Şimdi Ara

Neden program yazamıyoruz....

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
27
Cevap
0
Favori
2.640
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bildiğimiz üzere yazılımların çoğu maalesef ingilizce ve istediğimiz yazılımın Türkçesini bulmazkta zaman zaman hepimiz zorlanıyoruz ve çok zamanda bulamıyoruz belki de büyük firmaların Türkçe arayüzleriyle yetinmek zorunda kalıyoruz. Peki Türkçe yazılım yok mu? Türk yazılımı yok mu? Var elbette ama "Türkler muhasebe programından başka ne yazabilir" diyenlere cevap olsun, inat olsun diye yazılmış bir programla henüz karşılaşmadım gerçi kendini geliştirmiş dünyanın en iyi firmalarında çalışanlar olduğu gibi ülkemizde de oyun olsun, şirketler için olsun yazılım yapabilecek ancak birkaç kişi/kurum vardır. Ama nerde ofis programlarının benzeri, nerde çoklu ortam oynatıcıları veya nerde bi işletim sistemi....

    Peki bunun nedeni nedir diye düşündüğümde karşıma çıkan en basit ve tek akıllıca cevap şu oldu; programların yabancı olması gibi, firmaların yabancı olması gibi onları yapan kişilerin kullandıkları yazılımlar da, derleyiciler de yabancı dille yani ingilizce olması... Pascal, VB, C++ vs. vs. adı ne olursa olsun hemen her derleyici ingilizce olarak hazırlanmış. Ve az bi ingilizcesi olan kişi bile kolaylıkla bunların kullandıkları komutların ingilizce karşılıkları veya kısaltmaları olduğunu kolayca anlayabilirler. Ama zaten ingilizce bilmek yabancı dil bilmak anlamına gelmiş olan ülkemizde neyden gocunuyorsun diye sorabilirsiniz şimdi. Açıklıyorum efendim; aslında program yazmak o kadar da zor değildir, zor olan uğraşıp öğrenmek ve gerisinde çalışmak, çalışmak ve daha çok çalışmak... Ama varsayalım öğrendiniz ve çalıştınız ama bi sorun olduğunda kaynak aradığınızda yine tekrar dil sorunu, okul ve öğretmen sorunu, kitap sorunu öyle magazin yada gazete dergi değilki heryerde bulasın... arayıp yorulasın...

    İnanıyorum ki, eğer Türkçe bir derleyici olsa ve komutları da yine anlayabileceğimiz Türkçe kelimelerden oluşsa zaten zeki olan milletimiz bu alanda da kendini gösterecektir. Zaten elin ecnebisi çocuktan başlıyo bilgisyarla tanışmaya ve zaman gelip mühendis olunca kendi konuşduğu dilde makina ile konuşuyor ama ufak bi farkla onunla 3 yaşında bir çocukmuş gibi konuşuyor. Şimdi düşünün bi hemen hepimiz en azından birkaç defa olsun bir program parçacığı görmüş yada en azından birkaç kod satırına bakmışızdır ve çoğunuzda eğer benim gibi bilgisayardan pek bişey anlamayan ve yabancı dilde de bilgisayar başarısını aratmayan biri iseniz verdiğiniz tepki "ne buyaa amma karışıkmış elin gavuru nasıl yapıyoo bunu..." olmuştur. Ama ya bunları konuştuğunuz dilde görseydiniz...

    Yanlış anlaşılmak istemem sonuçta Türkçe derleyici ve sistemlerden bahsedeken bunu tüm dilleri örnek alarak düşünün bi mesela burda Türkçe olduğu gibi herkes kendi dilinde kodlama yapabilse mesela İtalyanca, Almanca, Arapca, İbranice, Lazca, Kuşdili ;-) tamam şaka bi yana ama günümüzde bilgisayarlar çok hızlı ve depolama aygıtlarımızada oldukça fazla bilgi alabiliyorlar ve hatta sanal belleklerde arttıkça artıyo yani şunu demek istiyom kısaltmalarla falan anlamsız gözüken kodlar yerine gerçek kelimelerle gerçeğe yakın dil özellikleri taşıyan bi derleyiciye her insanın ve milletin ihtiyacı var ama öncelikle bizim...

    Ülkemizin mademki güzide ve birbirinden değerli üniversite ve profesörleri var ve mademki ÖSS için canını dişine takıp çalışan gençlerimizde bu alana ilgili ve en yüksek puanla giriyolar bu alanlara ve mademki "Türk milleti zekidir, Türk milleti çalışkandır, Ne mutlu Türk'üm diyene!" o halde arkadaşlar "muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızda akan kanda mevcuttur" daha ne bekliyoruz..........








  • seni sonuna kadar destekliyorum ama bu dediklerini yapmak o kadar da kolay değil bunlar için devlet desteği şart özel sektör olsan bile çünkü böyle bir yatırım anca 3-4 sene sonra sonuç veriyor buna da öyle her şirket yanaşmaz yani bizim devlet ne zaman kafasını değiştirir biz o zaman çok şeyler başarırız gençlik istiyor ortam bekliyor bakalım bu ne zaman gerçekleşir
  • Türkçe bir programlama dili zaten var. Adı Tupol. Web' de biraz araştırabilirsiniz. Ama kime ne faydası var?

    Bahsettiğiniz tarzda yazılımların Türkiye' de yok denecek kadar az geliştiriliyor olmasını Türkçe bir programlama dili ve derleyicisi ile çözemezsiniz. Kodlar ve yorum satırları İngilizce yazılır ve İngilizce yazılmalıdır. Nedeni de basit. Artık yazılımlar tek bir ülke ile sıırl değil. Türkiye' de siz bir yazılım geliştiriyorsanız ve bu yazılımın dış ülkelerde de kullanılmasını istiyorsanız, o ülkelerde iş ortaklarınızın ya da sizin geliştirdiğiniz koda destek olacak geliştiricilerin olması gerekir. Bu durumda kodları paylaşmanız, gerektiği durumlarda yazılımın o ülkenin şartlarına uygun hale getirilmesi durumunda, sizin kodunuzda değişikliklerin yine o ülkedeki geliştiriciler tarafından yapılması gerekir. Siz kodlarınızı ve yorum satırlarınızı Türkçe yazarsanız, yazılımınızın o ülkeye uyarlanması çok ama çok zor olacaktır. Çünkü iş ortaklarınızın ve o ülkedeki geliştiricilerinizin Türkçe öğrenmesi gerekecektir. Ancak, onların Türkçe öğrenmesi için haracayacağınız paraları yazılımınızı geliştirmek için harcamanız daha mantıklıdır.

    Türkçe malesefe gözde bir değildir. Dünyanın dili artık İngilizce' dir. Her ülkede insanlar ilk olarak İngilizce öğrenmeye çalışıyor. Çünkü artık, teknolojinin, bilimin ve sanatın dili haline gelmiş durumda. Dünya dışı zeki varlıklar eğer varsa ve bir gün dünyaya gelirlerse ilk öğrenmek isteyecekleri ve bizimle iletişim kurmak için kullanmak isteyecekleri dil İngilizce olacaktır. Çünkü, dünyanın her yerinde bu dili kullanan insanlar var. Bu nedenle Türkçe bir programlama dilinin, Türk teknolojisinin gelişmesi için bir faydası olmayacaktır.

    Size bir örnek daha vereyim. Linux çekirdeğini geliştiren Linus Torvalds bir Fin' dir yani bir İskandinav ülkesi olan Finlandiya' dandır. Eğer Linux kodlarını ve yorumlarını Fince yazmış olsaydı Linux bu kadar yaygınlaşır mıydı? Acaba diğer ülkelerdeki geliştiriciler, sırf Linux' u geliştirmek için Fince öğrenirler miydi? Bence asla Linux bu duruma gelmezdi. Linux o kişinin hobi olarak geliştirdiği bir terminal emülasyonundan öteye gidemezdi. Peki İngilizce oldu da ne oldu? Dünyanın birçok ülkesindeki yazılım geliştiricileri İngilizce bildikleri için bu kodlar üzerinde değişiklik ve geliştirme yapabildiler. Birbirleri arasında rahatça anlaşabildiler ve çok sağlam bir çekirdek geliştirdiler. Eğer Fince yazılmış olsayda en fazla üç-beş Fin' li bir şeyler yapardı, aradan 10 değil 30 sene geçse gene Linux hiçbir yere varamazdı.

    Aranızda Almanca programlama dili kullanan oldu mu? Peki Fransızca? Peki ya Japonca? Hintçe? Öyle bir dil veya derleyici yok varsa da çok az ve kullanan yok. Peki neden bu saydığım milletler bilgi teknolojilerinde çok ileride? Programlama dilleri ve derleyiciler İngilizce olduğu için zorluk çekmiyorlar mı? Hayır çekmiyorlar. Ben de çekmiyorum. Benim tanıdığım yığınla geliştirici de çekmiyor. Çünkü bilişim sektöründe iş çıkarmak için İngilizce' yi öğrenmek gerekiyor.

    Türkiye' den tüm dünyada kullanılan harika programların çıkmıyor olmasının dil ile derleyici ile falan ilgisi yok. Türkiye' de üniversitelerin bilişim alanına eleman yetiştiren bölümlerinin bir elden geçmesi gerekiyor. Türkiye' nin en iyi üniversiteleri arasında gösterilen üniversitelerin bilgisayar mühendisliği bölümünden mezun olanların çoğunun UNIX' in U' sundan bile haberi yok. Hayatlarında RISC işlemci görmemişler ki üzerine uygulama geliştirebilsinler. Gömülü sistem dediğiniz zaman "O ne?" sorusuyla cevap veriyorlar.

    ÖSS' ye hazırlanırken canını dişine takan gençlerimizi malesef çok iyi bir eğitim beklemiyor. Üniversitelerin Network Araştırma Grupları' nın yaptığı tek şey CISCO eğitimi vermek oluyor. Türkiye' den çok kaliteli yazılımlar çıkmasına rağmen isimleri bile duyulmuyor. Ama, Microsoft, IBM, Oracle, Sun bir şey yaptığında bütün millet kursuna gitmek için sıraya giriyor. Hal böyle olunca bütün dünya Türkçe ile dönse ne olur?

    Türkiye' de yazılım geliştiren gruplar arasında çalışmalarını en beğendiğim grup EnderUNIX grubudur. Ama kaçımız onların yazdığı programları alıp inceledik? Ya da kaçımız isimlerini duyduk? EnderUNIX grubunun sponsoru bile Türkiye' den değil. Artık gerisini varın siz düşünün.

    Türkiye' de teknoloji geliştirmek para etmiyor. Bu nedenle de kimse teknoloji geliştirmeyle uğraşmıyor! Üniversitede okuyan öğrenciler bile asıl işleri olan bilgisayar bilimleri yerine VB, Delphi vs ile stok takip programı, envanter programı, muhasebe programı yapmaya çalışıyorlar. Kimse LISP, Perl, OpenGL, Yapay Zeka, Microkernel, RISC mimarisi, Real Time Operating Systems, Distributed Networks gibi konularla ilgilenmiyor, ilgilenenlere de iyi gözle bakılmıyor. Ödevleri bile envanter programı yazmak olan bir bilgisayar mühendisliği öğrencisinden ne beklenir ki?

    Türkiye' de teknoloji geliştirmeye çalışmak yanlıştır, boşuna zaman kaybı ve boşuna masraftır. Hazır yapılmışı vardır o kullanılır. Türkiye' deki bilişimcilerin çoğu böyle düşünüyor. Aksini düşünenler ise Türkiye' de karnını doyuramayıp yurt dışına kaçıyor. Nerden biliyorsun diyeceksiniz şimdi. Ben kendim teknoloji geliştiriyorum, oradan biliyorum.




  • simdi universitedeki egitimlerle ilgili bi kac konuya deginmek istiyorum. ben dedigin universitelerden birinin dedigin bolumunden 4 sene once mezun oldum. verilen egitim kesinlikle piyasa egitimi degil, akademik yolda ierlemen icin verilen bir egitimdir. bunun icinde saydigin AI, Distributed netwotrks, CAML, OpenGL, Assembly, Linux, Minix ve aklima simdi gelmeyen bircok sey. Saf C koduyla kendi veritabanini yazma, gene C koduyla kendi Compilerini yazma, Linuxtaki copy komutunu multithreaded sekilde gelistirme, minix kodunun icinden bolumler alip bunlari gelistirme gibi etkili projeler. Diger universiteelri bilmem ama gordugun kadariyla universitedeki yazilim egitimi gayet saglam. butun bunlar bi yazilimci olarak cok iyi bir altyapi olusturuyor fakat bunlarin hepsi akademik boyutta. ayni sekilde UNIX'in U sundan habersiz olamalri da bu baglamda dogru degil (benim gordugum kadariyla) onun icin ordan cikip piyasaya girdiginde cok daha farkli bir ortamla karsilasiyorsun. ve burdan cikanlarin bir cogu da turkiye'de kalip eften puften insanlarin altinda ezilmek yerine yurt disina cikip kendilerini gosteriyorlar. sahsen ben de turkiye'de kalmak gibi bi hataya dusmedim. keske ortam boyle olmasaydi da kalsaydik.

    Yazilim olayina gelince, artik globallesmenin cok oenmli oldugu bir zamanda Turkce yazilim dili olsun diye bir soylem bence hic dogru ve mantikli degil. oyle olursa minik bir cercevede kalir, yaptigin yazilimi genisletme firsatini bulamassin. zaten challenger buna ornek vererek de aciklamis. yazilim dili ingilizcedir ve oyle kalmalidir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dig -- 18 Kasım 2004, 11:43:51 >




  • @dig,
    Sanırım yazdılarım biraz hatalı olmuş ve tüm üniversitelerde aynı olduğunu iddia ediyormuşum gibi anlaşılıyor. Hatam için özür dilerim. Tabi ki Türkiye' deki tüm üniversiteler böyle değil. Ama, gördüğüm örnekler de hiç az değil. Üstelik bir tanesi adında "Teknik" ibaresinin geçtiği bir üniversite idi. Diğeri de benim mezun olduğum üniversite. Şu Türkiye' nin 3. büyük şehrinin güzide üniversitelerinden biri. Sizin yazdığınız gibi eğitim veren üniversiteler yok demiyorum. Ama benim yakındıklarımı yapanların da sayısı oldukça fazla.
  • Challenger 'in dediklerine aynen katılıyorum. Bazi yerde eleştirileri ağırmış gibi duruyor ama haklılık payıda oldukça fazla. dig'in dediği gibi iyi eğitim verenlerde var ama iyi olduklarını zannedip rezil işler yapan üniversitelerimizde var. bana kalırsa aslında olay üniversitede yani üniversitenin adında değil de hocalarımızda bitiyor. ben iyi üniversite kavramına inanmıyorum iyi hoca kavramına inanıyorum. hocaları baz alıyorum üniversite isimlerini değil. zaten hocalar iyi olunca o üniversitede iyi olmuş oluyor.
  • Arkadaşlar bu kadar uzun yazılanları okduğuınuz için teşekkürü borç bilirim ancak yazdıklarımla anlatmak istediklerimi tam aktaramamışım sanırım... O nedenle şimdi yazacaklarımı tartışığ ortak bir paydada buluşuruz inşallah....

    Öncelikle illaki Türkçe bir derleyici olsun Türkçe sistem yazılsın ve dünyada herşey Türkçe olsun demiyorum olmaz zaten yazılımın faşist bir tarafı mı olur? ;-) Ama bildiğimiz gibi makinaların da bir dili ki günümüzde İngilizce olmakta bu seçme veya sevme şansı, seçeneği veya hobisi yoktur. kodların br kısmını İngilizce yazıp sonrasında Japonca devam eden program görmedim derlendiğini de duymadım çünkü; makinalar sadece kendi dillerinde konuşurlar yaaa biliyorsunuz işte 001010101 gibi.. E zamanında adamlar bu makina diliyle yazmaktansa kendilerince anlamlandırabilecekleri kelime, kısaltma ve simgeler kullanmayı akıl etmişlerki program yazmak hem daha kolay olsun hemde yazdıkları şeye bakınca kendilerine de bir anlam ifade edebilsin. Peki sizce bilgisayar o yazılan İngilizce kelimelerden ne anlıyor dersem tabii ki anlamlı bişey anlamıyo zaten düşünemeyen bir makina yığınına anlam vermeye çalışan bizleriz. Aynen benim bu yazdıklarım gibi ve sizin ekranda gördüklerinizi yapan sadece iki karakter "0" ve "1" 'ler başka bişey değil, zaten mühendisler var onlara anlatmak haddim değildir affedin ama zamanında elin herifinin yaptığını şimdi neden biz yapamayalım diye sormak istiyorum. Sonuçta makine dili işlemcinin anladigi tek dil, her komut sayilardan oluşur her sayi işlemciye ne iş yapmasi gerektigini ifade eden bir komuttur.. programcılar bu sayıları akıllarında tutamadıklarindan "mnemonic" denen ve "xor, add, mov, jmp, rts" gibi nispeten daha anlaşılır şekilde adlandirirlar ve "assembler" denen yazılımlarla makina diline çevirirler.

    Peli şimdi o daha anlaşılır kelimeleri mesela "add:ekle, mov:taşı, jmp:atla...." diye daha anlaşılır yapılsaydı en azından bizlerin anlayabileceği şekilde düzenlense diyorum o zaman insanımız daha az çaba harcayıp mühendis olmasa bile en azından yapan adam şunu yapmak istemiş burda makine şöyle davranıyo diye bi fikir sahibi olsa kötü mü olurdu? Ama illaki işte deve işte hendek ya yabancı dil öğrenmeye kasacan kendini biryıl harcayacan ve dil öğrenecen ve sonuçta öğrendiklerinde topu topu bikaçyüz kelime ve dilbisinden geriye bişey kalmayacak ve o kelimeleri de programcı olmak için makinaden bir bit kurtaracam diye kasıp anlamsız bu kısaltmalara maruz kalacan diyorsnız buna karşıyım işte arkadaşım. Sonuçta bunlar olmaz işler değil ama zaman kaybı sadece dil öğrenmekle bitmiyo çünkü bişey lazım olsa bu sefer kaynaklar yabancı dilde.. ya dahi olcan kimseye muhtaç olmadan yazacan kodunu yada cebelleşecen ecnebi kaynaklarla...

    Süper lise mezunuyum, ülkenin önde gelen üniversitelerinden (sözde sıralamaya göre dört veya beşinci okulu ) eğitim almaktayımve bir yılımda üniversitede feda oldu yabancı dil uğruna ve sözde iyi derece dil biliyor sayılırım ama yabancı kaynak okumak sıkıntı yapı be kardeşim ;-( sonuçta ortaya konuyla alakalı deyimler, kısaltmalar, bilim insanlarının yazdıkları ağır dillerle mühendis ve gönüllü kişilerin yazdıkları şaka ve esprili yazıların okuması bi süre sonra sıkıyo ve neden daha anlaşılabilir bişey yok diye soruyorum kendime ve sonuçta KENDİ DİLİMDE BİLE OLSA HERKESİN SEVİYESİNE UYGUN TARZDA ANLATILMADIKÇA YARARLI OLAMAYACAĞI kanısına vardım. Üniversitenin ilk yılında değerli Prof. Dr. ...... ..... hocamızın biri şunu anlatmıştı (bu arada yazayım da fen bilimlerinden bi alanda eğitim aldım yani bilgisayarla alakam olsa da mühendis yada teknik insan değilim ne yapayım üzgünüm ama oldu bi kaza...) yaptığınız işi anlatırken karşınızdaki kişinin eğitimi ne olursa olsun söylediklerinizi tam olarak anlamalı bu insan tarlasında çalışan Sarı Çizmeli Mehmet Ağa da olsa onun diliyle bu insan büyük şirketlerin CEO ları bile olsa onların anlayacağı dilde hatta ilkokul çocuğu bi yana okuma bilmeyen bir kişiye bile anlatsanız ne yaptığınızı O bile anlayabilmeli...

    O halde şimdi neden yazılım üretemiyoruz sorusuna dönelim, 3. Linux Şenlikleri'nde son günde olsa katıldım pek memnun kalmasamda şenliğin daha başarılı olacağı günleri düşledim ve bununla avundum şimdilik. Dedikleriniz gibi orda FreeBSD kitabı ve yazarlarından bir arkadaş vardı kısa da olsa sohbet etme imkanımız oldu. Sağolsun okumuş eğitimin almış ve çalışıp çabalamışlar güzel bi kitap çıkarmışlar ortaya hatta sanırım şenlikde indirimde vardı neyse...konuşmamızda sordum "Neden Türk yazılımları az, neden bi işletim sistemimiz yok bu kadar zor mu yapması yoksa biz mi yapamayız?" Başlarda maddi imkansızlık sonuçta hadi yapalım deseniz bile binlerce kişi çalışıp ancak birkaç yılda yapabiliyor değil mi? falan bahsetti.
    Anlaşılan özel sektörün bu işe para ayırması hayal ama üniversitelerden bahsettik sonuçta kendiside kitabın yazarlarından biri (şuan ismini hatırlayamıyorum kusura bakmasın..) ve çalıştığı yerde sanırım sistem mühendisiydi ama gayretli kişiler bu işede meraklılar memur zihniyetinde değil yanii ve ortada güzel bir ürün var üniversiteler konusunda aslında bu işin istense TÜRKİYEDEKİ EĞİTİM SİSTEMİ BİR YANA GÜZEL ÇALIŞMALAR YAPAN VE BİLİMSEL ÇALIŞMALARLA UĞRAŞAN OKULLAR DA VAR VE EĞER İSTENSE ÜNİVERSİTE HOCALARININ DA YOL GÖSTERMESİ, YARDIMCI OLMASIYLA ÖĞRENCİLERİNE SADECE ÖDEV OLARAK VERSE, PROJE OLARAK YAPTIRSA BİLE ÜÇ YADA DÖRT YILA KADAR ÇALIŞAN BİR SİSTEM YAPILABİLİR ÇÜNKÜ BİR ÇOK MÜHENDİSLİK OKULU VE ORALARDA OKUYAN ÜLKENİN EN ZEKİ VE BAŞARILI BİNLERCE MÜHENDİS ADAYI GENCİMİZ VAR... Şimdi halen olmazmı diyorsunuz...

    Ve son olarak arkadaşlar sadece Türkçe olsun istiyormuşum gibi anlaşılmasın ama burada bizim için yapılsın ve istenirse başarılı olursa kodlar elbette mühendislikte olduğu kadar filolojide de geri kalmayan üniversitelerimizinde katkısıyla kısa zamanda bu kodların açıklamaların istenilen dile çevrilmesi yapılabilir. sonuçta istediğim şey makina dilini bana kendi dilimde yazacağım arayüz belki yapılsa benim yazdıklarımı makina daha sonra kendi anlayacağı dile çevirse, İtalyan da aynı programı kullansa ama onların kullanacağı kelimelere adepte olacak arabirimler olsa ve sanki O da kendi dilinde yazıyor gibi olsa ama makina yine anlayacağı dile çevirse, Arabından Japona, Kızılderilisinden Eskimoya, İbraniceden Sümer diline kadar dilden bağımsız bir kodlama olsa assembler gibi makina koduna dönüşse sonraları ve dağıtımlar ortak bi dilde olsa mesela burada gocunmam dünya kabul ettiyse kodlar İngilizce verilir ortak bi alana isteyen zaten hemen kendi dilinde bulur bilgisayarına inince....

    günümüzde işlemciyi yormayalım, bellek harcamayalım, internetten çok fatura gelmesin telefon meşgul kalmasın olayları bitti o halde neden halen eski hacker, coder veya bilmem ne gibi daha iyisini yapmak için işi arapsaçına çevirmeye yaw biraz ucun olsun herkes anlasın

    okuduğunuz için teşekkür ederim, bundan sonra elimden geldiğince anlatmak istediklerimi daha az kelimeyle yetinerek anlatmaya çalışacağıma emin olabilirsiniz. ;-)




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Bu program nasıl?
    2 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Dil konusundaki fikirleriniz eminim ki birkaç yıl içerisinde değişecektir. Yazdığınız bu yeni cevaptan sonra bile yukarıda yazdığım yorum hala geçerliliğini koruyor. Hadi kodları bir yorumlayıcı kendiliğinden çevirdi. Bu konuda tek bir sorum olacak: Yorum satırlarını ne yapacak?

    quote:

    günümüzde işlemciyi yormayalım, bellek harcamayalım, internetten çok fatura gelmesin telefon meşgul kalmasın olayları bitti o halde neden halen eski hacker, coder veya bilmem ne gibi daha iyisini yapmak için işi arapsaçına çevirmeye yaw biraz ucun olsun herkes anlasın


    Bu fikre nereden kapıldınız bilmiyorum ama işlemci yorma ve bellek harcama endişeleri halen devam eden bir şey. Bir işi yapmak için atıyorum yüz bin kere işlemci döngüsüne neden olacak bir kod yazıyorsanız ve bu aslında on bin döngüde halledilebilecekse o zaman kötü programcının dik alasısınız demektir. Bunu birkaç tane kullanıcının aynı anda kullandığı bir yazılımda önemsemeyebilirsiniz ama, yüzlerce kullanıcının aynı anda yük bindirdiği bir ERP projesinde çuvallarsınız. Sanırım memory leak, buffer overflow gibi konuları biraz araştırırsanız da bu fikirlerinizden hemen vazgeçersiniz.

    Bu arada "aman işlemci boşuna yorulmasın, aman memory leak oluşmasın" diye yazılan kodlar karmaşık değildir. Aksine daha sade ve daha düzenlidir. Kodlama bir sihirdir. Sihir yapmayı bilmeyen ya da iyi sihir yapamayan kişinin o kodları anlamaması son derece doğaldır. Her önüne gelen kod yazabilir. Ama kod ile iyi kod arasında fark vardır. Tıpkı programcı ile iyi programcı arasında olduğu gibi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Challenger -- 19 Kasım 2004, 10:06:45 >




  • aynen katiliyorum.

    gidip programlamada kullandigimiz dili turkcelestirme iyi program yazmayi beaberinde getirmez. bana kalirsa bu sadece bir bahane. yani, C dilini dusunursen, "if", "else", "while", "for", "struct" ve zaten pointer'lar ve array'ler icin kelime bile kullanilmiyor (*,[]). ve sadece bunlar kullanilarak bu dilde herseyi yapabiliyorsun.
    bunlar turkcelesse nolur turkcelesmese nolur. iyi programci kodun calismasindan degil, nasil calistigindan belli olur. syntax onemli degildir, onemli olan olusturdugun algoritmadir. A kisi program yazar 5 saniyede calisir B kisi yazar 50 saniyede calisir. bu durumda B kisine programi yazdi calistirabildi diye iyi programci diyemessin. cok kullanicili sistemlerde islemci yormama bellek dusunmeme gibi bir durum soz konusu da olamaz. kullandigin yanlis algoritma calissa bile zamanla memory leak sebebiyle o sistemi cokertebilir. Algoritma olusturmak biraz da kabiliyet ishi, kabiliyetin varsa ve egitimini alirsan gercekten iyi programci olursun.

    iyi programlama acisindan kodun dili degil niteligi cok daha onemlidir.




  • açıkçası ben bir bilgisayar mühendisi değilim her ne kadar mühendis olsamda, ve çoğu üniversitelerimizdeki eğitimin iş hayatı ve diğer işler için yeterli olduğunu söyleyebilcek kadar yalancı da değilim ama türkiyede yeteri kadar sistem ve program yazılamamasının sebebinin devletin konuya olan yaklaşımı olduğunu söylemekte kendimi haksız bulmuyorum.
    programlamacılık konusunda söylediklerinize katılıyorum. şu an bir firmaya kurmakta olduğum bir erp programı bazen insanı deli edebiliyor bu saydığınız sebeplerden dolayı eğer bu işi kolay ve kısa hale getirebilecek bir şey varken yapmıyorsak bu büyük sorundur bence.
    herşeye rağmen zamanla bizimde büyük ve güzel programlar çıkaracağımıza inancım tam
    bunun için ne gerekirse yapmamız lazım




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Challenger
    Kodlama bir sihirdir. Sihir yapmayı bilmeyen ya da iyi sihir yapamayan kişinin o kodları anlamaması son derece doğaldır. Her önüne gelen kod yazabilir. Ama kod ile iyi kod arasında fark vardır. Tıpkı programcı ile iyi programcı arasında olduğu gibi.

    Uzun uzun yazacaktım ama burada Challenger gayet iyi özetlemiş. Biraz daha abartıp "koder olunmaz doğulur" bile diyebilirim.

    Bir konunun anadilimizde olup olmaması popülerliğini arttırmıyor. Yukardaki yazılarda çokça bahsedilmiş, kodların karşılıklarının türkçe olması işleri kolaylaştırmaz. Kullanıyorsanız türkçe işletim sisteminde "biçimlemek" ile karşılaşırsınız. Bilgisayar ile yeni tanışan birine hiçbirşey ifade etmez, altını doldurmanız tanımlamanız gerekir. Kısacası "Format" kadar yabancıyızdır. Yeni birşey öğrenmeye yabancı dille başlamakta yarar var. En azından yeni türkçe kaynaklar yaratılana kadar yabancı olanlara mahkumuz.

    Bazılarınız gibi ben bu işe başladığımda bırakın türkçe derleyiciyi, işletim sistemini, türkçe klavye bile yoktu. Şanslıydım ki ingilizcem bazı temel bilgileri öğrenmeme yetti. Şimdilerde ise tamamen ingilizce işletim sistemleri, ingilizce dilli ofis programları, hatta kodlarımda ingilizce değişken isimleri seçiyorum, çünkü kolay geliyor. Tabi bu tamamen benim seçimim.

    Geleyim türk programcıların artmasına, bu ancak türk vatandaşının programa para verme ahlakını yakalamasıyla artar. Bu kadar kaçak kullanımın olduğu ülkede, anadilinizle yazacağınız programa harcadığınız emeğe saygı duyulacağını sanıyorsanız -şimdilik- yanılıyorsunuz. Umarım gelecekte değişir, önce ulusal bir işletim sistemimiz olur. Ve başka bir sürü yazılımımız. Şundan da emin olalım ki aramızda çok iyi programcılar zaten var.




  • quote:

    Geleyim türk programcıların artmasına, bu ancak türk vatandaşının programa para verme ahlakını yakalamasıyla artar. Bu kadar kaçak kullanımın olduğu ülkede, anadilinizle yazacağınız programa harcadığınız emeğe saygı duyulacağını sanıyorsanız -şimdilik- yanılıyorsunuz. Umarım gelecekte değişir, önce ulusal bir işletim sistemimiz olur. Ve başka bir sürü yazılımımız. Şundan da emin olalım ki aramızda çok iyi programcılar zaten var.


    Kesinlikle katılıyorum. Özgür yazılımı bile beleş yazılım zanneden, bir yerde yayınlanan bir makale veya yazıyı kaynak ve yazanın haklarına saygı duymadan alıp kopyalayıp yapıştıran, ben öğrenmek için kullanıyorum o nedenle lisanssız kullansam da olur diyen, bir şeyi iyi olduğu için değil ucuz veya bedava olduğu için kullanan ve sorun çıktığında da veryansın eden zihniyet değişmediği müddetçe ve emeğe saygı duyulmadığı müddetçe işimiz çok zor.

    Türkiye' de gerçekten harika programcılar var ve harika işler çıkarıyorlar. EnderUNIX grubunu örnek göstermiştim ama sadece onlarla sınırlı değil. Birçok oluşumun e-posta listesine üyeyim, web sitelerini, forumlarını sürekli takip ediyorum ve yapabileceğim bir şey varsa yapmaya çalışıyorum. Oralarda bir şeyler üretmek için çabalayan insanları gördükçe, akşamları eve giderken içimde tuhaf bir mutlulukla gidiyorum. Çünkü ülkede iyi şeyler yapmaya çalışan insanlar var.

    Emin olun ki bu insanlar iyi bir şeyler yapıyorlar. Ama sayıları o kadar az ki. Destek görmedikçe, emeklerine değer verilmedikçe o iyi şeylerin gerçekleşmesi çok.




  • yazdıklarınızı okuduktan sonra kan beynime fırladı ama şimdi sakince yazmaya gayret göstereceğim,

    gelelim bilgisayarı yormayalım meselesine, aferin hepiniz ananızdan coder doğmuş wizard ve son derece cool insanlarsınız ama bundan sonra olmayada çalışmayacağım, çünkü sistem veya adam gibi milletin kullanacağı iyi bi program yazarken dedeiklerinizde haklı sayılabilirsiniz ama gel görki daha FORMAT kelimesini anlamayan insana bunu öğrenebilmek için ya lise mezunu olmasına yada ezbere ne yaptığını bilmeden on yaşlaşında çocuklara belleterek olmaz bu iş. format nedir bilmeyen birine dos öğretmek ise deveye kuğu gölü balesi yaptırmak olcaktır, hanginiz bir tanıdığına bilgisayarında bir sorun olunca gidip yardım etymiyo yada bir program anlatmakiçin kendini telef etmiyo ve sonuçta bu kadar basit bişey için adam rahatsız edilirmi ne salaklar var demiyor yoksa şehirdeki ve ülkedeki tüm salaklar benim çevremdemi toplanmış? komşunun oğlu nerden bilsin format atmak nedir yeni almış bilgisayarını önceleri ise zaten cafelerde oyun oynamaktan oyuncak sanıyo aleti, yada ne bilsin mahallenin güzel kızı TCP/IP ayarlarını o da ancak cafelerde chat yaptı bunca zaman, Zaten bu oyuncaklar biraz pahalı yada milletimizin gücü o kadar değil bakkal amca nerden anlasın aldığı yazılım korsanmı adam bilgisayar alıyor markalı pahalıya geliyo satıcı toplayalım mı diyo? zaten sanayide toplama çıkma parçaya alışık milletmiz olmaz sıfır isterim ben bi kere alıcaz evde bozulursa ne yaparız sonra diyince satıcımız sırıtıyo ve parçaları yeni yeni ve kutusunda olup sadece isimsiz bilgisayar olcağını deyince adamımız ne yapsın abii üstelik alıyor KDV falan da ödüyor sanıyorki iyi bişey aldı ve yükleniyor ilk kaçak yazılım orda Windows XP, hatta Ofis, hatta resim düzenleyici, oyunlar, multimedya yazılımlar.... Adam pek sevinçli şimdi 800 ytl bilgisayara veren adama bunlar içinde 1500 ytl vercen denilir mi? size bütün fotografçılar orjinal photoshop mu kullanıyo... ewet arkadaşlar zaten alınmasıyla bi beleya girmiş olan aile artık her derdinde ya teknik servisi (masa bitti, any tuşu nerde, bu bozuk,...) aramak yerine sizin başınızı ağrıtmaya adaydır ve herdaim hazır olda olmanız gerekir zira bu kişi Allah muhafaza ailedense amca, dayı falan yandığınızı resmidir...
    şimdi burda eziyet çeken kim yoo burada eziyet çeken bilgisayarı alan kişi, ya markalı alcak orjinal Windows yüklü olcak birde ona para verecek ama ofis alır mı bilmem bir oyuna 50 ila 100 ytl arası verirmi bilmem hadi verdi aldı 1000 ytl PC, çocuk sıkılıp heray bir oyun istese ne kadar korsana karşı duracak... hiç kurs iyatlarından haberiniz var mı? yaa siz varsınız çözersiniz abisi....
    şimdi bu adamlara eziyet değil mi anlayacağı şekilde kullanacağı bi alet alamamış olması, şimdi yazık değil mi cafede oyun oynayıp, chat yapıp da bi parça bilgi kırıktısından yoksun kalması, ve onursuzluk değil mi kafe açarken milyarlar veren adamların her yazılımı kaçak kullanması, herkes diğerinden öyle görmüş microsoft kapalı kutu, linux ise pandoranın kutusu başının belası kurması kullanması bilmeyene şimdi hangi zihniyetle sihirbaz olup kod yazsanızda milleti öcü gibi ürkütmeler en basit ayarları bile yaparken korkusundan zırt pırt kapınızı aşındırmaları ve aldığınız övgüler sonucu giden küfürler kime... Bill Gates iyi bişey yapmış ama onlar bile zorlanırken hesap makinasını bile geç girdiği ülkemde artan bilişim hızına neden türkçe kaynak ve yazılımlardan mahrum bırakma isteği...
    eğerki anlaşılır dilde izah edilse insanımıza herşey hakkında bilgisi olan milletimiz irc kanallarında lamerlik yapmayı bırakırda bişey öğrenmek istemez mi, oyunlarda bot kullanmayı seven çocuklar bot nedir sorusuna anlamsız şu şu birde şuna basınca olan şey demekten kurtulmaz mı? Ben bunlarda yazılımcı olsun demiyorum ama ne olduğunu bilsin, eğitim alcak kşi de en azından daha rahat yazsın istediğini for, while, go, if yerine eğer.., iken..., için..., yap.., başla.. bitir.. gibi kelimeler kullansa zor mu olacak sizin için yoksa yazdıklarınız büyüsünün kaybolmasından mı korkuyorsunuz. mesela bu form binlerce kez okudun mu sanırsınız... yapmayın lütfen ağır bir nesneyi F5 tuşunun üstüne koyunca artıyo işte sayaç ama ben anlamam bu kadar karışık web programlamayı ASP Playground Advanced Edition 2.3 yapmış yapacağını ama zoruma gidiyor arkadaşlar her web sitesi açmak isteyen bunları mı kullanmak zorunda ama bakın html düzenleyiciler var nede rahat halleiyuor bilen işini neden C++ için olmasın bunlar, neden Delphy veya Emacs gibi birde Türkçe yazılım olsada kullansak ve çeşit çeşit güzellikler çıksa...
    adamlar artık robot demiyor yaptığı oyuncaklara, Hondanın robotu geliyor ülkeye arçelik çelik diye ouncak kullanıyor reklamlarda sizin zorunuza gitmez mi yaa, Lego bile artık birkaç devre ve motorla java destekli programlanan oyuncaklar çıkarıyo bunlardan robot, araba, ve hareketli oyuncaklar yapıp oynutor elin oğlu bizler reklamlarda görürüz tebessüm ederiz halimize. Kendi cebini düşünen, kendi egosunu tatmin için kod yazan kişilere diyeceğim yok ama madem iyi şeylerde oluyor hadi bi elde sen, bir elde o atsın ve yazılım yapmak web düzenleyicilerde olduğu kadar kolay olsun yoksa bu sayfanın sadece notdefterinde mi yazıldığına inanayım bunun bir arabirimi yok mu? yazarken yukarda gördüğüm "quote link color list image code right center" bunları öğrenmek kolay ama gel görki daha formu kullanmak için bile yabancı dil kullanmak gerek haaa sakın bana türkçesini yazalım demeyin içini türk yapalım, arap, afrika doğu dillerinde yapalım içi makina kodu dışı kendi dilimizde olsun

    gelelim bellek işlemci sorununa karseşim elin adamı bilgisayar yarıştırıyo bizim gibi at yarışı değil, ev kullanıcısının hıza ne gereği var başta çalışşın olur madem hız ve donanım sorunu vasr yazarsın programı kodlar halinde yaparsın kendi derleyicisini içine ve birdev derlenmiş koyarsın yada direk binary bak linuxa ./configure ./make ./make install diye halletmiş adam ne var yani sende kodunu yazsan ve bakınca bende o da şu da anlasa dayının oğlu, komşunun kızı sormasa bu hata ne ne yapcam diye çok mu zor bunu yapmak ve çok mu zor yazdıklarınızı ingilizceye çevirmek illaki evrensel olsun derseniz...

    masaüstü bilgisayar ile şirketlerin kullandığı veya devletinki farklı elbette zaten teraflop hızında işlem yapan alet bizde olsa varsın azcık beklesin




  • Şu uzun uzun ve hararetli bir şekilde yazdıklarınızın programcılıkla hiçbir ilgisi yok. If' in "eğer" olması foreach' in "herbirisi için" anlamına gelmesinin bakkal amca, komşu kızı, dayı oğluna ne faydası var? Biz arayüzlerin ve kullanıcı etkileşiminin Türkçe olmasına karşı değiliz. Biz programlama dillerinin temel olarak Türkçe olmasına karşıyız. Bu dilimizi sevmediğimiz anlamına gelmiyor. Bu "artık asıl treni kaçırdığımız, bir sonraki trene binebileceğimiz fakat yeni bir tren icat etmemize gerek olmadığı" anlamına geliyor. Hem fareyi sürükleyecek yer bitti diyen kullanıcı, arayüz Türkçe olduğu halde böyle yapıyor. Peki programlama dilleri Türkçe olunca yapmayacak mı? Üstelik o "any tuşu nerede?" hikayesi Amerika' da yaşanmış bir olaydır. Yani programlama dilleri, mesajlar, herşey İngilizce olmasına rağmen İngilizce konuşan bir insan bunu yaşamıştır. Peki neden programlama dilleri İngilizce olduğu halde böyle bir durum olmuş?

    Hem yazılım dökümantasyonunun Türkçe olmasına karşı olsaydım makale çevireceğim diye otobüslerde, işten gelince gece yarısında yatağımda bir tarafımı yırtmazdım.

    Yazdıklarınızda lisanssız yazılım kullanımının meşru olduğunu savunduğunuzun farkında mısınız? Peki bunun suç olduğunu biliyor musunuz? Lisans ücretlerinin yüksek olması, lisanssız yazılımı meşru kılmaz. Eğer bir yazılımının lisans ücretini yüksek buluyorsanız daha iyi alternatifini kullanın. Kaldı ki Windows kullanmak zorunda değil bakkal amca, komşu kızı, dayı oğlu. Bilgisayarın B' sinden anlamayıp Linux kullanan yığınla tanıdığım var. Hiçbiri de şikayetçi olmadı bugüne kadar. Ha kullanılan yazılımın alternatifi yok ama lisansını alacak para da yok. O halde yine yasal yollar var. Ticaret kanunları boşuna mı var? Gidin bir dava açın. Olmadı savcılığa ilgili şirket hakkında "tekel durumunu kötüye kullanma" suçuyla suç duyurusunda bulunun.

    Biz Türk yazılımı olsa da onu yapanların emeğine saygı duyulmaz demiştik. Herşeyi beleşi getirme zihniyeti Türk yazılımına para verecek mi ya da yazılımcımıza saygı gösterecek mi? Ben kendi geçimimi sağlayamayınca yazılımımı kullanarak herkes zengin olsun ha? Benim de hayatımı devam ettirmem gerek. Ben hayatımı devam ettirebileyim ki yazılımım da gelişebilsin. Üstelik özgür yazılımların çoğu ücretsizken ona bile saygı duyulmadıktan sonra bana komşu kızından, bakkal amcadan bilmem kimden bahsetmeyin. Ben emeğe saygı dedim. İnşaat ustasını çağırıp iş yaptırdıktan sonra, onun emeğine saygı duymayıp para vermemeye veya onu sıkıntıya sokacak kadar ucuza kapatmaya benzer bu. Ha eğer usta faiş bir ücret istediyse de hakkınızı ararsınız ya da gider başka ustaya yaptırırsınız. Bana sakın Microsoft ve benzeri şirketlerin çok zengin olduğundan bahsetmeyin. Ben Türk yazılımcısı olarak zengin falan değilim. Varsayalım bir sistem geliştirdim ve bunun karşılığında para kazanmam gerek (özgür yazılımcıyım ve özgür yazılımdan da para kazanılır). Hem ben sizin milyon katınız kadar da zengin olsam, sizden milyon kez de fakir olsam emek emektir ve saygı duyulması ve karşılığının verilmesi gerekir. Ben faiş fiyata yazılım satmak istersem (bakınız Microsoft, Oracle vs..) o zaman bana karşı hakkınızı savunmalısınız. Bilmem analatabildim mi?

    quote:


    gelelim bellek işlemci sorununa karseşim elin adamı bilgisayar yarıştırıyo bizim gibi at yarışı değil, ev kullanıcısının hıza ne gereği var başta çalışşın olur madem hız ve donanım sorunu vasr yazarsın programı kodlar halinde yaparsın kendi derleyicisini içine ve birdev derlenmiş koyarsın yada direk binary bak linuxa ./configure ./make ./make install diye halletmiş adam ne var yani sende kodunu yazsan ve bakınca bende o da şu da anlasa dayının oğlu, komşunun kızı sormasa bu hata ne ne yapcam diye çok mu zor bunu yapmak ve çok mu zor yazdıklarınızı ingilizceye çevirmek illaki evrensel olsun derseniz...


    Amerika' daki ev kullanıcıların kullandığı bilgisayarlar ile bizim kullandığımızı bilgisayarlar arasında bir fark yok merak etmeyin. Ev kullanıcısının hıza ne ihtiyacı mı var? Dalga geçiyorsunuz herhalde. Siz bir kelime şilemci programını açmak istediğinizde yarım saat, bir menü açılmasını istediğinizde 20 saniye beklemek istermisiniz? Lütfen mantıklı olun.

    Hem bakkal amca, internette sohbet yapan komşu kızından bahsediyorsunuz hem de make install gibi şeylerden. Bunu Amerika' daki kullanıcılar yapabiliyor mu sanıyorsunuz?

    quote:


    masaüstü bilgisayar ile şirketlerin kullandığı veya devletinki farklı elbette zaten teraflop hızında işlem yapan alet bizde olsa varsın azcık beklesin


    Siz Amerika' da her yerde Sun Fire 15K' lar, SGI Altix' ler falan mı kullanılıyor sanıyorsunuz? Masa üstü bilgisayar ile bu bilgisayarlar arasındaki hız farkının "azıcık beklemek" mi olduğunu sanıyorsunuz? Saatlerce beklemek, yok günlerce hatta hafatalarca beklemek desek daha doğru olur.

    Yazdıklarınızı okuyunca mantığınıza hayran kaldığımı ve lisans konusunda yazdıklarınızı okuyunca da cinlerimin tepeme çıktığını belirteyim.




  • yani hem niye program yazamıyoruz diyosunuz...hemde resmen programa para verilmez diyosunuz... peki programı yazacak adam ne ile yaşayacak?????



    challenger a katılıyorum.. yani c programlama dilindeki if i eger diye yazmanın ne bana ne komşuma nede türkiyeye yararı olur...

    program yazmak isteyen bu haliyle yazabilir..hemde sorununa çok daha kolay çözüm bulabilir.. teknoloji üretmek istiyosanız ingilizce bileceksiniz BUGÜN!!!! gelecekte belki arapça yada umarım TÜRKÇE bilmek gerekebilir.. ama bunu gerçekleştirmek için BUGÜN ingilizce bilmek gerekiyor..
  • Lisans konusunda çok ciddiyim ve taviz veremem siz okurken orjinal yazılım mı kullandınız?
    sözde sıralamalarda ülkenin zaman zaman dört veya beşinci sırasında yer alan okullarının birinde okudum ve biz yasal olmadan kullandık yazılımları üstelik korsancılardan değil bizzat hocalardan edinerek verdin mi CD parası yazıyor üniversite hocası lisans falan tanımıyor merak etme sadece bu bizim okulda değil heryerde böyledir yok eğer mimarlar onbinlerce dolara çizim programı alamıyorsa onu eleştirin ama daha harcı ödemekte zorlanan öğrencilerin olduğu yerde herkesten bu paranın çıkmasını istemek bu ülkenin parasına değer vermemek, emeğini simsarlara vermekten başka nedir, yok ofis çalışanı ise, devlet şirket veya kurum bazında ise kullanıcı olarak mecbur verecen tabii parasını...
    Hem neden emeğe karşı olayım elbette alternatif, ucuz ve hatta ücretsiz yazılımlar vardır ama bunlar yemez, içmez makina yada melek insanlar değil sadece son kullanıcıdan para almasalarda olur ya çalıştıkları yer, okul yada vakıf bağışlarla ayakta durur yada sponsor almak, reklam almak veya yaptığı ürünü yeni yazılım yapanlara satmakla ayakta kalırlar. Mesela MP3 yasal değil demi illa korsan diye üç kuruşa tamah eden sanatçılar bangır bangır bağırıyo madem yasal değil o halde MP3 çalan alet yapılmasın yada satılmasın mesela en basitinden bugün arçelik bile mp3 çalar yapıyo hangi sanatçı karşı çıkıyo, gazeteler ve pazarlarda MP3 çalar, VCD ve oyunlu aletlerle dolduruyorlar sonra korsan film izleme diyorlar mantıklı mı? İsimsiz toplama bilgisayar diye satılır heryerde isimsiz ürün mü olur o halde gitsinler ve sanayi bakanlığı, odası, ticaret vergi cart curt para versinler ve bize markalı kakalasınlar diyorsan ewet yapsınlar keşke hepsi öyle olsa ve lisanssız yazılım kalmasa daha yeni satılan herbilgisayarda microsoft para kazansın ama evinde ne MP3 dinle, ne film izle ne divx.. şimdi ne yapayım bu aletle ben bir oyun alsan yüzlerce milyon adama koyuyor bu sana bana koymaz ama benim yaşadığım yer çocuklar cafeye para yağdırıyo ve simsarlar parayı alıyoo ne var yanii birkaçyüzbin kişi de azcık yasadışı kullansa. Hem sen sanıyor musun ki microsoft bundan şikayetçi yoo asla değil hatta bilakis memnun, nasıl olurda yıllarını verdikleri yazılım dünyanın en iyi şirketinin malı hemen korsana çıkıyo şifresini kırmak bu kadar kolay mı?
    daha iyi bi koruma önlemi alamamışlar mı? yok kazın ayağı öyle değil işte adamlar millet evinde, cafede, her gittiği yerde kullansın da bağımlı olsun, alışsın diye janjanlı makyajlarla yapıyo ve sürüyo piyasaya hatta korsanı heryerde bulunan yazılım arasanız emin olun var peynir ekmek gibi satıyo ve koca devlet buna müsade ediyo da elin oğlu kızmıyoo haaa...
    SP2 yüklerken çok kimsenin yazılımı korsan diye uyarı aldı hani FCKGW ilebaşlayan serial numarası korsan yüzünden karalisteye alınmışmış ya diğerleri adam yüklediği yazılımı bilmez mi diğer korsanlarla da mücadele etsin bakalım KOCA MIRCOSOFT KORSANA KARIŞMIYO Bİ BİZ DOĞRU SÖYLÜYORUZ HAA? eminim senin tanıdıklarında enaz senin kadar zeki olabilir ama buralardakiler önlerinde alıştıkları masaüstü olmayınca apışıp kalıyooo...

    Geçelim para kazanma konusuna, sende yap kardeşim çalışan bişey mesela baj bi çok site flaş istiyo, asp kullanıyo, java uygulaması gerektiriyo... o zaman senden paramı alıyolar bedava dağıtıyolar değil mi çünkü sen al kullan herkes sevsin tüm internette bunlarda yer alsın para kazanayım peşinde adam kullananı ezeyim demiyo, oyun şirketleri babasının hayrına cola, lastik, falan filan reklamı yapmıyo hem onları ben bizi sömürüyo yoksa diyelim EA artık cola turka reklamı yapsın dünyada haa....

    ewet bakkal amca, teyze oğlu diye bahsettik ama onlarda en azından yazılan komutların ne yaptığını değil ondan sonrasını öğrenebilsin, linux ne kadar güzel değil mi ama anlayana istersen alıyorsun metin halinde kodları ve üç komut az beklemekle çalışan acayip güzel bişey çıkıyo ortaya ama orada yazanları ancak bilgili kişiler anlıyo zaman zaman ben bile sorun çıktığında okumaktan bıktığım veya bilmediğim kelimelerle başedemediğim zamanlar oluyor tabii çeviri yapacak kadar bilgi ve becerim olsa asla yılmadan yapardım,

    sizden yeni bi tren yapında kaçanı geçelim demiyorum maalesef bunu yapmak şuan için zor ama imkansız da değil yaa... ama en azından linux olsun windows olsun bunlarda yapılacak derleyicilerle yine aynı sistemlerde çalışan yazılım yapmak herkes için basit olur AMA İLLAKİ ULUSAL BİR SİSTEME İHTİYAÇ VAR BUNU GÖRMEZDEN GELMEK ELE MUHTAÇ OLMAKTIR... adamlar bizle inanılmaz dalga geçiyorlar ve biz de buna izin veriyoruz haa... Mesela cumhuriyet bayramlarında gösterilen tankların yada orda burda övünülen uçakların ne kadarını biz yaptık da övünürüz kullanmak içim bile adamlar karışıyo benim silahımla kıyım yapma diye, bizi tesviye tornacı olarak görmeleri çok mu güzel metal işlerini biz yaparız ama savaş uçaklarının yazılımını elin adamı ve sonra ona güvenirde bekleriz bu konularda ki komplo teorilerini bi yana bırakalım da hocam elalem çocuuğu oynasın diye legoları hareketlendiri yazılım desteği verirken bizde öğrenelim diye ilkokul 4. sınıfa ingilizce eğitimi vermek akıllıca mı madem öğrendik ya sözde altına işaret koyup okuyup imzaladığımız şeyleri kim detaylı okudu yada ne kadar yazılımda bu açıklama türkçe geliyor...

    işim vatan millet sakarya diye ırkcılık yapmak değil sadece gerçekleri anlamak madem ki tercüme yapıp milleti aydınlatıyor bunun için çabalıyorsunuz abi nolcak yaa bunu layıkıyla yapıp artık tercüme bilgiler yerine bizde teknoloji yapsak ama gerçekten teknojoji yapsak diyorum....

    Şimdi son konu ise ewet teorikte abd ve bizde de aynı ev bilgisayarı var ama biz ne kadar sonra teknoloji alıyoruz, neden microsoftun son yazılımı sadece arçelikle satılıyoo başka marka satamıyor dahiii, aldığımız ürüne daha yurda girmeden gümrük, vergi, kdv, ötv, ve satıcıların aşırı karını eklersek kaç kat fazla para veriyoruz dersin burada millet internet faturası yüzünden canı yanarken abd neden fiber optik yada bazı yerlerde kablosuz internet sunuyo bunları zamanında bizlerde alırız hakkaten o zaman deriz az geç olsun ama madem yavaş neden dahada yavaşlatayım diyorsanız abi yavaşlamaz yaa çünkü anlamak istemediğiniz şey kodlar yine assembler olsun ama arayüz yada yazdığımız şey türkçe olsun bakan anlayabilsin zaten 0 ve 1 lerden oluşmuş kod ne kadar türkçe ne kadar ingilizce olursa o kadar olsun zamanında onlar kolay anlayalım diye yaptı şimdi herkes kısa zamanda elin oğlu alışıyo ama burda alışmak için ya yılların üniversitede sürünecen yada kendin sürünecen haksız mıyım yaa




  • Ben öğrencinin yazılım kullanımı konusunda bir şey söylememiştim. Ama ticari olarak kullanımda lisans almak gerekir. "Öğrenmek için kullanıyorum" ayaklarıyla çok kullanan ticarethaneler var. Çok merak ediyorsanız kullandığım yazılımların çoğunun lisansı vardı. Şu anda ise lisanssız yazılım kullanmıyorum.

    Bu arada haberiniz olsun MP3 yasaldır. MP3 bir ses sıkıştırma dosya biçimidir ve insanların kendilerine ait müzik parçalarını arşivleyebilmesi ve bilgisayar ortamında dinleyebilmesi için geliştirilmiştir. Yasal olmayan ise, emek harcayıp da albüm yapan kişilerin şarkılarını MP3 CD' si yapıp satmaktır, kullanmaktır. Iron Maiden' ın bir konserinde Bruce Dickinson şöyle demişti: "Biliyorsunuz yakında yeni albümümüz çıkacak ve şimdi bu albümden parçalar çalacağız. Şimdi yanınızda ses kayıt cihazı, mp3 kaydedici her ne halt varsa isterseniz çıkarın kaydedin. Ama, albüm çıktığında iki şişe bira alacağınıza gidip albümü satın alın" demişti. Sanırım bu sözler durumu iyi anlatabilir.

    Niye sürekli Microsoft diyorsunuz? Bu dünyada Microsoft ürünlerinden başka yazılımlar da var. İnanın bana birçoğu Microsoft ürünlerinden daha kullanışlı. İnsanlar alışana kadar tabi ki sorun yaşayacaktır. Ama sonra çok iyi olacaktır. Yeni öğrenen birisine Linux kullandırırsanız ona alışacak ve son derece rahat kullanacaktır.

    Bu arada Microsoft müşterilerini en çok sömüren şirkettir. Bu nedenle dünyanın en iyi şirketi falan da olamaz.

    Bu arada neden Fransızlar Fransızca programlama dili yapmamışlar? Peki Almanlar? Ama teknolojileri bizden daha ileride öyle değil mi?

    Ulusal bir işletim sistemi arıyorsanız yakında çıkıyor merak etmeyin. Uludağ projesi 2005 yılının ilk çeyreğinde herhalde bitecektir. Nasıl Almanlar' ın SuSE' si varsa bizim de Uludağ' ımız olacak.

    Konu amacından çok uzaklaştı ama size bir soru soracağım. ASELSAN 1919, 1920 ve 1923' ler piyasadayken ve üstüne üstlük bu modellerden birisi döneminde dünyanın en küçük olarak seçilmişken siz ne marka cep telefonu aldınız?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Challenger -- 19 Kasım 2004, 19:21:03 >




  • Uludağı sabırsızlıkla bekliyoruz ama ne kadar yararlı olcak bilmem sonuçta kodu kulanıcı anlamıyorsa sadece mühendis ve teknik insanlar içinse ne farkeder Tübitak Ulusal Dağıtım çıkarsa, son linux şenliklerinde pek görünmediler ortalıkta... peki ya Gelecek Linux ne dersiniz şenlikte standı bile yoktu üstelik olsa ne farkeder fedoranın aynısı sadece multimedyayı artırmışlar falan o kadar yani Gelecek yazılımı varmı içinde bilmiyorum...

    elbette yasal olmayan yazılım kullanmak belki öğrenciler için haklı sebep olabilir ama şirketler ve kullandıkları yazılımla para kazananlar mutlaka parasını verip yasal kullanmalı ama yazılımın üreticiside eğer çok sevdikleri ve para eden programları için milleti alıştırıp bağımlılık yapmasını istemiyor demek saçmalık olur mesela daha seneye belki çıkacak Longhorn nasıl olurda şimdiden korsanı çıkar ortaya bu kapalı yada yasa dışıda olsa reklam yada bağımlılık için millete aşı yapmaktan başka bişey değildir ki, milyar dolarlık şirketlrin güzenlikleri bu kadar basit olamaz değil mi? ne denirse densin bence Microsoft bunu kasıtlı yapıyor mesela bir önerim var onlara günümüzde teknoloji çok ileri değil mi mesela cd üzerinde çalışan linuxler var neden microsoft bir donanım mesela pci kartı çıkarıp yazılımı onun üzerinde yüklü verse ve bunun fiyatı da gerçek değerinde olsa ve kullanıcı bilgisayar alırken bu parça isteğe bağlı satılsa ve tv kartı, ses kartı gibi sisteme takıp çalıştırılsa olmaz mı? işletim sistemi haricindekileri de harddiske yüklese belgeler ayarlar falan sistemde kalsa ve isteyen istediğii zaman bu kartı söküp başka bilgisayara taksa nasıl olur? yapamazlar mı elbette isteseler yaparlar ama o zaman korsan adında cdye yazılıp ev kullanıcılarını kim tavlayacak da çalışacağı yerde windows isteyecek dimi?
    geçelim cep telefonu meselesine yıllar önce finlandaya para verdim maalesf o zamanlar Aselsan varmıydı bilmem ama altı yıldır nokia 3210 kullanırım ve cart curt değiştirip para savurmam.. ama şunu görmek isterdim aselsan daha iyi modeller yapsada şimdi arçelik, vestel bayilerinde onlarında ürünü yer alsa olmaz mı? ama şu bir gerçekki yerli malı diye aldığım ürünleri incelerken çoğunun yabancı olduğunu öğrendim maalesef sen beko sadece türk mü sanırsın yada vesteli çoğu çinde yapılıyoo hocam imkanım olsada aldığım dijital antenin belgelerini göstersem yada diğerlerini...

    yarın büyük ihtimalle başbakanımız Honda nın yaptığı 14 yıl süren Asimo'nun elini sıkarken milletçe ne hissedeceğiz... ya arçelik Çelik diye kuklayla bizle dalga geçecek, ya Veysel uzayda oyuncusu burda dalga geçecek bile o zaman ne hissedeceksiniz...

    şimdi konunu özüne başlık konusuna dönelimde biraz da olsun beni anlamaya çalışın, mesela her ülke kendi dilinde eğitim yapar değil mi? bir çok okulumuzda bizde türkçe yaparız eğitimi ama ülkede yabancı dille eğitim yapanlarda var misal odtü diyelim, adamlar dünya çapında mühendis eleman yetiştirecek elbette gereken dili öğretecek hatta çok çalıştıklarına kaynaklarda yabancı öğrenci mecbur bilecek dili buna bişey dediğim yok ama orda öğretilen konu ile başka okulda öğretilen konu arasında ne fark var? yok ki iki kere iki dört bu odtüde de dört gazide de dört, sütçü imamda, selçukda da dört değil mi hatta oxforda gidin iki kere iki heryerde dört şimdi bunu 2*2=4 desek ne farkedecek herkes anlamayacak mı sadece konuşmalar değişik olcak belki telefuz değişecek aksan farkı olcak ama sonuçta sayılarla ne yaprsanız yapın dört işlem, integral veya fonksiyon nerde ne dille seslendirsen okusan sonuç her yerde aynı olmak zorunda, aynı durum kimyada fizikde temel bilimlerin hepsinde geçerli değil mi hocam? şimdi demek istediğim şu herkes odtüde okumayabilir, bilkente gidemeyebilir ama isteyen kişiye kitaplarda yazanlar aynıdır ha ileri matematik okursun ha calculus ama şidi siz illaki matematik için calculus okuyacaksın dünya bunu okuyor diye zorlamanıza karşıyım, neden calculus okuyum o kadar profesör var onların yaptığı bişey yok mu? ekşi sözlikte şöyle bi yazı var "biz size assembly yarattık sen onu neden görmezden gelirsiniz, yazdığınız tüm programların özünde ona döndüğünü bilmezmisiniz (assembly suresi)" işin şakası bu da gerçeğide bu sonuçta gelmi$ gecmi$ en iyi programlama dili, diger hangi dille kod yazarsaniz yazin compile edildiklerinde o kodlar ozune donup assembly olurlar.....

    şimdi madem matematik dil farketmiyo kodlarda mı fark edecek... asla... o halde neden inat edelim.. yoksa bilgisayar kodları kutsal kitapda mı yazıyorda değişmek mümkün olmasın yada sihirbazlıkta abrakadabra demek mi kimse anlamasın diye karışık olsun... günümüzde muhendis nasıl olunur biliyorsunuz onlarca test denemesi okul derane falan derken kazanılır okul ve sadece des çalışmakla olunuverir ama bunlar insanı uzaklaştırmıyor mu hayattan mesela testlerde şu kitabı kim yazdı? bilmemkim yazmış şu şık, tamam bunu kimçizgi işte bu tamam aferin testi geçiyoruz ve sosyal tamam sayısal içinse zaten herşey belli kurallarla işliyor ama bu ülkede aydın kesim toplumdan uzak yaa kaçak yazılım mp3 cd satılırda kaçak kitap mı olur? ewet gerçekten birileri için okumak bile ucuz olmalı yazar okunmaktan çekinir mi, bu ülkede bilim insanları halktan uzak adamın çocuğu okuyo doktor oluyo acayip bi dilde konuşuyo, hasta neyim var derse acayip latince isimlerle hitap ediyo şuranda şu hastalık var diyemiyormu, eczane desen ilaçlarda yazanları anlamak için kimyacı yada eczacı olmak gerek bu ilaç ağrınızı şöyle giderir diyemezlermi bilim insanları için olduğu kadar bir fabrika kullanıcı için ikinci bir yazı yazamaz mı? yazılım konusunda da bundan başka fark varmı "şu işlem geçersiz bişey yürüttü kapanacak derler hata nedir diye bakarsın ama nafile" nasıl ilacı içmek zorunda isenizi bilgisayarda da tıklamak zorundasın gerisi kime ne değil mi anlaışmak olmak kimin hoşuna gider...

    Şimdi Asimo'ya dönelim merdiven çıkar, oturur komutları anlar insanları tanır bunların hepsi ayrı ayrı programlarla yapılır değil mi mesela bir bardak kola getir derseniz yapar ama gelin bunu bilgisayarda yazılım hatalarıyla deneyelim; sorar getir fonksiyonu nedir? anlatırsınız git al gel ver... bu kez onlarla alakalı yazılımlar da sorun yok diyelim aksi halde sorardı git nedir gel nedir ver nedir diye neyse fonksiyonu yazdınız sorar kola nedir anlatırsın şu özelliklere sahip sıvı hadi yine diğerleri doğru diyelim bu sefer sorar kola tanımsız, ne kadar yani kutumu bardakmı şişemi şimdi tüm bunlarrın kodlarla yazılacağını bi hayal edin elbette bu kadar kısa değil anasının gözü hayvanca bişey çıkacak ortaya yoksa elin çekik gözlüsü 14 yılda bu kadar yapabilmiş dimi... şimdi aynı şeyi küçük kardeşine veya çocuğuna desen hemen bilir ne yapacağını değil mi? ve alın o çocuğu ve asimo ile karşılaştırın ve yazılan kodları gösterin ne anlayacak acaba siz ben baksak milyonlarca s<tırda ne anlayacaz ama eğer anlaşılır bir dilde olsaydı bıkmadan usanmadan yazmak mümkün olurdu değil mi? yada ÖSS de olan bir soruda yazar ne yazmış sevdiğiniz bir kitap yada şiir olsa okumak istemez misiniz? kodları da sevenler var ve açıp bakarlar içine ve herkes anlasın diye araya açıklamalar koyarlar ve bakan çözer durumu benim istediğim ise en azından kitap okuma isteği kadar doğaldır isteyen açıp okusun... ama inat edip şekspiri bile siz eminim ingilizce okumuşşunuzdur değil mi.. yoo ben okumadım ama okuduğum birkaç yabancı yazar varsa onların türkçe tercümelerini okudum elbet şimdi o kitap çevirildi diye basarken yada bilgisayara geçerken kitabın bütünlüğü bozulur mu olmaz tabii ne bilsin makina sadece işini yapar ama orada yazanların yapan insanlar tıpkı algoritmalar yapmak gibi ama sevdiğiniz bir algoritma olmazmı insanın yada merak ettiği tüm kitabı okumayan insanların arka sayfa bilgilerinede bakmaya hakkı yok mu sizce... kitabın özetini edinse yada filmini izlese ne kaybeder yada okusa madem makina koduna dönüyor her yazılım madem matematik tüm dünya dillerinde farklı olsa da sonuçlar aynı neden türkçeden anlayan dil yazılmasın yada kutsal kitapları okudunuz mu yaa içinde ne yazıyor diye baktınız mı mesele Kuran sadece arağça mı olmalı sadece araplar mı anlamalı.... o halde uyduk imama buyurun cenaze namazına ey millet

    Ali Murat Erkorkmaz diye bi adam var, word, excelden tut grafik işlerinde usta yapmış dünyada manyak para kazanacak biriyken o prensipleri olan biri ama ticaret yapamıyor işte tübitakla, orduyla görüşmüş ama devamı gelmemiş nasaya sembolik rakamla iş yapmış bi mimar ve bunlara atari ile başlamış biri şimdi yapay zeka üzerine falan çalışıyor hatta bilgisayarıyla anlamlı sohbetler ediyo bu adam maalesef çalışmaları ingilizce sanırım o adam yaptıklarını bi anlatabilse herkes faydalansa iyi olmaz mı ama tinerci çocuklara kampüs yapmış arsa almış onları eğitip uzay çalışması bilişimci yapacak heyy Allahım neler düşleyenler var size tavsiyem haftaya cuma TV8 de murat birsele sanırım tekrar konuk olcak izlemeniz

    ve sonuna geldim bu aynı zamanda yazacağım son mesajdır dikkatli okuyup artık siz tartışın
    1- BİLGİSAYARLARIMIZA KONUŞUR GİBİ EMİRLER VERSEK BUNLARI YAZMAK MÜMKÜN OLMAZ MI ZAMANINDA İNGİLİZCE YAPILMIŞ ASSEMLERE KOLAY HATIRLANSIZ DİYE ŞİMDİ DAHA GELİŞMİŞ MAKİNALAR VAR İLERDE DAHA DA GELİŞECEKLER....
    2- BUNU SADECE TÜRKÇE DEĞİL HERDİLDE OLMASINI İSTİYORUM NASIL GOOGLE HERDİLDE ARAMA YAPIYOR AMA GERÇEKTE KODU TEK NASIL LİNUX 52 DİL DESTEĞİ VAR AMA KODLAR DEĞİŞMEZ BUNU DERLEYİCİLER İÇİNDE YAPABİLMEK MÜMKÜNDÜR
    3- HER YAZILIM İNSANLARIN KONUŞTUĞU DİLDE YAZILSIN AMA MAKİNA DİLİNE DÖNMEDEN MADEM ÇOK İSTİYORSUNUZ MESELA İNGİLİZCEYE DÖNSÜN VE ÖYLE DERLENSİN BU İNGİLİZCE KODLARDA ORTAK BİR YAYIN ALANINDAN İSTEYEN HERKESE AÇIK OLMAK VE DEĞİŞTİRİLMEMEK KAYDIYLA İNDİREN KİŞİNİN DİLİNE ANINDA TERCÜME EDİLSİN adamlar web sayfası tercüme yapıyo hatta mesajlaşmalar kendi dilinde yazıyo mesela almanyadan birine giden hemen almanca çıkıyor karşına orda yazılan mısırda arapca yazıyo mesela bunlarda mümkün hocam....
    4- BÖYLECE KODLAR YAZILIRKEN KORKMADAN AÇIK SEÇİK YAZILIR Kİ HERKES ANLAR.. VE İSTEDİĞİ KADAR ÖĞRENİR GÖRDÜĞÜ HERKOD YENİ BİR DERS OLUR KENDİNE VE GİDEREK GELİŞİR...

    İŞTE BU KADAR KALIN SAĞLICAKLA




  • quote:

    Uludağı sabırsızlıkla bekliyoruz ama ne kadar yararlı olcak bilmem sonuçta kodu kulanıcı anlamıyorsa sadece mühendis ve teknik insanlar içinse ne farkeder Tübitak Ulusal Dağıtım çıkarsa, son linux şenliklerinde pek görünmediler ortalıkta... peki ya Gelecek Linux ne dersiniz şenlikte standı bile yoktu üstelik olsa ne farkeder fedoranın aynısı sadece multimedyayı artırmışlar falan o kadar yani Gelecek yazılımı varmı içinde bilmiyorum...

    Allah aşkına mantıklı olun. Bir yazılımın kodlarını; bilgisayarı sadece internete bağlanmak, hesap yapmak, yazı yazmak için kullanan kişilerin anlayabilmesinin önemi ne? "Aa bak işte burada işlemcinin AX kayıtçısına onaltılık sayı sisteminde 1A verisi gidiyor gördün mü?" Ya da bakkal amca müşterisiyle ayak üstü sohbet ederken, "ya Yasin kardeş, geçen gün şu bizim Uludağ' ın paket yönetim sistemini (PISI) inceliyordum, orada bilmemne.py dosyasında 893. satırda hani bir Eğer dallanması var ya, onu bence biraz yanlış yapmışlar. Oradaki şartı şöyle yapsalardı daha iyi olurdu" mu diyecek? Peki Amerika' da, köşe başındaki dondurmacı Mozilla Firefox' un kodlarını anlıyor mu? Üstelik kodları İngilizce' ye benzer bir dille yazılmasına rağmen!

    Tabi ki kodları sadece teknik insanlar anlayacaktır. Sizin günlük hayatınızda; Güneş' in arkasında bulunan bir gezegenin sanki güneşin üst arka tarafındaymış gibi görünmesi ama bunun ışığın yüksek ısı nedeni eğrilmesinden kaynaklandığını bilip bilmemeniz ne gibi işinize yarıyor? Bir otomobilin çekiş kontrolü ile ilgili bir sisteminin teknik detaylarını bilmeniz bizi muassır medeneyitler düzeyine mi ulaştıracak? Siz diyorsunuzu ki bütün bilim dallarını yoldaki herkes anlayabilsin. Bunun olması imkansız gibi bir şey. Bir bilim dalıyla ilgilenmek istiyorsanız onun dilini bilmeniz gerekiyor. Siz bilgisayar ağlarında "sniffing" diye bir terim duydunuz mu? Peki biz bunu Türkçe olarak "koklamak" desek bir şey anladınız mı? Elin Amerikalısı da bir şey anlamıyor. Çünkü onun dilinde olmasına rağmen onun için bir anlam ifade etmiyor hatta komik geliyor.

    Ben teknik terimleri genellikle hep Türkçe kullanan bir insanım. Ama Türkçe kullandığım zaman da babam bir şey anlamıyor, İngilizce kullandığım zaman da. Anlatmaya kalkarsam taa en baştan bilgisayarın temelinden anlatmam gerek. Bir bilim dalıyla ilgileniyorsanız, o bilim dalını öğrenmenin bazı gerekliliklerini yerine getirmeniz gerekir. Ama bir bilim dalını halka anlatabilmek ve o bilimin halk için faydasını anlatabilmek için, baştan sona bilimin herşeyinden anlamasını bekleyemezsiniz. Ama o bilim dalının faydalarını anlatabilir ve günlük hayatını nasıl kolaylaştırabileceğini gösterebilirsiniz. Ben bilgisayar bilimleriyle ilgilendiğim gibi uzay bilimleriyle de ilgileniyorum. Ancak bilgisayar bilimleri benim asıl işim. Bu nedenle de hiçbir zaman için uzay bilimlerinin derinliklerine inemeyeceğim. Çünkü ömrüm buna yetmeyecek. Aynı şey bilgisayarı sadece işi için kullanan muhasebeci için de geçerli. Bir mizan defteri tutarken, girdiği verilerin bilgisayarın sabit diskine nasıl kaydedildiği onun için bir anlam ifade etmeyecektir.

    Sizden ricam, herhangi bir programın kaynak kodundan bir bölümü alın. Madem İngilizceniz de var, Türkçe' ye çevirin. Sonra da götürün mahallenizdeki bakkala, komşu kızına, dayı oğlunuza bilmem kime gösterin. Bakalım ne anlayacaklar ya da anlamaları onlar için ne ifade edecek. Birden gökten bir nur inip aydınlanacaklar mı? Komşu kızı hukuk ile uğraşıyorsa, bunun onun için bir anlamı olacak mı?

    quote:

    ama şu bir gerçekki yerli malı diye aldığım ürünleri incelerken çoğunun yabancı olduğunu öğrendim maalesef sen beko sadece türk mü sanırsın yada vesteli çoğu çinde yapılıyoo hocam imkanım olsada aldığım dijital antenin belgelerini göstersem yada diğerlerini...

    Peki Ferrari %100 İtalyan mı? Peki BMW %100 Alman mı? Saab %100 İsveç malı mı? IBM %100 Amerikan mı? Microsoft %100 Amerikan mı? Sony %100 Japon mu? (Açın içini Philips marka entegereler, kondansatörler falan bulacaksınız). Günümüzde artık hiç kimse, ürettiği bir ürünün bütün parçaları kendisi üretemez. Buna gücü yetmez.

    quote:

    yarın büyük ihtimalle başbakanımız Honda nın yaptığı 14 yıl süren Asimo'nun elini sıkarken milletçe ne hissedeceğiz... ya arçelik Çelik diye kuklayla bizle dalga geçecek, ya Veysel uzayda oyuncusu burda dalga geçecek bile o zaman ne hissedeceksiniz...

    Asimo, Honda' nın birebir üretime geçtiği bir ürün değildir. Asimo, Honda' nın bir robotik araştırma projesidir ve Honda' ya kısa ve orta vadede prestij ve reklamdan başka bir getirisi olmayacaktır. Oysa Honda' nın ona harcadığı para ile Türkiye' de neler neler yapılabilir.

    quote:

    işin şakası bu da gerçeğide bu sonuçta gelmi$ gecmi$ en iyi programlama dili, diger hangi dille kod yazarsaniz yazin compile edildiklerinde o kodlar ozune donup assembly olurlar.....

    Hayır assembly olmazlar, makine dili olurlar. Assembly de makine dilinden bir üst seviye bir dildir. Sonuçta assembly kodu da makine diline çevrilir.

    quote:

    ewet gerçekten birileri için okumak bile ucuz olmalı yazar okunmaktan çekinir mi, bu ülkede bilim insanları halktan uzak adamın çocuğu okuyo doktor oluyo acayip bi dilde konuşuyo, hasta neyim var derse acayip latince isimlerle hitap ediyo şuranda şu hastalık var diyemiyormu, eczane desen ilaçlarda yazanları anlamak için kimyacı yada eczacı olmak gerek bu ilaç ağrınızı şöyle giderir diyemezlermi bilim insanları için olduğu kadar bir fabrika kullanıcı için ikinci bir yazı yazamaz mı?

    Tıp dili Latince' dir. Bu Amerika' da da böyledir, Japonya' da da. Eğer doktor size ne hastalığınız olduğunu sizin anlayacağınız dilde anlatmıyorsa hıyardır. Ama kendi aralarında Latince terimlerle konuşurlar. Biz de bilgisayar konusunda birisine bir şey anlatacağımızda Türkçe terimler ve açıklamalarıyla konuşuruz. Ama kendi aramızda tamamen teknik terimlerle anlaşırız. Eğer birisi, bilgisayardan anlamayan birisine, bilgisayar ile ilgili bir şey anlatırken açıklama yapmadan teknik terim kullanıyorsa o zaman hava atmaya çalışan hıyarın dik alasıdır zaten.

    quote:

    kitabın özetini edinse yada filmini izlese ne kaybeder yada okusa madem makina koduna dönüyor her yazılım madem matematik tüm dünya dillerinde farklı olsa da sonuçlar aynı neden türkçeden anlayan dil yazılmasın yada kutsal kitapları okudunuz mu yaa içinde ne yazıyor diye baktınız mı mesele Kuran sadece arağça mı olmalı sadece araplar mı anlamalı.... o halde uyduk imama buyurun cenaze namazına ey millet


    Ben zaten kaynakların illa İngilizce kalmasını savunmuyorum. Türkçe' ye çeviri çalışmalarında da bu yüzden çalışıyorum. Ama Türkçe kaynak bulunamamasının suçlusu kimdir? O kaynakları yazanlar mı? Yoksa o kaynakları okuyup anlayabildiği halde çevirisi için kılını bile kıpırdatmayanlar mı? Şikayet etmek yerine neden biraz fedakarlık yapıp çeviri çalışmalarına katılmıyorsunuz?

    quote:


    Ali Murat Erkorkmaz diye bi adam var, word, excelden tut grafik işlerinde usta yapmış dünyada manyak para kazanacak biriyken o prensipleri olan biri ama ticaret yapamıyor işte tübitakla, orduyla görüşmüş ama devamı gelmemiş nasaya sembolik rakamla iş yapmış bi mimar ve bunlara atari ile başlamış biri şimdi yapay zeka üzerine falan çalışıyor hatta bilgisayarıyla anlamlı sohbetler ediyo bu adam maalesef çalışmaları ingilizce sanırım o adam yaptıklarını bi anlatabilse herkes faydalansa iyi olmaz mı ama tinerci çocuklara kampüs yapmış arsa almış onları eğitip uzay çalışması bilişimci yapacak heyy Allahım neler düşleyenler var size tavsiyem haftaya cuma TV8 de murat birsele sanırım tekrar konuk olcak izlemeniz

    Richard Stallman' ı bir araştırın isterseniz. Free As In Freedom' ı okuyabilirsiniz. Ha merak etmeyin, sizin gibi yakınmak yerine zaman ayırıp, emek harcayan birileri çevirisini yapmış zaten:http://www.belgeler.org/faif/faif.html

    quote:

    1- BİLGİSAYARLARIMIZA KONUŞUR GİBİ EMİRLER VERSEK BUNLARI YAZMAK MÜMKÜN OLMAZ MI ZAMANINDA İNGİLİZCE YAPILMIŞ ASSEMLERE KOLAY HATIRLANSIZ DİYE ŞİMDİ DAHA GELİŞMİŞ MAKİNALAR VAR İLERDE DAHA DA GELİŞECEKLER....
    2- BUNU SADECE TÜRKÇE DEĞİL HERDİLDE OLMASINI İSTİYORUM NASIL GOOGLE HERDİLDE ARAMA YAPIYOR AMA GERÇEKTE KODU TEK NASIL LİNUX 52 DİL DESTEĞİ VAR AMA KODLAR DEĞİŞMEZ BUNU DERLEYİCİLER İÇİNDE YAPABİLMEK MÜMKÜNDÜR
    3- HER YAZILIM İNSANLARIN KONUŞTUĞU DİLDE YAZILSIN AMA MAKİNA DİLİNE DÖNMEDEN MADEM ÇOK İSTİYORSUNUZ MESELA İNGİLİZCEYE DÖNSÜN VE ÖYLE DERLENSİN BU İNGİLİZCE KODLARDA ORTAK BİR YAYIN ALANINDAN İSTEYEN HERKESE AÇIK OLMAK VE DEĞİŞTİRİLMEMEK KAYDIYLA İNDİREN KİŞİNİN DİLİNE ANINDA TERCÜME EDİLSİN adamlar web sayfası tercüme yapıyo hatta mesajlaşmalar kendi dilinde yazıyo mesela almanyadan birine giden hemen almanca çıkıyor karşına orda yazılan mısırda arapca yazıyo mesela bunlarda mümkün hocam....
    4- BÖYLECE KODLAR YAZILIRKEN KORKMADAN AÇIK SEÇİK YAZILIR Kİ HERKES ANLAR.. VE İSTEDİĞİ KADAR ÖĞRENİR GÖRDÜĞÜ HERKOD YENİ BİR DERS OLUR KENDİNE VE GİDEREK GELİŞİR...

    İnsanların bilgisayarlar ile konuşması, kodların da kendi dilinde olmasıyla gerçekleşmez. İkisi çok farklı konular.

    Benim de size tavsiyelerim var:
    1- Yazdıklarınızdan programcılıkla ilgili çok fazla bilgi ve deneyiminizin olmadığını anlıyorum. Buna rağmen yanlış fikirlerinizi körü körüne savunuyorsunuz. Bundan vazgeçin.
    2- Madem ki Türkçe programlama dili, derleyici vs. falan istiyorsunuz. Biz de yapmanın çok zor olduğunu ve artık ortak bir dil kulanılmasının daha doğru olduğunu söyleyip, yapılmasına yanaşmıyoruz. O halde siz yapın, bütün dünyada kullanılsın ve bizi utandırın. Ama kimseye bu neden yapılmıyor, bu neden böyle, birileri yapsın ben de kullanayım demeye kalkmayın.
    3- Madem ki ülkede bazı şeylerin kötüye gittiğini görüyorsunuz, o halde yakınmak yerine bir ucundan siz de tutun da beraber düzeltelim. Madem ki Türkçe kaynak yok, yazın ya da yazanlara yardımcı olun. Madem ki yabancı dildeki kaynakların Türkçeleri yok, o halde çevirin veya çevirenlere yardım edin. Öyle bilgisayarın başında oturup şu şöyle, bu böyle diye yakınıp sonra da böyle olmalı deyip ahkam kesmeyin. Yakınacağınıza, şikayet edeceğinize çalışın ve üretin.




  • En azından yaptığı işi anlatamayan misal hastalığı hekimler arasında latince konuşup hastasına anlatamayan kişiye hıyarın dik alası demeniz güzel burada anlaşıyoruz, örnekler daha da çok verilir gerekirse ama kısa kesmeye çalışacağım...
    benim derdim onlar şunlar bunlar oturup yada ayaküstü şu yazılımın bu satırında ne var diye merak etmeleri değil yada teknik olmayan kişilerin en baştan sistem yazmalarını beklemiyorum ama en basitinden kinuxde bir sorun oldumu yazan makalelerde kaynak kodun şu satırını böyle değiştirin şuraya bunu yazın sorun çözülür derken bunu uygulayan kulanıcının ne yaptığını bilmesini istiyorum, mesela en azından bir ekran kartı sürücüsünü yüklemek için makalede yazanları yapmak yeterli olabilir ama terminale yazdığı komutları veya metinler halinde olan kodları kutsal bişeymiş gibi gözünde büyütüp milletin korkmasını sağlamak yazılımı yapanın ve bunu yayınlayan ulaştıran ve emeği geçen herkesin bir tür beynin mastürbasyonunu olarak görüyorum, büyü yapar gibi, ayet okur gibi bunlar değişmez bunu türkçe yaparsam işin büyüsü kaybolur bizde sıradanlaşırız düşüncesinden kurtulmalısınız... Kimse onaltılık sistemde 1A nereye gidiyo ne yapıyo merak etmez ama en azından fstab için bi örnek vereyim:
    "/dev/hda1 /mnt/WinC vfat users,owner,rw,umask=000 0 0"
    bu satırı ekleyip dosyayı yaratım bir de terminalden mount -a komutu verince olacakları siz biliyorsunuz bunun yerine şöyle olsa ne sakıncası var:
    "/aygıtlar/sabitdisk1 /bağlısürücüler/Windowsdizini dosyasistemi:fat32 kullanıcılar,sahibi: okur ve yazar" ve terminale sürücülerimi bağla diye komut verse linuxun karizma sarsılır mı? daha esnek bir dil olsa mesela bu kadar bile yormasa da direkt terminale aygıtlarımdan sabitdisk1 bağlansın herkes okuyup yazsın demek veya kim nasıl demek istiyorsa öyle olsa insanlar neyi neden yaptığını bilse ...

    ama sadece kullanımda kalmamalı bu yazılım yazarkende bu kadar esnek ve bu kadar kolay bi dil olması mesela yazarken başla, değişkenlerim ve türleri şunlar şu ve şu işlemleri yap burada bitir dense bunun zararı ne Yukarıdaki disk bağlama örneğine dönelim bunu öğrenen biri kolaylıkla bunun için bi yazılım yapsin diyelim gerçi bazı linux sürümlerinde direkt görüyor windows dizini ama bu adam uğraşıp şöyle bir yazlım yazsın

    sürücü ekleme başla,
    aygıtları kontrol et,
    bağlı olmayanları listele,
    kullanıcıya sor, "sisteminizde x kadar sürücü var bağlamak istediklerinizi ve kullanılabilirliği seçiniz",
    fstab aç, son satıra git,
    işaretli sayısı kadar yap,
    '/aygıtlar/sabitdisk(seçili) /bağlısürücüler/disk(1,2,3...) dosya sisitemi: seç fat 32 ise (vfat) ...
    sahibi, kullanıcı: okur yazar seçenekleri gir"
    dosyaları bağla,
    kullanıcıya mesaj "sisteminize x kadar sosya şu yetkilerle bağlandı"
    bitir.

    mesela bun ingilizce olarak ve bir çok kod satırıyla yazarız değil mi ama az bilgisi olan kişi bence bunu yazabilir hatta bundan zevk alır sonra ise tekrar çevir ingilizceye yayınlansın ona karışmam...
    başta ben nasıl bağlanacağını bilmezdim disklerimin eminim bizi yazıp vereydi yaralı olurdu....


    Size kanım ısındı, ve yaptığınız çalışmalar takdiri şayan ama kim olduğunuzu ve çalışmalarınızı bilmiyoru(z)m yaptığınız çalışmaları yayınladığınız bir alan varsa paylaşır mısınız?
    ayrıca sadece yazılım konsunda değil başka alanlarda da hobi olarak ilgileniyorum ama çevremdeki kişilere bilimin korkutucu ve zor bişey olmadığını basit aletlerle fizik, kimyanın anlaşılabileceği gibi matematik modelleriyle de birçok alanda yardımcı olmaya onlara nasıl oluyo sorularına cevap aramaya bu şekilde öğrenmeye meraklıyım.. buda benim misyonun ne yapabilirim insanların çevresinde evinde işinde kullandıkları yada gördükleri şeyleri bozulur kırılır işlemez ben değersem mahvederim uzak olsun benden lafları yerine ne kadarda mantıklıymış demek böyle işliyo demeleri hoşuma gidiyor...
    hocam sizlere çalışmalarıızda başarılar dilerken sizden de edineceğim bilgileri çevremdekilerle onların dilinde paylaşmaktan zevk alacağımı bilmenizi isterim

    kolay gelsin




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.