HP Türkiye'nin başarısı

quote:

Orijinalden alıntı: Arama_Botu

Mayıs 2007 yılında HP Pavilion marka notebook satın aldım. Yaklaşık 11 aylık kullanım sonunda hoparlör çıkışlarında hafif paslanma benzeri tahrişler oluştuğunu gördüm. Bunun üzerine HP İzmir bölge onarım merkezine notebookumu onarıma verdim. Yaklaşık 15 gün sonra notebookumun onarım durumunu öğrenmek için HP çağrı merkezini aradığımda yurdışından parça beklendiği cevabı aldım. Beklemeye devam ettim. Bu arada evimde başka bir bilgisayarım olduğu için onarımın hızlanması konusunda çok da üzerine düşmedim, takip etmedim, Hp yi hiç aramadım. Aradan bir zaman geçtikten sonra cep telefonuma bir çağrı geldi. Arayan Hp çağrı merkezi... Meğersem onarıma verdiğim notebookun üzerinden tam 31 iş günü geçmiş. O anda müşteri temsilcisi telefonda bunu bana söylemese, benim yasal onarım süresinin dolduğunun farkında değilim. )) Müşteri temsilcisi bana notekomu 30 iş günü olan yasal sürede onaramadıklarını bu nedenle bana iki teklif yapabileceğini bildirdi. Bana sıfır bir pavilion verilebileceğini ya da eski notebokumun parasının iade edilebileceğini bildirdi. Bu seçenekler arasından ben para iadesi seçeneğini seçtim. Bunun üzerine benden fatura fotokopisini ve herhangi bir banka şubesinden İBAN no yazılı bazı evraklar istediler. Bu süreçte, işlerimin yoğunluğu nedeni ile bankadan istedikleri evrakları almaya gidememiştim. Yaklaşık 10 gün sonra fırsat bulup bankaya gidebildim. İnanır mısınız 10 günlük sürede beni her gün (c.tesi pazar hariç) cep telefonumdan EN AZ bir defa aradılar!
-"Serkan bey evrakları hala bekliyoruz..."
-"Çıkabilirsem öğleden sonra evrakları yollayacam" diyorum,
ertesi gün sabah yine arıyorlar, evraklarınız hala gelmedi diye..:) Neyse bir fırsat buldum bankaya gittim. Bankadan istenilen evrakta sorun çıktı, bunun üzerine cep telefonumdan Hp yi aradım. Bana ne dediler biliyor musunuz? "Serkan bey, görüyorum ki şu an bizi cep telefonunuzdan arıyorsunuz, size çok yazar, isterseniz kapatın biz sizi arayalım!!" Kapattım onlar hemen beni cepten aradılar, bende durumu anlattım telefonu bankadaki görevliye verdim görevli ile konuşup sorunu halletiler. Sonra evrakları firmaya faks çektim, Faksi aldık diye aradılar. Evrakları yolladıktan yaklaşık 1 hafta- 10 gün gibi süre sonra da paranız hesabınıza yattı diye aradılar. Hp ye, Firmaya ve özellikle koordinatörüm Nurcan hanıma teşekkürlerimi ilettiğim e-posta yolladım. 2-3 gün sonra Hp'den aradılar, teşekkür mesajınızı aldık ve Nurcan hanıma ilettik dediler. Ertesi gün Nurcan hanım beni aradı mesajımın kendisine iletildiğini belirtti..
Yukarıda, süreci özetle anlatmaya çalıştım...
Ben böyle bir ilgi ve alaka gördüğüm markayı her platformda tavsiye ederim...

quote:

Orijinalden alıntı: ilker_ank

Zaten bildiğim kadarıyla herkesin sorunu teknik servis ile.
garanti dışı ufak bi arızadan verin bakalım kaç para isteyecekler. Kaldı ki sizin ufak probleminizi 30 iş gününde çözememişler.

quote:

Orijinalden alıntı: Arama_Botu

Mayıs 2007 yılında HP Pavilion marka notebook satın aldım. Yaklaşık 11 aylık kullanım sonunda hoparlör çıkışlarında hafif paslanma benzeri tahrişler oluştuğunu gördüm. Bunun üzerine HP İzmir bölge onarım merkezine notebookumu onarıma verdim. Yaklaşık 15 gün sonra notebookumun onarım durumunu öğrenmek için HP çağrı merkezini aradığımda yurdışından parça beklendiği cevabı aldım. Beklemeye devam ettim. Bu arada evimde başka bir bilgisayarım olduğu için onarımın hızlanması konusunda çok da üzerine düşmedim, takip etmedim, Hp yi hiç aramadım. Aradan bir zaman geçtikten sonra cep telefonuma bir çağrı geldi. Arayan Hp çağrı merkezi... Meğersem onarıma verdiğim notebookun üzerinden tam 31 iş günü geçmiş. O anda müşteri temsilcisi telefonda bunu bana söylemese, benim yasal onarım süresinin dolduğunun farkında değilim. )) Müşteri temsilcisi bana notekomu 30 iş günü olan yasal sürede onaramadıklarını bu nedenle bana iki teklif yapabileceğini bildirdi. Bana sıfır bir pavilion verilebileceğini ya da eski notebokumun parasının iade edilebileceğini bildirdi. Bu seçenekler arasından ben para iadesi seçeneğini seçtim. Bunun üzerine benden fatura fotokopisini ve herhangi bir banka şubesinden İBAN no yazılı bazı evraklar istediler. Bu süreçte, işlerimin yoğunluğu nedeni ile bankadan istedikleri evrakları almaya gidememiştim. Yaklaşık 10 gün sonra fırsat bulup bankaya gidebildim. İnanır mısınız 10 günlük sürede beni her gün (c.tesi pazar hariç) cep telefonumdan EN AZ bir defa aradılar!
-"Serkan bey evrakları hala bekliyoruz..."
-"Çıkabilirsem öğleden sonra evrakları yollayacam" diyorum,
ertesi gün sabah yine arıyorlar, evraklarınız hala gelmedi diye..:) Neyse bir fırsat buldum bankaya gittim. Bankadan istenilen evrakta sorun çıktı, bunun üzerine cep telefonumdan Hp yi aradım. Bana ne dediler biliyor musunuz? "Serkan bey, görüyorum ki şu an bizi cep telefonunuzdan arıyorsunuz, size çok yazar, isterseniz kapatın biz sizi arayalım!!" Kapattım onlar hemen beni cepten aradılar, bende durumu anlattım telefonu bankadaki görevliye verdim görevli ile konuşup sorunu halletiler. Sonra evrakları firmaya faks çektim, Faksi aldık diye aradılar. Evrakları yolladıktan yaklaşık 1 hafta- 10 gün gibi süre sonra da paranız hesabınıza yattı diye aradılar. Hp ye, Firmaya ve özellikle koordinatörüm Nurcan hanıma teşekkürlerimi ilettiğim e-posta yolladım. 2-3 gün sonra Hp'den aradılar, teşekkür mesajınızı aldık ve Nurcan hanıma ilettik dediler. Ertesi gün Nurcan hanım beni aradı mesajımın kendisine iletildiğini belirtti..
Yukarıda, süreci özetle anlatmaya çalıştım...
Ben böyle bir ilgi ve alaka gördüğüm markayı her platformda tavsiye ederim...