Bildirim
İşsiz işçi sokak ortasında soyundu
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 

2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü,
1 Mobil


Giriş
Mesaj
-
-
TÜRKİYEDEKİ KRİZİN TEĞET GEÇTİKLERİNDEN
İşsiz işçi sokak ortasında soyundu
2 çocuk sahibi olan ve işsiz kalan deri işçisi, ekonomik sıkıntıya daha fazla dayanamadı.
İşsiz kalan, çaldığı tüm kapılardan olumsuz yanıt alan İzmirli deri işçisi 45 yaşındaki Ali K., Konak Meydanı’nda çırılçıplak soyunup protesto gösterisi yaptı. Zorlukla yatıştırılan iki çocuk babası, artık yolun sonuna geldiğini söyledi. Ali K. tek isteğinin çocuklarının kendisini anlaması olduğunu dile getirdi.
Ünlü aktör Şener Şen’in, canlandırdığı dar gelirli bir memuru çıplak şekilde koşmaya başlamasıyla ünlü olmasını anlatan filmi ‘Çıplak Vatandaş’ İzmir’de gerçek oldu. İzmir’in Buca İlçesi’nde oturan ve deri işçiliği yaparken işinden atılan iki çocuk babası Ali K., İzmir’in ünlü Konak Meydanı’nda soyundu ve koşmaya başladı.
SIRTINI ATATÜRK POSTERİNE DAYADI
Sabah saat 10.30'da Konak Meydanı’na gelen Ali K., görgü tanıklarının ifadesine göre meydanda, Kemeraltı girişinde bulunan Anıtkabir Sergisi’nin yanında bir süre çimenlerin üzerinde oturdu. Sırtını Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün posterlerine dayayan Ali K. bir süre bu şekilde oturdu. Bir süre sonra da üzerinde bulunan cebi yırtılmış montu, boyası akmış gömleği ve eskimiş kot pantalonunu çıkarttı. Ayakkabılarını ellerine alarak çırılçıplak halde önce İzmir Valiliği’nin önünde nokta nöbeti tutan polislerin önünden geçti. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından dağıtılacak yardımı bekleyen vatandaşların şaşkın bakışlarının ve çığlıklarının arasından geçen Ali K. hız kesmeden yoluna devam etti. Sürekli olarak “Bıktım bu hayattan ne yapsam olmuyor, beni artık soğuk sular paklar, bu saatten sonra yaşayamam” diye bağırarak Merkez Bankası ve diğer bankaların arasından çıplak ayakla koşan Ali K., Konak Meydanı’nın sonunda bulunan üstgeçidin oraya gelince yavaşladı.
SİMİTÇİ DURDURDU
Deniz kenarına geçmek üzere ana yola çıkan Ali K., Gümrük İşhanı girişinde bulunan simitçi 30 yaşındaki Murat Baran tarafından durduruldu. Tezgahını bırakan Baran önce üzerinde bulunan yeleğini çıkartarak K.’ya vermek istedi. Kendinden geçmiş halde koşan Ali K.’yı sakinleştirmek isteyen Baran bunda başarılı olamayınca sürükleyerek Gümrük İşhanı’nın girişine soktu ve burada bulunan sandalyeye oturttu. Simitçi Murat Baran, Ali K.’ı sakinleşmesi için yüzünü soğuk suyla yıkarken bir yandan da derdini öğrenmeye çalıştı. Adını söylemeyen Ali K., güçlükle biri üniversite son sınıfta diğeri lisede okuyan iki çocuğu bulunduğunu, uzun süre işsiz kaldığını, Salı günü İzmir Valiliği tarafından düzenlenen halk gününe gelip iş istediğini ancak olumsuz yanıt aldığını söyleyerek, “Son çarem böbreklerimi satmaktı onu da sattırmadılar. Ben artık öleceğim, Allah rızası için bırakın beni gidip kendimi öldüreyim, engel olmayın” diye inledi. K., çevredeki vatandaşların polise haber vermesi üzerine gelen ekip tarafından polis arabasına bindirilerek Kemeraltı Karakolu’na götürüldü.
'ÇOCUKLARIMIN YÜZÜNE BAKAMAM'
Yaptığı davranıştan dolayı çok utandığını, çocuklarının yüzüne bakamayacağını ifade eden Ali K. önce gazetecilerle de konuşmak istemedi. Daha sonra sabah evden çıkmadan önce bir mektup bıraktığını söyledi. Ali K., bu mektupta, “Ne yapabilirdim bilemiyorum. Utanç duymamalarını, beni gün gelir belki anlamazlar bugün ama ileride anlayacaklarını yazdım” dedi.
Ancak üniversitede okuyan kızının bu davranışı yüzünden kendisini asla affetmeyeceğini söylerken gözyaşlarına hakim olamadı.
Ali K., eşinin rahatsız olduğunu, ameliyat geçirdiğini ve çalışamadığını, çocuklarının okuduğunu onlar için bankadan 2 bin TL kredi çektiğini söyledi.
BÖBREĞİNİ SATMAK İSTEDİ
Evden çıktıktan sonra İzmir Valiliği'ne gittiğini anlatan Ali K., “Bir dilekçe verdim. Hiçbir şey istemedim. Sadece çocuklarımın eğitiminin devamı için bir böbreğimi satmak istiyorum. Beni kaymakamlığa yönlendirdiler. Ben dilenci değilim. İş vermeyeceklerini de biliyordum. Çocuklarım için bana ait olan böbreğimi satayım” diye konuştu.
GECELERİ UYUYAMIYORUM
Birçok yere giderek form doldurduğunu, iş aradığını belirten Ali K., “Geceleri artık uyuyamaz oldum. Hırsızlık, namussuzluk yapanlar efendi gibi adam yerine konuluyor. Benim 24 saat çalıştığım zamanlar oldu. Ama ne oldu? Buyrun halimize. Artık bu memlekette yaşamak, ayakta durmak mucizelere bağlı oldu. Artık insan bazen tutarsız oluyor, ne yapacağını bilemiyor. Düşün düşün yumak haline geliyor, çözemez duruma geliyorsunuz. Çözemeyince de durum ortada” dedi.
“Rahat bırakın beni, son yolculuğuma gidiyorum” diyen Ali K. kalabalığın arasına karışıp gözden kayboldu.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Horus_Aha -- 6 Mart 2009; 23:50:41 >
-
çıplak vatandaş filmi gerçek olmuş -
Başlık Sakat
İşsiz İşçi ?
-
haber saçma yaklaşımlar ondan saçma..
konu : üniv'de çocuğu okuyan kocaman bir adam çırılçıplak sokağa çıktı
soru 1 : eline ne geçti?
soru 2 : açlıktan ölünecek bir durum olmadığı için yaptığı büyük rezillik
soru 3 : her işsiz,parasız soyunsun o zaman
soru 4 : bu adamın çocukları hangi yüzle bakar o babaya artık?
yorum 1 : açlıktan ölsem bile babamın soyunmasını istemem.
yorum 2 : zaten babam açlık uğruna olsa bile yinede gururunu,şerefini ayaklar altına alıp soyunmaz.sonuçta avrupa ülkesi değiliz belli kültürümüz var.
sonuç : ya adam şov peşinde.hayatta hiçbir baltaya sap olamadığı için son çare olarak bu yolu denedi.yada aklı dengesi bozuk
edit : kriz yok değil.kabak gibi kriz var.teğet meğet geçmedi.bende işsizim.ama bu yapılan düpediüz rezillik
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi inek_avcısı -- 6 Mart 2009; 23:59:53 > -
Önceden milletin birikmiş köşede bi parası olurdu şimdi herkes 1 ekmeğe muhtaç oldu. -
Kapitalizmin Bir Çelişkisi: İşsizlik
Bir tarafta işsizlik var ama diğer tarafta da fazla mesailer, yüksek çalışma saatleri.
Toplum tarafından tüketilen ürünler uzaydan inmiş değildir, yine toplum tarafından üretilir. Toplumun ihtiyaçlarının karşılanması için belirli miktarda bir işgücü gerekir. Mevcut durumda Türkiye'de resmi olarak da %10 bir işsizlik var. Toplumun üretime katkı yapamayan bu kitlesinin yerine toplam işgücü ihtiyacını karşılamak için çalışan işçiler daha fazla çalışmak zorunda kalıyor. Yani hem insanlar işsiz kalıyor hem de bu yüzden diğer insanlar daha fazla çalışmak zorunda kalıyor. Kapitalizmin bir çelişkisi de budur.
Patronlar bu çiftbaşlı çelişkiden çiftbaşlı bir kazanım sağlıyorlar. Hem müsdahdem işçileri daha fazla çalıştırıyorlar hem de onlara daha az ücret veriyorlar. Çünkü bu ücreti beğenmeyenler işten çıkarılır ve yerine bu ücrete razı olarak aylarca işsiz kalmış kişiler işe alınır.
İşsizlik ne kadar gelişmiş olursa olsun her kapitalist ülkenin sorunudur. Refah seviyesi işçi sınıfının mücadelesi ile görece yüksek olan AB ülkelerinde bile ortalama %7-8 civarında bir işsizlik vardır. İşsizliğin ve bunun neden olduğu fazla çalışma süreleri kapitalizmden kaynaklanmaktadır. Çünkü kapitalizmde üretim kapitalistlerin kar güdülerine göre yapılır. İşçinin içgücü de kapitaliste göre diğer hammaddeler gibi bir "gider"dir. Kapitalistler (sermayedarlar/patronlar) daha fazla kar edebilmek için giderleri mümkün olduğunca tasarruflu kullanmaya çalışacaktır. İşte bunun için daha az işçi, daha az ücretle, daha fazla saat çalıştırılmalıdır.
Makinalaşma ve teknolojinin gelişmesi doğrudan doğruya iş saatlerinin düşmesini beraberinde getirmesi beklenir. Ancak kapitalizm koşullarında bu her zaman böyle olmuyor. Çünkü eskiden üç işçinin yapabileceği işi yeni makineler sayesinde bir işçi yapabilecekse, patron üç işçinin çalışma saatini 1/3'üne düşürmek yerine iki işçiyi işten atıyor ve kalan tek işçiyi yine aynı müddet çalıştırıyor. Makinalaşma iş saatlerini düşürmek yerine işsizlik üretiyor. İyi olan bir şey kötülük üretiyor. İşte kapitalizmin ilginç bir çelişkisi ve zıtların birliği ilkesine bir örnek.
-
Bana böyle biri denk gelse evire çevire döverdim herhalde...
İnşallah hepten aç kalır. -
sonunda bu duruma getirdiler millette piskoloji die bişey kalmadı herşey beklenebilir bu ortamda -
+1
quote:
Orjinalden alıntı: LeninGrad
Kapitalizmin Bir Çelişkisi: İşsizlik
Bir tarafta işsizlik var ama diğer tarafta da fazla mesailer, yüksek çalışma saatleri.
Toplum tarafından tüketilen ürünler uzaydan inmiş değildir, yine toplum tarafından üretilir. Toplumun ihtiyaçlarının karşılanması için belirli miktarda bir işgücü gerekir. Mevcut durumda Türkiye'de resmi olarak da %10 bir işsizlik var. Toplumun üretime katkı yapamayan bu kitlesinin yerine toplam işgücü ihtiyacını karşılamak için çalışan işçiler daha fazla çalışmak zorunda kalıyor. Yani hem insanlar işsiz kalıyor hem de bu yüzden diğer insanlar daha fazla çalışmak zorunda kalıyor. Kapitalizmin bir çelişkisi de budur.
Patronlar bu çiftbaşlı çelişkiden çiftbaşlı bir kazanım sağlıyorlar. Hem müsdahdem işçileri daha fazla çalıştırıyorlar hem de onlara daha az ücret veriyorlar. Çünkü bu ücreti beğenmeyenler işten çıkarılır ve yerine bu ücrete razı olarak aylarca işsiz kalmış kişiler işe alınır.
İşsizlik ne kadar gelişmiş olursa olsun her kapitalist ülkenin sorunudur. Refah seviyesi işçi sınıfının mücadelesi ile görece yüksek olan AB ülkelerinde bile ortalama %7-8 civarında bir işsizlik vardır. İşsizliğin ve bunun neden olduğu fazla çalışma süreleri kapitalizmden kaynaklanmaktadır. Çünkü kapitalizmde üretim kapitalistlerin kar güdülerine göre yapılır. İşçinin içgücü de kapitaliste göre diğer hammaddeler gibi bir "gider"dir. Kapitalistler (sermayedarlar/patronlar) daha fazla kar edebilmek için giderleri mümkün olduğunca tasarruflu kullanmaya çalışacaktır. İşte bunun için daha az işçi, daha az ücretle, daha fazla saat çalıştırılmalıdır.
Makinalaşma ve teknolojinin gelişmesi doğrudan doğruya iş saatlerinin düşmesini beraberinde getirmesi beklenir. Ancak kapitalizm koşullarında bu her zaman böyle olmuyor. Çünkü eskiden üç işçinin yapabileceği işi yeni makineler sayesinde bir işçi yapabilecekse, patron üç işçinin çalışma saatini 1/3'üne düşürmek yerine iki işçiyi işten atıyor ve kalan tek işçiyi yine aynı müddet çalıştırıyor. Makinalaşma iş saatlerini düşürmek yerine işsizlik üretiyor. İyi olan bir şey kötülük üretiyor. İşte kapitalizmin ilginç bir çelişkisi ve zıtların birliği ilkesine bir örnek.
-
bir adam vardı şehirlerde çıplak yüzlerce insanın fotoğrafını çekiyordu o aklıma geldi -
sebep ne olursa olsun o adamın ailesi güç duruma düştüğü bir gerçek.üniversitede okuyan bir bayanı arkadaşlarına ne diyecek.tabiki bu adamın yaptığı yanlış ama çektiği sıkıntıda bir gerçek.umarım o çocuklar fazla etkilenmeden tahsilini yapar. -
bu haberde neden kimse objektif olmuyor?tamam hükümete nefret sözkonusu kabul.bu ve benzeri yorum yapanlar sokakta kız arkadaşıyla,annesiyle gezerken 50 yaşlarında bir adam çırılçıplak karşılarında koşsa bu kadar duyarlı olabilir mi?olurum diyene gülerim.böğründeki kılları gösterene iğrenerek bakan bir milletiz.ama söz konusu siyaset olunca exhibitionist oluyoruz.bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?vallahi dostlar bu başlıktan aldığım gazla yazın don,atletle dolaşcam.ne kadar liboş bir millet olmuşuzda haberim yok.
quote:
Orjinalden alıntı: necmi42
sebep ne olursa olsun o adamın ailesi güç duruma düştüğü bir gerçek.üniversitede okuyan bir bayanı arkadaşlarına ne diyecek.tabiki bu adamın yaptığı yanlış ama çektiği sıkıntıda bir gerçek.umarım o çocuklar fazla etkilenmeden tahsilini yapar.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi inek_avcısı -- 8 Mart 2009; 15:48:40 >
-
quote:
Orjinalden alıntı: inek_avcısı
haber saçma yaklaşımlar ondan saçma..
konu : üniv'de çocuğu okuyan kocaman bir adam çırılçıplak sokağa çıktı
soru 1 : eline ne geçti?
soru 2 : açlıktan ölünecek bir durum olmadığı için yaptığı büyük rezillik
soru 3 : her işsiz,parasız soyunsun o zaman
soru 4 : bu adamın çocukları hangi yüzle bakar o babaya artık?
yorum 1 : açlıktan ölsem bile babamın soyunmasını istemem.
yorum 2 : zaten babam açlık uğruna olsa bile yinede gururunu,şerefini ayaklar altına alıp soyunmaz.sonuçta avrupa ülkesi değiliz belli kültürümüz var.
sonuç : ya adam şov peşinde.hayatta hiçbir baltaya sap olamadığı için son çare olarak bu yolu denedi.yada aklı dengesi bozuk
edit : kriz yok değil.kabak gibi kriz var.teğet meğet geçmedi.bende işsizim.ama bu yapılan düpediüz rezillik
Adam zaten işsizlikten,dertlerden kafayı sıyırmış.Mantıklı bir insan zaten yapmaz.
-
milleti delirten haysiyetsizler utansın bundan. -
bende 8 aydır işsizim.fakat etin kemiğe dayanacağı bir sorumluluk üstüme almadığım için çıldırmıyorum.sadece kendim ve annem babam var.eğer borç harç içinde sürünseydik sokağa çıplak çıkmak yerine pazarda limon satardım.anketörlük yapardım.eğer hükümlü olduğum vs..den dolayı hiç kimse işe almıyorsa.en kötü ihtimal.belediye başkanı,milletvekili,valinin vs..devlet erkanının ilgisini çekecek birşeyler yapardım.en azından sadece gururum zedeleneirdi biraz.ama soyunmak gururun yanında haysiyet,şeref gibi şeyleride silip atıyor -
Birileri çocuklarına gemicikler alırken birileri çocuklarını okutacak parayı bulamıyor..Ne güzel değil mi?? -
quote:
Orjinalden alıntı: inek_avcısı
bende 8 aydır işsizim.fakat etin kemiğe dayanacağı bir sorumluluk üstüme almadığım için çıldırmıyorum.sadece kendim ve annem babam var.eğer borç harç içinde sürünseydik sokağa çıplak çıkmak yerine pazarda limon satardım.anketörlük yapardım.eğer hükümlü olduğum vs..den dolayı hiç kimse işe almıyorsa.en kötü ihtimal.belediye başkanı,milletvekili,valinin vs..devlet erkanının ilgisini çekecek birşeyler yapardım.en azından sadece gururum zedeleneirdi biraz.ama soyunmak gururun yanında haysiyet,şeref gibi şeyleride silip atıyor
limon satmak falan klişe olmuş şeyler ve bir işe yaramıyor aslında. O eskidendi. Bi kere yeşilköy'de gezerken çocuğun biri aniden karşıma çıktı, abi çok kötü durumdayız bilmemne falan dedi, elinde küçük bir de çakı vardı limon kesmek için. Tırstım yani.
Bu şekilde satarsın anca tek tük, sonra bir polis zabıta gelir toplar seni sokaktan.
Ben katılmıyorum şeref haysiyet gibi şeyleri götürdüğüne bu tip şeylerin. Adam belli ki cinnet geçirmiş. İnsanoğlu açlıktan ölse bile komaz da, çocuklarına bakamamak çıldırtır insanı. Kriz mriz yok diyenlerde haysiyet var mı yok mu, onu ölçmek lazım esas.
edit: ben de 15 aydır işsizim bu arada.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Nicotinell -- 8 Mart 2009; 16:08:03 >
-
Benim babamda işsiz şuan ben soyunmasını kesinlikle istemem. -
quote:
Orjinalden alıntı: inek_avcısı
bu haberde neden kimse objektif olmuyor?tamam hükümete nefret sözkonusu kabul.bu ve benzeri yorum yapanlar sokakta kız arkadaşıyla,annesiyle gezerken 50 yaşlarında bir adam çırılçıplak karşılarında koşsa bu kadar duyarlı olabilir mi?olurum diyene gülerim.böğründeki kılları gösterene iğrenerek bakan bir milletiz.ama söz konusu siyaset olunca exhibitionist oluyoruz.bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?vallahi dostlar bu başlıktan aldığım gazla yazın don,atletle dolaşcam.ne kadar liboş bir millet olmuşuzda haberim yok.
quote:
Orjinalden alıntı: necmi42
sebep ne olursa olsun o adamın ailesi güç duruma düştüğü bir gerçek.üniversitede okuyan bir bayanı arkadaşlarına ne diyecek.tabiki bu adamın yaptığı yanlış ama çektiği sıkıntıda bir gerçek.umarım o çocuklar fazla etkilenmeden tahsilini yapar.
ben adamın yaptığı şeyi kesinlikle doğru bulmıyorum. ( sebep ne olursa olsun o adamın ailesi güç duruma düştüğü bir gerçek ) buradada adamın soyunmasıyla ailesini zor duruma soktuğunu söylemek istedim.
Benzer içerikler
- aöf kayıt yenilenmezse ne olur
- liseli bakire
- gözlük burun şeklini bozar mı
- göz ölçüm cihazı yanlış ölçer mi
- kalp krizi otopsisi nasıl yapılır
- exxen de neler var
- sodyum iyon batarya
- çay emojisi
- 5g nedir zararları
- discord açıldı mı
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X