Şimdi Ara

MÜHENDİSLİKTE %100 İNGİLİZCE OKUMAK (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
52
Cevap
1
Favori
9.409
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Ingilizce oku, nokta.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • muhendislik_icabi M kullanıcısına yanıt
    Hocam siz cbü de okusaniz veya sakarya okusaniz da kendinizi geliştirmek zorunda kalicaksiniz sizin de dediğiniz gibi bahsettiğimiz okullar çok da iyi degil. Bu yüzden en azından cbü de okursaniz akademik ıngilizce öğrenmiş olursunuz öbür türlü kendiniz kurslara giderek öğrenmeniz lazım kurslar da da akademik ıngilizceye hakim olamazsınız.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben de ingilizce inşaat okuyorum mesleki ingilizce ile günlük konuşma dili çok farklı bence mesleki ingilizce yi de en iyi okulda öğrenirsin ayrıyetten geçen forum da birisi paylaşmıştı işe girerken aranan kriterler diye ingilizce bölümün oranı hiç de fena değildi o yüzden büyük avantaj sağlıyor bence.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yuzde yuz ingilizce bir muhendis icin olmazsa olmazdir. İngilizce bilen adam digerinden kat be kat fazla kazanir. Buyuk sehirlerdeki iyi egitim veren üniversitelerden baska ulkede ingilizce veren okullari da anlamiyorum. Sadece isimlerinde yaziyor. Oysa ne hocasinda o alt yapi ve dil var, ne de gerekli şartlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İngilizce bilmiyorsanız İngilizce bölüm okumayın! Yabancı dilde eğitim bir yabancı dil eğitim yöntemi değildir. Öncelikli amaç mühendislik eğitimi almaktır, yabancı dil değil!
    Mühendislikte en temel öncül İngilizcedir yazan olmuş. %100 İngilizce eğitim olmazsa olmaz diyen olmuş. El insaf! Bu kadar da abartılmaz. Mühendislikte en temel öncül matematiktir! Bu sözleri söyleyenler yüksek ihtimalle iş hayatı için söylüyor. Ama yine de karıştırıyorlar. Kişi mühendislik mi yapacak profesyonel tercümanlık mı? Etmeyin.

    Daha önce yazdıklarımı tekrar yazmaya uğraşmak istemiyorum. Başka bir konuya yazdığım cevabı buraya da kopyalıyorum.


    Teknoloji fakültesi, mühendislik fakültesi tartışmalarına girmek istemiyorum. Yalnızca yabancı dil eğitimi ve yabancı dilde eğitim hakkında birkaç şey yazacağım. Sayın kutahyali4343 öyle bir anlatmış ki, gören de Türkiye'de yabancı dille eğitim yapan kurumlardan çıkan herkes C2 düzeyinde İngilizce biliyor sanacak.

    1- Yabancı dilde eğitim ile yabancı dil eğitimi farklı şeylerdir. Yabacı dilde eğitim bir yabancı dil öğrenme/öğretme yöntemi değildir.

    2- Yabancı dil bilmeyen bir öğrencinin, dil öğrenmek için yabancı dille eğitim yapılan bir yeri tercih etmesi yanlıştır. Çünkü yabancı dil bilmeden yabancı dille eğitim yapılamaz. İngilizce'yi yeterince bilmeyen bir öğrenci derslerin İngilizce olduğu bir bölüme gittiğinde anlama seviyesi düşecektir. Yalnızca ders esnasında değil ders çalışırken de yabancı dil bu öğrenciyi yavaşlatacaktır. İnsan en hızlı anadilinde okur. En iyi anladığı dil anadilidir. Yabancı dil yüzünden öğrencinin yaşayacağı yavaşlık öğrenciyi dersten bile soğutabilir. Öğrenciler yeri gelir anadilinde bile bazı konuları anlamakta zorluk çeker. Yabancı bir dilde ise durumun vahimliğini anlatmaya gerek bile yok. Öğrencilerin, yabancı dille işlenen derslerde daha düşük soru sorma eğilimi; anadili kadar iyi anlamadığı için derse ilgisizliği, motivasyon kaybı gibi gerçekler de göz ardı edilmemelidir. Şu soru ile bu maddeyi kısaca özetleyebiliriz. Birincil hedef mühendislik eğitimi almak mı? Yoksa yabancı dil öğrenmek mi? Eğer birincil hedef mühendislik eğitimi almaksa yabancı dille eğitim uğruna mühendislik eğitiminin niteliğinden ödün verilmesi yanlıştır.
    Yabancı dil bir amaç değil araçtır.

    3- İkinci maddeye şöyle bir itirazda bulunulabilir: "Yeterlik sınavını geçemeyenler hazırlık okuyor. Orada yabancı dil öğreniyorlar."
    Bu itiraz da yanlıştır. En azından üniversitelerin birçoğu için yanlıştır. 2016-2017 öğretim yılında ben de Gazi'de hazırlık okudum. Öğrenci, hazırlıkta verilenlerle yetiniyorsa/yetindiyse dersleri iyi anlayabilecek kadar İngilizce öğrenmiyor. Üniversitenin sınavlardan istediği puanlar ve CEFR karşılıkları şöyle.
    YDS 60 - B1
    TOEFL IBT 72 - B2
    PTE 55 - B2(B1+'da diyebiliriz. Zira PTE'de B2' 51-79 aralığında. B2 ortalama değeri ise 59 olarak verilmiş.)
    Kısmen İngilizce bölümlerin hazırlığında kullanılan son kitabın seviyesi ise B1+(Speakout Intermediate)
    Okulun hedefi için B1+ dememizde sanırım bir sakınca yok. Hatta B1 diyelim. Önemli değil. British Council'in 2016 başında yayınladığı rapora göre de hazırlık eğitimi sonunda en azından B1+(bazı bölümler için B2) seviyesine ulaşılması öneriliyor. Yine aynı raporda hazırlık sınıfının yalnızca %100 İngilizce bölümler için olması gerektiği önerilmiş.[1]
    Şimdi gelelim Gazi öğrencilerine. Hazırlıkta geçme notu 60. Yıl sonunda finalle beraber ortalaması 60 olanlar hazırlığı geçiyor. Eğer Gazi B1 hedefinde samimi ise eğitimini ona göre verdiğini iddia ediyorsa 60'la geçen bir öğrencinin en az B1 seviyesinde olması gerekir. Oysa Gazi'nin hazırlığında okul ortalaması ~90 olan bir öğrencinin YDS puanı ~50. Yukarıda da belirtildiği gibi YDS'de 60'ın karşılığı B1. Bu öğrenci YDS'den 50 değil 60 alsa dahi yine de hedefe ulaşılamamıştır. Çünkü hedef, okul ortalaması 60 olan birinin YDS'den en az 60(B1) almasıydı. Yalnızca bir öğrenci üzerinden verilen örnek yeterli olmayabilir. Biraz daha açayım. Kısmen İngilizce(%30) bölümlerin hazırlığında ~900 kişi vardı. Bunların ~600'ünün yıl ortalaması 75+ olmadığı için final sınavına girdiler. 3'te 2sinin ortalaması 75'ten aşağı. Sizin yukarıda bölüme değindiniz gibi hazırlık da öğrenciyi zorlamıyor. Siz de öğrencilerin yabancı dil hususunda bireysel çalışma yapmayacağını okulun zorlaması gerektiğini belirtmiştiniz:


    quote:

    ingilizcesi ni kendi kendine geliştirebilecek ve sıralaması daha yüksek okullara yetmeyen insanlar için güzel bir yer teknoloji fakültesi fakat oradaki çoğu insan 4 yıllık süreçte ingilizcesi ni geliştirebilecek yeterlilikte değil. çünkü zorlayan bir etmen yok arkada. serbestler bu konuda. çoğu da uğraşmıyor uğraşan da bir yerde yarım bırakıyor.



    Eğer üniversiteye gelmiş öğrencilerin hâlâ birileri tarafından iteklenmesi gerektiğini düşünüyorsanız maalesef hazırlıkta da böyle bir şey yok. Müfredat deseniz o da yeterli değil.
    Üniversiteye gelmiş öğrencilerin de öğrenmek için hâlâ birileri tarafından iteklenmesi bence yanlış. 18+ yaşındaki bir birey öğrenmek için birilerinin zorlamasına ihtiyaç duymamalı.

    4- Eğitim dili İngilizce olmayınca mesleki İngilizce öğrenilmez diye bir şey mi var? Aksine mesleki İngilizce'yi öğrenmek daha kolay. Teknoloji fakültesi tartışmasına girmek istemiyorum. Ama teknoloji fakültesinin dersleri arasında da Teknik İngilizce 1-2 var. Sırf teknik konuların İngilizcelerini öğrenmek için bütün dersleri İngilizce görmeye gerek yok.
    Teknik İngilizce konusuna girmişken bir şeyden daha bahsetmek gerek. Matematik dersinde öğretilebilen yabancı dil birikimi (örneğin sözcük sayısı), doğrudan yabancı dil dersinde öğretilenle karşılaştırılamaz. Alan derslerinde kullanılan İngilizce sınırlıdır.

    5- %100 İngilizce bölümlerde okuyanların İngilizceyi başarılı bir şekilde öğrendiklerine dair elinizde bir istatistik, bir araştırma sonucu var mı? Bu kanıya nereden ulaştınız? Türkiye'deki öğretim görevlilerinin İngilizce seviyeleri ortada. ODTÜ'de bile şöyle bir öğretmene[2] rastlanabiliyor (Öğretmenin İngilizce seviyesinden bahsediyorum, alanında uzaman biri olabilir. Kendisi hakkında bilgim yok.) Yine British Council'in yaptığı çalışma ortada. Ortaöğretimden gelen öğrencilerin seviyesi belli. Hazırlıkta ulaştıkları düzey belli. Bunlara ek olarak yüksek puan almış öğrenciler de bile anadilini kullanma becerisi zayıf kalmış öğrenciler olabiliyor. (Anadilini iyi bilmeyen yabancı bir dili de iyi öğrenemez.)Bu koşullarda yabancı dille eğitim sayesinde öğrencilerin başarılı bir şekilde İngilizce öğrendiğini iddia etmek çok güç.

    Anadolu liselerinde yabancı dille eğitim yapıldığı sıralarda bu konu sürekli gündeme gelirken şu anda pek gündeme gelmiyor. Bundan dolayı olsa gerek yakın zamanda yapılmış bir çalışma bulamadım. Ancak 2003 yılında yapılan bir çalışma ve sonucu[3] şöyle:



    quote:

    ODTÜ İktisadi ve İdari İlimler Fakültesi ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden dengeli dağılımlı olarak rastgele seçilen 152 birinci ve üçüncü sınıf öğrencisinden ikişer metin yazmaları istenmiş; sonra bu metinler tarafsız dil uzmanlarınca anlatım ve yazım açılarından değerlendirilmiş. Sonuçlar şu şekilde çıkmış:

    SBF öğrencilerinin notları birinci sınıfta 10 üzerinden 6 iken üçüncü sınıfta 7,6’ya çıkmakta, ODTÜ öğrencilerinin notları 6’dan 4,2’ye düşmektedir. Araştırmacıların “yazım ölçütü” olarak tanımladıkları sayı Ankara Üniversitesi öğrencilerinde 15,8’den 16,1’e yükselmekte, ODTÜ öğrencilerinde 14,7’den 10,6’ya düşmektedir. “Anlatım ve yazım ölçütü” olarak tanımlanan sayı ise SBF’lilerde 4,4’ten 5,9’a yükselmekte, ODTÜ’lülerde 6,3’ten 0,6’ya düşmektedir.





    [1]: sayfa 119https://www.britishcouncil.org.tr/sites/default/files/20160211_english_he_baseline_study_final_tr.pdf
    [2]:https://www.youtube.com/watch?v=L159UCju678
    [3]: Türkiye'de ortaöğretimde yabancı dille eğitim uygulamasının tarihsel süreci (1955-2004), sayfa 99. tez.yok.gov.tr'den 227327 nolu tez'e ulaşabilirsiniz.

    Selamlar
    https://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=128009060


    Bakınız, ben yabancı dil öğrenmeyin, yabancı dil gereksizdir diye bir şey demiyorum. Öğrenin hatta öğrenebiliyorsanız birden fazla yabancı dil öğrenin. Ama yabancı dilde eğitimi de bu kadar gözünüzde büyütmeyin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi merhaba50 -- 13 Ağustos 2017; 16:40:13 >




  • fikriniz icin sagolun kardeşim
  • YTÜ yazmama sebebim,önemli tabiki normal İngilizceyle mesleki İngilizce çok farklı.
  • Started From The Bottom kullanıcısına yanıt
    cbü nün tek ingilizce mühendisligi valla kimseyide bulamadim egitimi sorayım ama inşallah ingilizcesi işe yarar hocam yoksa geçiş yapacagim başka okula
  • merhaba50 kullanıcısına yanıt
    Hocam en mantıklı cevabı siz atmışsınız sizinle bir konuyu danışmak için özel mesaj atıyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Started From The Bottom

    YTÜ yazmama sebebim,önemli tabiki normal İngilizceyle mesleki İngilizce çok farklı.

    Hocam nereye yerleştiniz?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DayDreamer69


    quote:

    Orijinalden alıntı: Started From The Bottom

    YTÜ yazmama sebebim,önemli tabiki normal İngilizceyle mesleki İngilizce çok farklı.

    Hocam nereye yerleştiniz?

    odtü metalurji malzeme
  • merhaba50 kullanıcısına yanıt
    Kesinlikle katılıyorum. İnsanlar "ingilizce" diye tutturmalarından dolayı amaçlarını şaşırıyorlar. İngilizce kesinlikle öğrenilmeli hele ki bu globalleşen dünya şartlarında bir şart. Ama ingilizce bilmeyen, arası olmayanın gidip ingilizce bölüm okuyarak kendisini harab etmesine gerek yok.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • BeyazZenci01 kullanıcısına yanıt
    hocam dediginiz garip. üniversiteyi ingilizce okuyacaklar ingilizce biliyorlarsa neden öyle okusunlar ? bilmeyen okumayacaksa dişarida illa binlerce tl para mi döksün . hazirligin amaci zaten bu ingilizce . ben yorumunuzu ilginç buldum . benim şuanda ingilizcem iyi degil o yüzden hazirlik okuyacagim zaten zorunlu
  • muhendislik_icabi M kullanıcısına yanıt
    hocam dediginiz garip. üniversiteyi ingilizce okuyacaklar ingilizce biliyorlarsa neden öyle okusunlar ? bilmeyen okumayacaksa dişarida illa binlerce tl para mi döksün . hazirligin amaci zaten bu ingilizce . ben yorumunuzu ilginç buldum . benim şuanda ingilizcem iyi degil o yüzden hazirlik okuyacagim zaten zorunlu



    Garip olan şey insanların yabancı dille eğitimi bir yabancı dil öğrenme yöntemi sanması. Yabancı dilde eğitim bir yabancı dil öğrenme/öğretme yöntemi değildir. Yukarıda aynı konuda yazılmış başka bir iletimi alıntıladım. Aslında o yazı bu sorularınızı cevaplıyor. Ama yine de kısaca tekrar cevaplayayım.

    1- Örneğin A üniversitesinin mühendislik eğitiminin diğer üniversitelere göre üstün yanları var diyelim. Ama eğitim dili %100 İngilizce. Öğrenci bu imkânlardan faydalanmak için Türkçe eğitim veren B üniversitesi yerine A'yı tercih edebilir. A üniversitesinin nâmı B'den daha iyidir. A'yı tercih edebilir. Yabancı dille eğitimi bir yabancı dil eğitimi yöntemi sanır A'yı tercih eder. Bildiklerini tekrar etmekle uğraşmamak için unutmamak adına dersleri anlama oranının da düşmesini göze alarak A'yı tercih edebilir. Başka sebepler de mevcut.



    2- İlkokuldan bu yana 1000+ İngilizce dersi görüp de daha A1-A2 seviyelerinde olan bir öğrenciye yabancı dille eğitim vermek kaynak israfı bir yana öğrenciye işkence olur. Ayrıca, dil öğrenmek için kurslara binlerce lira para dökmeye falan da gerek yok. Yabancı dil öğrenmek için imkânlar oldukça arttı. Theologist adlı üyenin konularını gördüyseniz bu konuda zaten bir şey söylemeye bile gerek yok. Zaten öğrenci hazırlıkta burslu okumuyorsa yine de o para cebinden çıkacak. Okulu bir yıl uzamış olacak. O bir yılda da yiyecek, içecek, barınma, ulaşım, kırtasiye gibi masrafları olacak. Kursa vereceği para yine ondan çıkacak.



    3- Hazırlık atlama sınavını geçerseniz hazırlık okumazsınız.



    quote:

    British Council

    Birleşik Krallık'ın uluslararası eğitim ve kültürel fırsatlardan sorumlu en büyük organizasyonu. İngiltere, Galler ve İskoçya'da kayıtlı bir hayır kurumudur. Britanya hükümetinde Dışişleri Bakanlığının sponsorluğunda faaliyet göstermekle birlikte, faaliyetlerinin büyük kısmında bağımsız hareket etmektedir. Kaynaklarının yaklaşık 1/3'ü devlet tarafından sağlanmakta, geri kalanı İngilizce eğitimi ve seviye tespit sınavları gelirleri ile uluslararası ticarî faaliyetlerinden gelmektedir. Kaynak: Vikipedi

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • muhendislik_icabi M kullanıcısına yanıt
    "üniversiteyi ingilizce okuyacaklar ingilizce biliyorlarsa neden öyle okusunlar ?" diye soruyorsun. Cevabı basit bilenler çok çok büyük ihtimal teorik bilgiler biliyordur. Grammer biliyordur. Fakat bunun bir de uygulaması var. Konuşması var. İngilizce bölüm burada büyük bir fark yaratıyor. Sen teorinin üstüne bir de uygulamasını yapıp sağlamlaştırıyorsun. Hele dil için uygulama neredeyse teorik bilgilerden daha yüksek önem az edebiliyor. Zaten hepimiz uygulayarak (dinlemek, konuşmak) öğrenmedik mi?



    Diyeceğim şey; A2 bir seviyeye sahip isen yada kendine güveniyorsan gideceksin. Sosyal Bilimler de biraz zor olacaktır ama istiyorsan yaparsın. Eğer istiyorsan da yapmalısın.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu cbü hangi üniversite ya ? , Şu üniversite kısaltmalarını öğrenemedim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: merhaba50

    İngilizce bilmiyorsanız İngilizce bölüm okumayın! Yabancı dilde eğitim bir yabancı dil eğitim yöntemi değildir. Öncelikli amaç mühendislik eğitimi almaktır, yabancı dil değil!
    Mühendislikte en temel öncül İngilizcedir yazan olmuş. %100 İngilizce eğitim olmazsa olmaz diyen olmuş. El insaf! Bu kadar da abartılmaz. Mühendislikte en temel öncül matematiktir! Bu sözleri söyleyenler yüksek ihtimalle iş hayatı için söylüyor. Ama yine de karıştırıyorlar. Kişi mühendislik mi yapacak profesyonel tercümanlık mı? Etmeyin.

    Daha önce yazdıklarımı tekrar yazmaya uğraşmak istemiyorum. Başka bir konuya yazdığım cevabı buraya da kopyalıyorum.


    Teknoloji fakültesi, mühendislik fakültesi tartışmalarına girmek istemiyorum. Yalnızca yabancı dil eğitimi ve yabancı dilde eğitim hakkında birkaç şey yazacağım. Sayın kutahyali4343 öyle bir anlatmış ki, gören de Türkiye'de yabancı dille eğitim yapan kurumlardan çıkan herkes C2 düzeyinde İngilizce biliyor sanacak.

    1- Yabancı dilde eğitim ile yabancı dil eğitimi farklı şeylerdir. Yabacı dilde eğitim bir yabancı dil öğrenme/öğretme yöntemi değildir.

    2- Yabancı dil bilmeyen bir öğrencinin, dil öğrenmek için yabancı dille eğitim yapılan bir yeri tercih etmesi yanlıştır. Çünkü yabancı dil bilmeden yabancı dille eğitim yapılamaz. İngilizce'yi yeterince bilmeyen bir öğrenci derslerin İngilizce olduğu bir bölüme gittiğinde anlama seviyesi düşecektir. Yalnızca ders esnasında değil ders çalışırken de yabancı dil bu öğrenciyi yavaşlatacaktır. İnsan en hızlı anadilinde okur. En iyi anladığı dil anadilidir. Yabancı dil yüzünden öğrencinin yaşayacağı yavaşlık öğrenciyi dersten bile soğutabilir. Öğrenciler yeri gelir anadilinde bile bazı konuları anlamakta zorluk çeker. Yabancı bir dilde ise durumun vahimliğini anlatmaya gerek bile yok. Öğrencilerin, yabancı dille işlenen derslerde daha düşük soru sorma eğilimi; anadili kadar iyi anlamadığı için derse ilgisizliği, motivasyon kaybı gibi gerçekler de göz ardı edilmemelidir. Şu soru ile bu maddeyi kısaca özetleyebiliriz. Birincil hedef mühendislik eğitimi almak mı? Yoksa yabancı dil öğrenmek mi? Eğer birincil hedef mühendislik eğitimi almaksa yabancı dille eğitim uğruna mühendislik eğitiminin niteliğinden ödün verilmesi yanlıştır.
    Yabancı dil bir amaç değil araçtır.

    3- İkinci maddeye şöyle bir itirazda bulunulabilir: "Yeterlik sınavını geçemeyenler hazırlık okuyor. Orada yabancı dil öğreniyorlar."
    Bu itiraz da yanlıştır. En azından üniversitelerin birçoğu için yanlıştır. 2016-2017 öğretim yılında ben de Gazi'de hazırlık okudum. Öğrenci, hazırlıkta verilenlerle yetiniyorsa/yetindiyse dersleri iyi anlayabilecek kadar İngilizce öğrenmiyor. Üniversitenin sınavlardan istediği puanlar ve CEFR karşılıkları şöyle.
    YDS 60 - B1
    TOEFL IBT 72 - B2
    PTE 55 - B2(B1+'da diyebiliriz. Zira PTE'de B2' 51-79 aralığında. B2 ortalama değeri ise 59 olarak verilmiş.)
    Kısmen İngilizce bölümlerin hazırlığında kullanılan son kitabın seviyesi ise B1+(Speakout Intermediate)
    Okulun hedefi için B1+ dememizde sanırım bir sakınca yok. Hatta B1 diyelim. Önemli değil. British Council'in 2016 başında yayınladığı rapora göre de hazırlık eğitimi sonunda en azından B1+(bazı bölümler için B2) seviyesine ulaşılması öneriliyor. Yine aynı raporda hazırlık sınıfının yalnızca %100 İngilizce bölümler için olması gerektiği önerilmiş.[1]
    Şimdi gelelim Gazi öğrencilerine. Hazırlıkta geçme notu 60. Yıl sonunda finalle beraber ortalaması 60 olanlar hazırlığı geçiyor. Eğer Gazi B1 hedefinde samimi ise eğitimini ona göre verdiğini iddia ediyorsa 60'la geçen bir öğrencinin en az B1 seviyesinde olması gerekir. Oysa Gazi'nin hazırlığında okul ortalaması ~90 olan bir öğrencinin YDS puanı ~50. Yukarıda da belirtildiği gibi YDS'de 60'ın karşılığı B1. Bu öğrenci YDS'den 50 değil 60 alsa dahi yine de hedefe ulaşılamamıştır. Çünkü hedef, okul ortalaması 60 olan birinin YDS'den en az 60(B1) almasıydı. Yalnızca bir öğrenci üzerinden verilen örnek yeterli olmayabilir. Biraz daha açayım. Kısmen İngilizce(%30) bölümlerin hazırlığında ~900 kişi vardı. Bunların ~600'ünün yıl ortalaması 75+ olmadığı için final sınavına girdiler. 3'te 2sinin ortalaması 75'ten aşağı. Sizin yukarıda bölüme değindiniz gibi hazırlık da öğrenciyi zorlamıyor. Siz de öğrencilerin yabancı dil hususunda bireysel çalışma yapmayacağını okulun zorlaması gerektiğini belirtmiştiniz:


    quote:

    ingilizcesi ni kendi kendine geliştirebilecek ve sıralaması daha yüksek okullara yetmeyen insanlar için güzel bir yer teknoloji fakültesi fakat oradaki çoğu insan 4 yıllık süreçte ingilizcesi ni geliştirebilecek yeterlilikte değil. çünkü zorlayan bir etmen yok arkada. serbestler bu konuda. çoğu da uğraşmıyor uğraşan da bir yerde yarım bırakıyor.



    Eğer üniversiteye gelmiş öğrencilerin hâlâ birileri tarafından iteklenmesi gerektiğini düşünüyorsanız maalesef hazırlıkta da böyle bir şey yok. Müfredat deseniz o da yeterli değil.
    Üniversiteye gelmiş öğrencilerin de öğrenmek için hâlâ birileri tarafından iteklenmesi bence yanlış. 18+ yaşındaki bir birey öğrenmek için birilerinin zorlamasına ihtiyaç duymamalı.

    4- Eğitim dili İngilizce olmayınca mesleki İngilizce öğrenilmez diye bir şey mi var? Aksine mesleki İngilizce'yi öğrenmek daha kolay. Teknoloji fakültesi tartışmasına girmek istemiyorum. Ama teknoloji fakültesinin dersleri arasında da Teknik İngilizce 1-2 var. Sırf teknik konuların İngilizcelerini öğrenmek için bütün dersleri İngilizce görmeye gerek yok.
    Teknik İngilizce konusuna girmişken bir şeyden daha bahsetmek gerek. Matematik dersinde öğretilebilen yabancı dil birikimi (örneğin sözcük sayısı), doğrudan yabancı dil dersinde öğretilenle karşılaştırılamaz. Alan derslerinde kullanılan İngilizce sınırlıdır.

    5- %100 İngilizce bölümlerde okuyanların İngilizceyi başarılı bir şekilde öğrendiklerine dair elinizde bir istatistik, bir araştırma sonucu var mı? Bu kanıya nereden ulaştınız? Türkiye'deki öğretim görevlilerinin İngilizce seviyeleri ortada. ODTÜ'de bile şöyle bir öğretmene[2] rastlanabiliyor (Öğretmenin İngilizce seviyesinden bahsediyorum, alanında uzaman biri olabilir. Kendisi hakkında bilgim yok.) Yine British Council'in yaptığı çalışma ortada. Ortaöğretimden gelen öğrencilerin seviyesi belli. Hazırlıkta ulaştıkları düzey belli. Bunlara ek olarak yüksek puan almış öğrenciler de bile anadilini kullanma becerisi zayıf kalmış öğrenciler olabiliyor. (Anadilini iyi bilmeyen yabancı bir dili de iyi öğrenemez.)Bu koşullarda yabancı dille eğitim sayesinde öğrencilerin başarılı bir şekilde İngilizce öğrendiğini iddia etmek çok güç.

    Anadolu liselerinde yabancı dille eğitim yapıldığı sıralarda bu konu sürekli gündeme gelirken şu anda pek gündeme gelmiyor. Bundan dolayı olsa gerek yakın zamanda yapılmış bir çalışma bulamadım. Ancak 2003 yılında yapılan bir çalışma ve sonucu[3] şöyle:



    quote:

    ODTÜ İktisadi ve İdari İlimler Fakültesi ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden dengeli dağılımlı olarak rastgele seçilen 152 birinci ve üçüncü sınıf öğrencisinden ikişer metin yazmaları istenmiş; sonra bu metinler tarafsız dil uzmanlarınca anlatım ve yazım açılarından değerlendirilmiş. Sonuçlar şu şekilde çıkmış:

    SBF öğrencilerinin notları birinci sınıfta 10 üzerinden 6 iken üçüncü sınıfta 7,6’ya çıkmakta, ODTÜ öğrencilerinin notları 6’dan 4,2’ye düşmektedir. Araştırmacıların “yazım ölçütü” olarak tanımladıkları sayı Ankara Üniversitesi öğrencilerinde 15,8’den 16,1’e yükselmekte, ODTÜ öğrencilerinde 14,7’den 10,6’ya düşmektedir. “Anlatım ve yazım ölçütü” olarak tanımlanan sayı ise SBF’lilerde 4,4’ten 5,9’a yükselmekte, ODTÜ’lülerde 6,3’ten 0,6’ya düşmektedir.





    [1]: sayfa 119https://www.britishcouncil.org.tr/sites/default/files/20160211_english_he_baseline_study_final_tr.pdf
    [2]:https://www.youtube.com/watch?v=L159UCju678
    [3]: Türkiye'de ortaöğretimde yabancı dille eğitim uygulamasının tarihsel süreci (1955-2004), sayfa 99. tez.yok.gov.tr'den 227327 nolu tez'e ulaşabilirsiniz.

    Selamlar
    https://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=128009060


    Bakınız, ben yabancı dil öğrenmeyin, yabancı dil gereksizdir diye bir şey demiyorum. Öğrenin hatta öğrenebiliyorsanız birden fazla yabancı dil öğrenin. Ama yabancı dilde eğitimi de bu kadar gözünüzde büyütmeyin.

    ingilizce öğrenmek kolay bir şey değil gerçekten iyi derecede ingilizce konuşmak için hem dil kurallarından çok iyi anlıyor olmamız gerekiyor(iyi zaman harcayıp iyi çalışmalıyız) hemde sürekli makaleler,yayınlar,haberler okuyarak ingilizcemizi güçlendirmeliyiz ama insanımız sanıyor ki 1 sene hazırlık okuduğun zaman ingilizceyi çok iyi öğrenmiş olacağım ama malesefki bu işler kişisel çabaya bakıyor arkadaşa tavsiyem ingilizce 1 senede öğrenilebilecek bir dil olmadığından kendini ingilizce konusunda sürekli yenilemeli ve geliştirmeli(iyi konuşmak/anlamak istiyorsa) yoksa günlük hayatta kullanabileceğin kelimeler ile elbette bir şekilde derdini anlatır ve ingilizce konuşursun ama akıcı konuşup anlatmak istediğini tam anlatmak ve benzetmeler ile anlatmak arasında ciddi bir fark vardır.

    yoksa ana dilde okumak ile ingilizce okumak arasında pek bir fark yok asıl fark kişisel olarak dile karşı heves ve yatkınlık.




  • Hocam öncelikle klavyenize sağlık,mevcut sorunu mükemmel bir şekilde özetlemişsiniz,üstüne bir de referanslarla destekleyerek takdirimi kazandınız.
    Ben de iki kelam etmek,bahsettiklerinize odtü'den,özellikle mühendislik bölümlerinden somut örnekler vermek istiyorum.
    Her sene Odtü'ye 4000+ öğrenci kayıt yaptırır ve bu öğrencilerin yaklaşık 3500'ü hazırlık okur.
    Hazırlık sınıfına B1+ seviye'de başlayan öğrenciler %30'luk (belki zorlarsak %40'lık) kısmı oluşturur. Pastanın büyük kısmını elementary,beginner seviyesindeki öğrenciler oluşturur. Benim hazırlık yılımda gördügüm kadarıyla bu seviyede bulunan öğrenciler için ana amaç dersleri yarım yamalak anlayabilecekleri bir ingilizce ögretmektir. Çabanın büyük bir kısmı öğrencilerden beklenir (Eee tabi normal olarak)
    Ama ygs-lys gazisi öğrenciler hazırlık senesini ingilizce öğrenmek yerine tamamen bir şey ögrenmeden yatmak veya kendi deyimleri ile "odtü'nün tadını çıkarmak,dinlenmek" için kullanırlar. Hocalar güzellikle çalışmaları gerektiğini, dil öğrenmenin hemen olacak bir şey değil ancak sistematik bir çalışmayla başarılabilecegini söylerler ancak pek aldıran olmaz. Çok kaliteli hocalar vardır, sac olarak adlandırdıgımız koca bir binada hazırlık öğrencileri için yüzlerce romandan,hikaye kitabından,dergiden oluşan kütüphane,çalışma salonu,listening egzersiz'i için pc salonu,dvd arşivleri bulunur ancak bu imkanlardan ancak %15-20' lik bir kesim faydalanır.Amaç genelde kur düşmeden seneyi bitirip,prof'tan geçer not almaktır.Intermediate kurunu bitiren öğrencilerin çoğu intermediate seviyesinde değildir.

    1. sınıfın ilk aylarında çoğu öğrenci zorlanır ve bu dönem bazı teknik terimlere alışma dönemidir.Ardından öğrenciler dersleri yarım yamalak anlamaya başlar.Maalesef pek az kişi zamanını bireysel olarak ingilizceyi geliştirmeye ayırır.zorunlu olarak verilen 3 tane akademik ingilizce dersi vardır ama tahmin ettiginiz gibi gereken ilgi bunlara da gösterilmez (aslında burda tek suç öğrencilerde değil,bölümdeki ingilizce derslerinde genel olarak sorunlar var ama aslan payı bana kalırsa yine öğrencilere ait).Hocalar ingilizce konuşmaları için öğrencileri teşvik etmek çalışır ama çabalayan,yanaşan olmaz.Bölüm derslerinde soru pek sorulmaz çünkü sormak istedigin soruyu ingilizce olarak ifade edemeyince bazı hocalar ilgilenmeyip derse devam ediyor, türkçe sorunca da "say in english,please" şeklinde azar yenir. Ayrıca 1. sınıfta gördügüm kadarıyla öğrenciler genelde bir konuyu uzun uzadıya okumak yerine formülleri bi kağıda yazıp,çıkmış soru ezberliyorlar (bunda tembelliğin etkisi büyük ama ingilizcenin de etkisi var).Lisans egitimi genellikle hazırlıkta görülen ingilizce ile üstüne pek bişi katmadan bitirilir. Speaking maalesef en büyük problemdir. Çoğu mezun ingilizce bilir ama konuşmaya, sunum yapmaya gelince durumun vehameti ortaya çıkar. Teknik terimler ingilizce öğrenildiği ama genellikle türkçe terimlerin kullanıldığı ortamlarda (yani türkiye'de) çalışıldığı için iletişim sorunu ortaya çıkar ve çalışma hayatının ilk ayları türkçe terimlere adapte olmaya çalışmakla geçer.

    Ha ben bu kadar kötüledim (son mesajlarımın çoğunda olduğu gibi) ancak ben bahsettigim örneklerden iyi miyim? Elbette hayır. Bahsettiğim hataların hemen hemen hepsini ben de yaptım. Türkçe eğitim kaka,ingilizce eğitim iyi diyerek odtü'yü seçtim. Hazırlık sınıfını pek sallamadım. Sac'in önemini hazırlıgın son aylarında kavradım ve yeteri kadar faydalanamadım. Prof'u ite kaka geçtim, adapte olma sorunu yaşadım, bazen de olsa bilmedigim kelime çogalınca kitaptan çalışmayı bıraktım. Hatalarımın geçte olsa farkına vardım ve 1 aydır bbc learning english ve çeşitli youtube kanallarından ingilizce çalışıyor,kelime defteri tutup notlar alıyor, zorlandığım kelimeleri google translate'den dinleyip tekrar ediyorum.Bu arada "kaynak yok,para yok,oxford'da okuyacak paramız vardı da biz mi gitmedik" gibi şeyler söylemeyin çarpılırsınız.Ulan youtube'a sadece english yazsan yıgınla kanal var,bbc learning english gibi bir nimet var (ki bence çok kapsamlı ve kaliteli bir altyapı sağlıyor).Tek ihtiyacınız olan internet bağlantısı ve kalem-kağıt.Gerekli eforu saglarsanız karşılığını çok güzel alacagınıza eminim.

    genel olarak nasıl bir çözüm lazım derseniz,başka bi konuya yazdıgım mesajı alıntılayayım:
    quote:

    ingilizce eğitim kısmına gelirsek,ilk okul'dan itibaren çocuklara saglam bir ingilizce öğretilmedigi sürece ben de karşıyım.Ya kardeşim bu ingilizce egitim veren okullara girenlerin abartmıyorum en az %70'i ya hiç bilmeden ya da azıcık ingilizce ile geliyor.Dil dediğiniz şey 1 yılda hazırlık sınıfında ögrenilecek şey değil,yıllar süren çalışma gerektirir.Ki zaten odtü,itü gibi ünilerde hazırlık sınıfında verilen ingilizce "Dersleri az-çok anlasınlar yeter" kıvamındaki ingilizce.Hazırlık sınıfını pre-inter veya inter seviyesinde bitirmiş ögrencilerinde lisans hayatı boyunca ingilizce de sıkıntıları oluyor.Ayrıca mezunların çoğu türkiye'de kalıyor zaten,yine türkçe terimler kullanmak zorunda kalıyorlar,türkçe iş yapıyorlar,türk iş arkadaşları-akademisyenler ile iletişim halindeler vs. Onun yerine ana dilde eğitim ve güzel bir ingilizce eğitimi verilebilir.Mesela akademik ingilizceye ek olarak meslek ingilizcesi dersleri konulabilir.
    Ha derseniz türk eğitim sisteminde ben çok köklü bir reform yapıcam,çocuklar liseye girmeden ingilizceyi çatır çutur konuşacaklar,lisede ise ingiliz edebiyatından romanlar okuyup,akademik makaleler okuyacaklar,ben de sonuna kadar desteklerim ingilizce eğitim veren üniversiteleri neden olmasın.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Vahn -- 13 Ağustos 2017; 23:20:18 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Diplomada yazması çok önemli değil. Ancak %100 ingilizce eğitimi hakkıyla veriyorsalar ve sende bu sayede ingilizceni güzel geliştirirsen o zaman çok iyi olur işte. Diplomada ingilizce yazıp yazmaması neden çok önemli değil; zaten yabancı dil isteyen kurumlar seni ingilizce mülakata da sokuyor genelde. Diplomada ingilizce yazmayıp şakır şakır ingilizce konuşan kişi diplomada ingilizce yazıp konuşamayan kişiyi tokatlayacaktır.

    İşin özü %100 ingilizce eğitim iyidir ancak cidden o verilen ingilizce eğitimin sana faydası olursa, diplomada yazacağı için değil.
  • Suppose27now kullanıcısına yanıt
    celal bayar üniversitesi hocam
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.