Şimdi Ara

KIZLARLA SEVGİLİ OLMAK VE ASOSYALLİĞİ YENMEK - UZUN ANLATIMLI (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
289
Cevap
128
Favori
11.897
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
70 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • deadkorsan D kullanıcısına yanıt
    Teşekkür ederim
  • Yeni video ve bilgiler eklendi.
  • yazının tamamını okudum. bence yaralı olacaktır sağolun, emeğinize sağlık.
  • Sen bunları yaparsın emek sarfedersin zengin yakışıklı biri gelir 10 sn götürür emeğine sağlık hocam ama bunlar boş şeyler bu kadar kasmaya gerek yok .
  • Caped Crusader kullanıcısına yanıt
    Emek farklıdır her zaman istediğini alamazsın ama bir gün gelir öyle bir şeyle karşılaşırsın ki mutluluktan ağlarsın.
  • ulan "bi bakayım ne yazmış" diye girdim, adam resmen ansiklopedi yazıp çıkmış. biri özet geçsin dicem ama bunun özeti de okunmaz ki birader.
  • hayat beklemek için çok da uzun sayılmaz .
  • Bu tür yazılar kimin hayatını değiştirir ki herkes yine aynı kalır

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çok var böyle konular ama şu maddeyi çok sevdim
    X-Arkadaşın olmasa bile tek başına cafeye git takıl,en azından izle
    Sonrasıda var onun
    Bilader neye bakıyorsun sen he???!
  • 173 boy. Gözgöze bile gelemediğim onlarca kız. Yanımdaki arkadaşlarımı kızlar gözüyle yerken ben bozuntuya vermeden genlerime sövüyorum. Buna ne demeli acaba. Ayrıca motive edici yazı dizisi

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: klmung

     KIZLARLA SEVGİLİ OLMAK VE ASOSYALLİĞİ YENMEK - UZUN ANLATIMLI



    2- Özgüven
    Hepimiz bir şeyleri başaramayınca, üzerine yıktığımız ve hatta suçlu olanın kişiliğimiz değilde, özgüvenimiz olduğunu söyledik. Kişiliğimizle özgüvenimizi farklı gördük. Beynimiz istedi bir şeyleri, biz yine de özgüveni, başka bir varlık olarak görüp bizde olmadığını söyledik.

    Hep erteledik yeri gelince. hazır olmadığımızdan, şuan yeterince iyi yada haklı olamadığımızdan yakındık. Vazgeçerek, kısa yoldan olayı çözmüş olduk. Yani artık çaba gerektiren bir iş için, olmamız gereken kişiyi olamadığımızı beynimize yutturup, yolumuza devam ediyoruz. Ancak unutmayın, tek başarısızlık vazgeçmektir.

    Biri bir kusurumuzu yakaladı mı, hemen yersiz bir üzüntü basıyor. Ya da bir ortamda, sesimizi ve kişiliğimizi yeterince aktaramayıp anlatamadığımızda, yine sorunlar kafamızda dönüp duruyor. Bunların verdiği moralsizlikle hayat çekilmez bir hal alıyor. Aşamaların ilerlemesi ile, intihara kadar gidilebiliyor bu durum.
    Düşünsenize, kafanızın içinde bir takım düşünceler dönüyor ve siz, bunu hedefleğiniz çevrede yeteri kadar uygulayamadığınızda intihar bile edebiliyorsunuz.

    Bakın buraya kadar olan her kısımda, kişinin kendini yetersiz görmesi ve dış çevre ile olan ilişkisinden bahsettik.
    Evet, belki gerçekten yetersizsinizdir. Belki gerçekten eksik yanlarınız var. Meselenin kayışı zaten burada kopuyor. Her insanın biz görmesekte sorunları eksik gördüğü yanları var. Bizim yaptığımız, eksik yanlarımızın üstünlüğünü kabul etmek. Özgüvenli bir kişinin yaptığı ise, diğer parçalarını eksik yanından üstün görmek ve eksik yanlarını gizlemeye çalışmamak. Peki bu arkadaşlar, bu kafaya nasıl erişti ?

    Uzaktan bakınca, yazdıklarım yine aynı gaz veren cümleler gibi duruyor. O yüzden sözsel ifadeleri bir kenara bırakıp, harekete geçirmemiz gereken şeylerden bahsedelim.
    Ve şimdiden söylüyorum, öyle bir değişin ki, bir daha değişmenize gerek kalmasın. Eğer değiştirebileceğiniz bir şeyiniz varsa, durmayın şuan başlayın değişmeye.

    Özgüvenli dediğimiz kişilerin, bizden farkını yazdık. Bu kafaya nasıl ulaşmış olduklarının sırrı ise, şudur bana göre;

    Özgüven dediğimiz, uzaktan bakınca bir kızın yanına gidip rahatça konuşabilmek, ya da ortamda sesi çok çıkan adam olabilmek gibi şeylerle tasvir ediliyor.
    Hayır arkadaşlar, özgüven hem bu, hem de değil. Özgüven insanın kendiyle arasında olan, başkalarının durumlarını umursamadan hareket eden şeydir. Eğer siz özgüveninize inanmak istiyorsanız, kendinizle aranızda olan bağı kuvvetlendirmeniz gerekiyor. Kendinize bir söz verdiğinizde onu tutmak, nefis gerektiren bir şeyde sonuna kadar gitmeniz gerekiyor. Ancak ve ancak, kendinize verdiğiniz sözleri, telkinleri yerine getirerek, beyninizle davranışlarınız arasında bir güven duygusu oluşturabilirsiniz. Zamanla kendinizle aranızda olan bu güven bağına özgüven denir. Yani beyniniz artık davranışlarınıza, davranışlarınız beyninize güveniyordur.

    Biliyorum her daim pozitif bir insan olarak takılmak, iş-ev ya da okul-ev-iş gibi tempolarda çok yorucu. Bunun için, bir motivasyon kaynağı belirlemeniz gerekiyor. Örneğin, spor yapmak. Kendinize söz verdiğinizde, "işten ya da okuldan gelince spor yapacağım." dediğinizde, bunu yapmanız inanın size çok şey katacaktır. Rakamın ne olduğu o anlık fark etmez. Kendinize söz verdiğiniz sayıyı yapmanız kafidir.
    Bu motivasyon kaynağınız herhangi bir şey de olabilir. Kitap okumak, bir yerlere gitmek vs. Mesele beyninizin davranışlarınıza güvenmesini sağlamak.
    Böyle yazdım diye şunu da yapmayın; "eve gidince sabaha kadar ağlayacağım." daha çok sizi mutlu edebilecek, kendinizi daha iyi hissettirebilecek, aynı zamanda sizinde geliştiğinizi düşündüğünüz şeyleri yapmanız, tabi ki daha iyidir.

    Siz böyle yaptıkça, bir kızın yanına gidip konuşmanız, sonuç ne olursa olsun farketmezdir. Çünkü bunu yapabilecek güç sizdedir. siz istediği şeyi yapabilecek bir kişisiniz demektir. Bir kadın gelip, sizin kendinizle aranızda olan bu muhteşem güven bağını yok edemez.
    Unutmayın, kendinizden başka biri sizi değiştiremez.

    Hatta Nietzsche amcanın, zamanında yazdığı şöyle bir şey de vardır:

    Gidene kal demeyeceksin.
    Gidene kal demek zavallılara,
    Kalana git demek terbiyesizlere,
    Dönmeyene dön demek acizlere,
    Hak edene git demek asillere yakışır.
    Kimseye hak etmediğinden fazla değer verme, yoksa değersiz olan hep sen olursun...

    Düşün, kim üzebilir seni senden başka?
    Kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemezsen?
    Kim mutlu edebilir seni, sen hazır değilsen?
    Kim yıkar, yıpratır sen izin vermezsen?
    Kim sever seni, sen kendini sevmezsen?
    Her şey sende başlar, sende biter...
    Yeter ki yürekli ol, tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yaşama
    sevgisini .
    Ya çare sizsiniz ya da çaresizsiniz…

    Sonuç olarak; öyle bir değişin ki, bir daha değişmenize gerek kalmasın.

    Yararlı Motivasyon Videoları - Konuşma Videoları (Ted)





    //Devamı ilgiye bağlı olarak gelecektir. Yorumlarınızı esirgemeyin.
    Ne demek, boynumuzun borcudur!
    Derdiniz olursa özel mesaj atmanız yeterli.

    Baş kısmı değilde şurdan itibaren cidden etkileyici bir yazıı 2- Özgüven çoğu kişinin derdini anlatıyor




  • TEŞEKKÜR EDERİM
  • Yeni kategoriler ekleniyor.
  • Son madde güzeldi

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Her hafta saçma sapan konular...

    Kızların ne istediğini diziler veya çevresindekiler belirler.

    Sürekli öpüşülen, yakışıklıları gördükleri aşk filmleri var şu aralar mesela. Onlara özeniyorlar. Tipsizseniz şansınız yok yani.
  • sekizeşittirbüyükd kullanıcısına yanıt
    valla hocam sonuna kadar haklısınız

    şimdi burada yok tip önemli degil cene vs. derler

    yav zaten ülşkedeki kızların %98 i tipe göre muamele yapıyor ondan sonra konuşmayı kabul eder vs.

    ciddi olalım istediğin kadar iyi dürüst harika kültürel espritüel şamata biri ol, tanımadığın bir kız eğer tipsizsen (bak tipsizlik diyorum tipsizliğin bakımla vs. alakası yok) direk gözünde hiçsin

    bunun da malesef ta bi ki etraftaki diziler kitaplar filmler vs. etkiliyor

    yapabilinecek birşey yok

    ben etkillenmiyorum çirkin bir kıza da tamamım ama yine de gerçekler değişmiyor kızlar adına
  • 24.madde hariç gerisi benim için hikaye

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu kadar uzun bir şey yok ki(bu dedigim gonul eglendircek icin degil).Seviyorsan kızı biraz konustuktan sonra gidin soyleyin ozguven falan sorun degil soyle gitsin

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hierakles

    173 boy. Gözgöze bile gelemediğim onlarca kız. Yanımdaki arkadaşlarımı kızlar gözüyle yerken ben bozuntuya vermeden genlerime sövüyorum. Buna ne demeli acaba. Ayrıca motive edici yazı dizisi

    Bir de gözünle yiyip tanışmaya gidince seni tanımıyorum deme durumu var sen şanslılardansın

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: T_Ice

    valla hocam sonuna kadar haklısınız

    şimdi burada yok tip önemli degil cene vs. derler

    yav zaten ülşkedeki kızların %98 i tipe göre muamele yapıyor ondan sonra konuşmayı kabul eder vs.

    ciddi olalım istediğin kadar iyi dürüst harika kültürel espritüel şamata biri ol, tanımadığın bir kız eğer tipsizsen (bak tipsizlik diyorum tipsizliğin bakımla vs. alakası yok) direk gözünde hiçsin

    bunun da malesef ta bi ki etraftaki diziler kitaplar filmler vs. etkiliyor

    yapabilinecek birşey yok

    ben etkillenmiyorum çirkin bir kıza da tamamım ama yine de gerçekler değişmiyor kızlar adına

    Ben de "ağzın laf yapmasına" falan inananlardım da köyle gittim bu hafta. Televizyon izleme şansım oldu. Her yerde bu diziler. Mankenler, yakışıklılar falan... Beklentiyi o kadar yükseltiyorlar ki kızlar da bunları arıyor büyük ihtimal.

    Çünkü bunlar izleniyor. Ben izlemiyorum, sen izlemiyorsan kim izliyor bunları?

    Önceden romantizm vardı. Çok değil 4-5 sene öncesine kadar. Manken arayan yoktu yani. Şuan değişmiş ama.




  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.