Şimdi Ara

Heladaki rulo kağıtlarını inceledi, sayım üstüne sayım, döndüre döndüre açtı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
11
Cevap
0
Favori
854
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
11 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Tarihlerin yazmadığı bir saçmalıkla karşı karşıyayız.

    Sandık Kurulu Başkanları devlet memuru değilmiş. İyi de bana ne?

    Faturayı niye bana kesiyorsun bu benim kusurum mu?

    Kendi ihmalinin-hatanın-yanlışının günahını bana niye çıkarıyorsun!

    Böyle manyaklık böyle hukuk böyle adalet böyle matematik böyle seçim böyle yönetim böyle bir MECZUP karar olur mu?

    Yani otobüs şoförü kaza yapıyor suçunu cezasını yolcuya yazıyorsun?

    ALTMIŞ YIL SONRA PİÇ OLDUĞUM ANLAŞILMIŞ

    Bu bir, ikinci daha da kavrulmuşu, İstanbul'un sandık kurulu başkanları şaibeli de diğer ilçelerin sandık kurulu başkanlarını ne yapacağız?

    Hukuk genel değil mi?

    Dün akşamı işte bu akılötesi saçmalıkları bir türlü almayan beynimle aynı yastıkta geçirme gafletinde bulundum, nafile, kabus üstüne kabus.

    Rüyamda, bugünkü okul rektörü İhsan Yavuz üniversite diplomamım iptal edildiği haberini gönderdi, niyeymiş, o yıllardaki okul müdürü sahte müdürmüş, kim atamış belli değil.

    Sonrası daha korkunç, tapu müdürü İhsan Yavuz nüfus cüzdanımı iptal ettirmiş. Çünkü doğduğum gün Trabzon valisi o gün abdest almamış. Annemle babamın evliliği murdar olup boş düşmüş. İhsan Yavuz'un bir tarihçi gibi çalışıp ortaya çıkardığı bu gerçekle altmış yıl sonra piç olduğum anlaşılmış.

    Sonrası daha fena, Kültür Bakanlığı'nın Mevlana'nın Mesnevisini yasakladığını duydum, meğer, Mevlana'nın kitabını kaleme alan oğul Çelebi tarihçi İhsan Yavuz'un iddiasına göre o yıl İslam'ın beş şartından biri zekatını vermemiş.

    Sonrası daha şenlikli, Selimiye Camii'nin minarelerinin yıkılma kararı alındığını duydum, meğer ünlü tarihçi İhsan Yavuz'un iddiasına göre Mimar Sinan'ın baş kalfası minareleri dikerken 'bismillah' dememiş.

    Yani dün geceyi ünlü bilim adamı tarihçi savcı hakim büyük insan İhsan Yavuz'la geçirdim. Evimize misafirdi, birbirinin aynısı iki karafatma buldu. Birisi üzerine yoğunlaştı, mutfakta ziftlenen karafatmaya sesini çıkartmadı ama heladaki kara fatmayı kumpascılıkla suçladı, milli iradeyi çalmakla tutuklattı.

    Oturma odasında birbirinin benzeri iki koltuğumuz vardı, birine sesini çıkartmadı, ama, diğer koltuğu mahkemeye verdi, çünkü koltuğun arkası kıbleye dönüktü.

    Heladaki rulo temizlik kağıtlarını inceledi, sayım üstüne sayım, döndüre döndüre açtı, beyazdılar ve birbirlerinin aynısıydılar, ama, ortada bir yerdeki kağıt mendili kopartıp, işte bunda şaibe var, dedi.

    -Hepsi aynı niye suçu ortadaki masum tertemiz bu beyaz kağıda atıyorsun, dedim, 'milli irade her türlü şaibeden temizlenmeli' dedi.

    ULAN, GÖZ GÖRE GÖRE KODESE GİDİYORUZ

    Sabah kabustan gerçek dünyaya uyandım. İşte burası tamı tamına gerçek. Sabah gazetesi başta yandaş medyayı okudum, hepsi tarihçi bilim adamı güzel insan evliya insan İhsan Yavuz'u doğruluyor alkışlıyor yere göğe koyamıyordu, benim kafa yine gitti.

    En iyisi bir yürüyüşe çıkayım nefes alırım dedim, yolda, iki araba kaza yapmış, şoförler yolcular trafik olay yerinde, kazaya karşı kaldırımdan ucundan şöyle bir bakayım, derken, hepsi üstüme hücum etti.

    İşte kazayı bu adam yaptı diye beni yakaladılar. Ben şoför değil yayayım, kaza yerine de kaza olduktan sonra geldim, diye boşuna kendimi savundum.

    Derken trafik polisi İhsan Yavuz ehliyetimi sordu. Ehliyetim yok, dedim. Ve suçlu'sun deyip tutanak tuttu, -ne için beni tutukladınız, dedim, soğukkanlı bir ses tonuyla: 'milli irade şaibe altında kalmamalı' dedi.

    Mahkemeye çıktım, hakime, ben yayayım, şoförlükle alakam yok, dedim, hakim, hımmm yayaymışsın, deyip ayakkabılarıma baktı, ve: o ayakkabıları nereden ne zaman aldın' dedi, hay ananın .mı.

    Yalvararak -ayakkabılarımı nereden ne zaman aldığımı vallahi hatırlamıyorum hakim bey, dedim. Hakim bey, haa öyle mi bir de mahkemeden bilgi saklamaktan mahkemeyi yanıltmaktan, yaz, dedi.

    Ulan, göz göre göre kodese gidiyoruz, yalvarırım hakim bey, beni bir dinleyin, dedim. Bakın Hakim bey, ben gittim oyumu verdim sonuçlar açıklandı seçimi kazanmışız, sonra, dediler ki sandık kurulu başkanları devlet memuru değilmiş, vallahi billahi sandık kurulu başkanlarını tanımam ne ben atadım ne de bir yakınım değiller, dedim.

    Hakim bey, yani sen hakim kararlarına karşı mı geliyorsun, yüce adaletin itibarını halkın gözünde küçük mü düşürüyorsun, hakimleri linç mi ediyorsun, milli iradenin gözbebeği hakimliği aşağılıyor musun?

    -Valla hiç birini yapmıyorum, benim dediğim Sandık Kurulu Başkanlarını ben atamadım, suçlusu da ben olamam.

    Hakim bey: Yani sen seçimler şaibeli mi olsun istiyorsun, hay anasının ....

    Derken ünlü savcı İhsan Yavuz söz aldı. Bana, sen nerelisin ve oyunu nerede kullandın, dedi.

    Korka korka ve dürüstçe doğruları söyledim: Ankaralıyım ve Ankara'da kullandım.

    İhsan Yavuz: Senin İstanbul'la ne işin olur, burayı karıştırmaya mı geldin, deyip hakime döndü, işte sayın hakim, seçime şaibe hile katanlar, bunlar, adam Ankara'da oturuyor İstanbul'u karıştırıyor, hay anasını sülalesini yedi ceddini...

    Artık konuşacak savunacak söz de hukuk da kalmadı.

    Hakime döndüm, -sayın hakim bey, inancımıza göre kıyamet günü insanlar yeniden dirilecek.

    Savcı İhsan Yavuz'u gösterip 'çok merak ediyorum, bu adam aynen böyle mi dirilecek?'

    'Evet, Allah'ın emri, aynen böyle dirileceğiz', deyince aldı beni bir dert.

    İçimden kendi kendime vay .mına koyum şu püsküllü belaya bak, bu adamlardan iki cihan kurtuluş, yok, dedim.

    Hakim Bey: ne öyle kara kara düşünüyorsun, dedi, yok yok hakim bey, aklıma ünlü Trabzonlu kemençeci Kör Hasan'ın türküsü geldi.

    -Bu dünyadan umut yok, öbürü de şüpheli!

    Nihat Genç

    Odatv.com







  • Ne dalga geçmiş be

  • < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İmzayı bilmeden sonuna kadar sanki Oğuz Atay'ı okudum :)

    Nihat Bey ters köşe yaptı beni. Eline sağlık.
  • Bu da mı, gol değil be Hakim beyler! Hakim geçinenler!



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MaSSive -- 8 Mayıs 2019; 15:16:43 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Nihat Genç'te de hafif paranoya var. Sol tarafın Fatih Tezcan'ı gibi. İmamoğluna fetöcü, Çağlar Cilara'ya proje diyordu. Aklı selim insanları dinlemek, okumak zihinsel gelişim için daha iyi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ImbaLanceD -- 8 Mayıs 2019; 22:57:10 >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Bu kafadan gidelim.

    Oylar akp den chp 'ye yazılmış banane çaldirmasaydin
    Tarlalar ahırlar inşaatlar seçmen doldurulmuş banane doldurtmasaydin
    Şandık başkanları yasaya uygun seçilmemiş banane sectirtmeseydin

    Yanı böyle gidersek heralde şuna çıkabiliriz

    Sapığın biri bayana tecavüz etmiş banane ettirtmeseydi

    Bumu yani? Sucu hukuksuzluğu inkar etmiyor ama adamın dediği buna geliyor. Böye saçmalık olur mu ya.

    Ha bir de ne diyor benim suçum ne? Senin hakkın mi gasp edildi ? Sen yine seçimini yapacaksın. Herkes yapacak.

    Peki ya attığı oyları başka partilere yazılan vatandaşın hakkı ne olacak?

    Ha pardon mantık şuydu dimi ?

    ÇALDIRTMASAYDIN

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sadece bu forumda, sadece ben 5-6 kere yazdım. Hala bu iftiraları yazmaya utanmıyor musun, yüzsüz!

    Akpden chpye yazılan oy falan yok. İlçe seçim kurullarında verileri giren adamlar binde bir hatayla yanlış yazmışlar. Chpnin de bazı oyları yanlıştı. Her seçimde her şehirde her ilçede olur bu. Zaten bunun için partiler müşahit gönderip ıslak imzalı tutanakları karşılaştırır. Bu sürede ysk kesin sonuçları açıklamaz. 3 gün bekler, her partiye sorar. Onun için kesin sonuç itirazlar sonrası açıklanır.

    ŞU ANDA HİÇ BİR OY, AKPDEN CHPYE YAZILMADI. AKPNİN OYU 1 TANE BİLE FAZLA DEĞİL.

    Tarla ahır cart curt hikayesi de yalan. Ama doğru olanı da var. Akpli başkanın 10 kişiyi evine yazdırıp evinde 11 erkek yaşaması gibi. Yatacak yeriniz yok sizin!

    Zaten iptal sebebi de yukardakiler değil, daha haberiniz yok.

    Sandık başkanı ve yardımcısını seçen de ilçe seçim kurulu hakimi. Ve evet, MEMUR DIŞINDA GÖREVLİ SEÇEBİLİRR! Bunu anlamamak için ne olmak lazım bilmiyorum. Bu seçimde tüm türkiyede memur dışında görevli seçildi. Önceki seçimlerde de seçildi. Hep seçildi, hep vardı.

    Yahu seçen adam ilçedeki hakim, onaylayan adam ysknın kendisi. Partilere gönderiyor partiler onaylıyor zamanı varken itiraz eden yok. HİÇ BİR USULSÜZLÜK YOK, OLAMAZ. Yahu onu imzalayan hakimler gerizekalı mı? Göz göre göre bu kadar bariz hata yapar mı? Görecez bakalım onlar ceza alacak mı?

    Kaldı ki sandık kurulunda yapılacak kanunsuzluk seçim sonucuna yansımaz, sadece adamlar ceza alır.

    Onu da geçtik, neden sadece 4 pusuladan birisi iptal. Zamanı geçti diyemezsin, çünkü akpnin itirazının son süresi de 2 marttı (nisan mayıs değil bak, mart, seçim öncesi)

    Tam hukuksuzlukta zaman aşımı yok. Aynı durum, bire bir aynı durum cumhurbaşkanı seçiminde de vardı. Onda da zamanaşımı yok. Bakalım chpnin bire bir aynı başvurusuna ne cevap verecek ysk.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi asderty -- 8 Mayıs 2019; 23:43:12 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Sizin tayfadakilerin aklına durup durup tecavüzün gelmesi de manidar bu arada

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.