Peki tarihimizde kaç kere yenmişiz kaç kere o kulvarda top koşturmuşuz istikrarlı olabilmiş miyiz bunları da araştırmanızı öneririm. Fenerbahçe'nin bu galibiyetleri beni de çok gururlandıran galibiyetlerdir fakat o seviye de olmadığımız çok net şekilde görünüyor sadece biz değil Türkiye'de ki hiçbir takımın o seviyede olmadığının gerçeğini değiştirmez. Bizim ligimizin kalitesi senelerdir düşmekte bırak şampiyonlar ligini rekabet artık uefa'nın bile altına inmiş. Fenerbahçeye Başakşehire Galatasaraya karşı bu ligte oynayanan oyunların yüzde 80'i kapalı savunmayla kontra oyunu, sen her maç çıkıp bu taktiğe karşı oynuyorsun oyun stilini ne kadar değiştirebilirsin rekabetin olmadığı bir yerde kendini ne kadar geliştirebilirsin. ŞL kariyeri olmayan Başakşehiri PSG'ye karşı yenildi diye eleştirmek bence çokta gerekli bir şey değil çünkü beklenen bu Ergene Velimeşespora karşı maç yapmıyorsun. Kadrosunda ki bazı futbolcular senin takımını beşe ona katlayacak futbolcular içerisinde dünya kupası kazanmış futbolcular var ayrıca bu takım geçen sezon ŞL finali oynamış bir takım kolay mı bu seviyede futbol oynamak. Her şey çalışmak olsa bu akşam Başakşehir yenerdi çünkü Başakşehir belli ki bu maça daha çok çalışmış ama kalite yetmedi. Kean bulduğunu attı ama Crivelli atamadı Visca atamadı neden çünkü büyük bir seviye farkı var. Lokomotiv Moskova ile Bayerni arka arkaya 100 maç yaptırsak kaç kere Lokomotiv yener kaç kere Bayern yener istisnalar üzerinden yorum yapmak genel kaideyi nasıl değiştirebilir ben anlam veremiyorum. Bugün ki maçta açıkçası Başakşehir PSG'ye karşı gayet iyi oynadı Visca'nın çektiklerinden biri ikisi girseydi şuan herkes vay be diyecekti. Eğer oyuncu kalitesiyle oynanan futbolun hiçbir alakası yoksa o zaman Liverpool neden gidip Karius'un yerine 60m Euro verip Alisson'u aldı. Karius'u bir sezon daha çalıştıramaz mıydı veya gidip 40 milyona bir kaleci alıp çalıştıramaz mıydı? Alex'ten sonra bu takıma kaç tane 10 numara geldi neden birisi bile Alex'in sağladığı verimi sağlayamadı neden gelenlere bir Alex değil diyoruz? Leipzig 17/18 sezonunda ilk şampiyonlar ligine katıldığı sene gruptan çıkamadı ama ondan 2 sezon sonra çeyrek final oynadı. Bu akşamda Man Utd'den 5 yedi. Bu seviyelerin takımı olmak çalışmaktan ibaret değil vizyonu geniş futbolcularla oynamak lazım. Futbolcuları yatmaya değil mücadeleye alıştırmak lazım. Türkiye Liginden dışarı çıkamayan takımların futbolunu geliştirmesi imkansıza yakın bir durum. Bu dünyada Messi, Neymar, Mbappe, Immobile, Milinkovic-Savic vb. futbolcular kadar çalışan başka futbolcular yok mu eminim yüzlerce binlerce vardır ama hiçbirisinin potansiyeli bunlar kadar olmadığı için en fazla kendi maksimumlarını görebiliyorlar. Sen maksimumu düşük, oyun görüşü zayıf veya yatmaya gelmiş futbolcuyla belirli kalıplar dışında oyun oynayamazsın. |
Fenerbahçe 2020 / 2021 Sezonu [ANA KONU] (1845. sayfa)
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: elonardoo maçtaki terim'in elindeki kadro şuanki başak kadrosunu üçe katlar. bu hoca farkıdır. terim'in tecrübesi derken son 35 maçta 2 galibiyet alma tecrübesi var evet.
Kardeşim bende onu söylüyorum zaten, Adamlar bizim elimizdeki kadronun çok daha kötüsü ve tecrübesiz olmalarına rağmen çok daha güzel bir oyun sergilediler, bu takdir edilmesi gereken bir konu. Yanlış tarafa yazıyorsun yani
-
Ben inanıyorum Başakşehir bu grubu en az 4 puanla tamamlar
-
quote:
Orijinalden alıntı: huseyinadukeeeeBen inanıyorum Başakşehir bu grubu en az 4 puanla tamamlar
Leipzig’den beraberlik kopartırsa 1 puan alır ama 0 çekecek büyük ihtimalle...
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Günaydın renktaşlar
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Türk futbolu kendi ekolünü yaratmadığı sürece Avrupada elde edilen başarılar gelip geçici günlük başarılardır.
Türk futbolun 2 sorunu var.
Bir; Kendi ekolümüzün olmaması İki: Avrupa da eşleşilen ama bizim ligimiz de olsa küme düşmemeye oynayacak bazı takımlardan sırf önemli liglerin takımları diye gözümüzde büyütüp korkmak. Hem taraftar, hem yönetim, hem teknik heyet, hem oyuncular hem medya olarak.
Yarın bir gün Alman takımı Mainz 05 Avrupa Kupasına katılma hakkı kazansa ve FB,BJK,GS,TS den biri on takımla eşleşse sırf Alman takımı diye basın başlar zor eşleşme diye başlık atmaya. Taraftarın yarısı Alman takımı diye korkar. Teknik adam Alman takımı diye kendi takımına odaklanacağına o takıma odaklanır. Futbolcular bunları görünce zor maç psikolojisine girer.
Oysa bunlar olmadan çıkıp maçını oynasan o takımı çok rahat yenersin. Ama bunlar olacağı için çok zorlanırsın hatta turu bile geçemezsin.
Çok nadiren takımlarımız bu psikolojiye girmiyorlar oda takımın başındaki o anki teknik adam kaynaklı. Teknik adam bunlardan etkilenmezse ister alman ister ispanyol takımla oyna maç kazanıyorsun.
Bizim bir ekol yaratmamız ve bu kendimizi küçük görme psikolojisinden kurtulmamız lazım. O zaman her yıl en az 1 takımımız Avrupa da iyi işler yapar
-
En büyük sorunlardan birisi bizim kulüplerimizin plansızlığı ve amatörlüğü. Avrupa kupaları elemeleri başladığı zaman bizim kulüpler daha transferini tamamlamamış, çoğu zaman yeni td ile anlaşmış, oyun planı oturmamış, savruk ve başsız tavuk gibi çıkıyorlar sahaya.
Özellikle disiplinli oturmuş bir futbol kültürüne sahip ülkelerin en zayıf takımlarıyla dahi eşleşsek sahada ne yapacağını bildikleri ve oturmuş bir sistemleri olduğu için bizim takımlarımızı kolayca eliyorlar.
Bunun onlarca örneği var, östersundlar, tromsöler, paoklar, vardarlar, Anadolu takımlarımız için acayip gürcü, balkan, kuzey takımları vs.
Her yeni sezona sanki kulüp yeniden kuruluyormuş gibi bir ton transfer, yeni sistem ya da sistemsizlik, transferi tamamlamamış oyunu oturmamış takımlar olarak çıktığımız için biraz sahada ne yaptığını bilen bizden çok daha zayıf takımlar eliyor takımlarımızı en büyük problemimiz bu, giden onca takım daha grup aşamasını görmeden geri geliyor.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Avrupa da oynuyoruz ama rakiplerimiz tamamına yakını Euro kazanıyor. Değersiz TL kazanıp nasıl rekabet edeceğiz?
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Avrupaya gidince euro üzerinden oyuncu satışları euro üzerinden sıkıntı yok yani forma satip maç biletleriyle kapanmaz zaten bu borçquote:
Orijinalden alıntı: ali222
Avrupa da oynuyoruz ama rakiplerimiz tamamına yakını Euro kazanıyor. Değersiz TL kazanıp nasıl rekabet edeceğiz?
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Avrupa futbolundan fazla gerideyiz bunda ekonominin önemi çok fazla. Seneye transfer yapmak çok daha zor olacak eskiden PTT ligi vardı oradaki takımlar bizden yıldızları falan topluyorlardı şimdi ufacık çocuklar ve asgari ücrete oynayan siyahiler ile yaşlı dinozorlar var sadece.
Hücumlara bakıyorsun hep ezbere boş noktalara atılan ortalar ve paslar. Oyun planı uzaktan şutlar. Futbolcular inanılmaz ağır ve oyun görüşleri kısıtlı.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lady Sylvanas Windrunner -- 29 Ekim 2020; 11:57:16 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Pelkas gibi bir iki tane daha hızlı adam alabilseydik. Perotti hızlıdır umarım. Yoksa geçen yıl da hücum ediyorduk. Dakikalarca yan pas yap dur. Yavaş hücumla gol atmak çok çok zor.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Ya beyler kıçı kırık Ukrayna 2 takım gönderiyor ,shaktar takımının bile bir ekolü var adamlar senelerdir Şlde ler ve çoğu zamanda zor gruba düşüyorlar ve bu sene bence gruptan çıkacaklar
Bizim ülkemizde bir gram istikrar yok
Emin olun su ülkede öyle bir potansiyel var ki portekizi bile geçeriz futbolcu geliştirmede
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: edgar1899En büyük sorunlardan birisi bizim kulüplerimizin plansızlığı ve amatörlüğü. Avrupa kupaları elemeleri başladığı zaman bizim kulüpler daha transferini tamamlamamış, çoğu zaman yeni td ile anlaşmış, oyun planı oturmamış, savruk ve başsız tavuk gibi çıkıyorlar sahaya.
Özellikle disiplinli oturmuş bir futbol kültürüne sahip ülkelerin en zayıf takımlarıyla dahi eşleşsek sahada ne yapacağını bildikleri ve oturmuş bir sistemleri olduğu için bizim takımlarımızı kolayca eliyorlar.
Bunun onlarca örneği var, östersundlar, tromsöler, paoklar, vardarlar, Anadolu takımlarımız için acayip gürcü, balkan, kuzey takımları vs.
Her yeni sezona sanki kulüp yeniden kuruluyormuş gibi bir ton transfer, yeni sistem ya da sistemsizlik, transferi tamamlamamış oyunu oturmamış takımlar olarak çıktığımız için biraz sahada ne yaptığını bilen bizden çok daha zayıf takımlar eliyor takımlarımızı en büyük problemimiz bu, giden onca takım daha grup aşamasını görmeden geri geliyor.
Dedikleriniz zaten bir ekol olamamanın da etkilerinden veya tersi bunlar olmadığı için ekol kuramıyoruz da.
Aslında kulüpleri yöneten yöneticiler tüm düş dünyaya kendilerini kapatıp yönettikleri şirketlerde ki gibi hareket etseler kulüpler daha doğru transferler yapıp daha az borçlanacaklar ama işte medya ne diyor taraftar ne diyor diye düşününce kulüpleri amatörce yönetiyorlar. İş hayatlarında ki başarıları kulüplerde yapamıyorlar.
-
quote:
Orijinalden alıntı: Andres EscobarYa beyler kıçı kırık Ukrayna 2 takım gönderiyor ,shaktar takımının bile bir ekolü var adamlar senelerdir Şlde ler ve çoğu zamanda zor gruba düşüyorlar ve bu sene bence gruptan çıkacaklar
Bizim ülkemizde bir gram istikrar yok
Emin olun su ülkede öyle bir potansiyel var ki portekizi bile geçeriz futbolcu geliştirmede
Potansiyel var zaman zaman kullanıyoruz ama onda da istikrar yok. Ama kullandığımız zamanda eksik kullanıyoruz ve o potansiyel yerinde sayıyor.
C.Ronaldo kendi ülkesi Portekiz Ümit Milli Takımında top oynarken bizim Ümit Milli Takımı eze eze yeniyordu o takımı. Ama gel gelelim o eze eze yenilen takımın oyuncuların hepsi Portekiz A Milli Takımının as kadrosunu oluşturdu sonraki yıllar ve hepsi yıldız oyuncu oldular. Bizim Ümit takım oyuncuları ise yerlerinde saydılar A Takım seviyesine gelince.
Tuncay Şanlı, Selçuk Şahin, Kemal Arslan gibi oyuncular vardı o ümit milli de. Daha bir çok önemli isim daha.
Ama hepsi yerinde sayarken eze eze yendikleri takımların oyuncuları üst düzey oyuncular oldular.
Bizim futbolcu yetiştirme konusunda sıkıntımız altyapı değil aslında. Öyle olsa alt yapı seviyesinde milli takımların çok başarısız olması gerekir. Bizim esas sıkıntımız altyapıdan çıkan oyuncuları as takımlarda oynatmamak ve altyapıdan çıkıca eğitmeye devam etmemek. Bir de esas sıkıntı altyapı takımlarının oynadıkları sistem ile as takımın oynadığı sistemler farklı oluyor bizim ülkede bu da altyapıdan çıkan oyuncuların as takımın sistemine uyum sağlayamaması. Hem oyun sistemi hem çalışma sisteminin.
İsimleri yanlış hatırlamıyorsam Emre ve Arda söylemişlerdi. Avrupa'da gittikleri takımlarda altyapı takımlarının da as takımlarla aynı sistemi oynadığını, aynı koşullarda ve aynı antrenmanı yaptıklarını gözlemlediklerini.
O sayede altyapıdan çıkan oyuncu as takımda sorunsuzca oynayabiliyor. Biz de ise as takımla alt yapı takımları arasında sistem farkı olduğu için altyapıda iyi oynayan adam as takıma gelince yapamıyor.
-
Hocam bu konuda biraz haksizsiniz.Eskiden kulupler bir derbi macinda 3 milyon tl veya daha fazlasini kazanirdir.1.5 milyon euro falan desen suan bu parayi toplamak icin 5 derbi maci falan atmasi lazim.
Taraftardan gelen para bizim icin asiri onemliydi suan pul olarak bakilabilir.3 maclik hasilat suan 10 macta anca cikiyor fark ortada....
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Ben zaten önemsiz olduğunu söylemedim ama şamp gelirleri ve oyuncun satişinin yaninda çok küçük kaliyorquote:
Orijinalden alıntı: DARKKO70Hocam bu konuda biraz haksizsiniz.Eskiden kulupler bir derbi macinda 3 milyon tl veya daha fazlasini kazanirdir.1.5 milyon euro falan desen suan bu parayi toplamak icin 5 derbi maci falan atmasi lazim.
Taraftardan gelen para bizim icin asiri onemliydi suan pul olarak bakilabilir.3 maclik hasilat suan 10 macta anca cikiyor fark ortada....
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Bence yanlışınız var. Mainz 05 üç büyüklerden birine denk gelse köy takımı muamelesi yapar ve elenir ekiplerimiz. Bizim sorunumuz büyüğü fazla büyütmek, küçüğü fazla küçümsemek. Mesela GS geçen sezon rahatlıkla puan alabilirdi Madrid'den ama fazla abartıp 6 yediler, Brugge'u fazla küçümseyip yenemediler. Advo ManU'yu çok büyütmüştü 5li savunmayla deplasmanda 4 yedik. Evimizde kazandık.
Porto, Benfica, Napoli, Lyon, Monaco, Zenit, Ajax benzeri takımlara karşı ne abartma ne de yerme olduğundan rahatlıkla başa baş oynuyor ekiplerimiz. Skala aşağı veya yukarı kaydığında başlıyor sorun. Hele ön elemelerde tüm Türk takımları yaşlı başlı veteranlar ve en az 10 yeni transferden oluştuğu için Ağustos-Temmuz aylarında haftada 2 maç yapan 11 halı saha futbolcusuna yenilecek kıvamda oluyor. Bu sezon ideal 11'imize Visca'yı ekle Ağustos ayında Norveç 5.sinin karşısına çıkar elenip gelirlerdi.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Spider-Man -- 29 Ekim 2020; 12:56:4 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Dün basın toplantısını izlemişseniz farketmişsinizdir Emre, başkan, hoca hepsi de doğru konuşuyor, bir tane bile es geçtikleri konu olmadı, vizyonları ve hedefleri doğru, bunu ne derece gerçeğe dönüştürebilirler bilmiyorum ama düşündüğüm, istediğim şeylerin konuşulması benim içimi rahatlattı, güven verdi.
-
Bir yanda seneye seçim var diye emre ile 1 yıllık sözleşme yapan ali koç,diğer yanda beni kızdırmayın 10 sene gitmem diyen aziz yıldırım.
Bir yanda işler kötü gittiğinde emre belözoğluna 0 ego ile sen olsan ne yapardın diye akıl danışan ali koç,diğer yanda sadettin saran,hakan bilal kutlualp gibi iyi işler yapınca ulan bunlar fazla gözönüne geldi taraftar benden çok sevdi diyip klüpten ihraç eden aziz yıldırım.
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X