Kadir Mısıroğlu - Yunan Meselesi (3. sayfa)

Koçum bilip bilmeden konuşma.

Kastettiğim İrandaki şiiler değil.

Anadoludaki bektaşiler ve aleviler.

Hepsi öz be öz Türk bunların.

Devşirme Kuyucu Murat Paşalardan falan haberin yok herhalde senin.

Ayrıca kuyruk acım neden olsun. Ben kendim eski bir sunniyim.

Aleviler de büyük oranda İrani kavimlerin etkisi var zaten tiplerine bakarsan Sünni Türklere oranla daha koyu tenlidirler.

Türkiye'de ki Alevilerin büyük bölümü de Kürt - Zaza kökenli.

Sallamayın hocam.

Osmanlıyı kuran adamlar bunlar. Bektaşiler değil mi osmanlıyı kuranlar.

Anadolu Türkü bunların hepsi. Ne kürdü ne zazası. Alevilik zaten Eski türk inancı olan Şamanizm ile islamın karışmış halidir. Nereden sallıyorsunuz öyle zaza kürt diye.

Benim yorumu da uçurmuşlar bu arada.

Biraz sert konuşmuşum galiba, kısaca özetlersek,

Mısıroğlu denen herifin Fetö düşmanlığının sebebi, öyle kerametli olması, çok zeki olması,önceden Fetönün ne yapacağını bilmesi falan değil, Fetönün Atatürk'e ve Cumhuriyete laf etmemesidir. Başka nedeni yok. Atatürke laf etmemek bu delinin gözünde düşman olmak için yeterlidir.

Yunan galip gelseydi sözü öyle geçiştirilecek bir söz değildir.

Adam konuşmanın tamamı özetle diyor ki, şeriat gelsin de ister yunan kazansın,ister ingiliz önemli değil diyor. Yeter ki şeriat gelsin diyor. Kafaya gel.

Aynı şekilde şeriat gelsin de ülke batarsa batsın diyen de bu adam.

Bu adamı savunanların kafa yapısı da aşağı yukarı böyle maalesef.

Hepsi mandacı, mankurtlaşmış, yozlaşmış kafalar.

Bu Fesli deli Kadir Mısıroğlu'nun İngiliz vatandaşı olduğunu biliyor muydunuz? Aynen en Müslüman sensin kanka... Atatürk'e kafir falan deyip saldıran tiplerin alayı "gevur" dediklerinin gölgesi altında takılıyor.

Bektaşilik ile Alevilik farklı kavramlar Balkan Bektaşiliği ile Doğu Anadolu ve İran Aleviliği arasında dağlar kadar fark var. Bektaşilik Yeniçeriler arasında yaygındı onlar da Türk değil devşirme idi. Alevilikte Zerdüştlükte var karman çorman bir yapı. Çorum'un batısından itibaren Aleviliğin etkisinin olduğu şehir bulamazsın. Türkiye'de ki Alevilerin çoğu Kürt - Zaza kökenli tiplerinden bile belli ediyorlar İrani kavimlerin etkisinin olduğunu.

bu adam tarihçi bile değil. anlattığı herşey belgeler ile çürütülmüş, türk yurduna salınmış lawrence'dır. bizdeki dinciler de masal dinlemeyi çok severler. işin gerçeğini öğrenmek için çabalamamaları mısıroğlu gibi fitnecilerin büyümesine sebep olmuştur.

birde bunun fatih tezcan isimli 2. lawrence vardır...

Rahmetlinin 60,70 tane kitabı var aç oku.Camilerin satılması,ahır yapılması gibi gerçekler için zaten kitaba,kayıta gerek yok, hala daha bile o olayları kendi gözüyle görmüş insanlar var hayatta gidin anlatsın.

Belgelerden birinin resmini ya da linkini atar mısın.

hayır ahıra çevrilmemiş. savaş döneminde buralar cephanelik olarak kullanılmış. kaynak 90-100 yaşındaki vatanseverler. 90-100 yaşındaki ingiliz mandası yalayıcıları değil!

dahada iler gideceğim şimdi. bu 90-100 yaşındaki vatanseverlerin söylediklerine göre atatürk köylerden asker alırken her köye bir tane hoca bıraktırırmış. geride kalan halk din eğitimlerini alsın diye. tabi bunu duyan kötü niyetlilerin hepsi biz hocayız diye köylerde çıkmaya başlamış. köye asker almaya gelen kamyonları duyanlar ormanlara kaçarlarmış. hatta bu hocalar sırf ruslar dikti diye devasa armut ağaçlarının hepsini kestirmişler. işte senin püsküllüoğlunun dedeleri bunlardır...

Tarafsız bir gözden dinleyiniz hocam.

Hocam Yunan işgali sırasında ahır yapılan camiler var hakikaten. Ama bunları ahır yapan Yunanlılar. Atatürk bunları tamir ettiriyor. Acaba burdakiler bunları mı kastediyor anlamadım.

Sadece camiler değil eski olan ne kadar yapı varsa o zamanlar devlet tarafından satıldı. Daha düne kadar halkımızın eski olan yapılara bakışı işe yaramıyorsa yık, yenisini yap sat üzerine idi. Örneğin Antalya tamamen surlarla çevrili idi yıkıldı, boşalan araziler satıldı, eski kiliselerin hemen hemen tamamı satıldı birçoğu ahır olarak kullanıldı hala da kullanılıyor özellikle Doğu'da. Trabzon şehir merkezinin simgesi olan koskoca Metropolitan Kilisesi yıkıldı, şehrin tek Ermeni manastırı satıldı hala bu manastır satılan kişinin şahsi malıdır, Van Akdamar Manastırının müştemilat ve yatılı kısımları yıkıldı kilise de yıkılacaktı son anda aklı selim kişiler tarafından durduruldu vs vs.

Kısacası sadece camiler ahır olmadı, yıkılmadı o zamanın bakış açısı gerek halkın gerek devletin bu yapılar için "eskiye rağbet olsa nur yağardı" türündendi. O yüzden birçok şehrimizde Avrupa'daki gibi tarihi binalar yoktur, eski evlerin tamamına yakını yıkıldı apartman yapıldı. Bunlar sağ partilerde yaptı sol partilerde fark etmez, Adnan Menderes örneğin İstanbul'da en fazla yıkımı yapandır.

Eski eski de kaldı temcit plavı gibi servis etmenin anlamı yok. Bugün çok mu farklı, şehirler betonlara teslim edilmiş durumda, Ege sahilleri talan ediliyor hala, İstanbul'da saçma sapan Gökdelenler yükseliyor vs vs. Geçmişe laf atmak kolay nasıl olsa ölüler konuşamıyor her devrin kendi sorunu vardır günümüzde bana bir tane örnek şehir yapılaşması gösterebilir misin? Hayır, nüfus Marmara'ya yığılmış, her yer beton olmuş, şehirlerin hala cazibe ve dinlenme merkezleri tarihi şehir merkezleri yeni yaptığımız şehirlere ne düzgün parklar yapabilmişiz ne de yeşil ile betonun dengesini koruyabilmişiz ama varsa yoksa bilmem kaç yılında şu oldu. Evet oldu peki bu bilgi bizim ne işimize yarayacak? Anca birileri kitaplarını satacak, ortamlarda çok bilmiş gibi görünecek gelsin paralar gelsin şöhret.