Şimdi Ara

İNANÇ MERAK DUYGUSUNU KAYBETTİRİRMİ...

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
37
Cevap
0
Favori
637
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • herşeyin yanıtını ilahi olarak bulan bi insan niye bilimsel bi araştırma yapma geregi duymaz yani bi ateist insan kadar herşeyi merak edip araştırmaz ....ben mesela kuranda bazı şeylerin yanıtını bulabildigim için o konularda araştırma yapma geregi görmüyorum sanki şüphe duyup araştırma yapsam bana günaha girecekmişim gibi geliyo....SİZDE DURUM NASIL



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi baar555 -- 11 Ocak 2007; 19:45:15 >



  • quote:

    Orjinalden alıntı: baar555

    herşeyin yanıtını ilahi olarak bulan bi insan niye bilimsel bi araştırma yapma geregi duymaz yani bi ateist insan kadar herşeyi merak edip araştırmaz ....ben mesela kuranda bazı şeylerin yanıtını bulabildigim için o konularda araştırma yapma geregi görmüyorum sanki şüphe duyup araştırma yapsam bana günaha girecekmişim gibi geliyo....SİZDE DURUM NASIL


    e tabiki.. bilim şüphe gerektirir, dinsel inançta ise; şüpheye yer yoktur.örneğin bilimsel açıdan ay'ın ikiye bölünmesi mümkün değildir ama bu iş peygamberimizin mucizeleri arasındadır.yok olmaz öle şey diyip ar-ge yaparsan astronomi bilimine katkı yapmış olursun yaptığın araştırmalarla.inandım vede kabul ettim dersen sadece inanır ve kabul edersin ... bide bütün bilim insanları da ate olucak diye bişi yok...hem Allaha inanırsın hemde bilimsel faliyetler için sürekli şüphelenirsin (biraz zor olur ama,olur yani sonuçta)




  • Allah'ımızın yüce Peygamberimiz'e ilk emri "oku"dur. Okumak sadece okuyup yazmak değildir. Aynı zamanda araştırma da yapmaktır. Keşfetmeki yeni icatlar yapmak da okumaya girer. "Matematik"i bulanlar müslüman türk ve araplardır. Gök bilimlerinde, gözlemcilikte ileri bir seviyede olan yine atalarımızdır. Matematik de gökbilim de şüphe olmadan ilerlenebilecek şeyler değildir. İnsan acaba demeden yeni bir şey bulamaz.

    Bilemiyorum benim görüşüm bu...
  • inanç mrk duygusunu neden kaybettirsin, bence çok saçma
  • quote:

    Orjinalden alıntı: baar555

    herşeyin yanıtını ilahi olarak bulan bi insan niye bilimsel bi araştırma yapma geregi duymaz yani bi ateist insan kadar herşeyi merak edip araştırmaz ....ben mesela kuranda bazı şeylerin yanıtını bulabildigim için o konularda araştırma yapma geregi görmüyorum sanki şüphe duyup araştırma yapsam bana günaha girecekmişim gibi geliyo....SİZDE DURUM NASIL


    mesela Kur'anda yanıtını bulduğun ama aynı zamanda araştırma yaptığında değişik sonuçlara varabileceğinden korktuğun yada araştırma yapsan şüphe duyduğundan dolayı araştırma yaptığın için günaha gireceğinden korktuğunu söylediğin konular neler? bir kaç örnek verirmisin merak ettim.
  • Bence, insan neye inandığını merak etmiyorsa eğer, ona gerçek anlamda inanmıyordur zaten.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Dellci

    Bence, insan neye inandığını merak etmiyorsa eğer, ona gerçek anlamda inanmıyordur zaten.


    son zamanlarda duyduğum en güzel cümlelerden birisi buydu dostum, özlü sözler gibi resmen... bence sen bu sözün patentini al
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Özgüven ve Kin Duygusu
    8 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Doğma denilen olay bu zaten. Merak duygusu kaybolmaz ama kimse kalkıp bazı konular hakkında derin düşünmez.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: fuzbing

    Doğma denilen olay bu zaten. Merak duygusu kaybolmaz ama kimse kalkıp bazı konular hakkında derin düşünmez.


    mesela ?

    ayrıca

    inançlı insan Allah ın kitabı ile gerçek bilim arasında milim fark olmadığına da inanır. dolayısı ile bilimsel hiçbir konuyu sorgulamadan çekinmez.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    inançlı insan Allah ın kitabı ile gerçek bilim arasında milim fark olmadığına da inanır. dolayısı ile bilimsel hiçbir konuyu sorgulamadan çekinmez.


    Kutsal kitabı "Temel Bilimler Ansiklopedisi" gibi algıladığımız sürece, insandaki merak dürtüsünün ne kadar
    özgür(!) olabileceği de böylece ortaya çıkmış olur.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: redstorm


    quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    inançlı insan Allah ın kitabı ile gerçek bilim arasında milim fark olmadığına da inanır. dolayısı ile bilimsel hiçbir konuyu sorgulamadan çekinmez.


    Kutsal kitabı "Temel Bilimler Ansiklopedisi" gibi algıladığımız sürece, insandaki merak dürtüsünün ne kadar
    özgür(!) olabileceği de böylece ortaya çıkmış olur.



    biraz daha açar mısın ?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact


    quote:

    Orjinalden alıntı: fuzbing

    Doğma denilen olay bu zaten. Merak duygusu kaybolmaz ama kimse kalkıp bazı konular hakkında derin düşünmez.


    mesela ?

    ayrıca

    inançlı insan Allah ın kitabı ile gerçek bilim arasında milim fark olmadığına da inanır. dolayısı ile bilimsel hiçbir konuyu sorgulamadan çekinmez.






    Mesela en basidinden evrim konusuna insanlar önyargı ile yaklaşıyor. Sorgulamaktan çekinmiyor ama kendi doğrularına göre yorum yapıyor. Mesela (sadece bir yerde okudum konuyla alakalı olduğu için yazıyorum) aya ayak basılmadan önce bunun mümkün olamayacağı Ay'ın nur olduğu söylenirmiş.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: fuzbing
    quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact
    quote:

    Orjinalden alıntı: fuzbing
    Doğma denilen olay bu zaten. Merak duygusu kaybolmaz ama kimse kalkıp bazı konular hakkında derin düşünmez.

    mesela ?
    ayrıca
    inançlı insan Allah ın kitabı ile gerçek bilim arasında milim fark olmadığına da inanır. dolayısı ile bilimsel hiçbir konuyu sorgulamadan çekinmez.

    Mesela en basidinden evrim konusuna insanlar önyargı ile yaklaşıyor. Sorgulamaktan çekinmiyor ama kendi doğrularına göre yorum yapıyor. Mesela (sadece bir yerde okudum konuyla alakalı olduğu için yazıyorum) aya ayak basılmadan önce bunun mümkün olamayacağı Ay'ın nur olduğu söylenirmiş.


    evrim konusunda eğer evrim doğru olsa bizim için bir sorun olmaz. Allah cc insanı yaratır ama insanı bir anne ve babadan yaratır. Canlıları da evire evire yaratmış der çıkarız işin içinden. Bizim evrime itirazlarımız şahsen benim tek inanç düzeyinde değil. Ateist de olsam evrime asla inanmazdım. Zaten itirazlarımı da bu bazda sıralamaktayım.

    Bazı yanlış yorumlar yapılmış olabilir. Dediğin gibi ay bir nur olsa idi aya gitmek de imkansız olurdu. Ancak gerçekler öyle değil. Dinde bu ifade yok bu sadece bazı insanların bilgi eksiklerinden kaynaklanan yanlış yorumdur.

    şahsi fikrim bilimsel manada dinin karşı çıktığı araştırmaya engel olduğu konu yok.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact


    quote:

    Orjinalden alıntı: redstorm


    quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    inançlı insan Allah ın kitabı ile gerçek bilim arasında milim fark olmadığına da inanır. dolayısı ile bilimsel hiçbir konuyu sorgulamadan çekinmez.


    Kutsal kitabı "Temel Bilimler Ansiklopedisi" gibi algıladığımız sürece, insandaki merak dürtüsünün ne kadar
    özgür(!) olabileceği de böylece ortaya çıkmış olur.



    biraz daha açar mısın ?


    Birtakım kavramları ve olayları kendine destek sayan zihniyet, bu verilerin gün gelip değişmesi olasılığına karşı ne kadar tahammül edebilir sence? Cevapların zaten baştan belli olduğu kutsal kitabı bilimde en ön safa yerleştiren, bilimdeki verileri kitaba uyudurmaya gayret gösteren insan, kendine uyan bu tip verilere sıkı sıkıya sarılmaz da ne yapar? Bu, kendini zincirlemek değil midir?



    quote:

    Canlıları da evire evire yaratmış der çıkarız işin içinden

    Gerçi yukarıdaki sözlerimin hepsi nafile. Yanlış anlaşılmasın, kendi açınızdan haklı olarak inandığınız kitabı terk edecek değilsiniz ya. Zaten böyle de bir beklentim yok, olamaz da...




  • quote:

    Orjinalden alıntı: redstorm

    Birtakım kavramları ve olayları kendine destek sayan zihniyet, bu verilerin gün gelip değişmesi olasılığına karşı ne kadar tahammül edebilir sence? Cevapların zaten baştan belli olduğu kutsal kitabı bilimde en ön safa yerleştiren, bilimdeki verileri kitaba uyudurmaya gayret gösteren insan, kendine uyan bu tip verilere sıkı sıkıya sarılmaz da ne yapar? Bu, kendini zincirlemek değil midir?


    Kur an ı incelediğimiz zaman bilimsel bazda değerlendirilecek ayet sayısının o kadar da fazla olmadığı Kur an ın esasının insanın yaşamı ile ilgili ve ahiret ile ilgili olduğunu görürüz.

    Dolayısı ile Kur an ı bilim kitabı olarak değerlendirmek yanlış kaçmakla birlikte Kur an bilimden de haber bahsetmez değildir. Kur an bir nevi mucize olarak günümüzün bilimsel gerçeklerine atıfta bulunacak bazı ayetlere sahiptir ki o devirde insanlığın sahibi olmadığı bilgilerdir bunlar. Bunlara örnek olarak verilebilecek ayet sayısı ise tahmini 50 civrındadır. Kur an 6000 küsür ayetten oluştuğuna göre bilim alanında söylediği sözlerin ise şu an da bilim ile bir zıtlığı olmadığına göre bunun aksine Kur an da bilimi teşvik edici ayetler olduğuna göre bilim ile Kur an arasında bir sorun olacağına ihtimal vermiyorum.

    quote:


    quote:

    Canlıları da evire evire yaratmış der çıkarız işin içinden

    Gerçi yukarıdaki sözlerimin hepsi nafile. Yanlış anlaşılmasın, kendi açınızdan haklı olarak inandığınız kitabı terk edecek değilsiniz ya. Zaten böyle de bir beklentim yok, olamaz da...


    aslında evrim teorisine karşı çıkmamızın temeli bakış açısı. Bu bakış açısı din ile alakalı olsa bile din ile arası iyi olmayan birinin bu bakış açısını yakalaması zor olmasa gerek.

    evrim teorisine karşı çıkış sebebi kompleks mekanizmanın rastgele müdahale ile meydana geliyor iddiasıdır. dışarıdan herhangibirine bir makale göstersen ve bu makale her önüne gelenin rastgele bir tuşa basması suretinde meydana geldiğini söylesen ve bu makalenin de benzer şekilde hazırlanmış ve 1000 taneden en iyisi desen belki de bu iddiana kimse inanmayacaktır.

    evrim teorisine de inanmamanın temelinde bu mantık yatar. milyarlarca baz, rastgele müdahale ve karaciğer gibi bir organ.

    bu durumda Kur an ve bilim çelişiyor bilim evrimi destekliyor gibi bir düşünce bana göre yanlıştır. Kur an ve bilimin çeliştiği noktada ya insanlar Kur an ı yanlış yorumluyorlardır ya da bilimin o zamanki teorisi yanlıştır. Evrim ne zaman kendini revize ederse mesela türden türe geçişin mutasyon ile olmadığını belkide bütün türlerin ayrı ayrı var olduğunu anlar ve kabul ederse zaten Kur an ile arasında sorun olmayacaktır.

    Din adına yapılan itirazlar ise eldeki verilere yapılan senaryo vari hipotezleredir.

    misal: kuruyan gölün balıkları karayı fethe çıkmış gibi.




  • dinimizde Allah (c.c)ın insanı yaratış sebeblerinden biri yada biride bilinmek istemesidir. buda ancak bilimle mümkündür, yarattıklarını inceleyerek ilmini, kudretini, büyüklügünü görerek rabbimizi tanımak zaten dinimizin bir geregidir. bu yüzdendirki kişi bilimiyle imanını, imanı ile daha ileri bilimi üsteler zaten dinimzdeki alimlerimizin yaşantısını ve başardıklarını görürseniz bunun cevabı acıkca görülür

    kuran'ımız ise bu konuda tetikleyici görevi görür vede dogrunun ne oldugunu bildikten sonra onu yanlış yerde aramamızı engeller

    benim bildigim işin özü bu dogrultudadır eksikleri yada yanlışları varsa düzeltilirse sevinirim



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi shbndn -- 13 Ocak 2007; 13:34:40 >
  • Arkadaşlar,
    İnanç ve özellikle İslam inancı kesinlikle araştırmaya açık ve teşvik edicidir. Araştırma İslamın en önem verdiği unsurdur. Bilim insanlarını değil tüm insanları araştırmaya incelemeye ve bunlar üzerinde düşünmeye devam eder.

    16/15- Sizi sarsıntıya uğratır diye yerde sarsılmaz dağlar bıraktı, ırmaklar ve yollar da (kıldı). Umulur ki doğru yolu bulursunuz.
    16/16- Ve (başka) işaretler de (yarattı); onlar yıldız(lar)la da doğru yolu bulabilirler.
    16/17- Yaratan, hiç yaratmayan gibi midir? Artık öğüt alıp-düşünmez misiniz?

    2/269- Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez.

    Düşünme konusunda size onlarca ayet sunabilirim. Bunların tümünde de düşünmeye araştırmaya, incelemeye ve karar vermeye yönelik teşvikler vardır Kuran'ı Kerimde.
    Ama şuda bir gerçektir, Kuran çağın her zaman önünde olmuştur. Mesela 1960 larda aşağıdaki ayetleri okusaydınız belki hiçbirimiz anlayamayacaktık.

    75/4- Evet; onun parmak uçlarını dahi derleyip-(yeniden) düzene koymaya güç yetirenleriz.

    Evet parmak ucunun yeniden yaratılması ne önem taşırdıki? ama bu süreçte anlaşıldıki şu ana kadar yaşamış ve hala yaşayan 13 milyardan fazla insanın parmak uçlarına kontrol edilenler arasında bir tane bile eşleşme söz konusu olmamıştır.
    Ayrıca
    57/25- Andolsun, Biz elçilerimizi apaçık belgelerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye, onlarla birlikte kitabı ve mizanı indirdik. Ve kendisine çetin bir sertlik ve insanlar için (çeşitli) yararlar bulunan demiri de indirdik; öyle ki Allah, kendisine ve elçilerine gayb ile (görmedikleri halde) kimlerin yardım edeceğini bilsin (ortaya çıkarsın). Şüphesiz Allah, büyük kuvvet sahibidir, üstün olandır.

    Ve burada da indirme fiili suyun gökten yağmur olarak inmesi gibi kullanılan bir fiil. Şimdi bilmeyenlere hatırlatma Demir nebulalarda oluşuyor ve gökten gök taşı olarak yeryüzüne ulaşıp yerçekimi ile çekirdeğe kadar gidiyor daha sonra dönme ve sürtünmeden ötürü magnetik kuşağın oluşmasına vesile oluyor. Yani önce yeryüzü oluşuyor peşinden de yeryüzünü dış etmenlerden koruyan, şu anda 7 katmandan oluştuğu varsayılan ve her katında farklı koruma ve yönlendirme görevleri üstlenen atmosfer oluşuyor. Bakın ayette nasıl tasvir ediliyor:

    2/29- Sizin için yerde olanların tümünü yaratan O'dur. Sonra göğe yönelip (istiva edip) de onları yedi gök olarak düzenleyen O'dur. Ve O, herşeyi bilendir
    67/3- O, biri diğeriyle 'tam bir uyum’ (mutabakat) içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman (olan Allah)ın yaratmasında hiç bir 'çelişki ve uygunsuzluk’ (tefavüt) göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun?
    Böylece onları iki gün içinde yedi gök olarak tamamladı ve her bir göğe emrini vahyetti... (Fussilet Suresi, 12)
    Troposfer, Stratosfer, Mezosfer, Termosfer, Ekzosfer, İyonosfer, Manyetosfer. şu anda atmosferin kabul edilen katmanlarının sayısıdır.

    Bir örnek daha vereyim belki açıklayıcıolur Kuran'ın nasıl bilime bakış açısıı:

    30/2- Rum (orduları) yenilgiye uğradı.
    30/3- Yakın bir yerde. Ama onlar, yenilgilerinden sonra yeneceklerdir.
    30/4- Birkaç yıl içinde. Bundan önce de, sonra da emir Allah'ındır. Ve o gün mü'minler sevineceklerdir.
    30/5- Allah'ın yardımıyla. O, dilediğine yardım eder. O, güçlü ve üstün olandır, esirgeyendir.

    Bu ayetlerde iki tane gerçek vardır. İlkine yani bilimsel olan gelince yeryüzündeki tüm kıtalar tam anlamı ile keşfedilmemiş olmasına rağmen "yakın" ifadesi ile (ki bu arapçada aynı zamanda "en alçak, en derin" anlamıda taşır) dünyada en derin yer ima edilmiştir. yani Lut gölü kıyıları. Ve savaş burada olmuştur. Peki bu nasıl bilinebilirdi? yani en derin en alçak yeri burası olduğu? İkinci gerçek ise geleceğe yönelik bir haberdir. Rumların ateşe tapan persleri birkaç yıl içinde (3-9 yıl arası ifade eden bir zarf) yeneceği
    haber veriliyor ve buda gerçekleşiyor. Buda bir gerçek.

    Şimdi bunları biz hangi bilgimizle yorumlayabilirdik ancak şimdi doğruluğunu kesin kes biliyoruz ve buda bir iman hakikati olarak önümüze konuyor.
    Bundan ötürü Kuran'daki bilgiler kesin kanıtlanmış olan bilimsel gerçeklerle asla çelişmez. Ama belki bazı teorilerle kesin kes çelişebilir ama buda teorinin doğru olmadığını bir inanan olarakbana ispatlar. Zira 1400 sene önce ortaya çıktığı ve varlığı kesin bilinen bir İlahi kitabın onlarca bilimsel vurgulamalarının şu ana kadar bilimcede doğrulanması bana yeteri kadar delil teşkil ediyor. Bundan sonrada farkına varılacak birçok gerçekliğinin de bilimce ispatlanacağına olan inancım kesin. Bundan ötürü araştırmaktan ve sorgulamaktan asla çekinmem. Eğer birisi yaşamımda Kuran'la çelişen birşey gösterirse bunu değiştirmektende çekinmem.

    47/24- Öyle olmasa, Kur'an'ı iyiden iyiye düşünmezler miydi? Yoksa birtakım kalpler üzerinde kilitler mi vurulmuş?

    Çekinmeyin, araştırın, düşünün emin olun ENDÜLÜSte, BAĞDATta ve HORASANda biz dünya tarihini yazmışız. Şimdi burada bunda mı çekineceğiz??




  • matematik ilk kez sümerliler tarafından bulundu arkadaşım.sonrada mısırlılar ama müslüman olanlar değil antik mısırlılar matematiği nil in taşma zamanlarını hesaplamak için kullandılar.araplar bulmadı yani



    quote:

    Orjinalden alıntı: Peagasus

    Allah'ımızın yüce Peygamberimiz'e ilk emri "oku"dur. Okumak sadece okuyup yazmak değildir. Aynı zamanda araştırma da yapmaktır. Keşfetmeki yeni icatlar yapmak da okumaya girer. "Matematik"i bulanlar müslüman türk ve araplardır. Gök bilimlerinde, gözlemcilikte ileri bir seviyede olan yine atalarımızdır. Matematik de gökbilim de şüphe olmadan ilerlenebilecek şeyler değildir. İnsan acaba demeden yeni bir şey bulamaz.

    Bilemiyorum benim görüşüm bu...




  • evet ettirir. aralarında korelasyon 1 dir (böyleydi değil mi)

    inanç alanı büyüdükçe --merak alanı küçülür. iyi midir kötü müdür tartışılır.

    örneğin derviş,sofu ,eren hangisi karşılar bilemem ama meraklı değillerdir. "yeniye" pek tenezzül etmezler.

    bir küçük kulubede 30 yıl huzur içinde yaşayabilirler.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact
    evrim teorisine de inanmamanın temelinde bu mantık yatar. milyarlarca baz, rastgele müdahale ve karaciğer gibi bir organ.


    Dikkat edersen çok uzun zamandan beri bu tartışmanın içine girmekten kaçınıyorum. Dolayısıyla bu konu hakkında herhangi bir diyeceğim kalmamış olmakla birlikte, "tesadüf" ve "rastgele" terimlerinin bilimde ne anlam ifade ettiğinin @mfiz tarafından defalarca tekrarlandığını hatırlatmak isterim.


    quote:

    bu durumda Kur an ve bilim çelişiyor bilim evrimi destekliyor gibi bir düşünce bana göre yanlıştır. Kur an ve bilimin çeliştiği noktada ya insanlar Kur an ı yanlış yorumluyorlardır ya da bilimin o zamanki teorisi yanlıştır. Evrim ne zaman kendini revize ederse mesela türden türe geçişin mutasyon ile olmadığını belkide bütün türlerin ayrı ayrı var olduğunu anlar ve kabul ederse zaten Kur an ile arasında sorun olmayacaktır.


    İlk olarak; bilimin evrimi desteklemesi gibi bir yaklaşımın yanlış olacağını düşünüyorum. Şöylesi daha doğru sanki: Şimdilik canlılığın gelişimini açıklayabilecek, eldeki tek bilimsel teori evrimdir.
    Ayrıca, zaten bilim ile herhangi bir kutsal kitabın mukayesesinin de anlamsız olduğu gerçeğini kabul etmek durumundayız. Dolayısıyla, "kitap ile bilimin çeliştiği noktada, her halükarda kitabı esas almak, bilimin kendisini kitaba göre revize etmesini beklemek" gibi söylemlerin bir anlamı da kalmamış oluyor kanımca.

    quote:

    Ateist de olsam evrime asla inanmazdım.

    Bu sözünden hareketle, ben de kendi fikrimi açıklayayım.
    İnanan birisi olsaydım da, bilimsel olarak canlılığın açıklanmasında evrim teorisini desteklerdim. Çünkü inandığım dinin bir dogma olduğunun, inandığım şeylerin bilimsel yollarla gerçekliğinin ispatının olmadığının ayırdına varırdım. Eğer inancı sağlam bir kişi olmuş olsaydım, inandığım kitaba ters gelebilecek veriler sunulmuş olsa dahi kendi iç dünyama hitap eden kitapla bilimi kaşı karşıya getirmezdim. Bu karşılaştırmanın her iki tarafa da zarar vereceğini düşünürdüm.


    quote:

    @shbdn;
    dinimizde Allah (c.c)ın insanı yaratış sebeblerinden biri yada biride bilinmek istemesidir.

    Anlam veremediklerimden biri de bu; neden beşeri bir ihtiyaç hissine sahip olsun ki?




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.