Şimdi Ara

Maya Kehaneti

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
30
Cevap
0
Favori
1.609
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Aşağıdaki yazı alıntıdır çok ilgimi çekti güzel bir konu meraklısına.Bu konu hakkında bilgisi olan varsa burada paylaşalım.



    NEDEN 2012?

    1- MAYA KEHANETİ

    Bu konuyu yazarken amacımız insanları korkutmak ve karamsarlığa sürüklemek değil, şuan pek çok bilim adamının kafasını meşgul eden bir konuyla ilgili sizlerinde haberdar olmanızı sağlamaktır. Felaket tellallığından öte, eğer bir felaket gerçekleşecekse, buna hazırlıklı olmak amaçtır. Çünkü, medeniyetimizi devam ettirmek her türlü amacın üzerindedir. Bireysel düşünmeyi bir kenara bırakıp, toplum olarak ortak değerlerimizi ön plana taşımalıyız. Bu illa bir felaket olacak diye değil, yaşam kalitemizi arttırmak ve gerçekten "torunlarımıza" yaşanabilir bir medeniyet bırakmak içinde gerekli.

    Bu noktadan hareketle neden 2012 sorusunun cevabını ele alalım.Aslında tam olarak 21 Aralık 2012 (veya bazılarına göre 22 Aralık) tarihi ve sonrası olarak ifade edilen fenomenin çıkış noktası eski bir Güney Amerika medeniyeti olan Maya'ların kullandığı takvim sistemidir. Özellikle 1990'lardan sonra gelişim gösteren bu konu hakkında en ciddi araştırmalardan birini Amerikalı araştırmacı John Major Jenkins yapmış ve bunu 1997 yılında yayınladığı "Maya Cosmogenesis 2012" isimli kitapta ortaya koymuştu. Şimdi ayrıntılarıyla inceleyelim.

    1- Maya Takvimi

    Mayalar şaşırtıcı bir astronomi bilgisine sahip bir medeniyetti. Sadece Güneş, Ay ve Mars gibi bugün amatör gözlemcilerin dahi gözlemleyebildiği yakın cisimlerle değil, neredeyse bütün uzak yıldızları, yıldız gruplarını ve bunların hareketlerini gözlemlemişlerdi. Hatta bu gözlemleri sayesinde bir yılı bizim bugün süper bilgisayarlarla hesapladığımız süreden milyonda bir hata payı ile hesaplamışlardı. Zamanı ölçmede hassas hesaplara ulaşmak için döngülerden ve iki ayrı takvimden yararlanmışlardı. Bunların ilki, “kutsal takvim” olarak bilinen ve 20’şer günlük 13 aydan oluşan “Tzolkin” (Gün Sayımı) denen döngüdür. Bu döngü, 13 rakam ve 20 ismin oluşturduğu kombinasyonları içerir ve 260 günlük sürecin bitiş günü “13 Ahau”dur. “Haab” adını taşıyan bir ikinci takvim, bugün bizim kullandığımız güneş takviminin çok benzeridir ve yine 20’şer günlük 18 aydan oluşur. “Uinal” olarak adlandırılan bu 20 günlük ayların toplamı 360 gün yapar ve Maya zaman ölçümünde buna “tun” adı verilir. Normal güneş yılı için gerekli olan 5 artık gün, 5 tanrının adıyla “tun”a eklenir (aynı Mısır ve Sümer’de olduğu gibi!) Her iki döngünün gün sayıları ancak 52 güneş yılı sonra eşitlenir. Tzolkin ile Haab’ın bitişleri aynı güne denk gelir yani, Tzolkin’e göre 13 Ahau gününde, Haab da sona ermiştir. Ve diğer döngüleri şu şekildedir:

    GÜN SAYISI İSMİ
    1 Kin
    20 Uinal
    360 Tun
    7200 Katun
    144000 Baktun

    İşte Mayaların efsanevi “Long Count” yani “Uzun Sayım” dedikleri süreç, 13 Baktun’a eşittir (1.872.000 gün = 5125,36 güneş yılı) Maya tarihinde “başlangıcı” olarak belirlenmiş noktayı bilmezsek, yukarıdaki hesabı yapamayız. Bizim takvim sistemimize göre bu an, İsa’nın doğduğu varsayılan yıldır. Gregoryen takvimimizde biz bu yılı “0” olarak kabul eder ve öncesini, sonrasını buna göre hesaplarız. Mayalarda da bu tarihin başlangıcı 0.0.0.0.0 günü olmalıdır; yani herşeyin başlangıç noktası Arkeolojik bulgular ve Karbon-14 yöntemi yardımıyla yapım tarihi bizim takvimimize göre büyük bir kesinlikle belirlenen birkaç tapınakta (İzapa, Chichen Itza ve Monte Alban’da) Maya rahiplerinin, yapılış tarihini belgeleyen Uzun Sayım tarihleri de bulunmuş ve yanılma payıyla birlikte Milattan Önce 11 Ağustos 3114 tarihi 0.0.0.0.0 noktası olarak tespit edilmiştir. Ve buna göre 13.0.0.0.0 tarihi 21 Aralık 2012 gününe denk gelmektedir.

    ÖRNEK
    “11 . 2 . 5 . 1 . 4 ”

    “11 baktun, 2 katun, 5 tun, 1 uinal ve 4 kin”
    --------------------------------------------------------------------------------
    11 x 144.000 + 2 x 7200 + 5 x 360 + 1 x 20 + 4 = 1600224
    --------------------------------------------------------------------------------

    1 Güneş yılı = 365,242

    1600224 / 365,242 = 4381,27
    --------------------------------------------------------------------------------
    “11 . 2 . 5 . 1 . 4 ”

    4381,27 YIL EDİYOR.
    --------------------------------------------------------------------------------

    2- O günün özelliği nedir?

    Maya takviminin 21 Aralık 2012'de bitmesinde ne var diye soruyor olabilirsiniz. Aslında bu tarih tespit edildikten sonra araştırmacılarında kafasına takılan soru buydu. Ve ilk akla gelende, astronomide bu kadar ileri bir toplumun bu tarihide bir astronomik oluşumla ilişkilendirmiş olma olasılığıydı. Bu yönde yapılan araştırmalar bu fikrin doğru olduğunu ortaya koydu.
    Bilindiği gibi 21 Aralık tarihi yılın en kısa günüdür. John Major Jenkins, 21 Aralık 2012’de gökyüzünde oluşan astronomik konumların, oldukça sıra dışı birleşmelere işaret ediyor. Bunların en önemlisi, gezegenlerin ve Ay’ın üzerinde hareket ettiği, “Ekliptik” olarak adlandırdığımız “tutulum çemberi”nin, tam 21 Aralık günü Samanyolu’nun dünyadan görülen ekvatoral çizgisiyle kesişmesi. Bu kesişmenin, modern astronomik ölçümlere göre "galaksimizin merkezi” olduğu belirlenen noktada (süper karadeliklerden biri olduğu düşünülüyor.) gerçekleşmesi, bu tarihi daha da ilginç kılıyor. Ama daha ilginci, 21 Aralık günü Güneş’in de tam “gündönümü” sırasında bu noktayla aynı hizaya gelmesi. Astronomik deyişle “Gündönümü Güneşi”, Ekliptik ile Samanyolu kuşağının “galaksi merkezi” olduğu belirlenen noktayla aynı hizada kesiştiği koordinata yerleşiyor. Bu birleşim, Mayalara göre, “Güneşler” olarak adlandırdıkları devrelerin beşincisinin noktalandığı anı belirlemekte.Maya kozmogonisine göre, dünyanın geçmişi, 13 Baktun’luk (aşağı yukarı 5125 yıl) devrelerden oluşur ve bunların her birinin bitimi, dünya için radikal değişimler ve büyük yenilikler içerir. İçinde bulunduğumuz devre, Mayalara göre beşinci ve son devredir ve 13.0.0.0.0 tarihinde son bulacaktır. Bizim takvimimize göre sözü edilen bu tarih, 21 Aralık 2012’ye denk gelmektedir.

    Mayaların bugüne ilişkin öngörüleri,efsaneleri veya kehanetleri ise gerçekten çarpıcı. Buna geçmeden önce bir bilgiyi daha vermek gerekli. İçinde bulunduğumuz galaksi milyonlarca yıldıza sahip olmasına rağmen, galaksimizin merkezi olarak gösterilen nokta yıldız miktarının gayet seyrek olduğu bir nokta. Yaklaşık 25,800 yılda toplam 4 kere (dünyanın presession süresi) galaksi merkezimizle.

    1- " A door into the heart of space and time will open" , Zamanın ve uzayın kalbindeki kapı açılacak

    2- " The cosmos will be reborn or recreated " , Evren yeniden doğacak, yeniden yaratılacak

    3- " We will reach the Zero Point of the process - a moment of collective spiritual birth " , Döngünün sıfır noktasına erişeceğiz, toplu ruhsal doğuş anı

    4- “…our basic orientations will be inverted. On the level of human civilization, our basic assumptions and foundation values will be exposed, and we will have the opportunity to embrace values long since driven under the surface of our collective consciousness”

    Bizim basit doğamız ters yüz olacak.

    Aslında tek önemli tarih 21 Aralık değil 2012 yılı için. Mayaların astronomi birikimlerinde , Boğa takımyıldızındaki Pleiades grubunun ayrı bir önemi var. G Bu yıldız grubunun gökyüzünün tepe noktasından (“Zenith” noktası) geçişi, Mayalar için önemli bir olaydı ve genellikle Tzolkin ile Haab’ın son günlerinin çakıştığı 52 yıllık dönemin sonunda yaşandığı için de fazlasıyla önemsenirdi. Monte Alban’dan İzapa’ya dek birçok kentte, gökyüzünün tepe noktasını gözlemlemek için hizalanmış şaftlara sahip yapılar bulunmuştur. Bu gözlem noktalarında başını yukarı kaldırıp belli bir anda daracık şafttan gökyüzüne bakan gözlemci, yalnızca Zenith noktasını görürdü. Meksika’nın güneyinde, İzapa’nın bulunduğu paralel üzerinde Güneş – Pleiades buluşması, presesyon etkisinden bağımsız olarak her yıl, ilkbahar ekinoksundan 61 gün sonra gerçekleşir. Günümüzde bu tarih, Güneş’in Boğa Burcu’na girdiği 20 Mayıs tarihine denk gelmektedir. Bu buluşma Zenith’te gerçekleşirse? Mayıs 2000'deki gezegen dizilimini hatırlayacaksınız. Ama ondan çok daha önemli bir şeyi çoğunluğumuz bilmiyoruz Mayalarca önemli olduğu yeterince vurgulanan gün, Güneş – Pleiades – Zenith buluşmasıdır ve bu astronomik olayın gerçekleşme tarihi de 20 Mayıs 2000’dir. Mayalar, 13 Baktun’un hemen öncesine denk gelen bu astronomik buluşmayı, bir sürecin başlangıcını işaretlemek için kullanmışlardı Ünlü Kukulkan piramidinin tepesinde, doğrudan Zenith’e yöneltilmiş, çıngıraklı yılan kuyruğu biçiminde bir sütun yer alır. Çıngıraklı yılanın kuyruğundaki “çıngırak” işaretleri, Maya kültüründe Pleiades’in simgesidir. Çıngırağın biraz aşağısında, “Ahau yüzü” olarak adlandırılan bir kabartma vardır ve bu da, Güneş’i simgelemektedir. Bir bütün olarak Kukulkan piramidinin tepesindeki şekil, Güneş – Pleiades – Zenith buluşmasına işaret etmektedir yani.


    Kutup Değişimi

    Bir grup astrofizik ve jeofizik uzmanının, bilgisayar uzmanlarıyla
    beraber yürüttükleri araştırma sonucu sıradışı bir olayın 2012'de
    başımıza gelme olasılığı olduğunu ortaya koymuş.

    http://www.indiadaily.com/editorial/1753.asp

    Bahsi geçen konu hakkında bilgisi olmayanlar için izah edersem...

    Bildiğiniz gibi Güneş'in ortalama 11 yıllık periyodlarda (ve son
    zamanlarda yapılan araştırmalarda 180 yıl civarında ikinci bir döngü
    daha var) aktivitesi zirveye çıkıyor. Kuvvetli patlamalar ve güneş
    lekeleri bu dönemde en yoğun zamanında oluyor. Son zirve dönemi 2000-
    2001 yıllarındaydı. Ancak bu dönemden bu yana düşüşe geçmesi gereken
    aktivite tam aksine az miktarda bir düşüşten sonra yatay bir düzey
    tutturmuş durumda. Yani bir sonraki zirve döneminin çok daha şiddetli
    olabileceğine dair bir işaret olabilir.

    Bir sonraki zirve noktası ise 2012 yılına denk düşüyor. Yukarıda
    bahsettiğim araştırmanın da kilit noktası burası. Eğer bilgisayar
    ortamında yapılan teorik modellerin sonuçları doğruysa 2012 yılı
    civarında bizi bir Manyetik Kutup kayması bekliyor.

    Bu olay ortalama 200,000 yılda bir gerçekleşen, ancak bir önceki
    kaymanın 780,000 yıl önce olduğu bilinen bir olay. Mıknatıslardaki
    güney ile kuzey'in yer değişmesi olayı kısaca. Ancak bu bir anda
    başlasa da, bir günde biten bir olay değil. Manyetik yapının tekrar
    dengeye gelmesi ortalama 3000 yıl kadar sürüyor(muş).

    Bu olayın nasıl olacağına dair bulgularda, + ve - kutbun, bu olay
    başlamadan önce diğer yarı kürede adacıklar mantığıyla bölgeler
    oluşturması ve genel manyetik güç kaybı oluşturması, olduğu tespit
    edilmiş durumda. Dünya'da ise son 300 yılda genel manyetik kutup %20
    oranında zayıflamış durumda. Bu Antartika ve Güney Amerika’da, yani
    ozon tabakasının delik olduğu yerde %40 lara kadar çıkıyor. (yani
    ozon tabakasının asıl delinme nedeni olabilir)

    Fazla uzatmadan sonuçlandırırsam, bahsi geçen araştırma bu olayın
    2012 yılında gerçekleşeceğini ortaya koyuyor.

    Yani güneş'in aktivitesinin en güçlü olacağı zamanda bir kutup
    kayması. Aynı araştırma sonucuna göre bu olay milyonlarca yıl önce
    olduğu ortaya çıkıyor.

    Güneş aktivitesi zirvesinde ve Manyetik kutup yer değiştirirse ne
    olur?

    Manyetik kayma demek, dünyanın manyetosferinin, yani manyetik
    kalkanının bir süreliğine kapalı olması demek. Güneş'ten veya uzaydan
    gelecek her türlü etkiye açık olacağız demek.

    Güneş'ten gelen zararlı ışınlar ve kozmik ışınlar direkt dünya
    yüzeyine ulaşacak. En basit sonucu milyonlarda kanser vakası.

    Diğer olası sonuçlarından biri, dünyanın manyetik alanı etkin
    olmayacağından meteor gibi cisimlerinde yönlerinin dünya tarafından
    değiştirilemeyeceği, zam tersi çekileceği olasılığı...

    Dünyanın yer çekimine etkisi tahmin edilememekle beraber, volkanlar,
    depremler vs.. gibi olayların zirve yapacağı tahminlerden biri.

    EĞER GERÇEKLEŞİRSE, küresel bir felaket bizi bekliyor demektir... En
    kötü senaryoda Tek kurtuluş olasılığı, yüzeyin altında yaşamak veya
    başka gezegene gitmek var. 3000 yıl süreyle...







  • enteresan....bu tür şeyleri çok severim ama pek inanamam
  • Konusursam son iddia cok saglam olmus gercekten ama biz bunu dibimizdeyken goremezken kac yilindaki mayalar vurmus helal olsun. Bu arada yazi gercekten guzel saglam seyler var boyle bir paylasim icin saol ama bende kultur ve bilimde acmaliydin
  • Etkilendim gece uykum kaçar şimdi
  • etrafta bir sürü saçma sapan kehanetler gezior ama bu gerçek olabilir sonuçta bulgularla ifade edilmiş bu sefer inandım ve çok korkuyorummm
  • Kutuplasma olayi gercekten olrsa ben bi kac dakikalik durmumuzu dusunemiyorum
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • eheh maya keranesi sandım direk girdim ehe
  • öff ya napıcaz The x fıles ın sineması da tam 2012 de yayınlanacaktı tüh be.
  • Fala inanma falsız kalma.. gibi bu hikayeler.
    İnanmadım değil, sağlam destekler var ama bundan öncekiler tutmadığı için (iyiki tutmadı )
    pek itimadım kalmamıştı bu hikayelere.


    Olsun ben yinede yazdım bu tarihi bir kenara...
  • 2012 hımmm

    o hesapla 2011 yılında taksitle ferrari alıyorum millet

    son bir yıl binerim fena mı

    lpg nerden taktırılıyo bunlara

    işin aslı bu tür kehanetler (öellikle nostraaburcuburun kehanetleri) çok ilgimi çekiyor ancak bunları başarısız bir mel gibsob bilimkurgusu (bknz : sign) tadında takip ediyorum
  • Şöyle düşünmek lazım bugün modern bilimin yardımı ile ve en azından temel eğitim almış amatör bir gözlemcinin hayatı boyunca uğraşsa çıkaramayacağı bu sonuçları milattan önce bu adamlar nasıl yaptılar hemde sadece çıplak gözle.Hatta çıplak .... le.Öyleymiş mayalarda.Bence dışardan bir müdahale söz konusu.Amaç mayalara yardım değilde bizlere mesaj bırakmak.Mısırlıların piramitleri o koordinatlarda ve mühendislikle inşa etmesi ne kadar imkansızsa bu adamlarında bu takvimleri yapmış olması o kadar imkansız.Yani kısaca bunlar doğru gibi.Aşağıdaki yazıyı okumadan önce size bir yazıyı hatırlatayım

    NOVUS ORDO SECLORUM

    ÇAĞLARIN YENİ DÜZENİ


    2002 VE ÖTESİNDE FARKINDALIK

    Dördüncü/Beşinci Boyuta girdikçe bilinçte de bir değişim hissetmekteyiz. Dördüncü boyut fiziksel bir gerçeklikten çok bir zihin halidir. Dördüncü boyut, hayatınızı bütün çakralarınız açılmış bir halde yaşadığınızda ve çevrenizdekiler de bunu deneyimlediklerinde ortaya çıkacaktır.. Dünya planeti ve sakinleri için ortaya konan gündemler bir çok farklı kaynaktan gelmektedir ve bunların bir kısmı da medyada yayınlanmaktadır. Çeşitli dünya dışı kaynaklar 5 ya da 10 yıl içinde gerçekleşmesi olası bir çok senaryodan bahsetmekte. Bazıları hükümetten, DNA ve zihin kontrolünden, 2003 yılından sonra kurulacak Yeni Dünya Düzeninden, negatif Dünya dışı varlıklar tarafından gerçekleştirilecek yok edilişten bahsediyor. Kimileri de muhtemelen çoğumuzun pozitif varlıkların yardımıyla, Dünya planeti ile Yükselişinden... Bütün bu senaryolar kendi realitenize bağlı olarak olasılık dahilinde. Mesaj aklınızı değil, yüreğinizi, iyi hislerinizi, sezgilerinizi takip etmektir. Aldığınız, kullandığınız bilgilerin sizinle uyumlanmasına dikkat edin. Gezegeni ve kendinizi şifalandırmak için çalışın ve bizi kontrol etmeye çalışanlara hayır deyin.


    1.

    İnsanlık ve Dünya Gezegeni, şu anda büyük bir değişimden; bilinçte ve gerçekliği algılamada bir değişimden geçmektedir.
    2.

    Orta Amerika'daki Maya Medeniyeti, geçmişte de bugün de zaman-bilim ilişkisine dair bilgide en ilerlemiş medeniyettir. Dünya üzerindeki en doğru takvim onlarındır. Bugüne kadar asla yanılmamışlardır. Evrende ve Solar Sistemdeki zaman devrelerini içeren toplam 22 takvimleri bulunmaktadır. Bazıları henüz ortaya çıkmaktadır.
    3.

    Mayanın 5. dünyası 1987 yılında sona ermiştir. 6. dünya 2012 yılında başlayacak. Yani şu anda “dünyalar arasında” bulunmaktayız. Bu zaman dilimi “Apokalipse” ya da ortaya çıkış diye adlandırılır. Bu zaman ayrıca “görevimizi” kişisel olarak ve topluca yerine getirme zamanıdır.
    4.

    Maya 6. dünyası boş bırakılmıştır, bu demektir ki yardımcı yaratıcılar olarak, şu anda istediğimiz dünyayı ve medeniyeti yaratmaya başlamak bizim elimizde.
    5.

    Mayalar ayrıca 2012 ile;

    *

    Bildiğimiz teknolojinin ötesine geçeceğimizi,
    *

    Para ve zamanın ötesine geçeceğimizi,
    *

    4. boyuttan geçtikten sonra 5. boyuta gireceğimizi,
    *

    Solar Sistemin ve Dünya Gezegeninin Evrenin geri kalan kısmı ile senkronize olacağını,
    *

    DNA’larımızın galaksimizin merkezi tarafından yeniden programlanacağını (Hunab Ku) söylemektedirler.

    “Bu Gezegen üzerindeki herkes dönüşüme uğramaktadır. Bazıları diğerlerine göre bunun daha çok farkında. Fakat herkes bunu gerçekleştirmekte.” Dünyadışı Dünya Misyonu

    6.

    2012 yılında Solar Sistemimizin düzlemi, Galaksimiz Samanyolu'nun düzlemi ile aynı hizaya gelecek. Bu döngünün tamamlanması 26000 yıl sürmüştür Ayrıca Virgil Armstrong'a göre bizimkiyle aynı anda iki galaksi daha aynı hizaya gelecek. Kozmik bir olay!
    7.

    Zaman gerçekten hızlanmaktadır (çökmektedir). Binlerce yıldır Schumann Rezonansı ya da Dünyanın nabzı saniyede 7.83 devirdi. Ordu bunu güvenilir referans olarak kullanmaktaydı. Her nasılsa, 1980’den beri bu rezonans yavaşça artmaktadır. Şu anda saniyede 12 devire ulaşmıştır. Bu demektir ki bir gün (24 saat) eski zamana göre 16 saatte tamamlanmaktadır.
    8.

    Apokalipse ya da “dünyalar arası” süreci boyunca bir çok insan kişisel/bedensel değişimlerden geçecek. Bu değişimler çok ve çeşitli olacak. Bütün bunlar, buraya öğrenmek ve deneyimlemek için gelişimizin bir parçası. Değişimlere örnek olarak: ilişkilerin son bulması, ikamet yerlerinin değişmesi, iş değiştirme, davranış ve düşüncede değişim.
    9.

    Unutmayın, her an büyük ya da küçük kararlar almaktayız. Her karar ya SEVGİye ya da KORKUya dayanır. Sevgiyi seçin, aklınızı değil, sezgilerinizi takip edin, tutkularınızı takip edin, içinizde yanan arzuyu. Akışına bırakın.
    10.

    Düşünce şekilleri çok önemlidir ve günlük yaşantımıza etki ederler. Kendi gerçekliğimizi düşünce şeklimizle yaratmaktayız. Diğerleri hakkında negatif düşünürsek, kendimize çekeriz. Eğer diğerleri hakkındaki düşüncelerimiz pozitif olursa, pozitif insanları ve olayları kendimize çekeriz. Sonuç olarak düşüncelerinizin farkında olun ve gereksizce negatif ve yargılayıcı olanlardan kurtulun.
    11.

    Medyanın büyük bir kısmının kontrolünün az sayıdaki belirli kişilerin elinde olduğunun farkına varın. Seçici olun. Olayların altında gizlenmiş gündemler arayın. Bu bilgi size neden sunuluyor? “Onların” gerçek gündemleri ne? Belirli problemlere karşı tepkilerin azaltılması için mi oluşturuluyor? Problemi “onlar” mı yaratıyorlar ki böylece “biz” de tepki gösteriyor ve çözüm istiyoruz sonra “onlar” da kendi çözümlerini sunuyorlar! Çözümleri ilk sırada olmasını istedikleri şeylerdir.
    12.

    Unutmayın hiçbir şey kazara gerçekleşmez, neredeyse bütün “olaylar” bazı güçler / otoriteler tarafından planlanmaktadır. Buna rağmen, bu yaşamak için en heyecan verici zaman.

    Gerçek sizi özgürlüğe ulaştıracak.


    HIZLANIŞI HİSSEDİYOR MUSUNUZ?

    Çağların değişimi başladı...

    Kadim kehanetler bunu daha önceden bildirmişti. Yerli gelenekler onurlandırdılar. Dünya içinde gerçekleşen değişimler, uyuma düzenlerinizi, ilişkilerinizi, bağışıklık sisteminizi düzenleme yetinizi ve zamanı algılayışınızı etkilemekte. 2000 sene önce belirtilmiş, bizi bedenimizde olağanüstü değişimleri kabullenmeye hazırlayan bir inisiyasyon yaşıyoruz. Bu değişim şu anda gerçekleşmekte.


    DEĞİŞİMİN MUHTEMEL ETKİLERİ

    *

    Yoğun baş ağrısı, yorgunluk hissi
    *

    Kollarda, bacaklarda, dizlerde ve omurgada elektriklenme hissi
    *

    Kaslarda ve eklemlerde kramplar
    *

    Grip benzeri semptomlar
    *

    Güçlü rüyalar
    *

    İnsan bedeni yeni titreşimlerin bir sonucu olarak daha hassas olacak
    *

    Dünyanın rezonansı (Schumann Resonance) binlerce yıldır 7.4 Hz.’di. 1980li yıllardan beri 12Hz’e ulaştı. Bu, bugün yaşadığımız 24 saatin eski zamanda 16 saate eşit olduğunu göstermektedir. Zaman hızlanıyor.
    *

    Fiziksel beden değişmiş durumda; Yeni bir ışık beden yaratılmakta.
    *

    DNA’mız Evren tarafından yeniden programlanmakta (Maya kehanetlerinde belirtildiği gibi) 2 sarmallı DNA’mız tekrar 12 sarmallı DNA’ya dönüşüyor.
    *

    Daha büyük önsezi ve şifa yetileri ortaya çıkacak.
    *

    Gözler dahi yeni atmosfer ve ışık için değişime uğramakta.
    *

    Yeni doğan tüm bebekler muhtemelen doğdukları andan itibaren telepatik olacaklar.
    *

    90’ların tüm hastalıkları, AIDS de dahil, yok olacak.




  • Gerçek bile olsa önemli değil benim için

    Nasıl olsa birgün öleceğimize göre Önemli olan Hayatı dolu dolu yaşamak ve Öbür alemde Yüzü Ak olarak Allah'In Huzuruna çıkmak


    gerisi BOŞ

  • Dur ya şurda iki çizgi ötesi muhabbeti yapalım dedik öldürdün muhabbeti Senin yazında güzel
  • Benden de birkaç anekdot ;

    Nostradamus'a göre ,

    - 1984'de Türkiye Yunanistan savaşı çıkmalıydı
    - 1987'de de 3. Dünya savaşı çıkmalıydı
    - 2800 küsür sene kadar kıyamet kopmayacak

    vs. vs..

    Başka ilginç birkaç bilgi daha vereyim,

    - Albert Einstein , bal arıları yeryüzünden kaybolduktan 4 sene sonra insanlık biter dedi ve ABD'deki arıların büyük bir bölümü kayboldu , nedeni ise küresel tam olarak bilinmiyor (küresel ısınma diyenler var fakat sadece çok küçük bir kesim) , aynı şekilde tarım ve köy işleri bakanlığının yaptığı bir araştırmaya göre Türkiye'deki arıların da büyük bir bölümünün kaybolmuş (eğer inanmayan varsa araştırsın) ayrıca Einstein'ın bu sözü iddia değil gerçektetir , çünkü bilim adamları kanıtlamıştır.

    - ABD'de bir tarikat (yüzbinlerce üyesi var , basit bir tarikat değil) bundan birkaç sene önce kıyametin kopacağını sanıyordu ve kıyametin kopacağını düşündükleri gün çok ilginç eylemlerde bulunarak ölmeyi beklediler , çok garip gelebilir fakat onların da kendilerince çok mantıklı gördükleri nedenleri vardı.


    Aslında bu ilginçliklere çok daha fazlasını eklerim , yani kıyametin kopması gerçekten yakın fakat tarihini ne Nostradamus ne Mayalar , ne peygamberler ne de başka bir varlık biliyor , sadece tek bir varlık biliyor. Onun dışında hiçkimse bilmiyor.
    Düşünsenize , Nostradamus diyor ki benim mezarımı kesinlikle açmayın ve 10 sene sonra mezarı açılıyor , mezarında ne var dersiniz? bir madalyon ve üzerinde mezarının açıldığı gün yazıyor. Böyle bir insan bile yanılıyor , diğer yandan bir peygamberi düşünün , istediği şeyi bilmesi gerek öyle değil mi? ama ona kıyamet sorulduğunda "Allah bilir diyor"




  • quote:

    Orjinalden alıntı: kontendoo

    Benden de birkaç anekdot ;

    Nostradamus'a göre ,

    - 1984'de Türkiye Yunanistan savaşı çıkmalıydı
    - 1987'de de 3. Dünya savaşı çıkmalıydı
    - 2800 küsür sene kadar kıyamet kopmayacak

    vs. vs..

    Başka ilginç birkaç bilgi daha vereyim,

    - Albert Einstein , bal arıları yeryüzünden kaybolduktan 4 sene sonra insanlık biter dedi ve ABD'deki arıların büyük bir bölümü kayboldu , nedeni ise küresel tam olarak bilinmiyor (küresel ısınma diyenler var fakat sadece çok küçük bir kesim) , aynı şekilde tarım ve köy işleri bakanlığının yaptığı bir araştırmaya göre Türkiye'deki arıların da büyük bir bölümünün kaybolmuş (eğer inanmayan varsa araştırsın) ayrıca Einstein'ın bu sözü iddia değil gerçektetir , çünkü bilim adamları kanıtlamıştır.

    - ABD'de bir tarikat (yüzbinlerce üyesi var , basit bir tarikat değil) bundan birkaç sene önce kıyametin kopacağını sanıyordu ve kıyametin kopacağını düşündükleri gün çok ilginç eylemlerde bulunarak ölmeyi beklediler , çok garip gelebilir fakat onların da kendilerince çok mantıklı gördükleri nedenleri vardı.


    Aslında bu ilginçliklere çok daha fazlasını eklerim , yani kıyametin kopması gerçekten yakın fakat tarihini ne Nostradamus ne Mayalar , ne peygamberler ne de başka bir varlık biliyor , sadece tek bir varlık biliyor. Onun dışında hiçkimse bilmiyor.
    Düşünsenize , Nostradamus diyor ki benim mezarımı kesinlikle açmayın ve 10 sene sonra mezarı açılıyor , mezarında ne var dersiniz? bir madalyon ve üzerinde mezarının açıldığı gün yazıyor. Böyle bir insan bile yanılıyor , diğer yandan bir peygamberi düşünün , istediği şeyi bilmesi gerek öyle değil mi? ama ona kıyamet sorulduğunda "Allah bilir diyor"



    arıların kaybolma nedeni küresel ısınma değilmiş telefonların yaydığı manyatik dalgalarmış amam sonuçta ikisinde de arılar kayboluyor ve bu hiç iyi deği




  • Alıntıdır


    Geçiş İle İlgili Kehanetsel Bilgi



    Kadim insanların kehanetlerini incelemekteyim. Geçişin kanıtını bulduğum ilk yer, Mayaların, İknaların ve Hopilerin kehanetlerini inceleyen Jose Arguelles, Carl Calleman ve John Major Jenkins gibilerin 2012 ile ilgili kitapları idi. Onların kadim kehanetler ile ilgili araştırmaları, biz 2012 ye yaklaşırken bilinçlilikte büyük değişimin çok benzer tahminlerini ortaya çıkardı. 5000 yıldır Dünyadaki tarihi tutmakta olan Mayalar insanlığın büyük bir metamorfozdan geçişinin zamanını izlemek için bunun gibi kozmik takvimler veya kodeksler yarattı.



    Zamanın uzun döngülerini kullanmak için kullandıkları Long Count takvimine göre, 2012 zamanın bir çok döngülerinin kapanışını işaret ediyor.

    Mayalara göre, ilk döngünün kapanışı Galaktik Yılın tamamlanmasıdır. Samanyolu Galaksisinin gökyüzünde tam bir dönüş yapması 225 milyon dünya yılı sürüyor.

    Ayrıca 2012, 26 milyon yıllık bir Dünya döngüsünün sonunu, 78,000 yıllık bir Dünya döngüsünün sonunu ve 26,000 yıllık Maya Takviminin kapanışını işaret ediyor.

    Bir çok yerli insan gruplarının kehanetlerine göre, 2012 insanların, Dünyanın, galaksimizin ve belki de, tüm yaradılışın tüm tarihi için odometreyi (kilometre sayacı) çeviriyor – tüm yaşamın tırtılların kelebeklere dönüşmesine benzer bir sıçrama deneyimleyeceği an.

    Mayalar insan tekamülünün zamanın bu uzun döngülerinin bir sonucu olarak ortaya çıktığına inanıyor. Onların gizemi, 2012 de Dünyanın güneşinin Galaktik Merkez ile hizalanması ile yaratılan mitleri, spiritüel ritüelleri ve kozmik dramaları oynuyor.

    Onlar bu hizalanmayı yaradılışın tümünü yeni bir realiteye doğuracak olan Güneş Baba ve Galaktik Merkezin Büyük Annesi arasındaki bir tür kozmik birleşme olarak tanımlıyor. Hamilelik, doğum ve embriyogenesis onların geleneklerinde merkezi kavramlardır.

    Bir tür Maya takvimi olan Tzolkin takvimi, insan gebeliğinin 260 – günlük dönemine dayanır. Bu, 26,000 yıllık Maya takviminin harmonik bir temsilidir. 260 x 100 = 26,000. İnsan türlerinin tekamülünü gözlemenin bir yolu olarak, Mayaların hem bireysel insanın tekamülünü hem de 26,000 yıllık Maya takvimini izlemek için kullandıkları ortaya çıkıyor.

    Maya perspektifinden, 21 Aralık 2012 de Dünya Mesih Bilinçliliğine kendi geçişini yapacak ve insanlığı Meshedilmiş Varlıklara dönüştürecek. Tırtılın kelebeğe dönüşümüne benzetilen İnsandan Meshedilmiş olana bu dönüşüm işlemi, Yükseliş olarak biliniyor. YÜKSELİŞ sözcüğü tipik olarak insan dönüşümünü tanımlamak için kullanılırken, Jose Arguelles ayrıca bundan kitabında gezegensel bir perspektiften bahsetti, Yükselen Dünya.

    Astrolojik bir perspektiften, Balık Çağından, Kova Çağına geçiyoruz. Tek bir yöne baktığımızda, rekabet ve kıtlığa dayanan Balık yapılarının parçalandığını görürüz. Ve, başka bir açıdan baktığımızda, partnerlik prensiplerine ve kaynakların paylaşımına dayanan yeni Kova yapılarının filizlendiğini görürüz. Bu geçiş karışıklığa ve endişeye neden olabilirken, Meshedilmiş Varlıklara tekamül etmemiz için eşsiz bir fırsat penceresi olarak kendisini gösteriyor.




  • Daha 5sene var doya doya yaşayın hayatı ya bırakın
  • Kız konularında çekinen arkadaşlarıa bunları göstermek lazım....

    Gaz olurlar daha çok
  • kıyamet alemeti gibi .
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.