Bundan yaklaşık 1 sene önce İstanbul'dan bir Karadeniz iline, ailesel sebeplerden dolayı taşındım. Hepinizin bildiği üzere, diğer şehirlerde iş imkanları büyükşehirlerdeki gibi olmuyor. Ben 2 yıllık makine mezunuyum ve bu zamana kadar hep fabrikada normal işçi olarak çalıştım. Kendi bölümüm ve diplomama göre iş bakmak istediğimde, İstanbul'da dahi iş bulmak çok zordu. Ya 5-6 yıllık tecrübe istiyorlar ya da absürt şartlar koyuyorlar. İstanbul'da bile durum böyleyken, bu Karadeniz iline taşındım ve buradaki iş ilanlarına baktım. Ya garson ilanı var ya da market elemanı, başka hiçbir iş ilanı yok. Velhasıl kelam, 1 sene henüz dolmadan bir silah fabrikası buldum ve oraya başvuru yaptım. Bu fabrika, 2 ayda bir toplu olarak İŞKUR üzerinden işçi alıyormuş. Ben de onlardan biri oldum. Zar zor girdim ama yine de girdim. "Oh be, bir yere kapak attım" dedim, çalışmaya başladım. Asgari ücret de olsa fark etmez dedim. Fakat bu sefer de ne göreyim, fabrikada insanlık dışı mesai saatleri uygulanıyor ve bunlar zorunlu olarak yaptırılıyor. 3 vardiya sistemiyle çalışıyorum, günde 8 saat ayakta duruyorum. Normalde haftanın 6 günü çalışıyorum, fakat her pazar günü de zorunlu tutuyorlar ve mesai ücretini de 1.5 katı olarak belirlemişler. Şaka gibi yani, 2 katı bile değil. Bütün ay soluksuz mesai yapsan alacağın para 20.000 TL'yi geçmiyor. Oradaki elemanlara sordum, "Siz ne zamandır böyle her pazar geliyorsunuz?" diye. "Abi, biz yaklaşık 5 aydır böyleyiz" dediler. Vardiyalı olmasına rağmen pazar günü bile geliyoruz ve hatta gece vardiyası pazar sabahı bitiyor ve ondan sonraki vardiyamız pazartesi sabah 7'de başlıyor, yani arada 24 saat bile yok. Ellerinde olsa o günde mesai yaptıracaklar. Tatilimiz bile yok. Eve geldiğimde kendimi koltukta uyur bir vaziyette buluyorum. Ne bir dışarı çıkıp gezmeye ne de kendime alışveriş yapmaya vaktim oluyor. Bütün bunları 17.002 TL'ye yapıyoruz. Evet, ben işin parasında değilim. Paradan çok rahatımı düşünen bir insanım. Çıkıp başka bir yere girsem diyorum, ama başka iş yok. Var ama garson, market elemanı vs. Ben bunları yapamayacağımı biliyorum, o yüzden girmek istemiyorum. Aralıksız 33 gündür çalışıyorum, daha gireli yeni oldu fakat bu bile beni yormaya ve hayattan bezdirmeye yetti. Eve geldiğimde her yerim ağrıyor ve işe giderken bile mutsuz oluyorum. Bu arada, bu firmaya her partide 20 kişi giriyorsa, en az 7-8'i işi bırakıyormuş. Biz de 20 kişi girdik ve ben sadece bu 30 gün içinde 10 kişinin işi bıraktığını kendi gözlerimle gördüm. Eve geldiğimde her ne kadar 3-4 saatim olsa da internetten web geliştirme kursu izleyip öğrenmeye çalışıyorum ve bir yandan da web sitesi yapmaya çalışıyorum. Yazılıma çocukluğumdan beri ilgim vardı zaten. Olur da kendimi iyice geliştirirsem, belki bir yazılım firmasına kabul alırım da bu ağır çalışma koşullarından kurtulurum diye düşünüyorum. Bunları, içim daraldığı için buraya yazmak istedim. Belki içinizde henüz iş hayatına atılmamış olanlar vardır. Onlara da tavsiyem, şimdiden kariyer planlarınızı iyi yapın. Benden daha tecrübeli olanlar varsa, onların da fikirlerini alırım. Not: 27 yaşında bir makine teknikeri... < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hernos2 -- 4 Haziran 2024; 11:23:18 > |
Bildirim