeyenler var iman iiçin mucizeye de ihtiyaç yok
    Allahın bizim savunmamıza ihtiyacı yok bizim Allahı anmaya ihtiyacımız var
    insan aczini farketse neleri anlayamadığnı fark etse yaradanı anlamasının imkansızlığını kavrayacak
  • quote:

    Orijinalden alıntı: pallad

    Her dönemin yoksul insanları benzer şekilde acılar çekerler. Özgür irade olsa ve bana sorulsaydı şahsen peygamber döneminde yaşamayı tercih ederdim ona ve mucizelerine şahit olmak şartıyla. Ayrıca biz aslında Allah'ın düşmanı değiliz onu savunmaya çalışıyoruz ancak geniş düşündüğümüzde nerden tutsak elimizde kalıyor.
    elde kalma nedeni büyük ihtimal gerçek yaratıcıyı olanı yaratıcı yapılmaya çalışılana inanıldığı içindir.
  • aklı olan 'bilmiyorum' der zaten bu konuda. bilmek günümüzde olanaksız çünkü gidip de geri dönen yok. her hangi bir kanıt yok. ölümden sonraki hayata inanabilirsin ama biliyorum demek ahmakça. neyi biliyorsun senin inancın o kimseyi de bağlamaz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: retreat58

    Kendinize ve çevrenize bakın. Herkes sizin gibi aynı dünyada yaşıyor, hepimiz aynı insanız. Ölümden sonrasına dair sayısız rivayetler vardır ancak bu yaşadığımız hayatta tüm algıları fizikle sınırlı olan insanın madde yani fizik ötesi olayları bilmesi mümkün değildir dolasıyla bu hikayeler insanın hayal dünyasının yansımaları demektir. Eğer aksi mümkünse bunun biz yaşarken, hayattayken bize gösterilmesi gerekir aynı peygamberlerin çevresindekilere açıkça mucizeler göstermesi gibi yani gerçekten bir yaratıcı veya yaratıcının elçisi varsa biz hayattayken bize kendini bir şekilde göstermesi lazım, yüzlerce sene sonra karmakarışık rivayetler olarak ulaşması ne yazık ki yeterli ve adil değildir.

    Kuranı Kerim, peygamberimizin sünneti, sayısız hadisi-şerifleri, İslam alimleri ve sayısiz eserleri hep tek Allah'tan ve öldükten sonra ebedi hayattan bahsetmişler bunlar size yetmiyor mu ?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Deneyimlemediğiniz, yaşamadığınız bir şey hakkında beyanda bulunmak esasen makul değil. bu konularda mecburen afaki konuşuruz.

    hatta kitapta 'ne diye yaşamadığınız şeylerden bahsedersiniz' mealinde ayetler de var.

    ..............

    buradaki sorun ölümün dinamik olması ve özünde sadece sizinle alakalı olmasına rağmen mevcut dinamizmin o şekilde davranmaması. anne baba amca dayı evlat eş vs. siz değilsiniz ancak sizin açınızdan bu kavramların içi o kadar dolu ki siz de ister istemez etkileniyorsunuz.

    burada sorgulanan ölüm aslında gerçekleşmemiş olanlar açısından değil. gerçekleşmiş olanların bıraktığı izlerden kaynaklı.

    ölümü bizler yaşayacağız yani birebir olarak bizi ilgilendiren bir hal. bu açıdan merak edilmesi makul olmakta. ölüm bir son değilse bir şekilde -en azından- bu dünyada hata diye nitelenen şeylerin bir daha yapılmamasını arzulamak da sorgulanabilecek bir durum değil.

    ..............




  • O yüzden inançlı kesim ve inançsız kesimin ortak yanlarından birisi çıkıyor.

    Birisi der ahiret kesin var diğer der ahiret kesin yok

    İkiside zann'a uyar hemde kesinlikten bahsederek
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.