Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
En Beğenilen Resimler
Hızlı 
Bildirim
Fatih Terim referanduma 'Evet' demedigi için gönderildiği iddiası
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
Gönderilmesi doğru karar idi ama zamani yanlıştı son 3maç kalmıştı zaten o maçlar bitince gönderilmeli idi. Taktik yok bişi yok ancak gaz
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Ne güzel gaz 2002 haricinde Türk futboluna kazandırılan başarıların neredeyse tamamının mimari bu adam.
Keşke şu gaz Aykut'da, Tudor'da da olsa
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Fatih Terim o kampanya'ya katılmamış olabilir ama onla alakalı olduğunu sanmıyorum. Kavga ettiği kebapçı sıradan biri değil. TFF görev yapmış ve aynı zamanda bazı kesimlere yakın biriymiş. Ondan dolayı Terim'in bileti kesildi. Haberlerde o kişinin TFF da görev aldığı ve hangi kesime yakın olduğu 1-2 defa söylendi. Yani kavga ettiği sıradan bir kebapçı değil. Öyle olsa gönderilmezdi. -
quote:
Orijinalden alıntı: Noctivagant
Fatih Terim o kampanya'ya katılmamış olabilir ama onla alakalı olduğunu sanmıyorum. Kavga ettiği kebapçı sıradan biri değil. TFF görev yapmış ve aynı zamanda bazı kesimlere yakın biriymiş. Ondan dolayı Terim'in bileti kesildi. Haberlerde o kişinin TFF da görev aldığı ve hangi kesime yakın olduğu 1-2 defa söylendi. Yani kavga ettiği sıradan bir kebapçı değil. Öyle olsa gönderilmezdi.
kebapçı terimin ayağını kaydıracak çapta birisi değil.
o bahane oldu.
başarısızlık, topçuların kavgaları üstüne belki yukardaki referandum olayı da binince ipleri kopardı tff kuvetle muhtemeln siyasi talimat var.
terimin yabancı sınırından yana olmadığı da malum.
ztaen terim kebapçı olayında %100 haklı terim düşmanları bunu fırsat gördü dayak yedi bile dediler o burnu kırılmış vs o dönem yalanın bini bir para.
uydur uydur söyle nasılsa taraftar bulur mevzu terim olunca.
tff ile sözleşmesinde boş muvakeleye imza attığını ücetlerin tff tarafından belirlendiğini nedense görmezden geliyor antiterimciler.
işlerine öyle geliyor çünkü.
milli takımın kupaya katılma ihtimali devam ederken kovulması zaten tazminatı hak ettiğinin ispatı.
öte yandan gsden aysal kovuncada tazminat hakkının kullanamdığını da görmez antiterimciler.
paragöz demek kolay.
terim cvsi 3m+ maaşı zaten hak eder.
kaldıki özerk kurum olmasına milli takım üzerinden terimin maaşına gönderme yapılması ironik bu devlet kurumu değil ki sponsorlardan dünyayı kaldırıyor tff milletin vergilerinden kesilen birşey yok.
-
quote:
Orijinalden alıntı: hasan-1907
Gönderilmesi doğru karar idi ama zamani yanlıştı son 3maç kalmıştı zaten o maçlar bitince gönderilmeli idi. Taktik yok bişi yok ancak gaz
Katılıyorum, gönderilmesi doğruydu ama zamanı ve biçimi çok yanlıştı.
Biçimi yanlıştı diyorum çünkü ne olduysa 2-3 günde oldu. Federasyon önce arka çıktı, sonra belli ki Ankara'dan üst düzey yetkililerden emir geldi ve 2-3 günde görevine son verildi.
Bu arada aç gözlü, para göz diyen var yada haketmediği(!) hakedişini almasın diyenler var. Hakikaten ne kadar komik olduklarını bilmiyorlar, yazmak ne kadar kolay değil mi, onu almasın, şunu almasın, çok para göz bla bla bla...
Fatih Terim'in federasyondan istediği tazminat değil, hakediş. Önce şunu bir anlayın. Süreli sözleşmelerde, işveren sözleşmedeki süre bitene kadar hakedişini çalışana ödemekle yükümlüdür. Tazminat bambaşka bir şeydir. Fatih Terim'in dava açtığı tutar anasının ak sütü gibi helaldir, hesap sorulması gereken kişi Fatih Terim değil, en baştaki önce Beşiktaş'ı batıran ve ardından Türk futbolunu batıran baştaki zattır. Şu mağdur edebiyatı, tüyü bitmemiş yetim edebiyatını bırakın. O edebiyatı Fatih Terim'e yapana kadar yapmanız gereken o kadar çok kişi var ki. 4 sene önceki olayları bile daha yeni yeni 10.000 km öteden elin gavurundan öğreniyoruz.
Ayrıca Fatih Terim'in çok para istemesi (kime göre, neye göre çok orası da ayrı konu) kimseyi bağlamaz. İsteyen istediği kadar para ister, profesyonel hayattır. O parayı verip vermemek işverene kalmıştır. Kimse 1404 TL asgari ücretle çalışmak istemez, herkese sorsan en az 2.500, 3.000 TL ister sorsan, ama bu rakamı işverene iş görüşmesinde söylesen "Oldu, teşekkür ederiz. Profesyonel hayatınızda başarılar." diyerek nazik ama bir o kadar da alaycı bir tavırla sizi uğurlar. Fatih Terim 3 milyon, 5 milyon istiyorsa, tamam hocam dersin, bizim bu kadar bütçemiz yok, bütçemiz şudur okey diyorsan atalım imzayı, yok demiyorsan biz bütçemize göre başkasına bakalım dersin, bu kadar basit. Fatih Terim'den başka teknik adam mı yok bu ülkede. Zaten şu ülkede futbolu yönetenler tilki-kürkçü dükkanı atasözü gibi yönetiyor. Dönüp dolaşıp ya Fatih Terim'e yada Lucescu'ya geliyorlar.
Fatih Terim'i savunacak değilim, taktik bilgisinin zayıf olduğunu ama iyi bir yönetici, iyi bir yönetim tarzı, otoritesi olduğu da bir gerçek. Bu sene kurtulduğumuz, başını Selçuk'un çektiği o yerliler grubu ne olduysa Fatih Terim'den sonra sazı ellerine aldılar ve istedikleri hocaya gönderip, istedikleri hocayı getirtmeye başladılar. Fatih Terim varken hiçbirinin gıkı çıkmıyordu ve sahada köpek gibi mücadele ediyorlardı.
Tudor'un da son puan kayıplarında ciddi hataları var ama hemen gönderilsin denmesini de doğru bulmuyorum. Öyle yada böyle hala lideriz. Tamam önemli maçların hiçbirini kazanamadık ama varsın olsun puan kayıplarımız bu maçlarda olsun. Şampiyonu zaten FB, BJK, Başakşehir maçları belirlemiyor. Sene başında fikstürü gördüğünüzde sorsalar hangi maçlara puan kaybı yazarsınız diye, yazacağınız takımlar Beşiktaş, Başakşehir, Fenerbahçe maçları olurdu değil mi? Bunlar dışında sürpriz hangi takımlardan puan kaybettik, Antalya ve Trabzonspor. İlk yarıya şurda kalmış 3 hafta, Tudor'la en azından bu 3 hafta bitirilmeli ve ondan sonra puan durumu ve yapılacak oyuncu takviyelerine göre yeni bir yol belirlenip, planlama yapılmalı.
Artık şu 2-3 puan kaybında hemen hoca gönderme mentalitesinden kurtulmamız lazım, bu şekilde 15 senedir 1 arpa boyu yol alamadık, alamayız da. Her hoca yeni transfer, yeni sistem. Ondan sonra neden bu kadar borç var, neden başarı yok. Yönetimde istikrar olmazsa, takımda nasıl olsun.
-
O kampanyaya Acun'da katılmadı. hatta pas atılmasına rağmen. O yüzden Terimin bu durumla ilgisi yok.
Terimi yiyen durumun özeti;
Fatih Terim'in yöntemi ve metodu belli. En iyi savunma hücumdur felsefesi ile oynar, bunu yaparken de oyuncularını motive eder. Bu motivasyon, oğlum, yavrum, aslanım olabileceği gibi küfür hakarette olabilir.
Bu metot tartışılır, eleştirilir, ancak hiç bir zaman için yanlış denemez. Zira bu metotla bu adam 6 lig şampiyonluğu, TSYD, Cumhurbaşkanlığı Süper Kupa derken 6 kadar da kupa, dahası UEFA kupasını kazanmış tek Türk teknik direktördür.
Milli takımı da Avrupa Şampiyonasına taşıyan ilk teknik direktör olup, 2. şampiyonaya yine onun yönetiminde katılmış ve yarı final oynamışır.
O zaman Terim ve metodu olan gazlamaya laf edemeyiz.
Şimdi neden gönderildiğini söylüyorum,
Son dönemde Fatih Terimin bizzat üzerinde uğraştığı ve kendisinin de çok katkısı olan, Avrupa'da top kooşturan çift vatandaşlıklı futbolcuları, milli takıma kazandırmak için çok uğraştı fatih Terim.
Ama hesaba katmadığı bir şey vardı, o çocuklar Türkiye'de yaşayanlar gibi değildi. Tamam onlar da moral motivasyona ihtiyaç duyan ve kendi takımlarında bunu gören hisseden futbolcular ama profesyonellik bakımından tamamen Avrupa mantığındalar, dinlenmene, beslenmene dikkat et, takım anteremanından sonra bireysel antreman programları ile kendini geliştir (Burada yetişmiş 5 futbolcu yapmaz bunu)
İşte Bu jenerasyon Fatih Terim'in o moral motivasyon gazından rahatsız, onlar kendi geldikleri yer gibi, belli bir taktik, felsefe üzerinden gidilsin isteniyor da Kazın ayağı öyle olmaz Türkiye'de
İşte bu durumu gören federasyon yetkilileri, Tüpçüyü de devre dışı bırakarak, direk Ankara'ya gidip bire bin katarak, özel hayatında yaşadığı son durumu da ekleyerek, mahyavari bir teknik direktör bize yakışmaz dediler, RTE'de fişi çekti.
RTE ile Terim arasında ki otorite çekişmesi durumudur yani biraz bu, ama şunu söyleyeyim, Çalhanoğlu, Mor, Ömer Toprak, Nuri Şahin başta olmak üzere, Avrupa kumaşlı Cenk Tosun, Oğuzhan, Arda onun kankası Burak, hepsinin bu durumu şikayet etmesidir.
Kısacası Evladın babayı vurduğu dönemdir.
futbolumuzun bu jenerasyonu maalesef Terim modeline uygun bir yaş jenerasyonunda değil. O yüzden zaten başarı gelmiyor futbolda, hem milli, hem kulüpler bazında.
Bunda yabancı sayısının etkisi fazla, eskiden en fazla 8 yabancı getiriyordun, onlarda zaten düzene uyuyordu, şimdi yabancı sayısı o kadar fazla ki takımı kampa sokamıyorsun? Çünkü kamp mantığı bize özgü bir durum.
Kaypak, tembel, zoru sevmeyen, Türk futbolcuları da baskıyı üzerinden atmak için, yabancı futbolcuların da varlığını kullanarak kendi düzenini oluşturuyor zaten.
Şimdi Terim'i GS ile anıyorlar, Terim'in o vizyonu ve yapısı GS'yı kaldırır mı? Kime yavrum evladım diyecek? Gomis'e mi, Feguliye mi? Yıllarca yurt dışında oynamış Tolga Ciğerci'ye mi, Eren Derdiyok'a mı?
taktik desen ee zaten Tudor, Terim'in taktiği ile oynuyor, en iyi savunma hücumdur diye saldırtıyor takımı.
Beyler birbirimizi kandırmayalım, Terimin felsefesi ve mentalitesine uygun Bir Galatasaray yok şu anda.
Zaten bu durum sadece GS için değil Türk futbolu için böyle, sapır sapır teknik direktörler dökülüyor.
Bunun sebebi taktik, teknik bilgilerinin yetersizliklerinden değil,
Başta yabancı kuralı olmak üzere, futbolun endistüriyelleşmesi, paranın bu kadar artması, bahis muhabetinin bokunun çıkması, menejerlerin söz sahibi olması
ama bunların olması lazımken olması gibi değil, haddinden fazla ve ayarı kaçmış bir şekilde olmasından dolayı futbol çok geriledi.
ve Terim'den beklenilen de aslında sadece GS'yi değil, Türk futbolunu kurtarmak.
Ama bu düzeni getirenler başta olup, üzerine Terim'i de milli takımdan kovan zihniyet,
buna çok izin vermez.
Zamanında Beşiktaşlıların ağladığı hakem hataları gibi şimdi GSliler ağlar.
Terim'i kovduran zihniyetin sahipleri.
O zihniyetin şu an 2 güzide kulübü var zaten.
Birisi, Çarşı'yı bertaraf etmiş, muhaliflik görmediği, stadında gidip maç izleyebildiği, ama aynı stat için de ceplerinden mi para verdiler diye ayar veren Beşiktaş.
Diğeri de Emine'nin kuzeninin kocasının başkanlığını yaptığı, bırak muhalefet sergilemeden maç izlemeyi, stadında maç bile yaptığı Başak şehir.
Terimin yerinde olsam böyle bir ortamda gelmem GS'ye
başarılı olma şansım olsa da alırlar elimden
-
aynen evet demediği ertesi gün kovuldu 
paratordan duruş filan çıkartmaya kalkmayın ya
-
Bir defa bu çakma mafya açık ve net aşırı Tayyip Erdoğancıdır saçma sapan uydurmayın..
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
En Beğenilen Yanıtlar
Tüm Yanıtları Genişlet
|
Ne güzel gaz 2002 haricinde Türk futboluna kazandırılan başarıların neredeyse tamamının mimari bu adam.
Keşke şu gaz Aykut'da, Tudor'da da olsa |
Sayfa:
1
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
