Şimdi Ara

İstanbul'da nasıl yaşıyorsunuz? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
62
Cevap
2
Favori
5.776
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
27 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • İstanbul'da yasamiyorum ve muhtemelen yasayamam. Bazen pazara falan denk geliyorum, pazarın içinden gecmek zorunda kalıyorum. Etrafımdan o kadar çok insan geciyor ki basım dönüyor. İstanbul'da durum hep böyle galiba. Eskisehirde yasiyorum üni dolayısıyla ve bu tarz kalabalik olmayan buyuksehirler cok daha iyi yasamak icin. Ne koy gibi kucucuk anadolu ilinde yasayacaksin ne de ankara Istanbul gibi metropollerde.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Daten

    Haftalık 120 lira harcıyorum ve yetiyor bana. İstanbul dışındaki yerler ilk birkaç gün cazip gelse de sonra sıkılıyorum.

    İstanbul'un avantajları:

    - Mekan çeşitliliği. Müzeden tut da gece hayatına kadar hey şey var. Müze derken Salt Galata, Arter, İstanbul Modern gibi yerlere gidin lütfen.
    - Bol bol kütüphane. Ders çalışmayı seven biriyim ve daha çok dışarıda çalışıyorum. Bu yüzden kütüphane sayısı benim için önemli.
    - Cafelerine bayılıyorum. Türk-Alman Kitabevi'ndeydim bugün mesela. Ders çalıştım üç saat. Arkamda oturanların biri Alman diğeri Türk'tü ve saatlerce Almanca konuştular. Bundan bize ne diyebilirsiniz ama ambiyans beni olumlu yönde etkiliyor. Daha çok yaratıcı oluyorum, daha çok ders çalışıyorum. Oradaki insanların bile değişik havaları. Şekilcilik gibi gelebilir ama kendimi global hissetmemde yardımcı oluyor.
    - Manzarası cidden 10 numara. Karaköy-Kadıköy vapuruna binip bazen İstanbul'u içime çekiyorum. Martılar, turistler, simit, seyyar satıcılar, acele acele koşan insanlar hepsi enerji kaynağı. Karaköy İskelesi'ndeki İBB cafesi 10 numara. Hep manzarası iyi hem de ucuz. Kalabalık da değil.
    - Çok fazla imkan var yine burada. Çeşit çeşit eğitimden tut da çeşit çeşit etkinlikler var. Meetup'a bakın misal. Hep İstanbul.

    Ulaşım uzun sürüyor doğru. Pahalı doğru. Ama iyi işiniz varsa bence İstanbul cennet. Ancak işten eve, evden işe giden düşük gelirli biriyseniz cehennem.
    haftalık 120 lira mı?

    hocam anlattığınız şeylere bakılırsa istanbul'da baya aktif vakit geçiren birisiniz. Allah aşkına 120 tl nasıl yetiyor haftalık.

    ben evden kafamı çıkarınca 50 kağıt gidiyor




  • BlackLead kullanıcısına yanıt
    Yol parası hariç. Günlük 20-25 liraya denk geliyor. Kütüphane ya da kamusal alana gidersem kahvemi evde kendim yapıp termos bardağa koyuyorum. Yemeğe en fazla 15 lira ödüyorum. Kadıköy civarındaysam 7 liraya balık ekmek yiyorum. Yakında pizzacı varsa gel-al kampanyasından orta boy pizza yiyorum. Yanımda daha çok para oluyor tabii ama olduğunca makul harcama çalışıyorum. Alkol içmiyorum. Sigara da kullanmıyorum. Abur cabur da pek yemem. Kahvaltı ve akşam yemeği kesin evde. Haftalık harçlığım 200 lira ve sürekli param birikiyor.
  • Ankara'daki işimden istifa edip İstanbul'da yeni işe başladım. Ankara'da kendi arabamla 5 dk da işe gidiyordum. İstanbulda servisle 1 saat sürecek gibi görünüyor. Arkadaşın bahsettiği küçük şehir insanlarından birisiyim. Geçici olarak fatihte çarşamba mevkiinde kalıyorum(Çankaya'dan sonra bi afallama oluyor :)) hayat baya zor evet ama paran olursa zorluklar yenilir diye düşünüyorum. çocuklarım için geldim bu arada. daha iyi imkanlara sahip olmaları için.
    İstanbul tavsiyelerine açığım :) biran önce kaç diyorsanız şimdi söyleyin, evi taşımadım henüz ona göre gardımı alayım.
  • İstanbulda okudum 6 yıla yakın yaşadım nerdeyse hatta iş hayatınada atıldım,inanın okurken çok zevkli oluyor İstanbul anadolu yakası taraflarındaydım ama istanbula cidden aşık olmuştum üsküdarı kız kulesi,kadıköyü,galatası nasıl desem ayrı bi havası var ya.

    Yalnız yaşıyordum ben ve cidden çok eğlenceli bi şehir ama iş hayatına girince öyle olmadı sabah 5 de uyanıyordum işe yetişebilmek için bi süre sonra beni çok bunaltmaya başladı,tüm güzellikleri kayboldu birden.nolursa olsun İstanbul da yaşamak lazım gerçekten diğer şehirlerden çok farklı bi havası var.
  • zaten şu senin dediğin gibi olsa istanbul yaşan ve yatırım azalsa ülkemiz gelişecek karınca kovanı gibi ülke bi kovan full dolu diğerleri bomboş
  • İnsani insan degil demissin ama hepsi anadoludan gelme cogu dagli gerci sikinti orda

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • istanbul abd gibi her ırktan her memleketten insan var ama hepsi bir şekilde asimile olmuşlar ben de istanbulda doğup büyüdüm ben de burayı pek sevmiyorum neden o kadar beğenildiğini de hiçbir zaman anlamamışımdır,ama her imkan var yine de o yüzden kırsaldakilere cazip geliyor olabilir

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İstanbul' da 9 yıl yaşadım, 2 yıl önce kaçtım uzaklaştım çiftlik evindeyim. Cehennemden cennete yatay geçiş yapmış gibi oldum

    Kısaca şöyle söyleyeyim, İstanbul' da yaşanmıyor eziyet çekiliyor... Tatil oldu mu insanların büyük çoğunluğu anında kaçıp uzaklaşıyor.. Yani mecburi olarak orada yaşıyorlar, kendileri de biliyorlar..

    İstanbul' da kiralar diğer şehirlerin 5 katı civarında, diğer yaşam giderleri de oldukça pahalı.. Tabi iş imkanı ve maaşlar da ona göre yüksek olabiliyor, ama DEĞMEZ. İnsanlar kim daha iyi araba alacak yarışına girmişler.. Daha pahalı teneke yığını olan kendini üstün zannediyor falan.. İnsanlarını da sevmem, zaten sen de sevmemişsin..




  • Kocaeli'de bir köyde yaşıyorum.
    Yaşayamam diyenlerdenim.
    Evimde müzik sistemlerim var, günün istediğim saati istediğim ses şiddetinde istediğim müziği dinleyebiliyorum.
    Sabah kalktığımda horoz sesi, inek sesi, baykuş uluması, kuş seslerini dinleyerek kahvaltımı ediyorum, çay içiyorum istersem iki adım öteme çimene kilim atıyorum, yatıyorum yuvarlanıyorum.
    Sokağa çıktığımda çok insan olmuyor, parkta çok insan olmuyor, izmit merkeze 15 dk mesafede oturuyorum. Trafik iş çıkışı- yol çalışması hariç yok.
    Komşularımı tanıyorum, geceleri sessiz uyuyorum, havası temiz. Kafama göre gitarımı piyanomu plağımı çalıyorum istediğim zaman, alet edavatım var tamir tadilat yapıyorum kafama göre evde ses çıkartabiliyorum. Evin önünde araba dağıtıyorum topluyorum. İstediğim hobiye yetecek yerim de var. Ev de kendimin, aidatım yok, garip garip komşu ne der takıntım yok, bahçemde meyve-çiçek te yetişiyor.
    Şimdi bunların hangisini istanbul da yapabilirim?
    İstanbula arada bir giderim arkadaşıma pendik'e, Ben arabamla 50 dk da evimden ona giderken, o istanbulun başka bir yerinden evine en az 2 saatte gidiyor. Sokakta gezerken güneş tepene vuruyor, her yer para tuzağı, en ücra semtlerde bile mado var. Asgari ücretle bu şehirde hizmet sektörü işi yapan insanlara baktıkça içim acıyor. Tamam süsü püsü güzel ama insanı maddi manevi olarak sömürüyor-hortumluyor-tüketiyor.
    8-4 çalıştığım zamanlarda 7 de uyanıyordum, 4:30 en geç evde oluyordum, istanbul'da ne olacaktı halim ?
    İnsanlar evlerinde bile özgür değil istediğini yapamıyor kiradaysan evin otel gibi zaten, herkes avm lere akıyor, çocuklar bahçelerde koşturacağına avmlerde koşturuyor.
    Bir deprem olsa istanbul'u düşünebiliyor musunuz ? dar-dar sokakların olduğu bir şehirde, plansız yerleşme ve allaha emanet binalar var.
    Bir kafeye gidiyosun, insan sesi bir yerde, kafenin müzik sesi bir yerde.. Burada kafeye gidiyorum ama yarım saat sonra afakanlar basıyor..
    Yok abi, 8-5 iş için 5 te kalkıp, iş çıkışı 8 de eve gelmek, gürültü patırtı içinde yaşamak, toplu taşımada sürünmek-araban varsa trafikte sürünmek, kendime vakit ayıramamak, pahalılık, kısacası özgürlük içinde esaret, korkunç. Her gittiğimde istanbul gözümde büyüyor. İstanbul'da yaşamanın güzel yanlarını hiç bilmiyorum yaşamadığım için, eminim vardır.
    Ben zenginlere bıraktım boğaz manzarasını, galatayı, köprüleri.. Güzel şehir, gezilir ama ben yaşayamam.
    Ben orada yaşamaya korkarken yaşayamazken, metropoldeki insanlar köy hayatından korkuyor yaşayamıyor. Bu da bir gerçek.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pranis -- 29 Ağustos 2019; 22:38:33 >




  • Bende küçük illerde nasıl yaşadığınızı merak ediyorum doğma büyüme istanbul'luyum 1 sene aydın adnan menderes üniversitesine okula gittim bu kadar iğrenç bir yer olamaz 1 yılım izmir aydın treninde geçti çünkü büyük şehir aradım hep yapamadım ufak yerde sonra yatay geçişle geldiğim kabuğa döndüm.

    İstanbul'un çok insan sorunu olmasa bence Türkiye'de yaşanabilecek 2 şehirden 1 tanesi.
  • Kardeş herkes İstanbul'da yaşayamaz ben doğma büyüme İstanbul'luyum ve İstanbul'un hareketliğine ve kalabaklığına artık biz alıştık inan bayramlarda ve yazın memleketim Kütahya'ya giderim ve en fazla 1 hafta durabiliyorum çünkü gezilecek yerlerin az olması ve sessizlik ruhumu daraltıyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: pranis

    Kocaeli'de bir köyde yaşıyorum.
    Yaşayamam diyenlerdenim.
    Evimde müzik sistemlerim var, günün istediğim saati istediğim ses şiddetinde istediğim müziği dinleyebiliyorum.
    Sabah kalktığımda horoz sesi, inek sesi, baykuş uluması, kuş seslerini dinleyerek kahvaltımı ediyorum, çay içiyorum istersem iki adım öteme çimene kilim atıyorum, yatıyorum yuvarlanıyorum.
    Sokağa çıktığımda çok insan olmuyor, parkta çok insan olmuyor, izmit merkeze 15 dk mesafede oturuyorum. Trafik iş çıkışı- yol çalışması hariç yok.
    Komşularımı tanıyorum, geceleri sessiz uyuyorum, havası temiz. Kafama göre gitarımı piyanomu plağımı çalıyorum istediğim zaman, alet edavatım var tamir tadilat yapıyorum kafama göre evde ses çıkartabiliyorum. Evin önünde araba dağıtıyorum topluyorum. İstediğim hobiye yetecek yerim de var. Ev de kendimin, aidatım yok, garip garip komşu ne der takıntım yok, bahçemde meyve-çiçek te yetişiyor.
    Şimdi bunların hangisini istanbul da yapabilirim?
    İstanbula arada bir giderim arkadaşıma pendik'e, Ben arabamla 50 dk da evimden ona giderken, o istanbulun başka bir yerinden evine en az 2 saatte gidiyor. Sokakta gezerken güneş tepene vuruyor, her yer para tuzağı, en ücra semtlerde bile mado var. Asgari ücretle bu şehirde hizmet sektörü işi yapan insanlara baktıkça içim acıyor. Tamam süsü püsü güzel ama insanı maddi manevi olarak sömürüyor-hortumluyor-tüketiyor.
    8-4 çalıştığım zamanlarda 7 de uyanıyordum, 4:30 en geç evde oluyordum, istanbul'da ne olacaktı halim ?
    İnsanlar evlerinde bile özgür değil istediğini yapamıyor kiradaysan evin otel gibi zaten, herkes avm lere akıyor, çocuklar bahçelerde koşturacağına avmlerde koşturuyor.
    Bir deprem olsa istanbul'u düşünebiliyor musunuz ? dar-dar sokakların olduğu bir şehirde, plansız yerleşme ve allaha emanet binalar var.
    Bir kafeye gidiyosun, insan sesi bir yerde, kafenin müzik sesi bir yerde.. Burada kafeye gidiyorum ama yarım saat sonra afakanlar basıyor..
    Yok abi, 8-5 iş için 5 te kalkıp, iş çıkışı 8 de eve gelmek, gürültü patırtı içinde yaşamak, toplu taşımada sürünmek-araban varsa trafikte sürünmek, kendime vakit ayıramamak, pahalılık, kısacası özgürlük içinde esaret, korkunç. Her gittiğimde istanbul gözümde büyüyor. İstanbul'da yaşamanın güzel yanlarını hiç bilmiyorum yaşamadığım için, eminim vardır.
    Ben zenginlere bıraktım boğaz manzarasını, galatayı, köprüleri.. Güzel şehir, gezilir ama ben yaşayamam.
    Ben orada yaşamaya korkarken yaşayamazken, metropoldeki insanlar köy hayatından korkuyor yaşayamıyor. Bu da bir gerçek.
    +1000000

    Ben 9 sene yaşadım, istanbul ayıptır söylemesi tam bir çöplük olmuş. Buradan yola çıkıp giderken önce her yer ağaç çayır, sonra izmit civarı ufak ufak binalar başlıyor istanbula varınca her yer komple beton ve araba, insan selleri, suriyeli vs... Tımarhaneden farksız.. Artık işlerim ile ilgili toplantı için çağırdıklarında ilk tepkim bütün moralimin bozulması "sonra lanet olası yere yine gidip geleceğiz hızlıca bir günde gidip geleyim de kurtulayım uzamadan bitsin istanbul işgencesi" şeklinde oluyor... Düşün ki 1 gün için bu ruh halini oluşturuyor artık.. Eskiden orada yaşarken normal hayat heralde bu derdim... ama kaçıp kurtulduktan sonra gördüm ki orada ki yaşam yaşam değil resmen insanlıktan çıkmışız...

    Yaşamak bu değil, resmen böyle işte

    İstanbul'da nasıl yaşıyorsunuz?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: pranis

    Kocaeli'de bir köyde yaşıyorum.
    Yaşayamam diyenlerdenim.
    Evimde müzik sistemlerim var, günün istediğim saati istediğim ses şiddetinde istediğim müziği dinleyebiliyorum.
    Sabah kalktığımda horoz sesi, inek sesi, baykuş uluması, kuş seslerini dinleyerek kahvaltımı ediyorum, çay içiyorum istersem iki adım öteme çimene kilim atıyorum, yatıyorum yuvarlanıyorum.
    Sokağa çıktığımda çok insan olmuyor, parkta çok insan olmuyor, izmit merkeze 15 dk mesafede oturuyorum. Trafik iş çıkışı- yol çalışması hariç yok.
    Komşularımı tanıyorum, geceleri sessiz uyuyorum, havası temiz. Kafama göre gitarımı piyanomu plağımı çalıyorum istediğim zaman, alet edavatım var tamir tadilat yapıyorum kafama göre evde ses çıkartabiliyorum. Evin önünde araba dağıtıyorum topluyorum. İstediğim hobiye yetecek yerim de var. Ev de kendimin, aidatım yok, garip garip komşu ne der takıntım yok, bahçemde meyve-çiçek te yetişiyor.
    Şimdi bunların hangisini istanbul da yapabilirim?
    İstanbula arada bir giderim arkadaşıma pendik'e, Ben arabamla 50 dk da evimden ona giderken, o istanbulun başka bir yerinden evine en az 2 saatte gidiyor. Sokakta gezerken güneş tepene vuruyor, her yer para tuzağı, en ücra semtlerde bile mado var. Asgari ücretle bu şehirde hizmet sektörü işi yapan insanlara baktıkça içim acıyor. Tamam süsü püsü güzel ama insanı maddi manevi olarak sömürüyor-hortumluyor-tüketiyor.
    8-4 çalıştığım zamanlarda 7 de uyanıyordum, 4:30 en geç evde oluyordum, istanbul'da ne olacaktı halim ?
    İnsanlar evlerinde bile özgür değil istediğini yapamıyor kiradaysan evin otel gibi zaten, herkes avm lere akıyor, çocuklar bahçelerde koşturacağına avmlerde koşturuyor.
    Bir deprem olsa istanbul'u düşünebiliyor musunuz ? dar-dar sokakların olduğu bir şehirde, plansız yerleşme ve allaha emanet binalar var.
    Bir kafeye gidiyosun, insan sesi bir yerde, kafenin müzik sesi bir yerde.. Burada kafeye gidiyorum ama yarım saat sonra afakanlar basıyor..
    Yok abi, 8-5 iş için 5 te kalkıp, iş çıkışı 8 de eve gelmek, gürültü patırtı içinde yaşamak, toplu taşımada sürünmek-araban varsa trafikte sürünmek, kendime vakit ayıramamak, pahalılık, kısacası özgürlük içinde esaret, korkunç. Her gittiğimde istanbul gözümde büyüyor. İstanbul'da yaşamanın güzel yanlarını hiç bilmiyorum yaşamadığım için, eminim vardır.
    Ben zenginlere bıraktım boğaz manzarasını, galatayı, köprüleri.. Güzel şehir, gezilir ama ben yaşayamam.
    Ben orada yaşamaya korkarken yaşayamazken, metropoldeki insanlar köy hayatından korkuyor yaşayamıyor. Bu da bir gerçek.
    Her cümlenize katılıyorum. O insanlar orada kendilerine işkence ediyor, haberleri yok. İmrenmedim size desem yalan olmaz :) Her şey gönlünüzce olsun.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Leon FR -- 29 Ağustos 2019; 23:19:39 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Yakında tüm ekonomiyi overrated aşırı fazla ve tehlikeli nüfuslu kötü amaçlı projelerle yok edilen bir şehre dayamanın büyük dezavantajını daha net görücez



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-39A3D5E9A -- 29 Ağustos 2019; 23:48:36 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • 27 senelik istanbulluyum 1 senedir anadoluda bi ilçede yaşıyorum. Ve diyeceğim tek şey var:

    Geçen gün türk kahvesi, ayrıca su ve çay içtim. Benden 4,5 (DÖRT BUÇUK!) lira istediler. İstanbulda en sikkı yerde türk kahvesi 7 lira lan. O da en kötüsü. Bundan 1 sene önce godivada 19 liraya içmiştim mesela. İyi sayılabilecek bi yer ama çaycıda bile 6-7 lira. Dilim damağım tutuldu

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • istanbul dünyanın en güzel şehridir yaşamasını bilene gerekli olmadığı halde her gün 2.5 saat trafikte takılanlardan bahsetmiyorum yani :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: bikereismiguzel

    istanbul dünyanın en güzel şehridir yaşamasını bilene gerekli olmadığı halde her gün 2.5 saat trafikte takılanlardan bahsetmiyorum yani :)
    Aynen, insanların %4-5 i falan gününü gün ediyor istanbulda. suriyelilerin ortamlarında akıyorlar adgsakjdsa
  • Doğma büyüme İstanbul, inanılmaz sıkıldım. Bütün akrabalarım ya yurtdışında yada şehir dışına kafa dinlemeye gittiler.

    Benim hedefim mutlu yaşayabileceğim bir şehire gitmek, sanırım Adana yada Antalya olacak. Buraları seviyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yaşamıyoruz, hayatta kalmaya çalışıyoruz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.