Kültür ve Bilim'i, Konu Dışı'na benzetmek moda mı oldu? Önüne geçen Konu Dışı, Konu Dışı diye tutturmuş gidiyor.
Moda yada değil bir son verelim şuna artık.
Konuyu açan arkadaşım sende anlaşılan uzay'a, bilim'e felan meraklısın, şu merakını böylesine ucuz konulara değilde daha ciddi ve gerçekçi konulara kanalize etmen daha faydalı olur.
Olmayan siyah giyen adamların, olmayan uzaylılar tarafından kaçırılan, olmayan kurbanların, olmayan hikayeleri.
Moda yada değil eskiden bir konu açıldığında gerçek-değil veya saçma ya da değil ama tartışılırdı. Bu ne saçma şey böyle birşey yok hayırrrrr tarzı yorumlar buraya ait değildir arkadaşım. Bilimin adı geçtiği yerde bu tarz ön yargılar olmamalıdır ki yoktu da. Senin bu konuya boş ucuz saçma demen ile benim neye ilgileneceğim arasında bir bağ olamaz. Daha açıkça ve kabaca söylemek gerekirse sanane ve sen kimsin diyebilirim. Birşeyler araştırıp okumuşum ilginç gelmiş ve paylaşmışım. Olaya inanmasan hatta saçma bile gelse bana bu konulara kafanı yorma boş işler bunlar yürü git deme hakkını nerden buluyorsun merak ediyorum. Çok merak ediyorsan söyleyeyim olay banada saçma geliyor ama yaşanan olayların gerçek olduğuna inanıyorum lakin gizli servislerin yaptığına inanıyorum. Yani gerçekle hayali ayırt edebilecek kapasitedeyim.
Bir konuda olay "inanmaya" kaldıysa yandığımızın resmidir... Çıkılmaz o işin içinden. Ben akademisyenim. İnandırıcı delil görmeden inanmam. 2+2=4
quote:
Orijinalden alıntı: thunderwatcher
Bir konuda olay "inanmaya" kaldıysa yandığımızın resmidir... Çıkılmaz o işin içinden. Ben akademisyenim. İnandırıcı delil görmeden inanmam. 2+2=4
Ben derdimi anlatamıyorum galiba. Olayların gerçek olduğuna ama olayları gizli servislerin yaptığı bir şey olduğuna inanıyorum diyorum. Gerçektir değildir orasını bilemem benim görüşüm bu diyorum. Ayrıca bu yazdığınızda da çelişki mevcut. Eğer o görüşte iseniz 2+2=4 dememeniz gerekli. Teorik fizikçi bir tanıdığım şöyle der. Bilime göre 2+2=4 diyemeyiz. Bize okula gittiğimizde ilk öğretilen buydu. 2+2'nin 4 olma ihtimali 5 veya 3 olma ihtimalinden çok daha fazladır. (akademisyensiniz madem lütfen bu söylediğimi matematiksel olarak ele almayın)
Alice Harikalar Diyarında (şu an bir versiyonu vizyondadır) güzel hikayeydi. Yaratıcılığı geliştiren, "fantastik" bir hikayeydi. Metaforlarla dolu masalsı bir anlatımdı. İşin güzel yanı kimse harikalar diyarının gerçek olduğuna inanmasa da bu hikayeden herkes keyif alıyordu. Ne yazık ki siyah giyen adamlar konusunda durum bu değil. Pek çok kişi gerçekten de uzaylılarla temas kurulduğunu ve hükümetlerin bunu sakladığına inanıyor. İşte bunun harikalar diyarına inanmaktan farkı yok. Bugüne kadar HİÇBİR devlet sırrı bu kadar uzun süre gizli kalmamıştır. Kaldı ki daha başka pek çok mantık sorusu sorulabilir: "uzaylılar kendilerini gizlemek istiyorlarsa Amerikalıların yardımına neden ihtiyaçları vardır? Kendilerini gizlemek istemiyorlarsa Amerikalılar onlara nasıl söz geçirmektedirler? Neden kendilerini gizlemek istesinler? İyi niyetlilerse bunca yol geldikten sonra bunca zamandır insanlıkla doğrudan temas kurmamaya nasıl ve neden dayanmaktadırlar? Kötü niyetlilerse saldırmak için neyi beklemektedirler? Uzaya çıkmak için ıkınıp sıkınan insanlığın milyon ışık yılı yolculuk yapmış bir medeniyete karşı şansı var mıdır?" vs... vs... Bütün bu sorular uzaylıların var olduğu ve buralarda olduğu varsayımı üzerinedir dikkat edin. Tadını kaçırmamak için soruları sınırladım.
UFO ve USO'ların varlığına inanmanın ötesinde varlıklarını BİLİYORUZ zaten. Ancak bunların tümü insan yapımı araçlar olup bunların "peşinde koşan" siyah kıyafetli adamlar da muhtemelen CIA, FBI veya bir takım askeri haber alma ürgütleri olsa gerek. Bu biraz daha akıl mantık çerçevesinde bir açıklama olurdu. Ayrıca tüm bilimsel araştırmaların kamuya açık olarak yürütülmediğini de unutmamak gerek. Bir takım eşşek şakası sever insanların kasten "gizemli olaylar" tertipleyip şaşıran ve korkan insanları izlemekten zevk aldıkları da kayıtlara geçmiştir (her yere plastik kalıptan kar adamı yeti ayak izleri bırakan oduncu örneğinde olduğu gibi). Kıkır kıkır gülen bu eşşek oğlu eşşekler analitik düşünce gücünden yoksun, inanmaya hazır garibanların kafasını karıştırmaktan özel zevk almaktadırlar. Psikolojik bir olgudur, psikologlara bırakıyorum.
@Kraven, konuların harika.. ben açıkcası zevk alarak okuyorum bu tür yazıları.. paylaşıma devam et
saçma, inandırıcı değil, konu'nun yeri burası değil gibi yorum yapanları salla geç...
Birçok konu paylaşılıyor bu bölümde, inanmadıklarıma bende inanmıyorum saçma desem zaten konu dışından farkı kalmazdı...
Sizlere inanıyormusunuz veya inanmıyormusunuz diye sorulmamış yukarıdaki makalede, o yüzden adam akıllı yorum yapmayacaksanız dalga geçer gibi mesaj atmayınız lütfen.
quote:
Orijinalden alıntı: thunderwatcher
Alice Harikalar Diyarında (şu an bir versiyonu vizyondadır) güzel hikayeydi. Yaratıcılığı geliştiren, "fantastik" bir hikayeydi. Metaforlarla dolu masalsı bir anlatımdı. İşin güzel yanı kimse harikalar diyarının gerçek olduğuna inanmasa da bu hikayeden herkes keyif alıyordu. Ne yazık ki siyah giyen adamlar konusunda durum bu değil. Pek çok kişi gerçekten de uzaylılarla temas kurulduğunu ve hükümetlerin bunu sakladığına inanıyor. İşte bunun harikalar diyarına inanmaktan farkı yok. Bugüne kadar HİÇBİR devlet sırrı bu kadar uzun süre gizli kalmamıştır. Kaldı ki daha başka pek çok mantık sorusu sorulabilir: "uzaylılar kendilerini gizlemek istiyorlarsa Amerikalıların yardımına neden ihtiyaçları vardır? Kendilerini gizlemek istemiyorlarsa Amerikalılar onlara nasıl söz geçirmektedirler? Neden kendilerini gizlemek istesinler? İyi niyetlilerse bunca yol geldikten sonra bunca zamandır insanlıkla doğrudan temas kurmamaya nasıl ve neden dayanmaktadırlar? Kötü niyetlilerse saldırmak için neyi beklemektedirler? Uzaya çıkmak için ıkınıp sıkınan insanlığın milyon ışık yılı yolculuk yapmış bir medeniyete karşı şansı var mıdır?" vs... vs... Bütün bu sorular uzaylıların var olduğu ve buralarda olduğu varsayımı üzerinedir dikkat edin. Tadını kaçırmamak için soruları sınırladım.
UFO ve USO'ların varlığına inanmanın ötesinde varlıklarını BİLİYORUZ zaten. Ancak bunların tümü insan yapımı araçlar olup bunların "peşinde koşan" siyah kıyafetli adamlar da muhtemelen CIA, FBI veya bir takım askeri haber alma ürgütleri olsa gerek. Bu biraz daha akıl mantık çerçevesinde bir açıklama olurdu. Ayrıca tüm bilimsel araştırmaların kamuya açık olarak yürütülmediğini de unutmamak gerek. Bir takım eşşek şakası sever insanların kasten "gizemli olaylar" tertipleyip şaşıran ve korkan insanları izlemekten zevk aldıkları da kayıtlara geçmiştir (her yere plastik kalıptan kar adamı yeti ayak izleri bırakan oduncu örneğinde olduğu gibi). Kıkır kıkır gülen bu eşşek oğlu eşşekler analitik düşünce gücünden yoksun, inanmaya hazır garibanların kafasını karıştırmaktan özel zevk almaktadırlar. Psikolojik bir olgudur, psikologlara bırakıyorum.
İkimizden birinde problem var galiba ya ben anlatamıyorum ya da siz anlamak istemiyorsunuz. Ben ne demişim ? Olayın gerçek olduğuna inanıyorum, lakin bu olaydaki siyah giyen adamların fbi cia vs. gibi gizli servis örgütleri olduğunu düşünüyorum. İşin bu tarafını geçelim de sen şimdi olayı bir boyuttan aldın götürdün nerelere.. Eğer sağlam bir araştırma yaparsan gerçekten nelerin ne şekilde saklandığını öğrenebilirsin en azından fikir edinebilirsin. Özellikle de ay hakkında birçok şey söyleniyor ki burada söylesem taşlamaya falan kalkarsınız beni. Veya söyleyeyim, ay için dünya gibi bir gezegenin doğal uydusu olamayacak ve dış uzaydan gelip dünyanın çekim kuvvetine yakalanamayacak kadar büyük bir cisim olduğu söyleniyor. Ayrıca yapılan araştırmalarda ayın yüzeyindeki toprağın ay taşlarından daha yaşlı olduğu saptanmış ve yaklaşık 10-11 milyar yaşında olduğu söyleniyor. Hatta işi abartan yakın temasta bulunduğunu anlatan bazı kişiler ayın dünya dışı varlıkların bir işi olduğunu söylüyorlar. Hatta bugün asteroid kuşağı olarak bildiğimiz şeyin bir zamanlar bir gezegen olduğunu ve bir çatışmada parçalanarak bugünkü hale geldiğini söyleyenler var. Bunlar gerçekten abartı ve kanıtsız söylemler bunları geçelim. Ama birçok eski NASA çalışanı emekli olduktan sonra çok şeyin saklandığını söylüyor ve dünyanın aslında hiçbir şey bilmediğini söylüyor. Ayda yapılan gözlemler ve 1600lerden bu yana dünya üzerinde yapılan bazı gözlemler var. Neyse şimdi uykusuz kafayla uzun uzun anlatamayacağım ama bazı şeylerin gizlendiği belli. Ama uzaylılar ile Amerika'nın anlaşma yaptığına falan bende inanmıyorum. Ha ama sorularına okuduklarımca yanıt vereyim. Bu söyleyeceğim şeylerin kaynağı yakın temasta bulunduklarını söyleyen kişilerdir yani kendi görüşümü falan katmıyorum. Söylenene göre kaçırılma işlerini "griler (grey)" denen ırk yapıyor. Bildiğimiz koca kafalı koca gözlü uzun kollu ve bacaklı derisi grimsi bir ırk bu. Ve yakın temasta bulunduğunu söyleyen kişilerin anlattıklarına göre bu griler kendi evrimlerini bir nevi kendisi yapmış. Daha fazla güç elde etmek için zaman içerisinde aşk sevgi duygusallık dediğimiz, insanı bazı zamanlar karar anlamında güç durumda bırakabilecek duyguları kafalarından çıkarmışlar. Ve böylece daha güçlü daha bilgili daha ileri bir toplum olmuşlar. Ama sonrasında yanlış yaptıklarını düşünüp tekrardan bu duyguları elde etmeye çalışıyorlar. Bu yüzden onlara en yakın benzlerlikleri taşıyan biz insanlar üzerinde deneyler yapıyorlarmış. Yani bizleri kaçırıp anlatılanlara göre deneylerin çoğu sebebi bu duyguları ve nasıl geri kazanacaklarını anlamaya çalışmak. Bu arada griler çokta iyi bir ırk değiller ki bu yüzden duygularını bir nevi silmişler.
Neden bize direk görünüp saldırmadıklarına falan gelirsek. Şöyle bir örnek vereyim, bugün Amerika istese bize de saldırır bütün orta doğuya hükmeder ve dünya üzerinde resmen at koşturur. Bunu yapmak istiyorlar ama direk olarak yapmıyorlar değil mi ? Buna bir itirazın yok heralde hepimiz biliyoruz çünkü planlarının ne olduğunu. Ama direk olarak saldırmaya kalkarsa karşısında BM AB Nato Rusya Çin vs. vs. birçok engel çıkacak ve hoop lan noluyoruz otur lan oturduğun yere yoksa beyinine çakarım senin gibi bir tepki alacaklar ve büyük ihtimalle planları suya düşecek. O yüzden de direk olarak saldırmak yerine içten içe çökertmeye çalışıyorlar. Aynısını da griler için düşünelim. Griler dünyaya sahip olmak istiyorlar ama karşısında Plaides vs. vs. birçok daha gelişmiş ırk çıkıyor ve otur oturduğun yere asabımı bozma şeklinde tepki alıyor ve direk olarak istediklerini yapamıyorlar. Ama adam kaçırmayla vs. işlerini bir şekilde içeriden içeriden yürütmeye çalışıyorlar. Bize neden saldırmıyorlara cevabı verdik karşılarında şansımız var mı ? Eğer tek olarak bakarsak en ufak şansımız yok. Ancak şunu da düşünelim. Bugünkü halimizle bile yaklaşık 15-17 hidrojen bombasıyla dünya ölçekli bir gezegeni yok etme olanağımız var. Onun dışında evren için tehlikeli bir ırkız ve gelişmekteyiz ve gelişirken silah üretmeye devam ediyoruz. Sen ne kadar güçlü de olsan rakibine saldırırken eğer onun da silahları varsa biraz çekinirsin. Kaldı ki hadi hoppaa saldırıyoruz ulan diye üzerimize gelseler onlardan çok daha ileri seviyede ve güçlü başka ırklar da dünya ve evreni koruyor durumda. Haliyle tokadı yiyip mızıklayarak oturacaklar geriye.
Birazda mizahi yolla bu anlattıklarımı ve çok daha fazlasını yakın temasta bulunduklarını söyleyen kişiler anlatmakta bunların benimle bir alakası yoktur. Ayrıca şöyle bir düşününce lan aslında hiçte mantıksız değil diyor insan. İyi varsa kötü de var. Verdiğim örnekte ki gibi direk saldırmıyorlarsa demekki ona göre bir neden var ve çekindikleri birşeyler var. Yani en azından harbi güzel senaryo lan taşlar oturuyor yerine diyiveriyor insan fakat inanıp inanmamak kişisel bir durum. Gönül isterki bunları söyleyenlerin bir kanıtı olsa bizde tamamen kabul etsek ve birisinin çıkıp merhaba lan dünyalı biz dostuz aslında deme gerçeğine hazırlasak kendimizi. Eğer öyle birşey olursa belki de teknoloji ve bilim konusund abize yardımları dokunur.
Ha bu arad aklıma geldi. 51. bölgede çalışmış emekli bir komutan öldükten sonra açılması kaydıyla bir zarf bırakır. 2 yıl sonra komutan öldüğünde zarfın içinden bugünkü teknolojilerin çoğunun uzay gemilerinden ele geçen verilerden ve bilgilerden çalıntı yapıldığını anlatıyordu. Bu komutanın ismi, mektup, belgeler ve bu anlattıklarını kanıtlayan belgeler vs. internette mevcut ama şu anki uykusuz kafam ile tekrar çıkarıp buraya koyamayacağım. Doğrudur yanlıştır bilemem böyle birşeyler oluyor zamanla ama. Gerek eski NASA çalışanları gerek emekli askerler gerekse hükümetlerin açıkladığı ufo dosyaları olsun.
quote:
Orijinalden alıntı: thunderwatcher
Alice Harikalar Diyarında (şu an bir versiyonu vizyondadır) güzel hikayeydi. Yaratıcılığı geliştiren, "fantastik" bir hikayeydi. Metaforlarla dolu masalsı bir anlatımdı. İşin güzel yanı kimse harikalar diyarının gerçek olduğuna inanmasa da bu hikayeden herkes keyif alıyordu. Ne yazık ki siyah giyen adamlar konusunda durum bu değil. Pek çok kişi gerçekten de uzaylılarla temas kurulduğunu ve hükümetlerin bunu sakladığına inanıyor. İşte bunun harikalar diyarına inanmaktan farkı yok. Bugüne kadar HİÇBİR devlet sırrı bu kadar uzun süre gizli kalmamıştır. Kaldı ki daha başka pek çok mantık sorusu sorulabilir: "uzaylılar kendilerini gizlemek istiyorlarsa Amerikalıların yardımına neden ihtiyaçları vardır? Kendilerini gizlemek istemiyorlarsa Amerikalılar onlara nasıl söz geçirmektedirler? Neden kendilerini gizlemek istesinler? İyi niyetlilerse bunca yol geldikten sonra bunca zamandır insanlıkla doğrudan temas kurmamaya nasıl ve neden dayanmaktadırlar? Kötü niyetlilerse saldırmak için neyi beklemektedirler? Uzaya çıkmak için ıkınıp sıkınan insanlığın milyon ışık yılı yolculuk yapmış bir medeniyete karşı şansı var mıdır?" vs... vs... Bütün bu sorular uzaylıların var olduğu ve buralarda olduğu varsayımı üzerinedir dikkat edin. Tadını kaçırmamak için soruları sınırladım.
UFO ve USO'ların varlığına inanmanın ötesinde varlıklarını BİLİYORUZ zaten. Ancak bunların tümü insan yapımı araçlar olup bunların "peşinde koşan" siyah kıyafetli adamlar da muhtemelen CIA, FBI veya bir takım askeri haber alma ürgütleri olsa gerek. Bu biraz daha akıl mantık çerçevesinde bir açıklama olurdu. Ayrıca tüm bilimsel araştırmaların kamuya açık olarak yürütülmediğini de unutmamak gerek. Bir takım eşşek şakası sever insanların kasten "gizemli olaylar" tertipleyip şaşıran ve korkan insanları izlemekten zevk aldıkları da kayıtlara geçmiştir (her yere plastik kalıptan kar adamı yeti ayak izleri bırakan oduncu örneğinde olduğu gibi). Kıkır kıkır gülen bu eşşek oğlu eşşekler analitik düşünce gücünden yoksun, inanmaya hazır garibanların kafasını karıştırmaktan özel zevk almaktadırlar. Psikolojik bir olgudur, psikologlara bırakıyorum.
thunderwatcher Çok başarılı bir yorumcu. Son zamanlarda yazmış olduğu isabetli yazıları ile dikkati hak ediyor.
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme